16 Eylül 1931 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
P C srta Mem leket . Gençliği Ve - Bir Ikaz Sesi Çankırı — Burada çıkan — Duygu gazetesi “ uçurum ke- — zamandanberi f narında: Mektep talebeleri ve kumar, esrar ,, başlığile çok mühim bir yazı neşretmiştir. — Gazete, bu yazısında, genç- liği bu iki uçurum kenarında — ve içine her an yuvarlanmak tehlikesine maruz bir halde — göstererek “hükümet ve alâka- — darlardan faaliyet, takip ve ikkat beklediğini,, söyliyor. — Edirnede Bir Piyango ğ Meselesi — Edirne — İdman Mıntakası — tarafından tertip edilen ve — bunun için dört bin küsur — bilet satılan bir piyango me- — gelesi, bazı şikâyetleri mucip — olmuş, bundan dolayı tahki- kat yapılmıya — başlamıştır. — Ortada salâhiyet harici bir — hareket görülürse adli taki- — bat yapılacağı tabildir. Şark Şimendiferleri Ve Trakya Halkı Edirne — Trakya halkmın, Şark - şimendiferleri nakliyat tarifesinden şikâyet etmeleri - füizerine Devlet Demiryolları — erkânından Nâzım Bey buraya — gelmiştir. Nâzım Bey tüccar ve halkla temas ederek dert- lerini dinlemiştir. Hatta uzun çalıştırıldıkları için fena bir vaziyete gelen ir kısım vagonların bir teş- rinievvele kadar değiştirilece- ğini bildirmiştir. Trakya halkının şikâyetleri, — bilhassa tenzilâtlı bir tarife “tatbik edilmemesi, yaş yemiş — ve kesilmiş hayvan ve yumur- taların Yunan arazisinde bek- letilmesi, yolcu vagonlarının — tebdili, hafif seyir tarifesinin — tatbikı. - Samsunda Tenis Faaliyeti — Samsun, (Hususij — Şehri- mizdeki tenis klübü bu sene /| yeni ve mühim bir adım at- / mıştır. Şimdiye kadar mahdut bir çerçeve içerisinde çalışan — gençlerin, mühim bir para sarfile meydana getirdikleri “kortun aza adedi birkaç misli artmıştır. On gün evvel yapılan umu- mi içtimada idare heyeti ri- — yasetine Mösyö Koren, ikinci < reisliğine Yakup ve kort kap- tanlığına da Ruhi Beyler inti- /— hap edilmiştir. Yeni idare he- — yeti bütün filt azaların iştirak edebileceği bir şekilde olan — Admerikan usulü bir turnuva — tertip eyledi. Oyunlara bir haftadanberi devam edilmek- tedir. n Son vaziyet cuma günü ta- — kakkuk etmiştir. Bu maçın — şampiyonu Meliha Hanımla " Mösyö Vikedir. Klüp kendile- rine kıymetli bir hediye ve- Jrecektir. — Romanyada Yeni Harfler Pazarcık (Romanya)— Bura Merkez Cemaat Heyeti, butün muamelelerde yeni Türk harf- lerinin kullanılmasına karar vermiştir. MEVLİDİ ŞERİF Tüccardan Muhlis Beyefendinin — wvaldelerinin rubuna ithaf olun- mak Üzere Beşiktaşta Sinan Pa- şa camilnde 18 eylül cuma günü cuma namazını müteakip mevlidi gerif kıraat - ettirileceğinden arzu — eden ihvamı dinin teşrifleri rica lumur. — ıî Memleket Haberleri 1 ı Şakir Beyin Şapkası Şahit Avukat SON POSTA PAZAR OLA VE MİZAH Ev | Köpeği Küçük Sadık, annesile yol- da gidiyordu. Bir ev köpeği gördü. Köpeğe bir fanila yelekle küçük bir pardesli giydirmişlerdi. Çocuk annesine dedi ki: — Anne, kışın bu köpeğin eline bir de şemsiye verirler değil mi? Bir avukat, —mahkemeye şahit olarak gelmişti. Mahkeme relisi, şahit avu- kata dedi ki: — Bu seferlik mesleğinizi unutunuz da doğruyu söyle- yiniz | Çirkin Kız Salih Bey, zengin ve çok çirkin bir kızla parası için evleniyordu. Düğünden sonra, genç ka- rı koca, ana baba evinden ayrılırken, kizin annesi göz yaşları içinde dedi ki: — Damadim, kızımı size emanet ediyorum. Damat : — Korkmayın, dedi, iade | edeceğim. | Şakir B. çok hasis. Tabiat bu ya, parayı çok seviyor. Bir elbiseyi on sene, bir şap- kayı beş sene giyer. | Şapka kanunu çıktığı gün- | denberi Şakir Bey ilk aldığı şapkayı giyiyordu. Fakat, ev- dekilerin dikkatsizliği yüzün- den Şakir Beyin şapkasının kenarları yandı. Yeni'bir şapka almak 1â- zımadı. Şakir Bey hemen İstan- bulun bütün mağazalarını dolaş- tı. Binlerce şapka çık_ırttı. evirdi, çevirdi, kumasına bak- tı, kafasına giydi, fiatini sor- du, düşündü, taşındı, hiç bi | rini almadı. | Nihayet ucuz ve dayanıklı bir şapka buldu. Başına giydi. Fakat şapka ta kulaklarına kadar geçmişti: — Bunun — daha yok mu? diye sordu. Dükkâncı — Var, dedi. Biraz daha küçük bir şapka çıkardı. Şakir Beyin başına iyi gelmişti: — Âla, dedi, tabil daha ucuzdur! — Hayır efendim, ayni fiat. — Nasıl olur ? — Öyedir efedim, biyük- lüğü küçüklüğü çok birşey farketmez. Şakir Bey yine düşündü, taşındı, nihayet büyük şapkayı satın aldı, kulaklarına kadar geçirdi ve dükkândan çıktı. küçüğü bu şapka Yangın Var! Otelci — Hasan Bey! “Yangın var!, diye bağırdın, ödü- müzü patlattın, su kovalarile koştuk, geldik. Hasan B. — Ne yapayım? Üç defadır su istedim, getirme- diniz, ben de bu çareyi buldum. SÖYLÜYOR Lokantada yemek, evdekinden daha ucuz olur; fakat bir şartla: Biri sizi davet ederse. * Hepimiz katiliz. Ne öldürüyoruz, bilin bakayım? Vakit. * Ağırlığı arttıkça kıymeti azalan eşyadan biri de kadındır. * Denize hep şişmanlar girseydi, deniz dağlar kadar yükselirdi. * Size zayıflamanın bir çaresini söyliyeyim: Daima kalabalık zamanlarda tramvaya binin! * “İnsan alıştığı şeyden kolay ayrılamaz, ayrılırsa kederlenir.., derler. Fakirken birdenbire zengin olmak ta öyle midir? * Modası geçmiyen bir tek şey vardır: Modaya uymak. * Erkekler ava giderlerse av avlarlar, kadınlar ava giderler- se avcıyı avlarlar. Sokak - Kumarcıları ı musun? — Sokakta kumar oyununun yasak - olduğunu bilmiyor — Kumar değil bu, memur efendi, çünkü bu oyunda kazanabilene aşkolsun! | ma 1931 |Davul Çalan |(Çocuk Annesi, davul çalan küçük Tevfiğe dedi ki: I — Oğlum, gürültü etme, bak baban yazı yazıyor! Çocuk tokmağı elinden bı- raktı: — Peki, anneciğim, ben de babam uyuduktan sonra ça- larım, Uşak Ve Efendi Uşak, öfke ile efendinin karşısına geldi: — Efendim dedi, hamm bana hakaret etti, ben artık evde duramam. — Yahu, dedi, hanım bana her gün hakaret ediyor, bak ben bir yere gidiyor mıyım. Çocuğun Solunda Mektepte, muallim çocuğa soruyordu: — Yüzünüzü şimale çevi- rirseniz solunuza ne gelir? — Solda bizim Faik var efendim, bana dilini çıkarı- yor. Kazaların Sebebi — Canım nedir bu kaza- lar? İki gün geçmiyorki ga- zetelerde: Z... Hanımın tram- vay altmda kaldığını, M... Beye otomobil çarptığını oku- yoruz. Bu kazalar neden çoğalıyor? — Moda olduda ondan. Trende 'Mevkiler Şimendiferde, birinci mev- kide, memur bir kadının bile- tini muayene ederken: — Hanım, dedi, bu üçüncü halbuki burası | mervki bileti, birinci mevki, Kadın, son derece tabii bir eda ile şu cevabı v. rdi: — Ah evlâdim, ben bura- sını ikinci mevki sanmıştım. Küçük Fıkralar: — Kadınlar — erkeklerden daha çok yaşarlar? — Evet dullar, * — Garson, hesap pusulası- kuruş — yazmışsın. Hesap bukadar tutuyor mu? — Efendim, yanlışlıkla se- nenin tarihini yazmışız. w* merak — etme. parken — ölmezsin. — Benim elimde hiçbir. hasta ölmedi. Hasta — Bütün doktorlar böyle söylerler. Operatör — Hayır... Ben ilk ameliyatımı yapacağım. Efendi gülerek başını salladı: Operatör (hastaya) — Hiç | Ameliyat ya- | — Eylâl 16 | Millet Meclisinde 'Mecliste |Gazete | Efendim; Müzakereleri (Baş tarafı 1 inci sayfada ) yeksan edinir. demek mi iste- niyor. Yoksa bize böyle aari ve Azameti apartımanların ne İâzumu vardır. memlekette baştan başa yapılmış kulübeler içinde yaşamak bizim nemize yetmez mi demek arzu ediliyor. Apartımanları lisana getirmek bu mu İmiş. Tenkitlerle millet işlerini düzeltmek için bulunan çareler kala kala bunlardan mı ibaret kalmış. Efendiler bugün” için ve yarın için yazılacak vı bçunı.y' dııud.lr.. yapılacak şeyler Efkârı umumiyeyi bir takım iğfalkâr yazılar ile mütemadiyen teşviş ve tağlitten ve şahsi mü- nakaşa ve sövüşmelerden görece- ğimiz zararların — vehametinden ürküp titriyerek el birliğinin teşkil edeceği kuvvetle vatani vazifelerimizi başarmak çareleri- ki ancak ki ni arayıp bulmaktır bizi sahil selâmete çok elim olacağı hepimizin ma- lümu olan ve tarihi de o kadar eskimiyen acı tecrübeler İle def'. atle sabit olmuştur. Binaenaleyh işbu raddeye yel- meden evvel Hükümetin bu bapta esaslı — tedbirler — arayıp bulması hakikaten lâzımdır. ve bu bihakkin kendisinden bekle- diğimiz bir vazifedir. Bu vazi- fenin — ifasında teahhur vukua getirilmesi çok ağır mes'uliyet | ve vebali muücip olacağını kay- deylemeyi zaruri görür ve hükü- metin bu bapta ne düşünüyorsa sarahaten söylemesine İntizaren kürsüyü terkederim. ( Bravo ses- leri, alkışlar ) Celâl Nuri B. ( Tekirdağ ) — uma taallük — ettiği için affi istirham ediyorum. Pek aüçük bir ifem vardır. Ali Saip Beyin buyurduğu gibi “ Yıl- maz , gazetesi mahiyetinl değiş- tirmezden evvel oraya yazı yaz- maktan vaz geçtiğimiz herkesçe malümdur. Bu gazeteye yuzı yaz- maktan — feragatten sonradır ki münasebetsiz neşriyata girişti. Bidayette bu gazetenin muva- fik neşriyatta bulunduğu için bir Himitit suretinde teşkili düşünül- müştü ve bunun içinde bir vesi- ka imza edilmişti. Şu kadar ki, böyle bir llmtidin teşkili cihetine bilâhare gitmemiş ve hazırlığa dair olan bu kâğıtta hükümsüz addolunarak geri alın- mıştır. Mesele bundan ibarettir. Keyfi- yeti bir iki gün evvel İstan- bul matbuatı — vasıtasile am- mehin enzarına arzettim. Başvekil İnmet Pş. (Malatya ) — Muhteremi - Efendiler; hatipler mevrubahs olan meseleden heye- can ve infialle bahsettiler. Mem- lekete zarar olmak üzere göster- dikleri misaller, teşrih ettikleri esaslar intibahı muciptir. Bütün bu tafsilâtın içinde, hükümete te- veccüb eden itabı takdir etmiyor değilim. Bu kadar şikâyete mahal vermek için hükümetin birçok tedbirlerde ekalklik etmiş olması lâzumdır. (Devarm ver) SONPOSTA evml, Siyasi, Havadin ve Halk garetesii İdare : İst nbal Nuruosmaniye Şeref sokağı 35 - 37 Telcfon İstanbul - 20203 Posta kutusu : İstanbul * 741 Telgraf : İstanbul SON POSTA ABONE FİATİ TÜRKİYE ECNEBİ 1400 Kr. 1 Sene 270) Kr. 750 » GAy 100 » 0 » Sa 100 4 P eat , N0 » Gelca evrak geri veritmez. ilardan mesüllyet alınmaz. Adres değiştirilmesi (20) kuruştur.
