19 Mart 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

19 Mart 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sasi Mahkemelerde * Bedava eğlenmenin yolunu bulmuşlar! Biri mezeyi, bir gitmiş, öteki de sofrayı hazırlamış! » | bölümü ha bıyıkları terlermemiş, pin ali pençe ig ap dolğun ermeni güzeli, Üçüde bir sıraya hakim huzurunda, üçüde sirkettan mazmum, Sitrak efendi mahalle bakkalından rakı çalmış, Arsen efendi manavdan elma, ar- mut, portakal aşırmış, Noemi Ha- ağ bu sirkata onları teşvik et- Efendim Arsen efendiyle Sitrak ©- fendi aralarma Noemi Hanımı da a. larak bir pazar | gümü şöyle dört başı mamur bir eğlenti tertip etmek istemişler, Fakat paraları olmadığı i- $in eğlentinin lâzım: gayri müfariki rakıyı ve mezeyi tedarik ede- Memişler. Düşünmüşler, taşımmışlar. Sitrale; — Ben şimdi gider bir voli ya- e rakıyı getiririm Arsen — Öyleyse © mesele kalmadı ben de mezeleri tedarik (ederim demiş, Nöemi Hanım dar — Hay gözünüzün bebeğini »e- veyım. Siz gelinciyedek ben de s0f- Tayi hazırlarım demiş, bu şekilde İş Poliste ii rakıyı temine dietan 20 dakika sonra A iie“ bep beze akmış ama Sitrakin raki aşır değen bakkal, Arsenin olma armat gm maca la bir lala | sebeple mozaikleri, temizleme kiyamettir kopınuş, iş polise akset ameliy. son derece dik- kiyame ie mahkemeye serkedil | kat ve itina ile yapılması icap ler, Sitrak efendi işi tevil ediy: ie Yalan deor efendim, bu bak- kal böyle deorsa inanmayın, doğru suru ben deyeceğim... Benim bu bakkala biraz borcum var, o gün de gittim bu rakıyı veresiye aldım. Ar- kadan gelip kapının ömünde irazalet çıkarmanın mahanası o vardır., Ar sen efendi büsbütün münki İ — Ben katiyen elma, armut, por- İ takal aşırmadım. O gün manayın ö- nünden bile geçmedim, hem kos kocaman , alma, arat esbe far? Elimde paketi görmemi. “Paket mi yaptındı aşırdaklarını? .— Ne paketi efendim, bir şey - ki. her pazar one Tlduğunu söyliyordu. Sirkatı ie edecek şahitler gelmemişlerdi. Şahitleri i için muhakeme beş- ka güne bırakıldı. — . Salt Komşunun hayırlısı höyle olur! Kıza beş kuruş verip evden savmış”; Yumurta sandıklarında eski taşlar! Evvelki gün Haydarpaşaya geti” tilen yumurta sandıkları içinde ha” 2 kiymetli asari atika bulunmuştur. lerinin kıtabeleri olduğu tahmin *dikemeletedir. Taşlar müzeye nakledilmiş ve Ye | Vapor idareleri Birleştirilemiyor Ankaradan avdet eden Şirketi Bayriye müdürü Yumuf Ziya Bez ti il rapurlarınn beraber, tatbikatta bum sd edilen tasarruf ve mer in tahakkuk etmmiy: yk idaresi Ge 0 * İetmektedir. ediye yeni bir Ayasofya Mozaikleri kârlıktan çekinilmiyeck Ayasofya camisinde sıva al tında kalan mozaikleri meyda- na çıkarmak işini deruhte eden mütehassıs M. Daston camiin hasır o" kısmındaki tetkika: tını bitirmiştir. Ancak mozaikler gayet in. ce birer tabaka teşkil (ettikle- ri için bunların ameliye arasın da sıva ile beraber yere dökül- mesinden endişe ediliyor. Bu M. Daston Şamela Eme- viye camiinin ile 'E dana çıkarılmasında Fran- ei kullandığı bir usulden istifadeyi düşünmektedir. M. Daston'a göre (Kariye camiinin moz: mizlenmiş değildir. Amerika Bizans âsarı ens- titüsü bu işi başa çıkarmak i- çin hiç bir fedakirliğm — dirig edilmemesini M, Dastona bildir miştir. Sabri kaptan Mahküm oldu İrticai hareket nokta- sından da ayrıca takibat yapılıyor Rüstemiye vapuru suvarisi Sabri kaptan kaçakçılık cürmünden dolayı ihtisas mahkemesince dokuz ay hap- se ve 140 lira para cezasına mahküm edilmiştir. Kaçakçının kamarasında 419 çak- | imak taşı, üç çakmak O makinesi, 48 yaprak cigara kâğıdı, 66 rus ciga- rası ve 50 gram rus tütünü bulun muştur, Bu yolda hiç bir feda-; mozaiklerinin | AI Deri SİNE Vİ alarma mit benilar Ço İşi ee , ; SAVUŞMÜUŞ: | irica tahrilâti ve komünizm propa” zi kendi de eşyayı toplayıp ş > Oİ gandası yapmak ermeden üzleyi p da | dan geçen hamalHüseyinin, gizlice | takibat yapıldığı malümdur. Polis < Fenerde, Mimar yokuşunl!n| inna yaklaşmış ve bir bıçakla| Beşinci ve Birinci şubeler tarafından e | *İ3 No. lu evde Hamza Ef. nin ka| YET keserek sabun kalıplarını| ikmal edilen tahkikat cürmün teşeb | Ti Necibe H. geçen gün çocuğu) Si birer aşırmağa başlamıştır. | büs sahasına çıktığını kat'i surette e | Dü evde bırakarak çalışmak üzere Bu sırada polisler vak'aya müda-| ispat edecek bir mahiyet arzetme. in | fabrikaya gitmiş. i komşula hale ederek Kemali cürmü mef-| miştir.Maamafih istintak hâkimi,tah e adan Fatma kad meden | ha belimde yakalamaları. | ke meli gi Kai | öpmüş. Necibe Hanım me olur me) TAM SAVUŞURKEN | ire mütevcecihen imanmızdan ba İmaz diye iki kız ğunu evde dı reket etmistir. “ Barakmış: Hayir komşu içeri gi” Beyoğlunda Han ğ ee 4 Ke hemen büyük kın eke) ze amet Hanımın erin girit! Gemiyetlerde ? 3 . eline geçir: > e e) beki m RL annen | kapardıklın sam rack) G, Gençleri i içlinceye kadar beklerimi demi. Trada yakayı ele vermiştir. Mahfilind iz, eline sıkıştırılan beş kuruş! e | Mvincile darı frlamış. Ker, sikin) HEM DE YARALANMIŞ! ahfilin ir | © Fatma F. hemen faaliyete ko Kemal, Nesi-| © Cümhuriyet gençler mahfili t Yulmuş. Sandığın kapağın krm| | Balata Sana hem dövmüş | rafından dün Beyoğlunda Cümhü e) çak isinde yükte hafif, pahada pin “ie hafifçe yaralamıştır. riyet Halk Fırkası salonunda bir | öne varan aldıktan sonra ortar| hem müsamere | verilmiş ve gençler. an sıvışmız. Polin, Fatma kadını BİR SARHOŞ den Müçteba Salâhaddin Beyin kla meşguldür. a rk olara e men Pie Ki sele ve Yy A endisini | seri temsil etmişlerdir. Temail M0 MEn fn sarkmak eder aa e eevellliyesii plimişir, sükünete da' 4 ” : i > Çay ziyafeti İ > İ ij makoloklar Birliği tarafından bir. ü lik azasına Garden barda bi; | Bu da başka Mübadele iyiki öürilecektie. Gini , Türlü Büroları! isi Şimdilik boyle bir tasavvur var v bükümetleri | da bir çay ziyafeti verilmiş ve Türk ve “itelit mübadele | amimi birkaç saat geçirilmiş. ! bütçelerinde mevcut tahsisat | gir, bitince yeniden Habire“ tikten le komi z Bu fark nereden il iş - ime kökü eliyor? iin İlüro teşkili muhtemel & gey mektedir. Heyelân vaziyeti 'epeköyündeki heyelân hak- vel Dahiliye vekâleti iye den izahat istemiştir. Da: u müderrisleri: bazıları heyelân Kakkında tetkikat yapacaklardır. Sudan ucuz! irisefnin - Vapurcular arasin izi in anladığı. Sey rağ em ça kr e Mahküm kaplan hakkında ayrıca Deniz Hamamları Yatırılan o dipozitolar varidat kaydedildi Belediye, İstanbulda ire İdeniz hamamları tesisi zata ihale etmişti. Bunlar ta“ Jahhütlerini ifa edemediklerin- İden mukavele feshedilmiş ve müteahhitler © zarâr ve ziyan talebile açtıkları davayı da kay betmişlerdir. Emanet mütcahhitlerin de- pozito olarak bıraktıkları 10, 000 lirayı irat kaydedecektir. Belediye şimdilik © mevcut i deniz hamamların: ıslah ile ik- tifa edecektir. Çeşmelerde su Belediye bu sene akmayan geşmeleri tamir ettirmek niye- tindedir. Halkalı ve Kırçeşme larla doldı der murlarla dolduğu için bentler” de ai derecede su bulunmak- tadır, Balıkpazarı caddesi Eminönü Balık © pazarı ile Rüstem Paşa camisi arasın: ki caddenin iki tarafında istim lâk edilecek bina sahiplerine tebligat yapılmıştır, Belediye fen heyeti lâk edilecek sahanm harita: nı tanzim etmiştir, Unkapanı âstimlâki tehir edilerek buraya sarfedilecek paranın Balıkpaza rı istimlâkine tahsis edilmesi düşünülmektedir. Belediye bu yeni caddeyi 25 metre genişliğinde açacak- tar. Maarifte Ecnebi talebe Şerefine.. Dün bir müsamere Doktorların çayı Etıbba Muhadenet Cemiye- ti tarafından oOdün saat 16 da doktorlar şerefine Gardenbar'. Toptan fiatlarla perakende fiatlar © arasındaki fahiş fark Belediye iktısat © müdüriyeti tarafından tetkik © edilmekte. dir. Bu meyanda bazı havayici zaruriyenin ( istihsal ve mali- yet fiatları alâkadarlardan 80- rulmuştur. Tayyarecilik için.. Sivil tayyareci Vecihi Bey tara fından, dün Moda'daki yakında ikmali ve resmi küşadı mümkün verildi Darülfünun diş tababeti şube- si talebe cemiyeti mektepteki ec nebi talebe ile samimiyetlerinin ve arkadaşlıklarının tarsini eme- liyle dün Halkevi salonunda bir müsamere tertip etmişlerdi samere pek samimi olmuş, Te ler arasnda nutuklar irat olun. muş, dansedilmiş, samimi dakika lar geçirilmiştir. Müsamere sar bahleyin başlamış ve öğleye ka- dar devam etmiştir. Cemiyette yü zü mütecaviz Macar, Romen, Bul gar, ecnebi talebe aza olarak mu kayyet bulunmaktadırlar. Cemi. temin için a eğlenceler tertibine karar vermiş bulunmaktadır. Memlekette İki idam Mahkümu *simlerini değiştirip kaçak gezen mahkümlar yakalandı Alâiyederr bildirildiğine gö- re, 337 senesinde işlenen bir) cinayet davasında gıyaben ida- ma mahküm edilen Mehmet o- oğlu Ah- met, başka bir altında şim diye kadar kendilerini sakla. mağa muvaffak olmuşlar. Baba ile oğul yakalanarak tekrar muhakeme edilmek üze re Silifkeye gönderilmişlerdir. Cereyana kapıldı Edirne 16 — Burada bir bahçeli kahvenin çırağı elek. trik tellerinde çamaşır o kurut- mak isterken kendini cereyana kaptırarak öldü. j Tütün alacaklar “ İbürüyen zavailı patika Gülhane parkına bu yakın larda uğradığınız. var mı? Ca- nım bahçe, adeta balta girme- İdik bir Afrika ormanma dön. müş! Hani meşhur bir mısra var- dır: Bülbül hamüş, bavz tehi, gülsitan harap!. İşte Gülhane parkının bu- günkü manzarası. Senelerden beri temizlenme miş yosunlu suyu ve içinde do” Jaşan kırmızı balıklarile zavallı bir zamanki mamur havuz.. Ve| kopuk kuyruğu, delik deşik ol muş vücudile uzaktan bir iske- leti andıran vazallı arslan hey- İkelir.. | Suyu akmayan zavallı çeş- me. Tarhlarını, yabani otlar yollar... Ve hele, hepsinden — fecii, bir tek çocuğun bile ziyaret etmedi İ ği zavallı çocuk bahçesi. Kim bilir, nerelerden bulup buluşturulup, ve kim bilir ne İkadar itinalarla bahçenin en gö İ ze çarpacak taraflarına serpil- | miş bu yeşil şemsiyeli ağaçlar, | niçin göz göre ölüme terkedili. yor? İ Şu havuz, küçük bir el emer ğile temizlenemez mi? Şu çeşmeye, su veren boru- işlere girisiyor! Istanbul Nasıl Eğleniyor? Güzelim Gülhane parkının bugünkü hali... “Bülbül hamüş, havz tehi, gülsitan harap!,, Bütün boşta gezenler buradal — Yanımda pul parası yok ta... — Put pst... — Ehhem, ehhem... — Haniya hararet söndürüyor—Leblebi şeker şam fıstık... Görün Beyler! Görün Hanımlar! 1 Aşnafişlerden biri, sı- İrik hammalı kıyafetli bir erkek ğe işmar ediyor. Herifin keyfinden ağzı ku. lalarına vardı: Cebinden yor- gan çarşafı büyüklüğünde kır İmızı bir mendil çıkararak hora oyununa çıkmış gibi bir iki de- fa salladıktan sonra müzeye gi den yolun üstünde kaybolu. Şur küçük hanıma da bakın: Elinde bir menekşe demeti, o koklaya koklaya geçiyor. Belli ki kok. layanın burnunu düşürecek çi- geklerden biri de ken: Hızlı hızlı yürürken etraf. tan öksürenler oldu; — Ehemt!. — Öhbü... — Ahha ahha... — Kühhü kühhü... Ve lâkin menekşeli kız, hiç birine iltifat etmedi. Beklediği varmış meğerse... Uzaktan gö- rünce koşup karşıladı. Beraber ce sık ağaçlıklar arasına daldı. lar. Ya kapının önündeki satıcıla ra ne dersiniz; — Sevda bademi | verelim.. Çıtır çıtır yeniyor beyler.. — Haniya, hararet söndürü- yor? İçlerinden biri, mâni bile düzmüş, makamla mırıldanı İ yor: “Leblebi şeker, (o şamfıstık, Gel buluşalım sık sik sık?” | Bu hitabeyi irat eden şapka $ız herif, zil zurna | sarhoştu. Yolda iki yanına sallanarak gi derken birine çarpmış. Dirseği yiyen adamın: Kör müsün, önüne baka na! Demesi sarhoşu kızdırmış. Şimdi herkese atıp tutuyor. Ke ya biri yüksek sesle atıl — On bar rakı içtim di. ye yü lı ayy paralık © çalım atmağı — Ben ha. Çalım.. Çalım ea atıyorum ben.. İşitin beyler, i- itin hanımlar.. İşitin polis E. fendiler.. Açık gözün biri bilmem na- sıl bulmuş, elindeki küçük çim gırağı sallamağa başladı: — Seyri kırk paraya!, Yeni icat bu.. Sokakta sinema!, Herkes kahkaha ile gülüyor Tramvayda iki hanım, ko nuşuyorlar: — Aman, ne güzel krep bir. manlar çıkmış. Bir görsen ağzının suyu a — Bu sene onların modası yok! Krep-ankalar daha fazla geçiyor. — Hiç te öyle değil.. Krep. ankanın yüzüne bakan yok? Münakaşa büyüdü ve bir tür. lü balledilemedi. Renk meselesi de ayrıca ih- tilâfı mucip oldu: nisini tedarik etmek mümkün olmuyorsa ( iskeletini ortadan kaldırmak ta mu akla gelmiyor? Şu çocuk bahçesini, sahici ço cuk bahçesi yapmak için devlet | ebe | şârâsmn kararı mi İâzim?. Sözün kısası, bugünkü ha-| rap halile, Gülhane bir park de | gil, bir mezbeledir... Ziyaretçilerine şöyle bir göz | gezdiriniz: Bütün boşta gezen- leri burada bulursunuz. Dün, bir aralık yolum düş” tü, parkta şöyle bir dolaşayım i dedim. Daha beş on adım atma dan, yırtık pantalonlu bir 1 cuk karşıma çıktı: | — Efendi amca.. Bir cigaran | var mi? l Boş bulunup paketi uzattım. İçinden bir değil, iki sigara al. dıktan sonra teşekkür £ ederek çekildi. Meğer, vereceğimiz haraç bu kadarla kalmayacakmış. Bir az daha ilerleyince bu sefer, ya rım iskarpinli, bir sürtükle kar. | şılaştım. ! Ağzını büzerek; yanıma yak aştı: — Beyefendi. Affedersiniz, ic ra dairesine nereden gidilir? Yolu gösterdim. Fakat a kamdan ayrılmadı: — Şey için uğrayacaktım da. Birinde alacağım var, İnat etti, vermiyor. İstida lâzım dediler. Yanım. da pul parası... Demeğe kak madan, ayaklarım suya erdi. Sen misin, parka | giren? Ters yüzüne döndüm, Kim bilir, bel ki daha ilerilerde insanı boğun tuya da getirirler, Ben, kapıdan çıkarken, bak- tam arkamdan bir ses; tüccar 3 liraya kadar yolc * pa e e SİN taya Serilirmi telle | manalar. bir kalabalık toplanmıştı. — Sakın, bir kaza filân?. Galabalık arasma sokulunca işi anladım. Şapkasız bir herif, etrafına toplananlara avazı çıktığı ka-| dar bağırıyordu: — Görün beyler.. Görün ha örün polis efendiler.. Rezaleti görün, ahlâksızlığı gö rün, Kepazeliği görün.. Kendi halinde bir adama sululuk eden İeri görün.. ya çe süç bir iş| Tramvay, Şehzade durak) — Elektrik rengi! Canım mi? 5 İ yerine gelmeden durdu. Önü . Şu delik deşik heykelin, Ye- | müzde omuz omuzu sökmeyen . Geç elektrik rengini.. Bu senenin modası kumru göğsi Lyla'ya bayılıyorum ben... — Kumru göğsünden sonra en sevdiğim renk, gri-bej! Bunca renk arasından bir ta nesini seçebilseler yüreğim yan mayacaktı. Kendi kendime düşündüm: — Hanımefendileri, İpeki; moda bürosuna — göndermeli Belki müşküllerini orada kolay. ca hallederlerdi. M. Salâhaddin

Bu sayıdan diğer sayfalar: