12 Ekim 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

12 Ekim 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fehim Pş. Nefes Nefese Geldi Ve İhtilâli Bastırdığını Söyledi Fakat Abdülhamit Bu Uydurma Hadıseye İnanmadı Muharriri * Her Hakkı Mahfuzdur —155— Bt Şezadebaşında söylenen bu sözler, yıldırım sür'atile Beyazıtta işitilmiş... Oradan da üçe ayrılarak bir taraftan Divanyolu, Ayasofya, Sultaanhmet; diğer taraftan Çarşı içi, Babıâli, Sirkeci; diğer taraftan da Vezneciler, SüleymaniyeSultan Hamamı, Eminönü, Köprü cihetle- rine aksetmişti. Müteaddit Ermeni hâdiselerinden gözü yılan eşnaf dükkânlarını kapıyor, — usullacık birer tarafa sıvışıyorlardı.., Hâ- disenin, Galata ve — Beyoğlu semtlerine intişarı da gecikmedi. Hele (Mabeyin) « haber yetiştir- mek için Galatadan dört nala geçen verleri, ©o tarafları da heyecan ve telâşe verdi. Hâdiseden — haberdar Zaptiye Nezaretile Merkez Kı- mandanlığı derhal faaliyete geç- miş, bir taraflan — vak'a halline memurlar beraber, diğer taraftan da icap eden yerlere devriyeler ve mua- venet kuvvetleri sevketmişti. Bu iki mübim inzibat makamı da daha henüz vak'anın mabiyetini bilmiyor ve hâdiseyi, hakiki bir ibtilâl mukaddemesi zannediyor- lardı. -Halbuki alelâde bir zabıta vak'asından başka bir şey değildi. Nitekim bu işte hiç telâş etmiyen bir yer varsa o da Fuat Paşanın konağı idi. Fuat Paşa silâh seslerini işitir işitmez ne olduğunu sordurmuş, kendi adamlarile Fehim Paşanın adam- ları arasında bu kanlı arbedenin zuhur ettigini öğrenince bundan pek mütecessir olmuştu. Evvelâ, konaktan biç kimsenin çıkmama- sını ve vak'a mahallindekilerden maada bu işe kimsenin karışma- masınt emretti. Ve bu suretle de çok böyümek istidadını haiz olan bir vak'anın Önüne geçti... Paşasin adamları, kanlar içlede yatan arkadaşlarım sokak ortasın- da bırakarak dağıldıktan sonra ortada Fuat Paşanın üç hademesi kalmıştı. Bunlardan Ali ile Toma, yaralı Osmanın kollarına girdiler ve konağa getirdiler. Fuat Paşa, mesele, derhal polis karakoluna haber gönderdi. Komiserle beraber bir | cerrah istedi. Banlar geldiği za- man, hademelerin ifadesini aldırdı ve Osmanın yarasındaki kurşunu | Abdülhamide hitaben | çıkarttır dı. kâtibine derhal bir telgraf yaz- dırdı. Bu telgrafi (Babı seraskeri| deki resmi telgrafhaneye yolladı. | Bu esnada Fehim Paşa saraya koşmuş, hazura — çıkıp, hemen Abdülhamidin ayaklarma kapa- narak: — Allah, efendimize tüken- mez ömürler versin.. Yarın akşam 21,30 da Gala musavıeresı ularak Zaptiye Nezaretinin ya- | me- | göndermekle | Febim | nenizde ihtilâli derhal bastırdım. Fakat, o deli herifi bir türlü cle geçiremedim. Yoksa, sağ bırak- mıyacaktım. Diyordu... Abdülhamit, (ihtilâl) Sözünü işidir işitmez sapsarı ol- muştu, Fehim Paşadan tafsilât istedi. Fehim, vakayı şu surötle hikâye etti: Güya, Fuat Paşanın adamları koltuklarının - altında gazetelerle sarılmış. olduğu — halde konağa bomba — taşıyorlarmniş, — memur- lar — görmüş. — Bunları — tevkif etmek istemiş. Fakat vaziyetin vahametini pencereden — gören Fuat Paşa derhal diğer adamla- rına emir vermiş. Hep birden müsellâh olarak konaktan fırla- mışlar (memurini zabıta) üzerine ateş ederek bir taraftan arka- | daşlarını kurtarmıya ve — diğer taraftan da halkı ihtilâle sevket- | | miye | müsademe başlamış. Fakat (me- | murini zabıta) ile bunlara çalışmışlar.. Bu - süretle ku- manda eden kendi kârlığı — sayesinde — Fuat şanın adamlarile, ihtilâle — iştirak etmek Üzere bulunan halkın arası açılmış, bu biribirinden ayırtılmış.. yanda, Üç memur büyük kahra- malık göstererek ağır yaralanınış... Buraya gelince, Abdülhamit sabredemedi sordu: — Pekâlâ.. Buna elir'et eden- lerin hepsi de yakalanmış mı?.. Bu sunl karşısında Fehim Pş. ŞEYTAN MASKELİ KADIN Mösyo, Madam Ve BİBİ | nin Üüstüne bıraktı. | sorda» adamla- | rının, cidden (cansparanc) feda- | Pa- iki tehlikeli kuvvet | Bu me- | surette | birdenbire şaşaladı. Sür'atle gi- derken birdenbire durmak isti- yen bır lokomotifin bozuk fren- raporu daha almadımsa da.. Sa- yel şahanelerinde... Abdülhamit, elindeki bastonu hafif bafif yere vuruyor, bu ve» ziyetle nekadar asabi olduğunu ve bilhassa, Fehim Paşanın söz- lerine inanmadığını gösteriyordu. Bunu, Fehim Paşa da anlamıştı. Şimdi o da mütemadiyen önüne bakıyor. Sık sık gözlerini kırparak hünkârımn öfkesini tadil edecek bir söz arıyordu. Tam | bu anda kapı açıldı. İzzet Paşa elinde bir kâğıtla girerek Abdül- hamidin önüne geldikten sonra elindeki kâğıdı, yanındaki masa- Abdülhamit ÇArcan var Mosyo, adam Ve BİBİ YARIN AKŞAM GLORYA'da Müstesna bir temaşaâ Mevsimin en şen, ön gülünçlü ve en eğlevrcsli - opereti PARİS Kizj bolvyarlarında & aylık parlak muvatfakıyet GRAZLA DEL RİO v LU CLEN GALLAS şeycani bir. cötbeğ - il dans ve Paris togannl l!lw)ı'."l! Baş döm söliyorlar ve" toma rler. Ba masalsız Fl)ı FOX Jurnalmı n haliharır Üüry ı baval i, Film n şarkeları Ü © YA bir da GLORYA C AZI v ta'nakeık ve ba TAtİZ ye- porot te parlak bir metbal Ni H W lecenlir Bu akşam MELEK ve ELHAMRA sinemalarında Dünya sinemacılığının en büyük eserrinden biri olau İhtiras Fırtınaları MELEK Sinemasında Fransızcası mümessilleri CHARLES BOYER ARMAND BERNARD | Dikkat: Filim!, Filme ( nin VİN müsabakası vesaire. BEN Yarın akşam ELHAMRA ssnda Alaşancanı mümessili. ri EMIL JANNİNCS ANNA STEN erin hez ikisini gürmaek istiyenlere yüzde 20 tenzilüt vardır. Paramount dünya havadislerik Dayis kupası: COCHET- mağlübiyeti, Amerika'da dünyanın en güzel kadın tücul? ARTİSTİK SINEMASINDA Almanya bülbülü ve sesli sözlü filmde ve Jon prömyelerin inkılâp vücua geliren en sevimlisi GiİTTAALPAR' SAADET GÜSTAVYFRÖHLİCH'i ŞARKISI Lüks ve muhteşem, zengin mizanasenli, mhrik ve mükemmel sarkılı « MAJİK SİNEMASINDA CLAUDE ANET'in Eserinden muktebos İlk büyük Fransız filmi ve nefis musikili muazzam filminde takdim edecektir. - ARIANE * Türk Parası Bütün Dün- yada Şöhret Kazanmıştı (Ba ştarafı 1 İmet sayfada ) man beynelmilel bir şöhrete ma- liktir. Gazan Mahmut hanın altın paraları o vaktin en yüksek ve en itibarlı altınları idi. Öz türk- çe ve Türk tarihi tetkikatı için bu paralar çok ehemmiyetli birer hazine hükmündedir. İlk kâğıt paraya gelince: Bugün dünya para âleminde mübim bir rolü olan kâğıt para- nn İlk icat ve muvaffakıyetle tatbik şerefi de Türklere aittir. Dün de işaret — ettiğimiz, gibi kâğıt parayı ilk olarak Türk (Kaân) larından Cengizin torunu (Kublay) kaân ihdas etmiştir. Eski Yunanlılar yalnız harp zamanlarında hakikt kiymetinden 20 ve azami 40 kat fazlasına geçmek ürere demir parçalarına nakışlar vurarak — para kullanmışlardır. (Kartaca) lılar da harp senelerine üzere deriden paralar lardır. Fakat Kublay Hanın Çinde (Han — Balig - Pekin) — şehrinde (684) hicret senesinde kestirdiği kâğıt paralar sulh zamanlarında bile altından daha yüksek bir itibarı haizdi. Bu küğit paralar yüzünden — (Kaan) hükümetleri | Şarkta tarihin en zengin tabirile | kaydettiği bir devlet — olmaştur. | Mahir bir (Başbuğ) ve kuvvetli bir iktısatçı olan (Kublay) Kaân ı kâğıt parayı icat etmek suretile dünyanın bütün altınlarını, mü- ) cevherlerini kendi memleketinde toplamıştır. — Venedikli — meşhur | seyyah — (Markopolo), — (Kublay) | hanın ki parayı icattaki mm- vaffalay seyrhatnamesinde | şöyle Aanlatır: (Çin hakam ekşir âk F olmuş gibi dünyada | bir mislini daha görmediğim bir kâğ t para bulmuştur. servet — ve relah içine çömülmüştür. Bu pa- Pörayı düt ağacıman — kabuğundan | yapıyorlar: Bu a n Üstündeki ka v kabuğu â soyuyorlar. Sorra asl yapışık — olan beyaz — maddeyi alıyorlar. - Bunu | büyük ha da hamur haline | geliriyor'a n da çok sağ- yapmış- ilmin Bn yütden de lam ve işek şibi bir kagıt y_ıpı- Hıtlercılerm Yıldızı Sönüyor Berlin, 11 — Nazi fırkası pa- rasızlıktan dolayı Önümüzdeki 6 teşrinisani — intihabatında — eski intihabattaki — muvaffakıyetlerini temin eden faal propagandayı yapınıyacaktır. Münihte Nazi rüeşasının bir içtimamda, ciddi tasarruflar ya- pılması kararlaşmıştır. Diğer taraftan fırka idaresi, hücum — kıtaatının. mevcüdünü mahsus miktarda indirmek - niye- | tindedir. Söylendiğine göre, bazı Nazi mehafili, Nazilerin — *4 25 ilâ 30 nisbetinde rey ve binaenaleyh geçen 31 temmuzda alınan neti- ceye nisbeten Rahiştayda 60 ilâ | 70 azalık kaybedilmesine intizar etmektedir. yorlar. Bu kâğıtları — muhtelif kıt'alarda yuvarlak bir şekilde kesiyorlar. Bunlar bir, yarım vt dörtte bir nisbetinde olarak adetâ altın para kesilir gibi ehemmi” yetle hazırlanıyor. Bu işe ayrılan büyük memurlar bunların üzerler rine imzalarını ve mühürlerini attıktan sonra ( Ağıcı ) denilet Maliye nazırına teslim ediyorlar. O da üzerlerine kırmızı mürek- keple Kaânı mühürünü bastık* tan sonra merasim bitmiş oluyot. Bunu taklit edenler veya kullar" mak istemiyenler derhal idam ediliyorlar. ,, Acemce — yazılan — meşhur ( Vassaf tarihi) Markopolonun muvaffakıyetli bir tılam - gibi hayretle bahsettiği bu kâğıt par ralar hakkında çok güzel tafsilât veriyor. Bü kâğıt paraların adına ( Baliş ) deniliyor. — Gümüş ve altın para mukabili olarak geçen iki çeşidi vardır. ( Altın Baliş) (2) bin ve gümüş baliş te ( 200) dinar değerinde idi. İpek kâğıttan yapılan bank” notlara bugün pekâlâ baliş dir | yebilirir. Çağatay lügatinde ( bar liş) kelimesi hakkında aynen şum ları gördük: “ Mogol Tisanında nakit, meblâğ demektir. Altın baliş.( 2000) dinar olup gümüş baliş 200 dinardır. ,, Kublay Hanın kanımıma göre bu Türk ülkesine gelen ecnebi tüccarların üzerinde bulunan bü- tün altın, gümlüş ve mücevherat alınarak kendilerine bunların ye- rino kâğıt para verilirdi. Bunun için Kublay Hanın hazineleri dünyanın — altmlarile, mücevbher- lerile dolmuştu. Bu suretle Kub- lay Han kâğıt paralarının karşır hğını altın ve mücevher olarak temin etmiye muvaffak olduğu için o vakitki Türkler küğtt pâ- rayı altından daha makbul sa- yarlardı. Nitekim — bugün de İngiliz kâğıt paraları kıymet ve itibar noktasından çok yüksektir. Atis (Türkler Ççav İsml verilen bir nevi kâğıt para daha yap- mışlardir. Bunun tafsilâtını da yarın oinıyıeılııuııı ) | Bir Mücevherci Tevkif Edılıh Budapeşte 11 — Londranıt en maruf — mücevhercilerinden Norman Vays esham ihracatına ait kanuna muhalefet ettiğinden burada tevkif edilmiştir. Görki Kasabası Moskova, 11 — Maksim Gor- kinin 40 ıncı yıl dönümü münü- sebetile Nijini Novagor şehrine Gorki ismi , vecikwiştir. -— TAKVİM —— ÇARŞAMBA »N 66a-12- 1ci TEŞRİN 932 y 100 Arabi Runl 10 » Cesmasa ahar- DA İER » Eylül-sa ı DU Heyeti Temsiliyesi Bağında: GABY MORLAY vo VICTOR FRANGEN Yerlerinizi evvelden temin ediniz. Tealefon : 40680

Bu sayıdan diğer sayfalar: