Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
F # 21 Şubat SON POSTA | '.i-Slyaset Âleminde |Akdeniz ||Muvazenesinde Mevkiimiz uvvete dayanmıyan bir hiç bir ehemmiyet ve kıymeti olamı- hakikati, herkesin bildiği bir mü- en Dörfedir. Fakat insanlar gibi — milletler e" |* bazan boş bulunup kendilerini gaflet ,'“Una kaptırırlarsa, «badelharabil - » &» fehvasınca, bu uykudan çok acı bir ' e ile uyanırlar. Nitekim İtalyaya es- .ı.[hıyaı gözile bakan İngiltere dahi, Ha- W" Macerasında, — isteklerinin önüne set | Ümek istenildiğini görünce kükremiye Yan bu memleket karşısında, birden- (* saşaladı. Vaziyetler birbirine benze - ekle beraber, İnebahti muharebesinde “anmasını kaybeden Osmanlı sultanh- i deniz üstünde, cümhuriyet Trejimi p Munciya kadar - belini düzeltemedi. | ü uyumayı, çalışmıya tercih etmişti. hale nazaran ve bu bakımdan Lon- deniz konferansı bizi alâkadar etmek ü gelen bir mevzudur. aE 'LB“ konferansta, Amerika, İngiltere, VAtsa gibi büyük devletler, donanmala- “Sin hem kemiyet, hem de keyfiyet h Sasından bir had tayinine çabalıyorlar. , 'nya bu konferanstan çekildiği — için M ©ti kazanmıştır. Sovyet Rusya iştirak | *mektedir. Malüm ahvalden — dolayı, stâ |) Yânın konuşmıya ne vakti, ne de ta - da | “mülü vardır. Almanya ise, yeni ahval ey İş İerajt içindedir. İngiltere ile yaptığı de- rar 1 Anlaşması ile ancak serbest söz söyliye- ya* | *ek bir hale gelmiştir. e & 'B_“hdnn ötürü, diğerlerine yetişmek için ek ka ire çabalıyor. Bu anlaşmayı temin lei |h “eye kadar gizli bir surette yapabildi- ar fî!kldıu- yaptığı donanmaya ilâveten, şim- ü 'de iki tane (26.000) tonluk zırhlı, iki siz (10.000) tonluk kruvazör, ayrıca iki B” (35.000) tonluk zirhli ve kruva - bif l*_rı bir tane yirmi tonluk tayyare gemi: 4 “ p ” hayli torpito ve tahtelbahir yaptır - © Üzeredir. Diyeceğim şudur ki siyase- :" k'ertile teyit edemiyen milletler, di- arr ıe’inin vesayeti altına düşmüş gibi bir D A" Manzarası arzedivorlar. çer | “masya, Bünün iyi bir misalidir. Ordu K | ha"“hğ'm tensik edinceye kadar her B dil tecavüzüne uğriyan ve el teca- ». Ne uğramaya namzef görünen Sovyet G: da ikinci nümuneyi teşkil eder. k“:d Ve yepyeni bir donanma yaratan h — Sümhuriyeti, yukarıda — kaydettiğim c h Merden dolayı, bu donanmayı azami | *'et haddine iblâğ etmelidir. * İti deniz müyazenesinden silinmek mev- ve” bBulunan İtalyanın yerini almaya 4 [' *t biz varız. İcap eden bütün külfet- y Tağmen bu namzetlikten hiç bir su- #_ Bi feîhgat etmemeliyiz. — Selim Ragıp .D l & W_Hülk partisinde 0 —: d verilen kararlar İ Ankara, 20 (A. A.) — C. H.P. çi Sekreterliğinden: ; A H. P. Genyön kurulu haftalık Şi . Pösını yaptı ve aşağıdaki işle- (| | Tüşerek karar verdi: : — Bu kış için hazırlanan parti ansları hakkında gelen ha - incelenmiş ve bu konferans- yerde geniş, faydalı te - , Yaptığı görülmüştür. |, — Bütün parti örgütlerinin tef- ıı“iiidı:ı'inin tetkikine devam Genyönkurul bütün illerde 1 teftiş neticelerine göre dü - ek işleri tamamlatacak ek - Ti bir bir ilgili yerlerine yaz- ı:“ ardını kovalamak kararın- politikanın aüi p iî[ İ '."-W b 4| S l | 'x_ ÂArtvin ilinin devlet teşkilâ - !Ex" 'ldlâı şekle göre parti duru - Mp) Yapılacak değişiklik karar- N KA lmlıtır. Yeni dördüncü ispekterlik |h & giren Plümer Kığı ilçele - O, Pört kurumları doğruca ge - di R'îkrüterliğe bağlı olacaktır. Hı Elâzizden başka Harput'ta Evi açılacaktır. Böylece 23 | -'hzâl' g_î.inü yurtta yeni açı - I âlkevlerinin sayısı 33 e ve n * birlikte bütün Halkevleri- '*?İ'“_t da 136 ya varmış ola- TELGRAF HABERLERİ “Balkan paktına Sadıkız,, ! Yunan başbakanı böyle söylüyor L Orta Avrupada Vaziyet Avusturya Baş ve Dış Bakanları İle Leh Başbakanı Macaristana Gidiyorlar Peşte, 20 (A. A.) — Avusturya başbakanı ile dış bakanının mart bidayetlerinde Macar hükümetine ziyarette bulunacakları haber alin- mıştır. Âvusturya ve Macar devlet adamları beynelmilel siyasi mese - leler ve Çekoslovakyanın teklif et -|Belgrad'a gideceğinden bahset - tiği Tuna paktını görüşeceklerdir. | mektedir. | Birkaç konseyli Milletler Cemiyeti Lordlar kamarasında ana yasada değişiklik yapılması istendi Atina, 20 (A. A.) — Bir ecnebi gazete muhabirine dış siyasa hak - kında beyanatta bulunan başbakan Demircis demiştir ki: «Şunu tekit etmeği kendime bir vazife bilirim ki Yunanistan, bütün kalbiyle Balkan paktı siyasetini ta- kip eylemektedir ve Yunanistan, kendi menfaatlerinin aynı olan Bal- kan menfaatlerini teahhütleri mu - cibince müdafaa için elinden gelen her şeyi yapacaktır.» Bu ziyarete burada büyük bir ehem- miyet verilmektedir. Varşova, 20 (A, A.) — Polonya başvekilinin yakın zamanda Peş - teyi ziyaret etmesi mutasavverdir. Matbuat, Beckin de ilk baharda Venizelos açık kapı bırakıyor... Partiler arasında uzlaşrfıa imkânı kalmamıştır Atina, 20 (Hususi) — Venizelos arkadaşlarından Girit saylavı Tataki- ye gönderdiği bir mektupta siyasi ha- yattan çekilmek hususunda verdiği kararın kat'i olduğunu, fakat kralı tanıtmakla memlekete yaptığı hizme- ti lüzum görüldükçe ifa etmeğe âma- de olduğunu bildirmiştir. Sovyet - Fransız anlaşması Münakaşalara bir Fransız generalı da karıştı Londra, 20 (Hususi) — Lordlar kamarası dün Milletler Cemiyetinin istatüsü üzerinde konuştu. Lord Rennel Milletler Cemiyetinin ana yasasını tadil etmek ve daha mües- sir bir hale getirmek lâzım geldiği- ni, yasanın bugünkü hali ile ameli Paris, 20 (A.A.) — Fransız-Sov- İyet andlaşmasının tesiri hakkında - ki münakaşalar devam ediyor. Echo de Paris gazetesinde gene- bir mahiyette bulcuduğünü söyle- Uzlaşamadılar ral de Castelnau, iki ordu arasında di d Atina, 20 (Hususi) — Çaldaris | Yapılacak bir el birliğinin muhte - Lord Bennel daha sonra Millet - Başbakanlığın kendisine askeri bakan- | mel tesirlerinden dolayı endişe gös- termektedir. General diyor ki: «— Bir harp vukuunda, Kızılor - dunun bize büyük bir yardımda bu- lunup bulunmıyacağını — bilmiyorum. Fakat şunu biliyorum ki, Fransız ordu- su, her türlü idealden ve vatani duygu dan mahrum kaldığı takdirde, mey- danı düşman istilâsına serbest bı - rakacaktır. Yalnız kendimize gü - venelim ve, maskeleri ne olursa ol- sun, başkalarından sakınalım.» Almanyanın Vaziyeti Berlin, 20 (A., A. )— Alman a - jansı bildiriyor: Germania gazetesi, şark misakı hakkında Fransız saylavlar kuru - hundaki müzakerelerden bahseden bir yazısında diyor ki: «Almanyanın bu pakta iltihakı için, ne Milletler Cemiyeti statüleri bakımından, ne siyasi bakımdan, ne de askeri bakımdan hiç bir ih- timal yoktur. İ Lloyt Jorj hasta Londra, 20 (A. A.) — Lloyd Ge- örge soğuk algınlığından rahatsiz - dır. Maamafih kendisini tedavi et- mekte olan doktorlar, Lloyd Geor- gun, Avam kamarasında petrol am- borgosu ile Habeş meselesi üzerin- de pazartesi günü yapılacak büyük münakaşalarda hazır bulunabilece- gini söylemektedirler. lıklarla içişler bakanlığının partisine mensup kimselere verilmesi üzerinde israr ettiğinden iki büyük partinin bir- leşerek bir kabine kurmaları imkânı kalmamıştır. Bu vaziyet üzerine Başbakan De - mircis krala parlâmentonun toplantı - ya çağırılması lüzumunu anlatmıştır. Bu hususta kat'i karar kralınm Yanya seyahatinden avdetinde verilecektir. Maamafih, meclisin çarşamba ve - ya perşembe günü toplantıya çağırı - lacağı tahmin edilmektedir. Grev Bitti Atina, 20 (Hususi) — Otomobil- ciler grevi bu sabah bitmiştir. Eski Alman müstemlekeleri Bir Alman şefi, hasiyeti- miz için istiyoruz, diyor ler Cemiyetinin bir konseyi değil, fakat bir kaç konseyi bulunması lü- zumundarı bahsederek bu konsey - lerden birinin Avrupa konseyi, bi - rinin Asya konseyi, birinin Ameri- ka konseyi olması icap ettiğini, hat- tâ ileride birAfrika konseyi de ya - pılabileceğini ve bu suretle bütün dünyayı daha şümullü bir şekilde kavramanın mümkün olacağını an- lattı. Lord Rennelden sonra söz söy - tiyen Lord Lovion vaziyeti başka bakımdan muhakeme etti ona Mil - letler Cemiyetinin istatüsünde hiçbir kusur yoktur. Yalnız dünyanın ra - hat yüzü görmesi için iktısadi güç- lükleri halletmek Sözım - geldiğini ileri sürdü. Hükümet namına cevap veren Lord İstanhop bu gibi tekliflerin şimdilik Milletler Cemiyetini kuv - vetlendirmiyeceğini, bilâkis zaafa uğratacağını anlatmış ve münaka - şa bu şekilde kesilmiştir. Zecri tedbirler kaldırılmadıkça... İtal_ya hiçbir andlaşmaya girmeyeceğini bildirdi Londra, 20 (A.A.) — Havas mu - habirinden : Burada dönen şayialara göre Musoli- ni, Sir Erik Drumont ile vâki olan son görüşmesinde zecri tedbirlet kaldırma- dıkça İtalyanın hiçbir andlaşmıya işti - râk edemiyeceğini ve arsıulusal hiçbir harekete katılamıyacağını söylemiştir. Resmi mahafil, şayiaları ne teyit, ne de tekzip ediyorlar. zi İ Berlin, 20 (A., A.) — Nasyonal sosyalist partisi müstemleke siyase- ti ofisi şefi binbaşı Schoeckel, müs- temleke cemiyeti huzurunda söz söylediği sırada demiştir ki: « — AÂAltmış yedi milyon nüfusu olan bir millet ufak bir saha içinde bunalırken bazı milletlerin müs - temleke arazisi ile işbağ haline gel- meleri tabiatin hilâfında bir iştir. Yabancıların müstemlekelerine el koymak istemiyoruz. Yalnız kendi malımız olan müstemlekeyi istiyo - ruz. Sade ekonomik zaruretlerden değil, fakat ayni zamanda Alman hasiyet ve şerefi namına, meşru Hindistanda bir facia Kalküta, 20 (A. A.) — Kalküta- da, bir yerlinin cenaze merasimin - de çıkarılan bir pastadan yiyen 34 kişinin hepsi zehirlenmiş 14 ü öl - müştür. Diğerleri çok tehlikeli bir vaziyettedir. malımız olan müstemlekelerin iade- sini istemeliyiz.» Pazar Ola Hasan B. Diyor —e Lt remele — Artık bizim gibi, etten, «« ÂAmerikalılar robot na -| — ... Bunlar da, içlerine ko -| — Hasan Bey — Merak etme! kandan, kemikten yapılı in -|mile, çelikten, sun'i adamlar|nacak makineler sayesinde, in- Harbedip kan dökmeği onlar san Bey. BO ÖRkE T D rk llli D AA ae D P S V LAT Saerker — S ADĞ X ae yi C ĞAA Yi S ee ll lilara İ e Na hei üme) 3 D Tn a d Çlğ S et l G sanlara hacet kalmiyor, Ha- | yapıyorlarmış. sanların gördüğü bütün ıılerilbııım gibi beceremezler! Bir Asma Köprümüz Olsaydı... eçenki büyük JTodosta İstanbuldan Kadıköyüne gitmek isteyip te daha tehlikesizdir. diye Üsküdar yolunu tercih eden, fakat vapurun Üsküdar iskelesine yanaşırken alabura olacak derecede tehli- keli bocalamalar yaptığını görüp yüreği ağzına gelen bir ahbabım, o akşam beni görür görmez, hiddetli hiddetli: — Siz gazeteciler işte Böyleıînı:z!' Diye çattı. — Hayrola; dedim, yoksa fırtınaya biz mi sebep olduk? O, sinirliliği azalmadan: — Alayı bırak, dedi, fırtınaya siz se- bep olmadınız amma firtına neticelerine karşı konulmasına siz mâni oluyorsunuz.. Benim hâlâ anlamıyan gözlerle baktı - |ğimı görünce izah etti: — Bugün Üsküdara giderken az kalsın batıyorduk; geçenlerde uzun uzadıya a- leyhine yazıp alay aettiğiniz asma köprü yapılmış olsaydı fırtına, kar, poyraz, lo- dos dinlemez, karşı kıyıya — geçiverirdik işte! Doğru... Gazeteciler bunu düşünmedi- ler; dostumun hakkı var; asma köprü üç haftada yapılacak bir işti, parası, masrafı da hazırdı da sırf gazeteler alay etti diye yapılmadı! - Kabahat bizim olsun, İstanbulda asma köprü hikâyesi benim torunumun ihtiyar- hğında da tasavvur olarak konuşula dur- sun; acaba başka memleketlerde bu asma köprü düşüncesi ortaya nasıl çıktı, asma köprüler ne zaman yapıldı; bunu hiç me- rak ettiniz mi? Rivayet edildiğine göre vaktile Ameri« ka ormanlarında dolaşan seyyahlar yerli ahalinin bir takım sarmaşıkları halat şeklin- de bükerek nehrin bir kıyısından öteki kı- yısına attıklarını, sonra bunlara tahtalar bağlayıp bu suretle bir yandan öte yana geçtiklerini görmüşler; asma köprü fikri bu suretle ortaya çıkmış! Rivayetler bir tarafa bırakılacak olur- sa asma köprülerin ilk defa on sekizinci asrın sonlarında — İngilterede — yapılmağa başlanıldığı görülür. On dokuzuncu asırda da Amaerikalılar Nevyork şehrile Broklin mahallelerini birbirine bağlıyacak büyük bir köprü yapmağı düşündüler; ara yerde 1825 metrelik bir mesafe yardı, bunun beş yüz metresini denizin bir kolu teşkil edi - yordu. Bu denizden de koca koca vapur: lar geçiyordu. Burada olsa olsa bir asma köprü yapılabilirdi. Amerikalılar deniz su- larının kabardığı zamanda en çok yüksel- diği noktadan itibaren seksen dört metre lik potrellerle birbirine bağladılar; üstün- den şimendiferler, arabalar, otomobiller, yayalar geçip gitmeğe başladı. Bu köprü için 1870 yılından itibaren tam on üç se-. ne çalışıldı; yetmiş sekiz milyon- masraf oldu, , Bündan Gönra başka memleketlerde de başka asma köprüler yapılmağa başlanıl- di. Bu arada Tunustaki Bizert köprüsü gi- bi hususi bir tip taşıyan köprüler de ya - pıldı; bu köprü şu şekildedir: İki sahile gayet yüksek birer ayak yapılmıştır, bu iki ayak üstünde gayet yüksekten demir çubuklar — uzatılmıştır. bü — demir çu- buklar üstünden geçmek için de- gildir, orada yalnız — dişli bir — çark vardır; bu çarka merbut demir çubuklara büyük bir salon asılmıştır. Sahilden bu salona giren yolcular kapılar kapanınca salonun denize temas etmeden yukarı Gk daki köprüye asılı olarak hareket ettiğini ve karşı sahile geçtiğini görürler, kendile- Atatürkün Litvanyanın cümhur reisine telgrafı Ankara, 20 (A. A.) — Litvanya reisicümhuru M. Antanas Metona - ya milli bayramları münasebetile Atatürk tarafından bir tebrik tel - grafı çekilmiş ve bu telgrafa mü - şarünileyh tarafından teşekkürü ŞTT , Jmumammm cevap ita edilmiştir. | * Ka OA 4 B . — P ki Ü. CY AT . Tagie 9 F DS L T C yüksekliğinde iki ayak yaptılar, bunları çes . ri de böylece yürümeden karşıya geçmiş olurlar! B 0 Ü,, M VU ŞÇ , 1 F a n li tldrik Gikr ik Lt ı ee :-ı:s%a-:l—'-*ı—’ t Hi eti ü l ee Ka Gd belik A M e) çu -« M