13 Temmuz 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

13 Temmuz 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 3 Temmuz Aman kuzum bu nasıl böyle Lirdenbire göz önünde Kuzum bize de söyle. Faydalı Bilgiler Bir Dalgıç Suya Nasıl Iner? Dalgıç lâfım pek çok duym : smuzduz. Fakat kendisini ve; - sut ta reşmini belki pek çoğunuz kiç görmemiştir. İşte size denizin Cibini muayene etmek üzere aşağı inen bir dalgıçn resmi. Umacı fa'lan zannetmeyin. O da sizin gibi benim gibi bir insan. Deni- zin dibinde tıpkı sokakta gibi yürüyor. t büyüyor. " |Fındık Ağacının Çiçekleri Fıddık ağacı gördünüz. mü bilmem ?. Eğer görmüşseniz belki dikkat etmişsinizdr. İlkbaharda dallarından tüy 'gibi bir - şeyler sallanır durur. Tıpkı resimde gör düğünüz gibi. Punlar nedir bili- yor musunuz? Fındk ağacının baharları. Bu tüy gibi çeylerin içinde bir toz wardır. Rüzgürla bu toz oradan uçar ve yine ayni , ağacın üstündeki başka çiçeğe uçar. — Fakat bü daha — hiç çiçeğe benzemediği için kimse 'arkında bile deği.dir. Siz dikkat edin bakalım Lu'abilecek mivi- niz. Bunlar dalların - ucunda olur. İçinden kırmızı kırmızı tire gibi bir şeyler çıkar, İşte tüyler: den çıkan toz bu kırmızı tire'erin üstüne gelince aşılanmış - olur. Seve seve yediğiniz fındıklar işte burada büyümeye başlar. Fotoğraf Makinesi Alırken Artık tatil başladı. Be'ki pek çoklarınız vaktirizin çoğunu kır- larda, denizde geçirecek ve resim- ler çekeceksiniz değil mi? Belki de babanız sınıfınızı geçtiğiniz için size bir fotoğraf makinesi hediye etmek ist yecektir.. O zama: şu söyledik'erimizi bir hatırlayınız. Bir kere açılıp kapanan, körüklü makine kutu makineden — daha kolay'lıkla — taşındığı için daha Pratiktir. Ikinci dikkat edilecek #ey makinenin adesesidir bu tıpkı evimizin penceresine benzer. Ne kadar geniş, büyük olursa okadır makinenin arkasını çıkarıp ışığa ftu'un. Delik veya çatlak'arın bı- lunup bulunmadığına dikkat edin. Çatlak ve delikli bir makine el- bette işinize yaramaz. Delik kö- rüklü gördüğünüz — makinelerin çektiği reismler hozuk - olur. Karikatür : çok yer görürüz. Onun için ala- VZ Cağınız makinenin adesesi müm- kün mertebe büyük olmalı, eğer elden düşme bir makine alıyor- sanız. o makine ile çekilen en 8012 retimleri — isteyin, — onlara bir bakın, eğer fena İse tabli re- almler de fena olacak. Sonra Yürüyüş Ölçüsü — Affedersiniz. Bayan, bura- dan şehre kaç saatte gidilir. — Karga uçuşile bir saatte.. Yerinde Durama- yan Orhan Orban yerinde durmazın bir! idi. Yemek yerken hiç olmazsa iekemlenin üstünde sallanacaktı. Bir sabah yine kahvaltı ediyordu. Fakat rahat durmadığı için kah- valtısr birtürlü bitmiyordu. Annesi bir ekmeğin Üstüne biraz reçel sürdü. “Haydi artık bahçeye git, ekmeğ'ni orada bitir. Sana bak-. tıkça içime fenalıklar geliyor ,, dedi, “ fakat sakın sokağa çıka- yım, uzaklara gideyim deme hal,, diye de tenbih eltti. Sen mişin tenbih eden.. Ör- hanın bahçede canı sıkıldı. Hiç ©o öyle bir yerde durur, olurur muyduü. Kapıyı aralıklıdı. Yavaşça yan sokağa çıktı. Bir parça dürdü. Geleni geçeni - seyretti. İlerideki caddeden geçen otomo- billere baktı. Içi rahat etmedi. Haydi bir parçacık daha'aşağı, haydi bir parçacık daha aşağı filân derken büyük yola çıktı. Şöyle köşeden bir kafamı uzata- yım dedi. O &rada bir otomobil köşeyi dönecek oldu. Arkadan bir adam elinden çekmeseydi, kafasınmı güç kurtaracaktı. Fakat bizim yaramaz bundan da uslanmadı. Daha aşağı tenha bir yola gitti, " oh, artık burada rahatım ,, dedi, Derken “ gak, gak,, diye bir sesler duydu. Bir de baktı ki bir alay kaz sürüsü kanatlarını çırpa çırpa ona doğru geliyorlar. Bu sefer Orhanın ödü patladı. Ke- nardaki çitin arasına saklanmıya uğraştı. Kazlar yaklaştıkça yak- laşıyordu. İçlerinden kocaman Bbir tanesi — kanatlarını “Çirpa çırpa Orhana yak'aştı. Elindeki ekmeği kapt.. Tekrar bağıra bağıra kaz sürüsünün içina daldı. Neyse Orhana bir şey olmadı amma, bu korku ona bir ders oldu. Hemen koşa koşa eve döndü. — Artık ıvde? ne oldu? Annesi neler söyledi? Ne Siz tahmin' edeyllıllirıiniı. )I'Nıep;:î söylersek utanır belki.. Onun için söylemeyelim. — Oyun Netbol Genişçe bir yerde iki başa bir de ortaya tebeşirle üç çizgi çiziniz, Oyuncular İkiye ayrılırlar, Ortadaki çizginin —iki tarafına eçerler. Yazı tura atar, :v:ılâ hangi tarafın b::î.yo:ânğ.l anlaşılır. Oyuna başlıyan taraf topu karşı tarafa atarak birini vurmiya ça'ışır, Vurulan oyundan çıkar. Siz de varulmadan topu tut- mıya uğraşrsıniz. Tutunca siz de karşı tarafa atıp, onlardan birini vurmiya çalışırsınız. Oyundan Çır kanlar karşı tarafın arkasındaki çizginin — arkasında top'anırlar, Kendilerine kadar gelen topu ya- kalamıya uğraşırlar ve yakalayınca kendi taraflarına atarlar, Fakat çizgiyi aşmamıya da dikkat etmek lâzım. — Eğer keî"îil tarafından atılan topu doğrudan — doğru yakalarsa arkadan boınbırğımz: etmeye başlar, vurulan karşı tarafa geçer, böylece en çok esir alan taraf oyunu kazaamış olur. Bu oyunda öğrenilecek şey topu iyi yakalamak ve İyi atmaktır. | Bilmece Altüst Olmuş Bir Köy Kocakulak kardeşlerin mek- tebi bitmiş tatil başlamıştı. An- nelerinden izin aldılar. Günü bir- lik yakında bir köye gittiler. Yolda giderlerken orada nasıl eğleneceklerini — düşünüyorlardı. Fakat köye varır varmaz hepsi şaşırdılar. — Köy karmakarışık, Altüst olmuş bir yer. “Aceba yanlış mı geldik,, dediler. Fakat Koca burun orası olduğunu iylce biliyordu. Tam karşılarında baca- sız bir ev vardı. Pamuk bunun Geçen Bilmece- izi Doğru Halledenler 29 Haziran ta- , rihli bilmecemiz- © Konsol | de bi- saali İrinci ikramliyemiz olan bir konsol saatini Istanbul 6 in- cı moktop 414 Moliha Süalp kazanmıştır. Ta- Tihli okuyucu: muzla İstanbulda bulunav diğer ka- zananların cu: tesi ve paza öğleden sonra hediyelerini Ida» rehanemizden al- maları — lâzımdır. Taşra — okuyucuü- larımızın hediye- 6/T/93S — tarihli sayımızda, — çıkan bilmecenin büyük mükâfatını İstan. bul Kız Lisesinin A/3 — talebesinden 154 Müzeyyen Yüksel kazanmış leri posta ile ve hediyesini al- gönderilir. mıştır. İstanbul 15 inci mektep sımı? 8 ten Lüküm | Özdemir Bingöl, Düzce ilkk tedrisat rhüfettişi Ahmot Kayhan oğlu Sudi, Küçükpazar Hocaşücaattin maballesi mektep Bakak No/ 19 da Leman, Aduna posta sayyar memuru Sami kızı Neriman, İstanbal kız lizesi B-1 den 1362 Müzeyyen, Adana İnhi- sarlar Başmüdürlüğü veznedarı Hüse- yin oğlu Necdet' İstanbul kız - İisosi 445 Zahide, Tarsıs Misakı Milli mek- tebi 100 Yakup Sabri. Sirkeci Ebussaut caddesi No. 48 Robert Koen, — İstanbul Kız orta mektep 801 Nebahat Arsoy, Zincirlikuyu 20 inci mektep A-3 ten 134 Ferdane Güner, Kandilli Kız lisesi 455 — Maallâ Büyük | |ekkan, Karaköy Zulfarz sulu | tokak Lâcivert han No boya 4 te A, Kâmil, Zile x. tiklâl mektebi sınıf 2 den 21 Turgut Öztürk, Ortaköy pişmişoğlu cad. sarı sokak No, 8 de Niyart Akçe, Adana ıgibî daha birçok kusurlar buldu. Artık hepsi gördükleri şeyleri saymağa başladılar. Siz de resme dikkatle bir ba- kınız. Yanlış gördüğünüz şeylerli işaret edin ve sonra bir kâğıdın üzerine yazın resimle beraber bize yollayın. En çok yanlış bu- lanlara biz de güzel güzel hedi- yeler yollıyacağız. Haydi bakalım Kocakulak kardeşler mi daha dikkatli yoksa siz mi?, Gördünüz Mü? Mevsimle Rengini Değiş- tiren Hayvanlar Resmini gördüğünüz hayvana sıçrayan fare veyahut Jerbon der- ler. Tıpkı kü- « çücük bir Kan- gurüya benzer. Kanguru - hiç gördünüz. mü bilmem, Fakat hiç — olmazsa düy muş su nuz- dur." Bu hay- vanın da arka ü ayakları *ön ayaklarından dört misli uzundur. Yalnız bir farkı var. Bu yürüyebilir. Fakat Kan- guru yalnız zıplar. Bir de sıçra« yan fare bir sıçradığı zaman önayak birden ileri gelir. Bunla- rın birçok çeşitleri vardır. Asya- da, Afrikada, Şimali Amerikada yaşayanları vardır. Şimall Ame- rikada yaşayanların kışın rengi kahve rengidir. Yazır sırtı kahve rengi kalır, yanlara doğru gittik- çe sararır. En nihayet karnında bembeyaz olur. Yiyeceği gonca- lar, yapraklardır. , Düşmanları da baykuş kın_yılındır. baaaseesaReverEAmEELAREAEELLALEü! eesaesseanacecan anane d Hamza zade Mehmet Salih oğlu Ham za Salih. Karagümrük Dervişali Me Küçük | <4 sulu 17 de boya 214 Hilmi Avni, Balıke dordu anbar kâtibi oğlu N: Nişantaşı -Kodaman cad. sokak No, 66 do Ibhsean, mektebi sımıf 2 de 814 Gültekin. (Arkası var) ve

Bu sayıdan diğer sayfalar: