17 Temmuz 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

17 Temmuz 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 Temmuz SON POSTA ö. Hergün Almanya Ve Türkiye Yılan Ve Bambo İhracı * Alman murahbasimu Londra Almanga iktisat konferan- Türki sında < Türkiye eye | aleyhinde söyle- diği sözü hatırlarsınız. Bu zat Türkiyede sanayiin inkişafına mü- saade edilmemesi lâzım geldiğini iddia etmişti. Bu iddiayı Alman murahhaslarının Londra konferan- sında yaptıkları (o gaflardan biri sayarak, geçemeyiz. Çünkü bu iddia muayyen bir zihniyetin ifa- desidir. Bu zihniyet te Hitlerin progra- mında ve nutuklarında ile ifade edilmiştir. O Hitlere göre “ ileri memleketler ( yani kapita- list memleketler ) kapitalizm ya- ratıcılığınn ove kültürün yük- sek ocaklarıdır. Bunlar insan- lığa itiraz kabul etmez derecede hizmetler o etmişlerdir. e Bunların geri memleketleri istismar etmesi haklıdır. ,, Bu iddianın da manası şudur: Sanayici memleketlerde buhranın en mühim amillerinden biri de, kendilerine yar olarak tanıdıkları memleketlerdeki milliyet ve kur- tuluş (o hareketidir. meni leketlerde (bir (o kalkınma ve uyanma tedricen sanaylin inkişafını © temin etmiştir. Bu suretle pazarlar kapanmıya, sana- yici memleketler sıkintı çekmiye başladılar, omüstemlike, O yarım müstemlike ve teknikte geri kal- miş memleketler sanayileşirse bu pazarların açılmasına imkân kal- mıyacak, o vakit sanayici mem- leketler müşterisiz kalacaklardır, İşte ramak Türkiye'de sanayiin inkişafına mani olunması teklifi bu endişeden doğmuştur. Çünkü Türkiye bu milli kurtu- luş hareketinin başında bulun- maktadır, Ve bütün Şark millet- lerine nümune olmaktadır. Fakat e Beyin deliği ransta verdiği cevapta dediği gibi; siyasi irem Kraai için muztarip gunu söyliyen Almanya'nın, b iş iiniletiein iktisadi istiklâllerine göz dikmesi kadar acı bir şey olamaz. Türkiyenin muayyen ve zem ihraç madde- e e İeri vardır: Tütün fındık, üzüm, incir ve saire gibi. Bu mahsullerimizin bütün dün- yada müşterileri ve pazarları vardır. Bu pazarlardan Jâyıkı veçhile istifade etmek, bu ihraç maddelerimizin sürümünü ve re- vacını temin etmek iktısadi vazi- yetimizi düzeltmiye kâfidir. Londradan mektup o yazan murahhaslarımiz, orada herkesin Türk tütünü aradığını, halbuki tütünlerimizi yaymak için hiçbir teşebbüste bulunmadığımız yazı yorlar, Biz bu ihraç maşa meşgul olacağımıza, yılan gibi, bambo ağacı çibi, memlekete ne getireceği meçhul olan garip zn. üzerinde ( duruyorüz. Günlerce yılan ihracından bah- settik, Aylarca süren neşriyattan sonra ihraç ede ede Almanya'ya bir sandık yılan sevkettik. ç re de bambo ağacı yetişti- recekmişiz, bunları ihraç edecek- mişiz, bu sayede bir ihraç mad- desi daha kazanacakmışız. Bu kadar gülünç olmıyalım! Romanyalı Türkler Romanyadaki Türkler meml&- ketimize muhaceret “etmek arzu- Sunu o göstermişlerdi. Bu talep üzerine 90 bin Türkün ana va- tana getirilmesine karar verilmiştir. | 2000 İşçinin Vaziyeti «İyevm tütün imalâthanesi ola- rak kullanılan Çapa hastanesinin Maarif Vekâletine devredilmesi üzerine burada çalışan 2000 işçi- nin açıkta kalacağı haber veril mekiedir. ai Dünyanın en büyük o mubterii Markoni telsizi mükemmel bir hale getirmek için, eskiden kalmış pek az malümata istinat edebilmişti. Hal- buki onun ihtiranı alanlar, on senede bütün dünyayı radyoya boğdulr. 100 sene evvel Faraday elektiriği keşf için çocuk oyuncağına benzer aletlerle oynuyordu, bugün dev gibi dinamolar yapılıyor. Dünkü yeni keşif ve ihtiralar için daha az fırsat ve imkânlara malikti. Bugünkü gencin elinde nihayetsiz kaynaklar ve vasıtalar vardır. Dün bir Markoni olamamak ayıp değildi, fakat bugün bir noksandır. gönç yükselmek için, SON TELGRAF HABERLERİ Atina Mülâkatının Neticeleri Tevfik Rüştü B. Yunan Ricali İle Uzunuzadıya Konuştu Atina, 17 (Hususi) — Tevfik Rüştü Beyi geti- ren Pilsina vapuru dün sabah saat sekiz buçukta Pire limanına yanaştı. Hariciye Nazır vekili daha evvel telsizle meslekdaşını selâmladıktan sonra rıhtımda intizara gelmişti, vapur yanaşır yanaşmaz içeri girdi, Tevfik Rüştü Beyle samimi surette selâmlaştılar ve birlikte hususi salona girerek uzun müddet konuştülar. Güverteye çıktıkları Zaman saat on buçuk vardı, doğruca Kigsa sayfiyesine Rüştü Beyin edilmiştir. âderek Başvekili ziyaret etmişler ve burada Tev- şerefine verilen ziyafette hazır bulunmuşlardır. Müzakere uzun müddet sürmüştür. Dün haber verdiğim veçhile mülâkat iki devletin siyaseti etrafında ve bilhassa mütecavizin tarifi mi sakı üzerinde cereyan etmiş ve neticede Türk-Yu- nan siyasetinin yekdiğerinin aynı olduğu müşahade mi- Tevfik Rüştü Bey dün öğleden sonra ikide İstanbula hareket etti, Maarif Vekâleti “Kitap Ve Mektep Ma . Meselelerini Halletti EE ağ My a > Şİ Ankara, 17 (Hususi) — Maarif Vekâleti mektep ve kitap ihtiyaçları meselesile ciddi surette meşgul olmaktadır. Vekâlet memleketin muhtelif tarafla- rında yeni ortamektep ve lise açılması lâzımgelen yerleri tesbit için tetkikat yaptırmıştır. Bu tetkikat neticesinde bazı şehir ve kasabalarda birer orta- mektep açılmasına karar verilmiştir. Bu karar mucibince 933 - 934 ders yılı başında yeniden on iki ortamektep açılarak faaliyete baş- ca iki de lise tesis edilmesi etra- fında düşünüldüğü haber alınmaktadır. layacaktır: A; Bu suretle başlıyacaktır. Bu sene ilkmekteplerden şahadetname alan talebe geçen senekinden fazla olduğu için yeri ortamektepler kat'i bir a ir. Vekâlet diğer taraftan mektep kitapları meselesini de halletmek üzeredir. ihtiyacı o karşıhyacaktır. her smıf (Otalebenin (kitapsız kalmaması ve yeni usulde kitaplar ile ders gör- mesi temin edilmiş olacaktır. Ortamektepler ve Liseler yeni sene tedrisatına eylül sonlarında Bir Köpek Kedi Doğurdu Samatyada oturan ve şoför Kabust Ef. isminde birinin evin- deki dişi av ei iki gün ew vel yavrulamış bir tek kedi doğurmuştur.Ancak köpeğe başka fakat köpek bunu emzirmiyerek kendi yavrusu olan kediyi ara- Me başlamıştır. öpek, kendi “cinsinden olmı- yan bu yavrusundan hiç bezginlik östermemekte ve onü doyuncıya adar emzirmekte' imiş. > mma İSTER çu ateşine inhisar etmi çekmiş, kumandan Estiya etmiştir. yerdenbir köpek yavrusu bulunmuş dar muharebelerindeki iyi idaresinden dolayı tebrik Defterdarlıkta (İdare Heyeti Sütun mile Kaya ” Tuzları Düyunu Umumiye binası Maarife verildiği için bütün eşyası Defter- darlığa taşınmışlır. efterdarlık binasındaki boş odalar tamamen eşya ile dolduğu gibi koridorlar ve salonlara da dolaplar ve ka- salar yerleştirilmiştir. Bu eşya eylülde faaliyete geçecek olan yeni maliye teşkilâtında kullanı- lacaktır. Bu eşya arasında ikişer metre uzunluğunda San'atkârane işlenmiş kalın sütun şeklinde kaya m a m kana — a Tahdidi teslihat ve Londra konferanslarında birle şen dünya devletlerinin ne kadar dost ve sulhperver, ne kadar hüsnü niyet ve sükünet sahibi ve ne kadar işgüzar olduklarını anlamak isterseniz, gazetelerin bi- rer köşesinde kalmış şu üç telgrafı okuyunuz. Assomption, 10 — “Harbiye nazınmn bildirdiğine göre Nanaw mıntakasında düşmanın faaliyeti sade top- ir. Harbiye nazırı bir telgraf Jrbiayı, Nanawa ve | Azaları Ankara, 17 (Hususi) — Istan- bul idare heyeti azalıklarına mül- kiye müfettişi Enver, mahalli ida- reler umum müdür muavini Hüseyin ruh, Devrek kaymakamı Enver, rm müfettişlerinden Yahya i ve Hakkı i ölümibünde Biyer SN darlık salonuna konmuştur. — NMA! Kahire, 10 — Yemen veliahtının kumandasında bu- İunan bir kuvvet, aidiyeti Hicaz ve Yemen bükümet- leri arasında ihtilâfa yol açmış bulunan (Necran) mev- küni kısa bir muharel den sonra zaptetmiştir. » Aden, 10 Hicaz - Asir hududundaki "kabileler yeni- den kıyam ederek bir takım Vehabi köylerini işgal | etmişlerdir. İbnissuudun kuvvetlerile asiler arasında şiddetli müsademeler olmaktadır. | Bu üç telgrafı okuduktan #onra arık dünyada sul. | hun ve selâmetin teessüş edeceğine İSTER İNAN İSTER İNANMA! Sabri, Şibinkarahisar valisi Fer- i Asırlarca Sözün Kısası İngilizce Bir Ceza * Şu, eski zamandan kalmış, ev kadınlarının marifetlerini duydu- nuz mu? Londrada, onlar da, beynelmilel bir kongre toplamış- lar. Maksatları ev kadınlarını ko- ruyacak . kanunlar (kurulmasını istemek, ev kadınlarının içtimai vaziyetlerini aralarında görüşmek imiş, Bir kere ev kadını tabiri bu hanımların eski zamandan kalmış olduklarını, bu zamanı anlıyama- dıklarım gösteriyor. Bu zamanda artık ev kadını diye birşey yoktur, onun modası çoktan geçmiştir. Şimdiki zaman- da ancak asri kadın vardır. Asri kadının da hukukunu aramıya, içtimai vaziyetini görüşmiye ihti- yacı yoktur, Onun erkeklere ha- kimiyeti her yerde tanınmış, kabul edilmiştir. * Londrada toplanan hanımların bu zamanı anlıyamadıklarını daha ilk celsede reislerinin sözü ispat ediyor. Kongre azası müzakerelerde İngilizce ile beraber Fransız ve Alman dillerinin de kabul edilme- sine karar vermiş. Fakat reiş hanım: — Yahudilere gördüğümüz muameleyi yapan bir milletin dili Diye ortaya bir iddi atmış, Bunun üzerine kongrenin altı gre reisi hanım anlamış olsaydı, Almanları pek haklı bulur, ken- disinin yaptığı nezaketsizlik de hiç olmazdı. Yahudilere karşi bu muamele “herkesin bildiği gibi- iktisadi buhrana çare bulmak için yapık mıştır. Alman'yada şu kadar milyon işsiz adam var. Şu kadar yüz bin Yahudi iş başında refah ile geçi- iyor. Yahudiler bu işlerden çe- kilip gidince şu kadar milyon işsiz adamdan hiç olmazsa şu ka- dar yüz bini bir iş sahibi olacak. * okuyup yazmayı yasak etmişler, reis hanım da Londradaki kürsi- de Almancayı yasak etmiş. “Elcezaü:min cinsil amel,, Halbuki Almanların kendi dil- lerini Yahudilere yasak “etmeleri de haklı bir şeydir. Herkes bilir ki Yahudilerin bir adetleri vardır: Bir memleket- ten kovulunca o memleketin dilini gittikleri yere beraber götürürler, sonra bile kendilerini kovan memleketin dilini, kendi- lerini kabul eden memlekette söyliyerek bu memleketin ha'kını taciz ederler, da ) ( Devamı 9 uncu sa

Bu sayıdan diğer sayfalar: