20 Ağustos 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

20 Ağustos 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

» KAR N mma mali 2 Ağustos Kari Gözile Gördüklerimiz Yetmiştik Annenin eryadı... BU İHTİYAR KADININ ADLİYE VEKÂLETİNE © GÖNDERDİĞİ İSTİDADIR Pa nakkale orta mektep muallimle- K e mütekait kıdemli yüzbaşı daya, endiden talep ettiğim nafaka ei M9 temmuzunda mahiye on hukuk katedilmesine İstanbul altıncı ve b, , bahkemesince karı verilrriş 06 dp 7 üsulen besbi ka'iyet etmiş akkale İcra memurluğunun hi slyaneti yüzünden aradan bir ay geçtiği halde İstanbal dairesinde yapılan birçok men ancak üç aylık tahil ui suretle yetmiş yaşında kayı lenin 80'ü! etmesine | vE efe” bük sebebiyet verilmiştir. Cümhuriyet aldığı in en ziyade nazan dikkste haa Adliye ieraatının böyle müsama- ke Denim gibi hiçbir kuvvete Adliye bulunmıyan bir ihtiyar kadın Me kapal, arında düşe kalka süründü- ed bakkında takibatı kanuniye m em aylık müterakim matlu- hap tarafıma süratla gönderilmesi İzm gelen muamelenin ifa- ie müandel çelileleri kemali hürmet —üsted'adır. efendim. Cecamüstafa Pp. Silirikapı enddesinde Ne. 35 HATİCE e KIRALI KÖŞK ALMADI Efgan kuralının Büyükderede Ak Anl Beye al olan yalıyı satın fot Üzere olduğu yanılarak yalının Yalı da konmuş idi, Halbuki bu Dede Yusuf Efendi namında bir diyancıya all bulunmaktadır. Kat'iyen Mtalmamaltadır, Yalnız Amamullah hazretleri bu ya- bal, yendikleri için aksam dahliyesi mında bir fikir edinmek Üzere ger yilerdir. Yalıyı almak arın etmedikleri “iseler dahi satılmıyacaktır. ŞOFÖRLERE DAİR dk, la şoför Nuri Efendiye — ani, arilan yazıyı muhakkak ki yanlış kaşa 7 olacaksınız. O yan, etemobil walürinin kabuhatini mutlak olarak erin üzerine yüklememiştir. Yalnız muayenesinin bu gibi kazalarda al- dh #hommiyeti kaydettik. Bir insan “ğu gibi kuvvetli olur da burnunun | Ucunu göremez. Fırka yazılarına gelince : Memleketin e mukadderatı ba gibi hadislerle tanyjtin eder. Onun yanında v bu hadisenin. na ehemmiyeti vardır, 2 Nari Efendi, UNUTULAN SINIF Türkiye Cümhuriyetinin » muhtelif inin arasında şimdiye kadar gelip Me) bütün siyasi fırkalarım taahhüdü bir vnda urutulap ta pek yalnız bırakılan w gile vardır: Oda işçi kitlesidir. kada, MEslisinin teşekkülünden bu âne ve ÇET devrede mevzuu hahs olan akape menden encümene havale edilen Yan Ber nedense küveden file çıkamı- er İş kanunu var, Ümit ederim ki, Beyefendinin 5. C. F. ası programı taya hu sınıfın bogünkü vaziyetini aeg de kanunun kendi fırkası inden fili sahasına çıkmasına delâ- ie bayada içi e hayatı ve Sü hususunda pek büyük faydayı etmiş olurlar, Biz işçiler şiddetle Mataşia multnem, Yeni fke bisi Şoför: VAHİT “SON POSTA, NIN Tefrikası: No 4 Mı Arsen Lüpen'in Son Sergüzeşti maz SON POSTA Dünyanın En Azametli Şehri Neresidir? Bütün Dünya İttifak Ediyor: Bu Şehir Nev Yok'tur ! Nevyork'un Bn binalara ve bu manzaraya bakınca Amerika ile memle- ketimiz arasındaki büyük za- man fasılasını bir hamlede anlıyabiliriz. Bu gördüğünüz resimler Ney Yorkta yapılan yeni bina- lara aittir. Bu binaların ber biri şehir ortasina oturtulmuş birer dağ parçasıdır. © MUHARRİRİ MORİS LÖBLAN İMDAT GELİYOR yas bir müddet sonra Kaç kız Raule dayanarak , alm ateş içinde idi, daklarından anlaşılmaz keli- er çıkıyordu. hi (Sen) nehrine dökülen ince ki, re kenarında, küçük bir in önüne çıktıkları zaman Yafa söküyordu. me «l'an uyuyordu. En kü- bir gürültü bile yoktu. İL sordu: â ye buraya yakın, de- TD Eeİ, işte karşısmda.. tela ağaçla döşenmiş niye yol, bahçesinin demir bir lıkları görünen küçük Küçg oya müntehi oluyordu. PE dere bu noktada yana Yor, biraz genişledikten miş aça duvarla ihata edil- e gidiyordu. kız burada tekrar bir korku buhranı geçirdi. Ker İ disine ıstırap veren yerlere | yaklaşmaktansa kaçmayı tercih ettiği anlaşıliyordu: — Avdet ettiğimi görme- melidirler, dedi. İlerde küçük bir kapı var. oAnahtarının bende olduğunu kimse bilmez. Raul sordu: — Yürüyebilecek misiniz? — Evet.. Biraz... — Sabah £ serindir, üşümi- yesiniz. — Hayır.. Sağ tarafta, meydanda kü- çük bir yol ayrılarak bahçeliğe sapıyordu. Raul yürümesine yardım: için genç kızın koluna girdi. Kapının önünde dur- dular. Raul: — Sizi sual sorarak yor- mayı o faydasız buldum, de- di. İcap eden malâmatı Be- Muhteşem Bir Şehirde sekiz on katli bina- Jar yıkılarak yerlerine bu mu- azzam binalar yapılıyor. Bu binalarile Nev York yüz sene sonraki şehirlerden birine ben- ziyor. Bu binaların her birinde bini: mütecaiz oda, mütaaddit asansörler, mağazalar, ve saire vardır. Yukarda gördüğünüz resim de Nev Yorkun gece manzara- şudan alırız. Alelhusus olup biteni gözümüzle görmek de mümkündür. Fakat tek bir sual (o sorayım: oAparlimanın anahtarını (o Beşu'dan mi al dınız? zi — Evet ve hayır. O bana sizden çok bahsederdi ve biliyordum ki sizin anahtâr- nız onun odasında, duvar sa- atinin altında dururdu. Birkaç gün evvel, anahtarı onun ba- beri olmadan aldım. — Verin o anahtarı bana, olmaz mi? Ben bunu. yerine koyarım ve hiç birşey anla- maz. Hem de sizin Paris'e geldiğinizi ve benim sizi bu- raya getirdiğimi ne o, me de başka hiç kimse (o bilme- melidir. — Hiç kimse bilmiyecktir. — Durun, bir kelime daha söyliyeyim. Birbirimizin kim olduğumuzu tanımadan, hadisat bizi garip bir surette karşılaş- tardı. Benim nasihatlerimi din- leyiniz ve hiçbir sözümden dı- şarı çıkmayınız. Olmaz mı? — Peki, Gece Manzarası | sım göstermektedir. Pa is için Avrupanın nurlu şehri derler. Nev önle nisbetle © Paris, Parise nisbetle İstanbul kadar geceleri, i-karanlık kalır. Nev York eri masallarında işittiğimiz bi: nevi şehirlerden birine benzer. Elektrik tevziatı o kadar çok i nm gözleri kamaşır. zalayınız. Raul, cüzdanından bir kâğıt çıkardı ve mürekkepli kale- mile şu satırları yazdı: “Ben, Mösyö Raul Dav- nakın hakikati araması ve be- nim menfaatlerime uygun ka- rarlar ittihaz etmesi için ken disine tam bir salâbiyet veri- yorum.,, Kız bu kâğıdı imzaladı. Raul — Âlâ dedi, işte şim- di kurtuldunuz. Sonra imzayı okudu. — Katerin... Demek ismi- niz Katerin ... Çok memnun oldum. Bayıldığım bir * isimdir. Allahasmarladık. Biraz istira- bat edersiniz. Geç kız eve girdi. Raul, duvarın öte tarafın- dan, kızın adımlarını duydu. Sonra ses seda kesildi. Güneş yükseliyordu. Genç kız ona, Beşunun ki- raladığı yeri göstermişti. Raul geldiği yollardan geri döndü ve otomobilini bir bangara koydu. O civarda | ve o kadar kuvvetlidir ki, insa- | — Öyle ise şu kâğıdı im-| Sayıfa '5 Kadın Ve Kalp İşleri Kızların En Korkunç Ve Tehlikelisi "Çapkın Denilen Sınıfa Mensup Olanlardır Çapkın Kızlar Kızların en korkunç ve en tehlikelisi çapkın kızlardır. Bunlar zevk ve sefaya düş- kün kızlardır. Eğlence için can verirler. Musiki, dans, hatta içki onları teshir eden ve düşüren kuvvetli amillerdir. Çapkın kız sevimlidir, “ şak- raktır, kıvraktır, uysaldır. Mu- vakkat eğlenceler için güzel arkadaş olabil'r. Fakat bu gi- biler ne daimi arkadaş, ne de iyi bir zevce olabilir. Onun için bu kabil kızlarla daimi surette münasebette. bulunmak tehli- kelidir. Sizi masraflara boğar, çikmazlara sürüklerler. Onun nazarında herşey bir eğlence vasıtasıdır. Siz tahammölünü- zün fevkinde masraflara giri- yormuşsunuz, bunu düşünmez bile.. AŞK YERİNE MUSİKİ Muammer imzalı karie; Kendinizi avutmak için mu- sikiye bağlanmak istiyorsunuz. Anlaşılıyor ki zaptı güç bir hırs var, Bu hırsı tatmin için mutlaka ruhi bir meşgaleye ihtiyacınız var. Musiki sizin bu hırsınızı kısmen tatmin edebilir. Fakat bir gün aşka düşerse- niz çok tehlikeli bir macera geçirmeniz muhtemeldir. Hanım Teyze ( Hanım Teyze bu sütunda karilerin aşk ve gönül mese- lelerine ait suallerine cevap verir. ) “Feci Bir Kaza Cebelibereket, 17 ( Husu- si) — Vilâyet jandarma ta- kim zabiti mülâzim Tevfik Beyin hamile olan ailesi yay- İlâda iken çardak direkleri rüzgârın tesirile bun- biri biçarenin kulak zarına isabet ederek o ande ölümünü intaç etmiştir. Allah rahmet eylesin. dıkenlerden parmaklıklar ara- sında eski bir bina vardı ve kapısının önünde yıpranmış bir sıra duruyordu. Birinci kat penceresi açıktı. tikten sonra pencereden içeri daldı ve yatakta uyuyan ada- mı uyandırmadan anahtarı sa- atin altına koydu. Sonra ken disi için bir tuzak kurulmuş olup olmadığını anlamak için odayı iyice muayene etti. Kapı kapalı değildi. Oradan hem yemek odası, hem de sa- lon vazifesi gören bir diğer odaya geçiliyordu. Raul bavulunu açtı, esvap- larmı bir sandalyenin üstüne katlıyarak koydu ve kapının üzerine şu satırları taşıyan bir kâğıt iğneledi: “Beni kimsenin uyandcırma- ması rica olunur.,, Zarif bir pijama giydi “Üç dakikaya kalmaz uyurum, diye düşündü. Parsin son modellerinden siyahlı beyazlı bir tuvalet. El bisenin bilhassa beli ve belden aşağısile etekleri pek güzeldir. —< TAKVİM — Gün 31 19-Ağustos - 1930 Hızır ie Arabi 24-Rebiülevel - 1348 Vakıt-Erani-Vasati Güneş | 109 | 5.14 Öğle | Sıslızıs İkindi | 9. 2/16. 6 Rumi 6 - Ağustos -1346 Vakıt-Ezani- Vasat Akşam (12— (19, 4 Yatsı | 141 2046 İmsak |817 321 vi van TEODOR BEŞUNUN: İZAH ETTİĞİ ŞEYLER Raul Davnak yattığı yerden fırladı ve Beşuyu boğazından Raul evin cephesini tetkik et- | yakalıyarak bağırdı: — Rahat bırakılmamı emret- miştim, sen beni uyandırmak cüretini * gösteriyorsun. Beşu itiraz etti: — Yok canım sende... U- yerken seni gördüm ama bir türlü tanıyamadım. Daha es- merleşmişsin, kızarmışsın, bir şeyler olmuşsun. Birbirlerinin ellerini hara- retle sıktılar. Beraber ne kadar parlak işler yapmışlardı, ne tatlı o hatıraları sergüzeştleri vardı. Raul Davnak söylüyordu: eği Ha.,. Söyle bakalım. Be- nim “Jim Barnet, ismile bir istihbarat acentesi idare etti ğim zamanları hatırlar mısın? — Daima, daima.. — Ah, ne hatıralar. lArkası ve İmane

Bu sayıdan diğer sayfalar: