17 Ocak 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

17 Ocak 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ada . #vwvrYYE cdı. Onlar bir gün dere üze- inde patinlerler kaymağa gi- liyorlardi. Birbirini seven kar- deşlerin nasil olduğunu bilirsi- niz, işte bizde şehrin en birbi- inden ayrılmaz iki kardeşi i- lik. Annem beni bırakmak - iste- nedi. Ağladım, haykırdım, en- arisinin, eteğine asıldım. Ni- rayet izin verdi ve Gaylorda, ateş yakıp beni önüne oturtma sini ve dikkat etmesini tenbi tetti. Ağabeymin arkadaşları be- ti çok severlerdi, ben de çok, sahtiyardım. Büyük bir ateş yaktılar, ve beni yanma otur- dular. Gayet rahattım. Fakat söndü. Üşume- Taştı isem de a- yakamadım, Ağla- adım, fakat Gaylord aşları uzakta idiler yeni işitmediler. Gece oluyor- du. Gaylord ve arkadaşları gel- leri zaman dönmüştüm. Ne ayaklarım vardi ne de yeri his ediyordum, Bu hal oldukça da | gârip geliyordu, fakat çok ü- şüyondum ve korkuyordum. , Eve gittiğimiz zaman annetu az kaldı bayılacaktı. Zavallı kadın ne yapacağını şaşırmış- tı. Benimle mi meşgul olsun ağabeyimle mi. Nihaye babam yetişti ve işi paylaştılar. Annem beni ayakla Timı uvuyor, babamda Gaylordi dövüyordu. Ayaklarım kurtul - muş tu. Ben yürüebiliyordum. Fakat Gaylorot oturuyordu! Fakat ağabeyim hatasını ta- mnir etti, ve yazın beni boğul- maktan kurtadi. Yüzmeyi çok sevecim, Büyük çocuklar gibi yüksek bir yerden derenin en de rin tarafına atlamak istedim. İlk defa suyun — yüzüne çıtmm, fakat ahret yolunu tutmuştum. Gaylord saçlarımdan yakaladı ve sahile çıkardı. Her gittiğimiz şehirde, çilli yözümle nazarı dikkati celbedi yordum. Hakikaten gayet sakil çillerim vardı, fakat o zaman on larla iftihar ederdim. Hem de Ebedi muamma (Operada) Jean Hersholt Philis Haver sesli film MİLLİY Halkın Bir sinema kritiğinin kendi karilerine karşı olan vazifesi zannedildiğinden kolay değil- dir, Ben bir kaç senedir süren bu hizmet hayatımda gördüm ki halk çok muhtelif karakter arzeden ve bir türlü zevkinin a- na hatları tayin olunamıyan bir LT SÜYA - Haftada bir söz zevki sızlığı yüzünden bu aşk çürü- W yor.. .Şimdi âşık ne okdu.. Ka- dın ne vaptı diye aramıya ha- cet yoktur. . Onların rolleri an- | latılan aşk faciasile beraber bi- ter.. İşte bazı sey İistemiyor ve mutlaka filmdeki eşhasın tasfiye edilerek hepsi "Şeylant maskeler,, filminden Harold Loyd'un hatırati (Harold Loyd tarafından) kitledir. Meselâ: Geçen hafta şehi büyük salonların- dan birinde gösterilen ve mev- simin güzel filmlerinden biri o- lan “Manolesku” filmi hakkım- da seyircilerin fikirleri muhte- lif idi... İçlerinde filmi — tamamen beğenmiş — olanlarından tutun da hiç beğenmemiş olanlarıma | kadar vardı. Bu meyanda fil- | min neticesiz olduğundan b:ıh-İ nin bir yere bağlanmasını isti- yor.. Film san'atinin yeni te- | lâkkisi bu çeşit müşterileri ımcmmm edemiyecektir — sanı- sedenlere de tesadüf olunuyor- |du. Bu noktayı tahlil isterim: Evvelâ kabul etmek lâzımdır mdi eskiden olduğu gibi bir hadiseyi alıp hikâye | etmekten ziyade hayattan u- | İHak bir safha açıp gösteriyor- | lar. Binaenaleyh bu sahife ka- pandığı zaman hikâyenin kah- ! |ramanlarının hayatı her zaman | kapanmıyor. . Ve buna lüzum | da yok! Her san'at eseri gibi | bir sinema filminde de seyirci- | nin bedil heyecanını ika etmek ) etmek “Şeytant maskeler,, filminden ki , , , vW YY Çocukluğum, ilk maceralarım, istidadım benim çillerim, her kesinkiler- den daha kırmızı ve daha ziya- de göze çarpıyordu. Herkes ba na «Çilli Llogd çocuk derdin, düşünülür. Eğer buna muval- fak olursa bir rejisör, bir “sine- ast,, kendini bahtiyar addetmı idir. Hayatta her — gördüğü- müz hâdisenin eşhası o hâdise ile birlikte ortadan kalkar mı? Diyelim ki iki kişi biribirini 5 (Devamı var,) seviyor. Fakat kadının vefa- ( Şeytani maskeler (M Barrik x NaK “Ebedi muamma,, Perestiş (Welek'le) mayülerine mütehammil değil di. Halbuki —Prensesten yüz bulamıyan âşık — Parisli olan Prensesin oda hizmetçisile ka- naat ediyor. Kıskanç Prens ka- rısının mantosunu — giymiş bir kadının evden çıktığını görü- yor ve zabitin evine kadar ta- kip ediyorsa da ihtilâl çıkıyor, ve ihtilâlciler tarafından yara- lanarak sokak ortasında düşüp kalıyor.... filminden Rus mühacirlerinin Pariste- İki hayatlarının bütün fecaatini gösteren bü filimnde — Billi Dov ! her zamanki gibi güzel ve ha: zindir. Antonyo Moreno b hassa sarhoş rölünde çok iyi- dir, Potografi — güzel, sahne tertibatı iyidir. Eser heyeti u- mumiyesile iyidir. Filmin mevzuu: Petersburgta, Rus ihtilâlinin arifesinde ÖRLOF sarayıtda verilen bir baloya gelmekte o- lan Prenses Gonçarof'un üzeri- | — Üç sene sonra ayni adamları ne sokakta — halktan birisi ça- | Pariste görüyoruz. Bunlardan mür sıçratıyor, fakat konkudan | Prenses, bütün servetini kay- “kimse onu müdafaa bile etmi- |betmiş ve bir kabarada hizmet | fazla para kazanmakta olduk- |ens karısınm yor. çi. Barın sahibi de —sabık oda|ları bir. kumaranenin — işletil- | , Prens Orlof zevcesine peres- | hizmetçisi Petrof, Pnens Orlof | mesile meşgul. ... Tesadüfün tiş eder. Fakat mülâzim Va- | ta kendisini içkiye vermiş, mü- | se günün birinde bütün bu silyef'in ona kargı olan hissi te- lâzimle oda hizmetçisi de pek | şahsiyetler karşılaşıyorlar. Pr- “Perestiş,, flminden sadakati hak- kmda kanaat getiriyor ve o za- mana kadar — mevcut ölan süi tefehhüm zail olarak cümlesil için saadet devresi başlıyor. ©00vCroAcESADALALA Ateş evlâtları i. ( Hhamrada ) ğ 60000 860000000 Riça Diks (Sesli film, Film, fotografinin — en yük:- sek derecesi olan — renkli fotd usulile alırmıştır. Bir “kır mızt deri” li genç Amerik: Darülfünununda okuduktan so nra beyazlarla uyuşamayıp tel rar kabilesine dönüyor. Film modern sistemde yapıl mış bir Ameriken dramdır. Ri; çar Diks iyidir. Filmin musi-| kisi ve yerlilere ait renkli sah, neler güzeldir. Mevtuu şudür: Amerikânın yerli bakır renkli kabilsi rinden en ileri Birinla roi “Perestiş,, filminden oaen aa ntız zanparanın Feciha-| diyor.. Vircinya, Rayner'in dostla- eümesine sebep oluyor Ki |— Edith bir haylı uğraştıktan Meryam alçaklığını bu film “en.|rından Manfred — ismindeki gencin der. Kontes Rayner'in sada> inden intihara teşebbüs. edi- yor, ve sayıklarken Rayneri Şaytan maskeli diye tavsif ediyor. —Rayner bundan mütecssir oluyor ve aynada kendini şaytan gibi görüyor.. Ba vak'alar osnasında kontesin kocasila düello edip onu öldürüyor. Ve nihâ- yet Vircinya'yı da bırakıyor. — Doli kontes Rayneri öldürerek onun za- at et | carl Bayatına hetime gekiyor, —— Cat crlalları, fiminden — Bu halta — J”stesi var. Bu sinsma bir müddet | — “Öpera” Müttehit artistler pazartesi günleri de-| tinin cEbedi muamma» ismindeki e- K” «Perestişe ismile| serini koydu. ÜLİRİ İ a zaLrn ee ae Za BDov'ın bir. filmini rini görüyor ve tam kendi kahilesi arazif * lerini satacakları esnada işin önür * Viyananın maruf bes larından (Richard Fall) 'ir. el Billi SNĞ

Bu sayıdan diğer sayfalar: