17 Kasım 1930 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

17 Kasım 1930 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i ti Milliyet “Asrın umdesi “Milliyet” tir 7 TEŞRİNİSANİ 1930 IDAREHANE — Ankara caddesi 0: 100 Telgraf adresi: Milliyet, İs- lk Lie İstanbul 3911, 3812, 3913 t hi t İ ABONE ÜCRETLERİ G Türki, Hariç için 3 aylığı iy sne semi " 700 « İM. İ u. 1400 . 200, ği erek geri verilmez çi geçen nüshalar 10 kuruş . Gazete ve matbaaya sit işler müldiriyete mürmeasi edilir. Gazetemiz ilânlarn ( mes'uliyetimi| kabul etmez. © Dön hararet en çok 4 en ax 9 derece idi, Bügün Tozgir lodos esecek hava bulutlu olacaktı Ea İFELEK 2k © Sahte yüzük! Her gün işittiğmz, duydu- ğumuz bir iş var: Bir babayani kadın etrafına baktıktan sonra çekine yamıza sokulur harin bir sesle söylemeğe başlar. İ © —Evlâdim azıcık beni dinle! u yüzüğe bakar mısın? “Tektaşlı bir yüzük gösterir aşağı beş altı yüz lira eder. | O devam eder. . | — Oh yavrum pek sıkıldım, var,. Şu yüzük baba ya- n ş Hi Ne eder bilmem. Elli altmış, “şa vereoğim. İsterseniz siz de ke , Bir helâl süt emene düşsün Arru ederseniz mu götürelim... © Siz, 500 lrslrk bir yüzüğün 0 liraya alınabilmek ihtimali- “ni görünce işi muhammine ak- tirmek istemiyorsunuz ve 8- yukarı bir pazarlıkla mese- 5 40 liraya (o kapatıyorsunuğ. — Kelepir bir mal almış adamla- rm sevinli İle hemen elmastan n n birine müraceat ediyor ve yüzüğün yalancı olduğunu ımca kaskatı kalıyorsunuz. İlk işiniz polise müracaat iyorun © Sisi kafese koyan ya bulu- yor, ya bulamıyorları lâkin sire i sormuyor. — Ya efendi, bu yüzük sahte 500 liralık malı 40 ya alsaydınız arada içine oy tığınız 460 lira helâl bir ka- mı olacaktı? Buna cevap verilemes... Anlatmak istediğim bu “| o ğüldr. Böyle sahte elmas satan- ları yakalayıp teoziye ediyoruz. | Ya bizim içimizde cevher diye; » hergün halka neler sürenler; — var; onlara neden ağız açmıyo- | ruz? “de söz söyleyen bir arkadaş sö- — Fikir, İNebahet Hanımlarla Reşit Rıza | Celâl, Muammer, Saffer Bey- İtik olan Reşat (Hanım da iltihak ederse, —ve- MİLLİYET | Tiyatro Hayatı | Raşit Rıza ve arkadaşları Şehrimizde ikinci bir temsil heyeti faaliyete geçiyor Bu hfta içinde Raşit Rıza ve arkadaşları temsil hey'etini hiden temaşa meyanında gör- dük. Malüm olduğu üzere kıy- metli san'atkârımız Raşit Rıza Bey, uzun müddet uzak kaldığı sahne hayatma bü sene avdet etmiş, Darüibedayiin turnede oi duğu sırada bir kaç oyun ver- mişti. Yaz esnasında sayfiye yerlerinde bazı oyunlarda oy- mıyan bu hey'eti mevsimin hu- lülündenberi göremiyörduk. Se nelerce sarfedilmiş mesair !vetlidir. merelerini bir tarafa birakip ye-| | Daha ilk oyunlarda —müpte ni baştan teşkilâta girişmenin| diliğin zaruri güçlüklerine rağ-! güçlüğünü ve acılığını takdir etİmen— yenç oyuncuların göster- tiğimiz için bu gaybubeti de ta- diği kabiliyetler, bu timidi tak- aya v — ye ediyor, Filhakika meselâ emnuniyetle görüyoruz ki! â, “İki | Raşit Rıza Bey umduğumuzdan Şadi Ba iş yalin Gel daha büyük bir azimle çalısmak mi ie ski İ vak ir azimle çalışmak! mile ona benzer bir şekilde ba a e e ür ML şa çıkardığı gibi, yeni sahnede .. en yp b LE gördüğümüz M. Rıza Beyde Nu lem “ireddin Beyin yerini tutacak gi-! ket dururken, bilâkis yokluk ve | pi görünmektedir. Kadın öyun- güçlük içinde çırpınmağı tercih 1 ii il ederek yeni ve genç unsurlarla | Sular arasında operctten gelen bir temsil hey'eti yapmağa ça.) Şevkiye, güzel bir Errieni takli yor, - di yapan Meliha Hanımlar, er- Bu hafta içinde bu yeni takır | Kekler içinde başka satınelerde az çok görülmüş olan Selâhi, sadece varlığını ihsas etmek ik) . çin iki oyun veriyor. Bunların ve Şeref Beyler de göze çarpı- tün yeni olan genç- biri “Lanollesse oblige,, den a-| yor. Büsl dapte olan “İki Cambaz,, , diğe-İlerde de, iyi bir sevk ve idare ri de tercüme olan “Aktör kin, ile inkişafa pek müsait kabili-| dir, Her ikisi de Mahmut Yesa| yetler görülmektedir. ri Beyin kaleminden çıkmış, (Bu şerait altında, Darülbeda- daha evvel sahneye konmuş €-| yiin yanı başında şahsi teşeb- serlerdir. Lâkin Raşit Rıza Bey büsün mevlüdü yeni bir san'at Je Mina Hanım müstesna ola- mm daha vücut bulması, | rak diğer oyuncular. rollerinde) çemaşamızın tekâmülünü arzu yeni oldukları için âdeta yeni! eden herkes için memnuniyetle sahneye konulmuş gibi bir husu ç e - milin | karşılanacak bir şeydir. Biz de yeni teşekkülü bu memnuniyet- Eserlerden ziyade şehrimizde Ns asri tiyatro esaslarına göre ça Je Karşılar, kendisine muvaffakı yet temenni ederiz. lışmak gayretini güden ikinci bir temsil hey'etinin daha faali yet sahasına geçmesi dikkat ve| ehemmiyeti celbetmektedir. Bu | — suretle iki taraflı sarfedilecer | Yeni meşriyal gayretin Türk tiyatroculuğunu! daha sür'atli surette ilerletmesi! Kılıcımı Sürüyorum ümit olunabilir. | 3 i İşidildiğine göre Raşit Riza | Muherrir arkadaşlarımızdan Bey ve arkadaşları grupu bu kış) Reşat Enis B. in, muhtelif esnasında eski, yeni baz: oyun.) zete ve mecmualarda intişar et- | ları sahneye koymak ve yakın-| miş en güzel hikâyeleri “Kılı-| da avdeti memul olan Ef'za Bi-|cımı sürüyorum” ünvanı altın- nemeciyan Hanımı da ârasına|da, Ahmet Halit kitaphanesi almak emelinde imiş. Zaten bu| tarafından, zarif orijinal bir ka-| günkü unsurları arasında Darü/| pek içinde, iyi br şekide hasıl bedayide çalışmış Mina, Neclâ,| mış ve neşrolunmuştur. İyi bir görüş kabiliyetine ma | er, Sat ) şat Enis B, in ifade-| iler bulunan hey'et eğer Eliza|si, çok sade fakat ayni zamân- | ei e vü da özlü bir ifade tarzıdır. ük E Gebe ONE, Meüleili y eileii 3 y kuyacaklarıma kaniiz. vetli bir teşekkül sayılabilecek- | - tir demek olur. Yalnız kendisi irtihal değil, müteveffa pederi, valide Merhum ihtifalei Ziya Bey Zade si, biraderi ve hemşiresi de sah-| ©<746* Celil Ergon Ye yüzbaşı Mu- nemizin kıymetli san'at unsur- zailer Beylerin kayın pederleri mülga harbive nezareti mümeyyizlerinden Süleyman bey. irtihali duribeks ey Jemişrir. Cenazesi bugün saat İlde Ewemezdeki hanesinden kaldırılarak Merkezefen dideki aile kabristanma defnolunıcakar. İlan Eliza Hanım Avrupada ge-| çirdiği zamanlarda san'atça esa sen yüksek olan kudretini daha | fazla tekâmül ettirmiş olsa ge- rektir, Raşit Riza Bey ile sahne! de mükemmel karşılık yapan İEliza Hanım yeni hey'et için İhem başlıca aktris, hem de bir İsan'at rehberi olabilecektir. Bu iki büyük ve kıymetli san'atkâ- rın sevk ve idareleri altında ye- ni hey'etin canlı bir san'at yuva st halini alabilmesi ihtimali kuv İ. NECMİ | maldedi, ben gözi Cevap verdim. — Çekmece gözü gibi mi? (oldum. beni belki tanırsın. Ben seni Dostu onun işsiz bir adam! tanıdım. olduğunu biliyordu: Sİ Sonra kalktı, lokantadan çric-| — Hâlâ iş bulmadın mı? diyeİşik, Bana: > İkimseye iyilik ettin mi?.. Diye PAZARTESİ Oi? EŞRİNİSANI 19ğ0 Mizah, Edebiyat, Sa Aç bir adamın bulduğu iş —İngilizceden— dedi, bunu ben de biliyorum, | Sonra ilâve etti: — Ben işte o su verdiğin AL man askeriyim. Dikkat edersen Çoktanberi iş arayıp bulamı- yan adam dostlarından birine rast geldiği zaman: — Seni gördüğüme memrun tereddütle sordu. O anlatmağa başladı: Yeni bir vaka ile karşılaş- tım. Benim çoktan beri işsiz ol- duğumu biliyorsun.. Ne kadar fena bir hale düştüğümü tarif edemem. Günlerden beri açtım. Evelki akşam nihayet katarımı verdim. Köprünün kenarma ge lerek... — Kendini nehre mi atacak- tın?,. Zavallı dostum. — Hayır... Orada durarak ge lip geçenlerden ekmek par isteyecektim. Vakit gece idi. Gelip geçenler arasında bana pa ra verebileceğine -hükmedile-! çek bir adam yoktu. Ben istiyor dum ki ekmek parası istediğim adam beni reddetmesin. Nihayet biri ağır adımlarla ordu, Niçin bilmem? Ba- na öyle geldi ki bu adamdan ek mek parası dilenebilirdim. Yaklaştım. Hiç uzun söze lü: zum görmeden doğrudan doğ- ruya: Ben, dedim, günlerden be ri aç olan bir adamım, Bana bir ekmek parası veriniz! Buna muktedirsiniz!,. ö Meçhul adam bana dikkatle! iğ baktı. Sonra aydmlık bir yere — Sen Almanyaya gitmeyi doğru ileriledik. Bana hir ek-| kabul etmedin değilmi? mek parasi vermeden evel bir — Niçin?. Size rastgeldiği- çok suahlı sormağı daha mal ie e a e — Sen bana vaktile su vermiş tin, Ben de şimdi senin karnını! doyurdum. Ben teşekkür ettim. Artık ay rılmak zaman: geldiğini fa: diyordunı. Artık bir daha birbi rimize rasigelmek ihtimali yok| İtu.Zaten bir daha görüşmemize ne lüzum vardı, Ben ayrılmağa hazırlanırken Alman dedi ki: | — Fakat, senin bana olan iyi İliğin yalnız su vermekten iba- İret değildir. Beni, kimsenin İ görmediği bir yerde buldun. Su verdikten sonra tedavi edilme-; mi de temin ettin. Sen hayatı- mı kurtardın!,.. ediyor-| dum. O devamla dedi ki: Şimdi ben de sana bir iy'iik edeceğim. Ben de seni açlı.tan, işsizlikten kurtaracağım. Ben! Almanyada bir bira fabrikası- nın sahibiyim. Sen benim atadı ğım gibi adamsın. Benimle be- raber Almanyaya gelir misin?.. Burada arkadaşı sözüni kes- vafık görüyordu. Bu pek-genç size veda et bir adam değildi. Yaşlı da de-|bulduğum içindir. Yarın AL öildi. Şişman çehresi, düzgün man ile birlikte hareket ediyo- ruz, kıyafeti ile işi yolunda giden, para kazarlan bir adamla benzi- yordu. Aşağı yukarı bütün ha- yatım hakkmda benden malü- mat aldı. Bilhassa umumi harpte de bulunduğumu (soru; Fransada bulunduğumu dim, Mektepliler müsabakası : Terki teslihat 79 uncu hafta ikinciliğini G. Saraydan 1371 Nejat B. kazan- muştur. Bir lokantanın önüne gelmiş! Yazısı şudur: | tik. Bana dedi ki: 79 uncu haftanm en mühim — Açlıktan . bahsediyordun,( haberi: dedi, işte bu lokantada istedi. o Cenevrcde toplanmış olan ter ğin kadar yemek yiyebilirsin... ki teslihat konferansında harp Benimle beraber lokantaya Malzemesi ve umum milli müdâ irdi, Bir masaya oturduk. Ken, fâa bütçelerinin tahdidi mese-! di daha evei yemeğini yemişti, Jesinin görüşülmeğe baslandığı| Beni istediğim gibi yemekte V€ müzakeratın bü: bir ehem t serbest bırakan bu iyi adam ye |miyetle inkişafı hakkındaki ha» berler bütün dünyayı al ir mek bittikten sonra: r in düny — Harp cephesinde sen hiçeden bir hâdisedir. te- sordu. zemesi temin etmek için bir çok Düşündüm. Hatırıma, ağır şujağır yükler altma sokmakta bin rette yaralı bir Alman askeri|netice bir çok fedakârlıklarla el geldi. Bir yudum su için kıvra-|de edilen bu silâhlar milletlerin İnan bu askere ben su vermiş ve | biribirlerini kırması için istim kendisini hastaneye kaldırttır.| olunmaktadır. Devletler mİ, Teri harp mal) : TEN ma Öüümüzdeki çarşamba akşamı saat 210 de FRANSIZ TİYATROSUNDA MADAM GABRİELLE DORZİAT VE çeliklerinin ilk remsili “olarak Bernştaynin şaheseri olan Diger temsillerin programı tiyatro gişetinde. “talik edilmiş ve gişeler her gün biler satışına devam etmektedir. © Meşhur Viyolonist JACOUES THİBAUD Tarafından 28 ve 30 teşrinisani tarihlerinde saat 1830 da mstns olarık verilecek iki konserin biletlerini şimdiden FRANSIZ TİYATROSU gişelerinden tedarik ediniz. © Bilmecemiz I Sinema - Tiyatro İs. B. Darülbedayi temsilleri ISTANBUL ELER 410tl 2 Salı günü akşamı sani 91,3 ta yalnız muallim ve talebelere mahsus mmm> M>-gı> Aynaroz adısi gm LLM > Nİ nda kork Şevki > BEN > Komedi 6 tablo MIZİ>EA'ba'> Musehip Zade Celâl Bey dilmecemizin halledilmiş Pangulü ae m Bey temsilleri salı günti akşamı “ : 3 mör Karakaş Efendi ve Kinır LAS ZEO Mİİ ekle ( Rabibin esran ) büyü yele Müjde bu akşam Şehzadebaşınd Millet tiyatrosunda 930 komikle” müsabakası 500 lira mükâfatı Nasi Dümbüllü İsmail, Şevki, Mi beyler birlikte avnca Hafiz Burhan bey Nezihe hanın birlikte tefsir e) ilanlarında. İrtihal Manisa mutasamılığından cadtet Ksit Şahap bey elendi müpteli 0 duğu hastalıktan rebayap olamıyarak dün irtihal eylediği ve censzei buğün saat on birde Şehremanci. divanında Şerefiye caddesindeki 38 Bamsrolu — banesinden kaldırılarağ, Eyup sültendaki sile makberesi* defmolunacaktır, Mevlâ rahmet piyes 7 perde komedi Bugünkü bilmecemiz Soldan sağa ve yukardan aşağı 1 — Dört cihetten biri (5). Gene dört cihetten biri (5). 2 — İzmirli (3). İyi (3). 3 — İstifbam (2). Bir nevi tas(5) Su (2). 4 — Bir erkek ismi (7). 5 — İsim (2). Sonuna bir (P) ke nursa yaradan münasina gelir (2). 6 — Gelir (4). Yelkevan (4) 7 — Sonuna bir (i) ilâvesile iyile- leşir (2). Yet (2) vey Ösktidarda İstanbul öner terasında” Bir mahktmu bih deynin tesi, istifa zımnında mahcuz ve furii mwkarrer sandıka mezar taşı raki abide taştan mamul seir Gİ arda kerestecilerde Yenii $ — Suswsz meşhur bir çöl (7). ii 9 — Başına bir ÇA) ilâvesile kör Gi sn olur (2): Fikin arsası (5). Ayı yu. | (9 Teşrinismni - garşamba güle vası (3). 1 den 3€ kadar sanlacağındın © Olanların. mahalli mçzküru mürü emelei ilân olunur ai) 11 — Giyinmiş (5). Semaraltım» i dan su yürüten (5). ANADOLU .SIGORTA ŞIRKEK! Türkiye Iş Bankası tarafından teş edi miştir Yangın « Hayat - Nakliye - Kaza - Otomy>i- m yeti maştım. Terk ve Tahdidi teslihat bü- Muhatabun bunu dinledikten |tün dünya milletlerini ezdirmek © stinii döndürdü dolaştırdı. ve | kendine getirdi. — Sen bana öyle hor bak- — Beikiys Hanımefendi ken| “dinizi ü iniz. © Dedi, önümü kesti. Tekrar . hazla: — Bırakınız... Dedim, ittim, çıkmak için ile © siye atıldım. O, hâlâ hiç istifini © bozmuyor, soğuk kanlılıkla, ke- — İimeleri teker teker söyliyerek: — Nikâhınız kıyılıyor eten- “dim. Bir dakika- sonra bütün © bütün benim olacaksmız;. Diyordu. Boğazımın damar- Tarı patlıyacakmış gibi çarpma- ya başladı, — Cahit sizi öldürür.. Kork- yor musumuz?. Ve.. Yine kız- (Milliyetjin edebi romanı: 95. Beş hasta var! FELEK Allah rahiner eyleye. tm ki, — Ne yapıyorsunuz Belkiys Hanım. . Canımı yaktınız... Dedi, kollarımdan beni ka' İramak bırakmamak istedi. İ kat, ben kapıya kadar ilerledim. iVe.. Çıkıyordum, Arkamdan -İbağırdı. Arapça bir şeyler söy- ledi. Ne söylediğini bilmiyo- rum. Sadece tam adımımı kapı-. dan dışarıya atacakken öni de siyahların bir duvar gil Etem izzet dim: — Sizi dava ederim. . yaza Dan sala burada sako: yerini gördüm. Onlar — Siz bir haydutsunuz!, | göğüNerek e bi. Ben onları göğüsledikçe on- — Siz bir alçaksınız!. — Bırakınız beni! — Cahit şimdi beni arar... Fakat, hassasiyetin hercü! merç olduğu bütün bu saniye- Jerde babamın hiç sesini duymu| . yordum. Kendisini de göremi. His yok mu? . yordum! Neredeydi, ne yapıyor) — Bir kadın zorla kapatılır du, niçin duruyor, niçin susu/M2... | T yordu?. . Ve., Dilimin ucuna gelebilen Kendimi topladım, son birjen son imdat: üçle paşayı göğüsledim. Gali-| — Cahit... a ai “Ti, haykırıyordum: lar beni göğüsleyip geriye atı- yorlar, hiç seslerini çıkarmıyor- İardı. Bağırıyordum: — Bıraksanıza beni... — Bu memlekette kanun, pg- i| kendinizi üzüyorsunuz. sonra: İten ve harap olmaktan kurtara- —— Söylediklerin »doğtudur.' caktır. | ae ği liyemiyecektir. ME — Cahit... — Ben, kendilerini memnun — Cahit", edeceğim". . Bu sırada kulağıma Kuran) — Benim aşkım daha galip sesleri geldi, burnuma “ope gelecek... kokuları çarptı. — Beni seveceksiniz! — Sahiden nikâh kıyılıyor.. 1 Bütün bu sözler kapmın önün — Allahım beni kurtar... | Diye istimdat ediyordum. Pa) duvarın dibinde söyleniyor ve. şa da yanımda, sağımda Ben orada çırpınıyordum. Hele: da dolaşıp beni bütün bütün de-| — Beni seveceksiniz!.. irtecek sözlerini gırgır makine| Dediğini işitince, gibi söyleyip duruyordu: — Seni şimdi boğacağım be — Belkiys Hanım, beyhudejadam.. Sus!... Diye öyle bir bağırış bağır- — Hasta olacaksınız. dım ki, hâlâ bu sesin korkunç- — İçeriye girip istirahat etse |luğu kulağımda çınlıyor. - Gali- niz!,. ba, bağırır bağırmaz üzerine de — Bütün bu üzüntüleriniz ge-! yürüdüm. Bir iki adım geri çe- çecek. kildi! — Mes'ut olacaksınız. . Yine, bu saniyelerde idi. O- — Bütün kızlar sizin refahmı'nun yılan gibi soğuk, kendisini a kıskanacaklar. . . beğenmiş. kâtibimidir, nedir, — Sizi seviyorum Belkiys Ha | Nedim Bey Nazmi geldi. Arap- nam, z jca bir şeyler söyledi. Pasa da: — Beni öldürünüz, öyle ka| Peki. nikâhtan vaz geçi: | — Hay.. Hay... — Gahit Bey hiç-bir şev söys| — Buyursunlar,. de ve siyah bedenlerden örülen! maliye Sigortalarını kabul eder. Adres: 4 Encü Vakıi han İstanbul Telefon: Istanbul | | -i Dedi, Çıkarken arkasından)re ei d ben de çıkayım diye, koştum.| ilerliyorlardı..,,, Sira En önde kapı gibi, bir El gövdesi gibi iri yarı, kabafi, sarı bir sarıklı vrdı, GöDEĞİ süM p iYne, kapı önündeki zencir ku- ruldu. — Ne yapacağım Allahım... BÖ — Buradan kurtulmanın ça |nuna, değen, sakalı göğ* İresi: rılayan et ve kemik yığın” — Bir defe dışarıya çıkabil| patlak göz imam içerye lig sem, hemen hükümete koşar,latar atmaz, sağ elini gör” göl bütün bunları anlatır, kendimi|üzerine götürdü, hepimiz aş İkurtarır, paşaya da göstertir-|den geçirerek ve bakış! pi! paşanm bakışlarında İ rak: dim,.. Diye düşünüyordum. Fakat, çırpmmaktan, boğularak çırpın- — Esselâmüaleyküm- maktan haşka bir şey yapamı:| © Dedi, Paşa cevap verdi yordum, Heyecandan düşüp ö-|. Aleykümüsselâm İecek gibi idim, zangır zangır titriyordum, boğazımın bir yum rukla basılır gibi tıkandığını du yuyordum. Yi Bu aralık, Nedim Bey Nazmi İönde ve bir kaç sarıkir. arkada ünde ok gibi yer, birer birer oturdular; halk lerinden fırlzdılar, ve onları kol | dular. Sonra ödağacı larının altında birer halı secca-| Babam, Nedim Bey de taşıyan ikiüç siyah kiz|ha bir iki tanımadığım peh? güttü, Bir hamlede halıları ye-! (Bite d dim... iç — Keyif tayyip?.. Sani — Lehülhhamt seyyid, Hal ve hatır sorg' bii sonra, irili ufaklı üçü beşi İsarıklılar yere bağda di

Bu sayıdan diğer sayfalar: