7 Ocak 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

7 Ocak 1931 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Şuurlu E—.îvafakat Ve Şuurlu Muhalefet M. ZEKERİYA Evvelki gün İsmet Paşanın nutku münasebetile yazdığım yazıda şuurlu bir muhalefetin lüzum ve faydasından bahset- miştim. Şuurlu muhalefetten murat ettiğim manayı anlat- için bugün biraz daha vermek — mecburiyetini mak İzahat hissediyorum. Bizde matbuat, muvafık ve muhalif, şuursuzdur. Bunu size misallerile göstereyim. “ Milliyet ,, ciddi bir hü- kümet gazetesidir. hilâfetin, — saltanalın, " düşmanı olmak lâzım gelir. Demokrasiyi ve - cümhuriyeti müdafaa edenlerin — başında Milliyet bulunmak icap eder. Halbuki bu gazete dört aydanberi Abdülhamidin baş- kâtibi Tahsin”: > Paşamiı hatıratını neşretmektedir. Bu Hatırat —Abdi midi kısmen tenzih eden bir tarzda yazıl- Kaç bu hatı- Abdül- cele- mıştır. len, sonra, değiştiğini — işit- Şuurlu bir hükümet i bu gah yapabilir mi? mı ? dan neşre- fırkasının ılabilirler. Halk vasfı 18 en mümeyyiz inkılâpçı olması ve bu mem- lekette birçok inkılâplar yap- maş bulunmasıdır. Binaenaleyh bu gazeteler inkılâbı müdafan edenlerin başında bulunmak ve inkılâbı. tehlikede gördük- eri zaman susmamak en büyük arifeleri idi. Halbuki sabık Adliye vekili kanunları kendi hırslarına âlet yaptığı zaman; Fırka mutemetleri bu mem- lekette birer derebeyi kesildiği zaman; Halk fırkası içinde inkılâbı filen yıkan hırsızlar - türediği zaman; İnkılâbı kendi şahsl men- featlarine âlet edenler ortalığı kapladığı zaman; Ve daha bunlara benzer birçok — zamanlar, — muvafık gazeteler neye sustular, neye demokrasinin, inkılâbin — yavaş yavaş çökmesine ve çürüme- sine göz yumdular? Bir muvafık gazete bu vari- felerini yapmazsa ona şuurlu bir gazete denilebilir mi? Son Menemen hadisesi mi- nasebetile muvafık gazeteler, matbuat hürriyetinin tahdidini istiyenlerin başında bulundu- lar. Hatta bazıları gazetelerin kapatılmasını, — muharrirlerinin divanı harbe verilmesini — isti- yecek kadar ileri vardılar. Halk fırkasının yaptığı en büyük inkılâp bu memlekette Cümhuriyeti — ve demokrasiyi tesis etmesidir. Fikir ve di rubun söz hürriyetinin istemek — inkılâbın inkâr etmektir. O hal- de bu gazetelere şuurlu mü- diyebilir yapıyorlar Bu garzete | irticamn | Son Posta'nın | .Son Posta n: 1— Ban fikirler vardır ki saç simiz olmadan başımızda biterler, büyürler. ya £ Ce 2 — Bunlar görenek tesirile “şuursuzca gibi habe- aldığımız ve beslediğimiz fikirlerdir. gibi, 3—Saçların lüzumsuz kısmını kestirdiğimiz hariçten farkında olmadan aldığımız yanlış fikirleri de kesip atmalıyız. BUGÜNÜN TELGRAF HABERLERİ Deniz Kazaları Ereglide Üç Kaza Olmuştur Ereyli (Hususi) — Esen batı karayelinde Karadeniz Ereyli- sinde üç deniz kazası olmuş- tür: 1 — Sinop vapurunun de- nize giren zencirini çıkarmak için çalışan dalgıç sandalı üç | mürettebatı ve — serdümenile beraber sahile düşmüştür. 2 — Hasan kaptanın Kan- dilliden gömür alarak Ereyliye 15 tonluk Kıs- met namındaki motoru karaya düşmüş, kaptanile dört kişilik mürettebatı kurtarılmıştır. 3 — İbrahim kaptanın 10 tonluk sevim isimli motoru 31 yolcu ile Alaplıdan gelirken değirmenağzında sahile düş- müştür. Ereyli tahlisiye me- murları — tarafından — fişekler vasıtasile ipler atılmak sure- ile motör ve yolcular salimen kurtarılmıştır. gelmekte olan yü, bir gün töccarı, bir gün mürtecileri müdafaa ederler. Bizim şuursuz, muhalif matbu- attan murat ettiğimiz yazete- ler bunlardır. Bunu bulmak için iso gazete ismi zikrine ihtiyaç yoktur. Bir gazetenin şuurlu olabil- mesi için siyasi mesleğini tes- bit etmesi ve bu mesleği iyice kavramış olması lâşımdır. Dal- kavukluk yapmış olmak - için muvafakat — yapanlarla — şahsi hırslarını tatmin için muhalefet | yapanlar elbette şuurlu ola- mazlar. Şuursuz muvafıklar, şuursuz muhaliflerden — ziyade inkılâba zarar verirler. Muha- lefet imkâmı —hasıl oluncıya kadar — muvafık — gazetelerin neşri); lidir. Şuursuz — gazeteciler mizi — elbette — anlıyamazlar. Çünkü onlar kördürler. Muva- fıklar inkılâptan ziyade İsmet Paşaya - taraftardırlar, İnkılâba zarar dahi verse, İsmet Paşa- nın her hareketini alkışlarlar. Şuursuz muhalifler de, İsmet Pş. ya düşmandırlar İsmet Pş. nın tı bunun en canlı misa- bizim | iyiye iyi, kötüye kötü deyişi- | |Foça Hadisesi | Şümullü Değildir Kaymakama Şahsi Bir Kin Için Ateş Ettiler İzmir, 6 (H.M.) — Foça kaymakamı Lütfü Beyin maruz kaldığı tecavöz etrafında yapılan tahkikat son safhasına girdi: Bu dakikada maznun olarak 11 kişi tevkif edilmiş bulunmak- | tadır. Bu 11 kişinin içinde en mühimleri Giritli Mehmet ile taşçı Ahmettir. Bazı gazetelerin neşriyatı ile şuradan buradan ileri sürülen iddialara bakarsanız bu adamları cinayet teşebbüsüne sevkeden saik Serbes fırka Foça ocağı reisi Basri beydir. Basri beyi de bu harakete sürükliyen intikam hissidir Basri B. belediye intihabı esnasında belediye reisi olmak istemiş, kaymakamdan muhalefet görmüş ve bu muhalefetin acısını çıkarmak istiyerek Giritli Mehmet ile taşçı Ahmedi para ile tatmuş, kendilerine silâh vermiş: — Kaymakamı öldürürseniz size şunu yapacağım; şeklinde bir haylı da vaitlerde bulunmuştur. Serseriler bu söze kana- rak bir gece yarısı kaymakamı beklemişler. Üzerine ateş et- mişler, fakat kaymakam da silâhlı olduğu için dört el ateş ile mukabele görmüşler. Fakat bereket versin gece karanlıktır, ne müdafie, ne mütecavize, ne de gelip geçmesi muhtemel olan yolculara hiç birşey olmamıştır. Maamafih Hadisenin şekli cereyanı değil, fakat failleri hak- kında verdiğim bu izahatı kaydı ihtiyatla tellâkki etmek lâzımdır. Ancak teşebbüsün şahsi olduğu muhakkaktır. Filhakika vali muavini Saip B. tahkikata nezaret etmek üzere Foçaya gitmişti, avdet ettiği zaman kendisini gördüm: —Hadise şahsidir, hiç ümit etmem ki şümullü bir tertibin eseri olsun, tahkikata Acliye vazıyet etti. Hakikati meydana çıka- racaktır, dedi. Bu hadisede maznun olarak tutulanlar muhakeme edilmek üzere Menemene gönderilecektir. —a |Avukat H. Fehmi B. Tahliye Edildi İzmir, 6 (H.M.)— İstanbuldan buraya getirilen Avukat Ha- san Fehmi bey isticvap edildi, Menemen hadisesi ile alâkadar olmadığı anlaşıldığından serbes bırakıldı. İster İnan, fster İnanma! seydi, Fatih ne derdi?,, Ba. yarıyı " Hür Adam gatetesinde — Faat — Bey nakletti. Falih Rıfkı Bey de dünkü Milliyette şu cevabı verdi: tün Türkleri, hergün be- *“Mütarekenin o günle- şer defa, Fatihin, Selimin İ rinde şapka — giyen bir türbelerinden geçirir, Se- | Türkün alçaklığını söyle- lâtin camilerinin kubbele- |mekte — hiç tereddüt et- ri altında murakabeye var- | mezdim. İnkıraz günü eğer dırırdım. Şüphesiz bu ta- | halkı biraz — uyandırmak vaf, ibadet kadar mukad- | çi dinden, şeyhten, ca- Bugün inkılâbın propa- | gandasını yapan Falih Rıf. | kı Bey mütareke esnasın- | da yazdığı yazılardan bi- rinde demiş ki: “Mümkün olsaydı bü- doğru ve yanlış her hareketini beyenmemekte israr ederler. Biz İsmet Paşanın, şu veya bu şahsın değil, son cereyanla- rın taraftarıyız. Hükümetin fi- kirlerimize — uygun — olmiyan hareketlerini beyenmediğimizi söylediğimiz — gibi, beyendi- ğimiz hareketlerini de söyle- mekten çekinmeyiz. Çünkü ö- | biz ne İsmet paşanın dalkavı halk fırkasına çatmış olmak için bir gün sağa, bir gün sola temayül Sağ mıdırlar, sol mudurlar anlıyamazsınız. Bir gün köylü- ederler. guyoz, ne de muhalefet mış olmak - için muhalif ü € doğruyu görmiye görn üz gibi söyle- miye çalışırız. | des olacaktı. Şimdi, yanı- | miden, dergâhtan, tekke- nızdaki Türke — sorunu den bir fayda umulursa, Mevlevi tekkelerini tanı- | bu - faydayı yor mu? Dergâhlardan ba- | hatıra berdar mı? Heyhat, Fatihten bun- Türkün bu satırları yazacağını ve l bir Türkün gönlünden bu | rın da reddetmeyi bile getirmezdim. Dervişler - gibi zikreder, gibi tekbir de getirirdim. » Rifkı Beyin âba karşı ayni softalar ca asır sonra bir ya- ini bil- endişelerin geçec ına: ü inan, ister inanmal Beden Terbiyesi Danimarkadan İki Mü- tehassıs Getirtiliyor Ankara, 6 (H.M) — Maarif Vekili Esat Bey beden ter- biyesine ve izcilik teşkilâtina ehemmiyet vermektedir. İzci- lik teşkilâtı için Danimarka- dan iki müt. cektir. — Vekâl: teplerindeki spor nin sıs getirtile- ecnebi mek- muallimleri- kumandanlarını Türkçe vermelerini iltizam etmektedir. Çok Çocuklu Memurlar Ankara, 6 (H.M) — Bazı meb'uslar çok çocuklu memur- ların aile ve çocuklarına da maaş tahsis edilmesi fikrinde- dirler. Meclise bir takrir veril- mesi muhtemeldir. Kaçakçılık Tursuııi)â& Yedi Kişi Tutuldu Tursunbey — İki, üç aydan beri muhitimizde şayanı dikkat kaçakçılık olmaktadır. Diyebi- lirim ki bu havalide halkın yüzde yetmişi kaçak — tütün içiyor. Maanmafih buradaki jandar- ma müteyakkızdır, evvelki gün Tepeköyde yedi silâhlı kaçak- çıyı yakalamış, 250 okka kı- yılmış tütün ve ele geçen üç mavzerle beraber — Adliyeye teslim etmiştir. Naci Tayyre Piyankosu Yeni Tertip (11) Şubatta Tatbik Ediliyor Tayyare piyankosu müdür- lüğü 1931 senesi için yeni bir piyanko plânı vücuda getirmiş- tir, Bu plân hakkında müdür Fikri B. bize şu malümatı ver- miştir: “Yeni plânın tatbikine ve bilet — tevzüne — başlanmıştır. Piyanko keşideleri yeni tertip üzerinden ancak V1 — şubatta başlıyacaktır. Piyankonun satışı çok iyidir. Yeni plânın esas- ları — şunlardır: Piyankoya bazı edenler müşkülât doğurdu- ayı ©30 çıkan numara- iştirek için ğundan d senesinde kaldırılmış- numara adedi sış, isabet ihtimali de arttırılısışlır. Bu suretle her bilet, her Sözün Kısağı Aak) VT Ve Hakikat Müsabakası Yeni yeni arkaşlarınıız mats buat sahnesine çıkıyor. Doğı rususunu isterseniz bepsi e. ki aktörler; yalnız makiyajları ve rolleri yeni. Haydi hayırlimı, Biz bundan bahsedecek deği- liz, haydi (hayırlısı. Fakat bu yeni arkadaşlar, matbuat sahnesine çıkmadan evvel şöyle ilân yapiyorlar: Doğru aözlü, doğru Özlü güzete Bitar gazete, hakikatı yasan gezele Hakkın müdafil, hakikatin rehberi V. 9. Bütün —bu arkadaşlarımız evvelce de gazeteler çıkarmış- lardı, evvelce de meb'ustular, mubarrirdiler, hükümetçiydiler; bugün de öyle. Aarada biç birşey değismiyor. Niçin bu- güne kadar haktan, hakikatten bahsetmediler de, şimdi yeni yeni ünvanlarla yeni yeni ge- zeteler — çıkarırken, doğruluk vadinde birbirlerile yarış edi- yorlar ? Anlaşılan, bu insanlara gö- re, eski Babıali tezgâhlarında; bugün, en para eden matali budur: hak ve hakikat. Biz, onların, hakikati bir ticaret vesilesi addetmelerin- den de memnun oluruz. Ne yapalım, satsınlar da, hakikat satsınlar. Her halde en iftihağ edilecek yerli mallarımızdas biri de hakikat olmuş olur, vak, Fakat — korkuyoruz, / hatta görüyoruz ki ekseriya müşte-' riye sürülen mal hakikat değil, onun az çok maharetle imaf edilmiş taklitleridir. Her yalağ gibi. z lyo Matbuat piyasasında bu ha- kikat kalpazanları okadar çok türüyor ki, birbirlerile yarış' edeyim derken başlarindaki takma saçlar ve — sakalları düşürecekler. AŞ Mazotlu Taraktörler Ankara, 6 ( H. M. ) — Z- raat kongresine iştirak eden azalardan — barıları mazotlu taraktör alınmasının değru olma: dığı fikrindedirler ve bu fikin lerini kongrede beyan edecek- lerdir. Şeyh Esat Ef, nin Oğlu Ali Hoca (Baş tarafı 1 i Bu adam dakatil ve maktül devriş Mebmet — ve daşları gibi sakallıdır. Kublâyın Çocuğu Hastı Şehit Kublây Beyin oğlu küçük Vedat rahetsızlandığı için zevcesi Vedide Hanım çocuğunu — tedavi — ettirmek üzre İzmire 'gitmiştir. Balıkesirdeki Tevkıfler Balıkesir, 4 (Hususi) — Dök meci Kadir ve şeriki Emin tevkif — edilmişlerdir. Bunlar zakşi tarikatındadırlar. Ko- rucu nahiyesinde de bir der- viş tutulmuştur. Kublây Haftası Maarif — Vekâleti bilumum mekteplere bir tamim gönde- rerek sömestr tatilini müte- akip bir kublây haftası ye- pılmasını emretmiştir. Mekteplerde — Kublây hakkında ümat verilecektir. ci sayfada) arkas ve cümhuriyet esaslı eşidede ikramiye kazanabile- cektir. Evvelce bir tertipte ceme an 150000 İira mükâfat veri» lirken bu dafa cem'an 250000 lira mükâfat verilecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: