2 Mart 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

2 Mart 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MLLIYET'in Tefrikası: 36 ikiler M. i “ Ateş ediniz! Ne duruyorsunuz' Hadi beni öldürün baka'ım!,, Hülâsa (Fantoma - Hırsız namile maruf o- isn Marten Dal hususi , bir baloda ga- yet garip bir Hirezlik vakasmın içine karışmıştır. Çalınan şey ev Sahibi Ma- dam Kovertihin yeşil elma Brina isminde bi Maksad: şın mas Cimi Bare Karleğiidiği gece “busün üstünde idi Ve elmasın! bir parçası da cinayetin ol- duğu yerde bulunmuştu. Brina bu mü. cevheri tekrar elde ederek kendisini kurtarmak istiyordu. Halbuki o mücev. her tekrar ortadan esrarengiz bir şe- kilde kaybolmuştur. Bunü acaba ev sa- hibi Koverlih aşırmasın. Fakat neden bu'adam böyle bir hırsızlığı yapicak- tır? İşte Dal, şimdi genç kıza bir yar- dım olmak üzere Koverlihin arkasını takip etmiş ve onun dabir gece Cimi Barenjerin katledildiği dairede ayni ye- kilde vurulduğunu görmüştür. Bir sürü maccralardan sonra yeşil mücevheri bulmuş bunu genç kıza tes- lim etmittir. Şimdi katili bulmak için Bare ojerin masasına geçmiş, ve orada müthiş bir hâdise ile karşılaşmıştır.) - Bu da Madam Smite aiddi. Birisi buna çaldı; ve yerine Fanto- Hırsızm kartını bıraktı. Ya bu ölme yüzük... Ya bu zümrüd broş... Ya şu.. mücevherlerin parıl- tısına gözleri daha fazla dayanamı- yormuş gibi başka tarafa bakmağa başladı. Kondon: — İyice gördünüz mü? diye sor- . Doya doya bakınız... e — Evet. dedi. Kâfi derecede gör- düm. Gözlerimi yormak istemem. Bütün bunlar, onları çalmakla it- ham edilen Fantoma - Hırsızı temi. | ze çıkarır. — Öyle mi zannediyorsunuz? Dal rovelvere şöyle yukarıdan bir baktı. — Beni öldürecek misiniz? E- vet, öldüreceksiniz ve kimse bunun farkında olmıyacak. Oturmaz mı- sınız Mösyö Kondon? — Oturmak mı? —- Evet, oturursanız belki daha iyi nişan alırsınız. Çünkü demin yanlış nişan aldınız. Benim yerime pencereye ateş ettiniz. e—-——G— siniz? Bir şey unuttum. Ayakkabı bana verir misiniz? > Ne mi? Ayakkabı bağlarmı mı: — Evet, ayakkabı bağlarını... Fakat durun. Bakın hiç te düşün- memiştim. Bu bağlar çok kısadır değil mi? Dal pencereye doğru ilerledi ve eski bir perdenin kordonlarını çe- kip çıkardı. — işime yarar zannede- “iy Evet, tam aradığım gibi... de- — Kendinizi asacak mısınız? Kondon gülüyordu: — Merak etmeyin dostum, yn hiç zahmet buyurmayın. daha rahatça, daha olayıda di öl dürebilirim. — Daha rahat ölüm!.. Evet ba- etmemeyi tercih değil mi? Burası iyi mi? Tabancaya doğru ilerledi ve el- Ji santimetre Kondon hayretini gizleyemiyor. du. — Zannediyor musunuz ki alay ediyorum, dedi. — Hayır, kat'iyyen, Kana susa- dığınızı ini okuyorum. Bu sefer beni m niz. Fakat dikkat edin, iyi alm. Eliniz ütriyor. Pala siye yok... Hadi ne dkiyerlimiei. A teş etsenize... - Dal elik kavuşturdu ve gü- ik Kondon'un yüzüne bakmağa 8 şaşkın bir vaziyette kal- mıştı. Elinin Gtremesinin geçmesi- ni bekliyordu, Dal ceplerini karıştırarak dedi ki: — Şuna bakın, güzel değil mi? Avucunun içinde beş tane kur- şun vardı, Bunlar, Kondon'un kul- İandığı tabancanın kurşunları idi. Kondon taş gibi donmuş kalmış- “ti. Yüzü mosmor olmuştu. ç — Bunları nereden buldunuz? ld | diye mırıldandı. — Sizin rovelverinizden... Yan- odadan bavulu almağa gitti- Ziniz zaman boşalttım. Kondon sendeliyordu. Gözleri yanıyor ve dik dik hem kurşunlara hem rovelvere bakıyordu. Şiddetli bir hareketle tabancayı açtı, — Boş! dedi. Ve bir kahkaha salıvererek doğruldu: > Yüzünde şeytanca bir ifade vardı. Taban cayı kaldırdı, fırlattı. Fakat Dal birdenbire geri | sıçradı. Sonra vahşi bir g'füşle, rakibinin üzeri- ne zıpladı. Ve onu bir koltuğa itti. Fazla bir kavga olmadı. Kondon bütün cesaretini kay- betmiş, ve bir külçe haline gelmiş- ti. Bir kaç dakika sonra perdenin kordonları ile vücudu ayakları sıkı srkı bağlandı. Dal biraz geri çekildi. Ve man- zarayı seyre daldı. Kondon içi ağ- Zına kadar mücevher, pırlanta ve diğer kıymetli taşlarla dolu olan kasanın başında idi. Genç adam: — Güzel bir tablo! diye mırıl- dandı. Şüphesiz Sumers fevkalâ- de beğenecektir. Yazıhanenin önüne geldi. Bir küğrt aldı. Ve üzerine şu cümleyi yazdı: “Fantoma - Hırsızın hür - metlerile,,. Sonra bir iğne buldu ve kâğıdı Kondon'un sırtına iliştirdi. Tekrar bu vaziyeti zevkle sey - retli, Sonra telefona gitti, Sumers'i kaldırdı. Kendisine bazı emirler verdi. Sonra bağlı adama döndü ve dedi ki: — Ben gidiyorum. Hadi gece- niz hayrolsun!.. XVI inci kısım Brina hürriyete kavuşuyor Güzel bir sabahtı. Marten Dal, namı diğer F-ntomx - Hırtız “Şen arkadaşlar,, lokantasında oturmuş Brina'yı bekliyordu. Önünde açık bir gazete vardi Bir ses: — Bonjur Marten, dedi. Çok geç kaldım, değil mi? O kadar i iyi uyudum ki... Genç kızın yüzü neşeli idi, Fa- a hâlâ gözlerinden uyku akıyor- lu. — Gazeteleri gördünüz mü Bri- na? — Hayır, dedi, sizin burada ol- duğunuzu söyledikleri zaman der- hal alelâcele giyindim. Ne haber? — Yığınla, Kondon bu gece ya- kalandı. Kendisi Barenjer'i öldür- mek, Koverlih'i katle teşebbüs et- mek ve milyonlar kıymetinde mü- Genç kız, hayret içinde kalmış. tı. Hemen gazeteye sarıldı. — Ralf Kondon mu? diye ba - ğırdı. Hiç inanamıyorum. Onun hakikaten garip ve pis tabiatlı bir adam olduğunu biliyordum. Fakat katil? Hırsız?... Aman Yarabbi!., — Bu kahve çok güzel. Bir fin- can emreder misiniz? Artık polis sizi aramıyor. Bunu söylemek için geldimdi. Brina düşünceli bir sesle: — Ah, ne mes'udum, dedi. Ta- kip edilmekten hiç hoşlanmıyor - — Takip edilmekten kim lanır ki? > çalınan birçok mücevherler buldu. Bu ge- ce hakikaten çok çalıştı. Hakkında ne yazılsa azdır. — Evet... Genç kız alaylı bir nazarla bak- tı ve ilâve etti: iyor musunuz ki bü- tün derek ona aittir? — Tabii, Son zamanlarda hayli sıkılmıştı. Sumers zeki ve iyi bir polis hafiyesidir. Talihin kendisi- ne yardım etmesinden çok mem- nunum, Brina gözlerini yarı yarıya ka- payarak ona baktı ve: — Zannedersem, o Fantoma - Hırsız da memnundur. , i nr germ Sr elecek göçmen- lerin em âki e G Bükreş eçimiz'n bir tek- lifte Lulunduğu bildiriliyor Solya gazetelerinin © verdikleri bir habere göre, Romanyadan mem- leketimize gelecek olan o göçmenle - rin orada bırakacaklar emlâk hak - kında Romanya kabinesinde bir gö- rüşme olmuştur. Bu görüşmede Türk elçisi Bay Hamdullah Suphi de bulunmuştur. Toplantıda Bay Hamdullah © Suphi bir teklif ileriye sürmüşlür. Bu teklifte göçmenlerin bıraka « cakları emlâke mukabil bedellerinin kismen para, kısmen de petrol veril. mek suretile on senede ödenmesi is- tenmektedir. Romanya hükümetinin bu teklifi kabul edeceği ümit edil - mektedir. POLİSTE Yanan Tütün deposu Dört yüz ba yadan yüz eli kedar balya yandı Galatada Perşembepazarında keresteci Fazuçiendi sokağında bir tütün deposu yandığını dun yazmıştık. Yanan depoda 4 oalyadan fazın tütün bulunduğu an- laşılmıştır. Bu tütümer, Nemli zade Bay Mutaatın namına durmakta ise de Selâ- nikli Bay Moskofa ait olduğu söylen mektedir, Tütumler || sigortalı değildir. Fakat bir mıktarı Doyçe Oryent Banka terhin edilmiş olduğu için bu kısım ban- ka tarafından sigorta edilmiştir. Tütünlerin 15u balya kadarı yanmış, geri kalan çok kısımı kurtarılmıştır. Bi- nanın ahşap kısmının bazı tarafları yan. dıktan sonra yangın söndürül bilmiştir. Ateşin pasıl çıktığı henüz belli değildir. Tahkikata devam edilmektedir. Rubart Kosej'de yarçın baş angici Geçe; pazar akşamı o Robert Kolej mektev. kimyahanesinde gece saat on birde bir yangın başlangıcı Olmuştur. Ateşi gören hadenerler derhal yetişip sön surmüşlerdir. Zabıta yaptığı tahkikatta kimyahanede yangın çıkan yerde her za man kullanılan benzinden bir kısmının vere döki Leüş clduğunu görmüştür. Bu mayin nasıl döntürrek ateş aldığı araş tırılmaktadır. Tehdid Sirkeci ithalât gümrüğü hamalların- dan Şükrü oğlu Ahmet yerinin değişti- rilmesinden kızarak hamal grup âmiri Hulkinin önüne çıkmış ve tehdit etmiş. tir, Hulki polise şikâyet ettiği için Ahmet yanalanarak tahkikata eğ - maştar, tiz me hırsızı havagazı çalarken elleri de yanmıştır. Folisçe halıkında iüzmgelen evrak tan- zim edilmiştir. Barda kavga Dün gece saat 2 de İstiklâl caddesin- de Turan Barına giden Mukadder ile Razi adımda iki kişi ayni zamanda bar- da müşteri olarak bulunan Fazıl namın- 'daki diğer bir kimse ile kavga etmişler ii bu arada da Mukadder bağırıp çağır- dığı için yakalanmıştır. Bedava Tiyalro seyretmek istemiş Elektrikçi Mahmut Kemal ismin de biradam fazla sarhoş olarak Şeh- zadebaşındaki Millet tiyatrosuna para- sız girmek © istemiştir. Kendisine mü- manaat edilmesine kızarak kapıdaki cam. ları kırmış ve polisler tarafından yaka- lanmıştır. Mahmut Kemalin, kendisini yakalayan polise de en geldiği anla- şılarek her iki suçu için bözemgelen ka- nuni takibat yapılmıştır. Zorba bir hamal Dün Haydarpaşada bir hamal bir gi- mendifer bekçisini dövmüş ve yaralamış- tr. Vaka şöyle olmuştur: ağa tarafına doğru tren yolundan git- mek istemiş. Hat bekçisi Vâhit te buna mâni olmak istemiştir. Hamal'bu mü - manaata kızmış ve bekçi Vâhidi dövme- Gürrar'ie ilik MEST Tk sma sebep olmuştur. , Kapıcının 300 lirası Kavgacıları da ayırmağa gelmiyor Dün Bakırköyünde oturan Cemal ile Mehmedin aralarında bir Bazların dörüştüklerini görem GE ayırmak istemişse bu vefer iki kavgacıdan kendisi da- tir. teni Yk eee Rarineler akalanarak tahkikata başlanmıştır. z İntba'ar (Başı 1 inci sahilede) yordu. Toplantı salonunda (o mühim mazeretleri dolayısile gelemiyen on ! üç saylav hariç olmak üzere 386 saylav vardı. Arka sıralar Bayan ve dinle- yicilere ve gazetecilere tahsis €- dilmişti. Kadın saylavlar salonun muhtelif köşelerinde yer almışlar- dı. Sade ve zarif giyiniş tarzları göze çarpıyordu. Ekserisi (| siyah kumaştan kostüm tayyör, beyaz ipekliden bluz giymiş ve siyah i- pekli papyor kravat takmıştı. Ankara saylavı Bayan Hatı- cırpan koyu mavi memleket ku- maşından bir elbise (giyiyordu. Şehirli arkadaşları arasında hâkim ve olgun tavırları onu onlardan hiç ayırmıyordu. Meclisin açılma © merasimine reislik eden Bay Necip Asım çok heyecanlı görünüyordu. 386 saylavın kürsüye | çıkıp yemin etmelerinden ibaret tahlif merasimi saat on dörtten on altı buçuğa kadar tam iki buçuk saat sürdü. İlk yemini Bay Ali Çetin- kaya yaptı, Ve çok alkışlandı. Bayan saylavlar kürsüye çıktık- ça ve yeminden sonra kürsüden ayrılırken çok, alkışlandılar. Bayan saylavlardan ilk yemin eden Afyon saylavı Mebrure Gü- nenç oldu. Cumhur başkanlığına Kamâl Atatürk'ün seçildiğine dair reyle- rin tasnif neticesini Meclis Başka- nı Bay Mustafa Abdülhalik Ren- da saat on sekize dört kala üye- lere bildirdi. Ve bu netice fasılasız bir da- kika kadar süren coşkun ve şid- detli alkışlarla karşılandı. Yeni meclisin açılması ve Cumhur Başkanlığı seçimi dolayı- sile şehir baştan başa donanmış ve toplar atılmıştır. Büyük Millet Meclisinin per- şembe günkü toplantısında encü- menler intihabatı yapılacaktır, Şehrlmide toplar Reisiçumbur intihabatı dün şeh- rimizde toplar atılmak suretile se- lâmlanmıştır. İtalya - Habeşistan (Baş İ inci sahifede) bilhass telmih yapmış olduklarına dair haberler doğru değildir. Bu anlaşma mucibirice bu üç devletten ber biri, Habeşistan hakkında bir karar almadan © evvel diğer iki iE- istişare mecburiyetinde- ir. Bir tabur asker daha MESİNA, 1 (A. A.) — Italyan üçün- cü piyade alayınm bir taburu, şarki At rikaya doğru, buradan hareket etmiş ve asl vapura binerker. tezahürat ya- pılmıştır. Sinir hâdiseleri ROMA, I(AA,) — Müstemlekât bütçe komisyonu, meclise Italyan - Ha- beşistan münasebetleri hakkında bir ra- por vermiştir. Bu raporda deniliyor ki: Habeş çeteleri, Italya tarafından 1934 ağustosta sınırın tahdidinin kabul vE mesine rağmen mütemadiyen sınır hâdi- seleri çıkarıyorlar. Adisababa'nın men- fi surette harekette devamı bu hususta bir erer varılmasna mâni olmuştur. İalual hadisesinden sonru da Habeş skini hiç bir tarziye vermemiştir. Rapor, bu sebepten dolayı, Italya'nın ber şeye hazır olması lizrmgeldiği neti- cesine varmaktadır. Sar boşaltıldı (Başı 1 inci le) bafl seyehaki sen dakikaya kdar gizli tutulan Bay Hitlerin niyeti bakkında Sar'daki askerler PARIS, 1, A.A. — Sar'da bulunan u- lusarası kuvvetlerden 25 İtalyan zabiti ile 40 İtalyan küçük zabit Me Parise gelmişler, sokaklardan geçit mi yaparak halk tarafından Kl mıştır. Bay Hitler Sar'da SAARBRUKEN, 1 (AA, ) — B. Hit B. Aloisi, Sar idaresini Al- ül ine resmen Büyük halk kitleleri sokakları dolaş- makta, yapmaktadır. şenlikler SARREBRUKEN, 1 (A.A.) — 14.30 denberi 100.000 kişi belediye da- iresinde bulunan Bay Hitlerin önünden geçmiştir. SARREBRUK, 1 (A.A.) — Sor'ın kurtuluşu münasebetile yapılan şenlik- ler esnasında bugün Bay Hitler tarafın. dan pek mühim bir nutuk irat edilmiş- © : Bay Hitler nutkunda, Sar'lılarm sada- katlerinden dolayı teşekkür ettikten son- ra bugünün bütün Avrupa için çok ms * ut bir gün olduğunu, manyaya dönmesinin. millet günkü Sar'ın Al iki ep | Top! ye lar, Baylar, 8 re Yeni Meciis Başkanı Bay Mustafa beraber Meclis Fırka gıupu içtimama gelirken (Başı 1 inci sahifede) dm saylavların hepsi başları açık olarak iştirâk etmişler ve bir çokları siyah kos- tüm tayyör ve kravat bağlamışlardı. Tam saat 14 te de Trabzon saylavı B. Hasan Saka hil üsüne gele- rek Meclisin en yaşlı » bulunan Er- zurüm saylavı Bay Nacip Asım Yazık- sız'ın başkanlığında toplandığını söyle- miş ve kâtiplik işini ( görecek olan en genç saylavların isimlerini bildirmiştir. Bunun üzerin» Bay Necip Asım Mec- Misin sürekli alkışları arasında başkanlık makama geçmiş ve şu sözlerile toplan- biyr açmıştar: Türkiye altın devrimi Beşinci Büyük Milet Meclisini en yaş- hı arkadaşınız olarak ben açıyorum. Büyük ulusların tarihlerinde birer al- tn devrim vardır, büyük Türk ulusu. nun altin devrimini Atatürk kurmuştur. Tek dilli ve tek imanlı olan uluşumuz gerçeken Cümburiyetle altın devrimine girmiştir. Ve onu yaşıyor. Tarihe göre yeni başlıyan bu devrim başlangıcındaki has göre ü, Türk ulusunun kısa bir Bu sözlerinden sonra B. Necib Asim Yazıksız saylavları and içmeye çağırmış ve alfabe sırasilç intihab dairelerinin i- lik okunan intihab dairesi Afyon o- muş ve Ali Çetinkaya ilk olarak and iç- yeis. Ve yine Büyük Millet Meclisinde ilk olarak and içen Bayan Mebrüre Gü- yaparken çok kıymetli yardımlarınızı benden esirgememenizi bilhassa dile - rim, Mütcakiben Başkan vekilleri ile idare âmirleri ve kâtiplikler seçimi yapıla rak, Başkan Vekilliklerine Hasan Saka (Trabzon), Nuri Conker (Gaziantep), Tevlik Fikret Sılay, idare âmirliklerine, Halit Bayrak iBiyazit), İrfan Ferit Serli Mehmet Ali (Çoruh), ai de Aki seçilmiş- lerdir. Bayan Sabiha bu suretle Büyük Millet Meclisinin riyaset divanına giren ilk saylav olmuştur. Cümhur Riyaseti ç Riyaset divanının bu suretle teşekkü” Atatürk'ün mevcut 386 saylavın ittifa- kile Cumhreisliğine seçildiğini bildir. miş ve sürekli alkışlarla . Başkan, bunun üzerine neticeyi Ka- mâl Atatürk'e bildirmek üzere toplantı- ya fasıla vermiştir. (Atatürk'ün yemini kısmımızdadır. sek saygı ve bağlılıklarının ifadesi olan heyecanlı tezahürlerile uğur- lanmıştır. Kamil Atatürk'ün mutkundan sonra 15 dakika istirehat edilmek üzere celse- ye nihayet verilmiştir. Kabine meselesi Büyük Millet Meclisi Yüksek Riyasetine Yeni seçim dolayisiyle icra ve- killeri heyeti istifa etmiştir. Yeni —— —— — ——— de kolaylıkla ortadan kaldırılmasına ya- rayacağını söylemiştir. Bay Hitler sözüne devamla demiştir Atatürk'ün yemini (Başı indi #ahifede) iğim andla, üzerime aldığım onurlu ödevin kutsa olduğu İİ #ır da bulunduğunu pek iyi anlıyorum. Buna, benim özel gücüm, » arkadaşlarımın ayrılmaz. birliği ve arasız yardımı ile Bu değerli güvencin benden esirgenmiyeceği Arkadaşlarım, kıtınızdan çekilirken, başladı İŞ işlerinde sizler için oetimli, matlu çalışmalar dilerim. nem büyüktür. Abdülhalik — diğer sayi heyelin Malatya Saylavı nönü tarafından teşkili lunmuştur. Yeni heyetin ne kadar istifa eden icra heyetinin ifayı vazifeye deceğini arzederim. K TA Reisicij Büyük Millet Meclisi Yi Riyasetine, Başvekil Ismet İnönü'nül üzerine yeni icra vekili nin aşağıda isimleri yazili tan teşkili tasdik olunmuş nu atzederim . e İŞ PM : Mülk Müdafaa: Kizim Özal Kariye Terlik RMA Ar iie Eun Mp Maarif : Abidin Özmen (A: Nafın : Ali Çetinkaya (Afyon İktisad: Cell Bayar (İzmir) Sıhhat ve İçtimai Muavenet dam (İl: er Güzer ve İnhi Rana ( ). 3 * Muhlis Erkmen (| ANKARA, 1. A.A. — Cümburreisliğine tekrar yisiyle Büyük Millet ei & ile Millet Meclisi m ve Orta Elçilerin tebriklerini buyurmuşlardır. kr > Görele'de ateşli gençlik var GÖRELE (Mliyet) i müshalarımızdan birinde ki içtimai hayatın son si elle tutulur kadar b çoki V srkadaşlar oldu ğın 5501 Bu günkü” yâzsel İ leketin daha bazı ileri bsi rinden ve bu gençlik yuvası olan yeşil man ocağından bahsede“© yakın kulüplerle tertip e dostluk O maçlariyle köklü ve izli bir intiba tadır. bir

Bu sayıdan diğer sayfalar: