13 Haziran 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

'ilâyet ve Defterdarlık daireleri teftiş ediliyor... Ihtilâs Suiistimal yapan talca tahsildarları Dün ağırcezada mu- hakeme edildiler Âğırceza mahkemesinde dün Yanı dikkat bir dava rüyet o- nîlvnnm mevzuu şudür: Mevkuf bulunan Ali Riza, Os dh, Namuk, Nuri Efendilerle YYri mevkuf bulunan 10 arka- Çatalcada tahsildarlık et- ktedirler. Bu esnada tahsil “len paraları kısmen faize ver Nek suretile işletmekte ve kıs- ©h de ihtilâs etmekte imişler. 'üye müfettişleri şuyu bulan suiistimali tahkik ederek ih- mahiyetinde gördükleri i- l6 yolda bir mazbata tanzim “trler, I)llnku muhakemede Defter- Nzıgı ve dolayısile yakındân | “ineyi alâkadar eden bu dava he hazine ve ne de Defterdar | Hamına bir avukat bulunmu- İtdu. Ayni zamanda müfettiş- tahkikatı da noksan — yapıl- "Ştrı. Mahkeme hey'eti Defter- Ntlik avukatlarının bu yoldaki Sine menfatine karşı olanı lâ- Ydileri hususunda Defterdar- in nazarı dikkatini celbetmek * müddei umumiliğe müzek- € yazmağa ve eksik tahkikat )'Dı'ln müfettişin celbine karar Mfek davayı talik etti. —o— Cemali vuran İsmailin muhakemesi Duble İsmail mahkemede Polis Ahmet Efendinin oğlu / ğyqlannda Cemali vuran şo- |* Duble İsmail'in muhakeme- | n nakzen rüyetine dün baş- dı. Ağırceza mahkemesi Duble aili evelce 5 sene ağır hapse & *hküm etmişti. Fakat müddei | ümilik bu cezayı noktai na- j “'"na mühalif bulmuş ve “kas- | katil,, keyfiyetinden temyiz işti. “Temyiz mahkemesi h"ddeı uumiliğin notai nazarı- N Muvafık bularak kararı nak- Miştir. Dunku muhakemede maznun ili eski kararda ısrar olunma Mt istedi. Mahkeme nakza itti- 4 veya ademi ittiba hususunda "karar vermek üzere talik o- Xdüu, K nn Ze ]ürk » Yunan mahkemesi ürk — Yunan mahkemesin- Mürafaaları biten 12 davanın p9 hükümleri tebliğ edilecek- Falı(at mahkeme reisinin has- kb Olması yüzünden hükümlerin O |'liği talik olunmuştur ——-..r— 4 b Abid_esl Alt kısmının cilâ- lanması bitiyor _kTiksım abidesinin yapılmak- : kolln alt kısmının cilâsı iki gü ankad“ bitecektir. Meydanın imi için nihayet bir haftalık 'îılmıştxr Abide komisyonu | Sünlerde bir içtima yaparak Bu içtimada hbiddin B.de bulunacaktır. 4 Çe etrafının demir parmak- y r ile muzayikleri de pek ya- “da bitmiş olacaktır. Yeni teşkilat (, '*ni kazalar teşkilâtı harita- “ Dahiliye Vekâleti muvafık Mnadığı için iade etmiştir. vekâletin istediği V tanzim edilerek gönderil- r, şe-|mahkemesince 3 sene 9 ay Hayat ucuzladı Fakat küçük esnafın ihtîk_ârı olmasa O zaman hayatın daha ziyade ucuzlaması kabildir.. İstanbul'da son zamanlarda gıda ve mahrukat fiatleri çok düşüktür. Ticaret odasının bu hususta yaptığı tetkikat ve O- da “hayat pahalılığı endeksi” de bu neticeye varmaktadır. Et fiati 70-100 kuruş arasın- da tehalüf etmekte, ekmek ema netin mevcut 'narhına rağmen ekser yerlerde 12 kuruşa satıl- maktadır. Mahrukat fiatlerine gelince: Odun fiati geçen seneden bü- yük bir stok kaldığı ve bu sene kışının odunları da daha şimdi- den gelmeğe başladığı için fi- atler 325-350 kuruşa kadar düş- müştür. Kömür fiatleri da 5- 5,75 kuruş arasında temevvüç ediyor. Alâkadarların fikrince bu fiatlerin daha ziyade düşürül- mesi kabildir. Fakat bilhassa küçük esnafın yaptığı ihtikâr buna mâni olmakta daha doğ- rusu hayatı. pahalılaştırmakta- dır. İhracat eşyamız için Odanın sualleri Ticaret odası bütün konso- los ve şehbenderlerimize ihra- cat eşyalarımızın hariç piyasa- lardaîu mevkilerini, mümasil ecnebi mallarile mukayeseleri- ni ve ne derece rakip olabildik- lerini sormuştur. Oda diğer taraftan bütün da- hilf ticaret odalarından mınta- kaları dahilindeki ihracat ma- tamın neler olduğu, ne miktar ihraç edildiğini ve istihsal şa- raitini sormuştur, Oda bü malümatı ihracat eş- yamız için yaptığı tetkikata e- sas tutucaktır. Borsa fiatleri Dün borsada İngiliz lirası 1034 kuruşta açılmış ve bir ara- lık 1035 kuruşa kadar çıktıktan sonra 1034,5 kuruşta kapanmış- tır. Altın 910, Liret 8,96 kuruş- tan muamele gormuştı.ir Besim Ömer Pş. ve Akil Muhtar Beyin seyahati Dr. Besim Ömer Paşa ve Akil Muhtar Bey dün vapurla Al- manyaya hareket etmişlerdir. Besim Ömer Paşa ve Akil Muhtar Bey Almanya, Fransa ve İtalya'da sular hakkında tet- kikat yapacaklar ve en meşhur maden suları membalarını geze- ceklerdir. Bütetkik seyahati bir buçuk ay kadar devam | edeceknr Midillideki t kazası Dün, Midilli'de motörü iştial eden İtalya yolcu tayyaresi nin yandığını yazmıştık. Öğren dığımıze göre kaza — esnasında tayyarede 11 yolcu ve mürette- bat bulunuyordu. Kazanın vu- kuu haber alınır alınmaz derhal buradan bir tayyare gönderile- rek yolcular alınmıştır. —o— tayyare Deniz ticaret mektebi Deniz ticareti mektebinde im tihanlara başlanmıştır. İktisat vekâleti mektepte e- saslı ıslahat yapacaktır. Bunun için mektep idaresinden bir ra- por istemiştir. İdare her şeyden evvel bir mektep gemisine ihti yaç olduğunu vekâlete bildire- cektir. Sahte doktora verilen ceza ANKARA, 12 A.A. — Gü- nanda doktor Tahsin ismi al- tında döktorluk eden İstankö- ylü Şevketin sahte diploma ile doktorluk ettiği anlaşılarak sıh hiıye vekâletince Adliyeye tev- di olunmuş ve cürmü sabit ol- duğundan sahte doktor Günan 10 gün hapse ve 75 lira ağır cezayı naktiye mahküm edilmiştir. Tettiş başladı Mülkiye ve maliye müfettişleri daireler- de teftişat yapıvorlar Dahiliye kadrolarının yarın tebliği bekleniyor Maliye ve mülkiye müfettiş- leri dairelerde teftişatla meşgul olmaktadırlar, Maliye müfettişleri maliye şu belerinin teftişlerini ikmal et- mişlerdir. Muamelâtta usulsüz- lük görülmemiştir. Mülkiye dairelerindeki tefti- şat ta iyi netice vermişt.7. —— Dahiliye kadrosu Dahiliye kadrosunun yarın tebliği beklenmektedir. Kadro- da esaslı bir tebeddül olmadığı öT Milaf! Bitaraflar dün ka- rarlarını vereceklerdi Tevfik Kâmil B. pazar- tesiye geliyor el BÖY Yunanlılarla imza edilen mübade- le itilâfnamesi tastik edilmek — üzre Büyük Millet M— a lisine sevkedilmiş- tir. Fakat itilâfna- menin tasdikı bita- raflarm mübadıl |k olduğundan henüz müzakeresine baş- lanmamıştır. Bitarafların bu hususta dün karar vermeleri ve karar iki taraf heyeti mu- rahhasalarına tebliğ mühtemeldi. Geç vakte kadar bitarafların ka- rarı hakkında esaslı malümat alına- mamıştır. Kararın mahiyeti bugün anlaşılacaktır. Eğer iki taraf hükümetleri bu ka- rarı kabul ederlerse — meclislerinden muahedenin tasdikini istiyecekler, aksi takdirde en kısa bir zaman zar- fında itirazlarını yapacaklardır. Ma- amafih her iki tarafın da bitarafların vereceği kararı hüsnü kabul edecek- leri kuvvetle ümit edilmektedir. Baş mürahhasımız Tevfik Kâmil Bey bu kararın ittihazından sonra ve pazar- tesi günü şehrimize gelecektir. Bitaraf- Rcis M. Holştad etmeleri çok Bir içtima Emanet kadrosunun tahdidi görüşüldü Hâmit B. bugün tekrar Ankaraya gidiyor Emanetle Vilâyetin tevhidi hakkında Dahiliye Vekâletinde tetkikat yapan komisyonla te- mas ettikten sonra evvelki gün şehrimize gelen Emanet muavi ni Hâmit B. dün muhasebeci Nuri, memurin müdürü Samih B. lerle diğer şube müdürlerin- den bazılarını toplamış ve - tev- hitten sonra Emanet kadrosu- nun alacağı şekil hakkında gö- rülmüştür. Bu içtima Emane- tin diğer muavini Şerif B. de iştirak etmiştir. Hâmit B. bugün tekrar Anka raya giderek bu hususta vekâ- letle olan temaslarına devam e- decektir. Mumaileyhin bu sefer ki seyahati ise bir hafta kadar devam edecektir. Harap binalar Şehremaneti harap binaların yıktırılmasına karar vermiştir. Bu harap binalardan en çoğu Ahırkapı, Kumkapı Topkapı i- le sahillerindedir. Fakir ve sı- ğınacak yeri olmayanlara evve lâ muayyen bir müddet içinde bir yurt tedariki tebliğ edile- cek, bu müddet bittikten sonra bu binalar yıkılacaktır. Bu bi- naların ankazının bedelleri sa- hiplerine ait olacaktır ' Klod Farer Dün Lamartin vapu- rile gitti M. Clod Farer dün akşam |Lamartin vapurile Marsilya'ya 'hareket etmiştir. | — M.Clod Farer dün İstanbul'u |ge7mıştır Clod Farer bilhassa |Eyipte tevekkuf ederek Piyerlo- tinin en sevdiği, wbul'un bu parçasını uzun, uzun temaşa et- miştir. M. Clod Farer dün akşam İs- tanbuldan ayrılırken kendisile görüşenlere Gazi Mustafa Ke- mal Türkiyesinin yepyeni bir memleket olarak meydana çıktı ğını ve gittikçe güzelleştiğini yakından Türkiye'ye tekrar ge- leceğim söylemiştir. Yaz tarifeleri Bugünden itibaren Seyrise- fain ve Şirketi hayriye'nin yeni yaz tarifesinin tatbikine başla- nılacaktır. edilmiştir, Etem B. in kabrinin başında düa edilmiş, eczacı Nizameddin B. tarafından merhumun meza- ya ve fezailine ve mesleğe hiz- metlerinden bâhis bir nutuk irat Türk eczacılar cemiyeti umu mi kâtibi Hüseyin Hüsnü B., ha Eczacı Etem Pertev B.in hatırası dün taziz edildi Eczacı Etem Pertev B. in ölü münün dördüncü yıl dönümü münasebetile, dün arkadaşları ve meslektaşları tarafından mer humün kabri ziyaret edilmiştir. yatını meslek sahasında yıpratı cı mesai sarfile geçiren merhu- mun bu yüzden, daha mesleğe büyük hizmetler ifa edebileceği bir sırada uful ettiğini ve bir meslek şehidi olduğunu söyle- miş ve ilâveten Etem Pertev B. in memlekette ilk defa olarak eczacılık sanayii sahasında bir müessese kurduğunu zikretmiş- tir. Müteakıben merhumun ruhu- na fatihalar ithaf edilmiş ve kab rine çelenkler konulmüştur. Şeker fiatı Bizde şekerin imali niçin pahalı? Alâkadar bir zatın verdiği izahat B. M. Mecelisinde cereyan e- den müzakerfattan anlaşıldı ki bizde şeker imali sair memleket lerden (40) kuruş fazlasına ma lolmaktadır. Bunun neden böyle olduğu ve bu maliyet fiatinin bugünkü im kân ve şerait dahilinde indiril- mesi kabil olup olmadığını alâ- kadar bir zattan sorduk. Bu iş- lerle çok yakından uğrşan bu zat şu izahatı vermiştir: — Şeker bizde sair şeker istih sal eden memleketlere nazaran daha pahalıya maloluyor. Çün- kü bizde şeker sanayii yeni te- essüs etmiş ve belki daha inki- şaf devresine bile girmemiştir. Şeker istihsal edilen sair mem leketlerde müstahsil pancarı e- ker istihsal eder ve fabrikaya ge tirerek teslim eder. lini de fabrika yapar. Fabrika pancarın tohumunu tevzi eder, köylüye kredi açar, pancar ye- tişinciye kadar başında müte- hassıslar bulundurur ve asıl mü himmi yeni topraklar üzerine tecrübeler yapar. Zannederim aradaki bu fark- lar sorulan suale kâfi derecede cevap olabilir. Poliste Bir tecavüz Icra kâtibinin elin- den otomobili alındı Kendisi de ayağından yaralandı Fatih icra kâtibi Davut Şev- ki Ef. mahkemece haczolunan 1—624 numaralı otomobili dün yedi emin sıfatile garaja götü- rürken henüz ismi anlaşılama- yan bir Şoförle arkadaşı otomo- bili olanca süratile kaçırmağa başlamışlar ve — Edirnekapıda Çukurbostana geldikleri zaman Şevki Ef, yi döverek otomaobil- den aşağı atmışlardır. Sukut ne ticesinde mumaileyh ayağın- dan yaralanmıştır. Şoförle arka daşı aranmaktadır. ş Dün çiğnenenler 1 — 1777 numaralı otomobil; Fındıklıdan geçerken Melâhat isminde 5 yaşında bir çocuğu başından yaralamıştır. 2 — Şoför Hristonun idare ettiği kamyon da Ayasofyadâ 60 yaşında Nevşehirli Rıza E- fendiye çarpmıştır. Hristo ya- kalanmıştır. Bir hırsızlık Dün gece saat yirmi dörtte Samatyada Hacı Kadın mahal- lesinde Dava yokuşunda 14-16 numaralı eve hırsızlar girerek ellerine geçen 150 lira kıymetin de eşyayı almışlar ve maniaya maruz kalmadan kaç- mışlardır. Henüz hüviyeti hırsızlar bulunamamıştır. Sirkatin eve mek süretile ika olunduğu an- laşılmıştır. LA LA — Milli iktısat ve tasarruf cemiyetl — Vatandaş hesabını bil! Halbuki bizde pancar istihsa- - hiç bir Zabıta ancak vaki olan ihbar üzerine tahkikata başlanmıştır, meçhul olan pencereden gir Ihsan Ziga Beyi öldürmekle maznun Değirmencioğlu ile Zeynelzade huzuru mahkemede Urla cinayetinin içyüzü Yeni dinlenen Salı günü İzmir Aşırceıa mahke- mesinde, Urla hâkimi İhsan Ziya Be- yin katli hâdisesinin muhakemesine devam edilmiştir. Muhakemenin son celsesin de al- mış olduğu çok meraklı safha üzeri- ne daha saat dokuzda yuzlerce seyir- c hk Mahkeme başlıyacağı sırada jandar- ma efradı, inzibatı temin için, ini dıâınya çıkardı. Ve salonun is- tiabından ziyade halka dolmasına mü saade etmedi. Mahkeme reisi Hasan Sateddin Beyin sesi işitildi: — Şahit doktor Nebil Beyi çağı- mnız. Maznun vekilli — İhsan — Ziya Beyin asabının bozuk olduğu bir &- rada kendisine zerkedilen pantagon | mahlulü bünyesi dolayısile kendisik * de menfi tesir yapamaz mı? Doktor Nebil Beyin ifadesi: Urla hükümet tabibiyim. Meş'um dayak hâdisesinde Urlada bulunuy dum. Bir gece İhsan Ziya Beyin fena halde dövüldüğünü haber aldım. Der hal hâkim Beyin evine gittim. İhsan Ziya Bey asabi ve müteessirdi. Ken- disine karşı yapılan bu tecavüz hâ- kim Beyin kendisinde ilk defa gördü- ğüm bir hiddet tevlit etmişti. İhsan Beye sükünet tavsiye ettim. Hâdisenin ertesi günü doktor Ke- mal Bey, hâkim Beyin sıhhi vaziye- tini endişeli buldu. Asabi bir- adam olan — mümaileyh, ateşler içeri- sinde yanıyordu. Bu vaziyet karşısın da doktor Kemal Bey, hâkim Beye S0 gram pantagon zerketti. Reis — Bir gece bir toplantı es- nasında İhsan Ziya beyle Esma Ha- nım namında bir kadın arasında bir mesele cereyan etmiş, bundan habe- riniz var mı? Doktor — Evet, böyle bir mesele den malümattarım. Bir gece bir top: lantı esnasında İhsan Ziya Bey dans şahitler mühim bevanatta bulundular Sahit Kemal ve Nebil B.ler ydım. Vak'a gecesi Muharrem efen- diyi Zeynel zadenin dükkânına gire: ken gördüm. Hâdiseden üç, dört gür sonra da Zeynel zade Hüseyin Beyir dükkânından bazı şeyler satın alma- ğa gitmiştim. Zeynel zade bana ded ki: — Sen bana düşmanlık ediyorsun Muharremi gördüğünü ne diye ifa dende söyledin? — Ben yalan söyliyemem, dedim. Mesele kaymakam Beye ak setti. Kaymakam Bey bana: — Sen her işe burnunu sokma neden Muharremi Zeynel — zadenir dükkânında gördüğünü karakolda s yledin? diye sordu. Cevabım şu oldu: — Ben gördüğümü söyledim. Bundan sonra Zeynel — zade bi: kaç defa bana: — Git karakoldaki ifadeni tashil et. dedi. Bir gün kaymakam Bey bana: — Zeynel zade ve Muhnrrem me- lesindeki ifadeni beğ Gi esnasında Esma Hanımı al ve omuzundan öptü. Bu öpme hâdisesi Urlada halk arasında ağızdan ağıza dolaşarak müzmin bir dedikodu hali- ne geldi. Bundan sonra Nebil Bey askeri doktorlarından Kemal Beyle muva- cehe edildi. Doktor Kemal B. ne diyor? Doktor Kemal B. — Doktor Ne- — Kimden şüpheleniyorsunuz, de- di. İhsan Ziya Bey Adliye vekâletine Fehmi Bey hakkında şikâyet telgrafı çektiğinden bahsetti. Fakat alenen kimseden ş$üphe ettiğini söylemedi. | Bunu itiraf etmek vazifemdir. Hâdisenin — ertesi sabahı İh- san — Ziya Beyi — evinde — mu- ayene etmeğe — gittim. Saat - 8,30 dı. Hâkim Beyin vaziyeti çok fe- na, asabı bozuk, vücudü ateşi çerisin idi. Kendisine bir enjeksiyon ya- parak itâp eden tedbirleri ittihaz et- tim, Kendisine zerk ettiğim ilâç 50 santigram miktarında Pantagon idi. İhsan Ziya Bey bu esnada yataklun parçalıyor, gayri iradi vaziyetler içe risinde, vecalâ çırpınıp duruyordu. Hâdise gecesi müddeiumumi Şev- ket Beyi çağırttık. Kendisine şüphe- lerimizi söyledik. Fakat Şevket Bey bunlara kulak asmadı. Urlada efkârı umumiyenin temerküz ettiği nokta acaba neden Şevket Beyi alâkadar etmiyordu? İhsan Bey, hastalığı esnasında gi- ne bir gün: — Beni takip ediyorlardı. Dedi. Sevki kaptanın ifadesi — Yüzbaşı Cemal Bey, hâkim be- yin ifadesini almak üzre hastaneye gitmiş. Ben kahvede idim. Cemal Bey gelerek şunları anlattı: — İhsan Ziya Beyi hastanede gör düm, kendisine: — Ziya Bey, bu vak'ayı çıkaranlar 'kimdi? | diye sordum, bana asabi bir su- rette şu cevabı verdi: — “Beni mazur gör birader, ben iyi olayım. Beni bu hale sokanların başını kendim ezeceğim.” Cemal Bey, yukarıdaki muhave- reyi anlattıktan sonra bize: — Eğer hâkim Bey ölürse bu sır da ölecektir. Zaten yaşasa da bu me- sele örtülmeğe mahkümdur. | demştir. Cemal Bey kahvede bunla- irr anlatırken Yüzbaşı Muhittin bey ve daha üç zat vardı. Muhtar Mehmet çavu- şun söyledikleri: Zeynel zadeye tarziye ver ve ifaden tashih ettir! dedi. Ben ne -Zeynel zadeye tarziye verdim. Ne de ifademi tashih ettir- dim. Sadece vazifemden kaymakarz Bey çıkardı. Keresteci Salih Efendi ne diyor? — Ben hâdise gecesi hâkimle ti yatroya gittim. Tiyatrodan çıktıktar sonra ben mağazam önünde ayrılara' evime girdim. Ertesi sabah hâdisede haberdar oldum. İhsan Ziya Beyi vaziyeti çok fena idi. Kendisile konu şamadım. Hâdiseden bir müddet evvel d bir akşam mağazada Hâkim Beyle b raber oturuyorduk. Biri pencereder bizi gözetlemeğe başladı. — Çıkaral baktım. Biri köşeyi kıvrılarak kaçt Bunu hâkim Beye söyledim: — Beni her zaman takip ediyorlar dedi. Hâdiseden üç dört gün evvel ka ymakamla İzmirden Urlaya geliyor dum. Otomobilde kaymakamdan ba ka dava vekili Fehmi Bey vardı. Ka ymakam diyordu ki: — Hâkim Beyin başına bir hela g lecek, onu öldürecekler! Ve bu sözler daha unutulmadar yani bundan üç gün sonra — hâdisc oldu. Şahit İsmail Ef. ne diyor Bir gün Zeynel zade beni iskele de gördü, Bana 10 lira verdi. kahveye çağırdılar. Kahvede Muha rem, eczacı Hilmi, Çakır. Mehm vardı. Bana: — Niğdeli Mahmut efendinin şa hitliğini çürütmek için şahadette bi — lanur musun? dediler, Ertesi İzmire hep beraber geldik. Avuka: Mustafa Nuri Bey: — Sana söyledikleri şekilde şahi lik edecek misin? dedi. Bundaa sonra bir gün Urlada * ken Zeynel zade beni çağırdı. — Seni burada döğerler, —Al * yirmi lirayı, bir kaç gün için İzmi git! dedi. Ben de İzmire geldim. But ları Niğdeli Mahmut Eferdiye anla tım., Mahkeme yeni şahitler celbi ici talik edildi. '— Bu sabah maza Maçka Varon Apartı- | manında fevkalâde nefis eşya satılacaktır . — Ben kaymakam Beyin kâhyasi- çi ”. Ber * Ka CE eT E İK L a KUDN Te <e Beriri A R Hiez di aa M PŞ .t-!..&;u_.ıuıu_ - T l....