November 1, 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

November 1, 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tekirdağlı_Hüseyin başpehli Bugün yağlı güreş müsabakaları yapılacak v van oldu Güreş ve Atletizm Federasyonlarının yeni vazifeleri * * &* Atletizm ve güreş federas- yonları etbirliği etmeli, hilkatin nadir yetiştirdiği bu güçlü kuvvetli adam- ları aralarına alarak on- ları memlekete faydalı şekilde hazırlamalıdır Yazan: Ömer Besim Taksim stadyomunda yapılan seri güreş müsabakalar her gün bin '*Nıiıı Hüseyın, Mülâyinı, hakem Cemal müsabakaya başlamazdan evvel Dün çok alkışlanan Şerifin bir pozu " Dün, Taksim stadyomunda iki gün-| bütün beri devam eden serbest güreşler “huye(e erdirildi. ;Neticede, başallı ve büyük orta bi- icileri anlaşıldı, Ve en sonra, Te &l Hüseyinle, Mülâyim arasında y: hlan serbest güreş baş pehlivanlar £ kâli hayli gürültülü münakaşalara se- biyet verdi. Müsabakalara bermutat tam saal 14 © başlanıldı. Ve ilk güreş Boyâbatlı $ma Hasanla, Pehlivanköylü Muşta & arasında yapıldı. Yirmişer dakika- iki devrelik bu müsabakanın 39 un (4 dakikasında, Pehlivanköylü Musta- * Takibini tuşla yendi. ü Şİ yük orta pehlivanlarının ikinci gü th. Küçükpazarlı Hurşitle, Adapazar- ğ Vahit arasındaydı. Vahit, rakibinin .'l’lı.n: 59 saniyede yere gelirdi. Ve baş fi güreşlerine başlanıldı. ıiŞerıne Molla Mehmet arasında ya '“ ilk tutuşma, günün en heyeca * en zevkli güreşi oldu. , *0 yaşında've 95 kilo âğırlığında o- ;"ı Şerif, mütevazi hülleri, ve g; ı:m oyunlarile kendisini bütün s Te sevdirmişti Rakibi Molla Mehmet, ken, Ok daha iri, ve çok daha eski bir peh: Vandı. Vaktile başa güreşmiş, hatl 'a Kara Aliyi bir defa yenmeye bile Uvaffak olmuşlu. Bu itibarla bu-iki ehlivan arasında yapılan güreş, bü- u" seyircilerin alâkalarını coşturmuş- * * Şerif ilk dev birkaç teh h Ve onuncu dakikadan son: İYeti iyice ele aldı. İlk yirmi dakika, h â Tifin hâkimiyeti altında sona erdi. |! r'*âl rakibini yenmek için hayli uğ- ,ğ'—*ân Şerifin fena halde yorulduğu bel- d?dı. Beş daki ıkend;s.ni toparladı, ve ikinci devre aŞ “Y:ıi canlılıkla başladı. Mütemadi. ıu"(hucum:ı geçişinden, nefesinin ke- öünden evvel 'i neticeyi almak is- diği âşikârdı. Nitekim ikinci devre- © üçüncü müsabakanın 23 üncü da- iz sında, dağ gibi rakibini, fevi de Oyunla yendi, ve uzun uzun alkış- landı. hi M“:Hdurıkıı indikleri zaman, mağlüp _lol.a Mehmet, galip Şerif pehlivamı Faklayıp ulnından öptü. Genç Şerif ehi h ivan da, keridisinden yaşh ve tec- a) eli olan Molla Mehmedin elini öpüp | “Mna götürdü: laturka güreşlerin bu an'anevi, "İmence, ve çok mertçe se> — onisi, lık istirahat sayesin- | | T taralmdan, ında , alınan en mühim neti- gelerden fazlâ&ikışlandi. iteakıp, Akhisarlı Ömerle'Ba- lan mü- baka, Babaeskili İbrahimin 13 daki- kada rakibini yenmesile neticelendi. Bu vaziyette, rakiplerini yenen Ada- pazarlı Vahit, Kaynârcalı Raif, ve Peh: Jivanköylü Mustafa büyük ortanın dö- yni fin e, ve Sındirgili Şerifle Bul eskili İbrahim başaltmın finaline kal- jmış oluyorlardı. Evvelâ büyük orta-dömi finaline ka- lan üç pehlivan arasında kur'a çekildi. Adapazarlı Vahitle, Kaynarcalı Ralf stuluştular, Vahit bu zorlu beş dakikada yend Vahit, Pehlivanköy yapmak üzere dinl gılı Şerifle, Babaeskili İbrahim, baş altının final yüreşini yaptılar. Bu güreş, belki seyrettiğimizden çok daha zevkli olacak, hattâ ihtimal dün- künden başkaâ bir netice Fakat maalı x n u rakil Molla Mehmetle 23 dakika süren çok şıkı bir güreşten çıkmış bulunan Şerif müthiş yorgundu. Halbuki Baba İbrahimin Şerif! 13 dakika sürmüştü. Ve Şer Bi güreş kı günün mü. gü çetin olmam: r ki, Babaeskili İbrahim, en güzide pehlivanı olan Sın şla yendi. ; çok kuvvetli bir peblivan olan skili İbrahime daha fazla daya- iyse, bunu sadece rakibinden az ondan az kuvve z da, daha yorgun na vermek bir insaf borcudur. Bu güreş neticesinde, 'Babaeskili İb- râhim, başâltının birincikğini r oldu. Ve Adapazarlı Vahitle, Pehlivan- köylü Mustafa arasında; büyük ortamın final apıldı. Gençliği, çevi , ustal sevimliliğiyle, halkın sevgi- sini Sındırgılı Şerif kadar kazanmiş o- lan Adapazarlı Vahit/zorlu rakibi Pehli vanköylü Mustafayı-on-ikinci dakika- da, mükemmel bir kafa kolla altına al- dı, ve büyük ortanın birinciliğini ka- zandı. Mülâyim --Tekirdağlı Hüseyin kapışıyarlar - Sira, günün, haftanın, hattâ sen ay ların en farla alâkayla beklenen en son güreşine gelıyîgıı'.' « Mülâyimle, - Tekir-. (Devamı 8 inci sayfada) insan büyük bir alâka ile seyretli Memlekette ya reş Maçları: den spor muh de ayni d yazife bi » bütün amatör gü ipe rleri, serbest güre alâkadar olmağı b diler, Evvelce olduğu gil bir güh gene ke ây sini kuvvetlendirmiş ©- bu pehlivanları osu içine alıp lâkadar görünmedi. Bir spor yazıcısı olmakta sporcu olm eski bir güreşçi olduğum için de yapılan güreş müsabakaları beni çok alâkadar etti. kuğım dolayısile - Taksim- Senelerce bir salonda id vücudünü inkişaf ettirebilmek ( sinin her müşkülile m bile kolay kolay el i bir vücut mi nlarla & n güreşei- rasında o kâadar çok: tesadüf ettik ki hülü' haytetten kendimizi alamadık. Bu muhtelif tipteki güreşçiler arasın da elbette muhtelif kabil la- rı da vardır. Kaç gündür içimi kurcalayan, fakat bugün artık dışarı vuran samimi kana- ara serbes atlerim b syonu bu işe şı ) duğu zaman bugün - belbağlamış oldu- gu kadrosunu en kısa bir zamanda en kuvvetli şekle, | lıkla çıka rabilecek yüreşçileri kendi çerçevesi i- çine alıvermiş olaca ktır. Mindere yalmayak çikan, antrenör ve birşey tanımıyan, serbest güreşi ğsız alaturka diye yapan, değil haf- tanın müayyen günleri, zuhurata tâbi müsabakalar için rastgele hazırlanan, beynelmilel müsahaka heyecanı nar na en küçük bir fikri olmayan, h ,|duş, masaj gibi fenni bilgilerden tama- mile uzak olanlar bizim çat) altına top- lanacak olurlarsa elbette onların için- den birçok şampiyonlar çıkacak, ve el- bette ki güreş kadromuz yepyeni ve ge. il alarak dalbudak salm Bir boğaz tokluğu için kıspet nuzlarında yer yer dolaşanlarır pro- yonellikten, amatörlüğe geçlvermiş arı hangi bakımdan olursa olsun artık bir mesele olmamalıdır. Balıkesirde askerliğimi yaptığım za- man bol bol yağlı güreşini seyre! " Çoban Mehmet, içerde ve dışarda bize nasıl şeref veren galibiyetler getirdiy- se, kendilerini görmek firsatını buldu- ğumuz serbest güreşçiler de bize o ka- Ldar ve kimbilir belki de daha faz! | ve şeref verebilirler. Hangi gözle bakarsak bakalım sene- lerden beri arayıp bulamadığımız D kopollar, cirit. 've çekiç atıcılar, hele mutlaka gülle atıcılar bile onların ara- sında yaşamaktadır. Atletizni' ve' güreş federasyonları el birliği etmeti, bilkatin nadir yetiştirdi- ği bu güçtü kuvvetli adamlari bünye ve kabiliyetlerine göre aralarma alarak onlârı memlekete faydalı bir şekilde Hazırlamalıdır. Spor teşkilâtımıza dü- sen! vazifelerden biri ve bel cşil bydaei,: , * |alrıma yapışan ağrı Sultanal na öyle anlatıyor ki Türk gü- | şe 'Ö—eıl-ıiı'. Bir tramvay gezi O ne koku Yazan : Evvelsi gün öğleden biraz sa: a gittnek için Fatihten bir Har- | na atladım. Araba Hava- peba: Jiye - idi. sıcaklı kırmızı nın yordu. Kı: |meleri âdeta insanın kalçalarını yordu. Her iki taraf pe $u için ben, o! ile, ö k ve etine dolgu: Hava da çok sıcak. ya Temmuzü g arabanıyı fındıki döşe- | akı releri de ka- şüm yerde | kurulm ca bayan yelpa- de zeliyorduk. Arabam cuk, ik rağından arı delikani 0 tramvay kadınl Iyice doldu Arabamız Veznecilerden - kall içerideki nemli koku dayanılmaz e bu dayanılmaz nemli koku a iki misli arttı. Çarşıkapıda mette şa- hten yedi kadın üç ço açhane du- dört kadın ile bir Şehzadehaşında daha hal aldı Beyazı! |kaklarıma doğru yayılmaya parkı önündeki durak yerin ye birkaç bayan daha girince| benim kendimi basamaklan aşa- |ğıya fırlatmam — (farzı ayıi) olmuştu Fakat, ne yapayım ki yirmi dakika son- ya mutlaka Tepebaşında bulunmam hi benim için bir (farzı âyn) idi. Diğ- lerimi sıkarak ve elimdeki gazete ile tramvayın kokuüdan bozulan havasını burnumun etr dan, dağıtmaya uğra- 1 zor bulduk. şetli, o ne bunaltıcı bir kokü idi öyle! Bir koku diyorum, fakat, hangi bi koku, hangi beş koku, hangi on koku? Fatlih durak yerinden başlayıp köp- Fzünün ortasına kadar sert bir başağrı- sı ile bana türlü bunaltılar, türlü ha- fakanlar, türlü baygınlıklar geçirten bu çeşit çeşit kokul Kisi yoktu? Ley bül mü, fulya mi, zerrin mi, mimoza mı Şipr mi, florami mi, beni unutma mı, bana kıyma mı, kelk flör mü, zanbak mı, konca gül mü, karanfil mi, salkım mı, saçak mi, hattâ ıtir mi, hattâ evde- ki lerile uydurmasyön tarafından yapıl- miaş kıitır mi? Zaten öteki saydığım ko- kuların da çoğu bu sanuncudan pek'a- şağı kalır şeyler değildi. Derken arabamız Bankalâra gelebil- di, Gelebildi ama, ben de handise Aman Allahım imdat ! Allahım, o sıcakta, o ne deh-İr: ntisinin intıbaları idi yarabbi! Osman Cemal Kaygılı racak hale gel siniz, tamı bu rada oturan fakat ensesindek terden, yağdan pır ri kıyım birisi ori arıp başını da geriy Verimi mi? İşte o zaman işin artık hiç dı, Çünkü o bin bir ağı nin içine bir de herifin | n fışkıran kolonya ğ kokulu buhar | an gin başında van, ter ve y abilen biri si miz tirandaz gençten sivil ötekine Jendi ye birader, biz yanlış ye- » İtriyat mağazası orada indi mi, inmedi mi pek farkında olamadım ama, fakat, ben o metameli Şişhane yokuşunun kendimi yan kaldırıma dar attım ve men bir sucuya koşup buz gibi , yüzümü, şakaklarımı dime gelebildim. Osman Cemal Kaygılı Fransız Dahiliye Nazırı aleyhindeki iddialar asılsız çıktı Paris, Sİ (A.A.) — B. Salengro- n içinde acaba han-|nun askeri dosyasını tetkik etmek üze- mı istersiniz, sün-İşe General Gamelin'in başkanlığı al- tında teşkil edilmiş olan komisyon tah- kikatını bitirerek şu neticeye varmış- tır 1 — Salengro yalnız bir defa bir ispirtonun içine atılan bahçe çiçek-|divanıharp huzuruna çıkmıştır 2 — Hiç bir zaman idama mahküm edilmemiştir. 3 — Almanyada bulunması ve do- layisile mahkemede hazır — bulunup » kendini müdafaa edememe: B. Salengro beraet etmiş rağmen Okuyucularımızın Sorgularına Cevaplarımız Diyarıbekirde sabık varidat kâ tibi Cemil'e: Anlattığınız vaziyet teessir etti. Fakat gazeteye yazıl masından çıkacak faydayı göreme dik. Diğer taraftan üçüncü şahısları alâkadar eden kısımların dercini ka- nuna aykırı bulduk. Bizi mâzür gö- rünüz. de mü ... Adapazarında Bay (Hüsmü Sez - gin) & Bahsettiğiniz yazıda ne şehir adi ae de — adam adı - vardı,. niçin ü- zerinde duruyorsunuz? Asılıyama - Diyarıbekirde Bay Ahmet Bedri- ye: İkinciteşrin ayında bir mektep * ten diğerine nakletmek mümkün © labilir, fakat bütün kayıtlar mıştır, yeniden kaydedilmek ( bulunamaz. Çaresiz büu yılı müuhiti'. nizin verdiği imkânlardan azami is- tifade ederek geçireceksiniz, getecek yıl içinde tavsiye edeceğimiz yor, İs- elerinden birine girmek - tanbul | size ” gerçekten emin olduğu bir vukatı tavsiye edelim, muhabercye şihiz. &

Bu sayıdan diğer sayfalar: