26 Eylül 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

26 Eylül 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ZMLEKET Mş-'; HABERLERİ mühim işler görüldü TTT z iye halk iyaçlarından bir çoğunu Belediye n umumi îhhyaç_ r n gidîrd:. Şehre iyi ve temiz su getirilmesinede çalışıyor Urfada Şe hir gazinosu R Urfadan yazılıyor: Bugünkü Urfayı | di, temizlik ve itfaiye kadrosu mühfe - son dört yılın mahsulü ldğ'd':[:'k"; 934 den evvelki Urfa, her türlü biküe ve alâkadan mahrum, harab bir başlı- ba idi. Filhakika, 923 den sonma baE yan imar faaliyeti bazı — y emlı:l:ğür_ faydalı eserler meydana — geti 4 Urfaya n 923 le 934 arası Urfasını eski !:ı_iyelin meydana getirdiği eserlerdir.| benzetmek doğru olmaz. Fakat, şaıııı-1 z ğ cilik sahasında en büyük ve gu:âme : serler ancak 934 ü müteakib ve! ğ : iğine seçilen ve 934 de belediye reisliğine si ı cidden kıymetli, muvaffak bir ır:l:;rîf olan Ömer Alay bakımsız şehri İ Salü çin yüksek bir enerji ile işe b-“:edı ve dört yıl, büyük bir feragat ;ıîuıdın kârlıkla devam eden çalışma Değerli çok faydalh neticeler ılmış*.ır.üh; b belediye reisi işe b"ı'd".ölğ: eat lediye büdeesi kırkk beş bin ıbn T retti. Ayrıca büdee nisbetinde borç pilmıştı. ğ - varidatı art Alay, her şeyden evvel vari tıracak akar teminini dü.şım_ı_iu. V:.:lf yerinde düşüncenin sevkile oııc:di a ni bir mezbaha yaptırdı. — Belediy addid makinelerle takviye edildi, mo -| Föyün kültür ihtiyacınnda karşılamak dern bir gazino inşa olundu. Belediye retsi yol işine de husust| P Benç ve çalışkan öğretmeni Mus - el sUus bir ehemmiyet verdi. Asfalt d&şe_nm Atatürk bulvarı, açılan ve genişletilen &. ve İyi kullanışlı bir şekle konulmuş - cıdde;î: "_;:?:ı:l;ı::!î:" eıî;:'î tür. Okulun yakininde bulunan geniş trabbal pi . Evvelce çarşılar her türlü intizamdan mahrum, kırkambarı — andır: ve berbad şeylerdi. Bugün çise hemen yarısından fazlası modern bir şehre ya e. Gebir imar 'ış_l_eııle uğrı?ın köy muallimi kendisini D A T LN bi Diğir| Btn Eiylüye seotarü va Kaçlüema plân v21ı’1ıla isyi vi tesizatna da beş -| büyük ve ıî!ın' hir_sev;lslnl kaf:în - _;]L::“n;' )['Ir!anınbll hayati ihtiyacı da | Büştır. Köyün kendine mahsus güzel giderilmek üzere bulunmuştur. —— — n Manis Halkevinde açılan sergi Manisa (Husust) — Antalya lisesi muallimi iken bu defa Tire kazası orta sevgisi vardır. Her öi iklen — tayin okul — öğretmenliğine na olunan Rıza Güner şehrimizden geçer- ken şehrimiz halkevinde yığh.boyı re- rden müteşekkil bir sergi açmış - ::l;u sergi şehrimizde büyük bir a- andıran, harab| "i SON POSTA ——— Sivasın güzel bir köyü: Telin Sivas (Husu - - si)—Gürüne bağ - l güzel, — bağlık, ve bahçelik ve i - yi manzaralı köy- lerden birisi de, Telin'dir. Kasa » baya mesafesi 6 kilometredir, Da . rende-Gürün şo - sesi - üzerindedir. Köy beş kilomet- Te murabbalık bir Muyallim Mustafa saha üzerine ya - Karakaya | pılmıştır. 661 kadın ve 605 erkek ol - mak üzere nüfusu 1266 dır, İçerisin - den Fıratın bir kolu olan Tohma suyu Bgeçer.. Her tarafı bağ ve bahçeler içe - Tisindedir. Bu şirin köy kasabanın ve yakın köylerin meyva ve sebze ihti - yaçlarını karşıladığı gibi yakın kaza ve vilâyetlere de dut, pekmez, zerdali gönderir. Köyün belli başlı bir tarihi yoksa da rivayete göre kasabadan daha eski olduğu ileri sürülebilir. Halkı ça- hşkan, birbirlerine bağlı — insanlardır. üzere üç sınıflı bir okulu vardır. Oku- tafa Karakayanın candan alâkası ile| okulun icab eden tamiratı yaptırılmış bir bahçe, köy kanununa tevfikan is - lâk edilmiş, güzel bir hale getiril - r. Ayni zamanda okul civarına te- miz içme suyu da akıttırılmıştır. Her sahada köye ve köylüye, yarar tim bir de okuma odası bulunmaktadır. Köylü boş zamanında kitab, gazete ©- kumak suretile kültür ihtiyacını art - tırmaktadır. Köylünün ağaça karşı büyük bir| yıl bir çok yeni, ye ni ağaçlar dikilmektedir. Balıkesir kültür direktörlüğü Balıkesir kültür direktörlüğüne tayin & - 'dilen Isparta kültür direktörü Nazım vasife- |duddan tardetmek için yapıldığı zaman Harb ne zaman meşru olur? (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) Bayan Hasene, Şişli: — Milletler ve insanlar arasında söz- le anlaşmak ve uzlaşmak imkânı varken her hangi bir talebini silâhla aramak me- deni bir millet için çak ayıb olan bir şey- dir. Bir insan bir adamdan, velevki hak- kı olan bir şeyi almak için onun karşısı- na silâhla çıkıp onu öldürmeğe kalktığı zaman nasıl katil, câni addedilir ve bü- tün cemiyet tarafından tel'in edilirse, metalibini almak İçin hemen silâha sarı- lan bir milletin de böylece câni bir millet tel'in edilmesi doğru olur. Harb ancak hududlar, içine girmeğe te- şebbüs eden müstevli kuvvetleri 0 hu- mazur görülür. Fakat bir zamanlar zaaf sebebile ve yanlış politika, hattâ cebirle dahi olsa verilmiş toprakları geri almak ateş ve zehirli gazdan daha evvel müra- caat edilecek birçok çareler vardır. Esasen haksız hududlar nasıl olsa za- manla tashih edileceklerdir. Hiçbir mil- leti bu asırda diğer bir milletin emri al- tında yaşatmıya imkân yoktur. Nasıl ol- sa onlar zamanla kendi öz kaynaklarile buluşacaklardır. Tabil şeyleri zorla yap- mıya ve bu yüzden adam öldürmeğe ne lüzum var... Ben anneyim... Dört evlâd yetiştir- dim, Bir tek insanı yetiştirmek neye mal olur, ben bilirim... Biz anaların nâlide giçekler gibi bin ibtimamla teker teker yetiştirdiğimiz bu insanları milyonlarla harcetmek için inganda taştan kalb ol- malı!... * Bakkal Fatin, Yeniçarşı: — Muharebe ne zaman yapılır... Yani hangi sebeblerle yapıldığı zaman suç de- ğildir? diye soruyorsunuz anladığıma gö- re... Muharebe bıçak kemiğe dayanma- dan evvel yapılmaz. Her zaman muhare- be yapan milleti kababatli görmek de doğru değildir... Malüm ya!.. «Ölen mi kabahatli, öldüren mi kabahatli» derler... Ortada sahiden sebeb olmadan eloğlu kendi evlâdlarını herceder mi?, Sebehsiz yere müharebe olmaz... Her müuharebe- yi bir sebeb doğurur... Ama o sebebleri biz anlıyamıyoruz vesselâm.., * Bayan Fatma, Bomonti: — Kuzum, muharebe, muharebe deyip duruyorsunuz... Bu kadar çok söyledikce muharebe gelir... Uğursuzluktur, muha- rebe ismini bile ağzınıza almayınız... Mu- addedilmesi ve bütün insanlık tarafından | için bugünkü medeni dünyada kan, top, | lâka uyandırmıştır. aA sine başlamıştır. bankasından akdolunan - istikrazla en n n güzel ve fenni şekilde meydana gele! harebe yapılır da haklı olur mu?... Be- nim bildiğim, her şey yapılır, muharebe meşru olur. Hemen yumruğu yememenin garezine bakmalı!. : * Bayan Seniye, Kadıköy: — Harbin meşru olabileceğini de sizden işitiyorum. Harb tel'ine lâyık bir şeydir ve buna müracaat edenler müdafaa etmek is- tedikleri mevzularda ne kadar hâklı olur- larsa olsunlar hiçbir zaman meşru bir şey yaptıklarına bizi t'nandıramazlar. Harbda hücuma uğrayanın müdafaası da elim bir mecburiyettir. Adam öldürmek ne için o0- | karsa olsun hiçbir zaman meşru olamaz... * Bayan Nimet, Lâleli: — Bence harbin hiçbir zaman meşru! yeti olamaz. O, dünyaya bir emrivâki ha- linde tecelli eden bir kara belâ, daha doğ- Tusu kendi kendine ortaya çıkan hissiz ve vahşi bir cellâddır. Ve en istemediğimiz zamanda karşımıza dikilir. | Onu ister meşru tanı, ister tanrma.. kar- şına dikilmiş bulunduktan sonra!. Müdafaa mecburiyetinde kalan tarafa ölmemek, dayanmâk ve karşı tarafa had dini bildirmek düşer, * Muharrir Kadircan Kaflı: — Harb meşru değildir. Hiçbir zaman Meşru olamaz. Çünkü insanların İnsanlıl vasfı anlaşmak ve uyuşmaktır. Esasen de insanlık cemiyetin teşekkülile başlar. An: laşmıyan insanlar cemiyet kuramazlar. Cemiyet kuran insanların anlaşmama- 5: ise anormaldir. Anormaliyeli doğuran sebebler insan vücudünün kompozisyo- nunu bozan mikroblar gibidir. Harbin ö- nüne geçmek İçin onları temizlemeli. H. H. Dil Bayramı (Baş tarafı 1 inci sayfamızda) Büyük Önder Atatürk'ün yüksek hima- ye ve irşadları ile Türk dili üzerindeki çalışmalar hergün biraz daha genişle, mekte, dilimiz gittikce zenginleşmekte- dir, Ana dilimizin geniş manalı varlıkla- rını bülmak için yapılan araştırmalar |çok güzel ve müsbet neticeler vermekte- dir. * Bugün saat 18 de Ankara ve İstanbul |radyoları İstanbul radyo merkezinde bir- leştirilecek ve Türk Dil Kurumu adına radyo ile bir söylev verilecektir. Halkevleri de toplantılar yaparak dil bayramını kutlulryacaklar, dil üzerine konferanslar, söylevler vermek, şlirler o- kutmak suretile tezahürlerde buluna < ——— —— —— — SA d e U Z ee ga İ l i KK Şorum ama sen benim | ezbaha: 8 i bin Hira ge -| Manisa leket hastanesi buyuk 'İ'dllll' temin OİİyOf isözüme de lir temin ediliyordu. Büdcede müm -| - pılmaz. Böyle di kün kıldığı bu fazlalık Üzerine daha| —— a i : geniş bir çalışma imkânı elde etti 1: bunu takib eden seneler sayısız Ş'"dı vücude getirmekle geçti. Bu meşınu h asri bir park tesis edilerek büraya K lu Önderin bir heykeli dikildi, heıı- H şam parkta radyo neşriyatına başu: j dı, bir çok tabiat güzelliklerini çi rinde toplamış olan Ayrlızclîhn mi T ve cazip bir park ve mesire halı_ne f kuldu. Aymızelihadan çıkıp şehrin o z tuz dört yerinde açıktan akmak süre İ tile bilhassa çocuk vefiyatına sebeb O ğ lan pis suların üzerleri kapatıldı, Şîık hidler âbidesi, fidanlık, asri mçııîı n tesis olundu. Bir çok garb şchırîed; z mizde eşine rastlanmaz mük;u)m"»nî hi ş e ee KA TÜ yf’"e e- h?r mrı'“ kunîom“ ı,iîuörııek y (% eden Manisa mem- | göstermişlerdir. Bu yıl bir de doğum ve rî'r xîeğelı:î;:mdnlmuyî ı'rî.su 'ediidi.  -|büyük hy:ınui 150 yataklıdır. ga taşki | L a A Y rılacaktır. Bu mü- . * hasti : an eAE ĞÜM dükkânlı bir ka :: olup bütün konforu havidir. Bu yıl essese de memleket için çok hayırlı ola- saplar çarşısı meydana getirildi. kulak, boğaz müteha: v caktır. Doğum ve çocuk — bakımevini kadrosuna ü ihtiyacı karşı- İ T Ki Esnaf birlikleri bir çatı î;:ıdıe ;’ll*_ ilâve edilmiştir. Her törli a .iıem için | kadrosu alınmıştır. Resim Manisa mem- lanarak yırdunbeskındı;lvıril ve islah o - |lıyan bl:nrl'hk m: :_ tur. Şimdiye h-ılekd hastanesini gösteriyor. di. Elektrik şebekesi tevsi v jdden çok yarar 1 ) lunarak şehir baştanbaşa tenvir edil ;)ıa Hasan Bey Divor ki: | Pazar Hasan Bey — Anladım.. ö nüne gelenin bir tekme at- mak istediğini anlatmak isti. Yyorsun!.. *« bir futbol topuna benze- — Hasan Bey, dünyanın bugünkü vaziyetine bakıyo- rum da.. Ben kadınım. Anayım, elbet de muhare- be yapılmasın, evlâdım ölmesin isterim... Ama muharebe yapanlar da tabif bizden Akıllıdırlar. Fibet de onların da bir dü- şündüğü vardır. ama ben kısa aklıma göre muharebeyi haklı büutamıyorum, — | * Bay Faik, Meşrutiyet mahallesi: — Muharebe, vatan müdafaası olduğu zaman meşrudur. Vatan müdafaası için yapıldığı zaman yalnız Meşru değil, mu«s kaddestir. Fakat mesele çıkarıp muhare- 'be etmek yirminci asırda sade ayıb değil, Şehremini Halkevinde Şehremini Halkevinden: Dil Bayramı münasebetile bugün saat 20.30 da evimizde bir toplantı yapılacak- tır. Davetiyeler ev sekreterliğindedir. Program: 1 — Konferans, Dil Bayramı Güneş, Dil Teorisi, terimler, 2 — Öz türk- ce yazılar ve giir, 3 — Müzik. Bakırköy Halkevinde Bakırköy Halkevi Başkanlığından: M Dil Bayramı bugün saat 21 de evimiz salonunda kutlulanacaktır. Herkes gele- bilir. rezalet, sade rezale; de değil, tinayettir... | ğ | Bay Rahmi, Beşiktaş: | — Müuharebe meşru değildir. Hiçbir Zzaman cinayet Meşru olmaz.. esbabı mu- baflefesi olabilir... Bunlar da kendini müdafaa etmek veya buna benzer sebeb- lerdir. Koskoca Milletler Cemiyeti ne güne du- | Tuyor. Haklı taraf elbet de orada hakkını dinletirdi. Niçin ihtilâfları, ona vermiyor- lar? Dünyada yapılan en güzel müessese- |Yi istihfaf ederek, Umumi harbin dersle- rinden mütenebbih olmadân sonu silâha dayanan ihtilâflar çıkarmağa, bütün in- sanlığın kalbini titretmeğe ne lüzum var. Buğgün eğer insanlık bir harb felâketine sürüklenirse, harbedenler değil, Müllet- ler Cemiyetini bu hale koyan, onu balla- hyan, onu kuvvetsizlendirenler bundan Mes'ul ve kabahatli addedilmelidirler. Çünkü harb isteyen milletler karşısında Bösterilecek tam bir milletler tesanüdü, | harb fikrini silâhla değil, icraatla orta- Gan yok edebilirdi. Ben harbi meşru bu- lemam. * Bay Ziya Şakir: — Büğgün hak yok, kuvvet var! Kuvvet Program 1 — Kurultay marşı, 2 — Kon- ferans, 3 — Şiir, 4 — Konser, Kontrplâk nizamnamesi Kontrplâklar hakkında — Vekiller Hey'etince hazırlanan nizamname a - lâkadarlara tebliğ edilmiştir. Birinci - teşrinin on üçünden itibaren tatbik e - dilecek olan — bu nizamnameye göre, her kontrplâk en az üç ağaç tabaka - sından mürekkeb ve en az üç milimet- re kalınlığında olacaktır. — Tabakalar, elyafı yekdiğerine amud vaziyette ol - mak Üzere birbiri üzerine yapıştırılmış olacaktır. Halk sandığı İstanbul şubesi açılıyor Halk - sandığı İstanbul şubesinin & . nümüzdeki ay içinde faaliyote geçmesi kararlaştırılmıştır. Bunun için münasib bir yer aranmaktadır. Sand:kta küçük esnafa kredi temin edilecek ve ayrıca me« murlara da, ödiyebilecekleri nisbette ö . dünç para verilecektir. - ——— Bir yük arabası bir çocuğu yaralad Sürücü Yusufun idaresindeki yüÜk arabaı. Bi Üsküdarda İhaaniye mahallesinden ge , ne zaman kâfi dereceyi bulursa, harb çını:. © tivarda oturan Nizameddin oğlu * yaşında Metine çarparak yara- kamıştır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: