5 Şubat 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

5 Şubat 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Re :'xm! İuİca_ye' M'Saırler korkup kaçtılar -Mi isafir gelecek Kız — Süpürdüm bitti, Süzelce süpür. Hele sobayı da yeyim. Kız — Ne de çok kömür tozu birikmiş. temi — $u ki Keyim *“ Fömür tozlarını sokağa dö- Anne — Nerede ise misafjirler gelir kızım acele et? Ko a | ei zade Ekrem (Dirmecemiz | Yedi harfli bir kelime bulacaksı- nız ki, sizi ilerde zengin edecek bir şeyin adı olsun. Bu kelimenin bi- harfleri deniz- | nde — bulunur, rinci, ikinci, üçüncü lerin, derelerin di İkinci, üçüncü, beşinci, altıncı harf- kri ü [ rinci, beşinci, altıncı, yedinci harf- leri dünyanın dörtile bi Be - şinci altıncı, yedinci harfleri bir şey kaybedildiği zaman kaybeden: d eder mânasına gelir, Bi- İ — Bulmak için ne yapayım? der ve ona söylerler, Eğer bu bilmeceyi hallederseniz tede çıkan bu bilmeceye aid Wile Ekrem: geee ; ğ 'h“l a di yazıyı kesiniz ve altına hallini ya- baiy ,:;P ümuştur. İlk ve orta tah- | zıp bize gönderiniz. Bir kişiye bir :. Nh;; ::';î:h;H"bl);'b y—'lgı' İş Bankası kumbarası, diğer yüz h ve edebiyala ©- S * 3 '."’unur xl."' Dü blkle Skma lit eiğel kişiye de Son Posta'nın küçük oku: yucuları için yaptırmış olduğu gü- zel ve kıymetli hediyelerden vere- ceğiz. Bilmeceye cevab verme müd- deti on beş gündür. Bilmece ballini bize gönderdiğiniz zarfın üzerine kıı 'll“'ğık «Ekrem» tanzımatcı- T arkadaşı, daha sonra Bkka *Teceddü Edebiyalı» ni şia ÜNi " Üstadıdır. Onun kafiye | hııh "fhu,d Dakaşatı ve kazandığ Yeni _,“ rtesim yapmış, Kendi kendine: |tuğunun altında u. BSON POSTA I— İleraklı ve Faydalı — Tütün ıçmek yasaktır levhaları Bunu, halka ek için «Tü tün içmek tır, mlerden r tarzında levhalar mayı fakat yaptır- düşünmüş, larını, bi okuma ve yazma gözönünde tutarak bu levhalar ğünüz şekilde yapmıştır. Tahta üzerin- deki üst menin za alınır manasınadır. * Örümcek ağile balık avı Bizdeki örümcek ağları çayı Fakat Yeni (ıını_ adalarında nevi ör dır Ki ağları çok sağlam olur. Ora: nın yerlileri bu ö- rTümcek ağlarını &- hrlar; denize sar- kıtırlar. — Balıklar (ağa geldikleri zaman ağın araşına soku. lur ve yakalanırlar. Bir eğlence r, Resm için boyalarınızı çıkarı imdi görem men olduğu gibi hırakın, « le le işaretien le işaret l. le işaretlenmiş ormanlara gidenlerin köylü olduk- mediklerini | ü çizgili bir pipo resmi, tütün 1Ç- ak olduğuna işarettir, altında miğferi vardır ki, bu da ce- #siniz. işaretler miş tlenmi ş yerleri knvu hükümeti, ormanların bazı kı- | sımlarında tütün içilmesini yasak etmiş gördü et zayıftır. yetişen bir | Gör- n. «Ü» ları | si. ” Masal : KAR TOPU Bir varmış, bir yok- muş; üzak, çok uzak | memleketlerin birin. |de büyük bir — sara; ı»um ş Bu sarayda ir kralla bir kraliçe *g;_»ı—ı mes'ud yaşar- |lar Günün birin- de kraliçenin bir ço- cuğu olacağı duyül- muş, halk - sevinmiş, kral sevinmiş, krali- | çe sevinmiş, kraliçe gece gündüz dua e- dermiş: — Ne olur, dermiş, vücudü kardan be- yaz, saçları kehr: « bardan siyah bir k- zım doğsun! Kraliçenin — duası boşa çıkmamış, kız doğurmuş, bu - kızın saçları kehirbardan styah vücudü kardan beyazmış. I Yazık ki kraliçe, beklediği kızım gö- İrememiş. Çünkü kızı doğururken kendi- si ölmüş ve doğan kıza Kartopu adı ve- Şrilmiş. Kral, kraliçenin ölümüne çok üzülmüş. Üzülmüş ama yalnız da yaşıyamamış. Yakın memleketlerden birinin prensesi- le evlenmiş. Ş Yeni kraliçe fena huylu bir kadınmış, üvey kızı Kartopunu çok — hırpalarmış Kartopu beş yaşına geldiği zaman kra- liçe kocası kraldan bıkmış, ondan kür- tulmak, tek başına memlekete hâkim ci- mak istemiş, bir gün kral yemek yerken tabağına zehir kaymuş. Kral yemekten sonra fenalaşmış ve biraz sonra da Öl- müş. Kraliçe; tek başına memlekete hâkim olunca, Kartopuna daha fena muamele etmiye başlamış. Artık Kartapu hizmcbî çilerin odasında yatıyormuş ve hizmet- çiler gibi, hattâ onlardan da daha güç işlerde çalıştırılıyormuş. Kocasını zehirleyip ortadan kaldıran kraliçe, üvey kızını da yok etmeyi dü- şünmüş. Askerlerinden birine emir ver- miş: - Kartopunu ormana götür, ve orada öldür! Demiş, asker Kartopunu almış, orm fakat ona kıyamamış, rmanda bırakmış, geri dön- na götürmüş, Kartopu, tek başına kalınca çok ağla- mış, fakat ağlamakla eline ne geçer ki.. Kartopu on sekiz yaşına gelmiş Başlamış yürümeye, ağaçlar ona en iyi Kartopu az gitmiş, uz gitmiş, dere tept düz gitmiş, nihayet sarayının bahçesi yanına ulaşmış, uzaktan sarayın piril pi- ml yanan ışıklarına bakmış, içini çekmişi — Ah, demiş, babam, annem sağ Oisas lardı ben hiç bu hale gelir miydim? Bunu söylerken kulağına bir takım korkunç sesler gelmiş. seslerin geldiği tarafa bakmış, Bu sesler saraya yakın bir yerden geliyormuş. Merak ş, fa- kat anlıyamamış, çünkü sesler nz zü« manda kesilmiş. Kartopu sarayın kapısi- na doğru yürümüş. Birden iki yanında iki zabit peyda ola muşlar, Her ikisi birden yerlere kadar eğilmişler: — Yaşasın yeni kraliçemiz. Demişler, Kartopu büsbütün şaşırmışt — Bir yanlışlık olmasın! Demiş.. zabitlerden biri, yere diz çüke müş: — Sevgili kraliçemiz, demiş, sizi, üvey &nneniz olan kadın ormana öldürtmeye göndermişti. Sizi götüren asker size kıya- mamiş ve ormanda bırakmış, üvey âan- neniz bunu anlar anlamaz askerin idam edilmesini istemiş, asker tam idam edi« leceği sırada olan biteni halka anlatmış, bunun üzerine halk coşmuş ve askerin yerine üvey anneniz idam edilmiş, böyi€« likle sizin ve babanızın intikamı alın. mış oldu. Biz de sizi arayıp bulmaya me- mur edilmiştik, çok şükür bulduğumuza, 4 avşanlara kurulan tuzak Ressam 'Tekin 0 gün evinde canı sıkılmıştı. — Biraz da kıra çıkayım, ora- da dü resimler yapayım! Diyerek, resim takımları kol- kıra çıkmış- Kırda dolaşırken, çimenler 4.- Ressam Tekin, hemen evine Beş on tahta daha aldı, bu rasında #çılmış üç delik gördü. — döndü, bir tahtayı rezelerle di- — tahtalarla da bir pörtakal san- Bu üç delik, tavşan yuvalarının — ğer bir tahtaya ekledi. Ve tah- — diğı biçiminde ve boyunda bir ağızlarıydı. Tavşanlar yuvaları- — taların birinde tavşan yuvaları- — sandık yaptı. Bir tarafına da na bu deliklerden girerlerdi. nan ağızları gibi üç delik açtı, — delikli tahtayı çiviledi. 'Tahtaları da çemen — rengine boyadı. gey ğr za- A '"fıı—ı Ğ;u':'lb"-a Türk edebi- || «Bitmece» kelimesini ve gazetede ı.uı';ym:;n".îı'ı::î m"â'f;f'.ı a İ ıT aö ç çıktığı tarihi yazmız. da tekerlekler çivllemişti. Onu Üntep Ti Seher, Yadıgârı Şe- | TrememmmanMem n — |i çebe. tavan ” Yuralarının Om., ibat Mecmuası, Birinci,| mürde, Araba Sevdası, 'Tülimi Edebiyat, | olduğu yere kadar gitii. Mzeme, Şemsa, Pej-| ilh.. Orada delikli tahtaya reze ile tahtayı açtı. Tahtanın u- ekli cuna bir ip linde bir ağaç arkasına saklan- di bağladı. İpin vcu e- — hamırlanan tuzağın Ve artık tavşanların gelme- sini bekledi. Tavşunlar geldiler, değildiler. — Yuvalarımıı Ressam Tekin ipi bıraktı re- zeli tahta düştü, delikler kas pandı ve üç tavgşan da şandığın içinde kaldılar. farkında za — giri- yoruz diye deliklerden sandığa girdiler,

Bu sayıdan diğer sayfalar: