9 Ekim 1938 Tarihli Kurun Gazetesi Sayfa 12
ISAAY'N UONDUNM — E * g a 5 SEB2 BESE a md smueldup p MM UN z gg eieje ii igmg ieB,.u g LİSE GE ii E E$'86B n a Bae esAEe 8 y: 5 E a z KE 2» lt imiş 5 5 gi 2 2,” 5 — 5 & a BAZ g9 53 Lİ 3 R.BRBİ ge” 3 - 5 â kii e öçs 5 g” p ga 5 3 & E Aa Ş sa$ Fe Şase eEj i. .—. a gz» m ma m BN 2 Ee b & Bega ” m ek 1 SaŞSER m ERER 5 Ea 5 Sga ağ > eş Oy —. “ S İmiğiEsie BEŞRSESAE B'EEREREE ML ww vg e İSME ey Ma” ne m SÖŞEEESRİ vaPF Tİ. RAE 34 ateş yanıyor sanırdı. Şimdi, duda- ire öpmek istiyordu. ab imkân — Olmaz ALI bey, dedi. Bunu yapa- ehra.. Bir defa ar arttıkça da, Ali eşi ştu: eç kaldın Yusuf, dedi. — Kaptanın işi vardı de canın mi sıkıldı. -— vi Biraz üşüdüm. laydi EO a — Sen de e in. Hava so- guyor. — İneceğim Yusuf.. Biraz daha do- si 1m. Lİ li giderlerken Ali bey diş- lerini Li ıyordu; — Elbet bir fırsatını bulurum.. Diyordu. GİZLI KONUŞMALAR Yusuf Zehrayı kamaraya indirdik- ten sonra shratle dışarı çıktı. Kapı- yı kapark — Sen uyu Zehra, dedi, yarın gö- rüşürüz, SÖ kaptanla pe var, “ün 2PUISELE 19J4U31 UejO epou oş£nSnunıg3 ULNA “p uejiuese “epyewn) 1gp 9414 —epoı ig us4denru 1dip yeduy Mi Uu9J DA YUOY Jl08 JWMISA9 # ” # 4 & N â ZINDANCI KAPTAN Yusuf hiç böyle yapmazdı. Her — ce Zehrayı yatağına yatırırken zünden öper, kucaklar, öyle çıkardı. Sonra güverteden kamaraya e ye kadar hiç konuşmamışlar a Si muş! 3 Ye- 1 doğru Meri Eğ tarafına <iEmi ile Zebun Musanın başba. şa vermiş olarak oturdukları bir o- daya gi Çok telâşlı ridi: — Çabuk söyle Musa. Ne duydun? Ne ea e ar? Mu: 11 bey ile Zehranın konuş- tkr vi bir anlattı. Karaveli: mı ii iu dedi, benim ana nasıl Yusufun sile kararmış, dudak- ları di ili diyordu, Ali bi y yapmaz. O benim ayi koydu. Eğer se idi, hiç buraya getirmezdi. Elinde kalırdı. Bir paşazade için hiç de güç şey değildi. Karaveli kızdı: — Ben sana yalan mi söylüyorum? — Bir yanlışlık olacak.. — Bizim ne kazancımız var. İşte Musa da duymuş. Karaveli, Ali beyin vaziyetinden şüphelenince, er anlamak için bir fırsat kollu: 24 il da eni gönderip EE din- letmişti. Fakat Yusuf buna bir türlü inan- mak istemiyordu Ali bey baml yapmaz, diyordu. Karaveli; — Ben sana da gös Tirim, görür- sün, duyarsın, — Ne ekte eyi 2A UNAp9N?? o UOJLİİ WeĞyy seydeasa “iü arpoğpoLUNLNANIp İl epow -upeyAall sar gam p ŞE SEX RİLKERE BE aeg BBs” g Me < sSSEgBASER me PE ee 5 SETER ERE. $ © Eagles 8 *3 ERAEBARLEKES g —s Bg — ae. <aeçylEr p Lİ bi © EEE 3 SERBBREE 5 Röngeep 2. — bni Budu g 3 VS LRE ER cl GOR 3 - Rae vii 5 ki B 3 >». Çe â ERE RE EE DE g 5 Me: be Birun ipa a ne ge 5 BER AR8EE EŞE v9 © dde VER 8 eb m iğ NR agi | 458 Şak Sos E Han kez ws FB BE, av Sa a RERREBE e O e KEİ iğ yea Ee Si oe 5 BE Z Bel RomöeR EA Ex. #Egd Su 25 e 23 aman ÇEBSER ŞEeğE ww Gn Eg ese2” BEER 2. 4 ez p vasi e 5 im6 3 bi e o... we BESE” Eyi : SE Es ZESE We. 25 abdesi vi RESİ Şasa SERER AR dek <ümdü kıanPp İTERŞS Re EB ZİNDANCI KAPTAN 35 — Ali beyin Zehrayı sevdiğini. Razı mısın?. Yusuf: — yım.. Göster... Diyecekti. Fakat diyemedi. Çünkü iyle bir şey olursa ne yapacağını YE İkisini de öldürmek lâzım- — Demek görmek istemiyorsun? — Veli, tehlikeli bir ya n bu.. — Ne tehlikesi var Yusı — Nasıl yok.. Gözlerime özledi lerinizi in ne6 Yı Yapacağın şey, Vi lal — işte onu yapamıyacağım Veli.. o ee el hayatını tehlikeye koy- du. ER kızmıştı; , dedi, erkeklik yok, Bi- zim Ezim bulunan, yüzümüze gülen kiye sevgiline göz koyması doğru mu olur? > a öyleyse veli.. Göster de İ- nanayım Bu Kp verildiği günün sabahı, korsan gemisinden başka bir mi göründü. dan an, reis, tayfa- lar Mİ ALIN üşlerdi. Gen özle İyi farkedilince Zin- ancı; km tanıdım.. dedi. e ie ir miyiz? — Haklarız. ipi 24 topu var. — Öyleyse hazırlanalım. iilamei, Kaptan son süratle kal- mun üze doğru gidilmesini em- tti, er enine gelmeden ate- Bi e nkü, kalyona tes- lim ediliyordu. Fakat ka iğ ei hiç Ee ken- ederek yak- aly disi de topla mukabele laşmağa başladı. — Kaptan, kalyon üzerimize geli- yor, — Hazır o — Bütün Ri ateş etsin. Korsan gemisin! nevralar ya- pılırken kâlyon — > li yaklaşmış- Yirmi dört topu olduğu gsanilan sayan ez altı topla ateşe başl a Zindancı Kaptanın gözü li e şey olmaz, dedi, ben kal- yonu iyi biliyorum. Yirmi dört topu vardır. indancı Kaptan aldanmamıştı. Ma yirmi dört topu vardı. Fa- Septe boğazından geçerken bir e menk kalyonunu soymuş, topla- ço- rını da almıştı. Levendlerini de galtmıştı. İki gemi bütün gün ei top attılar. Fakat biribirlerini e ci den harpten ayrılmıyarak sakatları- ni e ettiler. Sabuh ağarırken, Zindancı Kap- an: E Aİ NK Si e ni v u, çok iler bir vaziyetti, A- er lll göze alıp çarpış- mak lâzım Küçük e Yeşili ve cesaretsiz lik en kuvvetli tarafı mağlüp edebi- lirdi. Zindancı emri verirken tayfaların baokelrine dikkat ediyordu. , kalyona yaklaşırken bütün e hazırlanmışlardı. Hançer- lar id b kr toplar ateş iç in klemeğe başlamışlardı. EN iki e £ biribirine gir- mek üzere iken geminin ortasında Bele arial ay durup ba- slam inek e,
