8 Eylül 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

8 Eylül 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Josn Fentaine, Holtwoodda birdenbire büyük sükse yapan bir yıldızdır. Genç Vt güzel olduğu kadar san'at kabiliyeti de çok yüksek olan K, O. radyo film kumpanyası hesabına filmler çevirm kerdisini daha şimdiden Katharine Hepburn enç kız. şimdi Mütehassıslar rına çıkmış addetmektedirler, Clara Bow şimdi | “Kadınlar klübü,, lokantacılık yapıyor Şu dünya, ne garip, ne anlaşılmaz bir İeydir. Ikbali de, idbarı da kör bir göz- Ve insafsızca da- tiyor, Bir sani - Ytde göklere yük- Selttiği, başını dündürdüğü kime Kleri bir saniye Ycnra yerden yere Silmakta tered - düt etmiyor. İşle bunun ye « Ti bir misali: Kı - SÜ taçlı, güzel 'a Bow'u kim Ulara Bow alırlamaz? Vaktile beyaz perdenin en hu:ulcyıu. cinsi cazibesi en kuvvetli ve ü ün mucidi olan Clara, şimdi kocası * birlikte Holivudda bir lokanta aç - Uştur. hîmm müşterilerine hindi sandoviçi Tken şöyle demektedir: *— Kocamla paralarımızı işe yatırdık. Tdüğünüz gibi burayı açtık. Bir Iokan- Ahin mesleğinde muvaffak olabilmesi Cinsi cazibesi kuvvetli almalıdır.» Ne hazin değil mi? Küçük sinema haberleri: My Temple, Mary Dikfordun Sevirdiği eski Flmleri tekrarlıyor _B“(ün bir çokları taralından artık is- ;'ik;lnutulmuq olan sinema yıldızı Mary klz 'Ord vaktile bir çok filmlerde küçük Ve küçük oğlan rolleri yapmıştı., Küçük san'atkâr Şirley —Temple'in _"lıup bulunduğu «Foks> film şirketi h*ıll'ımıeriu tekrar çevrilmesi hakkını Y Dikford'dan satın almıştır. .:î: yakında bu film serisinin çevril- e başlanacaktır. * Yean Murat, Mircille Ballin ile E film çeviriyor g, GÜzel sinema yıldızı Mireille Ballin ile ,;:ı Murat (Sahara) 'adında büyük bir Şevirmeğe başlıyacaklardır. Ngih.ın filminin mevzuu meşhur Fran- ;qh:l;hın—iri Maurice Dekabre (Sphinx ) eserinden iktibas edilmiştir. filmi yeniden çevriliyor Bir Fransız kumpanyası tarafından çevrilip geçen sene şehrimizde de göste- rilmiş olan «Kadınlar klübü. filminin mevzuunu çok beğenen bir Amerikan kumpanyası bunu tekrar çevirmektedir. Yalnız Amerikan stüdyosu filmde ba- zı tadilât vücude getirmiştir. Meselâ «Kadınlar klübü» filminde şayanı dikkat bir rol yapmış olan Else Argal namında« ki Fransız san'atkârının rolü tamamen çıkarılmıştır. Amerikalılara göre bu rol suygunsuz» imiş. Fransızca «Kadınlar klübü» filminde bir İngiliz kızı rolü vardı. Bu rol İngiliz yıldızı Betty Stockfeld tarafından yapıl. maştı. Şimdi film Amerikada çevrileceğinden Amerikan stüdyosu tabiatile İngiliz kirı rolü yerine bir «Fransız kızı» rolü yarat- mıştır. Diğer taraftan: Elsa Argal, Fransız mu- harrirterinden Jacgueş Deval ile evlendik ten sonra Holivutta koçasile birlikte bu- | lunmaktadır. Stüdyo bundan bjlistifade Betty Stockfeld'in rolünü Elsa Argal'a yaptırmaktadır. Film renkli olacaktır. Charles Boyer, Ginger Rogers ile film çevirceek Bundan sonra Fred Astaire ile artık film çevirmiyeceği anlaşılan kıvrak ve güzel sinema yıldızı Ginger Rogers pek yakında meşhur san'atkâr Charles Boyer ile «Perfect Harmony» adında büyük bir film çevirecektir. Sinema mehafili bu filmin çevrilmesi- ni sabırsızlıkla beklemektediz. İlk defa olarak Ginger Rogers ciddi bir rol yapa- caktır, Charles Boyer kumara düştü Meşhur san'atkâr Charles Boyer po - kere çılgınca merak sarmiştır. Film çe - virmediği vakit sabahtan akşama ve ak- şamdan sabaha kadar düurüp dinlenme - den poker oynamaktadır. Pokerde hiç şansı yoktur. Boyuna kaybetmektedir. Kendisimt- seven arkadaşları san'alkârı bu huydan vaz geçirmeğe uğraşmakta - dırlar. Bunun için her film çevirdikten sonra eline para geçince namına boyuna arazi satın almaktadırlar. Bu suüretle san'atkâr: Holtvul vivarında vâsi arâziye malik olmuştur. -PKurtdereli ve Kara Ahmetlerden son- 8ON POSTA Sı!ı' —a _yB ütün dünyayı meşgu eden bir aşk macerası Kral Faruk, nişanlısını nasıl seçti? Genç Mısır Rralının mes'ut nişanlısı Feride, herkes kendisinden bahsederken, bakalorya imtihanını vermek için harıl harıl çalışıyor Buhafta yapılacak serbest güreşler Türkiye başpehlivanlığı için Tekirdağlı Hüseyin Mülâyimle karşılaşacak İstanbul Halkevi tarafından hazır - lanan ikinci serbest güreş Türkiye baş pehlivanlığı müsabakaları önümüzde - ki cumartesi ve pazar günleri Taksim stadında yapılacaktır. Derli toplu hiç bir teşekkülün malı olmıyan profesyonel — güreşçiler daha düne kadar — kisbetleri — omuzlarında serat semt dolaşıp yağlı güreşler yap- tıkları sırada, onları - bir disiplin al - tına toplamağa çalışan Halkevinin ön - ayak olduğu bu müsabakaların ikincisi, herhalde geçen senekinden daha mun- tazam bir şekilde başarılmış olacak - tır. Bu arada finale kalmaları yüzde doksan muhtemel olan Tekirdağlı Hü- seyinle Mülâyim de - kayşıfaşacaklar - dir, ; İsimleri bize kadar geleh Koca Yu- suf, Filiz Nurullah, Adalı Halil, Aliço, ra - güreş meydanlarınım bugünkü kah- ramanları Kara Ali, Tekirdağlı Hüse - yin, Mülâyim, Yarımdünya SuXe_vrn:m! gibilerin de eskiler gibi üş beş kuruş kazanmak maksadile yer yer dolaşıp zühurata tabi müsabakalar yapmaları açık söylemek lâzım gelirse acınacak bir işti. Kuzu gibi muti ve itaatkâr pehli « vanlarımızın şuradan, buradan yapıla- cak davetlerde cüz'1 bir para mu Silinde gidip saatlerce kuvvet ve güy- ret sarfederek hünerlerini gösterme - Mülâyim ve Tekirdağlı Hüseyin leri bu sahada ender yetişen büyük ka- biliyetleri ihmal değildir de nedir? Bu mevsim zarfında kısa fasılalarla İstanbula gelen ecnebi — pehlivanlarla yapılan müsabakaların hemen hepsin- de göğsümüzü kabartacak neliceler al- dık. Dünyanın her çeşit — pehlivanile muhtelif yerlerde güreşen; oyuün tarz - larını, tecrübelerini arttıran pehlivan. larımız yaradana sığınıp ringe çıkıyor, her gelen pehlivanın oyun şartları hak kihnda ortaya attığı kaidelere görö has- monı ya rihgten aşağı Yüvarlıyor, yahut ta arzu edilen saniye hasmımın sirtini yerde tutmak suretile galip geliyor. Ayni zamanda 29 teşrinievvelde İs- tanbulda yapılacak Balkân 'serbest gü- |reş- profesyonel birinciliklerine iştirak. (edecek - güreşçiyi de seçecek — olan bu |haftaki müsabakalar, hangi bakımdan hemmiyeti haizdir. Şimdiye kadar Halkevine vaki olan tirak etmiyeceği hissini vermektedir. kiye başpehlivanlığı için çarpışması ve| Uzun müddettenberi ortalıkla çalkal nan mânasız ve yersiz r bertaraf edilmesini burada tekrar tek- rararzu ettiğimizi bir defa da- ba yazmağı faydalı bulduk. Ömer Besini Bugün Bükreşte yapılacak müsabakalar Bükreşte yapılan sekizinci Balkan Oyunlarının sona kalan Mmüsabakaları - na bugün de devam edilecektir. Birinci günü yapilması lâzım gelen olursa olsun büyük bir kıymet ve e -| zetecisi gazetesite Kahireden şu mek - müracaatlara göre tanınmış bütün peh/| minler hilâfında ani olarak nişanlanma- Livanlarımız bu müsabakalar için kay-|st üzerine, şimdi müstakbel kraliçenin dedilmiş oldukları halde Dinarlı Meh- | İskenderiyedeki ikametgâhının etrafını medin müracaat etmemesi geçen sene| gazeteci ve fotoğrafçılardan olduğu gibi onun bu müsabakalara iş-| bir ordu sarmış bulunmaktadır. Her türlü menfaatten uzak olarak | manzara sadece kendilerine dik dik ba - tertip edilen ve güreş varlığımız için| kan muhafızlar, müstakbel kraliçenin en ciddi bir hareket sayılan bu müsa- | küçük köpeği ve sarayi krali ile Zülfikar bakalarda Tekirdağlı Hüseyin, Mülâ . Paşanın konağı arasında hususi bir tele- yim, Yarımdünya Süleyman gibi Di -| fon kablosu döşiyen telefon işçileridir. narlı Mehmedin 'de er meydanında: Tür| Bundan başka her sabah, kral Faruğun Müstakbel — Mışır kraliçesi Feride . es- ki Safinaz Zülfikar - m hâlası 0- lan Bayan Süha Tay- Tan, elyevm - Panriste bulunmaktadır. Müs- takbel kraliçenin halası, bu vesileden * istilade ederek ken« disile - görüşen — bir Fransız gazetecisine © şu beyanatta bulun- muştur: İ — Size. yeğenim « * den bahsetmemi is « tiyorsunuz. değil mi? Hakikaten — Pariste müstakbel Mısır kra- liçesile çok alâkadar olunuyor. Size kral Faruğun nişanlısının portre - sini çizeyim: Safi - naz, çok sade ve çok tatlı bir genç kız - dir. Şimdi tam 16 yaşında bulunuyor. İn- €e ve uzun boyludur. Saçları çak siyah- tır, Zekâ ve şefkatle parlıyan uzun kir- piklerle çevrili çok güzel iri siyah göz- leri vardır. Kral Farukla tanışmaları da çok basit olmuştur. Genç kralın dört hemşiresi Fethiye, Faika ve Faize, Safinazla çok yakından arkadaştırlar. Onu sık gık sa- raya davet ederlerdi. Orada hep bir ara- da Ping-Pong, tenis oynarlar veya ger- dı. Genç kiz bü ta- jlan Faruğun na- zarı dikkatinden kaçamazdı. Fakat hep- si bu kadar. Mısır âdetleri genç erkekle- nin arkadaşlarile sık sık gör müsait değildir. Bu devirlerden, iki genç arasında ilk sempafğilerin doğmasına sahne olduğu için bahsediyorum. Mısır kraliyet ailesi, Paris seyahatine çikarken Safinaz Ile validesi, bu seya- hate iştirake resmen davet edilmişler - di. İşte bu güzel gönül masalı da bu se- yahat esnasında doğdu. Genç çiftlerin izdivaç tarihlerini kat'i olarak bilmiyorum. Çünkü uzun zaman- danberi Fransada seyahatte bulunuyo - rum, Fakat bu tarihin çok gecikmiyece - Bini zannediyorum. Genç ve sporcu olan kral Faruk ayni zamanda çok ta demok - rat olduğundan bütün Mısırlılar tarafın- dan çok sevilmektedir. Bundan başka her hangi bir ecnebi prensesle evlenme- yip bir Mısırlıyı tercih etmesi haiz ol - duğu sempatiyi büsbütün çoğaltan bir â- mil olmuştur. Müstakbel kraliçe, mükemmel fransız- ca ve ingilizce. konuşmaktadır. Diğer taraftan başka bir Fransız ga - ismile rin, hemşireli tubu yollamıştır: «Genç Mısır kralı Faruğun, bütün tah- mürekkep Bunların şimdiye kadar gördükleri muhafızlarından biri, şubatın 11 inde Müştakbet kraliçe kraliçe olacak olan genç kıza, kratım gön- derdiği bir buket çiçek ile kapalı bir kutu içinde zarif olduğunda şüphe edilmiyen bir hediye getirir. Yüksek makamların emri ile genç kı zın hiç bir fotoğrafı alınamamaktadır. Müstakbel kraliçe Mısır kraliyet aile sile birlikte bütün bahar ve yaz esnasın- da Fransadan İsviçreye, İsviçreden İn - giltereye, Londradan Paris sergisine, Pa- risten Vichy'ye ve nihayet Misıra yap- tığı seyahatlerde güzelliği, kibarlığı ve tevazau ile nazarı dikkati celbetmişti. Eve müracaat eden gazetecilere gayet kat'i, fakat o derecede kibar bir tavırla resmi kraliyet bürosuna müracaat me bildirilmektedir. Burada resn bir memur her gazeteciye ayni tavırla daima şu cümleleri söylemektedir: «— Sa Majeste kral Faruk, birinci de- recede asil ailelerden ve yüksek mah - keme âzasından Zülfikar Paşanın keri - mesi Bayan Feride ile nişanlanmıştır.» Müstakbel kraliçenin asıl ismi Safi - naz idi. Bilâhare kralın arzusile Feride- ye tebdil edilmiştir. Müstakbel kraliçe hakkında resmi ma - kamlar haricinde iyi ve doğru malümat almak için yapılacak iş çok basittir. Bu- nun için kızı elân Notre - Dame de Sion mektebinde talebe olarak okuyan bir Fransız ailesile tanışmak ve yahut biz » zat mektebinin soeurlerinden bir ikisile ahbap olmak kâfidir. Çünkü müstakbel kraliçe 1930 sene - sinde 10 yaşında olarak bu mektebe gir- miş ve şimdiye kadar inkitasız olarak ©- kumuştur. Bayan Feride mektep hayatında — çok çalışkan 'Bir tâlebe idi” Ve bu sene de & debiyat şubetsinden bakdlorya imtihanını vermek için çalışmaktadır. Zira mart a- yında Mısır kraliyet ailesile Avrupa se- yahatine çıktığından temmuz imtihanla- rina girememiştir. Şimdi teşrinlevvelde yapılacak ikmal imtihanına girmek ve lise mezunu olabilmek için Mısıra dön - düğü 14 ağustostanberi bilâinkita' çalış- maktadır. Mektep muallimleri kendisin- den çok memnundurlar ve hepsi genç Misir kralhının bü intihabını takdir et - mektedirler, Feridenin sınıf arkadaşları ondan ha- raretle bahsederlerken şöyle söylüyor - lar: «— Teniste, patinajda kimse onun ka - dar muvaffak olamazdı. Hele basketbol oyununda mektebin şampiyonudur.» vereeceAALEAAERAAALA AAA RAAARARAAA GASAAAS A eAsAasAA AAA atlama, gülle atma müsabakaları bu - gün yapılacaktır. Bu mevsim yaptığı mi'ıs'.ıb'.ıka]vırdaW aldığı derecelere göre Balkanların en| iyi gülle atıcısı sayılan İrfanın bugün- kü müsabakada birinciliği elde etme - si çok mümkündür. On beş gün evvel Macarlarla yapı-| lan müsşabakalarda yüksek atlarken â-| dedikoduların | !0.000 metre mukavemet ile, yüksek | Pantazisin en çetin rakibi olacaktır. 1.80 (| ifadan aşan her iki atletten biri ci olacağına göre yüksek at- iamada da büyük şansımız vardır. 10.000 metrede büyük — bir netice beklememekle beraber atletlerimizin sıra dereceleri almaları ümit edilebi - lir. Romanyalıların birinci gün kazan - dıkları sayı farkı için Yunanlılarla çok çekişecekleri hesap edilirse bugünkü yağı burkülan Pulatın ârızası tama - mile geçmişse Yunan — şampiyonu müsabakaların bir rekabet havası için- de geçeceği kolaylıkla anlaşılır. » aa A e e e e Ü Ö-0vz- öi

Bu sayıdan diğer sayfalar: