15 Mart 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

15 Mart 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dün Tıbbiyenin 110 ncu yıldönümü kutlulandı Merasim çok güzel oldu. Gece Tokatlıyanda verilen çaylı dans sabaha kadar sürdü Tıbbiyemizin 110 uncu yıldönümü) dün Üniversite konferans salonunda büyük bir merasimle kutlulandı. Saat 14 de salon, genç tibbiyelilerle hınca- hınç dolmuştu. Davetliler ve halk ge- lip yerlerini aldıktan sonra merasime İstiklâl Marşı ile başlandı. Davetliler arasında, General Besim Ömer, Dekan Nurettin Ali ve güzide doktorlar göze çarpmakta idi. Hep bir ağızdan söylenen İstiklâl Marşını müteakıp tıp dekanı kürsüye gelerek 14 Martı Üniversite adına bir nutukla açtı, Dekanın nutku «— Sayın Rektör, Bayanlar, Baylar, ve aziz tıbbiyeliler: Tıp tarihinin şeref dolu mazisini canlandıran 14 Martı Üniversite adına açmak bana mukad- des bir vazifenin yaptırılmasından do- Zan sevinci veriyor. Bugün varlığını ve kuvvetini gurur Ja tanıdığımız Türk tabet tarihini hep berâber açacağız. Tarihe karışan bü - yüklerimizi candan ihtiramlarla yeni- den yad edip canlandıracağız. Genç Türk tap neslinin bu mutlu bayram günü için gösterdiği arzu ve tehalükü memnuniyetle karşılar ve tak dir ederken burada onlarla diz dize yer alanlar, büyüklerimi saygı ile selâm- larim. Arkadaşlar, tarih araştırmaları iler- ledikçe büyük milletimizin bilgi ve hekimlik alanındaki verimli çalışma - Poliste : Tütün hırsızları Dün gece Sirkecide Hocapaşada tü- tüncü Hüseyinin dükkânına sabıka - klardan İbrahim ile Karakaş girmiş - ler, tütün paketlerini çuvallara istif ederlerken zabıtanın:ve bekçilerin bas- kınina uğramışlardır. Sıkı bir kovala- ma neticesinde İbrahim yakalanmış, Karakaş kaçmıştır. Zabıta OKarakaşı aramaktadır. ları müsbet belgelerle aydınlanıyor. Dünya medeniyetine her sahada çok değerli eserler veren büyük Türk mik leti tıp yolunda da kuvvetli hamleler yapmış ve seçme bilginler yetiştirmiş- lerdir. Muvakkat bir durgunluk devresin - den sonra yeniden Türk yurdunun ge- niş ufkunda beliren hayat ve deha kay bağı sayesinde vatanda istiklâl gü - neşi doğdu. Bu güneş kurtuluştan son- ra yükselişi de müjdeleyen ve bize feyiz veren yüce kaynağımızdır. Alkışlar arasında kürsüden çekilen dekanın yerinde Ord. Pr. Mazhar Os- man göründü. Şiddetle alkışlanan maz har Osman genç Türk hekiminin va- zifelerini saydı. Avrupada yapılanları anlattı, Batıl itikatlara saplanan halkın doktor karşısındaki aczini ve bunlara doktorun ne şekilde mukabele etmesi- lâzımgeleceğini söyledi. 14 Marttan duyuşlarını anlatan dö- çent Ekrem Şerifin sözleri alkışlarla sık sık kesildi. Doktor Tevfik Remzinin bugünkü hekimliğin manast adındaki nutkun dan sonra sıra ile bbbiyeden Fehmi,| Lebit Fehmi kürsüye gelerek gençli - ğin hissiyatına tercüman oldular. Bü- tün bu nutuklardan sonra merasim bu suretle bitti. Dün gece Tokatlıyan salonunda bu münasebetle sabaha kadar çaylı dans veri saatler geçirildi Şehir işleri: Belediyelerde resmi muhaberat Dahiliye Vekâleti bütün vilâyet ve belediyelere yaptığı bir tamimle, resmi | muhaberatın teşkilâtı mülkiyeye göre ve teşkilâtı mülkiyede vücüde getiri - len tebeddüllere dikkat edilerek yapıl- masını bildirmiştir. Bu suretle vilâyet kaza ve nahiye hudutlarının yanlış ya- zılması yüzünden evrakın sürünceme- süren bir eğlenildi ve neşeli | Islâh ediliyor Tavuk yetiştirenlere bu münasebetle yumurtalar dağıtılıyor raları alınamadığından tüccarlar İtal - raları alınmadığından tüccarlar İspanya hükümeti, bunun üzerine yumurta sa- tan memleket aramış ve Bulgarlarla bir anlaşma yapmıştır, Şimdi İspanya- ya yumurta Bulgaristandan gitmekte. dir. Avrupaya yumurta ihraç eden mem leketlerden olduğumuz halde bu iş pek iptidai surette yapılmaktadır. Bizim tavuklarımız senede 100 - 150 yumur- ta vermektedirler; Halbuki tavukçu - luğu ıslah edilmiş memleketlerde bu yekün vasati olarak 250 yumurtadır. Bu maksatla Avrupa piyasasında ön safta bulunmamız için tavukçulu- ğumuzun ıslahma karar verilmiştir. Tavuk yetiştirenlere damızlık yumur- talar dağıtılmaktadır. Yakın zamanda bizim tavuklarımızdan da Avrupada - kiler gibi fazla yumurta almak kabil olacaktır. Almanyada dahili mallar piyasaya sıkmıya başladığından yumurtalarımı- za buradan yapılan talepler azalmıştır. Bu itibarla fiatlar hissolunacak derece de düşüktür. Martın on beşinden itiba ren yumurta Piyasasının okarnavalın yaklaşması üzerine tekrar canlanacağı umuluy Dün bir tren kazası oldu Yenikapıda dokuz yaşında- ki bir çocuğun bacakları kesildi Yeşilköydeki hava bayramına işti - rak eden halkı İstanbula getiren tren- lerden biri bir kazaya sebebiyet ver - miştir, 3351 numaralı katar Yenikapıdaki yeni yol civarından sür'atle geçerken hat boyunda dolaşan ve Karagümrük- te oturan dokuz yaşlarında Sabahattin adındaki çocuğa çarpmıştır. Makinist Tavukçuluğumuz İspanya hükümetinden dahili harp-| ? ler dolayısile satılan yumurtaların pa- Kambiyo Geçen hafta kambiyo borsasında €5- tahvilât satışlarında inkişaf üş ve fiatlarda da yükselme - ler kaydedilmiştir. Ünitürk fiatları da geçen nisbetle hayli yükselmiştir. Merkez Bankasınm üç gün zarfında yedi bin adet Ünitürk tahvili mübayaa etmesi glıcıları bir kat daha iştihalandırmış * tır. Pariste de Ünitürk flatları yüksel» miştir. Haftenm son günü 262 frank . tan açılan birinci tertipler 267 frank - tan kapanmıştır. Birinci tertip Üni - türkler yalnız bir gün içinde otuz, o tuz beş kuruş kadar yükselmiştir. Di - ğer tertipler de bu yükselişten istifa- de etmişlerdir. Anadolu tahvilâtının Sivas demir - yolu tahvilâtı ile mübadelesi hakkında henüz bir emir gelmemişse de bu tah » vilât kıymetleri yavaş yavaş yüksel * mektedir, Ne Haftanın son günü kambiyo borsa - sında muamele gören esham ve tah - ilâm kapanış fiatları: Birinci tertip rkler 19,70, ikinci ve üçüncüler r. Anadolu aksiyonları 23, İ obligasyon 39,85, bonolar 42,45 Jira, | Merkez Bankası eshamı da 96,50-97 Ji- rsdır. haftaya 19,05 Zahire borsasında Almanyaya yapılan ihracat işi he - nüz halledilmediğinden zahire borsa - sında muamele gören bir çok ihracat e mızın Satışları durgun gitmek- te BUĞDAY : İki aydanberi İstanbul asına günde vasati olarak 89 vagon kadar buğday gelmektedir. Bu miktar şehrimizin ihtiyacalını karşılı- a cağından noksanları dahilde bulunan stoklarla telâfi edilmekte idi. | Değirmencilerin ellerinde fazla buğ - day bulunmadığından fiatlar ağır ağır başlamıştır. Bu suretle ge- ve zahire borsalarında vaziyet Geçen haftaya nisbetle Ünitürk fiatları hayl! yükseldi, fiatlar Pariste de yükseldi çen haftaya nazaran buğdayın Kil z, on para kadar yükselmişti. ükseliş dolayısile Anadolunun bir a ihracat yapan İstanbul ! defa Anadolu limanlarından un idi” ine mecbur kalm: ii Geçen hafta borsanın kapanış fi8 ları: Ekstra Polatlılar 6,30, dört çavdarlı Konya yumuşakları 6,20, beş çavdarlı 6,12, sert buğdaylar © b çuk kuruştan satılmıştır. i Çavdar satışlarında canlılık görül mektedir. Tacirler eski taahhüdal” yerine getirmek için Almanyaya vi miktar çavdar ihraç etmişlerdir. Fy 4,30 kuruştur. Ehemmiyetli yekün tutmıyacak gi recede İtalyaya arpa ihracatı yap” maktadır. Dökme Anadolu malları 4,27, Ta Ya çuvallı 4,20 paradır. Tekirdağ Bandırma mısırları çuvallı 4,15 par dır. AV DERİLERİ : Bu sene Anadoluff havalar fazla soğuk gittiğinden piyâ$” ya çıkarılan sv derileri geçen seniği kıyasen daha tüylü ve daha parlak” Fakat lâyıkile ihracat yapılamadığı * dan fiatlar düşüktür. i Geçen hafta zerdevanık çi 45.50, sansarın 32-35, tilkinin 7:90 porsufln 6,30, çakalın çifti 2,50, La duzun (5-16 liraya, tavşan derisini adedi 25 kuruşa, kedinin çifti 2,40 ye Üzerinden muamele görmüştür. İhracat tacirleri evvelceden satlif ları derilerin bedelli henüz als dıklarından yeniden mübayaata gi meğe cesaret edememektedirler. YAPAĞI: Piyasa durgun gitmekle” dir. Hafta içinde 58.60 kuruştarı ni mi ton kadar yapağı satılmıştır, TES piyasasında bir iş olmamışıx da TE ecnebi firmalar soruşturmalarda Tunmuşlardır. > Bu fişekleri kim sattı? de kalmasının önüne geçilecektir. O İçocuğu görünce treni durdürmak iş -| Garip bir hırsızlık Beyoğlunda mühim bir hırsızlık vak'ası olmuştur. Taksimde Sakız ağa- cında Bipatyos apartmanının üç nu - maralı dairesinde tüccardan Ali Ataç oturmaktadır. Evvelki gece, Ali Ataç, yatak oda- sının kapısını kapamadan yatmıştır. Fakat dün sabah kalktığı vakit ceke tinin cebinde bulunan bin beş yüz li- rTasmnın çalındığını görmüş, polise mü- racaat ederek bâdiseyi bildirmiş ve hiz metçisi Anastasyadan şüphe ettiğini söylemiştir. Zabıta tahkikata başlamış tır. Edirneli Hüseyinin marifeti Dün gece Divanyolunda köfteci Ha sanın dükkânına sabıkalılardan Edir - neli Hüseyin girmiş ve eşya çalarken yakalanmıştır. Küfüreden bir delikanlı Galatada oturan o Sultanaya, Raif adında biri fena lâflar söyliyerek ha- karet ettiği için yakalanmıştır. Motör çarpışması Dün köprü altından geçerek Halice gitmekte olan İzmit motörü, Rahminin idaresindeki balık yüklü sandala çarp- pax SÜMER Önümüzdeki Çarşamba OPERADA UDA BAAROVA “ Rigoletto , operasını Tahsil şubelerinde teftiş Belediye hesap işleri müdrü Kemal Tulgar vilâyet hudutları | dahilindeki bütün tahsil şubelerini ve muhasebe memurluklarını teftiş etmiştir. mış, sandal parçalanarak batmıştır. Denize düşen sandalcı Rahmi ve ba « .Jlıkçı Yorgi etraftan yetişilerek kurta- rnlmıştir, Kardeş düşmanı Küçükayasofyada oturan Hakkı, kardeşi Feyzullah ile kavga etmiş, kar- deşini müteaddit yerlerinden yarala - mış ve yakalanmıştır. Motosiklet kazası Arnavutköyünde oturan O Nedim, dün metosikletle Ortaköye giderken Sinemköyünde oturan Ali Fuada çarp mış, motosiklet devrilmiş, Nedim ve Ali Fuat başlarından yaralanmışlardır, Yaralılar hastaneye kaldırılmışlardır. İşçi kavgası Gazliçeşmede deri fabrikasında ça- lışan Kadir ile Muhtar arasında kav- ga çıkmış, Muhtar, eline geçirdiği deri bıçağile Kadiri yaralamıştır. Muhtar yakalanmıştır. Sineması akşamı, herkesin görüp alkışlayacağı BİR GECE mini ilk defa gösterecektir. Baş rollerde : Orijinal bir mevzuda bir ay EROEHECH amatik olmakla beraber meşhur tamamen dinliyeceksiniz. temişse de muvaffak olamamış ve za- vallı çocuğun bir ayağı diz kapağın - dan kesilmiş ve diğer ayağı da hurda- haş olmuştur, Çocuk trenin sademesin den bir kaç metre yana fırlamıştır. Tren durdurulmuş, hâdise mahalline gelen polisler tahkikata vazıyet etmiş- İtir. Makinist nazaret altına alınmıştır. , Bir çocuk tramvay Altında can verdi Dün sabah © Şehzadebaşında acıklı bir tramvay kazası olmuştur. Veli a- dında sekiz yaşında bir çocuk Edirne- kapı - Sirkeci tramvayına asılmış, tramvay hızlıca giderken Veli, Milli sinema önünde yere atlamak istemiş, fakat müvazenesini temin edemedi için romorkun alına düşmüş ve iki bacağı kesilmiştir, Veli, Cerrahpaşa has e kaldırılmış, fakat biraz sonra iştür. Yapılan tahkikata göre bu feci kaza $u suretle vukua gelmiştir. Veli, vatman Alişanın idaresindeki 578 numaralı tramvayın arkasına bağ kı romorkun basamağına ter taraftan asıldığı sıarada karşıdan gelen Fatih - Harbiye tramvayından ürkmüş ve iki tramvay arasında kalarak ezilmek kor- kusile atlamak istemiş ve bu suretle romorkun altına düşmüştür. Kültörisleri: ü akarı Ankaraya döndü Şehrimiz mekteplerinde yapmakta olduğu tetkik ve teftişlerini o bitiren Maarif Vekili Saffet Arıkan dün ak - şam Ankaraya dönmüştür. .Silâhçı: “Ne ikrar, nede inkâr ederim görmeden birşey söyliyemem, diyor müddet evvel Haycarpaşada ki yakalanmış, Hayrullah ve Kâ- zım isimlerindeki bu iki kişin yetleri şüpheli görülmüş. mişler. Berber Hasanın dükkânıne gir- mişler ve şüphe üzerine yakalanarak üzerleri aranınca, Hayru'lahın cebin. deki küçük bir kutudan «Manliher» tabancalarına git iki şarjorda, beherin- de onardan yirmi fişek çıkmış! Kâzım, istlevabında «bu fişekleri ben satın almadım. Silâhçıya beraber gittikse de, satın alan arkadaşımdır» yollu cevap vermiş. İkisi de fişeklerin İsi alındığı dükkânı tarif etmişler, «Mısır çarşısındaki silâhçı Hilminin dükkânı» diye anlatmışlar. Fişekler: İpe maksatla satın aldığını da, Hayrul- jlah, şöyle izah etmiş: «Bizi buraya A- dapazarının Bezirgân oköyünden gel. dik. Orada Şamlı oğlu Etem vardır. Bang bu fişekleri o ısmarladı. Kendi- sine, avda kullanmak üzere lâzımmış!» Köylüler, bir güna suçları görülme- diğinden, sahverilmişler. Fakat, silâh- çı hakkında, takibata girişilmiş. 20637 numaralı kanunun beşinci maddesine göre ve ceza usulü kanununun 196 me: i delğletile, üçüncü cezaya ve- Bir miş. Bu duruşmaya, üçüncü cezada baş- anbeyde Afitap sokağında i, Selânikli ve 35 yaşında söyleyen silâhçı (Osman, nin nizamsız olarak hiç bir za- lâh veya fişek satmak o mutadı ığından bahsetti: — Ve esasen, dedi, Hayrull: desinden Hilmi isminde bir adı geçiyor. Halbuki ben Hilmi değil, olun, Osmanım! — Fakat, gerek Hayrullah, v arkadaşı Kâzım, sizin şahsınızı ssl, etmişler, Kâzım, satın alan kendi mamakla beraber, dükkâna b ys gittiğini kabul ediyor, Belki isim⣠ralıyorlar? — Belki, fakat öyle de olsa, ve nizamsız fişek satışı yaptığım Me Ty, İâm? Bakalım, bu fişekler barutlu gi barutsuz mu; prova, tecrübe #işeğİ değil mi? Manevra fişeği mi, yay suz mu? g — Yani sattığınızı ne inkâr, ikrar ediyorsunuz! i — Fişekleri görmeyince bir ş€Y e liyemem, ki! Mazurum! Fişekler ” © de? Mahkemeye gelsin de göreyi yi na göre, satıp satmadığımı, benim hım olup olmadığını kestirebileyim” Bmanet makbuzu arandı, bulu9fi madı. Fişeklerin polisde mı e dilmesi ihtimali düşünülerek, geli mek üzere müzekkere yazılması? başkaca da tahkikatın tamamlan na karar veridi. Duruşmanm mı, mayıs ayına bırakıldı. e Şehir Tiyatro ar Bedaş İ opoğaği dram ku oyun yaktuf- ne Ekrem Reşid Pazer günleri 15,30 da mal

Bu sayıdan diğer sayfalar: