5 Aralık 1932 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

5 Aralık 1932 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

RENEE m Müdür Masvini Münür Hür. © rev, Cumhuriyet Halk Fırkası İs- tanbul Vilöyet İdare Heyeti Reisi Cevdet Kerim Beyler hazır bulu- mektupçusu Halük Bey vasıtasile muallimlere hürmet ve talebeye muhabbetleri- e, Kol lığı İstiklâl Marşile başlan Su ve diğer yerlerdeki Mülki- ye mezunlarından ve bu meyanda - sabık Vali Muavini Fazlı Beyden gelen ey tebrik telgrafları o- Müteakiben e Hüseyin a Bin nutku konuklarımız, “Müliiyerin eli ame yal ükünü di ikiliye maramesln bütün adet ve yaşlı mensupl “daimi borcudur. Elli altı yıllık $6- refli bir maziye lâyık ve ancak ye- ni hamleler için sabırsızlık göste- © ren bir nesil karşısındayız. O ne- — © sil İçi, tamamen Cumhuriyet için- de ve Cumhuriyet için yetişmiş; | Xi Ulu Gazinin, yüksek rehberin izin © de yürümekten başka bir gaye ve | hedefe sahip olmamıştır. Bı Ma muhabbet ve aşkı, ” Cumhuriyet sevgi ve aşkı ile bir- © leşmiştir. Artık vatanı Cumhuri- | © yetten, Cumhuriyeti vatandan a- i değildir. memleketleri bilmem, £ fakat Cumhuriyet, bir şekli hükü- ir rejim değildir. Cumhuri- W ba senelik yi e salk & kalmamak lâzimgelir. Ofer a e hizmete hazır bir Mülkiyeli ile yetmişlik ve vatanma karşı va- .zifesini yapmış, vicdanı müsterih e em “herhangi bir noktaamda ni rae Ağabeylerinin ise hizmetleri mülkün her tarafında © de menkuştur. Böylece her sene Ankara Hukukunda diploma da- ın münasebetile irat ettikleri lerle memleket © irfanınm nürle ii mütozayit bir isü- RM a. a8. Birinci Sahifeden Geçen Yazılar © Mülkiye Mektebinin 56 ncı yakliönilmü tes'it edildi cin 4 inci sahi'elde ) | ları büyük bir yaraya temas e İ miş bul Memleketimi muhakkak ki, ber ilim ve fen şu- besinde mütehasuıslara muhtaçtır, ve bu mütehasssları | çıkaracak yüksek tahsil merkezleridir. Ya- Hi ve meşakkatli vr demektir. işte bu çetin yolun © yolcusudur. Nefislerimize ne kadar ağır da gelse, müzkeklenizi Mülkiyeliler yollarımız nekadar (o dikenlide olsa, bereler içinde kalarak, yur- dumuzu haklı olduğu bu ikbal şa- hikasma çıkaracağız ve bunun için Mülkiyeliler kıymetli başve- kilin nasihatine, irşadına yapışa- . Bilgi ihtisas mıyacağımız muhakkaktır. — İşte bunun içindir ki Mülkiyelile hiçbir zaman kesri âdiye tenezzül etme- mişler, tam ve kâmil unsurlar ol- mak için çalışmışlardır. Aile oca- gınızın ilim cereyanlarmı yakın- dan takip etmesi, bütün yenilik- leri benimsemesi, mağyuşat ile uğraşmaması, canlr- lığını memleketin köklerinden al mağa gayreti hep bu saiklerledir. Binaenalayh büyük (rehberin ve kıymetli başvekilin irşatları ve işaretleri yolunda azimle yürüye- ceğiz ve bu yolumuzda alâyişli al- kışlara lâkayt, candan gelen tak- viye ve teşçilere minnettar, sami- mi tenkitlerden istifadeye amade, fakat daima Cümhuriyet ve vatan içe uğraşan Mülkiyelir olacağız... Hüseyin Şükrü Beyin nutku sü rekli alkışlarla karşılanmış, mü- teakıben müderris Ayni Zade Ha- san Tahsin Bey tarafından bir mu- tuk irat edilmiştir. Ayni zade Hasan Tahsin Beyin natku Hasan Tahsin Bey, bu nutlcun- da ezcümle d — Bugünü, hayı imiye- min en mes'ut bir hadisesi olarak telâkki ediyorum. Sırtımda bir ya» şen daha yükünü taşımayı bana ih tar eden burada söz söylemek va- | zifesini ifa ederken bu yıldönümü nü tes'it ediyorum. Mülkiye Mektebi, vatana vazi- fesini en gür ve en heyecanlı #u- rette ifa etmiş bir - ilim ve irfan N 2 Vatana, yurda pek münevver ve feragatli idare memurları, dış ve iç işlerinde pek müfit ve fazi- letli unsurlar yetinen Mülkiye Mektebi, sinesinde ve Cümhuriyetin en saim bi- dım ve müdafilerini yetiştirmi; Mülkiyeliler arasnda büyük bir tesanüt vardır. Mülkiyeliler uyu madan, yorulmadan çalışırlar; bi- ribirlerine tesadüf ettikleri vakit menkibelerini naklederler ve ara- larındaki tesanüdü kuvvetlendirir ter; Genç mezunlar, size emanet edilen işlerde vicdanm emrettiği dan | dürüst harekette bulunacağınıza 'dair bana teminat veriniz,, Bunun üzerine salonum etrafı- nı dolduran talebe, hep bir ağız- dan “söz veriyoruz!” diye hay- kırmışlardır. Ayni Zade Hasan Tahsin Bey: «Ben de size hocalık hakki- nı helâl ediyorum!,, demiş ve mut- kunu şöyle bitirmiştir: “.— Namus ve fazilete, adalet ve hakka hürmet ve riayeti, mem- leket sizden beklediği gibi ben de Cümhuriyetçi, vatanpever birer er olmanızı rica ederim.,, Bundan sonra (Hasan Tahsin Bey tarafından Gazi Hazretlerile makamatı re v1 tâzim mi ları" köşidesi teklif edilmiş ve bu teklif alkışlar arasında müttefi- kan muvafık görülmüştür. Maslihiddin Beyin nutku Ayni Zade Hasan Tahsin Bey- den sonra Muslihiddin Adil Bey ifa etti, rin nasl feragatle fedakârane ştklarmdan; Gazi Türkiyemlede Cümhuriyetperver Mülkiyelilerin istikbalde ifa #decekleri lerden bahsetmiş ve “eski Mülki- Mülkiyeliler bugünkü mes'ut Fait altında bin yapacakikmi” de; miş ve alkışlanmıştır. Talebeden Şejik Efendinin nutku Mütsakıben son sınıf sinden Şefik Efendi bir nutuk irat edilmiştir. başlıyan bu nut yanları söylemiştir: “ — Bugün şu mütevazı çatı al- tında, 56 senedir memlekete genç unsurlar yetiştiren kutsi ocağımı- zın yıldönümünü tes'it için toplan 2 56 senelik uzunca ve şerefli devlet 1 hasımda kulmimlem kanan. müstehaselerle, | talebe- tarafından fik E- Samih Rifat (Başı 1 inci sahifede) hayatı için bir tehlihe idi. Yük- sek bir ruhun bu uzun küfran seneleri içinde — yaralarımasına imkân var mıdır?. Samih Rifat bu ruh rtırabı içinde iken Gazi onun davasını elinden tuttu, Bütün hakikat ler gibi onun hakikatini de öne sürdü. Samik Rifatın — davası millileşti, o Bu mükâfat dava kahramanlarına hayatta iken pek az nasip olmuştur. Samih Rifat Gazinin tarih ve dil inkı lâpları içind; yeniden doğdu. Ona ölümle boğüzlaşacak, ölü- ma ikide bir yatağından kova cak, ölümü geciktirecek ve w- dün Samih Rifatın tabutu arka- sında hepimiz derin derin bir daha duydakh, Dün 6 tabutun arkasından bütün Ankara giti. | İnkdöp gençliği dava adamlarının bu yüksek örneği arkasından gi ir, Tarihte büyük şeref- ik mücadelelerle haza- almıştır. Mücadelesiz © hayat) tabatunun tahtası çürümeden ismi unutulup gidenlerin hayatı| olabilir. Davalarına tam zamanınde ve kendi istedikleri gibi kıymet verilmesini, davalarını — silkip atmak için bir sebep sayanlar dava zaferi gibi hayatla eşi ol miyan şerefin tadını almama- 3a mahkümdurlar. Falih RIFKI Br. A. KUTiİEL İ Karaköy Börekçi farm: sırasında 34. “ mm izzz 'ketimizde ilk anlaşıldığı tarih. Bu itibarla mektebimizin tarihi, ma- arifimizin Gerbe teyeccüh etmesi le müvazi olarak yürür. Muhterem ağabeylerim, siz ü. düşen vazifeyi yaptınız. idaresinde dahi yeni dü- ünüz, ileri görür oldunuz. En büyük mimarın yanında Osmanlı İmparatorluğunun çürümüş ahşap temellerini yıkan yıkıcılar ve o te- meller yerine, betönarme temeller atan yapıcılar arasnda oldunuz; İstediğiniz bina kuruldu. İşte kaddüm eden Milli Mücadele s6- nelerinde açmış, Ooyepyeni, sizin kurduğunuz binayı tamahen mü- tecanis, tamamen yeni hale ifra- yarayacak tnsurlariz. Bunün- İa beraber, bugün büyük rehber» den, löndürücü © bir sür'atle | ilerliyen inkılâbın zadei mahsulü olan genç Cümhuriyetimizin e- manetini muhafaza vajzfesini al- mış bulunuyoruz. Muhterem Baş- vekil Paşa Hazretleri, çekilen yrapların parasızlıktar bilgi noksanlığından ileri geldiği- ni söylüyorlar. Kendilerine, genç Türkiyenin müstakbel idarecileri- nin, raaliyecilerinin, siyaset adam- larının bu lüzumu, © bir lüzumu kat'i olarak kabul ve telâkki et- tiklerini iblâğ etmek isterim... Tokatlıyandahi çaylı dans Nutukları müteakıp merasim nihayet bulmuş ve hazır bulunan- Jr diğer salonda hazırlanan bü- eye davet edilerek miştir. Dün akşam da saat 16 buçukta Mektebi- tesiden gözel Tokatlıyanda Mülkiye bir damalı saz verilmiş ve saatler geçirilmiştir. Mektep 1700 mezun yetiştirdi Bu münasebetle mektebin ye- nürdiği mezunlardan kanca Tl sedelim: Mülkiye Mektebi şimdiye ka- dar 1700 mezun yetiştirmiştir. Geçen sene 38 mezun ol- muştur. Bu sene son smıfta dördü olamk üzre 40 kadar tale- hanım be okumatkadır. Ankarada ANKARA, 4 (Miliyet) — bulunan bu gece Ankara - A aaa, İ inmeyen bir #ertiple | gazetelerinden biri bir telgraf y ve pasta iza ride edilmişlerdir. Müte- aluben muhtelif fotoğraflar almn- miş ve davetliler mektepten ayrıl ezme Mısırda birtakım münafıklar mesele çıkardılar ( Başı 1 inci sahifetde ) gündüz resmi geçitte bulunduk tan sonra sefirler akşam Reisi- cümhur Hazretlerinin bulun- dukları ziyafete gene üniforma larile iştirak ederler. Reisicümhur Hazretleri sefir leri akşam yemeğini takip eden süvare için giyim hususunda serbest bırakmışlardır. Reisi- cümhur — Hazretleri bu seneki Cümbhuriyet bayramı akşam ye meğinden sonra Ankara Pala- sın büyük salonuna geçerlerken Mnsır sefirine tesadüf etmişler ve her zaman olduğu gibi hu- susi bir muhabbetle konuşurlar | ken sıcak ve kalabalık olan sa- londa fesini çıkararak istirahat etmesine müsaade etmişlerdir. Henüz fes giyimini ve fes ada bını unutmayânlar pek iyi bilir- ler ki baş ancak meclisteki bü- yüğün müsaadesile açılabilir. Buraya okadar bu hi gazeteleri (o değil kimseyi — alâka dar edecek bir tarafı yoktur. Fakat aradan günler geçtikten sonra kimlerin eseri olduğu bi- Londra neşreder. Güya Reisicümhur Hazretle ri resmi kabulde Mısır sefirine rastgelmiş ve başından fesini çıkarmasını israr etmiş! Bu telgraf bir hakaret hikâ- yesi şeklinde ajans tarafından Mısır gazetelerine verilmiştir. | Simdi masamızm üstünde bulu nan Mısır gazeteleri işte bu vak ayı dillerine dolamışlar, Türki yeye karşı tecavüz edip durmak | tadırlar. İki milletin bozuşmasında ve anlaşmasında menfaat bulan bu sokak politikacılarmın akıl. Jarmı beşlağınn getirtmek için ihtarda bulunmuş * olanlar yok değildir. Gene Mısır gazetelerinden biri havadisin asılsız olduğunu yazdıkt şka muharrirler- den birinin şu şahadetini nakle diyor “Geçen sena Türkiyede bulun duğum sırada Abdülmelik Hamza | Beyin gerek Gazi Hazretleri, ge- rek Türkiye Hükümeti nezdindeki | r- a İ mi surette, yani kânunusani, şubat maaşları ve Halbuki eskiden mümtaz mevkiini öğrenmiş ve Ga- zinin Abdülmelik o Hamza Beye harşı ecnebi bir devlet mümessili değil, hakiki bir dost gil le yapmakta olduğunu £ görmüş” tüm. Gazi Hazretlerinin yaptığı, bu itibara bincen yapılmış olduğu na şüphe yoktur.” Şunu söylemek isteriz ki Mr , ecnebi mi ne ol- sır milleti efkârı umumiyesini Türkiye milletine karşı düş- man etmek için daima fırsat a- rarlar, Bulamadıkları zaman da icat ederler. Uyuşturucu madde. lere karşı en şiddetli tedbirleri almış olan Türkiye hülümetimi daha geçen sene esrar kaçakçır hığı "İle İttiham etmeğe yelte- Deri ve'bu vesile | ile geniş bir tahrikât fırtması koparmağa çalışanlar da gene bunlardır. Mısır hükümetinin notasr- nın posta ile gönderildiği anla | şrlıyor. Henüz Ankaraya gel memiş olduğu için Mısır hükü metinin bu çirkin tahrikât hak kmdaki fikri ne olduğunu bil- miyoruz. Fakat sokak politika- cılarının bu oyununun mahiye- tini anlamağa ve Türkiye efkâ- rı umumiyesine anlatmağa çalı şacağız. Muyyen politikacılarm oyu- nu veyahut bazı gazetelerinin satış ve şantaj menfaati her ne sebepten olursa olsun inkılâpçı "Türkiyeye müteveccih olan her türlü tecavilze karşı Türk efkâ Yı umumiyesinin yüksek ve de- rin hassasiyeti . unutuli h- dir. Türk gazeteleri bu münafık ların mahiyetlerini ve içyüzleri ni bizzat kendi milletlerine teş- hir etmekten de âciz değildir. ler, Cenaze merasimi ( Başı 1 mi sehifefde ) Hazretlerini umumi kâtipleri Hik» met ve seryaverleri Celâl Beyler tem | miyan Büyük Reis onu yanında ve iş maddi kuvveti daha zayifle- İlerlemiş mişti, Vefada, kadirşinsalıkta eşi ol- sile ediyorlardı. B. M. Medlisi Reisi | gözü önünde tedavi ettirmek | için Közm Paşa, Başvekil İstinet Paşa i Hazeratiyle, T. D. ve Türk Tarihi tetkik cemiyetleri, Türk Maarif âle- mi mamina Maarif Vekâleti, ek Anka ra Vali ve Belediye reisi, Gazi rmanl- lim mektebi, erkek? © Hisesi amma merhumun tabutuna birer — çelenk gönderilmiştir. Bir kıt'a asker ile polis müfrezele- si ve bir bando muzika' merasime rak ediyordu. Bütün sevenleri ve | Hürmet ederler tarafından hürmet ebedi gekilen böyük Türk âlimini T. DT. Cemiyeti merkez heyeti ve | bütün kolları namdıs hürmet ve takdir ile selâmlamışter. © Maarif;mekilinin nutku Müteakiben , Maarif Vekili Reşit Galip Bey atideki nutkunu irat et miştir; “Büyük Bir âlim, büyük bir san'- atkör, büyük Bir vatandaş ve büyük bir arka: betik. Zekâlarmn Ve e ala biri idi. ufku olmiyan Tarik, Türkiyet, lisaniyat, ağ ve| tarih kongresindeki | sözlerine ait Earp felsefesi, şark ve garp edebiya- bizzat tı, şark #ousileişi, cesur ve Dn geniş ihatasiyle kaynağı idi, Bütün ömrü — ilim ve san'at aşkının uyumaz ve — dinlen- mez ile iyiliği, i ve doğruyu arayarak geçti. Milli tarih ve milli öl işlerinde ö- zerine aldığı i ini ham yatını istihkâr ederek yaptı, Tarih kongresinde onu - sarayın bir dairesine almıştı. Bir ay- ık, O. yı İik gösterdi. Konferanılarını en ke- mirici sancıların istirabiyle inleyerek Odasından Maaşlarını Kırdıran Tekaütler (Başı birinci sahitede) mışlar ve maaşlarını almışlar. dr. Bu defa üçer aylıklar umu- könunuevvel, rilmektedir. bu ylara mahsus maaşları al mış bulunanlar bu sefer bir şey alamayacaklarından bunlar, bu defa mart, nisan , müyis maaş- | larının kırdırılması için müraca atta bulunmuşlardı. Bunun İta- rası lâzım geliyordu. Bu ciheti Emlik Bankası Defterdarlık tan sormuş ve Defterdarlık ta meseleyi Maliye vekâletine bil- dirmişti, Bu hususta Maliye ve kâletinden dün Defterdarlığa cevap gelmiştir. Vekâlet, dul, yetim ve mütekaitlerin vaziyet lerini nazarı dikkate alarak bunlara Ooyoklamasız olarak mart,nisan, mayıs aylarına mah sus ikrazatta bulunulmasına mü saade etmiştir. Bu suretle evvel ce maaşlarını kırdırmış olanlar bu emre göre mart, nisan, ma- yıs maaşlarını Emlâk ve Eytâm Bankasma kırdıracaklardır. mih Rifat toplanması yapmıştır. E isliği al. humun büyüklüğü, hatıraları ta- ziz edilmiş, ailesine taziye mektu- bu yazılmıştır. Res tin Reisi inin Cemiye- alınmıştır. " Hakimiyeti Milligenin bir yazısı ANKARA, A. A. — Hakimi- yeti Milliye bugünkü başmakale- sinde merhum Samih Rifat için şunları yazıyor: “Hakimiyet bugün ele pek acı bir haber © vermel Semi Rifat Bey dün aksam üzeri re Rifat Bey dil, tarih ve edebiyatımızın en büyük adamla- rından biridir. Edebiyat tarihimiz- de olduğu kadar memleketin ge- girdiği büyük < değişmeler içinde değerli bir varlıktı. “Samih Rifat Beyi, yaşı yetiş- kin olanlar gazete ve mecmua ya- zıcılığından tanırlar, O zaman İb- ni Rifat Samih diye imza ederdi. Mistik bir şairdi. Şiirleri — zama- nının diline uydurulmuş olmakla beraber — çok canlı idi, “Samih Rifat Beyi Meşrutiyet- le beraber idare hayatma atılmış görürüz. Çanakkale Mutasarrıf. leğmda, Konya ve lerinde Samih Rifat Beyi istibda- dın tecrübeli vali ve mutasarrıfla- tsiz. ına ta çıkaran bir idare kuvveti ve kabiliyeti göstermişti. “Türk ibtilâlinin başındanberi Samih Rifat Bey, bütün canı, bü- hamlesine verenler. i. Milli muharebe mey- Si mike ili diye gazetemize yazı ralık Maarif Müsteşarlığında bu- ış, daha o zaman Türk dil eserinin ilk kısımı da bastırmış. “Çanakkale Meb'usu olarak B. M. Medine hati zamanlar bozuk olduğu js yaşındayım - odasına konulması, ili çıkacak bültende bir Samih Rifat kısmı bulundurulması karar altına abzon Valilik ile kendini Büyük Ga- r yazmıştı. Ve Hakimiyeti Milliyenin en kuv» vetli bir yardımcısı olmuştu. Bir a» 127 yaşında (Başı birinci sahitede) ve Zaro Ağa ile konuşmuştur. Cibo Ağa Adanad a 127 senelik hayatını şöyle anlatıyor: “Ne var ki; insan yüz Şir mi yedi sene yaşamaz mı? Âs- İma bakarsan ben yüz otuz ye" . Nüfus kâğıdı. ma yüz yirmi yedi yazmışlar. Kaç sene oldu bilmiyorum am: mâ, bedel verdiğim zaman Sul tan Mecit tahta çıkalı iki üç se sa olmuştu. O zamanlar aşiret er hükümete ne boyun eğer, ne vergi, ne de asker verirdi, Am- ma. bizim aşiret zengin oldu 3 için ise mart yoklamasının iç | Bundan delikanlıları aâkere gil mez, bedel verirdi... Hükümet te bize bir şey demezdi. Hem o zaman dünya rahatlıktı. Şim diki (Sansalat) © ta yoktu; ne otomofil vardı, ne araba vardı, ne de çeşit çeşit makineler., şe ker bile daha çıkmamış! Cibo Ağanm en büyük kede ri evlât ve torunları bulunma: masıdır. Üç defa evlenmiş ve bütün çocukları ölmüştür. Cibo Ağa sigarayı çok sevmektedir. Diyor ki; — Yüz seneden fazladır si- gara İçerim. — Hiç bir zararını, görmedim. Gençliğimde epey-” ce birzaman içki de içtim. Yal nız bu işlerde hiç aşırı gitme dim. Hem şimdiye kadar bir ke re bile hasta olduğumu bilmi- yorum, Baş ağrısı bile çekme- dim, Yalnız oğlumun ölümün. ne sonra çöküm. Çok ihtiyarla dım, dört sene evveline gelince ye kadar köyden köye hep ya: ya giderdim. Fakat şimdi bana öyle geliyor ki: bir kere hi lansam ölürüm.. Onun için &- limden geldiği kadar hastalan- mamağa çalışıyorum, Doğrusu ölmeğe Miyetim yok.. Daha gö” recek günlerim var.. Bak Zaro Ağa benden epeyce yaşlı oldu- ğu halde dahi 1yor,” Kalpten ölüm! ( Başı 1 inci sahifefde ) tabibi adli Enver Beyle görüş- müştür, Enver Bey kalp sekte ve mütevellit -âni ölümle- çoğalmış denilecek kâdar be fevkalâdelik arzetmediğini söyledikten sonra demiştir a, — Kalp sektesi âni teheyyüç lerden, asabi hastalıklardan te- vellüt ettiği gibi böyle mevsim değişikliklerinde bünyevi has- talıklar, bilhassa anjin ve as- tm gibi hastalıklar da âni ölü- mü intaç edebilir, Fazla alo Tik olmak uzim zaman frengi hastalığı çekmiş bulunmak te âni ölümü intaç edebilir. Bizde kalbi tevkif edebilen bu gibi menşeler daima nazarı dikkata alınmaz ve vakayi sektei kalp- ten füçeten vefat olarak kayde | dilir. Asabi hastalıklar ve ânt Ri yz gelen elerinde hastanın ya- nında o anda bir doktor nursa sun'i teneffüs < mak suretile kalbi tekrar işlet mek ve bu suretle iadej hayat kabil olur ve bu gibi hâdiseler vakidir. Bunun için her aile sun'i teneffüsü bilmeli ve ev halkından birisinde kalp sekte- si olur olmaz hiç şaşırmadan hemen hâstayı sert üstü yatırıp halde bile kendini bilgi üzerine ça- | kollarını aşağı yukarı kaldırıp bşmalara vermişti. ve fedakâr âzalarmdan Biri marmıştır. gi iie DE Kaba İmei Türk tarihi| indirmek, Tetkik Cemiyetinin en çalışkan idi. Geçen na Kozgrasindaki i müza- kerelere nasıl yüleek bir bararet- le karıştığı daha hatırlardan çık- | çağırmalıdırlar. e Kendilerinde rmek, dilini mütemadiyen dışarı çekip bırakmak, suretile sun'i teneffüs yaptırmalı, diğer taraftan da en yakm doktorü kalp hastalığı yanlarında ye ettiği Me derli da daima tavsi” İadan ve birçok kitaptan başka “ kürsüsünde yası bulunmıyan odasında tutma; Türk dilini anlattı, Söyledi, teşrih | Maliye Bir gün bile muvaffak glam. Yusuf Akçora B. söylüyor | etti ve müdafaa eyledi. rl lığa emir pm Bu emr€ Klon hakda bom gre eler ANKARA, , 4 (Milliyet) —| parlak ve düzgün sözleri kadar | göre gil asli maaşı 20 İi- ayırma ta döşeğinden beş turdağam tedbirlerden hiç bir tuna karşı Yusuf Bey göz | ve sarsilmaz inanma onun milli vazifeyi her şeyden üs-| leri yaşla dolu hıçkırarak birkaç ps bu dilgiyi T. D. T. Cemiyetinin derin | raya kadar olanlarla, memurlardan altmış ire 4 j tün tutan ruhu üzerinde müessir ol- lemek İsi de seçmekle bu fedakârlık dar ücret alanların sahip İpad Semdelyerek ve her miele e ini e b Sevap vermiş oldu. Ne çare | duklar Jisee senetleri Wi lenerel ye çıkışı sanilerce Cemiyetin çalışmalarını ida- | tor, Bunlar Cümhuriyet Merke* SE Güveyi seli büyük | Samih Rifat toplanması > yn safa a yük re etmek zavallı ve "e ifata bankasma müracaatla m AR Lam Tik DE YA) | lelerini ikmal i

Bu sayıdan diğer sayfalar: