28 Kasım 1940 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10

28 Kasım 1940 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Var n Gec el EMMANUEL BOVE'DEN: HALIiD FAFHRı OZANSOY Kİ m — Bu ihtar Arnold'a cesaret vermekle beraber, ayni zamanda hayret verdi. Demek kendisini benzerlerin- . den ayıran hiç birşey yoktu. Duvarlarına iğreti şark halıları asılmış olan küçük merdivene âtıldı. Vesti- yer tarzında kullanılan bir nevi sahanlığa varınca salonun medhaline yaklaştı ve paravanın arkasına yarı gizlenerek gözlerile Gönia'yı aradı. Masaların etrafında pek az kimse vardı, fakat ortadaki dans mahalli dans edenlerle doluydu. Birdenbire, onu gör- dü. Yaşlı bir adamla dansediyor ve gülüyordu. Baş- ka bir şapka ve yeni elbiseler giymiş olmasına rağ- men, değişmemişti. Kendisine güzelleşmiş geliyordu. Sanki bu akşam bu tekrar meydana çıkıştan şiiphe- lenmişmiş gibi, bu gece hakikaten bütün parlaklığı üstündeydi. Arnold, bundan, ıztırap çekmekle bera ber ayni zamanda acı bir sevinç duydu. O, sanki kendisini görmemiş gibi bulunduğu ts- rafa bakarken, elini kaldırdı. Kadın, yerinden sıçradı. Tebeşsiüümü kayboldu. Dansını kesmemekle beraber, artık gözlerini delikanlıdan ayırmadı. Nihayet orkest- TA susunca, partenerini bıraktı ve Arnold'a yaklaştı. Sanki o hâlâ âşığı imiş ve sanki ayrılıklarından- beri olup biten şeyle ehemmiyetsiz imiş gibi: — Nasıl? şen burada mısın? Dedi. Delikanlı: — Seninle konuşmak isterdim. Cevabını verdi. Kadın: — Hemen şimdi mi? Diye sordu. — Ne zaman istersen, — Ya! pek$lâ, böyle olması bence daha iyi. O halde in gene aşağıya ve beni dışarıda bekle, yalnız o suretle ki şasörler seni görmesinler. Ben gelmek için bir kolayını bulurum. Bilbaasa, benimle konuş- madan evvel, sana işaret etmemi bekle. Sonra beni takib edersin. Böyle inceden inceye nasıl hareket edileceğini anlatan, sanki sevdalı bir kadındı. Arnold bu sözleri, o olup biten şeylerden sonra Gönia'ya garip görü- nebilecek olan bir itaat, bir sevinçle dinlemişti. Fa- kat, bakiki bir kadın olduğa için, bu değişiklik hiç ona acayip gelmiyordu. Sanki bunu evvelden keşt- etmiş denebilirdi. Tekrar yalmz kalınca, Arnold, başka bir adam oldağuna kanaat getirdi. Tekrar itimadına kavuş- muştu. Gönia'nın kendisini karşılayışı, ona, harikul- ade bir tatlılıkta gelmişti. Velhasıl, kendisine tav- 20 — Servetifünun -—- 2310 siye ettikleri üzere dansingden uzaklaştı ve, uzaktan kapısını gözetledi. «Elverir ki o bana mülâki olma- dan, başıma eksi bir vak'a gelmesin! Eğer şimdi beni tevkif ederler ve o beni bulamazsa hakkımda kim bilir ne düşünür? Kendisiyle alay ettiğimi sanır. Gelip geçen bütün adamlara endişe ile bakıyor ve içlerinden birinin kendisine yaklaşıp konuşma- sından korkuyordu. Tabmin olunamıyacak en hafif gürültüden sıçrayordu. Üzerine dikkati celbetmemek için ne vaziyet takınacağını bilemiyordu. Ve, miha- niki bir surette, bir mağaza camekânını seyretmek için durmasıyle belki bir soygunculuk hazırlamasın- dan şübhe ederler korkusuna düşüp oradau uzaklaş- ması bir oluyordu. Ansızın bir sevinç çığlığı kopardı. Hiç şüphesiz. acele ediyor görünmemek için kapıcı ile konuşmak- ta geciken Gönia'yı görmüştü. Sonra, sanki onun kendisine yaptığı bütün ihtarların hiç bir hikmeti vücudu yokmuş gibi, hiç gizlenmeği düşünüyor gö- rünmeksizin ona doğru ilerledi. O anda bafifce w- kıntı hissetti, fakat sandetinden her şeyi unuttu. Kadın onun yaning gelince, Arnold'a dikkatle baktı. İstihza ile; — Kadın değiştirmek sana yaramıyor... Çebren pek bozuk! Dedi. O, cevap vermedi. — Pekâlâ, bana ne anlatacaksın bakayım, Ar. nold'cuğum Belliydi ki hiç garazı yokmuş, her şeyi alfetmiş ve hayatının yeni vaziyetinden memnun ve mesut- muş gibi görünmeğe çalışıyordu. Bir anne şefkatile : — Nekadar yorgun halin var! Sıcak bir şey İç“ mek ister misin ? Dedi. Onu bir birahaneye girmeğe mecbur etti, ca- ketinin yakasını indirdi, şapkasını başından çıkardı ve ellerini kendi elleri içine alarak oğuşturdu. Ar- nold ona aşk ve minnetdarlıkla bakıyordu, İakat o, sanki bunun farkında değilmiş görünüyordu. Biraz vücudüne kuvvet geldikten sonra: — Gönia, dedi, sana söyliyeceğim var. Beni daima seviyor musun ? Genç kadın cevap vermedi. — Gönis, yalvarırım sana, beni sevmelisin. Ben öyle bedbehtım ki... — Devamı var —

Bu sayıdan diğer sayfalar: