26 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

26 Mayıs 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MEYVA TUZU Mecliste bütçe müzakereleri Dün münakaşalar oldu Vekiller cevaplar verdiler (Baştarafı 1 inci soyfada) Münasebetle kürsüye çıkan İçişleri Ba- kanı dahiliye memurlarının muaşları i mütalcalara cevaben dedi ki: — Bütçeye ait mülâhazalar sırasında Gulip Pekel, bilhassa dahiliye memurla- Tn maaşları masraflarile diğer vekâ- T arasındaki büyük farkları anlattı. Bazı devairin maaşları kıt senelerin cse- Ti mahsulüdür. Bolluk senelerinde tabli fnlar da teşkilüt yaptıkça diğer devaire Tüsavi surette bütçeden nasiblerini ala- Saklardır, ı Emniyet ve âsayiş İeıç 'Türker arkadaşımızın emniyet ve İbiyiş için söylediği sözlerin cevaba ait kismi Fransa ile Türkiye orasında â müzakere mevzuu olduğu malüm- Siyasi müzakereler henüz birmemiş- — Ü. Bunun neticesine bağlanan bir key- Tiyettir. Fakat cenupta her kimin tara- olursa olsun memleketimize gele- FE B 4 belçileri, polisler vazifelerini pek güzol — İfa etmektedirler. Fakat 800 kilometre TOk bir hudutta bazı cüretkâr hırsızlar l İezi Birerlerse bunlardan şimdiye kadar Ptk azı müstesna olmak üzere hepsi — Ferüleket dahilinde hayatlarımı vererek “alarını görmüşlerdir. Halk partisi Partisinin hariçteki vaziyetine , buyurdukları esaslar tamamile mevdu işlerdir. Halk Partisi 'Türkiye Cumhuriyeli hüküme- Portisidir. Binaenaleyh 6 safha ve 'a ait vazifeler mes'ul hükümet ftarafından — görülmektedir. artisinin vazifesi intihabat: hazır- ve memlekette Halkevleri ve di- teşkilâtları vasıtasile tenvir ve irşa- etmektir. Yoksa bütün icraal 2 ğf& u d g Ber & Yük tamamile hükümetin elinde ve bü- | Meclise karşı mes'ul memurlarm el- i teslim edilmiştir. Halk Partisi bu — lerle meşgul değildir. - Besim ) h Atalay arkadaşımızın basım ve Benel direktörlüğünün son teşeb- i takdirlerine arzı teşek- tderim. Filhakika memleketimizin halk kütlesini evvelâ halkçı bir Bt çç İak itibarile onları tenvir ve ir- Etmek vazifemizdir. ümıa. inceliği ve sadeliği bütün e- © sanatlarını ihtiva edecek suretle £ kür Z, - f . FF Hfr 4 Millicilik gayesi ve gayretile çalı- —.'—1 sanat erbabına bırakmayı daha ğ bulduk. Bütün sanatkârlar. ve Timiz bu yoldâ, çalışmaya devam Hüzej * zanniderim kf-az zamanda çok Ve İnç Suç * uz da bugünkü edebiyatın şek- Çok güzel istifadeler elde ede- ı.q_ _mınelediyelerimiı ker (Afyonkarahisar) — Be- Şeım ? dair arzı malümat buyurmadı- h)b'h“in Vekili Şükrü Kaya (devam- l Büyük Meelisin kurmuş olduğu edir S bankası haylice hizmet etmek- “Gr Yaptığı bir program ve tatbik etti- —":lod]u sayesinde 1940 genesine ka- * Vaktile bu memlekelte su de- İğin Ç Zaman, abdest alınan ve yemek _xh milan şu kastedilirdi. Bugün te- l.h. İ Ve ucuz suyu temin e:mek çare- tevessül etmekteyiz. İhtikâr İhtikâr davası davasına gelince, memleketin Yerlerinde pahalılıktan şikâyet e- T b ı;ğg; *#Yya ile, toptan olmuyan eşya ara- :"'k Böze çarpıyor. Bu sebeple bü- ıı,.".:ıılır için İktısat Vekâleti. küçük de belediye uğraşmaktadır. F disiplini, intizamperverliği diğer memleketleri, nümunc anlatmaya kabiliyetli bir dildir. | Eserler halkımızın elinç , geçecek | halkım Nu:’tkdiy:niu suyu ikmal edilmiş 0- | * Hayat pahalılığı, mesken | vardır denilmektedir. Bir de| k kadar ileridedir. (Bravo ses-İ — Meclis yarın da bütçe müazekerı Kırtasiye fasılları Ahmet İhsan Toksözün bütçedeki kır- tasiye fasıllarındaki mikdarların geçen sene mikdarlarının aynı bulunduğune ve bugünkü kâğıt — fiatlarının yüksekliği karşısında bunların kâfi gelemiyecuğine ve kâğıt fiatlarında görülen yüksekliğin bununla meşgul tüccarların ihtikârların- | dan ileri geldiği hakkındaki müt 'nh-. <ına karşı da İçişleri Bakanı Şükrü Kaya | demiştir ki: — Devairin kırtasiyesi Maliye Vekâle- ti tarafından temin edilir. Maliye Vekâ- | ın"])'â 15 milyon, letinin ayrıca stokları vardır. Binaena- leyh bütçe fasıllarına konan kırtasiyc tahsisatı Hat Yazlalığından — müteessir | olmıyacaktır. Sonra bizim devalrı resmi- yede kırtasiyaden hir hayli*tasarruf el- de edildiğime kani olanlardanım. (Bravo sesleri). v Kâğıt meselesi Ancak irfan vasıtası olarak - kâğıdın pahalılaştığını gören hükümetiniz huzu- runuza takdim edilmek üzere gazete ve | kitap kâğıtlarının gümrük resmini sıfıra kadar bir raddeye indirdi. Bu hüköme- tin ve bilhassa maliyenin memleket irla- nına karşı yaptığı büyük bir yardımdır. Ahmet İhsan (Ordu) — Bu yardıma teşekkür ederim, B. Şükrü Baya (devaml) — Avrupada kâğıt fiatlarının — yükselişi kâğıdın imal edildiği sellülez maddesinin harp sana- yiinde kullanılması ve silâhlanma yarış- ması davası çıkınca oraya hasredilmiş olması yüzündendir (doğru sesleri). Bu noktayı şahsi bir mütalea olarak arzedi- yorum. Yine tekrar edeyim ki hüküme- | MİDE ve BARSAKLARI kolaylıkla boşaltır. ve DANA KAT'Tİ tesir eder. Yemeklerden sonra alınırsa HAZIMSIZLIĞI, MİDE EKŞİLİK va YANMALARINI ve BARSAKLARI ALIŞTIRMAZ. Ağızdıki kokuyu ve tadsızlığı defeder. MAZON isım ve HOROS markasına dikkal. R C aam İ — SON POSTA iNKIBAZI On milyon saatte Vücude getirilen sergi Nihayet Fransızların büyük ve tari- hi günleri gelip çattı. Biç çok dediko- dulardan sonra, mayısın başında açıl- mesi kararlaştırılan sergi bugün açılı- 'ar, < Fransız hükümeti ve bilhassalmon B)_nm hükümeti bu sergiye azami ehem- Miyet atfelmektedir. Sergi Fransanın lekine bütün dünyada ak's$ler yapacak, iktısadi bakımdan da Fransanın lehine bir dönüm noktası olacaktır. Sergi için şimdiye kadar bir milyar 272 milyon #rank sartedilmiştir. Bu paranın bir milyar elli milyonu umlumi bütçeden tahsis edilmiş yüz Milyonunu husust müesseseler vermiş: lerdir. Bundan başka Almanya 40 milyon, Rusya 13 milyon, Belçika 12 milyon, Amerika 8 milyon İngiltere de 8 milyon ile bu esere işti- Tak etmişle-dir. - Fransızlar bu Masraflara katlanır - îıı—kıu-ı serginin getireceği varidalı da ince eleyip sık dokumuşlar ve serginin, l'rıınsıya 22 milyarlık bir temettü bı- rakacağını hesaplamışlardır. _s"ll bu mükemmeliyette inşa edi- lebilmesi için 20,000 amele çalışmış ve mecmüu mesaj saati de an milyonu bul- muştur., Sergiye eecnebilerin iştirak! müma- sil sergilere nazaran bir rekor teşkil e- decek kadar çoktur. Sergi rakip dev- letlerin — tekniklerini — birbirine tanıt- mak;a kalmıyacak, ayni zamanda mil- yan.arca İŞ adamını bir araya ve vası- tasız olarak toplıyarak dünya ticaretine hizmet edecektir. Sergi 80 hektarlık bir saha üzerine kurulmuştur. Bu saha bir kaç sene ev- vel açılan müstemlekeler - sergisinden ve ondan mütevellid baş ağrılarım defeder. Son derece teksif edilmiş bit tuz olup MÜMASİL MÜSTAHZARLARDAN DAHA ÇABUK, DAHA KOLAY giderir. — MİDE Bir otel hizmetçisi kadıı; 400,600— Hralık mirasa sahip çıkıyor (Baş tarafı 1 inci sayfada) badillerinden Refik Hıfzıdan tahkik et - tim, dedi ki: — Oturduğum otelde oda hizmetlerini İstanbuldaki 300400 bin lirahk — mirası intikal etmektedir. Esma; izinname su - retini ve veraset işini çıkarmak ve hal - gören Esma adında bir kadın vardır. Bu 'letmek üzere dünkü ekepresle Beruttaki kadın bir gün bir vesile ile bana vaktile|akrabalarının yanıma gilmişlir. Yakında selânikli zenginlerden Hayretin oğlu Şa-| buraya dönecektir. Bayan Safura da ön« kir ile evlendiğini ve bundan Ümer ııdın—’m İkbal tarafından bir kaslı mah « da bir oğlu olduğunu ve Şakirin ise u - susla öldüğü bildirilen ve sonradan ba « muni harpte öldüğünü anlattı. 3 nisan | yatta olduğunu öğrendiği Örtcr ve ana- 937 de İstanbulda Galatasaray polis ka-| sile görüşmek üzere buraya gelmiş ve rakolunun yanındaki köşe başında bü -|Ömerle görüştükten sonra bu çocuğun yük bir apartımanda oturan Hayret be- | 8lü kocası Şakirin küçük bir modeli ol - Sayfa- 18 — yukarıda adlarını söylediğim bes toruna' * nim ahbabımdı. Bunun Hasan ve Şakir adlarında iki de oğlu olduğunu biliyor- dum. Bunlardan Hasan daha önce evlen- meden ve çocük &ihibi olmadan ve Şa - kir de mütareke yıllarında ölmüşlerdi. Hayret ise bekâr olup apartımanında 3- sude bir hayat yaşıyordu. 3 nisan 987 de öldü ve 300-400 bin lira arasırıda naklt ve emlâk olarak ta bir miras bıraklı. Kadın- cağıza acıdım ve hemen tahkikata giriş - tim. Bu tahkikatımdan da şu neticeleri elde ettim. Hayretin oğlu Şakir; bundan yirmi se- 'ne mukaddem Adanada Tepebağında o - turan Saffet adında bir kadınla evlenmiş duğunu görmüş ve onun oğlu olduğunu söylemiştir. Safura miras mesclesile uğ- raşmak üzere yarın İstanbula hareket e- decektir; Meselenin bu suretle meyda « na çıkarılmasından ve yavruların istik « ballerinin temin edilmesinden çok mem- nungm, Ömeri kendime evlât edindim. İstanbul ve Adanada bir çok emlâkim vardır. Evliyim, fakat çocuğum olmamışe tır. Hiç bir şeye ihtiyacım yoktur. Bütün masraflarını ben vereceğim. Buna kar « | gıhk kendilerinden hayır ve duadan başe ka bir şey beklemem. Örnerle de görüştüm. Bana; anasile çokk sefalet çektiklerini ve fakat şimdi hâs ve bundan Turgut adında bir erkek oğlu |mileri bulunan Selânikli Refik Hıfzının almuştur. Şakir bir sene sonra Adanayı terkederek Beruta gitmiş, arada oldukça zengin bir ailenin kızı olan Esma ile ev- lenmiştir. Bu kadın şimdi Adanada Ye- 'ni otelde oda hizmetleri görmektedir. Bir ay sonra Şakir, Esmayı alarak İzmire git- miş, bu sırada Esma; şimdi ziraat mek- tebinden mezun ve hayatını tesviyecilikle kazanan 22 yaşlarındaki Ömere gebe kol- mıştır. Buradan Adanadaki birinci ka - vısı Saffetin yanına gitmişlerdir. Bir haf- talık ikamet esnasında karı koca arasın- da müthiş kavgalar olmuş ve Şakir öf - #iniz bu vaziyet karşısında derha! güm- 20 hektar daha küçük olmakla, bu sefer | keşini birinci karısı Saffetin uzun saçla - rüğü indirmek yoluna gitmiştir. Kanun mMmivazene encümenindedir. ve - yakında huzurunuza gelecektir. Dahiliye Vekili bundan sonra hayat pahalılığı hakkındaki bir mütalcaya ce- waben birçok mizaller zikrettikten sonra dedi ki: — Bizim kendi yaşayışımıza göre bu memlekette hayat pabalılığı öyle ıztırap verecek psikolojide sefslet tevlit edecek halde değildir. Vekil, özenli ve düzenli bir ekonomi ile yürütülecek olursa bugünkü hayatın yüzde on, ön beş daha ucuzluyacağını | ilâve etmiştir. B. Şükrü Kaya hamallar meselesine temas ederek bunun içtimal ve milli bir dava olduğunu söylemiş, bir Türk ve bir insan olarak sırtta yük taşınmasını memleket için ağır bulduğunu bildir -| miştir. Vekil, köylünün kalkınması mesele- sinden bahsederek gerek devletin, gerek | m.gqlmldımlınmıkiıçuımm— kut - duklarını zikretmiştir, 4 ; — Bazı doktorlara hücum Ankara, 25 — Meclisin bugünkü içti- mamda meb'us İstemad Zihnı Özdamar | mevcut timarhanelerin ihtiyacı katşıla a| yamıyacağını söyledikten sonru bazı dok- torlar çocuk düşürmeği âdeta meslek it- tihaz ettiklerini ve bunu — önlemek için şiddetli tedbirler alınmasını istemiştir Meb'us doktor Vasfi Somyürek İste- mâd Zihniye cevap vermiş, bir kaç kişi yüzünden nisaiye — mütehassıslarına söz | söylemesinin doğru olmadığına işaret ei- | miştir. Bu mesele üzerinde Sıhhiye Ve - kili de cevap vermiştir. Adliye bütçesi Bunu müteakıp müzakeresine geçilen adliye bütçesi üzerinde söz alan hatipler- den Berç Türkere İstamad Özdamar, mü kerrer suçlular ve sabıkalılarla İmralıda- ki mahkümlar'ın işleri etrafında ileri sü- rülen mütalealara karşı da Adliye Baka- n Saraçoğlu Şükrü izahat vermiş — ve adliye bütçesi okunarak kabul edilmiş- tir. Kamutayın bugünkü müzakeresi es - nasında kabul ettiği bütçeler şunlardır: Maliye, Düyunu umumiye, Tapu ka- dastro, gümrük, jandarma, dahiliye, mat buat, Emniyeti umumiye, kariciye, sıh - hat ve içtimaf muavenet ve adliye ba - kanlıkları bütçeleri. devam edecektir, bir avanlaja maliklir. Paviyonlar mahallelerin arasına bü- |sergi Parisin göbeğinde kurulmak gibi| nn makasla dibinden kesmek sureülle yenmiş ve Esmayı alarak tekrar İzmize dönmüştür. Burada bulundukları sıra - yük bir meharetle yerleştirilmiştir. | da da Ömer doğmuştur. Trocadero'da halkın eğlencesini yeni yapılan bir tiyatro teşkil edeteklir. Bu tiyatroda 3500 yer bulunacaktır. Da- nimarka paviyonu Trocadero'nun bah- çeleri içindedir. Alman pavıyonu da büyük merasimle açılmak üzere hazır- Janmıştır. Belçika paviyonu İtalya nun yanındadır. Paris sergisinde mevcut bir Çok te- maşaya değer şeyler arasında bir de su yerine şarap fışkıran şadırvan buluna- caktır. Bu türlü şadırvanlar ve fiskiye- ler eski bir Fransız an'anesine uymak- Sadır. Eskiden Fransız kralları — Rens'de taç giydikleri vakit bütün Fransız şe- hirlerinin çeşmelerinde su yerine şarap akıtılırmış, secgide de ayni şey tekrar edilecektir, Parise dünyanın en ışıklı şehri den: diği için, bu isme sergi mMünasebetile paviyonu - Bu doğumda Şakirin üçüncü karısı bu- lunan ve İzmirde Karşıyakada oturan Sa- fura da bulunmuştur. Safuradan da Şa - kirin Hiraman adında bir kızı olmuştur. Şakir bu iki karı ile iktifa etmiyerek yan- larında hizmetçi bulunan İkba! adındaki kızı nikâhlamış, Esma ile oğlu Ömeri Beruttaki ailesinin yanına yolladıktan sonra kendisi de İkballe bir semti meç - hule savuşup gitmiştir. Ve bununla bir müddet yaşadıktan sonra bu kadınca - ğızı da terketmiştir. Turgudun anası ve sayesinde bu sefalelten kurtulduklarını ve bu hayırhah zata karşı bütün hayat- Jarı müddetince minnettar kalacaklarını söyledi. Henüz toy bulunan bu sevimli ve'çalışkan çocuk hâmisinin yanından hiç ayrılmamaktadır. Fuat Vataniler Sancakta miting Yapmak istediler (Baş tarafı 1 inci sayfada) Bu mitingde pek mahdut bazı kimseler bulunmuştur. Para ile tedarik edilmiş birkaç Arap hiristiyan ve birkaç Alevi iştirak etmiştir. Bunlar anlaşmayı protes- to mahiyetinde Milletler Cemiyetine bir telgraf çekmişlerdir. Aymı hareket bir gün sonra yani bu a« ; n 22 sinde İskenderunda da tekrar edil- mek istenmiştir. Protesto makamında dükkânları kapatma için mahalli hükü- met memurları Ermenilere emir vermiş- lerdir. Fakat Ermeniler buna itas: etme- mişler, böyle bir tezahürata iştirak etmi- yeceklerini bildirmişlerdir. Dükkânla- yzanı” kapatmıyan Ermenilerin mahalli hükümet .memurlarının himaye ettikle- Şakirin birinci karısı Saffet bundan bir |Ti bazi hıristiyan Arap ve bazı Aleviler- müddet önce İstanbula, giderek Hayretin evinde allı ay kadar kalmıştır, fakat Şa- kirle imtizaçsızlık yüzünden ondan bo - şanmış ve Adanaya dönerek Ceyhan köy- lülerinden birisile evlenmiştir. Şakir; İstanbulda Nihavenk adında bi- risile evlenmiştir. Bu beşinci karısıdır. Bundan Nüzan adlı bir kız ve Talha âdir bir oğlu olmuştur. Bununla da bir müd - det yaşadıktan sonra mütareke yıllarında ölmüştür. Şimdi' beş kadınla evli bulu - daha ziyade lâyık olmağa çalışılacak -|nan Şakirin hayatta bulunan çocukları tır, Fransız gazeteleri, ziya nehirleri şunlardır: Saffetten; Turgut. Bu çocuk babası 'le Ermeniler arasında bir çarpışma ol- muştur. Beş kişi yaralanmıştır. Petrol mukavelesi Şam, 25 (Hususi) — Suriye efkârı ue mumiyesi ifşa edilen petrol mukavelesi ile fazla meşguüldür. Yapılacak bir muka- vele ile Suriyenin yegâne servet membsı , N olan petroller yüzünden milyeonların ça- - Hınacağı endişesi Vatanilere hikim bu; | Hunmaktadır. Halepte neşredilmekte olan mutedil fikirli Fransız taraftarı ve eski bir gazete olan Eltekaddüm petrol mese- lesi etrafında hükümete hücuma başla- mıştır, şehri baştanbaşa taşıracaktır, diyorlar. | tarafından yüzüslü bırakıldıktan sonra Sen nehri, baştanbaşa aydınlanacak, | Şunun bunun yardımile Adanadakı eski i e Eyfel kulesi şehri rengârenk nura gar- | Darüleytam mektebine verilmiş, çok zeki İmlaııda Di kedecektir. Fransa şimdi milyonlarla oynuyor, yaruttığı eserle iftihar ediyor, Sergi açıldı Paris 25 (A.A.) — B. Lebrun yanın- da B. Lean Blum olduğu halde, sergiyi açmıştır. Cumhur Başkanı, sergiye iştirak e- den milletlere teşekkür etmiş ve onla - rın mümessillerini selâmlamış, bu mu- azzam eserin kurulması işinde teşriki mesal edenleri minnetle andıktan son- ra, bu senenin bu büyük toplantısının her millet dehasının ihtiyaç ve emelle- rinin karşılıklı olarak daha iyi bir su- rette anlaşılmasını ve beynelmilel mü- salemet ve barışa hâdim olmasını te- menni etmiştir. Örsürelere KA'TR X ©e li eee GERU" ö e aç — eee SaRi 5 olan bu çocuk mektebi bitirdikten sonra bir. çiftlikte hayatını kazanmıya başla - mıştır. Bilâhare Şakirin beşinci karısı Nihavenkin Adanada bulunan hemişiresi Vedianın tavassut ve ricasile İstanbulda bulunan büyük babası Hayretin yanına gönderilmiştir. Bu çocuk şimdi Üniver - sitede okumaktadır. 3df Esmadan; Ömer. 21 yaşlarında bulu - nan bu çocuk Adana Ziraat mektebini bitirmiştir. Hayatını tesviyecilikle ka - zanmakta ve anasını beslemektedir. Safuradan: Husuman adb kız. Anası - nın yanında İzmirde bulunmaktadır. Nihavenkten: Nazan ve Talhadır. Bun- lar da İstanbulda bulunmaktadırlar. Gerek Şakir ve gerekse babası Hayret mesane kanserinden ölmüşlerdir. Hay * retin karısı ve çocukları -olmadığırdan Miülletler Cemiyeti (Baş tarafı 3 üncü sayfada) ki, diğer memleketler için de aynı şekil , ve suretle variddir. Mületler Cemiyetini kuvvetlendirmeyi başkalarından — bekli- yen ve bu hususta kendileri bit şey yap- mak istemiyen milletler, bir gün, bu cc- miyetin yıkılmasını görmeleri kadar ta- bil ne olabilir? Böyle bir netlceyo varıl. mak istenilmediği takdirde elbirliği ede- rek onu yükseltmek ve kuyvetli bir hale getirmek icab oder; Bu işin başka çıkar bir yolu yoktur. — Selim Ragıp Emeç İstanbulda bir tarih kongresi toplanacak Ankara, 25 (Hususi) — Türk Tarih tetkik hey'eti İstanbulda bir kongre toplamağa karar vermiştir, a

Bu sayıdan diğer sayfalar: