31 Mayıs 1931 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4

31 Mayıs 1931 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

li de pi Mi ili jin ümdesi Y ri MAYIS 193 “DJAREHANZ cadderi Telefon numaraları: 24311 — 24312 — 24313 i ABONE ÜCRETLERİ Türkiye için Hariç için 400 kuruş 800 kuruş 7s0 1409 , 2 i inlyie ig» MW helen evrak geri verilmez Müddeti geçen nüshalar 10 kuruş İÜ Gazete ve matbaaya ait işler “nx müdiriyete müracaat edilir, * Gazetemiz ilâniarın omes'uliyetini / pabil etmez. ka © Bugünkü Hava Dün enfazla hararet 22 ni €x az İg tü. Hava bugün de mütehavvilve mçıkdır. , am m “Yazıktır aslanlara © Taksimde çadır kurmuş olan “Amar sirkindeki arslanları gö Frenler yağmurda sokak orta “unda kalmış ileze ve çırlak ke- (ii yavrularma acıdıkları kadar * acıyorlar. b “* Uyutucu madde tesrile mi açlıktan mı, yoksa ihtiyarlık çan mr? O Bilmem, o biça- in eler ortaya çıkar çıkmaz habı gaflete dalıp gidiyormuş ve me kamçı şakırtısı, “kudan uyandıramıyormuş. Canım! Arslan oldiseler may mun olmadılar ya! Bundan bu kadar kepaze etmeye ne lüzum var! Doğrusu, ben İstanbul ya | “İsi olsam Amarın aslanla: İN ekmeye gderiim. İ/ Bari son demlerinde rahat eder ler, Vah vah! Neresinden? Anlatıyorlar: Türkçesi biraz bir diğer arka. — Kestiler azizim.. huzuru kestil — “Dehşetle” Nedir? — Odada! Vallahi ciğerim yandı... Vah vah! Neresinden kes | tiler? — Kimi? — Su Hakkı Huzuri dediği- | ni! Mörettip sekvi! Artık takatim kalmadı. Zıler mı ile yazılmaya ii layalı işimiz makine «“du.. Ge- çenlerde (şehir) kelime: rir,, olarak dizilmiş... dim.z Bütün satır değişmesin | diye tabi etmemişlerdir. Za- ten karine ile de anlaşılıyor de- diler... Evvelki a a ayini Bey) i (Vali Muhi din Bey) olarak dizmişler, Va- li Muavini Beyin inşallah terfi edip Vali olmasını hep isteriz ne ayak pa | ih tırtısı kendilerini bu şirane uy MILLIYET Elhaç Derviş Can Padişahlardan biri — ismini söylemeyelim, sonra tarihi bo zarlar — bir gün tebdili kıya- fet ederek, İstanbul sokakların İ da dolaşıyormuş. Bir mahalleden geçerken, | uzunca boylu, henüz genç, fa- kat çok fakir kıyafetli bir ada- ma her rast gelenin hürmetle selâm verdiğini görerek merak | etmiş ve yanındakilere muş: — Bu adam kim? sor- ler. — Necidir? Ne iş yapar? — Bir şey yapmaz. Kendisi- ni mahalleli besler. Ara sıra bü yük adamların talilerine baki Eskiden çok zenginmi mış, mücevherleri varmış, 1 varmış. Hepsini kaybet- miş. Onun için kadından, mü- cevherden, attan çok iyi anla- yor, derler. Padişah emir vermiş: yi bu akşamdan te- zi yok. Kendi saraya çağı- rın! Elhaç Derviş Can'ı akşam üs tü saraya götürmüşler. Padi- şah ta, o sırada Arabistandan | gönderilmiş atlara bakıyor, bir tanesini seçmeğe hazırlanıyor- muş. Derviş Can'ın ber verdikleri zaman: — Tam zamanında geldi. Ge tirin bakalım, bu adam attan anlar mı? demiş. Derviş Can geldiği padişahım atına bakmı ki; — Padişahım, halisüddem Arap atıdır. Fakat ömrü şaha- nenize kıymak istemezseniz va | atı almayınız. Padişah şaşırınca Elhaç ilâ- ve etmiş: — Eğer yalan söyleyip söy- lemediğimi tecrübe etmek ister seniz, hayatının sizce kıymeti olmayan i bulun, bu ata binsin. Hapishaneden biniciliği ile meşhur birisini çıkarmışlar. A- damcağız gösterilenata bin- miş. Yüz adım koşmi i şahlanmış, süvarı aşağıya! Bey ni taşa carpmış, ölmüş. O zamen padişah memnun Gl muş: - Ya Derviş Can, hayati: kurtardın. Seni nedimi has ta- yin eyledim, demiş. Bir kaç gün sonra zaman nedimi İ hasa inci bir gerdanlık göster mişler. Yeni nedim gerdanlığı muayene etmiş: — Padişahım, bunun incile- | rinden üçü yalancıdır, demiş. Derhal İstanbul'un maruf kuyumcularına haber salınmış. Onlar da gerdanlığı muayene etmişler ve hakikaten üç inci- nin sahte olduğunu söylemişler Bittebi gerdanlığı satan ku- he razıyız, ne de imkân var!, Bu sehivler üzerine © hale geldim ki şimdi yazdığım keli- me yanlış dizilirse ne olabilir || diye düşüne düşüne hal oluyo- ! Milüiyel'in tefrikası : 46 Her şey garip bir surette alt üst olmuştu. Bütün bu karışık. ik İbrahim Beyin başmm al- tından çıkıyordu. İhtimal —yok ihtimal döğil, muhakkak'— Kerime'ye mahut mektubu da zorla yazdıran gene İbrahim Beydi. Yegâne'nin Bebeğe gön derilmesi de Kerime'nin birden bire Ada'dan kaçması kadar mânidardı. Hâsılı son iki gün | di zarfında her ne olmuşsa, İbra- him Beyin parmağı ile olmuş- tu. Onu bir kere ele geçirip Yusuf Paşayı böyle parmağı iöstlinde oynatmasındaki köre. neti anlayabi!se, bu karışık mu ammanın hal o zaman hayli © kolaylaşacaktı. z ge” siler. sıkarken i iki kun m Mİ Pa- buriyetinde olduğuna kanaat hâsıl etmişti. Kerime şimdi elinden uzak için onu her zamandan fazla özlüyordu. Kerime şimdi arzusu hilâfma olarak bir baş- kasmın zevcesi olmuştu. Bun- da hiç şüphe yoktu. Şimdi Ke- rime'yi bu hali iztirabında gö- ür gibi oluyordu. Kerime ken- inden istimdat o ediyordu. Yok! Onu bu vaziyette bırak- mayacaktı, bırakamazdı. Keri- me olmadıkça, nazarında haya- tın mânası olamazdı. Aşkının paha biçilmez hazinesini hiç bir seye feda edemezdi. Kerime'sine kavuşmak için | her fedakârlığı göze aldıracak bülün zekâsını sarfedecek, ce- | saretin para etmediği yerde hi- leve ç — Elhaç Derviş Can, demiş- | geldiğini ha- | , demiş | - | Demek sen yumcupun kellesi uçmuş. Bir hafta sonra padişah ne- dimini çağırmış: — Ya Derviş Can, benim sana deri var, Sana mühim bir şeyden bahsedecektim, Bugüne kadar tehir ettim. Fakat sualime doğ ru cevap vermezsen, kellen gi- der. Söyle bakalım, birinci ka- dm sultan için ne düşünüyor- sun? — Padişekmm. — Söyi — Möheikak bildiklerimi öğrenmek mi isteyorsun? — Emrediyorum. — O halde padişahım emri- niz başüstüne.. Hanım sulta- nın sarayda dört tane âşıkı var dır. Padişahın rengi uçmuş. hal tai ata girişmişler. ların dördünü de birer birer bu lup asmışlar. Padişah belki ya- lan söylemiştir diye âşıkların demiş, nedimi hasmı attığı zindandan çıkartmış ve özür dilemiş. Sultan Hanımı da Yemen'e nefyetmişler.. Aradan bir müd- det geçince, padişah nedimini tekrar çağırmış: — Ya Derviş Can, demiş. İ Sultan hanımın ayrılığına ta- hammül edemiyorum. Ki ye haber vermeden Yemene dip Sultan Hanımı bul ve bura ya getir. Elhaç emri alınca bir hayli altın ve hedayayı hâmilen Ye- men yolunu tutmuş. İ Aradan bir sene geçince Sey İ lândan padişaha şöyle bir nâ- me getirmişler: “a İ öakaienisi müzdüt . buyum &> min! Yemen canibine müvasa- lat olundukta, Sultanın hâkipâ ine yüz sürüldü. Velek Sulta- m âfeti can olduğun görücük bizde tahammül lerzan ve Di- yarı aliyeye zindan oldu. Sul- tanı zindana almaktansa, biliş- tirak Seylâı yaptık. Bu bağı adende bezguş şerabı aşkı nuş'ile dün- | mestü elestiz. Heman Hâliki bir sultan ve Derviş Can'a da ömrü firavan inayetü ihsan ey- leye amin!,, HE Doktor V pe : | Nâzım Şakir Bey Avrapadan gelmiştir Harik Hayat © Sigortalarının. Ga bir itimadım | Bul Aşık dördü de bulununcaya kadar abı Hüda ömrü şevket; | kendimize mekân agus | yayı ferainuş eyledik. Lepbelep | yezdan zatı şahanenize başka | PAZAR 31 | |Çapras| kelim eler va EMAN m Y Elmo! EVAMAL Yeni şekil Soldan sağa 1. — Cinsi lâtif (5) Elesik değil (5) 1- Nota (2) 3 — Muti, münkat (3) gecesi (5) 4 — Ali (3) Göz (4) 5 — Notn (2) Zaman (2) Sonu na (L) ilâve ederseniz mahzun ©- lar (4) 6 — Kadeh kaldırmak (6) Nota 2 7 — Temiz, pâk (3) yer (5) 8 — Tekit suali (3) Göl (3) 9 — Dola (3) Başın kılı (3) 10 — Çorba kabı (4) 11 — Azamzıdan biri (5) Beden (5) Düğün Yatılacak Yukâ”dani aşağı 1 — İnayet (8) Zinet (3) 2 — Gösteriş (6) 6 3 — Nola (2) Meydana getirilen (8 4 — Kömürün bıraktığı (2) Din lenmek (4) 5 — Kızın cilvesi (3) Hoş, Mü kemmel (5) 6 — Yarım (3) Zaman (2) 7 — Alaturka bir çalgı aleti (3) Rakı (3) 8 — Hazır (5) Renk (2) Niha İ etine (p) ilâve ederseniz içine su | koyarsmız (2) 9 — İri hir hayvan (3) dağınık etmek (5) 10 — Hicap (2) Ağzım üstü, altı (5) İçilen şey (2) 11 — Süt veren uzuv (4) Eski bir harp aleti (2) Kabul etmemek (8) Darma Kaza ve Otomobil da Ünyon hanında kâin ÜNYON SİGORTASINA yaptırınız. Türkiyede bilâfasıla icrayı muamele etmekte olan ÜNYON kumpanyasına bir kere uğramadan sigorta yâplır- mayınız. Telefon: Beyoğlu 2002 adamı olarak geldiği Ada'dan dünyanın en bedbaht adamı o- larak döndü. Doğru halasınm Bebek'teki evine gitti. Bir an evvel Yegâne'yi görmek ihtiya- cında idi. Kardeşini görür görmez he- /Jecandan nefesi tutularak sor- du: — Kerime... Nerede?.. Bu sual Yegâne'yi hayret i- çinde bıraktı. - Ne o? Sen yalnız mısın . Kerime seninle beraber değil miydi?, Kadri teessürün şiddeti ile erer kolundan yakala- — Söyle, dedi. Söyle, Keri- me'ye ne oldu Yegüne kardeşinin halinden âdeta ürktü. Onu şimdiye ka- dar hiç bu kadar müteheyyiç görmemişti. Ben Kerime'yi görmedim ki... Ben, arkadaşının evinde ni kâh kıydınız diye biliyordum.. Kerime'yi . görme- Kadri dünyanın en mes'ut ti?. Kadri Bej elini eğriyan al | nmdan geçirdi. Kendisinde kâ- hali vardı, Nihayet hemşiresi ne sordu: — Kerime'nin sana gönder- diği mektup nerede? Yegâne H. elini koynuna s0 kup mahut tezkereyi çıkardı. Kadri Bey Kâğıdı alıp yakın dan dikkatlice baktı. Hayır, bu mektubu Kerime yazmamı Bu bese belli idi. Dessas ha: olan İbrahim delikanlının genç ifade etmiş, ona sevgilisinin tı, Kadri için bütün saadetini tehlikeli bir oyuna İeda edece- kım vaatlerle oyalamasına mey dan vermeyecekti. Kerime H. ilk fırsatta zevcesi olmalı idi. « Yegüne elini kemali şefkatle ini Srayayna da yamıştı. MAYIS Azamızdan biri (2) Put (5) | buslu bir rüya gören bir adam | kıza karşı olan derin meyil ve | derek her istediğini yaptırmış- | 1931 BEN - AMAR ŞİRK SON HAFTA SON TEMSİL: 7 haziran pazar akşamı Ebeveyinleri refakatinde gelen çocuklar tenzilâtlı tarifeye tabidirler. İkinci ş ; U 60 kuruş SN Localar 200 kuruş FREN di | 100 kuruş 150 İstaller Hususi tühnadı Milli Türk Sigorta Şirketi Harik ve hayat üzerine sigorta muameles icra eylerir. Sigortaları halk için müsait şeraiti havidir. Merkezi idaresi: Calatada Ünyon Hanında Acentası ulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. Istanbul ve taşradaki Devair ve Müessesatı Resmi- yenin nazarı dikkatine: 1 Haziran 931 tarihinden itibaren gazete- mizde neşredilecek bilimum devair ve mü- essesatı mamasını resmiye ilânlarının teahhüre uğra- ve muntazamen neşrini teminen yeni teşekkül eden ve merkezi Istanbulda, Ankara caddesinde Kahraman Zade hanında Resmi | | ÜÇÜNCÜ Katta bulunan | ilânlar TÜRK LİMİTED ŞİRKETİNE gönderilmesi iktiza ettiğini devair ve mües- sesatı resmiyenin enzarı ittilâına ârzeyleriz. > Telefon 20960 « Bizi doğuran | Alman Kitaphaneci Tünel meyd. Tabiatin incisi Zümrüt Yalova kaplıcaları Büyük otel 1 Hazirandan itibaren açıktır 12 kişilik orkestra Oteller: 75 - 500 kuruş. | Yemekler: Tabldot (sabah, öğle ve akşam dahil ) 225 - 450 kuruş. (Üçüncü sınıf otellerde yemek mecburi değildir) (Çok ucuz fiatla alakart yemek bulunur ) Ri Banyolar: 50-75 - | Vapur ücretleri 100 kuruş. 1 inci mevki — 30 kuruş. Zinci mevki — 20 kuruş. Her türlu malümat için YALOVA da Kaplıcalar Müdür- lüğüne veya ISTANBUL da Seyrisefain Umum Mübürlük kalemine müracaat. Telefon: Beyoğlu 1745 | yarak dedi — Sen de müteyakkız olma- Ülsın. Kerime'nin istill ile oy- nayoruz. İbrahim Bey. sık bu- ğaz edip Kerime'yi alma is- teyor Fakat ben evvel Allah on ların hepsini alt edeceğim. Şa- yet se Kerime'ye dair başka bir haber alırsan hemen Ba- ker'in evine bir haber gönder, Ben gidip Kerime'yi. bulaca- üm. Kadri kız kardeşini bir kere mu | daha öptükten sonra odadan çikti. Yegâne H. kardeşinin a- | yak seslerini ön kapıya doğru | uzaklaştığını işidince derini de- rin içini çekti. O her şeyi yolun da gidiyor biliyordu. Halbuki Kerime ortada olmadığı gibi nerede olduğunu da bilen yok- tu. Kardeşinden aldığı bu fena haber kalbini yeniden kederle doldurmuştu. Kadri Bey Bebekten İstan- bul'a dönerken takip edeceği hattı hareketi tasarlayordu. A- caba Kerime halâ İstanbul'da miydi? İstanbul'da | ise Kadri sı olmağa muvafakat edip etme diğini sorup cevabını Eğer Kerime kendisine varma- ğa razı olursa, ümit suya düşe cek olan İbrahim Bey şaha aksettirip Kadı düşürecekti, Mevki ve nüfuzu bunları yapmağa (o müsaitti-, Sonra, Kadri Kerime'yi alacak olursa, İbrahim delikanlıyı süm tırabilirdi. Böyle bir sebep uy- durmak İbrahim tiynetinde bir adam için işten bile değildi. Kadri bin müşkülâtla kaçtığı zindanı gözünün önüne getir. di. Ya Kerimele böyle bir zindana atılmışsa... ihtimali aklına getirmeğe bile tahammül edemeyordu. Kadri bu düşüncelerle Şişli- nin yolunu tutmuştu. Bir müd. ça sonra Kerime'nin. babası. ndü, Nih | şımizın, Böyle bir | O meyi öğreniniz, siz öldükten hayat sizlere ko; rünecek ASRi SİNEMADA NICOLAS KOLINE Yaşayan ölüler (Yahut yaşasın hayat ) filminde mes'ut olmanın bu yeni usulünü sizlere öğre- tecektir. 16,12 mali- zen- çürürü Bugün saat mesinde ve suvarede gin varyete numcroları, GLORYA Fennen h valandırılan yegâne salon ÖLDÜREN ADAM MARIE BELL - JEAN ANGELO MAXUDİAN tarafından Yaz fiatları: 30 - 40 - 55 localar 200kuru ARTİSTİK Sinemasında BEBE DANİELS ve JOHN BOLES tarafından temsil edilen RİO RİTA Filmini görünüz. Bu muazzam eser İspanyol- ca sözlü ve kismen renklidir Parter 25 kuruş Yeni neşriyat Gassonun eserleri Mubahat Beyin tercümeleri İki seneden beri (o muallim İ Mubahat Bey tarafından ter- cüme edilp memleketimiz irfa- nının çok büyük bir boşluğunu dolduran ve bütün memleketçe takdir olunan Jogiliz ameli hayat mütefekkiri Gassonun mütebaki tekmil eserlerinin bundan sonra' - (Milliyet) nam ve hesabıma tercümesi temin o- lunmuştur. Gerek Gassonun fi kirlerinin yüksekliği ve tahrir tarzının sadeliği ve gerekse muallim Mubahat Bey arkada: onları tercümedeki*! yüksek müvaffakıyeti, mezkür tercümeleri okuyanların mazhs rı takdiri olmuştur. Bundan sonraki kitapların da evvelki- ler kadar güzel olacağını şim İdiden temin ederiz. Matbaa mız tarafından yakında birbiri” İ ni müteakıp neşrolunacak eser lerden bazıları şunlardır: 1 — İdeal - Büro 2 — Yeni müşteri bulmak san'ati 3 — Seyyar nasıl çalışmal | dır? | 4 — Para kazan, mes'ut ol mes'ut et, | 5— Camekânlar ticaretin &# nıdır. 6 — Daha iyi mektuplar y3 zonaz. Bu eserlerden İdeal Bür isimli kitap iki haftaya kadaf | Gassonun perestişkârlarına tek im olunacak! her şeyi anlayabilecekti, E yaklaşınca pençereleri birer bi” rer gözden geçirdi. Kerime'nif arkasında oturduğu bu pençer* lerin pancurları sımsıkı kapal” Sanki evde kimse yok gibi idi. Kadri Bey,bu ümitşike9 manzarakarşısında damarlar! - | daki kanın donduğunu hissedi yo haldi idi. Bahçe kapısı kilitli idi. K ri Bey bütün ümitlerinin kır! dığnı duydu. Bitap adımlar!” sokakta yürümeğe başladı. Bf zaman bütün eler yan bu beyaz ev şimdi. ii kuşu uçmuş bir kafes gibi has için de bulunduğu şu naçar ““İ İsiretin töle oni İmali dımı dokunacağından İ Gurup vakti Baker'in yaz sinin bulunduğu büyük | dahil oldu. Baker bazı deri les meşguldü.

Bu sayıdan diğer sayfalar: