13 Haziran 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

13 Haziran 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 Sayfa Memleket Manzarası Köylerde Emlâk Alım Satımı Nazilli (Hususi) — Memlekette köylüyü sıkan meselelerden biri de tapu — işleridir. Köylerde — mülk sahiplerinin dörtte üçünün Üzer- lerinde tapı — kaydı. — yoktur. Evvelce kimin olduğu bile unu- tulan tarla, bahçe, evler ve ağaç- lar alına, satıla elden ele geçmiş bugünkü — sahiplerini — bulmuştur. Fakat mülkün tapu kaydı: Adı sanı kaybolan, yahut başka yer- lerde bulunan kimselerin üzerin- dedir. Bazan tahsildar gelir, sene- lerce evvel kendine ait olan bir tarlanım, bahçenin vergisini köy- lüden ister, Vergi istenen adam ne tahsildara, ne tapu dairesine derdini anlatamaz veyahut birisi- nin elinde bulunan mülkün tapu kaydı başka kimseler üzerindedir, ondan hiç vergi isteyen olmaz. Bu vaziyet dahilinde - mülk alıp satmak lâfla, ağızla olur, Bu da tehlikelidir. Bazan — bir köylü pazarlıkla aldığı ve parasını verdiği bir mülkü senelerce imar eder, bakar, düzeltir. Sonra eski mülk sahibi iştahı kabarınca bir fırsatını bulup — senelerce — evvel aldığı parayı geri vererek mülkü döndürmek ister ve kavga gürük tü ile döndürür de. Vaktile mük kü almış olan köylü gene kimse- ye derdini anlatamaz. Mahkeme, tapusu olmadığı için davasını din- lemez. Tapu dairesi, mülkün tapu f kaydı s'ttin senelik adamlar üze- rinde olduğu için bir muamele yapmaz. Mülk alıp satmak köy- lerde bir faciadır. Son emlâk ve arazi tahririnde her mülkün bugünkü sahibi üz- üzerine — yazılmış ve vergisi de Bugünkü mülk sahibinden alın- miya başlamış — olduğu — halde emlâk dairesinin ve tahrir heyet- lerinin bu kaydine göre tapuda bir değişiklik yapılmadığı için hâlâ mevcut tarla, bahçe ve evlerin tapusunu — çıkartmak — senelerce uğraşmıya mütevakkıf, güç bir mesele wh'ıpletmık!edir. Emlâk ve arazi sahiplerini bu müşkülât- tan — kurtarmak için kayıtların kolayca — yapılması — hususunda bir usül bulunması her cihetten büyük faydaları mucip olacaktır. Erganide Hararetli Bir İşletme Hazırlığı Var Ergani Maden, ( Hususi ) — Bakır Şirketi geceli gündüzlü çalışarak hava bacasının delinme ameliyesini ikmal etmek üzeredir, Yeni inşaat beton olarak yapıl- maktadır. Şimdiye kadar 180 metreye inilmiştir. Şirket tarafın- dan yaptırılan şosa yolunda ve asansör Üzerindeki mahalde bir köprü inşasına da başlanılmış ve ayakları kurulmuştur. Antalyada Borsa İntihabı Antalya (Hususi) — Bu hafta Borsa encümeni intihabı yapıl Mıştır. İnühıp neticesinde Ziraat Bankası Müdürü Mehmet Ali B, reisliğe, Kesikçi Mehmet Ağa ikinci reisliğe, tüccardan Âdil B. Müfettişliğe, — Çakallıklı - Tevfik Bey muamelât müfettişliğine, sar- raf İsmail B. sandık eminliğine azalıklara Mehmet Hafız ve Ha- san ÂAli Beyler intihap olunmuş- lardır. ça | _Mu.mlıabe B c Tren Elâzize Çok Seri Bir / İnkişaf Temin Etti Elâziz, (Hususi) — Deniz sat- | hından 160 metre yüksekte arı- zalar ve dağlık arazi üzerine ku- rulmuş olan Elâziz şehri Fırat suyu ile sulanır. Elâziz taprağının verimi, arazisi ve kuruluş vaziveti itibarile Şark vilayetlerimizin mü- himi ihracat merkezlerinden biri- sidir. Son birkaç sene zarfında şehrin gerek iktısadiyatında, ge- rek diğer sahalarında mühim bir inkişaf göze çarpmaktadır. Elâziz ilkönce derebeyliği şek- linde, sonra Diyarıbekire bağlı bir kaza halinde idare edilmiş, nihayet elli sene evvel yeniden kurularak vilâyet hâline getirik | miştir. Elâzizin inkişaf edememesin- de en mühim sebep yolsuzluktu. Elâzizle İstanbul arasında en kısa yolculuk 25 gün sürüyordu. Cümhuriyet devrinde yol siya- Gaziantepte Ziraat İşleri Gaziantep (Hususi) — Vilâyet Ziraat müdürü - Süreyya Beyin himmetile nü- mune süthane- si yeni vesait ile teçhiz edi- lerek pastöri- ze süt yapm- ya başlamıştır. Süthanede pek yakında sala- mura ve kaşar peyniri imalâ- tına da başla- Gaziantep Ziraat nacaktır. İda- Müdürü —Süreyya Tei — hususiye- den alınan tal .l:' bir de ziral rasta İstasyonu yapılmış ve faaliyete başlamıştır. Vilâyet fidanlığından Şubat ve Mart ayları içinde meyvalı ve meyvasız 30 bine yakın fidan tevzi edilmiştir. Ayrıca 150 dö- nümlük araziye de fıstık ekilmiştir. 20 bine yakın aşı kalemi civar vilâyetlere gönderilmiştir. Bu fi- dan yetiştirme işinin daha ziyade genişletilmesine — çalışılmaktadır. Geçen seno fıstıklara Üşüşen tır- tıllardan eser yoktur. Tırtıllar kı- şın yapilan mücadele neticesinde Bi | Fırat sagu üzerinde ahşap Pertek köprüsü Kadirli ( Hususi ) — Asri bir şekikle inşası kararlaştınlan Ka- dirli hapishanesinin temel atma merasimi icra edilmiş ve mühen- dis Muhiddin Beyin nmezareti altında Inşaata başlanmıştır. İnşaa- tın yakında bitirileceği muhak- kaktır. Kaymakam Rifat Beyin geee rer ercsase seceneN rerererassecea uyanmaden imha edilmişlerdir. Üzüm bağlarına ve sebzelere ariz olan tırtıllarla mücadele edik- mektedir. Domuz ve fare müca- delesinden de iyi neticeler elde edilmiş, hemen hemen bu muzır hayvan'ardan da eser kalmamıştır. 1 — Zarada Mektepliler bayramı havaların muhale- feti dolayısile tehir edilmiş, daha yeni yapılmıştır. Mek- tepliler muallimlerile birlikte Küçükdere denilen değir- menlere gitmişler, akşama kadar eğlenmişlerdir. Resmi- miz bayrama İştirak eden mekteplilerden ve muallimlerden bir grupu göstermektedir. 2 — Darüşşefaka lisesini geçen sene birincilikle ikmal eden Raif Bey Zafranbolu maliye tahsil müfettişliğine tayin edilmiş ve vazifesine başlamak mektebindeki riyaziye muallimliğinden ayrılmıştır. Resim Birlik reisi Üzere Bartın orta Kadirlide Çeltik Zeriyatı Kartal Gençler birliği Yalovaya bir yapmıştır. 'Tenezzübe Birliğin bandosu da İştirak etmiştir. zamanda semerelerini göstermiş ve bugün birçok vilâyetlerimiz gibi Elâzizin de bu sayede akıllara hayret verici bir sür'atle inkişafı temin edilmiştir. İk önce bu 25 günlük yol kamyon ve otomobillerle Samsun üzerinden seyahat edilmek şartile bir haftaya indirilmiş, sonra da tren yapılınca 3 gün olmuştur. Bir Elâzizli için şimdi İstanbula gitmek komşu köye gitmek kadar kolaylaştırmıştır. Tren yalnız El- âziz- İstanbul yolunu kısaltmakla kalmamış, şehrin imarı hususunda da büyük faydalar temin etmiştir. Eskiden istihsalâtını ancak mu- muhitindeki müstehliklere vermiye l mecbur kalan Elâziz bugün her ı setine verilen ehemmiyet en kısa tarafa sevkiyat yapabilmekte, bu- suretle hem isahsalâtını, hem de halkın servetini arttırmaktadır. e Bir çettik tarlasında faaliyet himayesinde teşekkül eden bir heyet tarafından kaza köyle- rinin merkeze raptı için güzel bir müsamere tertip ve ( Mavi yıldırım ) piyesi — muvaffakiyetle temsil edilmiştir. Kazada asayişi ihlâl eden tek bir vak'a yoktur. Eskiden şekavet merkezi telâkki edilen bu belde- de şimdi &di ve basit zabıta vak'aları bile kaydedilmektedir. Kazada çeltik zeriyyatı faali- Hiyetle devam etmektedir. Hali- hazırda kaza mıntakasında 80 bin dönüm arazi çeltik ziraatine tah- sis edilmiş ve hemen de kâmilen ekilmiştir. Memlelşet Haber_leri , tenezzüh İbrabim Beyin resmidir. 4 — Bartında A:.il G":dl yemenici Abdullah oğlu Mehmet Efendinin al evinden yangın çıkmış, gerek bu dllılı.l:ı. gerek bitişiğindeki iki ahşap düikh"hııen yandıktan sonra söndürülmüştüz. Sokak dar olduğu için #teş bütün çarşıyı tehdit etmiş, fakat Bartının gayretli itfaiyesi bu büyük tehlikenin önünü almştır. Yangının dükkünda bırakılan ateşten pasebetle Bartın H#falyesinin wıı anlaşılmıştır. Bu mü- İnsaların çoğu şairi ancak boş zamanlarda dinlebilenecek bir ha- yal avcısı saymaktan hoşlanırlar, Umumi kanaate göre o, hakikate ve hayata bağlı değildir, onlardan anlamaz. O kadar ki bir şairin hâdiseleri doğru tahmin ettiği, herhangi bir işte asıl yolu bulk: duğu görülünce bu muvaffakiyeti aklına değil, kalbini zaman za- man ziyaret eden tabiatten üs- tün bir kuvvete izafe edilir. Şairi bir nevi ilâh sayanlar vardır; meczup olduğunu söyliyenler de çoktur; ona istihfafla bakanlar sayısızdır. Fakat o, daima aklın, muhakemenin ya üÜstünde, ya altında diye karşılanmıştır. Asıl fenası, bu kanaate şair« lerin de iştirak etmesidir. Onlar da kendilerini aklın ve muhake- menin — bağlarından — kurtulmuş saymağı severler. Güzeli, insan için en esaslı olan şeyleri fitrat- ları iktizası — bildiklerinden, ifada edebileceklerinden — enindirler, Kendilerini içlerindeki ilaha ter- kedivermeyi, ilham perisinin kâ« tibi olmağı tercih ederler.. Halbuki hiç bir büyük şair, hattâ büyük olmasa da hiç bir hakiki şair bu tabiyeti kabul etmemiştir. Edgar Poe yalmız muhakemesi ile çalıştığını iddia eder; Paul Valöry de ne yaptı- ğını bilmeden ölmez bir eser vücude getirmektense ne yap- tığını — bilerek çok daha de- gersizlerini yapmağı tercih ede- ceğini — söyler. Şiirin — bütün beşeri faaliyetler gibi, atlın ve muhakemenin mahsulü olduğuna başlıca delil iyi şiri gençlerin değil, olgun adamların yazdığıdır. Daha çocuk denebilecek bir yaşta harikulâde şeyler yazıp susmuş, ölmüş şairleri mi sayacaksınız? Doğru, böyleleri var; fakat insan denilen hayvanın fikri kuvvetinin inkişaf kanunlarını iyice bilmiyo- roz. Shelley, Keats, Rimbaud zekâları diğer insanlarınkinden daha — çabuk — inkişaf — etmiş, yaşlarının — küçüklüğüne — rağe men — olgunluk — çağına — ermiş insanlardır. Maamafih — bunların' eseri de, yaşlandıkça — ilerlemiş şairlerinki kadar derin, mükem- mel değildir. Bizim edebiyatımız, şairlerimi zin çoğunun genç olmasından mustariptir. - İhtiyarhyanlar — bile bir nevi çocuk edası takınmağı seviyorlar. Gençlik değil, çocuk- luk. Halbuki güzellik de, haki- kat de yaşsızdır ve insan genç-e liğe, ihtiyarlığa değil, yaşsızlığar meyletmelidir. hbayat namına ittiham ederler. Hayatta mühim bir mev- küi yokmuş! Çünkü hayat maddi servetin çoğalmasıdır!.. Neden? Bu, hiç de tabii bir şey değildir ve insanların kurduğu bir peşin- hükümdür. Ancak öbürü, yani manevi serveti istihdaf eden ka- dar tabidir. Akıl ve muhakeme yalnız birinin değil, her ikisinin de esasıdır. Bergama Halkevinde Bergama (Hususi) — Halkevi tamsil kolu Behçet Kemal beyim Çoban piyesini sabneye koymak Özere — bazırlıklar ve provalar yapmaktadır. — Provalardan — iyi neticeler alınmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: