19 Kasım 1930 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1

19 Kasım 1930 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TELEFON: MÜDORKÜK —A20j NUSHAŞI HERAYERDE V$ Kır. 19 Teşrinisani 1930 ÇARŞAMBA NA HE m Dak; İSTANBUL“ NURUOŞMANIYE- ŞEREF Sokası: HERGÜN.N Halk bununla görür bununla YENİ VAZİYET KARŞISINDA İstanbulda Serbes Firkatın Birdenbire İnfisah Edebilereğine İhtimal Veren Tek Kişi Yoktu... Kalmis Apartımanı, İçindekileri Başlarına Çökmüş Gibi İdi... Fethi Beyin Fes ih Kararı Vermiye Hakkı Vr Mıdır, Yok Mudur? Dün, Sabahtan Akşama Kac Kadir Bütün Serbes Fızka arapları Münakaşa İle Vakit Geçirdiler bes fırkanın kendi ken- ii, ahetmiye karar verdiği biri fırkanın İstanbul oca- ği, biç beklenmiyen bir tesirini yaptı. Meler sabahleyin mutat İk vazifeleri başlarna gelniş- May Her günkü gibi, şuradan an. gelen mektup ve an okuyacaklar, not ler, o hesapları kayda Been i big başlamadan evvel iç- a en biri masanın üzerinde Mir © ğe şöyle bir Ye serlevhalarla ilk gözüne ilişti ve gildi. kâtipler ayni masa- da toplandılar. Göz“ NN emri. Herke- (77 KE İk yokl Sözü dola- leri, arasında Fethi ha yeti gimiş olan- fırkanın Istanbul ocağı reisi li Hakkı B. Sila şı, Serbes fırka lideriz Kita muhtelif hadiseler NN te di göinirlendiğini gör- K ka, fakat içlerinde Ser- İht m &Panması ihtima- ,“ H, sedildiğini işiten 2 Bu Psi de İç hasıl olur? "Diyor İs cevap verebi- k ararın ani olarak | bu sabah Kayseriye İ salat etmiş olması lâzım ge- Serbes fırka merkezinde: Artık boş kalmıya mahküm bir salon Gazi Hz.nin Seyahatleri Başladı Teşyi Merasimi Çok Samimi Oldu... Bugün Kayseriye Vardılar. Oradan Da Sivasa Gidecekler Ankara, 18 (Hususi) — ün ni isicümhur Hz. dün akşam saat dokuzu sekiz geçe, iki ay de- vam edecek bulunan memle- ket dahilindeki seyahatlerine | başlamışlardır. İlk merhale caktır. Kayseri ola- Müşarünileyh Hz. nin muva- liyordu. Reisicümhur —oOHz. seya- hatleri esasında merasim iste- | zaman geliyor? medikleri için teşyi rasimesi sade ve çok samimi olmuş, birçok zevat, halk ve münfesih Serbes fırka erkânı, askeri kumandanlar ve halk istasyonu doldurmuştu. Gazi Hz. soğuktan tahaffuz renginde (podösüet) bir yelek giymişlerdi. Trenin hareketine bir çey- rek (o kala, beraberlerinde Başvekil - İsmet Paşa olduğu halde istasyona geldiler. Gazi Hz., neşeli görünü- yorlardı. - Hazır bülunanların ellerini - sıktılar, Fethi Beyle ği noktasında itti- Inci sayfada | görüştüler, sonra oAğaoğlu Ahmet Beye sordular ; | Na var, ne yok, Ahmet | Bı? — Bildikleriniz paşam, baş" ka bir şey yok. Gazi Hz. sonra vagons bindiler, görüşmek üzere Fevzi, İsmet, Kâzım Paşaları Fethi B.i İşeri davet ederek biraz müddet görüştüler (Ove © pencereden Hariciye (o müsteşari (Numan Beye sordular: — Tevfik Rüştü Bey »e — Ay başında paşam. Bu sırada hareket vakti yaklaşmıştı. Yola çıkanlar ve dülaşiyörlarılı.Bir'ara Dakiliyö Vekili Şükrü Kaya beyle Ağa- İ oğlu Ahmet beyin öpüştükleri için ceketlerinin altına kahve | görülüyordu. Tren, samimi teşyi tezahürü, “selâmetle,, “nidaları arasmda yavaş, yavaş hareket etti. Gazi Hz. ile beraber hare- ket eden zevat şunlardır: Seryaverleri Rüsuhi, Kalemi mahsus müdürü Hasan Rıza, diğer yaverleri, Dahiliye vekili Şükrü Kaya, Dahiliye. kalemi mahsus müdürü Ekrem, Sıhhi- (Devamı 2 inci sayfamızdadır| Ağaoğlu Ahmet Ve Fadıl Ahmet Ne Söylöyorlar ? Ankara, 17 Çlussi ) — Fadıl İ Alimet Beyle, Ağaoğlu Ahmet B. İ arasındaki münakaşalar etrafında Ağacglu Ahmet Beyle görüştüm; bana şöyle anlattı : —Ben konuşuyordum; arkamdan Fadıl B. geldi, hayretbahş bir narı ile ve kıpkırmızı kızarmış bir halde bana hitaben dedi ki: “Bu memlekette sa; hürmet bir sadaka kabi bunu sul istimal etmene müsaade etmeyiz... Cevabent »in gibilerin hürmetinden müs- tağniyim; çekil buradan, dedim ve çekildi, gitti; vermedi. İki dakika sonra yanıma geldi. Ondan sonra Biieni iskrer ; yanımdan kovdum.- Sabri Bey (Cebeli- bereket), Ali Bey (Afyon) orutla idiler, Ona tekrar de- dim ki: Ben burada, Ankara- da çamurlar içinde memleke- tin ıstırabı ile kalbim müellim Ağaoğlu Ahmet B. olarak çalıştığım zaman sen Ali Kemalin yanında çalışı yordün, herşey (hazırlandık- Hin sonra fgelip burada bizleri hürmet, - filân sözleri söylü- yorsunuz; utanmazlar. Fadıl B, Ne Diyor? Fadıl Ahmet Bey söylüyor ; Aihindr: Hoy <İukalarmn Hadise Hakkında Beyler | — Sen kim oluyorsun, se | hiçbir cevap | gülerek | Çimento Tröstü İle İk- tısat Vekâleti Meşgul Gljmalıdır.. | l Şehrimizde O mevcat modern çimento fabrikalarından biri Son günlerde şeker işine işi çıktı. Hükümet dahili sanayii himaye edeceğim diye hariçten gelen çimentoya fazla gümrük koydu. Bu yüzden dahilde çimentolar yüksek fiatla satılıyor. Çimento fabrikaları bununla da kanmadılar, larında, fiati düşürmemek için bir Memlekette tröst yapmak kanunen memnudur. İ bu tröst hakkında. tahkikak yaptık ve şu m tetkik benziyen bir çimento yapılan Kendi. ara- trüst. vücuda ; getirdiler. Bu sebeple imalı âldik: Vaziyeti ettiğimiz zaman: görürüz ki yerli fabri- ( Devamı 7 nei sayfamızdadır ) Musalla taşında şunları | bâzı eşkiyanın girdiğinden bah- | sedilmesinden şikâyet ediyordu; | dödim ki: — Sizin şakileri almıya hak | kımız var da bizim size haydut- İ lafla — buluşuyorsunuz o demiye salâbiyetimiz yok mu? Size verilen| l vergi ve haraç halinde mi tah- sil ötmek istiyorsunuz. Bu sözlerim üzerine Ahmet | Bey” hiddetlendi “Be herif! | dadı, ve - bana: « diye hitaba baş- bürmet ve teşvik sahasını | ye — Ağalar, buyurun cenaze namazına!

Bu sayıdan diğer sayfalar: