6 Ağustos 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

6 Ağustos 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Türk - Alman ticaret anlaşmasının esasları ikhsad V&İh—ş—akm heyanail Bir hamal karısını parça imi Almanyaya İhracat mevsiminde Tes ati Kalmaza HPN istiyenler permi müşkülâ Ankara $ — İktisad Vekili Şakir Ko- sebir Anadolu ajansına aşağıdaki be - yanatta bulunmuştur: «Berlinde üç hafta kadar clwııı;ı bi den müzakerelerden sonra Alman hü- kümeti ile 25/7/1938 tarihinde bir ti - Caret anlaşması, bir klering anlaşması mal idhal etmek Almanya ile akdetmiş olduğumuz ticaret anlaşması şimdiye kadar 'nkd.e - miş olduğumuz anlaşmaların hiç k_ıı . de mevcud olmıyan yeni bir hük « mü ihtiva etmektedir: hükümetten her biri, birer komite teşkil edecekler- dir. Doğrudan doğruya ve daimi temas 'halinde bulunacak” olan bu hükümet ve Avusturyanın Almanya (6 ?::ıî : komiteleri iki memleket arasındaki an- mesinden sonra hasıl olan ticari a badelât vaziyetini ve müstakbel mü- badelâtı tanzim eden bir protokol İm * zalanmıştır. Tıc.-ıîî anlaşmasının esasları ber - veçhi âtidir: 4 Almanyadaki mevcüd blokııumfın eritilmesi ve yeni alacakların ıeı-ak!ım etmomesi gayesile geçen sene 30 Aguı tosta Berlinde imza edilmiş olan tica- ret anlaşmasile Almanyaya ihraç ı—dıle cek olan belli başlı ihrac maddelerimiz için konmuş olan kontenjanlar kaldı - rılmıştır. İçinde bulunduğumuz anlaş- ma devresi zatfında sözü geçen bloka- fın tamamen erimiş bulunması ve hâ- len Almanyaya karşı borçlu vaziyete girmiş bulunmamız bu — borcumuz 23/7/1938 tarihinde 6.215.500 lira idi. bizi Almanyaya — idhal edilecek olan maddelerimiz için kontenjanlar tesbit |" etmek lüzumundan fariğ kılmıştır. Z Öııumü»de)n anlaşma devresi ve ih- racat mevsimi zarfında — tüccarımızın Almanyaya mal idhal etmek hususun- |tos 1938 tari laşmaların tatbikatına ve mübadelâtın normal bir seyir takib etmesine neza - ret edeceklerdir. Bazı müşkülâta ve şikâyetlere mey- dan veren menşe şahadetnameleri tat- bikatı da basitleştirilmiştir. Almanya ile ihracat ve idhalâtımız- da olan 100 - 70 nisbeti aynen muhafa- za edilmiştir. Bu iki anlaşmadan başka Avusturya ile olan ticaret munuehe? . lefimizi ve ticari lcdiyeleümîıi _tınıım eden bir protokol imza edi miştir. Pro- takolün ihtiva ettiği hükiım.erp_ göre, 15 Ağustos 1938 tarihinden — itibaren Avusturya ile olan emtia mübadelâtı- mız ve tediye muamclâlııîııı yuvknrıdn izah ettiğim ticaret ve tediye anlaşma- ları çerçeveleri dahilinde cereyan ede- cekllxl:usmrya e 15 Ağustos 1938 tari hinden evvel başlamış olan hususi ta kas muameleleri, başlanmış - oldukları zamandâki hükümlere göre ve 31 Ağus ine kadar tâsfiye edile - da permi müşkülâtına maruz kalmıya- | bileceklerdir. eaklarını zan ve tahmin — etmekteyim, tüccarımızın Vekâlete müra eleri lâzımgelir. cek ol gaat et Böyle bit vaziyet karşısında kalabile -| / Aktedilen bütün bu anlaşmalar 15 stos 1938 tarihinde mer'iyete gire- ler ve 31 Ağustos 1938 tarihien ka- İdar meriyette kalacaklardır. Şimali Çindeki Japon kıt'aları geri çekiliyor Çin çeteleri Pekin hav * Japonlar bir $ Londra ö (Husus!) z rildiğine göre Şimali Çındr_kî Jıîpo;ıı ıs|ı kerleri tedricen geri alınmakta ve çi mıntakalara sevkedilmektedirler. 1 Bu havalide faaliyete geçmiş ula.rıı Ç: çeteleri de, Pekin mmukumdıkı' :ıp. a garnizonlarına karşı baskınlar yapi tadırlar. Diğer taraftan, Yangtze nehri ıl:ıyın;î Hankeu'ya doğru ilerletmekte v*îel pon kuvvetleri, bir müddet € Fransa Bulgar aşşnsmilyon franklık bir. kredi açtı Sofya 5 (AA.) — Bulgar v.e_lğı.:ıgfe: fansı, maliye nazırının Fmr.siale Z lerinden mürekkeb bir .;ı'ııpk”âliuli açmgzı ristana 375 milyon f öRiği bir mukavelename ğmxalanuş': SÜ MA nu haber vermektedir. Bu p&râ: 5 taksitte ödenecektir. Faizi )nwînns- buçuktur. Bu para münhasırar # T Ce dan yapılacak mübayaata tahsis vektir, üceril AAT Ankarada bir ylnxl:“ Ğ mallin evinde bir yangın ÇıkI d::.:kı— Mamile yanmıştır. Yangına ]ın' ak at- takolundan yetişen birkaç er İOpCS ' Mak suretile ateşi söndürmi "şı"dır'deııı- Binın neden çıktığı henüz malüm dir, — Bağdad elçimiz Miz-Tahir Lütfü Tokay Beru' a illmiş, birinci kâtib Saip İlkin Bağdad da maslahatgüzar olarak biracı”” işgal | da görüşmüştür. rette tahliye etmişlerdir. Bu havalide yağan şiddetli yağmurlar, Japon motör« lü kıt'alarını atıl bir hale sokmuştur. Fransa ve Uzakşark - hâdiseleri |Okyanusu geçen tayyareci Paris 5 (A.A.) — B. Bono, bu sabah Çi- nin Paris büyük elçisi B. Vellington Ku- yu kabul etmiştir. Elçi, B. Bone ile Uzak- şarktaki siyasi ve askeri vaziyet hakkın- : istana Biritalyankruvazöründe infilâk: 15 kişi öldü, 20 kişi yaralandı Londra 5 (Hususi) — Majork adası önünde demirli bulunan <«Kuvarto” İ —iUguardia kabul etmiş talyan kruvazöründe bir infilâk olmuş, mürettebattan 15 kişi ölmüş ve 20 ki- şi de yaralanmıştır. Bu hâdise pazartesi günü vuku bul- muş olmakla beraber, şimdiye — kadar gizli tutulmuştur. İngilterede hava Manevraları Londra, 5 (A.A.) — Havanın muhülefe 4 - İtinden dolayı büyük hava manevralarına (n, dört saat teahhürle öğleden sonra îâı"ıumşuf— 900 tayyarenin. işlirak etti- quu manevralar, pazara kadar sürecek- tir. KEŞEARU B aa Maarif müsteşarı TELGRAF HABERLERİi Adanada Korkunç Bir cinayet parça ettikten sonra evinin bahçesine gömdü Ağına, # (Hususl) — Bugün şehrimiz- de Mermerli mahallesinde korkunç — hir cinayet meydana çıkarılmıştır. Tüyler ürpertici vak'a şudur: Mermerli maballesinde oturan hamal Hüseyinin karısını şübhe üzerine bıçak- la parça parça ettikten sonra evinin bah- çesine gömdüğü anlaşılmıştır. Cesed, kol, kafa, bacak ayrı olarak toprak altından çıkarılmıştır. İki çocuk babası olan katil derhal tevkif edilmiştir. İ Kadın yüyünden * . bir cinayet Dün akşam saat 19,30 da Tahtaka- lede kasab Kemalin dükkânında bir ci- nayet olmuş, 19 yaşında Gani isminde bir genç, kalbinden ve omuzundan ağır | ve tehlikeli surette yaralanmıştır. | Vak'a şu suretle vukubulmuştur: Dün kasab Ali Rıza tezgâhtarı Ke- maliyeli İbrahim Şerifi, bir iş i Tahtakalede Kemalin kasab dü na göndermiştir. Kemalin dükkânında tezgâhtar Gani e İbrahim Şerifin arasında ismi he- İnüz tesbit edilemiyen bir kadın yüzü den bir münakaşa çıkmış ve bu müna- kaşa gittikçe büyümüştür. İbrahim Şerif, Ganinin sözlerine fev- kalâde hiddetlenerek tezgâhın üzerin- de bulunan büyük kasab bıçağını ala- rak Ganiye hücum etmiştir. Gani her ne kadar kendini müdafaa- ya çalışmış ise de Şerif bıçağı onuün o- muzuna ve müteakiben de — kalbine saplamıştır. İspanyada şiddetli muharebeler Cumhuriyetçiler bazı noktalarda ilerliyorlar Barselon 5 (AA.) — Cumhuriyetçile- rin Albarracin mıntakasında Teruelin garbındaki ileri hareketleri dün tam bir Mmuvaffakiyetle devam etmiştir. Cumhu- Tiyetçiler, Üniversal dağlarının sathı ma- ilinde yeniden ilerlemişler ve bilhassa Villar dö Kobo kasabısını zaptetmişler. dir. İleri hareketlerine devam eden cum- Sayfa 3 # _x!] ÂLE © Lord Runcimanın Pra'gf seyahatinden İ çıkarabileceğimiz mâna Şaeene Üelr Beeın Beai B üyük harbin tarihini yazat lar, kendi görüş zaviyelecin göre bunun Mes'uliyetini tesbit etmişlei Idir. İtilâf devletlerine göre 1914-1918 hlı binin mes'ulü, dünya üzerinde hâkimiyı huriyetçiler, Noguerreyi tehdid etmekte- | tesis etmek sevdasına düşen ve bu sebel dürler, Bu tehdidi ciddi telâkki eden düş-|le harbin patlamasına sebeb olan Almar man birçok kıtaatını Teruelin tenubun- daki cebheden kaldırmıştır. Bu kıtaat Üniversal dağlarının eteklerinde mevzi almaktadırlar. Diğer taraftan Ebr mıntakasında şid- detli bir muharebe cereyan etmektedir. Bu mıntakada Frankistlerin bütün mu- kabil taarruzları tardedilmiştir. ve Fa- yon'un şimalindeki tepeler zaptedilmiş- tir. Şark cebhesinde Guadalavlar Minta- kasında ileri hareketimiz devam etmek- Selânik - itilâfı General Metaksas Hariciye Vekilimizi tebrik ediyor Ankara 5 (ALA.) — Elen başvekili B. Metaksas, Haritiye Vekili Dr. Tevtfik Rüişdü Arasa aşağıdaki telgrafı gönder- miştir: Ekselans Bay Aras Hariciye Vekili Ankara Ekselansınızın Balkan Antanti ile Bul- Zaristan arasındaki paktın imzasını bil- Ciren telgralıma verdiği cevab ile hak- kımdaki nazik sözlerinden dolayı samimi sürette teşekkür ederim. Ayni zamanda Palkanlar için bu derece mes'ud bu bâ- disede şahsi rolünüzden dolayı şahsan Bizi tebrik etmek isterim. Daka ilk daki- kadanberi bu politikanın en büyük muh- yi ve müşevviklerinden biri olan ve bu- ha İman eden ekselansınız, kıymetli uz- laştırıcılığı ile bu politikayı filiyat yolu- Bu iki yaranın tesirile Gani kanlar içinde dükkânın içine yuvarlanmış ve yetişen zabıta memurları kaçmak isti- alisinde faaliyetlerini artırdılar, yen Şerifi yakalamışlardır. ehir daha tahliye ettiler Ganinin yaraları tehlikeli ve derin olduğundan iladeye gayri muktedir — Pekinden bildi-|etmiş oldukları Kiukiang şehrini ani su-|hir halde Cerrahpaşa hastanesine kal- dırılmıştır. Tahkikata devam edilmek- tedir. Nevyorkta muazzam tezahüratla karşılandı Nevyork 5 (ALA.) — Halk, tayya - veci Korrigan'a Lindberg'in Okyanusu ilk defa geçtikten sonra Paristen Nev- yorka dönüşünden beri görülmemiş de recede heyecanlı ve parlak lezahürat yapmıştır. Tayyareciyi Nevyorka getiren Man hattan vapurunun yanaştığı -iskeleden Korriganın indiği ötele — kadar halkın tezahürleri bir dakika dinmemiştir. Korrigan'ı belediyede belediye reisi ve kendisine | Nevyork şehrinin manevi evlâdı ünva- nını vermiştir. Vekiller Ankarada Ankara 5 (Hususi) — Hariciye, Na- fla ve İnhisarlar Vekilleri bu sabah gel mişlerdir. Vekillerimiz, istasyonda, ve- kâletler ileri gelenleri ile dostları tara- fından karşılanmışlardır, Beykoz fabrikası kunduraları | ucuzlatacak Halkın Beykoz kündura ve deri fab- rikası mamulâtına rağbetini arttırmak üzere fabrika müdüriyeti bazı tedbir- ler almaktadır. Bunun ayni zamanda fiatların ucuzlatdiıması ve mamulâtın sağlamlığının arttırılması ile mümkün Ankara 5 (Hüsusi) — Maarif Müste- şarı olacağı düşünülerek bu şekilde çalış - Rıdvan Nafiz, bir ay kalmak üzere malara başlanmıştır. Fabrika, kundura 'Âvikara $ (Hususti) — Bıtı:zî:kıî_' İstanbıla hareket etmiştir. Kendisine ta-|çeşidlerini azaltarak munhasıran halk lim terbiye dairesi reisi İhsan vekâlet|için ucuz ve sağlam kundura imal ede- cektir. na köymüştur. En derin dostluk hissiyatımı bildiririm. Metaksaş Bir tashih Rusvada uzun müddet bulunmuş o- lan General Ziya Yergök'ün son Sav - yet - Japon ihtilâfı hakkındaki müta - lealarını dün neşretmiştik, Generalin Ibeyanzılmda (Port Artur) ismi yanlış- |lıkla (Vladivostok) olarak geçmiştir. Bundan başka bazı rakamlar - tahmini ve takribi olarak söylenmişken kat'i - yet ifade eden tarzda yazılmıştır. Tas - hih ediyoruz. ee eee e bedee eee dös sesssereessrdenen Sabahtan Sabaha: San'atta ahlâk yoktur. San'atkâr çevirdiği san'at adesesi — ile San'at ve san'atkâr hâdiseleri görüp tesbit eder. Yahud renlis | — olur, hislerini ve heyecanlarını ahlâk kaygısına düşmeden ifade eder, İnsans lara aiddir. Almanların noktal nazarı İt bunun tamamile zıddıdır. Fakat her İl zümrenin ihtilâf halinde bulunmadıkla) tek nokta, İngilterenin bu işde oynam) olduğu roldür. Umumi kanaate göre gilterenin Fransa ile beraber ve om yanında harbe gireceğinden Almanya lî dakikaya kadar haberdar değildi ve le bir ihtimali muhal sayıyordu. Eğer zaman İngiliz hariciye nazırı Sir Ed! Grey İngilterenin tasavvur ve karârl hakkında bir tek söz söylemiş veya ufak bir harekette bulunmuş olsaydı; 0 milyon insan hayatına malolan meş'um harb vukua gelmezdi. 1914 yı) ile 1938 senesi arasında büyük bir müşa behet görenler, o günkü İngiltere ile bu günkünün arasındaki farkı, birinin ık()tuna mukabil, diğerinin vaziyetini yet vazıh bir surette tayin etmesinde maktadırlar, Bütün masrafımı bizzat gilterenin deruhte ederek Praga bir hakem ve bir müşahid sıfatile, yol dığı Lord Runciman'ın izamı, İn; € den bu yolda beklenilebilecek en bir işaret telâkki edilmektedir. İngiltere tecavüz nereden gelirse gelsin, bütün a vakıbını da beraber getirecek olan takbel harbde, hadisatın en muhkem rarları dahi tadil ve tebdil edebil düşünecrek daha evvelden, böyle bir Iâ ketin önünü almaya çalışmaktadır. Pra ga gönderilen Lord Runcimanın izan her şeyden evvel cihana bü hakikati ediyor. Pragın en lüks otellerinden birin de koskocaman bir kat tutup birçok ki tib ve memurların masrafma katlanmal otelle Londra arasında vasıtasız - telgral hattı tesis edecek kadar külfete kı mak, herhalde bir"neticeye varm için ihtiyar edilmiş fedakârlıklar maz. — İngiltere, — sulhü. ve —i ları bir ikinci delilik yapmaktan mak için sonuna kadar çalışmak kı rında görünüyor. İstemek yarı muvaffi olmak sayılabileceğine göre, bu m nin, şimdiden kısmen olsun iyi neticeler vermek arifesinde bulunduğunu bir de rece peşin kabullenebiliriz. A Selim Ragıp Emeç — aa HN Te A Hamidiye Giresunda Giresun 5 (A.A.) — Hamidiye m gemimiz dün saat 1730 da Himanı gelmiştir. - B ; Ya oöbjektif olur, cemiyetin içine do | darın Öyle zayıf tarafları vardır ki cemiyet içinde ne kadar yüksek mevkileri | — çıksalar o çürük tarafları gene görünür. Ahlâk düsturlarını kök salmış itiyad ve telâkkiden daha üstün birer muhakeme eseri zannedenler ruhan kapolı Mak isteseler dahi gene şeyhin mendilindeki su gibi akmasalar bile dam | maktan kurtulamazlar. «Nedim>» in yalnız şen ve şuh olduğu iddia edilen şiirleri arasında: “ | İzmalup cum'a namazına deyu maderden. T Gidelim servi revanım yürü Sâdübade, Kıt'asile kimi kasdettiği ve bu kasd ile nasıl bir âlem tasavvur ettiği m hul değildir. ' Bu kasd ve tasmim ecdebiyatın san'at çerçevesinde ne kadar masuat! nüyor. 4 | İngiliz edebiyatında Oscar Wilde, cinsi aşkın en yüksek eserini yar zaman kıyamet kopmuş, hattâ zavallı edib hudud harici çıkarılmıştı. Fakat yâdellerde can veren san'atkâr, vatanı olmıyan san'atın perestişkârları V fından belki öz yurdunda görmiyeceği bir merasimle ebedi yuvasına götü- rüldü. İngiliz edebiyatını daima uzaktan . vıgeçkıhnkuıllbedmn—md biyatı da ayni marazi mevzulara Andr& Gide'in kalemi ile, fakat daha faal l irmiştir. San'atkârların bu eserlerinde objektif oldukları iddia mez. (Gide) bir eserinin tenkidine verdiği cevabla İmmoraliste kahran nın kendi olmadığını söylemekle beraber yüzde bir olsun alâkası olduğunu Şu halde san'atta ahlâk yoktur de) demek doğru olmaz mı? da itiraf eder, «Nedim>» de cüma namazı bahanesile anasından izin koparıp Sâdâbâda götürmek istediği sevgilisinin hüviyetini bir : ken aşkının marazi olduğunu da itiraf etmiştir. kelime ile ifşa edere mek kâfi değil, san'atkârda sır da yo ur Bürhan Cahid

Bu sayıdan diğer sayfalar: