9 Ağustos 1987 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 32

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

T e7 Belediyecilerden kaçabilmek için iki belediyenin sınırını mekân tutan köftecinin köftelerini “yetişen yiyor” Seyyar köfte holding Sezen'lerin, Efe'lerin, Yüksel'lerin, Kenan'ların uğrağı olan seyyar Aşiyan köftecisini işletenler “yürüyen restoranlar zinciri” kurmak istiyor. lerce liralık hesap ödeyip kazıKlandıkları hissine kapılanlar doğru bize gelip deşarj oluyorlar”” diyordu minibüs içindeki ocak ba- şında köfteleri çevirirken Fahri Meydan. “Dokuz on porsiyon köf- te ve süper acı sivri biber yiyerek.” Edebiyat Fakültesi mezunuydu, iş- letmecilik master'ı vardı, yapmak- ta olduğu işi çok seviyor, “*on dev- let memurluğuna bedel”” olduğunu söylüyordu. Köfte kuyruğunu dü- zenleyerek izdihamı önleyen Reşat Bey ise, Koç Holding'in Beldesan bisiklet fabrikası imalat müdürlü- ğünden buraya transfer olmuştu, yürüyen restoran zinciri fikrini en 62 NOKTA 9 AĞUSTOS 1987 ü ş amdan restoranda yüzbin- çok o vurguluyor, “hamburgere karşı ebedi Türk köftesi”'nin ko- runması düşüncesini savunuyordu. Gecenin herhangi bir saatinde en az on beş otomobili park etmiş gö- rebilirdiniz İstanbul Bebek'le Ru- meli Hisarı arasındaki Aşiyan'da- ki köftecinin önünde. Kimler mü- davimi değildi ki? Sezen Aksu çok seviyordu Aşiyan köftesini, hatta geçen gece az daha serçeparmakla- rını yiyecekti lezzetine kapılıp, köf- te, ayran, domates, biber kompo- zisyonunun. Efe Özal ve arkadaşı Miss Boronkay'ın uğrak yeriydi seyyar köfte holdingin Aşiyan mer- kez şubesi. Köfteler stres çözüyor. Onno Tunç'lar, Yüksel Uzel'ler, Kenan Kalav'lar, Rıza Silahlıpoda'lar, Ba- rış Küce'ler, daha daha kimler mü- davimiydi Aşiyan seyyar köfte te- sislerinin. Bazen yatlardan sipariş gelirdi, bazen kapıcılar tepsiyle ge- lir otuz kırk porsiyon köfte yaptı- rTır götürürlerdi apartmanlarına. Turist otobüslerinin de uğradığı olurdu. Bazen bir Limuzin belirive- rirdi. İçindeki olağanüstü şık ba- yan, kendisi için çeyrek köfte, kö- peği içinse on porsiyon biftek 1s- marlattırırdı şoförüne. Bir keresin- de de duvaklı gelinle damat uğra- mıştı. “Eşin var Aşiyan'ın var..”” diyerek köfte ayran sunulmuştu ye- ni evlilere. Holdingin patronların- dan Yılmaz Abi, halim selim tavır- ları ve düzgün İstanbul Türkçe'siy- le, “Stresten sıyrılmak, günün yor- gunluğundan biraz olsun çıkıp,kü- çük bir macera yaşamak için geliyorlar”” diyordu. Belki de haki- katen bu yüzden geliyordu buraya Sürmeli Otel'in ve Antik Restoran'- ın sahipleri. Gece üçten dörtten sonra pavyoncular... Sınırdaki minibüs. Beşiktaş Be- lediyesi ile Sarıyer Belediyesi'nin ortak sınırı Aşiyan'dan geçmektey- Fahri Meydan holdingin imalat merkezinde di. Seyyar köfte holdinge ait mini- büslerin de ön tekerlekleri bir be- lediyenin, arka tekerlekleri de öbür belediyenin sınırları içinde tutulu- yordu. Hangi belediyenin zabıtası kontrole uğrarsa, minibüsler hemen hareket edip öteki belediyenin ala- nına sığınıyordu. Belki bu yüzden “Yetişen yiyor bu porsiyonları, yetişen” diye slogan atıyordu pat- ronlardan Fevzi Meydan. Türkçe'yi askerlikte Ali okulunda öğrenmiş- ti, gündüzleri çay bahçesi işletiyor, vakit buldukça da boyacılık yapı- yordu. Takımlar ve partiler üstü köfte holding. Tam bir hür teşebbüs zih- niyetiyle çalışan holding, nasıl be- lediyeler üstü bir konuma sahipse, personelinin takım ve partileri de ne olursa olsun bağımsızlığını koru- yor gibiydi. Yine de Turgut Özal'- ın Amerika seyahati öncesinde ver- diği seyyar satıcıları zabıta kaç- göçünden kurtarmakla ilgili beya- Natının sonuçlarını bekliyordu. Özal'ın dediği gibi, numara alıp ti- carethane yerine konulurlarsa Aşi- yan'ın köftecileri faaliyetlerini gün- düz de sürdürebilecekler, yürüyen restoranlar zinciri düşüncelerini gerçekleştirebileceklerdi © r DELON €© ANTHONY İLA KAŞIKÇI ©. Wz?“mgî DOAVIĞAK ODASI MODASI © ÂABİL/ N ERİ ŞIKLI SÖZEN KAM © NAP C Ü DERİ-GÜDEİ (T87/88 ORELİCH © 1VO POGORTLU ç ZÜLFÜ LİVANEL

Bu sayıdan diğer sayfalar: