18 Ocak 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

18 Ocak 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DA çemen BA >Osmanlı İmparatorluğu 7) Her hakkı mahfuzdur. — as masıl Yıkıldı Yazan: Son Yemen valisi Mahmut NEDIM Yemenden Istanbula getirilen kırk kişilik heyet Vapura binerken tebliğ edilen azil emri - Sul- tan Hamit ne yapmak istiyor? - Rıhtımda mabeyn heyeti ve Kaba sakal Mehmet Pş. — Zatışahane bu Yemen heyeti- ni ne yapacak, bu kırk kişi İstan- bulda ne yapacak, bizden ne isti- yorsanız bildiriniz, anlaya- Tam! Kendisine padişahm bu kırk ki- şi ile istişare ederek Yemenlilerin dertleri! üşüncelerini, arzu ve- emelleri bizzat kendi dillerinden öğrenmek kararında olduğunu bil- dirdik. İmam pek haklı olarak bu kara- ra hiç bir mânâ vermedi. — Yemenlinin derdi malâm de- öil midir? Kaç defa uzadıya yazılmış çizilmiş olan bu eski dert- leri unuttularsa tekrar mufassalan yazmak zor bir iş değildir, bu müm- kün iken buradan bir heyetin git- nesine ne lüzum var? Bu sırada Şafiiler aralarından bazı kimseleri intihap etmişlerdi, İmam ise Zeydiler arasmdan İstan- bula kimseyi göndermek niyetinde değildi. Hiç yoktan bir mesele daha çıkı- yordu. İşi gücü bıraktık — bu dertlerle meşgul olduk, ve İmamı bir hayli emek sarfederek yola getirdik. Böy lece kırk kişilik Yemen heyeti Mah mut Esat efendinin riyasetinde İs- tanbul heyetine ( karışarak İzmir vapuruna bindi. Sultan Hamit İstanbulda bu Ye- menlilere fevkalâde bir hüsnü ka- bul göstermiş, izaz ve ikram etmiş nişanlar, rütbeler, paralar vermiş, fakat bunlar vasıtasil Yemeni İmam aleyhine tahrik ve böylece İmamı kendi adamları (o vasıtasile devirmenin imkânsız olduğunu da anlamış... ve bu zaten malüm haki- kati bir kere daha öğrenmiş ve an- e een ei remiyerek gene memleketlerine İ- zam eylemişti. , Şuracıkta kaydet- meliyim ki ben de bu heyetle bera- Se hizabala gah, Tam heyeti Yemenden yola çıka- racağımız sırada yetişen bir mabe- yin telgrafı benim azlim emrini ge- tirmiş, arkasından gelen bir telgraf ta bu heyetle birlikte İstanbula ha- reketimi emrediyordu, Vapur İs- tanbula gelince, karşıma, başların- dn Kabasakal Mehmet paşanın bu- lunduğu bir mabeyin heyeti dikil- di. Vapurda bulunan zevceme bile veda ettirilmeden derhal merdiven- den aşağı indirildim. Bir fayton bizi Yıldıza götürdü. Sarayda karşılaştığım (o simalar, beni süzen gözler hiç te hayırlı bir bakışla bakmıyorlardı. Fakat ben i- şin aslını anlamış ildim, Yemen heyeti ile İstanbula geli- şimde belki bir minâ (olabilirdi. Sultan Hamit bu heyet azası bak. | kında benden malümat almak, son- , ra bu heyetle kendisi arasında mu- | tavassıt olmamı, nihayet ymm ie gin vereceği son nim reyimden istifade etmek isteyebilir. di. Bütün bunların hiç bir faydası bilmekle ben bu heyetle Yemenden İstanbü- la gelirken ancak bu ihtimaller ak- Irma geliyordu. Halbuki daha va- pur limana girer girmez, ben (ga- zabı şahane)ye uğramış olduğumu hissetmiştim. Şimdi ise sarayın ha- vası şen hiç te aldanmadı- Aapaçı “izel Sti ne vardı, Sul tan Hamit benden gene ne isiyor- du? —— ———— bilinmeden Farima çkaniki Baryerar Ve acımı giderdim. Şimdi bile kızgı “hid- za anmaktan kendimi ve dileyorum ki te ve Selali yakl yakla marifet muşuz gibi — lerini Türkçedir, arabca değil. Bakşiş, bahşiş diye başkaları bizden af- mışlardır. Bağışış, bağışlamaktan gelir, Gramerde adana ne derler bilmez. Mabeyincilerin odasında oturur- ken kendi kendime (düşünüyor- dum: Bu Mahmut Esat efendi heyeti Yemene gelince, Sultan Hamitten aldığı emirler üzerine evvelâ Ye- mende bulunan bütün mücrimleri sonra da mütereakim vergileri bir kalemde affetmişti. Sultan Hamit bu hareketi ile Ye- menlilere hoş görünmek emelinde idi. Fakat bu tedbirler (Yemenin ruhi haletini bilenler takdir eder. ler ki, padişahım arzu ettiği halin tamamile aksini tevlit edebilirdi. Yemende, hattâ Arabistanın her tarafında bu, ancak © İstanbulun zaafın hamledilirdi, Esasen, bu zaaf mevcuttu, fakat bunu gizlemek, kavi görünmek za- 'adişah ise bunu kavi görünmek için yapıyordu, ama aldanıyordu. İmam Yahya da, Seyit İdris te bize âsi vaziyette cephe almış du. rurlarken bu hareket (Omânâsızdı. Bunu benim gibi bir çokları da ge- rek Mahrmıt Esat efendiye gerek heyet azasından bulunan diğer ze- vata münasip şekilde izah ettik. Mahmut Esat efendi çok temiz bir zattı; — Ne yapayım, dedi, iradei şa- hane bu merkezdedir. — Zatı şahaneye keyfiyet arze- dilirse belki bu irade geri almabi- lir, Bu sözüm üzerine Mahmut Esat efendi beni bir kenara çekti ve çok müteessir bir tavırla: — Haklısmız Mahmut Nedim B., dedi, tamamile haklı olduğunu zu görüyorum. Bakın size söylüyo- rum, bunu İstanbulda zatı şahane- | ye ben de söyledim. Gerek mücrim-| lerin, gerek vergilerin affından bir fayda memul olamıyacağmı, bizim orada kuvv Ji görünmeniz bunun için kat'iyen af ve müsamaha cihe- tine gitmememiz İâzımgeleceğini uzun uzadıya arzeyledim. Fakat bü tün bu maruzatım bir fayda verme- di. Zatı şahane fikir ve kararında inatla ısrar eyledi ve nihayet bana çok kat'i ve sert bir tavırla: — İradem dairesinde hareket ve amel eylemenizi emrediyorum, de- di. Şimdi bunun üzerine buradan tekrar bu meseleyi o yazmak, bu derdi deşmek me netice verir tah- min edersiniz. Mahmut Esat efendi birden ak- İma gelen bir suali gizlemedi: —Siz, dedi, bu hususta başka kimseye bir şey söylemediniz ya? Ben de, kendisinden (o evvel bu banta heyetin diğer azası ile de gö- rüştüğümü söyleyince, merhum mü- teçssir oldu ve bana çok dost ve sa- mimi bir sesle: — İyi etmediniz Mahmut Nedim bey dedi, hiç te iyi etmediniz, bu fikriniz zatı şahanenin kulağına gi- derse zannetmiyorum ki hakkınız İşte şimdi düşünüyordum. Acaba Mahmut E- sat efendinin hakkımda hayırlı ol. mayacağını tahmin ettiği âkibete- mi uğramıştım. Sırf doğru ve muvafık olduğunu bildiği - için ve sadece bu kanaat- le ortaya attığım bir fikir acaba bir İurnal mevzuu olmuş ve ben şimdi bunu hesabını vermeğe mi çağrıl- mıştım? Kabas kal Mehmet paşanın be- ni; — Lütfen biraz istirahat buyuru- nuz, diye soktuğu odada iki saat- ten fazla o kalmıştım. Bir yandan merak, bir taraftan ailemi düşün- mem, nihayet yol yorgunluğu bü- tün bunlarla muzdariptim. Birden odanın kapısı açıldı ve Tatar Şakir paşa içeri girdi. Beni görür görmez yanıma koştu, paşa çok müteessirdi; — Nedir bu hal? diyordu, valla- hi ben senden fazla müteessirim, Lânet olsun bu bafiyelere ben sc- ni bilmez miyim? Fakat eldenne gelir... Dolu, dolu — kapıyı göste- ik hafiye dolu... sürü sürü, er kadar hulül etmişler | MİLLİYET GOYA, 18 İKİNCİKANUN 1935 Irak - İran ihtilâfı Rusya bu işte IHARİCİ HABERLER| Bir hapishanede Mahbuslar müdürü Tamamen bitaraf (Kaçırdılar Bay Litvinof'un Uluslar kurumunda söy edikleri MOSKOVA, 17.A.A, — Irakılran ih- tlâfnı müzakere etmelete olan uluslar kurumu konseyinin celsesinde Bay Lit. vinot şu beyanatta bulunmuştur: Tetkikinize arzedilmiş ojan meselenin esası tahlil etmeden evvel, şu ciheti söylemek isterim ki, iki tarafın uluslar kurumu konseyine tevdi edilmiş olan ve sikalarla iki taraf mümessilleri tarafın- dan burada yapılın beyanatlarda bir çok defalar Rusyanm da eski Osmank ir paratorluğu ile İranın aralarındaki hu. dutların sit olarak akdetmiş oldukları iilifimen iştirak etmiş olduğun. dan bahsedilmiştir. Füvaki gerek 1847 tarihli Erzurum tilafnamesinde ve gerek 1913 tarihli 1e- tanbul protokolunda Türkiye, Iran, In- gilterenin imzaları yanında © zamanki ik Rusya hükümeti mümessillerinin imzası vardır. Bu vaziyet, eski rus hüküm ti tarafından ittihaz edilmiş olan tedbirler her ne olursa olsun, Sovyet hü- kümetinin bu harekâtı icraya saik olmuş olan menafi ve siyaset ile hiç bir alâka se olmadığını beyana beni mecbur et. mektedir Şu halde hülümetimin trak ile Iran arasmdaki ihtilifen şu veya bu şe kilde halledilmesi ile hiç bir alâkası yoktur. Uluslar kurumu konseyinin di- ğer azasınnı da benimle aynı fikirde ol- duk'arını ümit etmekte olduğum" halde derim ki » — Hükümetim, bu ibtilâfım ilçi tarafı da memnun edecek bir şekilde ve nie fot dairesinde halledilmesile alâkadar. “Amerikada B. Rouzvelt Amerikâhıa Lahey di- vanına grmesini istiyor VAŞINGTON, 17. A.A. — Bay Ruz- velt, sulhun menfaatine | hizmet etmiş olmak üzre ayan meclisine bir beyanna. me göndererek Amerikanın uluslar ara. #ı adalet divanına girmesini istemiştir. VAŞINGTON, 17, A.A, — Resmi mâ- hafilde söylendiğine göre, Amerikanın Lahey adalet divanına girmesini tavsiye eden Reisicamur tezkeresini âyan mec: lisi tasvib edecektir. Çünkü o bidayette Bay Ruzvelt bu işo şahsen karışmıyaca, ğını söylemiş olduğu halde şimdi bunu birzat kendisi istemektedir. Lahoy ada» let divanma ve uluslar kurumuna temas eden her şeye karşı muhalefet devam etmekte ise de muvafık bir (o neticenin çabukca elde edileceği zannolunmaktadır. VAŞINGTON, IZ.A.A, — Amerikanın Lahaya uluslar arası divanına katılması için Ruzveit tarafından vaki olan davet üzerine ayanda B. Conson, bu katılma tek bifine gidderle karşı gelmiştir. B. Com “Amerikan Lahaya divanına ka- talas sonra onu uluslar kurumuna da girmeğe mecbur edecel:tir.,, demiştir. Yünan fırka reisleri ATİNA, 17 (Milliyet) — Dün öğ- leden sonra dış bakanlığı dairesinde re'sleri toplaninışlardır. Bu mec- liste evvelden £ kararlaştırıldığı gibi Yunanistandan alacaklı olan yaban- erların alacakları üzerinde fazla mü- talebtta bulunmaları ile memleketin askeri müdafaaar için yapılacak işler halkında müzakereler cereyan ede - “DE çlükicelimlr yakı borçlar alm ye e ai ozmazoğ bi anlattıktan sonra hükümetin ne dü bankası mü- dür muavini memleketin iktisadi abi. Biyetini Bu mesele hakkındaki müzakere - lerin kifayetine karar Rİ imes yarın milli müdafaa meselesi konuşmak ü- eee tatil edilmiştir. — Peki, mesele nedir paşa? — Ne olacak jurnal jurnal üstü- ne,. aleyhinizde atıp o tutmuşlar... Fakat isnat ettikleri imei ben de lâyrkile bilmiyorum.. Zatı şahane jurnalları malüm ya, yanlarında e am bu sırada kel sari mii kı bey içeri girdi. Şakir paşa onu görür görmez; — Ha... dedi, İsmail Hakkı bey oğlumuz daha iyi bilirler herhalde... İsmail Hakkı bey de beni sever di, oda bu halden müteessirdi: — Jurnalları şöyle bir göreb dim, fakat okuyamadım, herhaide efendimize öyle de nü- , bugün iş analşılır ümidindeyim... Bitmedi 5 Kaçan!erla şiddetli bir müsad. m: yapıldı SEN KETEN - Kaliforniya - 17 (A. A.) — Sen Keten hapishanesindeki mahpunlardan bir kıtanı isyan etmiş - ler, hapishane müdürü ve idare heyetin- den dört kişiyi kaldırarak otomobil - lerle kaçmışlardır. Hapishane gardiyanları, polisler ve fa tası karılmıştır, vaziyeti tehlikelidir. Biraz sonra, polislerle | ellerinde mitralyöz olan haydutlar arasında bir çarpışma olmuştur. N Barışı takviye Bay Macdonald barışa dair ne düşünüyor? LONDRA, 17, A.A. — Başbakan Mac Donald, dün Nevkastle'de okuduğu bir demiştir : “Mesuliyet lerinizden biri de barışı sağlamaktır. Tek bir ülke savaş açabilir, sma tek bir ül. Je de sağlıyamaz. Bu, uluslar arası Bilen, dış siyasa işlerine şöylece bir dokunduktan sonra, sözüne şu yolda devam etmiştir « “ Dış işleri ile uğraşırken (en esaslı vazıyet büyük bir vehamet gösterdiği #- ralarda da bu böyle oldu. Bir k*z daha, büyük Britanyanın araya girmesi Av- rupa uluslarının fikir huzurunu takviye için yeni bir çığır açmıştır. B, Mussolini müstemle- kât nazırı da oldu ROMA, 17 (A.A.) — Müstemle - küt nazırı general de Bono, şerki Af- rika müstemlekeleri yüce kamiserliğine tayin edilmiş olduğundan, müstemle- kât mazırlığını Bay Mussolini kendi ü zerine almıştır. VE Aiman cephesi önderleri BERLAN, 17 (AA) — £ Alman cephesinin bazı önderlerinin, iç bakan ve Rayştağda Nazi grupu önderi Bay Frik tarafından pek yakında © mebus gösterileceği ve bunlarm Bay Hitlerin iktidar mevkiine geçmesinin yıl dönümü olan 30 son künun tarihli celseye iştirük edecekleri bildirilmektedir. Diğer taraftan bu önderler, (Bay Göring tarafından devlet şurasma ta - yin edileceklerdir. —— On ay evvel öleceğini dıldirdi ve öldü LONDRA, 17. A.A. — Dul Bayan Vincent bundan on ay evvel kocasının ruhuyla konuştuğunu ve on ay soma öleceğini bildirmiştir. Bayan Vincent baber verdiği gibi dün ölmüştür. Bu ölüm ispiritizme tarihinin kı bir faslını teşkil eder. İrak petrolleri ŞAM, 17. A.A. — “Irak Petroleum, şirketinin Fransız mandası altındaki şubesi bugün ilk toplantısını yapmıştır. Bu toplantıya Fransız fevkalâde komise- ri Bay Dö Martel riyaset etmiştir. Harici küçük haberler: * Montreal'de sinemada çıkan bir yangında beş çocuk (© ölmüş ve dokuz gocukla » itfaiyeci ağır surette yara « danmaştır. * Bay Bek ile Bay Laval dün görüşe müşlerdir. Bay Laval Polonya nazı - rma Fransanın şark misakı için 10 ey- nl Balm eş yy ezen cevabı bildirmiştir. * Meksikoda hükümet kıtaatı, Pueb- la hükümeti dahilinde asileri ağır za - yiata uyratmıştır. Kolaylıkla dağıtılan e m ie Hamburgda Hamburg - Amerika kumpamyı Ajansa teşekkür Anadolu Ajansı dün bususi bir servisle, Fransa ile İtalya arasında yar pılan son Roma © anlaşmasını ve im- zZalanan protokolün ana haklarını gazo- telere bildirmiştir. Gazeteciler için kıymetli bir vesika olam İsi erokilllari bie” orada tap da bütün dünya matbuatının nasıl tef- m bulunduğu da ilâve olunmuş- am ba gre delay teş kür etneği bir berç biliriz, Buğday satışı işlerine ait rapor Ankaraya gönderiliyor ANKARA, 17 (Telefonla) — Ziraat Bankası genel müdürü © Kemal Zaim bu sabah şehrimize d. görüşmüştür. Buğday satışı işleri üzerinde İstanbulda yapıdan tahkikata ai por cumartesi günü şehrimize gelmiş bulunacaktır. Tonaj ve şamandıra resimleri ANKARA, 17 (Telefonla) — Ökonomi bakanlığı limanlardakt! naj ve şamandıra resimleri tarifesinin indiri:mesi hakkında bir projesi hazırlamıştır. Metr Salem ve Faraci muhakere Metr Salem ve Leon Faracinin hakemelerine vekilleri hazır olduğu halde bu gün birinci asliye ANKARA, 17 (Telefonla) — mahkemesinde devam edilmiştir. Mahkemede Zonguldaktan istinabe suretile getirtilen maden kendisi B. Kemal Galibin ifadesi okunmuştur. Metr Salemin vekilleri kikatın tevsi talebinde bulanduklarından mahkeme bir karar ve! için ayın 30 na bırakıldı. Bay Rüştü Aras'ın ziyafeti CENEVRE, 17 (A.A.) — Bay Tevfik Rüştü Aras bu gün ko kadaşlarına bir öğle ziyafeti vermiştir. Ziyafette Bay Laval da muştur. Londra elçimiz Bay Fethi geliyot IZMIR, 17 (Milliyet) — Londra büyük elçimiz Bay Fethi Egt purile bugün Mısırdan gelmiştir. Bay Fethi ayni va, b gitmiştir. Kemalpaşada 2 ev 2 dükkân yan IZMIR, 17 (Milliyet) — Kemal paşa kazasında çukta çıkan yangın havanın rüzgârlı, sokakların dar ve evlerin al olması yüzünden birdenbire büyümüş, İzmir itfaiyesinden yardım Vali general Közum derhal Kemalpaşaya giderek yangının rülmesine nzaret etmiştir. Neticede 2 ev, 2 dükân bir İzmir itfaiyesi vaktinde yeti; dıktan sonra &teş söndürülmüştü olsa idi kazanın yanması tehlikesi eniz yolculukları 5 kısma ayrıli ANKARA, 17 (Mil: yet) — Ökonomi bakanlığı deniz ce bölümleri hakkında bir talimatnam e hazırlamıştır. Talimatnameye deniz yolculukları liman içi, göl ve nehir yolculukları, yart kısa lukları, yartdışı kısa kıyı Yurt dışı açık deniz yolculukları olmak üzere beş kısma ayrılmıştır. * culukları, yart uzun kıyı yolcalı Türk gençliği Ve havacı'ık Uçmasını bilmeli Ankarada bir “Türk Kuşu,, kurumu açıldı ANKARA, 17, A.A. — Tayyare cemi- gi kadin orkak ek gençliğini havacı İiğn alıştırmak için şimdilik yalnız Am- karada olmak üzere bir “Türk kuşu, ku- rumu açmışlar. Bu kadar yüksek ulusal bir amaç gü- den bu kurum kanatları altnda üye ya zılmaları için Türk gençliğine şu beyan- name ile hitab etmektedir £ Türk çocukları, İşite işite kulaklarınız dolmuştar ki, telemiven hakkı verilmi. yecektir. Karatlanamıyan E Derli yığın. larının, kartalların trrnaklarma takıl. mış kuşlardan hiç bir ayrılığı kalmıya- caktır. Bütün yeryüzü, harıl harıl, 50- luk almadan uçucu yetiştirmeye uğraş #naktadır. İtalyada bir genç onyedi ya- şına bastımı uçuculuk öğrenmeye borç- ludur, Almanya 40,000 genç motorsuz uçak brövesi almıştır. Sovyet Rusyada plânör uçuşuna devam eden (talebenin 25,000 i aşmıştır. Başka ulus. eee yaşinda SE VE eki öildir. . ini Te da uçmayı öğrenecektir. iz bir “Türk kuşu, Beri e ir umu aç mıştır, “Türk kuşu, size motorsuz uçaklarla nasıl dolaşılacağını, paraşüt lerle gökten yere nasıl inileceğini öğre- teceklir, 18 yaşına basan ve 35 yaşını aş- mamış olan kadm, erkek bütün gergier “Türk kuşu, na üye olabilirler. Örnek- lerine göre yapacakları plânörlerle uça- bileceklere para mükâfatı da verilecek» tir. Bütün Türk çocukları, hele kadın er- kek üniversiteler, enstitüler, hırkuk tile» besi, lise, yüksek muallim mekteblerinin son #mfi hiç beklemeden “Türk kuşu, na yazılmalıdırlar. Uçuş sporu başka sporlarla ölçülemiyecek ka- dar tatir, eğlenceli ve faydalıdır. Bu spor Üzerinde çalışıp bröve alacak genç- ler, kollarına altın bilezik talemış, değe- ri günden güne artan uçuculuk sanatını kavramış olacaklardır. Türk gençleri, yarınki dölün yeri gök- lerdedir. Yarım, uçmasını bilmiyen “Türk kuşu, sizi bekliyor, Kanatları» nin altına koşunuz. Orada motorsuz u- çoculuğu, paraşüt hiç para harca madan, öğrenecek ve Atatürk toprakları. na yakışır ideal bir Türk genci olacak- sınız. önmüştür, Ziraat bakanı Bay öğleden sonra Ziraat bankasına gelerek genel müdür ile uzun purla İsta sabah yedi muhakkak idi. yolculu Hakimler arasındâ değişiklik ANKARA, 17 (Telefonla) sulh hâkimliğine, İzmir aza mer Kaya, izmir aza Mersin aza mülâzimi Fehmi, &zn mülüzimliğine Niğde aza « fi mişlerdir. İskân nizamnamesi ANKARA, 17 (Telefonla) — rükler bakanlığı İskân niz büyün gümrüklere taml uensiiğ 65 kaçakçı yakalan ANKARA, 17.A.A, — Bu aym çakçı hayvanı ümrük kaçağı, 500 kilo çahisar N dört tüfek bir tabanca ele geçi Radio Paris'de Türki; hakkında musahabel* ISTANBUL, 17 (A A.) — Fi nın tanımış ediplerinden, geç de Türkiyeyi ziyaret etmiş ve lerini muhtelif Franez mecmuslarında meşrelmiş olan Piyer Ken, Post Nasyonal, Ri Paris'de Türkiye hakkında üç kabe yapmağa karar vermiştir. habelerden birisi tar. İkincisi yarın 18 < 1: 1935, 935 te ” Zelzele mıntıkasınd çocuklara yardım Ayvalıklıların üçüncü P yardımları AYV. 7 (AA, çe EE e lira gönderilmiştir. Şimdiye ki e” pılan para yardımı 690 liradır. devam ediyor. Aydında fırka kong AYDIN, 17 (Milliyet) — fırka kongresi bugün Aydın Bay Aden başkanlığı almana tor. Kongrede Buyük 5 k'e ve fırka büyüklerme le saygılar bildirilmiştir... | Kızılırmak köprüs” BAFRA, 17. A.A. — Dün kamyonun geçtiği sırada görünün Kİ gözü tamirine başlanmış ve mü katan durmuştur. zil

Bu sayıdan diğer sayfalar: