2 Mart 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

2 Mart 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mecliste Türk - Fransız dostluğu lehin- de hararetli nutuklar söylendi (Başı 1 inci sahifede) Cemil Beyin nutku Sürekli alkışlarla karşılanan bu telgra- dın müteakip kürsüye gelen Cemil Bey (Tekirdağ) çu bıyanatta | bulunmuştur a arkadaşlar, Yüksek Fransız mebuslarının Türkiye anlağmı zi verdikleri kıymeti böyük ve samimi bir memauniyetle öğrendik, «- #inim ki sizin hissiyatınıza da tercü - Bizim £ Fransaya karşı siyatımızı de bu vesile ile izhar et- mektem bahtiyarlık hissediyorum, Bizim de böyle bir teşekkül vücuda getirme» miz lâzımdır. Arkadaşlarımda bu arzuyu yakından gördüm, biz de derhal teşeb- büs alacağız ve almak üzreyiz. Bunu ar. zediyorum (alkışlar). Sırrı Beyin nutku Cemil Beyden sonra söz alan Sirri B. (Kocaeli) de şu beyanatta bulunmuştur: Fransız meclisinde 130 mebustan mü- rekkep bir Türk-Fransız grubu teşekkül ettiği telgrafın işidilmesi karşısında duyduğum his, herhalde heyecan derece- sindedir. Çünkü bize bu dostluk hissini getiren ses vaktile serin en büyük evli- dına çete reisi ve onun etrafında topla- nan mücahitlere haydut denildiği zaman k çıkarak, hayır, vatanını ve mil- İetini kurlarmak için çen- gaverler, Fransız telikkisine göre vatan- perverdir diyen büyük adamsın vata- ndan geliyor, Bu ses ayni zamanda bü- ü cihanının memleketimize yeye malik asıl bir millet söyleyecek kadar cesaret gösteren büyük odanm esil milletinden geliyor. Bu ses, Türk necabetinin taktirler hay- olduğumuzu eonlıklar gösteren | hakikat sevenlerini hassas vatandaşlarından o veher türlü mümtaz haslatlara malik büyük Herrict- nun mümtaz zümresinden geliyor. naenaleyh buna karşı duyduğumuz his hakikaten heyecan şeklindedir. Bizde a- sir i tecssüz etmiş bulur Fransız muhabbeti esasen böyle 5 şi 10 kişi, 200 kisiden o şürekken Kir grup balinde değil, bütün Türk milletini, 14 milyondan mürekkep... (18 miyon sesleri) 18 ve inşenllıh 28 milyonlen mürekkep Türk milletini bir Türk - Fransız grubu heyetine getirmiştir. Binaenaleyh burada ben işte 18 milyo- nun evladı olan Türk milletinin teşkil et- tiği Türk - Fransız grubu namına bu ge- len sesi muhabbetle selâmliyarak 18 mil- yon Türlcün muhabbet ve selâmlarmın Fransaya ibliğin rica ederim. (Alkı lar). 5 Halil Beyin nutku Halil ri (izmir) de bu münasebetle r M. Herriot'yü 1909 da ta meclisi mebusunda- kat biz ve —— elimizde bulunan yurt bizim için kâf Çünkü ali milliyet esasına istinat ederek bir devlet kurmuşuzdur. Binaen- nihayet verilmiştir. Fazla telefon Ücretl Cümhuriyet tesis etmişsizdir. Çünkü yi- ne Osmanlı imparatorluğunu batıran ikin <i amil de taassup tahrikâtıdır. Ondan da yeni devletin bünyesini te müzlemiş bulunuyoruz. Osmanlı impe- ratorluğunu meral ve batırmaya ha- de kapitülüs - yonlardı. Çi lâsyonlar, mem İeket iktısadi müvazenesinin Leessüsü ilâsyonlarla Avrupalıla - ettikleri gaye bizi zirai mem rn takip eket halinde bırakarak kendi sinai mamulâtma sürüm yeri yapmaktı. kat arkadalar bütün imperatorluk - ii Ökapitülâsyonl memleket bu beliyeden de tamamile kurtulmuş bulunuyor. Biz de sulhperveriz Yeni kurduğumuz yesinde imparatorluğu - nu batran © âmillerin (o hiç bi - rinden eser yoktur. Binaenaleyh biz de bundan dolayı tamamile memnu - nuz. Bundan dolayıdır ki, biz de on - lar kadar ve onlardan ziyade sulhper veriz. Çünkü biz Büyük Gazinin dedi bu Anadolu üzerinde muasır medeniyetin üstüne çıkacağız. Bunun için bizim uzun zaman sulha ihtiyacı mız vardır. Bu esaslı noktada bügün Fransız milletile tamamile beraberiz ve onun için bu uzanan eli kemali ha- raretle sıkalım diyorum (alkışlar, bra ve sesleri) Reis — Divanı riyasetçe Hariciye vekâleti tezkeresine meclisin tezahü - ratı nazarı itibara almarak icap eden sevap verilecektir. Müteakiben ruznameye geçilerek 551 sayılı kanuna bağlı emraz cetve - İlinin tadili ve malüliyetlerin bu cetvele göre tat 19,683 sayılr kanuna zeylen tanzim edilerek M. Meclisine takdim edilen kanun lâyihasile tevhidi malülüyete müteallik olup M. Meclisine arzedilen tefsir dileğinin geri alınması hakkındaki başvekâlet tezkeresi okun- muştur. Bundan sonra reis Kâzım Paşa haz- retleri medisin tatili esnasında Konya mebusu Kâzen Hüsnü Beyin vefat et- miş olduğunu söylemiş ve demiştir ki: Bu haberi teessürle meclisi âliye ar- ediyorum. Küzun Hüsnü Bey, birinci B.M. M. den beri ve onu takip eden meclis- lerde - de mebus olarak memlekete bü- yük hizmetler ifa etmiş değerli arka- daşımız idi, Kendisine rahmet diler ve hatırasma hürmeten bir dakilen rica Bir dakika sükütu müteakip cumar- tesi günü üzere içtimaa süküt (Başi Yinci sahifede) bir hastahane inşasına tahsisini daha muvafık görmektedirler. Hattâ bu mü esseselerden bazıları bü yolda teşeb - büste bulunmak üzeredirler. Memle - ketin her tarafında olduğu gibi İstaa- bulda da mevcut hastahaneler şehrin ibtiyacma kâfi değildir, Yapılan he - saplara göre, İstanbul şehrinin, nü - fusuna nazaran 12 bin yatağa ihtiya- <ı vardır. Halbuki, emrazi asabiye has tahanesi müstesna olmak üzere, şehir mevcut resmi, hususi hastahaneler- em da değildir; Bu mikdara Rum, e meni, Musevi, ecnebi Meri ki yatak adedi de dahildir. Görülü - yor ki şehirde yatak mikdarı ihtiya- <m ancak dörtte birine teki etmek tedir Bu ihtiyaç temin edilinceye ka - dar, İstanbulda hastahane buhranı de vam edecektir. Daha yedi, sekiz bin yatağa mr, vardır. İstanbul gibi geniş, ahalisi fakir bü yök bir beldede yezi SE hastahıne in- şasma, Telefon şirketinin inde edece- ği zaten hesaptan çıkmış bir paranm tahsis edilmesi bütün İstanbulluları kalpten memnun edecek hayırlı bir hareket olacaktır. İstanbul hastahane leri yalnız şehirliye de bakmıyor. Taş radan da fakir, me acer la talar geliyor. Bunları da o perişan ha devletin bün- | MİLLİYET CUMA 2 MART 1934 M. Venizelos ve | Balkan misakı (Başi 1 inci sahifede) disi birçok ecnebi rüesa ve sefirlerle te- mas ettiğinden memleketin maruz kal dığı tehlikeyi dahâ iyi kayradığını söy lemiştir. M. Venizelos, Yunanistanın harp tehlikesinden masun kalması hu gelen şeraitin misaka meclisler tarafından ve binaenaleyh i tebdil etmenin her zaman mümlcün olduğunu da izahatı- na ilâve etmiş, ve fırka reislerine ve hükümet erkânma bu hususta tavsiye | lerde bulunmuştur. fikrine g* meselâ hıristiyan İtalya- bir harp açarsa, Yunanistan İtalya ile karşılaşmağa mecbur kalacaktır. Bu noktanın lahtı emniyete alınması lâ - zımdır. Diğer taraftan İngiltereyi de memnun etmek için misaka Bulgaris- tanın girmesini de temin etmeğe lü « | zum vardır. M. Venizelos bundan sonra şu söz- leri söylemiştir: sak fesholunmalı ve kendi - etmiyeceği bir milli birlik tarafından, misak henüz kes bi katiyet etmeden evvel Yunanista - nın vaziyeti tahtı temine alınmalıdır. Memleketin siyaseti bunu icap ettir - mektedir. Buna karşı yapılacak mu - halefetin hüsnü niyetinden şüphe et - memek imkân dahilinde değildir. Bunun hakkında size her güna temi nat vermeğe ha: Sözlerimin sa - mimiyetini tevsik için bu hususta her türlü fedakârlığı" yapmağa âmade - haberlere göre, liberalle- lan M. Venizelos sözlerinin ni göstermek için siyasi ha- çekilmeği : kabul ettiğini İştima bugün de devam ediyor ATINA, 1 (Milliyet) — Bugün öğ- leden sonra da fırka reisleri toplana- rak Balkan miseku etrafındaki müza- kerelerine devam .edecekelrdir. Bu müzakereler esnasında diğer liderler de söz söyliyecektir.. Aldığım malü - mala nazaran M. Râpadaris, M. Mi - halakopulos ve M, Metaksss hüküme tin misak siyasetine karşı boyanatta bulunaca ır. ML. Kondilisi'n hü - kümet siyasetini tasvip edeceğine şüp- he yoktur. M. Papanamasiu ise bü - kümetle muhalefet noktai rasında mutavaasıt bir sureti hal bul mağa çalışacaktır. İki noktai nazarı telif kabil mi? ATINA; 1 (Milliyet) — N M. Çaldaris ve eee hazmı M. Maximos içtimadan sonra dostlarma, iki noktai nazarın telifi kabil olduğu- mu söylemişlerdir. şefkatini esirg: diğimi hepimiz biliyoruz, Bir Bastabe- ne tesisinde beher yatak yedi bin li - İstanbul: rıya mal olduğuna göre, un ilyacma tekabül edecek Ter inşası milyonlara bakar. Gerçi sıhhiye vekâleti gelecek sene için Haydarpaşa hastahanesini hazır- Ismak tasavvurundadır. Bu hastaha- Bu noktadandır ki fazla telefon üc retlerinin hâslatr ile yeni bir hastaha ne inşa ettirmek fikir ve teşebbüsün'i her cihetten alkışlarız. Dün bu fazla hâsılalın ne kadar tu tabileceğini ve bir hastahane inşasi - t edip edemiyeceğini tahkik leri fazla mü "T almaktalır. O tarıhin Üzerinden ©: bir buçuk sene geçmiş- tir, Verilen karar göre ücretlerde yüz de on tenzilât yapılmıştı. İkinci ten- zilât 1933 senesi kânunusanisinde ya- palmar Bu sefer dö yüzde beş ter- icra edilmiştir. i M. Venizelosun | olan Arnavutluğa karşı | | Muayyen müddet ! lerden yüzde beş noksan alınacak (Başi 1 inci sahifede) 5 — Vergi bakayasınm tasfiyesi ve ; kolaylıklar gösterilme- lere hükümet mezkür vere şu te dil ve zamların yapılmasını teklif et- mektedir: Yirmi beş liradan 60 liraya kadar gayri safi iradı olan binaların bugüne kadar olduğu gibi (25) Brasmın vergi- den muafiyeti esasının ilgası, 8 kuruş istihlâk resmi kuruşa çıkarılması. Elektrik sarfiyatı tutarı üzerinden alınmakta olan yüzde beş nisbetindeki istihlik resmi yerine kilovat başıma 2 kı Z kuruş resim alınması. vergisinin diğer ka- zanç erbabına da tezmili. Tenzilât 1933 mali senesi başma (okadar “olan bakaya ve mülga vergi borçlarını 1934 mali senesi zarfında def'aten ö - deyenlere borç miktarına göre yüzde yirmi beş ilâ elli nisbetinde bir tenzilât yapılması ve ödemeyenlerin borçlarına ayni sene nihayetinde yüzde on zam icrası, Muayyen zamanında vergilerini verenler Bundan maada 1934 mali senesin - deki vergi tahsilâtında muayyen bir | müddet zarfında i verenler« | den vergi mikdarının yüzde beş nok - | sanla tahsil edilmesi, Buğdayı korumağa devam için f- rınların o çıkaracakları ekmeklerin be- berk kilosuna pul yapıştırmak suretile alınması. Bu vergi nisbeti kilo başıma bir kuruş olarak tesbit elan - muştur. Fırancala için lâyihaya ayrı bir kayıt konmuştur. Bu vergi hasrla- tı köylüden alınmış ve almacak olan buğ daylara karşılık olmak üzere Ziraat bankasına verilecektir. Varidat ve Masraf lüğüne 400 bin ki - "Diğer zagderiz? bütçelerinde pek Tensilkt, m iki bik ediliyor. Daha evv. seneye ait tenzilât şirk. kasasında dır. İadesi takarrür eden para abone başına tahminen on lira tutmaktadır. Bundan en çok istifade edecek olan da mütenddit telefonları ve santral - leri olan müeseselerdir. Tenzilâtlan evvel her abone senede 32,5 lira üclet veriyordu. Şimdi 27 ira Ni İstanbulda ise 10 bin abone vardır. Bi- nuenaleyh iade edilmesi lâzım gelen -anın mecmuu aşağı yukarı yüz bin İrayı bulmaktader ki bu para ile mü- 'kemmel bir hastabne inşası pekâlâ o - labilecektir. Bu takdirde (Milliyet) te kendisine iade edilecek parayı hastaha ne inşasına tahsis etmeyi diğer müçs iz gibi memnuniyetle karşı - Tarihi roman: :73 Güneşin Oğlu N Bora, bir akşam, ortalığı karan- yollarda yalnız , gürül dışarıya akse- den bir evin kapısı önünde durmuş- gelmiyen bir tu. Bora'ya yabancı ses: — Evimde afyon içmeyiniz Ben asaktan korkarım. — Senin evinde oyy Tem bir yerde içemeyiz. or kuyorsun? Burasını kara bulutlar- arasından Gök Tanrı nin gözü bile görmez. Haydi bile ateş getir. Diyerek gülüşüyorlardı Güneş'in oğlu şehirde ilân edi- len son yasakla afyon salgınının önüne geçtiğini sanıyordu. — Ne olursa olsun, içeriye gire- Dedi kapıyı çaldı. Ev sahibi kapıyı açınca, Bora, oğlunu tanımıştı. Fakat, Yazan: İskender FAHREDDİN GE > ve dediler, onun suçu iz bir uygunsuzluk ya; Elimize biraz afyon MT rada tüttürelim derken siz geldiniz. Bizi affediniz, bir daha içmiyece- diz. Bora ileriye varmak istemedi. Delikanlıları affetti... serseri dolaşan ne (kadar göçebe varsa hepsini etrafına (o toplamış. Yeni işittiğime göre (Fırat kabile- si) ni de elde etmiş. Mersâ Ur'da gizli imiş. Fıratlıların reisi de kızı- nı elinden kurtarmak için Batıkuşu ile birlikte hareket edecekmiş. Bora bıyık altından güldü: Şirketlerin te vergilerini veren| Senelik hesapları | Bombalar (Başi iinci sahifede) Biz, dün limanla alâkadar şirketle- rin 933 senesi zarfındaki faaliyetleri ve vaziyetleri etrafında tahkikat yaptık. Aldığımız malümata göre, İstanbul limanındaki faaliyet 929 senesine nis- beten müteakip seneler zarfında azal- mıştır. Bu azalış nisbeti, senesine gö- re yüzde 30 dan yüzde 50 ye kadar ta- halüf etmektedir. Bununla beraber, son üç sene zarfında , bilhassa 932 ve 933 senelerinde 929 senesine nisbetle İman faaliyetindeki azalma, devam et - miş değil, ayni seviyeyi muhafaza et- miştir. Yani liman hareketlerinde son ili se- ne zarfında mahsus derecede tenakus yoktur. Tahmil ve tahliye hareketleri, 932 senesine nazaran 933 senesinde to- maj itibarile mühim fark gösterme - miştir. Su işleri ayni seviyededir. Yal nız 933 senesinde limanda kömür iş- leri azalmıştır. Bu tenakus, şehre it- hal edilen kömürün miktarında değil, gelip geçen vapurlara ihrakiye olarak verilen kömürün miktarında görülmek- tedir. Liman şirketi, hafta içinde heyeti w- mumiyeye arzedeceği senelik bilânço - sunu ikmal ve bu vaziyetleri erksme müsteniden tesbit edecektir. Verilen malümata nazaran, limanda kömür işlerinin 933 senesinde azal - miş olpasmın muhtelif sebepleri var - iz Bu sebepler cümlesinden olarak İs- tanbulda asri techizata malik merkezi bir kömür istasyonu yoktur. En yakın kömür depoları Kuruçeşmededir. Ora- dan muhtelif vezaitle İmana kömür nakli ve ihrakiyelik olarak vapurlara verilmesi müşkülâtla yapılabilmekte - dir. Mücav.: ecnebi limanlarında, bu meyanda Pirede ise her türlü seri ve- sait ve techizata malik merkezi mahal lerde kömür depoları mevcuttur. Ora- rdan vapurlar daha kolaylıkla kömür alabilmektedirler. Buna ilâveten oralar- da kömür, daha ucuza da verilmektedir. Bu da, vaparların oralardan daha ziya- de kömür almalarını tercih etmelerinde müessir olmaktadır. Bazı vapurların son zamanlarda kö- mür yerine mazotla işlemeğe başlama- ları da limanımızda kömür işlerinin a » mana nl İaniyetine Hi hususta umumi müdürü Ham. di Bey Kendisini ziyaret eden muharri- izahat vermiştir: geçen sene 80 tonluk sa- bih bir vinç almıştır. Maryoseranın Ça- nakkalede mağruk vapurları çıkarmak için kullandığı bu vinçi 15 — 20 bin lira sarfile tamir ve ıslah ettik. Şimdi- ye kadar limanda rıhtım şirketinin 50 rimize ye. tonluk bii makinesi vardı. Bizim sa- bih vinç, -80 tonluktur. Bu suretle laik aklim imanımızı en s- ör yük kalı makinesine malik ol- muştur. Pek şel yakında sabih vinçi Haliç. ten çıkararak faaliyete getireceğiz. da mavuna vesaitini © seneye göre hazırlamıştı. Bı ihbarla fazla & miktarda römorkör ve mavna “Yaptırmağa ihtiyaç se medi. Geçen sene yaptığımız mavnala- rın adedi ancak otuzu bulmuştur... yolcu nakliyatı yapan şirketlerin de heyeti u- evye toplanacaktır. Bunlardan Şirketi Hayriye heyeti umu- miyesi ayın 24 ünde içtiman davet edil ve tab'a vermiştir. Aldiğnez nlümala göre, şirket va- purlarının 933 senesinde taşıdıkları yol- cu miktarı, 932 senesindeki yolcu 'n cüz'ü iin azdır. İstam- bulun ve hususile Boğaziçinin bugün - kü vaziyetinin tabii neticesi olarak mi talea edilen bu yolcu tenakusunun Şii keti Hayriyeyi & sölimdiki Buraya gelirse yurdumuz altüst olur.. Hiç | birimizi sağ b rakmaz. Anbarlarımızı soyup gi- der. Çırçıplak kalırız. — Ben onun gelmesini istiyo- hatun oğlunun hatırı ve sevi yum, Bir başa, on baş yetmez mi? — Onun başında iki bin çapul- cudan fazla yoktur sanıyorum. Bora daha çok molla. l Avusturyada gi 1 inci sahifede, İ Bi İn yana .A. — Nasyonal 40895 list fırka müfettişi M. Habiç tan 20 şubatta ilân edilmiş olan mü müddeti'dün öğleyin hitama ermiştir. Mütarekeyi bozanlar İnsbrük ve Ge nasyonal -sosyalistleri olmuştur. Ensbrük'de birçok fişekler patlamış “€ bazı yerlerde mühim hasarata sebebiyet vermiştir, Birçok binaların üzerinde £* malı haç taşıyan bayraklar görülmüştü” Dön akşam şehri hate eden tepeli gamalı haçlar temsil eden MÜ” 4 Zabita birçok kimseleri tevkif etmit” tir, ri Tyrel hükümeti, erazisi dahilinde pat lıyacak ber bomba veya fişeğe mukabil nazilerden ikişer kişinin tevkif edil nezaret oltma alınmasını emretmiştir. Tyral.Bavyı ududunda — sükünet vardır. Graz'da dün saat yarma doğru fişek” ler patimnıştır. Bu sırada yoldan geçti bir adam yaralanmıştır. Dün akşam bü şehirde siikün hüküm sürmüştür. Hiyaneti valaniye mücrimleri VİYANA, 1.A.A, Sosyal. fırkası idare heyetini teşkil eden yirmi kişi yakında vatana hiyanet suçu ile if“ tiham edilerek muhakeme altına alına" caklardır. Bunlardan bazıları yabancı ülkelere 8” ğınmışlardır. Viyana belediye reisi Seit ile eski Başvekil M, Renner fırkaya me sup olupda mevkuf bulunan o memurif meyanımdadırlar. VİYANA, 7. A.A, — M. Habicht t#* rafından ilân edilen mütareke müddetin" hitamma rağmen, Graz ve İnsbrük de patlayan birkaç tane kâat bombadan ms” da, Nasyonal.Sosyalistlerin bütün Avaf turyn dahilinde beklenilen faaliyetlerin? yeniden başladıklarma dair henüz hiçbif delil kaydolunmansştar, Bununla beraber, nazilerin kendileri” ni lemamen mağlup addettiklerine daif bir emare yoktur. Berlinden Neveş Viener Tarim gi zetesine bildirildi M. Habicht Avuntaryada Hitler proparanda teşkili” tınn başında ipka edilmiştir. Ancak mü” maileyh, bundan böyle hitabelerini M- Gocbbels'in dairesindeki sansürden ge" girmeğe mecbur tutulacaktır. BERLİN, L.A.A.— Viyanadan, Ak man istihbarat bürosuna & iş'ar ediliyor * Avusturyann muhtelif “ kısımlarında güza kanlı müsademeler olduğuna dair ecnebi matbuatında insan edilen havi” dis hilâfma olarak, gerek hükümet ve Ç , bütün memleket dahilinde ta en hüküm sürdüğünü ce has” sen nasyonal sosyalistlerin hükümet #“ beyhine | hiç bir nümayişe tasaddi etme” lerini müşahade eylemektedirk BERLİN, 1. A.A: — Alman istihbersf bürosundan £ | | | Avusturya - Almân hududunda, Avus” turya Heinvehr'leri Alman askerleri o1#“ v kişinin maktul düştüğüne dair, Pef. te'de çıkan Donau Post gazetesinden mak len Avrupanın cenübi şarki kısmında i“ tiyr eden haberler al ve esastan tame” a e Şe mekten hali kalmadığı, bununla berabe” şirketin bunu telâfi çarelerini temi ettiği temin edilmektedir. Şirketin mevcut vapurları, bugünkü ibtiyacı fazlasile karşılamakta, bu öt” barla yeni vapur mübayaasma Tüzen aya MN Şirine e otobüs rekabetine karşı bazı çarel düşünmektedir. Saliç şirketinin vaziyeti Baliç şirketi heyeti umumiye > ay içinde Şirketin 5 mel miki tenakus erkam müstenit olarak göstereceletir. Heliç yolcuların hea âmil, asi şehrin a taşınmaları, diğer taraftan sesde rekabeti olduğu ileri ii miştı. Bora, kendisini bu kadar çok *£ ven bir kızı kendi yurdunda Tee anasma emanet debili ii çin Mersâ'yı şüphesiz ki la caktı. ON den 817 Fakat, Hitay'ın Sertelli/den ev sahibi, karanlıkta duran adamı | (Birer birer savuşup gittiler. — Güzel tedbir.. Fakat, Mersâ rılışı elbette Mersâya birdenbire teşhis edemediği için: Ceylânın oğlu reisle & baş başa | ne yazık kiburada (değildir. Ben | Ayaklarını uzatarak oturdu: dalımeik v p — Kimdir 0..? kalmıştı. onu Sertelli'de anama emanet et. | o — O halde bir başa, yirmi baş. | © Bora, Sretelli'deki zümrüt SİZ, Diye seslendi. i Bora, Ceylânm oğlundan Batıku.| tim. ... yeşil çimenler ve ağaçlarIn be? Bora gülerek cevap verdi: şu hakkında malümet almak isti. | & Sonra gülerek, Ceylâna sordu: “ İşte kuduz köpeğin | mit yuvasını, şefkatli / anasi Ta misafiri... yordu: —Onlar Ur etarfındaki o Türk üzel sevgilisini hatırladıkça e bir adım daha ileriye soku: | — Ne haber var? — Diyerek | lanlar sayısını öğrenme: kafasını kopardım... | Tüyer, sebileşiyordu, lunca ev sahibi neşeli bir sesle hay-| ze başladı — Batıkuşu © çapulcu | mişler mi7 Bora, Ceylânın evinden döndüğü | © Mersâ da Hitay'la beraber wa - İsi vede Ur'a baskm yapacakmış.. — Hayır.. Nasıl öğrensinler?! a ape olmuştu. Tivermiş olsaydı, o Güneş'in 1 Misafiri. Tanrı misafiri, | Doğru mu? Batıkuşu'nun gönderecği adamlar gün çok yorgundu. ne kadar çök seyinecikii. gd Güneş” oğlunu ağırlayınız! i Ceylânm oğlu reise yaranmak İ- | Türk akmecılarını birer birer saya- Gael ali yeğit)in yola çıktığı Bora bir müddet başını daY' ellerindeki | çin bütün bildiklerini anlattı: mazlar ki. saatten beri genç reisin içinde git- | ğı yatağın kenarında dalga Ve Bora'yı kn lak —Batıkuşu bana iki defa haber | © Bora bu habere memnun oldu: | tikçe yerleşen birşüphe vardı: A. | reketsiz kalmıştı. Bu, ne Za .. Ve in Bor'ayrakaaği ipi Şehrin yağmasında — Fena değil. Akıncılarımızın | kmcılar acaba Balıkuşu'nu ele ge. | ğa,nede Ee ve rüyah b bi la günden beri Tik defa gü- day mı bil. | sayısı bilmemeleri bizim için da- | çirebilecekler midi? ya benziy. seçil geldiği ve buna karşılık A, Sai ba beyaz, Biri belki kor- da endişe ai beynini bari Güneyin ğin ek vE lk , gözüne uyku girmiyor: açıyor, yedi Güneş'in oğlu evdeki delikanlı. | | — Sen ne cevap verdin? Ceylânm oğla hayrele © rolü | “OBaşmn yatağın. kenarma daya; | düşlmceğine dal e arar azar pie e derhal kov- | yüzüne baktı: a ö şi Sü gözün üşüme — Bur yon kokus — uma ve yurttaşları- — Bu baskına sende mi taraftar- Mersâ'nın hayali sik sık inn | bir âlemin büyük sarayları, Sie Diye söylendi. Sonra, Ceylânim | ma karşı bu fenalığı yapamam de. m dağ geldi” gözü my iel a yüzüne bakarak sorduz : — Evet... Hitay keşki onun yanından ay- döşenmiş Has insanı kePdiz. — Bu delikanlıları sen mi — Başımda ne kadar adam oldu- Coylânm hayret artmıştı; z 7 ları ve güvercinlerile i insa hayat tan çıkarıyorsun? | ğunu biliyor musun? — Ne diyorsun, arslanım? Dedi. | | (Firat incisi) şimdi Sertelli'de line inle Delikanlılar hep birden: — Hayır. Fakat aşağı Fıratta | Batıkuşu çok insafsız ve hain bir | büsbütün yalnız ve kal- geliyordu. Suriye» 7

Bu sayıdan diğer sayfalar: