26 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

26 Eylül 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

n Sayla v3 ire Ev Doktoru Ve İdmanla Tedavisi Bir hastalık olduğunu kabul © ve ispat cettiğimiz şişmanlığın beden o hareketlerile (tedavisine | çalışmak eski bir usuldür. Birçok doktorlar, bâlâ bunu tavsiye ederler. Bazan, beden hareketi ile muvazi yürümek üzere perhiz de yaptırılır. Takip “ hedef şudur ki fazla kalori ettirerek vücutte o ibtirakı temin etmek, | hemde gıdayı azaltarak fazla yağ toplanmasına mani olmaktır. Beden hareketleri sayesinde | uzvi ihtirakın kolaylaştığı kanaati — yanlıştır. Bunun için evvelâ iki tarz beden hareketini göz önüne almak lâzımdır ki iddiamızı isba- ta imkân hasıl olsun: 1 — Uzun vesert hareketler. 2 — Mutedil ve yavaş hare- ketler. Birinci kısımdaki hareketler gençler içindir. Tabii bir surette teşekkül eden vücutlarının inki- © Oşafma yardım eder. Orta yaşlılar © için de vücut formlarını tabi © halde muhafaza ettirir, Fakat sert © hareket şişmanlar için yalnız tehlikeli değil, hatta çok tehli- kelidir.Derisi ve azaları yağ içinde bulunan bir şişman yorgunluktan çabuk teessür duyar. Her gayri- tabii yorgunluk ise kanın bir nevi zehirlehmesini intac eder. Sonra bu hareketler şişman için çok zordur. Onun için şişmanı evvelâ © zayıflatmak, sonra elde ettiği | neticeyi beden hareketlerile mu- © bafaza ettirmeye çalışmak icap “eyler. İdman yapmak için evvelâ | kalbin ve kan damarlarının sağ- © lam olması şarttır. Böyle bir te- © daviden evvel, “cereyan cümlesi,, nin doktor tarafından gözden geçirilmesi icap eyler. Çünkü adali hareket, kan hücumunu intaç eder. Bu da kalbin yoruk- masını ve tansiyonun (yüksel mesini doğurur. Bu itibar ile © kalbi rahatsız veya yağlı olan bir şişmana vücut hareketleri tavsiye edilemez. Bundan başka adali © yorgunluk o hümörlerin (kimyevi i m tebeddülâta uğramasını davet eder. Bu tebeddülât, posa dediğimiz zehirli mevada vücut verir. Bu posalarin dışarıya (atılabilmesi için de böbreklerin tabii bir su- rette çalışmaları lâzımdır. Hal- buki şişmanların böbrekleri çok defa yağlanmış ve tereddiye uğ- ramıştır. Bu itibar ile, yinebir © şişmana vücut hareketleri yap- © masını tavsiye etmeden evvel bu © azamn iyi çalışıp çalışmadığını © gözden geçirmelidir. Bunun için . yalnız a ei kâfi de- p dir. Üre miktarının da tesbiti dır.Binaenaley, bir şişmana düz © arazide uzun boylu yürümek, ha- kiki vücut hareketleri yapmak, beli ve dizleri bükmek çok fay- “dalıdır. Şişman bir adam,her şe- © ye rağmen nezaret altında idman — yapmalıdır. Zira kendi başına ka- “ İacak olursa; ya ihmal eder, ya- — hut ifrata sapar. Hayatın bin bir © arızası, onu bu ihmal için maze- © ret bulmıya sevkeder ve zamanla büsbütün terk olunur. Maamafih © ben, bu fikirlerimle beden hare © ketlerinin aleyhinde bulunmıyo- o rum. Otomobil, elektrik, telefon © Osayesinde hareket kabiliyetleri > azalan ve bu noktadan şişmanla- © maları umumileşen insanlara fay- ” dalı yolu göstermiye çalışıyorum. © — İdman, herkese ayni derecede — esir yapmıyacağı için, her şişman için hususi hareketler tavsiye et- | © mek te doktorun başlıca vazife sidir. Bir kısım insanlar, masaj sa- yesinde yağların eridiği kanaa- © ti dedirler. Bu kanaat te yanlıştır. Çünkü masajın yağı eritmediği © tecrübe ile sabittir. Buna mukabil masaj yapılan noktalarda buru- © şukluk ve şişkinlikler hasıl oldu- ğu görülür. Binaenaleyh ben, şiş- manlığın masajla tedavisine mı M AT: ri Sep ei <3 Artüvin Dünyanın En Güzel Şehridir Burada Üç M Artüvin, (Hu- susi) — Çoruh sathı omailinde, deniz seviyesin- den (600) metre irtifada, o kesif meyva ağaçları | içine gömülmüş zarif o binalarile Artüvin çok şirin bir manzara ar- zetmektedir. Kaf- kas dağlarının eteğinde hususi iklime malik bu- lunan kasabanın en mühim husu- siyeti her türlü meyvamn hemen her mevsimde bulunabilmesidir. Haziranda dut, kirez, vişne ve" kayısının yanında incir, şeftali gibi yaz ortalarında çıkabilen yemişler de bulunur. İncirler iki defa mahsul verir. Şehir Çoruh kenarından başlıya- rak Ga saat yukarılara kadar uzanır. Esas kasaba Çoruhtan takriben 250-300 metre irtifada- dır. Çoruh vadisi hemen hiç kar görmez. Mezraa tabir edilen sayfi- ye yerleri ilkbahara doğru karlar içine gömülü iken orada meyva- lar çiçeklerini dökmek üzere bu- lunurlar. Bu sırada kasabada çiçekler henüz açmaktadırlar. Çayağzı tesmiye edilen Çoruh kenarında yazın ilk devrinde yetişen yemişler bittiği zamanlar evs Artüvinin umumi manzarası Artüvinde yeni olmiya başlarlar. Bunların bu suretle yekdiğerini takip etmesi ( meyvaların vaziye- tile mukayese edersek) birkaç saatlik mesafede ilkbahar, yaz, sonbahar hükümlerini icra ediyor demektir. Onun için Artüvinde her mevsimde muhtelif meyvalar kiraz ve çilekle karpuz, incir ve şeftali hemen kışa kadar bir arada bulunur. Artüvinin üzümleri çok lezzet- lidir. Pek çok nevileri bulunan bu üzümün mübim bir hususiyeti mayısa kadar taze olarak kalma- sıdır. Mayısta Artüvinde taze üzüm yemek mümkündür. Bu üzüm adeta yeni daldan koparılmış gi- bidir. Buna rağmen fiyatı en pa- halı olduğu mevsimde 10-15 İngiltere İzmirden! İncir Ve Üzüm Alıyor İzmir, (Hususi) — Londra ko- operatif Bankası umumi müdürile meclisi idare reisi şehrimize gek miş ve mali müesseselerle temasa geçmiştir. 60 milyon isterlin ser- mayeli bir müessese olan Koopera- tif Bankası, geçen sene memle- ketimize ön milyon lira girmesine sebebiyet vermişti. Bu müessese memleketimizden incir ve üzüm gibi başlıca ihracat maddeleri- mizin alıcılarındandır. Bankanın müdiranı OAydına kadar giderek, incir satıcılarile temasa geçmişler ve incir mınta- kasında tetkikat yapmışlardır. Banka müdürleri İş Bankasına müdiriyetle temasa geçmişler ve İzmirin iktısadi gidişi hakkında malümat (almışlardır. Bu sene İngiltereye vasi mikyasta incir sevkiyatı yapılacaktır. Mardin'de * Orta Mektep Açıldı Mardin (Hususi) — Memleke- timizde bir Orta mektebi eçilmış ve kayıtlara baslanmıştır. Bugüne kadar birinci sınıf için 120 ikinci | sınıfa da (20) yi mütecaviz talebe kaydedilmiştir. Vekâlet müsaade ettiği tak- dirde üçüncü sınıf için de bu mik- tar talip çıkacağı kuvvetle tah- min edilmektedir. Müdür muavin- Uğine ve Türkçe muallimliğine ta- yin edilen Fazıl Nedim Bey; gel miş, işe başlamıştır. im Bir Aradadır | | | kuruştur. Artüvi- nin başlıca mey- valarından biri o- lan üzüm senenin (bir ayım istisna edersek) bütün aylarında bulu- nur. Yaş meyva- lar kamyonlarla Kars ve Arda- hana ihraç Şedi- lir. Artüvinin elma ve armudu çok makbuldür. Fakat bunlar kısmen sa- Wş yeri bulama- dığından halk bu meyvaları oken- di tatlılıklarından istifade ederek kmez yaparlar.Okkası(20)paraya Be inen armutlar cidden nefistir. İnhisarlar idaresi Artüvinde bir ispirto fabrikası açsa; Artüvin meyvaları bir fabrikayı . fazlasile besleyecek kadar boldur. Or- manları meyva ağaçlarile dolu- dur. Bunlar hüdayinabit nevin- indendir. Meyva para etmediğin- den kimse bu ağaçlarla alâka- dar olmamaktadır. Havası çok güzel olan? Artüvin, bir meyva memleketi bir sayfiyedir. Esasen vaktile Batumda ikamet elen ermeniler Artüvinde zarif binalar yaptırarak yazı burada geçirirler- İermiş. Artüvin Anadolunun en güzel. köşelerinden biri ve belki de birincisidir. Akhisarda Bulunan Ce- sedin Hüviyeti Anlaşıldı Katiller Cinayeti Nasıl İşlediklerini Anlatıvorlar Ve Bizi Asınız Diyorlar Katiller ve yakalayanlar Akhisar (Hususi) — Birkaç gün evvel şehrimizde bir bağ ke- narında bir ceset bulunduğunu bildirmiştim. Derhal tahkikata girişen zabıta, bu ölümün esra- rengiz bir cinayet ile sıkı fıkı alâkası bulunduğuna dair deliller elde etmiş ve tahkikatım derin- leştirmiştir. Cesedin hüviyeti son dakikaya kadar meçhuldü. Fakat tahkikat ilerileyince bunu da an- lamak mümkün oldu ve öğrenil- di ki bu ceset, tütün ve bağ ame- leliği yaparak kendi halinde ge- çinen Orhan isminde bir gence aittir. Hâdisenin içyüzüne gelince; bunun bir cinayetten başka bir şey olmadığı kat'i şekilde tahak- kuk etti ve cinayetin maznunu olarak iki kişi yakalandı. Bunlar” dan birisi benüz 17 yaşında Fevzi Oisminde bir çocuktur, diğeride 20 yaşındadır ve ismi Mustafadır, her ikiside maktü- I#- samimi arkadaşıdır. iyanı dikkattirki maznunlar i hiçbir şey söylemek iste- menişler, fakat deliller kendi aleyhlerinde tecelli edince itiraf- tan başka bir çare bulamamış- lardır. Cinayet şöyle işlenmiştir: Maktul Orhan ile maznunlar her zaman beraber gezerlerdi. Orhan iktisada riayet ettiği için para biriktirir ve bunu üstünde taşırdı, Cinayetin işlendiği” daki- kada da Orhanın iç cebinde 25 lira vardı. İki mazmun sözbirliği edip Orhanı öldürmiye ve bu su- retle cebindeki parayı paylaşmıya karar vermişlerdir. Bu feci kararı tatbik etmek için de iki gün evvel çarşıdan bir bıçak satın almışlar ve ayrı ca beş kuruş vererek bıçağı bi- letmeyi de unutmamışlardır. Cina- yet günü üç arkadaş bağa git- mişler, o gün işleri olmadığı için akşama kadar hep birlikte gülüp eğlenmişler . ve gece olunca da Zafranbolu Bağ- larında Meçhul Bir Hastalık Var Zafranbolu ( Hususi ) — Zaf- ranbolu bağlarının üzümü nefaset itibarile hemen bütün Türkiye üzümlerine müreccabtır denilebi- lir. Burada üzüm yetiştiren baş- hca köyler şunlardır: Kapullu, Bulak, Çerçen, İl barıt, o Hacılarobası, (OKozyaka, köyleri... Bu köyler sırf üzüm varidatile geçinirler. Kapullu ve Bulak köyleri deniz yüzünden beş yüz metre yüksektir. o Çerçen, İlbarıt, o Hacılarobası, Kozyaka köyleri de sathıbabirden yedi sekiz yüz metre yükseklikte b yaylâ üzerindedir. Bundan bi: Zafranbolu arazisinin her yeri üzüm yetiştirmeye müsaittir ve Zafranbolunun oOAktaş nahiyesi | dahilinde her köyde az ve çok üzüm istihsal edilmektedir. Fakat bu bağlara 7-8 ser. denberi köylülerin boynunu büken bir hastalık ârız olmuştur. Köy- lüler, mevsiminde Ziraat Memu- rünun da vesayasına uygun olarak ve hatta mümkün olduğu kadar Ziraat Memurunun da huzurile bağlara göztaşı, kükürt serptikleri halde hastalığın önüne geçile memektedir. Hastalığın o tezahürü şudur: Yapraklar damga damga kuruyor ve çürüyor. Üzüm salkımda neş- vünüma halinde iken siyahlanıyor, kuruyor ve dökülüyor. Yalmz bu işin garip bir ciheti daha var: Ayni saha dahilinde bazı bağlar hastalığa tutulmuyor ve şaz ka- bilinden kurtulan bağların teda- visinden başka bir yol tutulma- j dığına göre hastalıktan masun kalışı, bizim gibi ziraat ilimlerini bilmeyenleri (o tabiatile (hayrete düşürüyor. Acaba Son Postanın ziraat mütehassısı bu hastalığın mahiyetini anlar ve hastalığa teşhis koyabilir mi? — M, KE. Semerci Eşret Bulundu İnebolu (Hususi) — Uzun ; mandanberi kaybolan oseme Eşref kendi kendine meydana ç mış, kasabaya dönmüştür. Çankırı Panayırı Çankırı (Hususi) — Çankırı panayırı birinci teşrinin dördünde açılacaktır. yine hep beraber (yataklarına girerek o uyumuşlardır. Bir saat sonra (o maznunlardan birisi yataktan başını kaldırmış, yavaşca Mega uyandırmış ve ağzın dan çıkan söz şu olmuştur: — Orhan uyuyor! — söz üzerine Fevzi derhal yataktan çıkmış ve bıçağı alarak oOrhanın kalbine sapla- mıştır. Zavallı Orhan da bıçağın acısile uyanır uyanmaz: — Allahaşkına beni öldürme- yin, diye bağırmıştır. Bu sefer Mustafa yerinden fırlamış ve kanlar içinde çırpınan Orhanın üstüne çıkarak kollarını tutmuş, bağirmaması için de ağ“ zmı tıkamıştır. Feyzi bıçağın tekrar kaldırarak zavallı Orhanın bu sefer de boğazını ensesine ka- dar kesmiştir. Orban artık tama- mile ölinüştür, Ve iki arkadaş maktulün cebindeki 25 lirayı ala- rak savuşmuşlardır. poymaır şimdi İsen hün- ağlıyorlar ve yalvanıyorlar: Se ei Bizi asınıZ Yaptığımız iş hatırımıza geldikçe sezleimiz ürperiyor! GE. Sml gi ii wi di

Bu sayıdan diğer sayfalar: