6 Mart 1935 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6

6 Mart 1935 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Inkilâb kürsüsünde İnkılâb memlekette ekim işinide yoluna koydu On, onbeş sene evvelki çifçiliğimizle bugünkü çifçiliğimizin farkı büyüktür Sinop saylavı Bay Yusuf Kemal dün İnkilâp enstitüsündeki dersine devam Bugün ziraatten bahsedeceğ “Ziraat deyince ekonomiyi düşünmek Mzsmdır. Ziraatte tarlaya (Tarim) der. lermiş. Biz de ziraatin halini, ne olduğunu tetkikten evvel, bir buçuk asır içinde Av ziraat nasıl ilerlemiş, ziraat te tekâmül nas olmuş. Bunları tetkik et » mek lâzımdır. Toprak ile meşgul olanların önünde mühim bir mesele var. O mesele tarla e- kildikçe, mahsul alındıkça toprağın yetiş Grme kuvveti azalır. Bunun önüne geçmek bir mesele. Toprağı bir müddet kendi haline bırak- mak veyahut üzerinde işlemek lâzım - dır, demişlerdir. Bu ziraatçilerin tabirince gübre ver- mek, tarla dinlendirmek icap eder. Evvelâ ziraat İngilterede ilerlemiş, oradan Almanyaya geçmiştir. İlk zaman- da gübre veremiyorlarmış. Gübre iyi bir sey. Zira hayvanları kışm besliye,k t- lari yokmuş. Hayvanları keser şetlerini kurutur, yerlermiş. Bu sebepten tarlayı boş bırakmağı muvafık görmüşler. Tabii tarla bir İaboratuvardır. Bu tak dirde yeni yeni maddeler hasıl olur. Tecrübe göstermiş ki bazı topraklar üzerine ekilen otlara verdikleri gıda ©- tuna göre oluyor. Yani buğdayın, arpa- nım, yulafın aldıkları yer değişmek su - retile tebeddül ediyor. Böylece 18 inci asıra kadar sıra yap- mualar. Bir ciftlik arazisi üçe ayrılmış, Bu sene bir kısmı, gelecek sene,bir kıs- mi ekilmiş, Devirler yapılmış, tarlalar senede bir kere boş bırakılmış ve müna- vebe olmuş. Bunları memleketimize tatbik ede - Yen: Bu usul nüfus çoğaldıkça o'maktan çıkmış. Zira tarla bir ekiliyor. Sonra tecrübe ile bu boş yerlere şal gam filân gibi şeyler ekilmiş. Yonca gıdasını havadan alırmış. Pan car, buna benzer şeyler de çapa duğu için temine başlamış. Yeni bir sıra hasıl olmuş. Şalgamları hayvanlara ye- dirmişler, bu suretle hem © insan, hem hayvanlar, hem de tarla dörtlü münave- beye başlamış. Hepsine de faydası ol- muş, 19 uncu asrın iptidalarından itiba - ren Alman ziraati İngiltereyi tetkik e- derek başlıyor. 1840 da von Libing kimyayı ziraiyi keşfediyor. Görüyor ki nebat uzuvları azot, fosfor, potası buluyor. Sim'i gübreler yapmağa. başlıyor. 19 uncu asır içinde sun'i gübre vermek ziyadeleşiyor. Nihayet ziraste makine gi riyor. Zamanımıza doğru ziraat bunları top lamiş olduğu halde tarlayı bir liboratu- var haline koyuy: yide bir makine m: ise tarlada da ayni iş oluyor. Ziraat te tekömül, sanayileşme de - raek tarlayı bir İâboratuvar halinne koy anak demektir. Zamanımızda Avrupalılar (Avrupa- «in ekecek boş yer aye diyorlar. Şu halde tarlayı fabrika baline kayacak e vr zirai kimyevi kuvvetini anlamak b ya Bizim memlekette. Osmanlı zama - unda tesir ziraat alanında görüldü. » Bu söylediğim sistemler itibarile Tür kiyeye bakacak olursak Türkiyede tabi- at kendiliğinden vardır. Ancak İç Anadolu ile deniz kaya - nim birbirinden Badoluda tarla çoktur emileklr Şark vilâyetlerinde 4 sene dinlenmiş bırlalar vardır. Deniz kenarlarda aran 2i az değildir. Karadeniz sahilinde kesafet çoktur. Yalnız deniz kıyılarındaki vilâyetlerin öbüründen ayırt edilmemesi lâzımdır. De niz kenarındaki vilâyetler mahsullerini pazar? kolayca verirler. Zaten Avrupada dinlendirme ile » yerken. sonra vazgeçmeleri bunu göster mer mi? Bu malın mata olup olmamasında, pezara sevkedilip edilmemesinde göste, rilir, Dinlendirme bizde de vardır. e Hattâ münavebeli dinlendirme de var er. Ancak Avrupa ile bir fark © vardır. Bizde görenek babadan öğrenilen şey - “ören bu ekilir, kışın bu ekilir, — - Ne için bu sene bunu ektin? Halbuki Avrupalı bunun sebebini i- zah eder. Yani onlarınki bilerek, anla - yarak bizimki babadan Sonra sıra ile gelince, bizim pek az yerlerimizde gübre kullamlır. e Etrafta gök Par ğe ve durur. 'ani ormanı ip tarla yapmak durürken eg işe girmez. Ormanı bitirir idi. Bu hal bir çok vi- Müyetlerde daha devam edip dur#ıakta. Gübre hiç kullanılmaz. Hattâ bir çok viliyetlerde gübre toplanır, yakılır. Fakat bir müddettenberi sun'i ve übre kullanmağa başlamıştır. dai şekilden en ileri şekle ka- Birde isten bütün verimi almak he- Büz yoktur. Bunda bir çok sebepler var. Nüfusun dağınık olması. — Kannatkâr'ık olması. | Ve diğer sebepler... Tarlayı kurutmek vesaire hiç yok. Avrupada İngiliz ve Fransız ziraat: leri arasında mühim fark vardır. Ziraniteki tekâmül topraksızları ço- ğaltmı; ise de, çiftçilik anlayarak ya - pılınıştır. Bunnn ekonomik sebebi tücaret fi « kirlerinin zirante de girmesidi Fransada ise İngiliz lordu gis çift - , derler. Zirdedin makineleşmesi aatin makineleşmesi deki gibi değildir. Sanayide tekniğin ilerlemes kullanmanın ilerlemesi Ziraatte © makinenin iler- ni iyice bilmek demektir. Asıl teknikin ilerlemesi, usulün iler- lemesi budur Onun için ziraatte makineleşmek ve netice kol kuvvetinden tasarruf demek- ür, ir aralık Türkiyede traktör kulla - malım, dendi. Ve olmadı. Sebebi eko - 'nomiktir. Traktörü biz yapmıyorduk. Yapanlar başkası idi. O da bozulunca yapacak tamirhare- yoktu. 1 ğerile kot ölür, bayern emeğine nazaran çok ekonomik olen traktörden istifade edemedik. Memleketimiz. hâlâ kara saban dev- mahdut muka - yese yaptıktan sonra Yeni Türkiye ku- rulduğu vakitte ziraatimiz tabii çok ber- bat bir halde idi. Bayünkü ziraatimiz o güne kadar derin bir değişme olmuş seklinde, değil- dir. Öyle esaslı bir değişmeler bir bu - | çuk asırda oluyor. i Köy; ziraat meş'esi birdir. Fakat kövlü mo: isinin başkı nokta. | in da vardır. Köy ekonomisi olduğu gi- | övün ictimai meselesi vardır. İ Türk gen in önündeki mesele köy meselesidir. Arkerin, - hukuker-un, Ziraat tüccarının hepsi oraya gitme”, © | nu ilerletmeli, ve onu yükseltmeğe ça - lışmahıdır. Köyün içtimai meselesi değil, ekono- Atı ve makineleri laç Ziraat, çok tari « lan tabiati bilmek ve hükmetmek olun- <a köylünün bunu babadan öğrenmesi kâ | fi zelmez. Avrupanm istikhali © kimyai zirsiye tâbidir. Bizim memleketimizde bilgiye o bağ- Önun için Büyük Millet Mecl gözlerinde sirt ne halde de... "Buna Bir taraftan vaaharebe ilemeşgni i ken diğer taraftan zirant mekteplerini düşündü. İçtimai cihet olmakla beraber köy - ü bu memleketin her derdini her zah - li çektiği halde bir çöklarınn maza- rında köylü sefil ve hakir görünüyordu. Türk milliyetcilerinin ilk söyliyece. ği söz senin yerin benim başımdadır, de meki ü © da; ben de kanımızı akıt - yorduk. Biz biliyorduk. O da bizimle be. raber koşuyordu. Nihayet köylüye Tür- kiye: — Sen hizim efendimizsin.. Sen e - fendisin.. demeğe mecbur oldu. Köylünün başında âşar | belân da vardı, ziraat tekniğine mühim tesir yapı- yordu. Aşarın ilgası zamanmdanberi, mahsu- lâttan alınan verginin kaldırılması söy- lenmedi değil, Aşar köy'ünün üzerinde bir vergi değil; köylüyü topraktan mah tum etmek ve yanmda başka bir sınıf yaratmak neticesini doğurdu. Çünkü âşar her yerde iltizamla ve- rilivordu. Mültezim ne demekti? Köylüden âşarı olacak, devlete ve - recek, Köylere gidince mültezim, mül - teximin hak toplayan adamı deyince kar. şıda zulüm tecessüm eder. Harmanda mahsulü ölçün isi onda veya © sekizde bi <bask değildir. Köylünün ağacı ve sairesi vardı. Bunlardan da rü.umat almırdı . Mültezimlerden zengin olmuş a - damlar vardı. Ne yapmış. Devletten beş kuruşa almış, köyden beş bin ku- Li a etmiş, Nihayet o mültezim olarak ağn © ohauş, şu ve bu şekilde ibi olmuş. ve köylünün üzerinden bu- Bu kaldırmak lâzımdır. Bu kolayca kalkamazdı. O âşarı kaldı hükümetin büt « çesinde devletin dörtte biri idi. Meselâ âşar 25 milyon tutuyordu. Bu kadar yoksulluk içinde bu para atılır mı? Fakat bu kar rildi Fırsat düştükçe vergiyi ökonomi noktasından faydalıdı Devlet ziraatin ilerlemesi zerine almıtşı. Fertçilik ile devletçi - lik arasında hangisi ir, hangi nadir pünakaşası yapılırken gi cek iş Fertçi iliak köylüyü bıraksak, i- lerilerler veya geri kalırlardı. Fakat ötedenberi — devleti katlerinden mahrum kalan ziraatin ne vaziyette olduğunu görüyoruz, Dev letin eli, ulusun elidir. Buna da dev- ilerilediği id lin edilemez. Başlanan ile şimdiki zamanı örürsek iftihar edile YE © MİLLİYET ÇARŞAMBA » MART 1935, (Başı 1 inci sayfada) ler Ayerof kruvazörüne ve donanmanın tün mesuliyet, isyanı ve edenlere râcidir ve rın müessir bir ibret olacak sekilde ce - zalandırılmalarnı istemektedi Bu sabahki vaziyet, şudu lsyancıların, isyan barek ce tanzim edilmiş olan plâna göre, Yu- manisti.nm şimal vilâyetlerine sirayet et tirmek için olan teşebbüsleri âlim kal- maştır. Şimali Yunanistana gönderilmiş olan gizli ajanlar, orada kendilerine müsait zemin bulamamışlardır. Ursumi' vaziyet hakkındaki müsbet bir tetkik; yakın bir zamanda ve kâmiler bastırıla- cağını tahmine müsaittir. Hanyadan gön derilen bir telsizden anlaşıldığına göre, Girit âsileri kaçmak tasavvurunda ve Rodos'n gitmek ümi', dedirler. Asi gemilere karşı denizden de hareket başladı ATİNA, 5 (A.A.) — Hükümetin e- linde kalmış olan 3 torpido muhribi, söy e göre, Girit adasma hareket ot- Bu gemiler, tayyare'er ile bir i gemilere karşı yapılacak hare kete iştirak edeceklerdi 15 ağır bomba tayyaresi alıyorlar ATİNA, 5 (Milliyet) — Hava işleri | bakanı dün ecnebi tayvare fabrikaları #mümessillerini davet , lerek yirmi dört saat zarfında teslim olunrçık üzere 15 tane ağır bomba tayyaresi verip vermi- yeceklerini sarmuştur. İki fabrika mü - messili bu müddete teslim edebilecekle. | rini söy ediklerinden hemen bugün kat'i karar verilecektir. PI# #ras İtalyada BRİNDİZİ, 5 (A.A.) — Plâstiras, buraya gelmiştir. Sökün bugin varın iade edilecek ATİNA, 5 (Â.A.) — Asilerin elinde | bulunan Averof erhlri, hükümet tay - leri tarafından bombardıman edil - miştir, Pilotlar, #azetelerin — fevkalâde Büshalarında verdikleri malümata na - zaran, gemide yangın çıktığını görmüş » lerdir. Resmi mahafilde, sükün ve intizamın bugün, yarın iade olunacağı temin edi- iyor. Bir deniz harbi bekleniyor LONDRA, 5 (A.A.) — Atinadan bildi yer: Bugün bir deniz harbi İ olacağı tahmin ediliyor. Deniz sefer - lerive kapalı olan Selânik limanın ne pek çok torpil döküldüğü bildirilmektedir. Akrabaları da tevk'f ediliyor ATİNA, 5 (Milliyet Gazetelerin yazdığına gi deş ve karılar, kif edilmiştir. Verilen hususi emirler (Cumhuriyeti koruma) derneklerinin bü tün şubeleri zabıta tarafından işgal e - evrak dosyaları zaptedilmiştir. he arasında kat'i vaffak olduğu bir radyodan, Bay Veni - ———— ——— cek birçok şeyler vardır. Köylünün e- linde tohumu... Bir avuç tohuma ba - karsak yüzde elli başka şey görürüz. Tohumun ıslahı lâzımdı. Birçok to- hum lah müesseesleri kuruldu. Köy- lü tohumu getiriyor. eczalandırıyor, wslah ediyor. Hükümet te iklime vy - gun tohum arıyordu. Tohum toprağa iklime, göre iyi veya fena mahsul ve- rir. İngilterede yetiştiri mükemmel tohum, burada olmaz. Türkiyedeki tü tün Amerikada olmaz. Tecrübe de gösterdi, olmadı. Ne için makine kullanamadık? Makine kullanmakta ileriye gide - medik, Zira işçi bazı yerlerde o ka dar çoktur ki makineden ucuzn £ du. Makine kullanılmazsa ne yapıla - cak? Çiftçilik işlerini makine yapa - sak mi? Bunun üzerinde çok düşünmek lâ - zımdır. Memleketimizde petrol bulun madıkça bununla kullanılan âleti kul lanmak doğru olmaz. Şimdi kamyonlar işliyor. Benzin ile- dir. Birgün etraf kapanırsa, benzin gelmezse ne olacaktır. Hayvaları da sâttık, arabaları da yaktık, Gayet mühim bir mesele... Kendimiz yapmadıkça, kendi iki: - mimize muvafık iş bulmadıkça hay - vancılık memleketin en mühim kuv- veti ve meşgul olacağı iş olmalıdır. n şeylerden yeni Tür - kiye hayvan hastalıkları ile uğ'aştı. Meselâ bugün sığır vebası yoktur. Bu bir iştir. Eskiden memlekette sığır ve- bası çoktu. Hayvanlar alabildiğine ö- lüyordu. Bugün, hayvanlar yazın ye - gil ot, kışın saman yer. Bizim istediğimiz hayvan bu değil- dir, 1923 de 2 milyon liralık hayva memlekete girmiştir. 1930 da 700 bin liralık hayvan girmiş 8 milyon liralık dışarı çıkmıştır. Hasta hayvanlar dışa rı çıkamaz. Hayvanlar sağlamlaşımış- tir. Memlekotte türlü türlü © yapılacalı işler vardır. selesi orman meselesidir. Orman kanu mu daha çıkmadı Ba sene çıkacaktır. Geçi ebini — Bir şeyler söyliyeceğim.. Ben mektebe gireceğim evrakım ta - mam, Mektebe almıyorlar, — Sordum. dediler.. 25 kişi alacâ- fiz, şartlarımız şudur. Bunun evra - kında şartlar ekaiktir. 23 yer için 300 kişi müracaat etmiştir. Vaktile kimse tenezzül etmiyordu. Bu da fikirlerin açıldı - ği gösteriyor. yanım | General | | ral Kondil | Asiler muhasara altında #elemin iayas harekstinin beşinde oldu ğu tesbit edilmiştir. Bay Venizelos, is- yana taraftar olduğunu tmek içim âsi gemilerin Giride gelmesini beklemiş- tir. Bu telgraf, bugünkü hareketin al» - de bir askeri isyan olmadığını, fakat iki siyasi cephe arasında kat'i bir müca- dele olduğunu teyit etmektedir. Hükümet, bankalardaki mevduatın çekilmesine mâni olmak vermiş olduğu kararı geri alı Tatbik edilecek mi? PARİS, 5 (A.A.) — Jurnal gazete « sinin Atina muhabirine göre, nizelos, Yunanistanın cenup sahu Girit kıtaatını çıkarmak suretile Ati ya bir hucum hazırlamaktadır. Girit a- dasında bir çok şehirler isyan hareket- ne iştirak etmişlerdir. Bay Venizelos, Reisicumhur Bay Za- imis'in dün akşamki beyanatına, muha- lefete mensup bütün © âyan azasını ve mebusları Giride gelerek isyana iitihaka davet etmek suretile cevap vermiştir. Venizelos kaçacağı yeri hazırladı PARIS, 5 (A.A.) — Atinadan Jur nal gazetesine bildiriliyor: Birtakım yarı resmi kaynaklara inanılacak © - İersa, Girid vali muavini Sgouros ile sabık vali muavini akis, Ve zelosun emrile kurşuna dizilmişlerdir. Ihtilâl, akametle neticelendiği takdir de Venizelosun 12 adalara, ve o yahut ki Mısıra kaçabilmem için Elli kruva zörü emre âmade bulunmaktadır. B. Veniz Atinaya ve cenubi Yuna - nistan sahillerine karşı bir taarruzu ve Giridde toplamuğa başladığı asker lerin buralara çıkarılmasını istihdaf eden geniş bir hareekt plânı hazırla» makla imi Kondilis tekrar Selâniğe gidip geldi ATINA, 5 (Milüyet) Harbiye Bakanı General Kondilis dün tayya- re ile Selâniğe yetişmiştir. Gece Baş- bakan Çaldarise telefonla âsilerin Şar ki Makedonyada gittikçe kuşatılarak ukıştırılmakta olduğunu ve yarın o - radaki vaziyetin temizlenmiş olaca - una bildirmiştir. ATINA, 5 (Mi lâniğe giden Hai bugün tayyare ile avdet etmiştir. Talebe arasında çarpışma ATINA, 5 (Milliyet) — Üniversi tede Venizelist ve komünist talebe hükümet taraftarı talebe arasında Selânik garnizonundaki askerler değiştiriliyor ATİNA, 5 (Milliyet) — Hükü - met muhalifleri ileride bir daha bu gibi barekste geçebilmelerini o imkân sız bırakacak esaslı birtakım tedbirler almaktadır. Bu meyanda Selânil daha bazı garnizonlara eski Yunanis- tan nsekrlsrini yerleştirmeğe başlamış tır. Eğer celbedilmekte olan asker bu na kâfi gelmezse eski Yunanistanda daha başka larmı da silâh altıma ala- caktır. Papanastasyu tevkif edilmedi ATINA, 5 (Milliyet) — Çiftçi ve İşçi fırkası lideri Papanastasyanun tev kif edildiği teyit edilmemektedir. Yeni hariciye nazarı ATINA, 5 (Milliyet) Çaldaris kabinesinde Ziraat Bakanı olup ge - şenlerde istifa eden Teodokise Harici ye Bakanlığı teklif edilmiştir. İtalya vapurları Yunanistana uğramıyor Talya hükümeti Brindizi, Triyeste; Bari ve Napoliden hareket edecek bü- tün vapurlara Yunan Ilmanlarına uğ- ramaları için emir vermiştir. Buzün Büyükdereden hareket eden Yunan bandıralı gaz vapuru Atlas'ın Yunan sahillerine yanaşmadan doğru Tunu - sa gitmesi bildirilmiştir. Beyanname Tayvareler bu sabah i kıtanta Kondilisin bir beyannamesini atmış - lardır. Bay Kondilis, bu beyanname - de kıtaatın kendilerinden hakikati giz Niyen âsi zabitler tarafnıdan sürük » lendikleri, kendisine malüm olduğunu bütün Yunanistanın isyanı bastırmaya karar vermiş bulunduğunu , gocuklarınm kanmı dökmek diğini bildirmektedir. e Bay Kondi beyannamesini şu suretle bitirmişti Mühlet için 24 saat müh- let veriyorum. Bu möhlet geçince, bü- tün kara ve hava hamet etmeksizin karşı çıkacağım. Bunu size hiç bir za- man yalan söylememiş olün namuslu bir asker söylüyor.,, Asi bir tabur teslim oldu Selânikte tam bir sükün © vardır. Şehir ve mülhakatında gönüllü ve ih- tiyat kaydı gittikçe art, şevkle devam etmetkedir. Asi bir tabur hü- kümet kıtaatıma teslim olmuştur. Girit müstesna olmak üzere bütün adalar hökümete halisane bir surette bağlı bulunuyorlar. Gece âsi gemiler Girit adasından pek az mesafede Lu- Junuyorlardı. Averof güçlükle hare- ket edebikmektedir. Hareket inde bulunan tayyareler âsi gemileri kova- lamağa âmade bulunuyorlar. Atinada sükünet vardır. Gerek A- tinada ve gerek Pire, Selânik ve di - ğer şehirlerde gazel tabıları vesilesile mutaddan faz! reket mevcuttur. 100,000 kişilik kuvvet ATINA, 5 (A:A.) — Ri nın hususi muhabiri bildiriyo: General Kondilis şarki Makedonya âsilerine hitaben neşrettiği Bir beyan- namede hükümetin dört zufı altma aldığını, bu suretle 100,000 şilik, 60 tayyareye ve kuvvetli topçu- ya malik bir ordu hazırladığımı âsi - leri Venizelosun igfalatma kapılmı » yarak silâhlarmı teslim etmeğe ve bu suretle dahili harbin fecayiine meydan Acı bir kaybın Yı'dönümü (Başı 1 inci sahilede) geçmiş hâtıralarımızı anarız. Dirileri azmak belki biraz öğünüş gibi bir sey olur. En samimi nış, ölüleri anmak - tar. İzmir liselerindeü yetişen gençle- ri, eski fahri reisleri olan Reşid Gali- bin hatırasını anmak için Oo önayak ol- duklarından dolayı tebrik etmeyi bir bosç bilirim. Bay Kemal Eminin söylevinden sonra, Bayân Lâtife Ege Reşid. Galib için yazılı bir ezgi okudu. Bundan sonra Reşid Galibin hemen hemen bü- tün hayatında arkadaşı olan Dr. Et- hem Vasıf kürsüye çı bem Va - sf Söylevine şa sözlerle başladı: Reşid Galib bet eski mekteb arkadaşımdı. Kendisi Rodosta, 1892 senesinde iyi bir baba ocağında doğ- du. Küçükten beri diğer kardeşleri a- rasında farklı bir çalışma ve zekâ 010 ri gösteriyordu. İlk tahsilini Rodosta yaptıktan sonra, onu İzmire gönder- diler. O da birçoklarımızı İzmir sesinden yetişti.,, Bay Ethem Vâsıf, Reşid Galibin mekteb hayatını anlattıktan sonra, 0- nun Bal harbine gidişini ve büyük harbde gönüllü gittiği Ka/kasya cep - hesindeki yararlıklarını anlatarak de - di ki: — Reşid Galib gittiği yerde emni- yet yaratır ve doğru görüşlerini etri fındakilere yayar, Reşid Galib Türkocağı teşkilâtla- rında köycülük yolunda ve bizzat köy ler içinde maddeten çalıştı. O Aydın- dan mebus seçilirken, bütün halk re- yini seve seve veriyordu. Çünkü Re- şid Galibin kendi mebusları olmasını yürekten dileyorlardı. Röşid Galib şok çalışkan, fakat bas- ışması arasında ken dini ihmal etmişti. O kendisine veri- len vazifeleri yapmak için vaktin dar- lığma inananlardandı. Nibayet (o hastalığa (o tutulduğunu haftası olan bir pazar günü kitapha- nesine naklettirdiği karyolasnnda bi rağmen gözleri- ni bül bütün kapadı. Gerçi Oonun cesedi amızdan ayrıldı, *akat hâti - tası dalma yüreklerimizde o kalacak - Ge cu yıldönümünde Ankaraya toplanan izcilere hitaben söylediği nutuk Bay Zafer tarafından tekrarlandı. Bu nu- tuk Reşid Galibin kendi elyazisile yazdığı defterden ölcummmuştu. Defter elden ele gezerek orada (oo bulunanlar tarafından tetkik vi Bayan Kâmuran | tarihçiliğini , Ba- yan Hayrünnisa dil bekkndeki Çalış- ma anlattı. n Pakize inançta onun köycü- lüğünü anlattı, Ve sözlerini şu şekilde bitirdi: Arkadaşlar burada Reşid Gali- bin hâbıralarını anıyoruz. Fakat bu a- nışlar boş İaflardan ibaret kalmıyacak tir. Çünkü boş İâf onun ruhunu taciz eder. Reşid Ağabey biz senin ( yolun- da, köy yolunda yürüyeceğiz. Meza - rında rahat ol. En #on olarak R: bir nutukta zaptedilen orada bulunanlara ken i ve ihtifale son veril- ile anlattı. vermemeğe davet etmektedir. Bir muhalefet reisi ne diyor Diğer t ti muhalefet lakopulos, matbu ta bu isyanı takbih etiği harbe meydan vermeemk için Veni - zelosun vatanperverliğine müracaat eylediğini söylemiştir. Yağmur ve sis ATINA, 5 YALA ) — Makedonya» dal detli yağmur askeri ha- reketleri teahhüre uğratmaktadır. BRENDİZİ, 5 (A.A.) — Yunanis- tanda zuhar etmiş olan isyan dolayı- sile bu mem'ekeik. olan hava ve de- miz münakalâtı inkıtaa uğramıştır. Bu- raya gelmesi eden Trinton ismin deki Yunan gemisi Pire limanında kal mişlır. Hindistan ve Avusturalyaya gitine si mukarrer olan dört motörlü İngi - liz tayyaresi Brendiziden hareket (o © demediği gibi Atina ve İstanbula gi- decek olan tyyareed yola çıkamamış- tir. Asiler teslim oluyor ATINA, 5 (A.A.) — Şarki Make- donya asilerinin hükümet kuvvetleri- ne karşı mukavemet imkâssızlığı do layısiyle teslim olacakları zannedil- mektedir. Asi kuvvetler mikdarının mecmuu 2510 den ibarettir, Hükümet kuvvetleri, ilerlemeye © başlamışlardır. nın hususü mi iyor: Yunanistan üzerinden yçma bütün milletlere mensup tayyareler işin mene- dilmiştir. Selânikte sükün SELANİK, 6 YAZ — Trakya ve Selânik mıntakasında sükünet vardır. A- siler yalnız Serez, Drama ve Kavala gar nizonlarında kalmışlardır. Selânik limanı Me İSKENDERİYE, 5 (A.A.) — Selânik Tamamını | Bir kazmanın Marifeti İstanbu" tramvayları b saatlere: nası, durufi Evvelki gün Beyazıt ile rasındaki elektrik kablosunun 81 üzerine tramvay seferlerinin saat kesildiğini yazmıştık. Dün sele hakkında şirket nezdindi mız tahkikatta bize şu malümet miştir: Tramvay seferlerinin derme telerin yazdığı gibi tramvay Ve Yablalırımın biribirine maz e ların yanmasından ileri gelmiş" dir. Bozulan kablo yalnız tramvaYi yazıtta tâli istasyon kablosuduf- mele orasmı kazarken kazma il€ yay kablosunu bozmuş ve bu cereyan kesilmiştir. Tramvaylar8 trik cereyanı veren kablo mütemadi cereyandır. Elektrik W İse mütenavip cereyandır. kr cereyanm biribirile alâkası yı elektrik kablosu bozulmuş viratın dn kesilmesi lâzım Şirketin alâkadar © olan vaktinde yetişerek tramvay, bozulduğunu çabuk anlamışlar tamirine başlamışlardır. S bu sayede tramvay seferli müddet inkıtan uğramasma mm& w ravoru Boğazlar komisyonunun raporu hazırlanmış ve benle re matbaaya verilmi Rapor basılınca uluslar ktir ISTANBUL, 5 (A.A.) — futbol heyeti başkanlığından 8 mart 935 cuma günü Yel cüsü Necmi Ataman: Galalasarap birinci takımları #58 hakem Şazi Tezcan, yan hal Trahim, Ekrem Ersoy. da iki taraf berabere kaldığı de maç on beşer dakikalık iki daha temdit edilecektir. 2 — Beşiktaş Şoref stadında” gözcüsü İzzet Muhittin Apak. Ortaköy - Doğanspor A saat 9430 a hakem İM Apak Feneryılmaz - Karagümrük Ağg kımları saat (o 12,30 da hakem © Karsan. 3 — Fenerbahçe alanda: gi Sümerspor - Haliç saat 12 kem, Ali Rıdvan, İstanbul Mıntakası Bisiklet beyi 22 - 3- 1935 cuma gümü bü vik yarışları, yapılacaktır. Yar Mecidiye köyünden Kefeli köye # geliştir. Yarışa girecekler ganlığına kendilerini yazd Başbakanın Onuncu yılı (Baş: 1 inci sahifede), i ie okuduğunu ve bunlardan, b dost lâfınım bali faaliyette isinden gelmiş olmaları haseb kai daha mütehassis olmak; ne bir ihtimam göstermiş öylemekliğime müsaadenizi rim. Büyük şefim bu münaseb teşekkürlerini, hem de sami ğumu size bildirmeğe beni miştir. Başvekil Inönü, bu kadar ve bu derece dostane bir ibtü rİyasetinin ununcu senesin mak suretiyle göstermiş oldu Jâkadan ve kendi siyasetiyle arasında bulmuş olduğunuz betten dolayı pek mütehansit tur, Size dostluk ve hislerini teyit etmektedir. Bana gelince, aziz dostum V 4 lektaşım, büyük önderimin ve ff min tarafınızdan o kadar iyi yurulmuş olan rahat ve imdi gölgeleri altında Türkiye setinin idarecisi sıfatiyle, m Sa ol iin üzel ela v gelmiş olan bu güzel & / lerimi ve temin hususunda sizinle mü Balkanlarla müşterek olan ir ini Bu anlayış, bina edici ve vü ci karşılıklı bir anlaşmaya İ miştir. $.M. Kral Karol Hazret sek ve müdrik siyasa telâk never himayesi altında tam, asil ve dost femme nız başınıza bir kuvvet teşkil, sunuz. Öyle bir kuvvet ki devlete bedeldir. Bütün teşekkürlerimizi rek sadık dostluğumuza Türkiye. De 1 Le ale ANKARA, 5 (Telefonla) Te yıldönümü. onuncu le İsmet İnönüne Yunan B daris, Bay Molotof, Bay ** erine Bay Benes, Bones, Belgi

Bu sayıdan diğer sayfalar: