7 Ekim 1933 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 3

Pullarımız Karşımda iki © posta pulu var: Biri bizim postalara, diğeri Yunan postalarına âit.. Baskı itibarile aralarında mu- kayese kabul etmiyen bir fark gö- ze batıyor. İkincisi; puldan fazla bir minyatörü andırdığı halde bi- rincisi maalesef pek basit ve ipti- dai bir tabaat nümunesi... Bir pulun maliyeti bir para bile değildir. Buna mukabil bir pul 1 kuruşa, 10 kuruşa, 100 kuruşa sa- tılmaktadır. Şu takdirde pul, dev- let için masrafı en az; fakat veri- mi en çok olan bir iştir. Kaz gelen yerden tavuk esirgenmiyeceği gi- bi devlete en çok kazanç getiren Pul işinin tab'ında (da selim bir zevk ile hareket edilerek fedakâr- lıktan çekinmemel lâzımdır. Hat. tâ elimizdeki vesai kâfi gelimi- yerek pul baamızm yeni maki- nelerle techizini icap eyliyorsa ta- sarrufu başka şeylerden yapıp lâ- zımgelen makineleri ve mütehas- sısları getirtmekten kaçınmamalı- dır. EMAR yp Nitekim bu hataya, kâğıt para- ların tab'nda da duşulmuş, elde mütedavil para, hamurunun fena- lığından dolayı kısa bir zamanda bozulmuştur. Gerçi bu işte parala- rı hüsnümuhafaza edememek nok- tasından halkımızın da hissesine düşen kusur ve hatalar yok değil. dir. Lâkin pul meselesinde kâğı- dın hamuru meselesi ikinci derece- de kalır. Asıl mesele resim ve baş- kü halile bunu lâyıkıle başarama- dığı meydandadır. Bunda ressam hesabına da bir hisse ayırmak lâ- zımdır. Masraflarının cüz'iyetine rağ- men devlete pek mühim kazanç- temin eden bu gibi müessese- lere karşı gösterilecek fedekârlık- r, en mahalline masruf fedakâr- lıklardır. Ve en nibayet şu nokta- da unutulmamak lâzımdır ki pulla- yımız, dünyanın her tarafına git- , herkesin elinden ve gözün- den geçmektedir. Binaenaleyh bu gibi işlerde çok ziyade hassasiyet ibrazetmek ve başkalarına bizi, kendi komşularımızla mukayese et- tirerek onlar da aleyhimizde her- hangi bir intiba bırakmamak zaru- retindeyiz. — — Solöhaddin ENS Ziraat ve orman mütekas- sısının tetkikleri ,, Türkiye iktisadiyatını tetkik eden Amerikalı Erupun ziraat ve orman mü- tehassısı Mister Gartter, Adanada tet- kiklerine devam ediyor Mister Gart- ter, peki hakkında demiştir kiz ” — Türkiye ziraati, toprak ve iklim sarıları itibarile büyük tahavvüller kar gısmdadır ve bu tahavvüller, hudutsuz denecek kadar geniş, kıymetine payan gimiyacak derecede nihayetsizdir. Bil De bu kıymet, ancak Türkiyeye has olan tütün, incir, biralık arpa ve bir de veceye kadar üzüm, çilek ve kavun. #ibi mahsullerde kendisini daha ziyade &östermektedir. e Türk çiftçisi, diyebilirim ki, belki dünyanın en mükdim, en çalkan ve $p zeki insanıdır. Bugünkü “dünyan 5» ve tekniğinden malğmatı olan bir il Me aşmürk çiftçisinin bu kadar basit iptidai âdetlerle başardığı bu mu Tam işi gördükçe, hiç şüphe etmeyini, ; hayretler “içinde kaliyor. Meselâ mine ki buğday mahsulünüz. Bu, ina- ayacak kadar büyük bir neticedir. ; BORSA (iş Bankasından alman cetveldir) SN €şrinievvel 1933 Sale sim mide neset lemek einn ezik ka linen iel Üy lek Ün e al saz İÖ al is i Aktnm Fiaejarz tilerazl ç atiker debi Li Tramvay m Tünel ğa Rhein Mandal . ME «aş Mümen 5125 ESHAM , “s0 19,25 zi 11,70 Tas 3400 MEZE * Şark en, sene za SEK FİATLARI 1592 € 433 . 565 18777 34,645 4,1975 1,1975 ü 7 Moskova dal (Satış) Kuruş 4 Şilin Av ZaB0 1 Pazeta .. 1 Merk 1 Zeleti gi 20 Ler 02 20 Dinar 55— 1 Çermeviş — 1 Alim saz 1 Mecidiye © 057 Benksot 243 eş ŞEY yi 5 kı işidir ki pul matbaamızın bugün! Ekonomi Sigara kâğıdı Bir grup büyük bir fabrika açmak isteyor Sabanca veya Şekmecede büyük Ge da fabrikası açmak zere bir Türk ve ecnebi grupu tetki- iştir. Bu teşebbüs filiyata böyle bir in çok suya rika, inhisar idaresile anlaşarak ida reye sigara kâğıdı verecek, bu suret- le hariçten sigara kâğıdı ithal edi! - miyecektir. , Çay fiatları Çay ithalitmin bir elden idare e- dilmiyeceği ve kontenjan suretile yapı- lacağı yazılmıştı. Buna ait kararna- i sında resmi ga“ halde gümrük- yapılmamıştır. iyasaya aylardan. beri çay gelmediği için fiatler artmak- tadır. Kontenjan cetvellerinde, 7 için, 300 bin kilo çay gireceğine dair kayıt vardır. Tüccar, gümrüklere daha geç tebligat yapıldığı takdirde, çay fi- atlerinin daha ziyade artacağını #öyle- mektedir. İstanbulun un ihtiyacı ve değirmenciler İstanbulda yiyecek eşyasının ucuz- laması üzerine, ekmek sarfiyatı azal- mış, diğer taraftan, Karadeniz sahil- lerinde, Trakyada yeni yeni un fab- rikaları açılmıştır. Evvelce buralarda un gönderen fabrikalar, şimdi yalnız, Istanbul ve Marmara havzası ihtiyacı için çalışıyorlar, Bittabi bu kadar te- yuşmal kabil olmamıştır. İstanbulun | ihtiyacı olan günde yirmi vagon buğ- | dayı mevcut fabrikalara taksim et- mek üzere yeniden bazı müzakereler yapılacaklır. Tütün satışı için bir kanun İnhisar idaresi ecnebi memleketlere tütün satışı işlerini tüccar gibi ve tüc carlarla birlikte yapacaktır. Bunun hazırlanan kanun löyihasinı veköletleri mütalaasmı sorduktan ve yeniden yapı mast lâzm gelen tadilâtı yaptıktan son- va Vekiller heyetine ilmiştir. Mec- listen müst ieresi enilen bu kanım sayesinde tütünlerimizin hariç te daha fazla ü ilemi, caktır. Bu lâyiha memleket İsa üsti Hariç z memleketlerde bu seneki sevi E ihracatı ve #irsati için çok #ühim bir teşeb- buğday Londra ticaret mümeesilliğimizden Ticaret odasına gelen bir raporda ihra- cat emtiamızı alâkadar eden şu malü- mat verilmektedir: Avrupa buğday istihsalâtmın yarı- sını veren başlıca 18 memleketin a- ğustos nibayetinden tesbit edilen rakam- larma nazaran bu seneki mahsulleri geçen seneye nazaran 25 milyon kadar daha fazladır. Tuna havzası diye anılan Roman- ya, Bulgaristan, Macaristan ve Yugos- Iavya buğday mahsulü geçen seneye nazaran 3İ milyon kental fazladır. Bu dört memleketin bu seneki ka- bili ihraç buğday mahsulleri 15 milyon kental tahmin edilmiştir. Yunanistanda tütün müdürlüğü , Ticaret odasının aldığı malümata güre, Yunanistanda maliye nezaretine merbut olarak bir tütün umumi mü. dürlüğü i ü riyet, tün işleme ve ihracat meselelerile uğ- raşacaktır. Bu teşekkülün en mühim vazifelerinden biri de ecnebi memleket- lerinde Yunan tütünlerinin sarfiyatını arttırmak için fabrikalar açmaktır. Iptilai maddeler Sanayiciler, bu sene sanayie tahsis edilen üç milyon lilik gümrük muz. fiyetinden istifade edebilmek için muaf sini temenni etmektedir. r. Kendilerinin verdikleri ü göre yalnız şehrimizde iki bin fabrika vardır. Bu fabrikalardan mühim bir kı mı, kendilerine lâzem olan iptidai mad- deyi gümrükten çekebilmek için güm- rüğe bir milyon liraya yakın teminat vermişlerdir. Bu teminat yüzünden her ay faiz vermek mecburiyetinden bir ân evvel kurtulmak için cetvelin neşri istenmektedir. Inhisarlarda E Kaçakçılığa karşı Nizamnamenin bazı mad- deleri değiştirilecek İnhisarlar umum müdürlüğünün An- karaya nakli bina inşasından sonra mümkün olabilecektir. la mütüdeleye faaliyetle devam olunacaktır, Hudut muhafaza ve gümrük kıtaların kaçakçılığın müş- tereken men'i için çalışmaları hakkın. daki nizamnamenin meriyetindenberi kaçakçılık vak'alarının azaldığı görül mektedir. Bu nizamnamenin bir iki maddesinin tadili için Dahilive vekâleti ile muhabere edilmektedir. Yorgana göre.. ede Ancak en lüzumlu işlere para verilecek Belediye, önümüzdeki sene bütçesi için hazırlıklara başlamıştır. Bütçede son derece tasarruf kaidesine riayet e- dilecektir. Bu sebeple ihtiyaçları soru- lan belediye şubeleri en lüzumlu işler için tahsisat istiyecektiz Belediye şubelerinin gönderecekleri ihti; listeleri nihayet bir aya kadar belediye riyasetine gelecek, bunların tetkiki de iki ay süreceğine göre bele- diye yeni sene bütçesini şubat içtima devresine yetiştirecektir. Oktruva resminin İâğ vellit açığın kapatılması için yeni varidat temin edilmezse, gelecek sene içinde böyük işler yapmak imkân hari- cinde olacaktır. Belediye mühim işleri, tesis edile. cek belediye bankasmdan istikraz yap- mak suretile başaracaktır. Diğer taraf- tan belediye, halka yeni bir yük teşkil etmiyecek ve belediye kananunun salâ- hiyet ve çerçevesi dahilinde yeni vari- dat membaları teminine çalışacaktır. Yoğurt imalâthaneleri talimatnamesi Belediye hıfzıssıhha müfetti: rafından hazırlanan ve şehir mı i url b thanel i tatbil aylık bir mühlet verilmişti, del içinde imalâ er, talimatname- deki esaslara göre tesisat yapacaklar ve yoğurt imalini daha temiz ve sıhhi surette in etmek üzere hazırlıklarda bulunca! e Bu müddet teşrinievvel sonunda bi- tecektir, Teşrini: itibaren tali- matnameye göre imalâthanesini tanzim çimiyen ve yoğurt yapmıyan mücssese- ler hakkında belediyece kanuni takibat yapılacaktır. Belediye, yakında yiyecek ve içe cekle meşgul olan diğer © müesseseler hakkında da bu suretle sıhhi esaslar da» iresinde talimatnameler yapacaktır. Benzin ve çetrol Tutuşan ve tutuşturan maddeler hak- kındaki talirratname bugünkü ihtiyaca uygun olmadığı gibi mevcut tehlikeye tamamile mâni olamıyacağı düşünül dan iç Bu müd- gaz ve sair tutüşturucu maddelerin gezdirici satıcılar tarafından satılması menedilecek, bu gibi maddeleri satan mağazaların mutlaka, yeraltı bir deposu bulunacak ve açıkta petrol, benzin sa- tulmıyacaktır. Yeni talimatnamediki hü“ kümlere riayet etmiyenler hakkında a- gır cezalar konulmuştur. Belediye, talimatnameye bilhassa ah- şap ve eski mahalleler arasında açıla” cak benzin ve petrol mağazaları hak- kında daha sıkı kayıtlar. koymuş ve yz an önünü almağa ça- ışmıştır. Talimatname, yeni belediye zabıtası talimatnamesine zeyil olacak- tır. Servet Cemal Beyin cenazesi , Belediye mimari şubesi müdürü mfi- mar Servet Cemal Beyin perşembe gü“ üzerine bir fenalık gelerek vefat et- ii yazmıştık. Merhumun cenazesi bugün saat on birde kaldırılacaktır. Cenazeye gele- cek zevat saat onda İstanbul beledi- yesinde bulunacaklardır. yim. Maaritta Yüksek tahsil Yüksek tahsıl görmek iste- yenler bu sene fazla Bu sene yüksek mekteplere karşı, diğer senelere nisbetle daha çok a - kın vardır. Bu, 933 senesinde lise me- zunlarının diğer senelere nispetle daba fazla olduğunu da ifade etmektedir. Talebenin en ziyade girmek istediği müessesslerin başımda tıbbiye ve mül kiye geliyor. Bu sene Tıp fakültesinde, umum talebe mevcudu altı yüzü bulmuştur. Yüksek muallim mektebi lâğvedildi- ği için, edebiyat ve fen fakültesi züm relerine giren talebe gçen seneye na- zaran azdır. Evvice muallim olmak istiyen talebe, yüksek muallim mek- tebinde inşe edilir, orada yatar, fakül velerde de derslerini bakip ederdi. eyle p Bu yüzden Ankaradaki ine de talep artmış - tır, Bu sene enstitülere müracaat eden talebenin yekünu dört yüzü bulmuş- e Bayram münasebetile yazılan eserler Cümbhuriyet bayramı için yazılmış olan milli eserlerden posta ücreti maması için Maarif vekâleti al lara bir tamim göndermiştir.. Yazılan bu eserlerden teşrinievvelin yirmi be şine kadar üçer nüsha Maarif yekâle- tine gönderilmek icap etmektdir. Bu yakıta kadar vekölete gönderilmiyen © serlerden posta parası alınmıyacak - tır, Bir ilkmeklep binasi yapılmak üzere.. Beyoğlu 20 inci ilk mektep bina - sında belediye heyeti fonniyesi tara- fından yapılan keşif üzerine, bina - mm maili inhidam olduğu ve tehlike arzettiği anlaşılmıştır. Mektep der hal tahliye edilmiştir. müdür LLİYET CUMARTESİ 7 TEŞRİNİEVVEL l | İ yazı kadar gelmeleri derecede lar. profesörlerin dare hey: harp olmamaları, İSTANBULDA GEZİNTİLER Şeker suyunun başında Yakacıkta, bu isimde bir su olduğunu biliyor mu idiniz? Matbaada oturuyordum. Önüme bir kağıt uzattılar: di — Şeker suyuna gider misin? Sorgumi — vü — Nasi er suyu bu?. — amimi biz de bilmiyoruz ama, nerede olduğunu haber verdiler: Yakacıkta!,. Hani, hiç te fena bir st- yahat değil. Sabah sast onda bir motör , davetlileri alıp Kartala o götürecekmiş. Oradan da otobüsl ni — Hele bir düşüneyim!... Ben düşüne dururken © Son Postacı Halil Lüttü Bey, kararını vermiş bile.. Erkenden beni yakaladı: — Haydi. Gidiyoruz. Sen motöre at- la. Ben şimdi traş olur gelirim! Nereye mi? Dediniz. Artık sormuğa lüzum varmı ya,, Tabii şeker suyuna... Halil Lütfü Bey teminat ta veriyordu: — Göreceksiniz şeker gibi eğlenece- ğiz! Motüör, vaktinden evvel yükünü almış: Şehir Meclisi azası, doktorlar, gazeteci- ler, su mühendisleri. Bu arada “Akay,,ın kiymetli başhekimi — Şeratettin Beyle karşılaşmayayım mi? Şeker suyu seyahatinin o gayet tatlı geçeceğine, artık hiç şüphem kalmamış- t - Doktora sordum; s — Yol arkadaşlarımız arasında kim- ler var bakalım? — Su doktorları... a Sonra, tasriha lüzum gördü: — Sudan doktorlar demek istedim. Kelimeye dikkat! Motör, tam saatinde kalktı. le güzel, deniz öyle sakin ve şeliyiz ki Kartala kadar o veki Hava öy- tiğini anlamadık. o İkide bir saatine ii sabırsız bir arkadaş vardı. Ben ta- kıldım: — Acele etmel, — Neden? — Kartala ne kadar geş varırsak hak» kımızda o kadar hayırlı olur.. vi Şerafettin Bey, bu bahsı kısa kesmek SEE Küriala gal Takiiniz vee Bak Vilş daha Alodadan ileri geçemedim. o, Nihayet Kartaldayız. — Bizim için iki büyük otobüs hazırlamışlar. Birisi bağır- — “Hidğimsler Bndeli otobüsel, Ben sordum: — Ne? Harem, selâmlik mı? Doktor cevap verdi: — Elbette öyle olacak. Malüm ya iç Anadoluda sayılırız! kayar gibi Yakacığın asfalt yolunu geçlik. Bu şirin köyün Marmaranım emsalsiz bir görünüşü var, Otobüslerden £ indikten sonra, küçük bir yokuşu tırmanmak icap etti. Şeker suyu, çam ağaçları ortasında bir aşk yuvası gibi | biraz ilerde göründü doktor Şeratettin Bey, eline bardağı a- ıp hemen çeşmenin başına koştu: — Terim kurumadan bir bardak su i- geyim! — Terli su içilir mi? Fehayı verdi; . — içilir. Yalnız, içtiğiniz. su, suyu olmalı!, ye Dektor hepimizin ağzımızı sulandır- mıştı. Çeşme başıma toplanarak birer, i- kişer bardak su yuvarladık. yu nun sahibi Muhiddin Bey, Bize ayrı ayrı: — Nasıl buldunuz? Diye soruyordu. Ben dedim ki; 7 Kendi hesabıma, bu kadar yaa içtiğimi hatır! orum! Su değil i- er va Misafirlerden biri atıldı: — Alpullu fabrikasına Ve şakalaşmalar oldu: lüğü Zincirtikuyuda kir: le yeni bir bina bulmuş ve talebe buraya nakle - dilmiştir, İtalyan prolesörünün tetkikatı Evvelki gün Halkevinde bir kon - ferans veren İtalyan profesörü Dr. Rossi Trablus tarihini tetkik etmekte- dir. Profesör bu mevzu (ile alâkadar bazı kitapl, amaktadır. M. Rossi bir hafta kadar şehrimizde tetkikat yapacak ve sonra İtlyaya dönecektir. Ecnebi müderrisler Üniversite kadrosunun tamamlandı- ğını ve gelecek hafta. neşredileceğini iş! Muhtelif fakültelere tayin edilen ec- nebi profesörlerden henüz şehrimize gelmemiş olanların da nihayet bir haf- taya i bekleniyor. Üni- versite ile yapılan mukavelelerde ecne- bi profesörler, nihayet üç seneye kadar türkçe ders “verecek dilimizi öğrenmiş olacaklarını tanhhüt ediyor. “Ecnebi çalışma tarzı da fakülte reislerinden mürekkep üniver- site idare tayin edile- vidar tarafından Şimdiye kadar, gerek umumi harpte ve ti i çok kıymetli ecnebi profesörler geldiği halde, talebe ümit ve arzu edildiği ka- dar istifade edememişlerdi. Profe muavinlerinin, profesörlerin seviyesim arı, sonra asistanların iyi memeleri bu muvaffakıyetsizliğin baş- hca sebebi olarak ileri sürülmektedir. , Üniversitede takip edilecek çalışma sisteminin. büsbütün başka bir usule istinat ettirilmesi de isteniyor. Ecnebi! profesörler ders vermekle be- raber, Türk meslektaşlarile beraber il. mi taharriyatta bulunacaklar, ilmi mü- nakaşalar yapacaklardır. — Muhiddin Bey.. Ben sizin yeriniz - de olsam, bu sudan hefnen şeker istihsa- line başlardım! Fakültenin eski hocalarından Osep Ce lâlyan Efendi, suyun evsafı hekkında malümat verirken: — İstanbul suları içinde en fazla li- tin imlâhı olan su budur! Diyor. Ve tahlil raporu hakknda izahat veri- or. 7 Bardağı henüz dinden" ” hüralamıştam ki acele bir işim çıkmış gibi ortadan si- vışmak. mecburiyetinde kaldım. Bir bar- dak daha içtikten sonra, çeşme başı ile sıfır numara arasında mekik dokumağa başladım. Ben he kimyakerim ne de su- lar hakkında bir fikir sahibiyim, Şeker suyunda litin mi var, başlın bir madde mi var, bilmem, Fakat bu suyun idrar verici bassasma şaştım kaldım. Geçen cuma Tuzlada © suyun tuzlusu nu içmiştim. Burcuma da Yakacıkta $e- kerlisini içiyorum. İkisi de diye bilirim ki bende ayni tesiri yaptı. Yalnız bir fark la: Tuzla suyunu ilâç diye içtim. Şeker suyunu isc, şerbet niyetinel., Anlattık» İsrına göre bu suyu uzak yerlerden ba- 2 şeker hastaları için fıçı fıçı taşıyorlar- miş. Şöhreti, her tarafa yayılmış bir su i- miş. Bizim şimdiye kadar nasıl olup ta kulağımıza çalınmadığına hayret ediyo- şe rakılar tabak tabak mezeler. Şeker ker suyu dururken üzüm suyu içilmez diyenler bulunur, Fakat bu iki su, Yaka- cığın bu en güzel havalı yerinde kim ne- derse desin biribirini tamamlıyorlardı. İçki faslı bittikten sonra, önümüze Al. lah ne verdise getirdiler. Fakat Şeker suyunun himmetile yiyip | içtiklerimiz, mielerimizde incir çekirdeği kadar yer işgal etmedi. Daha bir o kadar & yesek gene doymıyacağız. o Neyse, sofradan kalktık. Muhiddin Bey, Şeker suyu için, epeyce masraf yapmış; fakat bunu kâfi görmiyor: — Sermayemiz olsa, daha çok şeyler yapacağız! Büyük projelerimiz var ama, ah paral.. Diyor. . Kendisini teselli ettik: — Yavaş yavaş hepsi olur. Doktor, bermutat neşeli —Sudan para kazanmak kolay mı? Hele biraz sabırlı ol! Şeker suyunun başında böyle daha ne- kadar, kaç sant kaldık. Farkında deği- lim. “Otobüsler hazır!,, Haberi geldiği halde kimse yerinden kımıldmak iste- miyordu. v Dönüşte, köyün mini mini kahvesin- de bir kaç dakika istirahat ettikten som ra yola düzüldük. Doktor Şerafettin Beyle motörde su- samak ihtimalini düşünerek kartaldan bir kocaman kavun asmıştık. Doktor, motöre girerken elinden ka- | vunu kaptırmış. Kime kaptırdığını ha- tırlamıyor, denize düşürdüğünü zanne- diyordu. Sahilden açıldıktan biraz sonra motö- rün baş taralından bir | gürültü koptu! Şarkılar, el çırpmaları, haykırışmalar.. Nihayet haberi geldi: — Tayfalar, sizn kavunu rakı mezesi yapmışlı Sevimli torumuz dayanamadı; mo- törün baş tarafında çığlıklar devam © m güvertede içini çekerek mırıl- dı — Bizim Nivun bağıra çağıra gitti de- senize Şeker suyunun bende kalan hatırasını, felekten çalınmış günler arasında saklı- yacağım. M. SALAHADDİN Gümrük işleri Muamelenin basitleştiril- mesi düşünülüyor Gümrük tarifelerinde ve muamele wsullerinde esaslı tadilât yapılması ta karrür ettiğini dün kısaca yazmıştık. Gümrüklerde umumi muamele şekli. nin değiştirilmesi öteden beri üzerin de durulan bir meseledir: Aldığımız #malümata nazaran yeni değişikliğin © sası gümrük muamelâtının her saha- da bilhassa basitleştirilmesidir. Bu me yanda gümrük tarifesinin yepyeni ve gok basit bir şekle konulması düşü - nülmektedir. Gümrükçüler bugün tat bik edilen tarife şeklini pek karışık bulmaktadırlar. Tarifede her mad - denin muhtelif şekilleri ayrı ayrı tari- fe numaralarında ve asgari gümrüle ten, azamiye doğru sıralanmaktadır. Bü hal muayene memurlarını bir ma- ın tabi olacağı gümrük resmi hakkın- da şüpheye düşürmekte ve onun için © eşyanın nümuüneleri kimyahaneye, istatistiğe, tarifeye gidip gelmekte, muamele uzadıkça uzamaktadır. Güm rükçüler bu şekil yerine her cins eşya için vasati bir gümrük resmi konul - masını muvafık bulmaktadırlar, Güm rüklerde beyanname şekli de pek ka- rışık bir haldedir. Yeni ıslahat bilhas sa beyanname şeklinin düzeltilmesi - ni istihdaf etmektedir. ELİ mii Berlin sefirimiz gitti Bir müddettenberi mezunen şehri- midde bulunan Berlin sefiri Kemalettin Sami Pağa dün mahalli İyetine ak im kk 90 çuval nerde? Avarya şekerlerden MX çuvalı eksik Geçen gün avarya olduğundan i layı gümrük idaresi tarafından den döküldüğünü yazdığımız şekerler me lesi yeni ve şayanı dikkat bir safha tin Gümrük idaresinden verilen malğı ta nazaran Belçikadan Fijeld vapur Hmanımıza gelen bu şekerlerin 4387 val olması lâzmmdir. Gümrüğe ve len beyanameler bunu böyle gösterm tedir. Vaktaki gerek gümrük, gerek lediye kimyahaneleri bu şekerin yel lemiyecek derecede fena olduğunu | porla tespit ediyor, şekerlerin deni dökülmesine karar | veriliyor. Bir gi gümrük memurları vapura gidiyorlar şekerlerin denize dökülmesine başla yor. Bir taraftan da dökülen çuval sayılıyor. Fakat vapurda çıka, çi 4297 çuval şeker çıkıyor. Aradaki do san çuval şekerin nereye gittiği mali değildir. Vapur bir kere daha aranıyor. H bir şey bulunamıyor. Gümrük idanı bu 90 çuval yani takriben 6,500 ki şekerin ne olduğunu araştırmaktad Bir taraftan da vapur acentesi aley| bata girişilmiştir. Bu şekerlerin gümrüğü ve beledi nin yenilmez demesine rağınen şeh çıkarıldığı ve istihlâk edildiği zannee mektedir. Kaçakçılığa karşı müşterek ted Akdeniz sahillerimizde kaçakçılığ Yunanlılarla müşterek tedbirlerle dal fazla önünü almak için Ankarada | komisyon toplanacaktır. Fakat tari henüz tesbit edilmemiştir. Mutehassısın tetkikatı Gümrük mütehassısı müteaddit gü rüklerde yaptığı tetkikatını muntm tetkikten sonra lâzım gelen şekili) talimatname, kanun ihzar edilecektir. değiştirilmesi, gümrük kanununun ba| İdelerinin tebdilidir. mad. ollsta İki motör çarpışt 2 — Biri battı, denize döküle ler kurtarıldı Şevki kaptanm idaresindeki Ku taluş ismindeki motör Kınalıada a çıklarında Apostol Efendinin 800 Ti kıymetindeki İhvan ismindeki tenci züh motörüne çarparak motörün bi masma sebebiyet vermiştir. Şevki k tan derhal yakalanmış, tenezzüh | töründe bulunanlar kurtarılmıştır. İki ahbap memurları gelince tabancaların: bil karak hemen kaçmışlardır. Dün bu ahbap yakalanmıştır. Direkten düştü Konkada Babanoğlu medresesi kağından bava gazı direğine o; mak üzere çıkan, Kumkapıda cı Ahmet çelebi camii sokağında bumarada Agop; demir kopunca re düşmüş ve sağ ayağından yaral mıştır. Agop hastahaneye kaldırı! tır. i Yankesici Sabıkalı Hızır Köprü üzerinde rahim Hasan Efendinin cebini k: rırken yakalanmıştır. Alacak meselesinden Maçkada Alman namile tanı olan Mustafa Efendinin mandr: inekçi İbrahim ile Musta! alacak meselesinden bir kav »r surette yaralamıştır. rahim yakalanmış ve Mustafa hast neye kaldırıtmıştır. Otobüse atlarkeu cu Tevfiğin altı yaşındaki çoc Etem Tramvay şirketinin 4 numar otobüsüne atlarken düşerek sağ ği kırılmıştır. Yaralı çocuk Etfal tahanesine kaldırılmıştır. . Kavga Samatyada Çinar mahallesi K, mer sokağında 8 numaralı evde ot ran Zehra Hanım ile kocası Yuruf Efendi. itaatsizlik yü kavga etmişlerdir. Ağız kavgasını kavgası takip etmiş ve Yusuf Hanımın sol mıştır. Yaralı hastahaneye kal tir. . Bayramda ma: Ayın 28 inde veri için hazırlık yapılıyor Cümhuriyetin onuncu yı de halkın bayrama daha iyi bir de iştirakini temin için memurin lârmin — ayın 28 ine peşin kadar verilmesi bekleniyor. Diğer mütekaitlerle yetimlerin de a) yetten istifade ettirilmesi ve maaşlarının bu ay içinde verilmesi mit ediliyor, Cümhuriyet bayramı şerefine in bir cemile metin göstererek