25 Aralık 1935 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

25 Aralık 1935 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MAHKEMELERDE Bu Mantoyu Kim Ça!dı? Üçüncü asliye ceza mahkemesi.. Da - vacı sandalyesinde on sekiz yaşında bir kız; suçlu yerinde de kırk yaşlarında ka- dar esmer, zayıf, perişan kıyafetli; par - makları ve dudakları - asabiyet eseri ola- cak - mütemadiyen kıpırdıyan bir kadın!.. Genç kızın adı Lütfiye, suçlununki Ha- tice, Hâdise Fatihte, Mollaaşkı de geçiyor. Suç basit: Manto hırsızlığı! Fakat bu basit suç duruşma mahallesin- arasında mürekkepleşiyor ve vak'a, şöyle anlatı -| hyori Bayan Lütfiye bir sabah komşuya gi - derken askıya bakmış; yeni — yaptırdığı «Mantom çalındın. - diye başlamış üzülmeğe... Mantonun kaybolu- şa kulaktan kulağa mahalleye yayılmış, ka rakola da aksetmiş. Nihayet manto Ha - ticenin elinde tutulmuş. Hatice karakola verdiği ifadede: — Lütfiyeleri tanınm. Kapı açıktı. Seslendim. Evde kimse yokmuş. İçeri gir- dim ve şaka niyetile mantoyu alıp saklı dim. Maksadım onları biraz üzmek, ü - zerken de gülmekti... demiş. Halbuki suçlu duruşmada hiç te böyle söylemiyor: — Ben fakir birisiyim. Azime adında bir kadının evinde yatıp kalkıyorum. Bir akşam Azime elinde bir mantoyla eve gel- di ve bana: e— Hatice ben bir şey yaptım, fakat şimci de korkuyorum. Beni sen kurtar!» dedi. Dediğini yapmağa mecbu mantosu yok... evden atarsa balim harap.. Mısır Kö Maddesidır ka yerlerde de ekilen bu tütünün nofa- seti yalnız şehrimiz toprağına mahsus şılmiştir. Deli tütün kullanma yeri yalnız Mı- köylüleri erde tömbeki gibi kullanırlar. Onlarca bu tütüne Ha- san Keyf Antabi namı verilir. — Mısırlılar sır kıt'asıdır. Nil vadisinin Cevza dedikleri nargil, bu tütünümü |lanırlar ve a: a Madga derler. Şamda derek tütünümüzün benzerini Mısıra it- hal etmiş ve o zamandanberi «Deyrüc- cebelo dedikleri bu tütün de orada kul- lanılmaktadır. men ayrı hususiyetleri vardır. Ekici yal- nız yetiştirmek ve tahammür ettirmek- le mükelleftir. Ondan sonrası sanat ve ihtisas işidir. Ve tacir atelyelerinde ba- lnegolde Kaçakçılar Şiddetle Ta'cip Ediliyorlar Gazi Antep (Özel) — Gazi yurdun zirai hususiyetlerinden birisi de deli tü- |yetişen deli tütün ikinci geir. Genel sa -| a: vaşta yolsuzluktan Amerika istifade e - Deli tütünün meşrup tütünden tama - Antebin Meşhur Deli Tütün ler nin Biricik Keyif Veric | | İ tün yetiştirmesidir. Zaman zaman baş- ve münhasır olduğu tecrübelerle anla - ağızotu olarak ta kul - balâjlarla Mısıra yollanır. Enfiyesinin de rağbet gi lenen deli mile teessüs eden kooper, |tecimerler elinde düştükçe düşen fiatla- İrı yühelım,ıır Bursada Bir. Kız Yandı AÂntepte bir deli ak ekseriya iki ve bazan üç sınıf | üzerine dorge yapılır ve muntazam am-|İki mahsul devresinde şehrii tün son yıla kadar bakım - sızlık içinde iken İş Bankasının yardı -| tığı ralı fabrikası bu uü 1 tütün tarlası Deli tütün 932 ile 933 yılları ve yani ize — bir milyon liraya yakın para getirmiştir. İnhisarlar İdaresi Üzüm Alıyor İnhisarlar idaresinin şehrimizde aç- yıl piyasadan yaş sayesinde (Üzüm almadığı için bağcılar müşkül 'aziyetini kurtarmıştır. Tütün müstah - eri kooperatifi çok işe yaramış ve Kilis mıntakasında kuru üzüm müba - mevkide kalmışlardı. Bu aydan itibaran |yaatına başlanmış ve bağcının yüzü gül. |müştür. lşıl; Maskeleme Denemesi | | HİŞLERİN Karilerin Sorularına Cevaplarım Edremitte M. C. G. Okumuş bir kız aradığınıza göre ben de sizi yüksek tahsil görmüş bir genç zannet- tmdi. Lise tahsilini siz büyük bir şey, ve kendinizi münevver mi sayıyorsunuz. Bul. duğunuz kız sizin ihtiyacınıza daha iyi ce- vap verir, Siz bu tahsilinizle okumuş — bir kızı idare edemezsiniz. Onun için hayald kapılıp kendinizi dev aynasında görmeyin, Sevdiğiniz kızla evlenin. * Ankarada Feride: Nafaka davası açınız, mahkeme sizi ve çocuklarınızı böyle ulu orta sokağa atamaz, İstanbul H. T. Mektuplarınızın niçin iade edildiğini tahkik ediniz, Kız hakkında fena hüküm vermekte acele etmeyiniz. İhtimal — oradg bir başka talip çıkmıştır. Belki de mektup« lan ailesi inde etmektedir. Sizin yapacağınış gey kızın ailesi nezdinde tahkikat yapmalı mümkünse nişanlanmağa talip olmak vg sevginizin ciddiyet ve samimiyetini ııbıı etmektir. TEYZE Bir Doktorun Günlük Çarşamba Notlarından (*) Bursa — Dudaklı köyünden Muzaf - | |fer isminde ve 13 yaşında bir kız evde | kimsenin bulunmadığı bir sırada yan -| toyu kendi elimle sahibine verdim ve ka rakolda da çaldığımı söyledim Kütahyada Muvaffakiyetle Başarıldı İnegöl (Özel) — Emir Yenice ve Çocuk Bakımı Müslim köyleri civarında kaçakçılarla Ve gözlerinden sel gibi yaşlar akıtarak hıçkıriyor. Salona Azime alınıyor. Onun anlattığı da şöyle: — Hatice elinde yeni bir manta çıkıp, geldi #«— Kız bu manto nereden? » dedim, — «Buldum!.» dedi, — «Manto bulunmaz» dedim. — «Verdilere dedi. Sabahleyin de Lütfiyenin mantosunun kaybolduğunu İşit- tim. Ve Lütfiyeyi çağırarak mantoyu gös- terdim; — «Benim mastom; teyzel..n — dedi. Haticenin söylediklerini kabul etmem. Bakalım şimdi bu pirincin taşı nasıl a- yıklanacak. İzmitte Domuz MücadeleSi İzmit (Özel) — Ziraat müdürlüğü do- muzlarla mücadeleye başlamak Üzeredir. Her köyün 4 evi bir domuz öldürmeğe mecbur tutulmak suretile bu mücadeleye önem verilecektir. Gebze Köprüsü Tamir Edildi İzmit (Özel) — Gebze köprüsünün ya- pılması dolayısile iki gündür tren teahhür- le hareket ediyordu. Köprünün tamiri ni- hayet bulmuş ve trenler muntazam sefer- lerine başlamışlardır. Gölcükte Müsamere İzmit (Özel) — Hhalkevi il kolu bir müsamere vermek üzere Göküğe git- jandarmalar arasında bir müsademe ol- muştur, Kaçakçı Çolak Abdullahın kar- deşi Molla Ahmedin idaresindeki bir kaçakçı kafilesi kaçak tütünle geçer - ken evvelce tertibat almış olan jandar- çakçılar bunu dinlememişlerdir. Bunun üzerine kaçakçıların üzerine ateş açıl- Mış, fakat kaçakçılar gecenin karanlı - iından İstifade ederek — kaçmışlardır. Takip edilmektedirler. Müsademe kaçakçılar yüklerini terketmiye mecbur olmuşlar, hayvanlarından da ikisi öldürülmüş, ikisi de diri olarak cle ıctmişıir. - neticesinde Tokatta yapılan tasarruf malar dur emrini vermişler, fakat ka -| Antep (Özel) — Arttırma — ve birik - mıştır. zın acıklı feryadını duyan komşu - |lar eve girdikleri sırada Muzafferi ölü |bulmuşlardır. Müddeiumumilik yaptığı |tahkikatta Muzafferin ocaktan sıçrı - yan bir kıvılcım yüzünden yanarak öl - düğünü tesbit etmiştir. Bursada İşçi Bürosu Bursa — Belediye İşçiler bürosu adı altında bir büro açmayı karar altına al- mıştır. Bundan sonra iş ve işçi arıya- receklerdir. Şehırlenmızdo Tasarruf Haftası tezahüratından bir safha cak olanlar doğrudan doğruya bu bü « roya müracaat ederek isteklerini bildi - Kütahya (Özel) — Burada hava teh- likesine karşı ışıkları gizleme ve mas- keleme tecrübesi yapılmıştır. Tecrübe elektrik santralından çalınan düdükle tam saat 19,30 da başlamış ve 20 daki- ka sürr ir. Deneme çok büyük bir |muvaffakiyetle neticelenmiştir. Bigada Büyük Paşa Köyü Biga (Özel) — Buraya 9 saat mesale - deki 50 evli Büyükpaşa köyü balkı Raz- gat göçmenidir. l Fakat oraya yerleşeli 50 yılı geçtiği için bu göçmenler artık yerli ahali haline gir - mişlerdir. Bunlar, kadın erkek, giyim kuşamda da yerlileri örnek ettiklerinden elbiselerinden de göçmenlikleri anlaşılmaz. Eski tabirle Paşayıkebir denilen bu kö- yün mer'ası geniş, tarlası boldur. Halkı a- çıkgöz olduğu için her köyden önce pamuk, keten, susam ekmeğe başlamışlardır. Köyün yeri biraz bayırımsı geldiği için evlerinin önünden geçen -Biga çayı bazan taşsa bile onlara zarar vermez. Çay, kapı - larının önünden aktığı için kendisine su lâ- zam olan kapısını açıp bakırını doldurur. Mer'alarında keklikotu çok olduğu için peynirleri pek nefis ve kokuludur. 50 hane oldukları halde köylerine güzel bir okul yaptırmağa kalkışan balk, bu hayırlı bina- nin duvarlarımı yapmışlardır. Yeni muh - tar, harman zamanın bunun üstü de örtü - leceğini söylemektedir. Yaz günleri çay kenarma kazdıkları kaynak sularının içme- sine doyum olmaz. Çocukları Gripten Nasıl Korumalı ? Grip mevsim değişme — zamanlarının ve rutübetli havaların eksik olmıyan salgın ve geçici hastalıklarından birie dir. Ekseriya toplu yerlerde, mektep- lerde ve sinemalarda hasta olanların aksırık ve tıksırıkları ile burun ve a « iizda, boğazda yerleşmiş olan mik « | roplar bu zehirli ve bulaşık havada hasta olmıyan çocukları da aşılar. Has- talığa yakalanan çocukların boğazla rında halif yanma ve burunda - nezle akışı başlar, arkasından baş ağrısı. bel ağrısı gelir. Çok neşeli olan, koşan, oynıyan, cuğün neşesi birden iştiha ile yemeğini yiyen ço« kaçar, — iştihasa durmuştur. yemek yemez, bir köşeye çekilir. Kimse ile konuşmaz, — dersile meşgul olmağa — değil, ada — içinde biraz fazla harekete bile geçmek ise temez. Ve arkasından ateş ile bera- ber hafif tütreme başlar. Bu aksırık vö tıksırıkla beraber göğse inen nezle ar- tık ciğerleri de rahatsız etmeğe — ve yavruyu öksürtmeğe sevkeder. Hasta- lık ilerlemeden evvel başlangıçta ço- cuğun hastalığını daima ve en yakıne dan yavrusile meşgul olan anne pekâlâ anlıyabilir. Neşesiz alan yavrusunu mektebe ve toplu yerlere, — sinemaya göndermekten meneder. Artık onu ev- de sıcak bir oda içinde istirahat ettir- || melidir. Vaktinde nezlesi anlaşılan çocuklara yaşına göre yarım ve yahut bir tablet aspirin, biraz sıcak limonlu çay ve h- kamur içirmelidi.. Burun deliklerine damlatılmak üzere en yakın bir dok - Nöbetçi E czaneler mur ve meyvayı tercih etmişlerdir, her ta- raf bayraklarla süşlenmiş, sokaklarda can- h tezahürat yapılmıştır. tordan tripaflavin mahlülünden dam- latılmak üzere bir reçete alınır. Evde hasta olmıyan çocuklara bu ilâca iki binde bir mahlülünden birer damla damlatmak süretile ileride gelecek o - lan grip ve gripin en ağır ve uzun sü- ren hastalıkların önüne geçmek müm kündür. Hattâ grip salgını çıktığ tildiği - zamanlar mektebe gönderirken şabahleyin ev - velâ bu ilâçtan burun deliklerine damla damlatmağı ihmal etmemelidir- ler. Bu suretle her tehlikeye karşı mü kemenel bir silâh ve siper yapılmış de- mektir. Antalyada Yılbaşı Antalya (Özel) — Halkevi yılbaşı ıu..ııııııı eğlence ile geçirilmesi ve bu İsuretle evin içtimali yardım koluna bir )muıvenel temin edilmesi için şimdiden |büyük hazırlıklar yapmıya başlamıştır. Muş Defterdarlığı Muş (Özel) — Vilâyetimiz deftardar. hığına Manisa varidat direktörü Abbas ta- yin edilmiş, gelmiş, vazifesine başlamış - Vtur, tirme haftası münasebetile burada yapılan vitrin müsabakası burada teşhir san'atının güzel örneklerine wesile olmuştur. Hafta münasebelile cidden — muvaffak * Havza (Özel) — Ulusal ekönomi ve| arttırma haftası burada bütün esnaf, ku - rum ve mekteplilerin iştirak ettiği bir top- yapılmıştır. T lîım)- Benzıı: doryan), Şehzadebaşı: (Ünüver. site). Feners (AHpp, — Karagümrük: (A. Ken Şdhtetmini; — (Nazım). Aksarayı (Şercf). Samaşyar 106). Bakırköy: (İstepan), (Karaköy). Hasköy paşa: (Merkez) Beyoğlu: (Dellâ Suda, runakyan). Şişli: Nargi r yer: (Osman). Üsküdar: (Ahmed Çubukçıyan), (Meh - * Alaşehir (Özel) — Arttırma ve birik - türme haftası tezahüratı pek canlı olmuş İtar. Bütün mektep talebeleri ve halk, | lantıya vesile olmuştur. Bu toplantıda söy- içk levler ve konferanslar ıeıı[mıı sonra te « Bir de tir. ral) aileler — çocuklarını zahürat yapılmıştır. in müsa - Jevinde toplanarak hep bir arada çarşı ve sokakları dolaşmışlar ve yefli mallar le - binde — tezahürat — yapmışlardır. - Ayrıca |Halkevinde konferanslar, mekteplerde de yerli mallar hakkında dersler verilmiştir. * Tokat (Özel) — Havanın yağmurlu ve kapalı olmasına rağmen tasarruf bakası tertip edi birer İzmit (Özel) — Tasarruf haftasının son gecesi orta mektep - Tiyaziye —mualli Havzada Köylüye Tohumluk Havza (Özel) — Zirsat Bankası ta -| rafından köylüye 80 bin kilo tohumluk dağıtılmıştır. Turhal şeker fabrikası pan- car bedellerini vermeğe başlamıfıtır. Fa- kat para grup usulile verildiği için köy - küce bazı müşkülâtı mucip olmaktadır. v Halkevinde bir konferans vermiş bu kon - ferans büyük bir çokluk tarafından alâka ile dinlenmiştir. bafası| — Ulugazi ve Akçakoca mektebi yavrula- burada pek purlak geçmiş, hafta zarlında İyı da tasarruf haltası dolayısile müsamere- Irn tiryakiler bile çay ve kahve yerine ıhla- İler vermişlerdir. 1i ei (*) Bu notları keşip saklaymnı But bir albüme yapıstırıp — kolle! yapınız. Sıkıntı ramanımızda bu v la bir doktor gibi İmdadınıza yetiye

Bu sayıdan diğer sayfalar: