21 Kasım 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

21 Kasım 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İl U aa Gg İŞE in, RM Gerhart Ellert'in eserinden Attila Dik Dik: Fakat uzun müddet German ve Alan leri arasında dolaşarak geri dö ave dünyanın büyüklüğünü ve Zen- Birliğini gözlerile görüp anlıyan Hün nnin genç reisi Edeko bunun far na Vardı. Attilânın gözlerini Hormi - elindeki yaya diktiğini ve bütün “iğ gerildiği halde sanki o yaya atı - | görünce Edeko düşündü: Galiba yakında rahat hayata artık ton vereceğiz, Harp Krali Kn Attilâ tekrar düşünceye > İM gene gevşedi. Uyku arasını “NİŞ gibi bir sesle: — — «Hormidak, o yayı kimin için HYorsun?» dedi. tiyar Hün yayı omuzlarına tuttu, th bir noktasını özenle düzeltti ve Ta cevap verdi: n — «Kral için hazırlıyorum.» > «Hangi kral için?» >> «Harp kralı için.» 7— “Harp krah kim?» idak mırıldandı: — «Bilmiyorum. Bleda tavşan tut- için ava çıktı. Sen de gölgede ya- İniyorum. » eko, prens Attilânin bu söze kı *|nırsınız!. dedi. 11 zannetti, fakat yanıldı. Atti - olduğu kral Valamirin postacısı idi. 1p- ya rinmek için kollarını kaldırdı. e havada kaldı. Parmaklarını bir bül, pençesinde olduğu gibi hafifçe tü ve yavaşça murıldandı: >> «Kaynayan su bir çok işler göre- olup, Buzu eritir, insanı yakar, duman vaya karışır, yemek pişirir.» Genç Prensin Felsefesi kanin söylediği sözlerden bir bili; bile kaçırmamak için Edeko €- pr, tiyar Hormidak ine genç Hün , nin sözlerini Jâkaytlıkla dinledi- yı, çolatmak için elindeki bıçağı Yer my. vurdu. Attilâ uykuda imiş ir tavırla sözlerine devam etti: gil Yalan, insan düşünmelidir: İri kayı, 29Ye nedir? Bir de suyu daima b ra bir halde bulundurmak için kâ- he ateş varmı?» , Mtiyar Hormidak genç prensin bu ii cevap olarak kral Ruhanın yakılırken söylenen şarkının bir vini çatlak sesile tekrar ettiz — «Kral Ruha uzun uzadıya dü - Medi Harbetti, gansim getirdi. $ Prens beni dinle! lara karşı harbe girişmekten sekiniyorsunuz, Bu gidişle kral - Aki lamir gelip bize hücum edecek.» ilâ dik dik; Yaz "Kral Valamir bize hücum etmi- ek.» söz! diy” «Fakat o Ostrogotları birleştir — Attilâ güneşe maruz kalan kıhcini dı, “doğru çektikten sonra mırıldan- e "Hayır Hormidak, işler senin bil- İn gili değildir p nu söyledikten sonra ayağa kalk- tay, 'gın tahta duvara dayandı ve sa“ Yel mun methalini müthiş havla- çalgı 9 Müdafaa eden iki köpeğe ilik KE Çünkü uzaktan yabancı bir-ada- bay, Eeİmekte olduğu görüldü. Bu'ye- <ı, Attilânm çoktanberi beklemekte mış gibi gözlerini ondan ayırma - ii e Bk Yorgun. Harp kralının kim olduğumu | oyerozet Kral Valamir: — Siz Hünler, SON POSTA 21/11/935 u kl Valamir Bize decekmiş!. , Dedi. anlaşılamıyan bir maske arkasında ka- lr gibi olmuştu. Lâkayt bir oda ile: — wBen hazırım. Kral ne vakit gel- # mek istiyor?» dedi. — «Prens Bleda burada mı?» — «Ava çıktı.» Nehrin Büküldüğü Noktada — «Yalnız senin sözün bütün Hün- ler için muteber sayılabilir mi?» Attilâ bir saniye tereddüt etti. Sonra İsyni lâkaydi ile cevap verdi: N | — Benim sözüm kâfidir. Kral Va- lâmir ne zaman geliyor?» — «Kralımız gelmek istemiyor, 8e- ninle bir yerde buluşmak niyetinde - dir.» — «Nerede?» — «Burada tam yarım at yolu gü- nü uzakta, nehrin büküldüğü nokta - da. Büyük meşe ağacının altında, Kral Valâmirin yanında yalnız iki kişi bu - lunacak, Senin de iki Hünden fazla al- mafnanı rica ediyor.» Attilâ başını eğdi, ayağa kalktı. Yu- nanlı Öneges arkasından onu takip et- ti ve şunu diledi: — «Yanına alacağın iki kişiden bi- rişi ben olabilir miyim?» Attilâ başını sallıyarak: — «Hiç bir kimseye ihtiyacım yek.» dedi. — «Nasıl?» — «Atıma binip yalnız gideceğim.» düşmanlarınızı pusuya düşürmekten hoşla- * — Prens Attilâ!.. Kral Valâmir s6 ninle ve kardeşin Bleda ile konuşmak — aYalnız mı?l» — «Evet.» (Arkası var) istiyor!.» Etrafta duranlar, Attilânın bu söz - lerde ve onların söyleniş tarzında bir küstahlık görerek onları reddedeceğini zannettiler, Fakat Hün prensi gözlerini yere dikti, o suretle ki yüzü büsbütün m Istanbul Dördüncü İcra Memurluğundan : ve Eytam Bankası Türk Annonim Şirketine birinci derece ve sıra- da ipotekli olup tamamına 18910 on sekiz bin dokuz yüz on lira kıymet tak- dir edilmiş olan Teşvikiye mâhallesinin eski Kâathane Yeni Bostan ve Atiye mükerrer yeni 5 ve halen 9 numaralı kayden ahır havi halen otrafı duvarla mahdut vasi bahçeli bir bap arttırmaya konmuş olup ilân tarihinden itibaren şari- namesi herkes tarafından görülebilecek ve 8/1/936 tarihine rastlayan çar - samba günü saat 14 den 16 ya kadar dairemizde açık arttırma suretile sati- iacaktır. | Satış Emlâk ve Eytam Bünkenii 844 No. İ! kanunu hükümleri. ne tâbi olduğundan mezkür kanunun 15 inci maddesine tevfikan ikinci bir arttırma yapılmaksızın gayrimenkul, yukarıda yazılı günde en fazla arttı - ranın üzerinde bırakılacaktır. Arturmaya gök için muhammen ku; : yüzde yedi buçuğu nisbetinde pey akçesi veya > bis bankanın teminat mek- tubu tevdi edilmek lâzımdır. Biriken ez vergilerile söp ve fener | ve dellâliye ve vakıf icaresi müşteriye aittir. Satış bedelini peşin ödemek lâzım dır. İcra ve İflâs kanununun 126 ncı maddesine tevfikan ipotek sahibi alacaklı larla diğer alâkadarların gayri menkul üzerindeki haklarını ve hususile faiz a dair olan iddialarını evrakı müsbitelerile birlikte 20 gün için. BAYLARALAZIM OLAN Lİ ii li bd ve i j ize bildirmeleri lâzımdır. Aksi halde hakları tapu sicillerile | sa- a ai satış bedelinin paylaşmasından hariç kalırlar. Alâkadarların iş- wx "srette hareket etmeleri ve daha fazla malü- kanun maddesine uygun vak almak istiyenlerin 934/966 olunur. (275) Bu akşam MELEK Sinemasında GÖNÜL OYU dosya No. sile dairemize müracaatları ilân ADOLF VONLERUK. Ayrıca Paramount dünya haberleri, En nefis musiki ve çok zevkli, eğlenceli neşeli bir mevzu gösteren böyük film. Baş rollerde : Almanyanın en çok sevilen yıldızları RENATE MÜLLER - GEORGES ALEKSANDR Sayta 9 İnebolu Faciası Bazı Ha- kikatlere Dokunuyor (Baş tarafı 1 inci yüzde) ğunu örtaya atmak, ortada vaziyeti ta- mamen aydınlatmağa kâfidir. Her ne kadar ara postalar mevcutsa da bunlar Hacı Davut vapurları günü üç günde stanbula varmaktadır. Vapurculuk şirketi - Deniz yolları iş- letmesi arasındaki rekabet de göze ba- tacak kadar barizdir. Münavebe ile va- pur işleten bu iki idare, limanlarda top- lanan eşyayı diğer haftanın seferine bi rakmamış olmak için haddinden fazla yolei ve yük almaktadırlar. Şimdiye kadar pazar günleri İzmir - den, perşembe günleri İstanbuldan ha- reket eden Vapurculuk Şirketinin Sa- karya postası iki haftadanberi kalkmış- tir. Buna sebep, kış mevsimi münase- betiyle sebze ve yaş meyva sevkiyatı - nın durmasi imiş. * İnebolu faciası esnasında denizde kaybolan on altı kadar vatandaşın ne cesetlerine ne de dirilerine henüz rast- lanmamıştır. Kaza mahalline yakın iskelelerden yapılan soruşturmalara gelen cevaplar arasında bu kayıpların akibetleri ay- dınlanmamıştır. Dirileri ve cesetleri meydana çıkmadığına göre bunların balıkları tarafından parçalandığı mu - hakkak görülmektedir. Bununla” bere” İna devam edilmektedir. Adn. Bilget İdari tahkikatın neticeleri İnebolu faciast etrafında Denizyolla- rı idaresinde yapılan tahkikat bitmiştir. Yapılan sorgular ve alınan ifadeler, di- rektör Sadettin tarafından da tetkik ©- dildikten sonra, idarenin enspektörleri toplanıp genel bir rapor hazırlayacak- lardır. Meydana çıkan meseleler ! Yapılan araştırmalar sırasında bazı mühim eksiklikler ve hatalar da mey- dana çıkmaktadır. Bugün artık, İnebo- İu gemisinin fazla yük almakta ve bil- battığı muhakkek görülmektedir. İlk olarak alınan 250 ton pamuk, ağırlır ğina göre çok fazla yer kaplamış ve asil! ağır mallar yakarı ve 270 ton buğday dü güverteye yüklenmiştir. Bu suretle | merkezi sıkleti yukarda kalan gemi, her rota değiştirildiği zaman yana yat) "mış ve bu: sırada frengi: delikleri ile; lombar ağızlarından su girmiş ve bu su-' retle yan yâtma artmıştır. Bilhassa, ge-| minin, tünelaltı denilen yerine sü gir- mesinden battığı tahakkuk etmektedir. Ortaya çıkan yeni bir meseleye göre | de, gemi Antalyadan kalkmadan evvel Antalya liman reisi tarafından kontrol ! edilip, yük ve yolcu vaziyetinin, gemi- | nin yoluna devamına mâni olmadığı | hakkında, evrakı seferiyenin liman re- isi tarafından imza edilmesi lâzımdır. Bu itibarla, geminin süvarisi kadar, Antalya İlinan reisinin de mesul oldu-! ğu meydana çıkmaktadır. l Bununla beraber, anlaşıldığına göre bu gibi işler ve gemiler seferlerine baş: | | NLARI körfez ağzında pek mebzul olan köpek! ber kaza mahalline yakın iskelelerce| muntazam surette bunların aranması-| larken Timan kontrol kaptanları tara» i fından yapılması lâzımgelen kontrol İlarda daima tekâsül gösterildiği ve bu işlerin hakkile yapılmadığı da önlaşıl maktadır. İşletmenin telgrafı Limanlardaki birikedi malların hepsinin nakledilmesi için iş letmeden aldıkları telgraflarla kaptans ları icbar ettikleri de anlaşılmaktadır, Duyduğumuza göre, geminin s#elimeti namına işletmenin bu telgraflarına ri acentaların, ayet etmiyen kaptanlar, burada istiçs vap edilerek mesul tutulmakta imiş, Hattâ bizde gemisinin de ismi mevcuğ olan bir süvari, bundan üç ay kadar evvel, Antalyadan böyle bir yük alma» dığı için mesul edilmiştir. Bütün bu işler, deniz işlerinin de « nizci olmıyan eller tarafından idare «- dilmesinden doğduğu da ayrıca söylen mektedir. Vapur Batmadan Önce Olup Bitenle: (Baş tarafı 1 inci yüzde) binen yolculardan biri hastalanı”. Geminin sıhhat memura dereceyi he yar 40 olduğunu görünce şaşırır. Bu sırada vapur da Alanya limanına gelmiş bulunur. Sıhhat memuru br hasta yüzünden pratika kabul etm. De 70 küsur yolcunun çıkmasına mâni olur. Bu vaziyet karşısında kaptan da yoluna devam eder. Bir iki saat sonra hastanın sıtma. dan maztarip olduğu (anlaşılmıştır. Beş saat sonra Anamora gelen vapu- ra hükümet tabibi tarafından prat'ka verilmesi sıhhat memurunun telâşi nın ne kadar yersiz olduğunu isbat etmiştir. Bu hâdise yetmemiş gibi bütün sıh- hi muamelesi ikmal edilmiş olan bir hastayı Mersinden dönen ayni vapur yine sıhhiye memurunun müdahalesi- le, almamak için zorlaklar çıkarmış- tır, Mekteplerde tifo aşısı Şehrimizdeki fo salgını göz önüne alis narak bütün ilk mekteplerdeki talebelere bassa yüklerin iyi istif edilmemesinden tifo aşısı tatbik edilmesine karar verilmiştir, HASAN ACIBADEM YAĞI KREMİ Yağsız gündüz, yarım yağlı gece kremleri Çiller ve sivilsvleri ve lekeleri kat'iyen izale eder. Dünyada mev- cut kremlerin en nefisleri, en sıh- hileridir. Nazik cildil kadınların hayat arkadaşıdır. İhtiyarları genç- leştirir ve gençleri güzelleştirir. İnsana ebedi bir taravet veren Hanati acıbadem yağile yağaz gündür ve yarım yağlı gece kreta- İerini unutinayınız. Kuturu 50, tüb halinde 20, Türkiyede yapılıp ta Avrupa etiketi yapışlınlan ve halis uldatan kremlere ve sür ıtriyata aldanmayınız. Hasan ismi ne ve markasını dıkkat ediniz. Hasan deposu: Ankara, Istanbul, Beş oğlu ;

Bu sayıdan diğer sayfalar: