14 Mart 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

14 Mart 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 BORNR POBTA saressa aa AAA SA SA SAA AAA AAA AAA A A R AAA AAA CABAT LA AA BAA AAT Lev x ASA YA r Y eX AA Y vee ee r e LAY e A YAYAY Y AAA *& GretaGarbonun sakladığı — sır nihayet anlaşıldı Meşhur yıldız İsvğçe kendisini mağaza satıcılığından seekeseseamacAn Muharrir Marsel Pagnol Bir Stüdyo Sahibi Oldu — | Fransada 2000 defa oynanmış olan Papaz pi T Zannederim, 12 sene kadar oluyor. |masından sada, muhtelif tiyatrolarda iki bin defa oynanmıştır. * Bu kadar şöhrete ermiş, genç, muvaffakiyetli, mütc- şebbis bir muharriri sesli sine- ma zamanında, sesli nin celbbetmemesi. mümkün değildi. Kendisinden evvelâ Fanny'i istediler. Verdi. Mey- dana çıkan eseri beğendi. Fakat filmin bir - tiyatro piyesinden — mülhem ol- ise doğrudan — doğru- sinema- yesi filme çekiliyor Genç, çekingen, utangaç bir. muhar-|ya film için yazılmış bir senaryoya rir Parisin ikinci, üçüncü sınıf tiyatro-|göre oynanmasını daha doğru bulu- larından birine uğradı, müdürü gör-|yordu. Bu düşünce ile Marküs ismin- mek istedi. Garp memleketlerinde bir tiyatro müdürünü görmek - başvekili Börmekten zordur, kendisine: di. Genç müharrir yorulmadı, — belki| bir ay, belki de daha fazla mütemadi- Yen gidip geldi. Ve nihayet maksadına erdi. Tiyatro müdürüne — söyleyeceği bir şey yoktu, sadece: — Bir piyes yazdım, lütfen okur mu- Sunuz, bir münasip zamanınızda! di- Yecekti. dedi. Fakat garp memleket- lerinde tanınmamış bir muharririn bir tiyatro müdürüne yeni bir piyes okut- TMası İncili ezberletmekten zordur. Ma- amalih tesadüf yardımınma yetişti — ve tiyatro müdürü boş bir zamanında te- #adüfen bu piyesi okuyunca ertesi gün Muharriri yazıhanesine davet etti. Bu Muharririn adı Marsel Pangnol'dur. Daha ilk eseriyle halkın Sekti, Fanny adını taşıyan ikinci piye- tiyle şöhret kazandı. Topaz adını ta- gözünü Hiyan üçüncü piyesiyle Muharrirlerin bile gıpta edecekleri bir Muvaffakiyete erdi en tanınmış Yanılmıyorsam, bizim dilimize de — Bugün mümkün değildir, denil-; de bir senaryo yazdı, bunu, aylarca evvel bu sütunlarda uzun uzadıya an- Tatmıştık. Fransız sinemasının bir eşi- ni güçlükle meydana çıkarabileceği derecede güzel bir eser olarak buldu- ğumuzu söylemiştik. Marsel Pangnol pimdi de, bu kana- e Amerikahın en zeki ve zarif sinema yıldızlarından biri olan Bette Davis geçirdiği | mıştır. | hastalıktan Bir Amerika _yıldızı Fransız sahillerinde |atine rağmen kendisine en büyük şöhe reti temin etmiş olan Topaz'ı çevirmek- le meşguldür. Hem de kendi stüdyo - sunda | Filhakika Marsel Pagnol piyesleri lile zengin olduktan sonra sırf ilk film- İlerinin pozitiflerini kendi basmak üzere bir teksir atölyesi hesabına aç- | ve son zamanlarda da bu atölyeyi |mış stüdyo haline getirmiştir. Topaz ora- da çevrilmektedir. * Yukardaki resimde Marsilya lima- ninin Joliette rıhtimini görüyorsunuz, Marsel Pagnol stüdyosunu bu rıhtı- mın dip tarafında tesis etmiştir. Bu stüdyo Marsilyada tesis edilen ilk stüd- yodur. Ortada gördüğünüz resim de Topaz filminin bir sahnesinden alın- mıştır. Oynayanlardan biri Picrre As- so, öteki de Arnaudy'dır. 3 ga A ——— K AD kurtulmuş ve bir müddet dinlenmek üzere Fransanın: Akdeniz sahiline | Sevrilmiş olan bu Topaz sadece Fran-| gelmiştir. Bir ay sonra tekrar Amerikaya dönecektir. san'atkârlığa yükselten için ge Meşhur sinema yıldızı Greta Gar- bonun sıkı sıkıya sakladığı sır, ni - hayet meydana çıktı. Greta Garbo, aylardanberi İsveç- tedir ve en yakın dostları müstesna kimse ile konuşmamaktadır. Ara sı- ra onun artık Holivuda dönmiyece - ği söyleniyor. Derken büyük artistin fikrini değiştirerek yine çalışmak üzere Amerikaya gideceği haber ve- riliyor. Garbonun böyle ikide birde fikir değiştirmesinin hikmeti bir türlü anlaşılmıyor, hiç bir kimse onun bu kadar nazlanmasının, bu kadar is - tiğna göstermesinin sebebine akıl erdiremiyor. Nihayet onun İsveçe neden dön - düğü, İsveçte kaldığı müddetçe dü - şüncelerini neden değiştirip durdu - ğu anlaşıldı. İstokholm şehrine yakın bir yer- de küçük bir mezarlık vardır. Greta Garboyu adeta yeniden yaratan Mauritz Stiller burada yatar. Garbonun İsveçte ikamet ettiği müddetçe en çok ziyaret ettiği, ya- adamın mezarını ziyaret liyormuş memleketine yalnız başına dönü « yordu. Stiller memleketine döndükten kısa bir zaman sonra öldü. Fakat Greta Garbo bu adamı u« nutmadı. Sekiz aydan beri, onun hez gçün devam ettiği yer, bu adamın meza- rıdır. Garbo, İsveçe döndükçe buna bilhassa ehemmiyet veriyor. Bir za- manlar Garbo ile birlikte İstokholm mağazalarında çalışan eski bir ar - kadaşı Londra gazetelerinin muha. birlerine şunları anlatmiğştır: «Greta Garbo İsveçe döndi den beri her gün Stillerin mezarını ziyaret ediyor. Kendisi bu adamım öldüğünü Amerikada haber almıştu nında saatlerce kaldığı yer, bu me- |zardır. Garbo, bu unutulan mezarı muntazam surette ziyaret eder. O - nun orada gözlerinden yaşlar aka - İrak maziyi andığını çok yakın dost- ları, bir çok defalar görmüşlerdir. Mauritz Stiller yıllarca önce öl - dü. Bu adam, İstokholm mağazala - rında çalhışan, belki de sonuna ka - dar çalışa çalışa yıpranmağa mah - küm olan Greta Garboyu keşfetmiş, ve onu san'at âlemine kavuşturmuş, Goecsta Berling adlı eserde birinci rolü vermişti. Stiller bunları yaptıktan — sonra Gretayı Amerikaya götürdü. Onun günden güne ilerlediğini, parladı - ğını ve günün birinde bir yıldız ola- rak bütün dünyaya işık saldığını gördü. Greta Garbo, ondan ayrılmış ve başkalarıile çalışmağa başla - mıştı. Stiller de tek başına İsveçe döndü. Kendisi gerçi büyük bir ser- vet kazanmıştı. Fakat Amerikaya — Traumulus ismindeki filmde çok muvaffak olan Emil Yannigs Tobis - Cenama tarafından iki film için anga- je edilmiştir. x Jenny- Zugo Kraliçenin gençliği is- mindeki bir filmi çevirmektedir. Lilyan Harvey Siyah Gül isminde bir film çevirmiş ve bu film oynadığı yerlerde büyük muvaffakiyetler ka- zanmışlır. x Alman mekteplerinde 6600 — tane sinema makinesi vardır. Ve tedrisat sinema yolu ile yapılmağa başlanmış- tır. Almanların vaptıkları — Friesennot filminin, menedilmesi hakkında Sov- yet Ruslar tarafından, Almanya hari- ciye nezareti nezdinde bulunulduğu söylenmişse de bu haber teşebbüsatta |Alman mahafili tarafından — yalanlan- * l İngilizlerin meşhur artisti Herbert Garbo ile birlikte gittiği balde|zaman döneceği belli değildir. — Sinema HâBf_:—i'lğrî : Greta Garbo O zaman stüdyoda çalışıyordu. Ö « lüm haberini alır almaz stüdyoyu bıraktı, siyahlara bürünerek ilk gex mi ile İsveçe geldi ve kendisini meç« hul bir varlık olarak bulup bütün dünyada tanınmış bir şöhret haline |getiren adamın mezarına koştu. İse veçe gelip uzun vakitler geçirmesi « nin bütün sebebi budur.» Ayni muhabirin anlatışına göre Greta Garbo hali hazırda İstokhol. İıııe yakın bir yerde küçük bir apart- jrsanda oturmaktadır. Holivuda ne —7 Marshal beş sene müddetle R. K. O |Radio film şirketine girmiştir. Her se- ne üç film yapacaktır. İlk filmini «Ma- dam razıl» ismindeki filmi Ann Har- |ding ile beraber çevirmiştir. * Holivutta "R. K. O Radio - şirketi (Lily Pons) un iştirâkiyle «Çok rüya görüyorumn isminde yeni bir film çe- İvirmeğe başlamıştı. Bu film, aşk veza- ferin rekabetini, şen bir musiki âlemin- de göstermektedir. Lily Pons bu filmde on şarkı söy « İleyecektir. İki tanesi Lakme ve Rigo- |letto operalarından alımaca Lily Pons; sahnede şöhr yıldızlardandır yayan erem is düğü için küçükken çok Konservatuvara girmiş piy masi almış ve sonra şarkıya derek evvelâ Fransada ve so! Metropoliün'de iş beşlamış şöhret kazanmıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: