2 Ekim 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

2 Ekim 1933 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Aydında incirciler cephe | almağa mecbur kaldılar İlerinden incirleri yok pahasına almak|| isteyenler neler yapıyorlar? AYDIN, (Milliyet) — İncir ihracat tüccarları her sene piyasayı düşürmek hususunda oynadıkları rolü bu sene daha açığa vurdular, daha cesur davrandılar | lar iyileşmiş; müstahsil senelerin Verdiği tecrübelerle bu sene de incir pi- yasasında oynanacak rolü çok iyi bildi ğinden her gü ekli girince, alıcılar bir 3z nazlı davrandılar, piyasada biraz faz İla mal toplanınca birinci gün piyasayı 3, | ikinci gün 5 - kuruş kırdılar. Aralarında yaptıkları anlaşmanın sızıntılarından öğ-! Tendiğimize göre maksatları bu kadarla kalmak değil, geçen sene olduğu gibi İzmir piyasasından inciri boş, altı kuru» | $a toplamak azminde imişler, Buna karşı müstahsilin de eli boş dur- madı. Her taraftan İzmire incir sevkiya- di. İki gündür İzmire incir mın- takası çevresinde bulunan İstasyonlar. dan bir tek çuval incir gitmedi, Müstah- | sil İzmirdeki mallar satılmadıkça ve pi- yasa tabii cereyanına girmedikçe İzmire mal göndermemekte sebat edecektir. Dün bu maksatla Aydında fırka salo- nunda her mıntakadan gelen incir müs- tihsilleri mümessilleri uzun münakaşa ye müzakerelerden sonra İzmir tüccar. larının söz birliklerine karşı mütekabil ve isabetli kararlar ve tedbirler aldılar, Müstahsilin bu hastasiyeti karşısında zmir ihracatçıları son silâhlarını kulla hıyorlar. Satışlarını anüle edeceklerine rlarsa da müstahsil 324 ve 328 de müstahsilin sebatı karşısın. | bahçelerine üşüşen İzmir tü da incir r he vaziyeelerini unutmuş değil lerdir. £ Ben İncir alış verişine olmak üzere İzmirden gönderile, ir nümune ticarethaneye men yazıyorum, Masrafları 6 sı 2. sg 57 3 27 16 37 —48 2 * ı s4 Tayyare 64 13 Yekün / Aydın incircileri İzmire bir heyet gönderdiler AYDIN, (Milliyet) — İncirle- rimizin fiatini düşürmek için İz. mirde bazı komisyoncuları ve ihra- Gatçıların aldıkları vaziyet üzeri- he gazetelerimizin şiddetli neşri: Yatı incir müstahsillerimizi | çok. mütehassis etmektedir. Gazetelerin nefriyatmı hassasi- Yetle takip eden müstahsillerimiz her mmtakadan seçilen birer mü- messil İzmire | göndererek incir Yaziyetini tetkik ettirmişler ve he- Yetin iş'arı üzerine incir sevkiyatı» nı kesmişlerdir. Dün daha evvel den istasyonlara teslim olunan 12 Suvaldan başka sevkiyat yapılma» mıştır. Mümessiller İzmirden dönmüş- ler ve İzmir Yemiş çarşısında he- müz satılmıyan 12000 çuval mal ol- duğunu, alıcıların fazla mal topla- yarak istedikleri gibi fiat kesmek için ar söylemişlerdir. Bilka pa klan vi komisyoncunun fiat kesmeden elindeki malı bir ecnebi tüccara Yermesi ve alıcı ve satıcı vaziyetin de olan bir komisyoncunun da ma- ğazasına gelen malların çok dün fiatle fatura çıkarması incirciler ü- zerinde çok fena tesir yapmış, bu- na mükabil Balcı zade Hakkı Beyin mağazasmdaki malları satmaması hususundaki ısrarı ve müstahsilin hukukunu muhafazaya çalışması ilte kendisine karşı beslenen sevgi ve itimadı artırmıştır. çesidi mümini Ale Mümessil! ydında Kpplanarak İzmire bir günde gön- espiri prüvafık olan miktarı spit ve bunu istas; il edeceklerdir. Yonlara taksim azı alıcıların kamyon ve diğ yaa yaptıkları km almak için müstzhsil bu gibile- re mı i - Yermemeyi kararlaştırmış. veya ahsillerimizde görülen bu “uz Ve hassasiyet, cümhuri- yet kekini, ia serpiiya sadı kuvvetlendirmek ve Jeştirmek hususunda aldığı ikımızda yarattığı ilen 23 çuvaldan 2281 okka incire | mukabil müstahsile gelen faturayı ay- | İ mıştır, i Nazilli bir ihtilâf yüzünden e terbiyeyi tebarüz esi İtil aril, şük borçtur, yaz Şimdi bu liste üzerinde biraz duralım. İzmirden herhangi istasyondan yemiş çarşısına beş kuruşa çuvalı nakil imkânı vardır. Fakat komisyoncu bunu düşün- mez, gedikli ve konturatlı arabacıları vardır. tüccarla satıci o komisyon. biribirlerile © karşılaşır pazarlık o ederken o Yo İ simes- hikmetini © anlamak müş- küldür, (; yarım hattâ o 10 pera yatiş- mez mi? Sonra yüzde 5 komisyon nerede görül. müştür? Komisyoncu müstahsili aracı tüccara incir işi miktar para verir, Bu para ©n aşi defa devreder. Demek komisyoncu için parasına ©, 100 alıyor. Bu paranın açıktan veya ticari itibari- le verildiği zannedilmesin “e 90 bahçe veyn sair mal ipotek edilerek yahut kat'i ferağ verilerek “7, 10 da çok © kuvvetli kefil gösterilerek bu avans almabilir, Masarifi saire ne demektir biliyor mu- sunuz? Çuval başıma 13 kuruş tutan bu | paranın 10 kuruşu mağaza kirası, 3 ku- ruşu da çuvalın ağzını açma ücretidir. En az iş yapan bir komisyoncu senede 20,000 çuval mal sat göre 2000 li- ra mağaza kirası, 600 lira da hammaliye ücreti alıyor dentektir. Bu © mağazanın ir işinde kullandığı adamlara senede bin lirayı geçmez, buradan da 1600 lira bir istifade teinin eder. Daha çok iş yapan mağazaların bu gibi hava kazançları ne tutar besap edilsin. Kantar farkları kolova satış oyunları bu hesaplarda yoktur. İş sonu hesap görülür müstahsil veya | tüccarın komisyoncuya barhalde borcu kalır, Çünkü tüccar her gönderdiği ma- ln mütekabilini çek veya poliçe olarak | bankadan bir çok masraflarla alarak ye- | ni mübayaa başlar. Bu paranın ilk alm. | dığı günden faiz yürütülerek bo- moya bağlanır. İşte müstahsıt ve tücca- rn ellerindeki bahçelerin ve diğer gay- rimenkullerin her sene İzmir tüccar ve komisyoncularına geçmesindeki hikmet! Bugün erle ovasındaki 50000 bahçenin 40000 i bu yüzden © müstahsilden çık- Bu izahattan sonra incir o işinin bir idaresindeki lüzum ve zaruret kem | inden anlaşılır. Ve bunu israrla is- tiyenlerin hakları da teslim olunur ka- naatindeyim. elektriksiz Nazilli (Milliyet) — Aydm de- miryolu üzerinde en işlek, zengi ve şirin bir kaza merkezi olan Na- zillinin çok muntazam bir elektrik tesisatı vardır. Evvelce yazdığım gibi Nazilli elektriğini müteahhi- den belediye satm aldı. Fakat be- lediye teslim almadan eylülün 3. üncü günü motör bozuldu. O gün denberi Nazilli karanlıklar içinde kalmış. Bu defa Nazilliye gelişim- de bu vaziyeti görünce Nazilli elek- triklerine Aydınlıların nazarı de; miş dedim. Çünkü, biz Aydınlılar , | 25 mumlu bir ziya alabilmek için | 150 - 200 mumluk lâmba takmak ve elektrik sahibinin insafına kal- mış bir para ödemek mecburiye- de olduğumuz halde Nazilliler ih- tiyaçları olan ziyayı mukannen fi- ğun. ir. Şimdi müteahhit: Ben tesisatı belediyeye sattım, belediye teslim almadı, aleti belediye yaptıracak, diyor, Belediye de: Ben henüz te- sisatı teslim almadan, müteahhidin işlettiği ve istifade © ettiği bir za- manda kırılmıştır, zarar ona aittir, diyor. Belediye bu mi ni meşgul sokaklara âdi bir fener bi- le asılmamıs, kahvelerde ufak pet. rol lâmbaları başında © toplanan halk, belediye ile müteahhi sında aylardır sürüp gelen ihtilâf. lara bakarak bu işin mahkemeye gitmeden halledilmiyeceğine emin kışın yağmurlu ve çamurlu gecele- rinde evlerine nasıl gideceklerini düşünüyorlar. i Garaj üzerindeki alet AYDIN, (Milliyet) kâleti teftiş heyeti Aydına geldi. Şefik Bey Muğlada, Muğla - Köyceğiz yolunun kabul işlerile alâkadar olacak, ayni za- manda garaj üzerine hususi mu- hassasat tarafından yaptırılan ote- lin başlangıcınca divarların çatla- ması üzerine hasıl olan © vaziyeti tetkik etti. İşe mafia müfettişleri nin el koymalarını Muğla vilâyeti istemiştir, MİLLİYET PAZARTESİ 2 Öle bir kaç saat Bağcılık yeniden inkişaf ediyor RINLEV Gebzede Mimar Sinan eserlerinden wustafa Paşa Camii İZMİT, (Milliyet) — Gebze, İzmite suyu güzel, 4000 bin nü- bulun yaylâsı diye anılan bu, güzel mem leket parçasında kadirn bir medeniyetin izleri yaşamaktadır. Bundan başka Mu tafa Paşa camii diye raaruf eseri de Mi- mar Sinanın yapması buraya başka bir cazibe ve güzellik vermektedir. Musta» fa Paşa camiinin taş oymaları ve bilhas- | sa şadravanı Türk mimarisinin en mu- vaftak eserlerindendir. Gene Gebzede 4,5 yüz senelik eski Türk evlerinin bu- lunduğu bir yer olması dolayısile ayrıca tetkike değer. Eski alışkanlık olacak ki Gebzede hâlâ kafessiz ev bulmak im- kân haricindedir. Memurlar ve Halk Gebzenin genç ve çalışkan bir kayma- kamı vardır. Rıdvan Bey o isminde bir zat olan Kaymakam denilebilir ki bütün halka kendisi tiyarlardan biridir. imz meh fakir olan, esası bir gelirleri bulunmıyan halk ile yakından ve candan alâkadar olmakta onların dertlerini, dileklerini ye- rine getirmeğe çalışmaktadır. Gebze halkı kaymakam Rıdvan Be- Yi olduğu kadar, diğer memurları da sev- mekte, onlardan memnuniyetlerini söy- lemektedirler. Gebzeliler ile memurlar arasında sıkı bir aile samimiyeti vardır, Belediye fakir Belediye var ama, az olan Gebze Belediyesi şehrin şehirli- nin sıhhi şartları ile yakından alâkadar olmak istemekle beraber, buna muvaf- fak olamamaktadır. Kasapların, bakkal ların pisliği göze çarpacak kadar çok- tur. Belediye YÜMKUKKAYA isminde menba suyunu tamir ettirmiş. Bu iyi suyu halka içirmekle beraber bir teneke- sini 7,50 kuruşa satılması herkes tarafın- dan alınmamakta, dolayısile de içilme- mektedir. Elektrik var, fakat yanmıyor Şehirde Elektrik var. Fakat yanmı- yor.. Bunun sebebi de açık. Elektrik un | fabrikası olan bir zat tarafından işletili- yormuş. Bir yanıp bir sönüyormuş.. Bu vaziyet karjısında halkta para vermeyin- çe tabii ki elektrikler de yanmaz olmuş. Bu ışığa kavuşmuşken Gebzelilerden u- zaklaşması arzu edilir şeylerden değil. İsteriz ki Gebzeliler el birliği ederek bu aydınlığa tekrar kavuşsunlar.. İktisadi vaziyet Gebzenin başlıca gelir yeri bağcılık ve tütüncülüktür. Türk tütüncülüğünün kaç yıldır geçirmekte olduğu dan fazla muteessir olan Gebze tütün ekicileri mahsullerini satmayıp, masraf- larını çıkarmayınca şimdi bağcılığa ha- ve etmektidirler,. Umumiharpte Işgal- den sonra yer yer (o harap olan Gebze bağları şimdi yeni yeni söylendiğine göre üzümler de iyi para etmektedir. Gebzede sevinçli bir haber de aldım. İş Bankasile bir Alman grupu birleşerek 15 sene için bir mukavele yap- mışlar, Gebze, Tavşancıl, İznik, Here- 'keden üzüm alarak Almanyaya sevke- deceklermiş. Bu haber bütün bağcıların çok sevindireceği muhakkaktır. Gebzede evvelce güzel enginler ye- Bişirmiş... Şimdi para etmiyor diye ek- miyorlarmış. Burada yeni bir kireç oca- ğs açılmaktadır. Bundan başka ufak bir un fabrikası da vardır. Maarif hareketleri Gebzede iki ilkmektep vardı. Bundan başka nahiye ve köylerinde de ilkmek- tepler mevcuttur. İzmit Valisi o Eşref Beyin kaza win el birliği ile burada yeni mektepler de açılacakmış. m çocuklarının alenen olan ihti- arı ilkmektepler ile kâfi gelmiyor. muş, ilkmekteplerden (çıkan alba bir meslek, istikbal sahibi olmıyorlarmış. Ve Gebzeliler diyorlar ki bir ortamek- tebe sahip olsunlar. Adım başında kahve Gebzede bol bol kahveler var. O kü: dar ki bir adım at, bir kahve, bir adım daha gene kahve.. Elhasıl kahve, kahve.. Bu kahvelerin, tenbellik yataklarının bu kadar çokluğu karşısında teessürle söy- lemek isterim ki Gebzede bir gençlik ça- tası, ocağı yoktur. Bunun sebebini araş. trdım. İhtiyar ve sevimli bir zat şöyle dediz — Gençlik yok ki, çatı Yalnız gene Gebzelilerin — başka bir mânâya anlamamaları için izah edeyim ii Gebzede kahvelerin çokluğu filhaki- ka ziraat yeri ve amele bulmak için ko- laylık olduğundanmış, Fakat bir” spor teşekkülü bulunmaması bir kaza için sas sevdirmiş, saydırmış bah. | kaymakamı | gok fakir. Geliri | yapılmakta ve | Birun ki mühim bir boşluktur. Ray hâdisesinden Gebzeliler Çok müteessi: Rav civatalarının ve | den Gebzeliler çok müteessirdir. Bi in ir kaç cahil adamın bir kaç kuruş koparmak ve! Gebze Kaymakamı Rıdvan B. ayağma karpuz kabuğu tan başa Gebzede derin doğurmuştur. Mahkümler- den Hikmet ağır hasta olarak yatmakta dır, Diğer mabkümler yaptıkları işin bü- yüklü anlıyarak pişmanlık göster- mektedirler, etc di yl 10 kuruşa bir ilân IZMİT (Milliyet) — Sapancada Yo- şil Yurt isimli bir spor kulübü © vardır. Burada at, koşuları, pehlivan güreşleri, fatbol oyunları tertip edilmiş, her kim © lursa olsun buraya girmek için 50 kuruş İ duhuliye verecek, Ayrıca dağıttığı ilân- lar için de 10 kuruş para (almaktadır. Bizde ilk defa el ilânlarına para ile sattı- ran Yeşil Yurt spor kulübü oluyor. İzmit ticaret odasının Kıtabi İZMİT, (Mülliyet) — Şehrimiz Tica- ret odası İzmitte kayıtlı esnaf, tüccarla- rın bir listesini hazırlamış. Bu kitaba ba- kalırsa İzmitte en çok kahve ile su değir- mencisi ve bakkal varmış. İzmitte kargalaria mücadela IZMIT, (Milliyet) — İzmitte karga- larla mücadele edilmeğe başlanmıştır. 60 yaşma kadar olin © erkeklerin hepsi karga öldürmeğe aksi takdirde parasını vermeğe mecburdur, İzmit erkekleri bu mücadeleyi kabul ediyorlar. Yalnız diyor lar ki kadınlar da erkeklik iddia ettikleri bir devirde neden karga öldürmeğe mecbur tutulmuyorlar.. İzmitte te'efon tesisatı IZMIT, (Milliyet) — Şehrimizde posta ve telefon idaresi tarafından yap- tırılmakta olan telefon tesisatı © bitmek üzeredir. Yarı otomatik olan bu telefon. ls büyük şehirlerle de konuşmak müm- kündür. Karamürselde elektrik KRAMÜRSEL, (Milliyet) — Kars- mürsel belediyesi tarafından © yaptırıl. makta olan elektrik tesisatı biterek ş€- hir aydınlanmıştır. Eskişehirde yangın ESKİŞEHİR, — Eskişehirin Hoş- nudiye mahallesinde Kalender sokağın» da, hat boyunda makinist Faik ve Gar- difren Ibrahim Efendilere ait evin mut- fağından yangın çıkmış ve alevler bir- 'denbire evin her tarafını sarmıştır. İtfaiye derhal yanğın yerine gelmiş ve ateşin diğer evlere sirayetine mey- dan vermemişti, , Bu sırada ev içinde kalmış olan İbra bim Efendinin refikası kurtarılmış ise de Faik Efendinin refikası kurtarılama- miş, zavallı kadın ateşler içinde yanmış ter. mış ve ül: Bu yanında otuz beş evle on iki sa- tamamen yanmıştır. istemesinden doğan İ b g0 ül LA ve Ms e hs ll zi Dedeağaçta Edirnel a verilen ziyafettenutuklar İki komşu toprağın çocukları bir sofrada samimi saatler geçirdiler EDİRNE, (Milliyet) — Turing kus | lüp heyetinin Türk — Yunan misakının !, aktedilişi terdasında Dedeziğaca yaptığı seyahat ifade edilmiyecek kadar heye canlı akisler yapmış, bütün bir Yunan matbuatı Edirnelilerin Dedeağaca vaki seyahatleri hakkında sütunlar dolusu ya- zı yazmışlardır. İ Çarşanba günü akşamı Dedeağaç Be- lediyesi tarafından deniz boyundaki ye- | hir bahçesi kulübünde verilen — parlak | bir ziyafetin sonlarına doğru ayağa kal- | kan Belediye Reisi M. Altın almaz; va- kur bir ifade ile misafirleri ve misalan hemen ferdası denilecek bir günde Türk- lerin dost ve konişu o Yunan milletine karşı besledikleri muhabbetin filen mi, Bini gösteren bu kıymetli o misafirlerin Dedeağacı şereflendirmeleri / vesilesin- den bilistifade iki dost ve komşu mil selâmlamış ve bu şerefe kadeh kald mıştır. Edirne Belediye reisi Ekrem B. | kısa bir ifade ile ayni temenniyata iş- tirâk ederek mukabelede bulunmuş ve | Dedeağaçlıların Edirneyi | ziyaretlerini | gördüğü gün bu geceki kadar emsalsiz | bir sevinç duyacağını bildirmiştir, Ekrem Beyden sonra söz alan Edirne Cümhuriyet Halk Fırkası tcisi Akıncı oğlu İbrahim Bey, Edirnelilerin Yunan toprağına ayak bastıkları anda duyduk. | ları sevince ve gördükleri hüsnükabule sit akislerin kafilesi azasının gülümse yen yüzlerinden okunacağını söylemiş | ve Ankarada imzalanan mısakın ayni za- manda iki dost ve komşu milletlerce ar- | zu edilen müşterek gayeden ibaret bulun- duğuna bu seyahatin yüksek bir misal teşkil edebileceğini anlatmış ve bilhassa şu sözleri söylemiştir: “İnkılâp Türkiyesini omuzlarında taşi- | yan ve köklerini bütün bir milletin kök- İcrine sindirmiş bulunan o Cümhuriyet Halk fırkasının mütevazı bir terGa Sırati- Je şu andaki görüş ve duygularımda U- lu Başbuğum Gazi Mustafa Kemal Haz- retlerinin duyuş ve düşünüş tarzını bula bilirsiniz, — Yurtta sulh, cihanda sulh. Diye yüce bir prensiple ortaya atılan Gazi ve İsmet Paşa ülkesinin çocukları ayni ideali tahakkuk (ettirmek için ne yülesek hislerle mütehassis ve mütehey- Yiç bulunduğumuzu filen göstermek ü- Zere ve bütün bir'cihan kârşıstnda ifade etmiş olmak için bufaya gelmiş bülunu- yoruz. Bütün bir dünyanın suyadığı sulh ve süküna (Yunan ve Türk birliğinin örnek olması bizim için olduğu kadar, | sizin için ve siz: nan mmilletlerini böyle karşılık bariyete kavuşturan iki milletin milli ve medeni kahramanlarını arkadaşlarım na- mma Dedesğaçtan muhabbetle selâmla. | mağı şeref biliyorum ve bü ere kade. | himi kaldırıyorum... Sürekli ve mükerer alkışlarla dinle: | pen bu nutku müteakip Trakyalılar da- | ima öğündüren kiymetli hatibimiz meb. 85 Şeref Bey ayağa kallımış ve şehrin Belediye. ve bütün meraleket hal! kini samimiyetle selâmlıyarak perde per. de yükselen ve heyecanlanan kıymetli bir hitabe irat otmuştır. ricr cümüesinin sonunda: "Bravo... (Yaşa) ,, Yaşasın Türkiye. ,, seslerile alkışlanan bu mut- kunda muhterem hatip, bilhassa, Sok Yeni bir köprü Bor - Burada Okçu suyu İsminde ga- yet nefis bir memba suyu vardır. Bu su Belediyeye mübüm Ve yeride temin et- kl kyk 7 Mevcut şelâlelerden istifade edilerek | pek yakında bir mensucat fabrikası vü- cude getirilecektir. Hazırlıklara başlan- muştır, İstasyon cadesindeki muazzam köp- em bitmiş, iki ay sonra tesaj. e “ rü 9 bin rte pan yi Akşehir sporcuları AKŞEHİR, (Milliyet) — Şeh. rimiz idman klüpleri Afyon Kara. hisarında yeni takaya kayt vı Spor klüplerimizin yeni mınta- kalarından memleket sporunun te- rakki ve inkişafı için kıymetli yar- dımlarını beklemekte, yakınlığı ha- sebile Afyonlu sporcularla sık sık tanışmalarının teminini de çok ar- zu etmektedirler, Bozdoğanda yanan mektep AYDIN, (Milliyet) — Bozdoğan da yanan mektep binası hakkında gazetemizde çıkan yazı ve temen- niyi dikkate alan Valimiz Fevzi B. Halkevi Reisi ve Umumi Meclis a- zasından Neşet Beyle Bozdoğana giderek mektep yapılacak yeri tet- kik ve tespit etmişlerdir. İnşaata hemen başlanması kararlaştırılmış- tar. Halkımızm okuma ve okutma di eklerine tercüman odan yazıları- mıza karşı vilâyet makamının gös-| terdiği bu alâkaya, memleket irfa-| nı namına teşekkür etmeyi vazife ilirim, < BE kak Pi Aİ giyisi. ratın “Beşerin altın günleri, maarif gün- leri ileridedir; arkada değil.,, Diyen yük: sek ifadesini tekrarlıyarak “bumu söylür yen milletin evlâdı beşeriyete sizmei vt mekten bir gün geri kalmamıştır. Yaban- €ı bir memlekete gelmedik, hususi bir © lerimizi anlatmak için elimizdeki zey« dalıle karşınıza çıkıyoruz. o Refah, saadet, sulh ile kaimdir; bu, devletlerin değil, milletlerin hakkıdır. Şeref Beyin bütün o buna benziyen yüksek ifadeleri emsalsiz belâgatile bir- leşti ve denizin dalgaları karşısında da- kikalarca akisler o apan sürekli alkışlar» - : en genç ve kudretli hatibi M. Ligoz Hri- sas tamo ayağa kalktı ve dost ve komşu milletin Dedeağaca gelişlerini haber aldı ğı zaman kendisini rahatsız yatıran yar tağını terkederek ziyafete iştirak edecek kuvvet ve şifa bulduğunu ve binaenaleyh duyduğu heyecanları anlatmağa mukte- dir olamıyacağından korkarak söze baş- ladığını söyledi ve “Dostluklar kıyme- tini, dostlukların büyüklüklerini ölçmek icap eder. İki millet ve hükümet arasın. daki dostluk, gönülleri mefharetle dol- duracak derecede yüksektir ve emsalsiz. dir. Yekdiğerime bu derece yakın olan ve ayni şerait içinde yaşayan iki mille- tin bugüne kadar anlaşmayışı sez bebini milletleri idare edecek yüksek a- damların yetişmemiş olmasında aramak lâzemgelir. Kıymetli meslekdaşım Şeref Beyefen di, bu ziyaretin hususi bir in mi lik bulunduğunu söylediler. o Halbuki ben iddia ediyorum ki bu izyaret husus bir ziyaret değil, bütün bir resmi ziyaret lerin fevkinde sayılması icap eden en Yes mi bir ziyarettir. Zira Ankara muahe- desince konulan iki damganın biri Yu- nanistanın en ücra köşelerinde yaşıyan Yunan milletinin, diğeri de Türkiyenin €n uzak köşelerinde yaşıyan Türk mil letinin elindedir. Bumun en açık misalini, bu geceki emsalsiz toplanış teşkil eder, Gayet resmi olarak kabul edilmesi icap eden bu ziyareti yapan ve böyle bir hâ- dite ile Avrupa tarihine bir faslımahsus daha ilâve ettiren o muhtelif “snıflara mensup Türk çocuklarının isimleri ayrı ayrı altm çerçeveli bir levhaya yazıl: malıdır ve bu suretle bu ziyaretin resmi, yeti kat'iyen teyit edilmemelidir. Bura ya, bu sofranın etrafına toplanan kiye metli ziyaretçiler, alelâde | seyyahlara benzemezler. Bunların yapacakları © ışık ilelebet payidar olacaktır. Türk - Yu nan nan &n kuvvetli ve en kıymetli maddesi, madde halinde tespit fakat iki milletin gönülle vanifi kıracaktır.,, z Hatibin perde perde yükselen ve kıys metlenen nutku uzun alkışlarla ve hara- retli takdir seslerile karşılanmış ve mü- teakiben mehtaplr deniz karşısında baş yan piyanonun ruhları teshir eden mağ imeleri iki dost ve komşu milletin geç © vakte kadar sevişerek ve kucaklaşarak yaptıkları hasbihalleri takdis ve tebcil etmiştir. Mehmet BEHÇET İncir kurutma fırınları AYDIN, (Milliyet) — Valimiz Fevzi Bey Kütahyada vali bulun- duğu zaman, meyve kurutmak içik Fransada kullanılan fırmlardan Kütahyaya bir iki tane getirtmişler havaların rütubetli gitmesinden kurumıyan ii cirleri, sun'i usüllerie kurutma tecrübesi yapmak üzere bu makinalardan bir tanesi vilâye- tin müracaatı üzerine Kütahya Vi- lâyetinden vilâyetimize gönderil. mişti, İki günden beri yapılan tecrü- beler çok iyi neticeler vermiş ve fr rınlarda kurutulan incirlerin daha beyaz olduğu görülmüştür. , Vilâyetimize gelen fırın en kü- gük öp olup fiati 45 - 50 liradır. Bu fırında 8 e 14 okka incir ku- rutmak kabil olmaktadır. Bu tecrü beden daha büyük il > bir bahçenin ihtiyacına tamamile kâfi geleceği anlaşılmıştır. Bu makinadan Aydın müstahsil leri yalnız incirlerini kurutmakla kalmıyacak, kışın sobasından isti. fade edecekleri gibi diğer ve sebze kurutma işlerinde de kul lanılabileceklerdir. Yağmurlu ve bulutlu havalar. dan çok zarar gören incir tacirleri miz makinanın tecrübelerinde bu: lunmakta ve tetkik etmektedirler, Muhtarın evini taslen yaktılar AYDIN, (Milliyet) — Kemercik ek varları darı ve bostanlara zarar yapan yaban domuzu avına çıkmışlar ve iki santte 24 domuz öldürülmü; esli ıntazam e Ke mak için bir ve “dağ

Bu sayıdan diğer sayfalar: