4 Ocak 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

4 Ocak 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ÇA ıoı#m— ”Bayfa IX Kazazede gemıcıler “Son Posta, ya telsizle faciayı anlattılar! (Baştarafı 1 inci seyfada) tün gemiler gibi «Millet» de karaya düşmemek için demirini alarak &a den uzaklaşınıştır. Ancak karaya otur Maktan kaçan bedbaht gemi, h"')uk bir felâketle karşılaşmış, F lmanında her an bir kazaya seb Vermesi muhtemel olan beş gem k<"1!ln£ian bir Yunan vapuruna aid Şe çarparak delinm Facla nasıl oldu? «Millet» elli bir senelik ihtiyar bir Bemidir. Hattâ Denizyolları işine ya » Tamadığı için satmıştır. Barzilay ve ©jamen bu gemiyi bundan Ya naklinde kullanmaktadırlar. Eski ve Pek de- sağlam olmıyan gemi, dalra - tın da azgın hücumu karşısında, kü- fük bir rahne ile kurtulamamış, delik üyümüş ve o anda içeri hücum eden Sülar gemiyi hiçbir man: yapması- Ta ve mürettebatının tahliye simid Tine sarılmalarına m sulara gömmüştür. Diğer vapurların mvhc—(ı Facianın en acıklı cept ü tan genvinin civarında birço olduğu halde, hiçbiri gözl. Dünde batıp giden nr)(.dv' € Z!r'ı her vapur kendi başınım çare- Sine bakmakta ve telsizi olanlar etraf tan $stimdad istemektedirler. Kimler kurtarıldı? «Millet» mürettebatından bir kısmı Endisini denize atmış, bir kısmı da Beminin direklerine tırmanmıştır. Sa- ilden eMillet» in imdadına koşan tah- İlstye müfrezesi dalgala lele Ederek hâdise mahalline dar bunlardan hemen thE. Muştur. Yalnız direkte bulunanlar rtarılmışlardır. Son dakikaya kadar Muhaberat münkati bulunduğu cihet- | ? kimlerin öldüğü, kimlerin sağ bu - İunduğu öğrenilememiştir. a Sehrimizde teessür Vak'a şehrimizde duyulur duyulmaz Üyük bir teessür husule geti ir. # müstahdeminin alleleri derin bir keder içinde acentaya, Deniz Ticareti M'Efi-ı"hı ğüne başvurmuşlardır. Fakat hdilerine müsbet bir şey ""î'"' Son Ğaı('k:"q kadar hlar bi ümid ıorreeıîe baba larının, !'hmn kardeşlerinin, çocukla betini beklemektedirler. Gemi sahibi ne diyor? Bir arkadaşımız Ovakimyan hanın - İ âcentasında (Millet) vapurunun Sahiblerinden buluman B Şmüştür. Mumaileyh a: B Keder ve ıztırab içindeyiz. Fakat ü“m bunlar maddi kıymeti su veya Ü Olan gemi için değil, çok kıyme '“kü' mesal arkadaşlarımızı kaybet- " Tekten miütevellidi Bizi biraz tesel- 'eden hiç olmazsa içlerinden kısmıa. ;""lr'ı— rididir. İta. bakım m telsizde İkbal va- k"“ Varisi ne yazıyor: "([ heirin kesilmesi dolayısle gemi- b"'bfürrzıı imkâmı olmadığından mec- Ten ı('ıı'um-ı derp-—ı ünde kum » ğ * hihvı:hr Mürettebatın bir kısmı Sörmuktacir arv*ııılıı Giye gemici lisanında direk- İN üzerindeki inlere derler. Bir kıs- ha Tava iltica ettiklerine göre elbet th"'" onları kurtarmıstır. Arka- y Arımızın basına gelen bu çok - feci .q"”:n onlar hesabma düvduğumuz %brndı_— fazla söz söylemeğe derman IyYÖr » Gemide bulunanlar Acentaıda gemi mürettebatının liste- igüadığından Deniz Ticareti Müdür %lıcı.!('rındcn «Millet» te bulunan Semi Ağların isimlerini —tesbiti ”ila hlmındı beyeti ve müret ieLaı Dd * and süvari deniz kıdı—m!i ş,h Başılığından mütekald Besim Öz - — İkinci kaptan Tahir Kepez. Nm Çarkçıbaşı deniz ksdemli yüz - ğından mütekald Mehmed Eren. daha | 4 — İkinci çarkçı, gene deniz kıdemli yüzbaşılığından mütekaid Murad Er - can, $ — Güverte lostromosu Ahmed Ay- dın. 6 — Makine lostromosu Bahaeddin Ürer, Mehmed Ali Erterzi, a, Osman Başkaya, Ali Kel, Dursun Camkıran, Hasan Geveze, Ha- Hd Başkaya, Osman, Sabri Sarıgil, İz- zet, Mehmed, Rıza Yılmazçelik, Dur - sun Baykar, Hüseyin. Kazanzedelerin alleleri Karadenizin 1939 kurbanı olan «Mil Tete vapurunun ikinci çark bulunan deniz yüzbaşılığından mütekaid Murad Ercanm ailesini Belediye civarında Bo- tahmed sokağında bulduk. Evde arif edilmez bir heyecan ve tcessür “|hâkimdi. Sabahleyin Muradın büyük lan bırakma - | a t gazetede (Millet) vapuru - tığını okumuş, kardeşi şekerci Ercana' söylemiş, bu suretle aile haberdar olmuş. Dost'arı rini, ölenlerin henüz malüm ol- babalarının kurtulanlar a - rasında bulunması ihtimali bulundu - yliyerek teselliye çalışmaktır |* dırlar. Murad Ercanın oğlu Seim - bir arkadaşımıza şunları söylemiştir: <— Seb:ıh in dükkânı açmağa gi - |derken hâdiseden haberdar oldum. A - Babeyime rasladım. Gözleri ağlamak - tan kızarmıştı. - Ne var, ne oldun? Dedim, Gazeteyi uzattı. Okur oku - maz aklım başımdan gitti. Acentaya | | *|kostuk. Hâlâ muhabere tesis edilme - mişti. Gemi direğinde birkaç k vare | mas, babamın kurtulanlar mı, yolsa ö- |lenler arasında mı bulunduğunu bil - | direcekleri cevabını verdiler, Bes kar- |desiz. Babam 57 yaşındadır. Bir buçuk yıl evvel alınan Millet vapuruna ikinci |çarkeı oldu, Eskiden denizci idi.m> Besim kaptanın ailesi matem içinde «Millet» vapuru 'arisi Besim kap- |mumaralı Karakaş apartitmanının ü çüneü katında oturmaktadır, Dün bir arkadaşımız Besim kaptanım evine Bgir derek allesile görüşmüştür. Bestm kaptanın akrabaları, kayın - biraderi Zeki ve komsuları kazayı öğ- rendikten sanra allesinin yanına koş - muşlar ve karısile çocuklarını teselliye başlamışlardır. Evde umum! bir matem havasr hüküm sürmekte ve hoerkesin gözleri yaşlı hulunmakta idi. m kaptanın ailesi Bayan Zeki- gö-|kiye, göz yaşları arasında bize şunları ledi: . Ben ve çocuklarım çılgına dön - Evli olan kızım Bedia Kuzgun - a hemen buraya kaoştu. Besim datı Bedla bir oğlum vardır. Bedi Kabataş Li inin 9 uncv sınıfında ol VA cıktı. Kaza esnasında bazı kimselerin kurtulduğunu, fakat bunların isimle - rinin henüz meçhul olduğunu haber verdiler. Zevcimin de kurtulanlar a- Tasmda bulunması için Allaha çok| yalvarıyorum. Zevcim aslen Selânikli ve eski bir denizcidir. İki yıl evvel | «Millete vanuruna süvari oldu, Ken - disi mütekatd bahriye yüzbaşısıdır. Gö- Tüyorsunuz ki bu haber bizi pek peri- im.» Haber bekliyorlar Acentaya ve Deniz Ticareti Müdür- te mürettebatın aileleri tarafın - dan müracaatler yapılmakta, gözleri yaşlı kadınlar ve çocuklar acenta ka - pisinda heyecanla haber beklemekte- dirler. Son dakikaya kadar gelmiş hiç- ir haber yoktur. Fırtına hafiflemiş ol- makla beraber gene devam etmekte ve harab olan teller yüzünden telgraf mu- haberatinı temine imkân bulunma - maktadır. Karaya oturan diğer dokuz geminin kurtarılması için Gemi Kurtarma Şir- keti hemen faaliyete geçmiş, mahalli kazaya mütehassıs bir kaptan idare - tan Ortakövde Karakaş sokağında 36 | e— Keza haberini gazetelerde oku - | sevi haber alın- san etti, Fazla bir şey söyliyemiyece - | sinde tahlisiye gemlleri * sevketmiş - tir. Yüzlerce kayık battı Dört gündenberi Karadenizde de - hasarata sebeb olmuştur. Aldığımız malümata göre Karadeniz sahillerin - |de yüzlerce motör, yelkenli, kayık batmış, bir çok insanlar boğulmuştur. Ancak muhaberatın henüz dürüst bir şekilde yapılamaması, ölenlerin adedi> ni ve kazaya uğrıyan gemileri tesbite imkân vermemiş Fırtına devam ediyor Yeşilköy meteoroloji istasyonu hava vaziyeti hakkında şu malümatı ver - mektedir: Ege civarında çok bulutlu, Trakyada kqpa_ı diğer bölgelerde yağışlı geç - ârlar, doğu ve cenubu şar- wkı Mi nııkılanndn ve Orta Anadolunun rkında cenubi, diğer yerlerde garbi istikametten kuvvetli olarak esmiş » tir. Akdenizin şarkında garbden, Ka- radeniz ve Ege denizinde de şimalden |&gelen fırtıma hüküm sürmekledir.» Karaya oturan vapurlar «Millet» vapurunu batırân firtına - nın birçok vapurları da karaya düşür düğü söy Alaplı msun ve Mete şilepleri, biraz daha şağıda kayık iskelesine yakm bir yer- de Şadan, Galata, Zonguldak, İkbal şi- lepleri, Çobançeşme ağzında Vatan şi- lepi, biraz ötede Atillâ şilepi ve Yu - nan bandıralı Süper ve Namikos şi - lepleri karaya du;mıuh-rdır Kâraya düşen bu vapurlardan Gala- ta şilepi 1800, Zonguldak şilepi 1400 |tonluktur. Her ikisi de Kırzadelere a - tddir. Vaziyetlerinin çok tehlikeli ol - duğu gelen haberlerden anlaşılmak - tadır. Mete vapuru 53500 tonluktur. Kal - |kavanlarındır. Sarıkumda karaya otu- rTan vapurtin vaziyeti eği T hava müsa- id giderse tehlikeli de Samsun vanuru Aldıl kaçlv oğulları - nındir ve 1700 tonluktür. İkbal şile - pi 5300 tonluktur. Barzilây Benja - men kumpanyasınındır. Şadan şilepki |Sadıkzadelere aiddir. 3900 tonluktur. Yetkencilerin olan Vatan şilepi 3700 tonluktur. Çobançeşme deresi ağzin - da oturmustur. Bu şilep su tanklarını su ile doldurun karaya vurmuştur. A- tillâ şilepi 1800 tonluktur. Ynnan Şi - eplerinden Namikos 3800 tonluktur. Denizbank vapurları Denizbankın «Eğge» vapuru Sinob |llmanma iltica etmiştir. Orada hava - nn sükünet bulmasımı beklemektedir. Diğer gemiler de muhtelif limanlara sığınmışlardır. Refah bulundu Dün sabah bir arkadaşımız «Refah> vapurunun akıbetinden haber alına- |madığını yazıyordu. Geminin Zangul- dak limanında bulunduğu, havanın dü- zelmesine intizar ettiği anlaşılmıştır. Florya açıklarında saman balyeleri bulundu lej | Dün, Florya açıklarında dalgalar a- rasmda batıp çıkan bir çok saman bal- yelerinin sahile gelmekte olduğu mın- taka muhafaza memurları tarafından görülerek zabıtaya haber verilmiş, bal- yeler denizden gıkarılarak Muhafhza altına alınmıştır. Keyfiyetten — Liman İdaresi haberdar edilerek, bu balyele- vam eden çok şiddetli fırtına bir çok | MECBUARK GÜLÜM ”ııın ÖXÜKDE ZDNLUĞA OTURULKUŞTUR ıı:z.ın YANIMIZDA ınıx,n ıiıı!ııınımm wm. Millet vapurunun sahihi Barzilay kump anyasına gelen ve kazayı bildiren ilk telgrafin kopyası rin batan bir gemiden dökülmüş olup olmadığı hakkında tahkikata başlan - mıştır. Tokadda 'Tokad $ (Hususi) — Bir müddet - tenberi görülmemiş bir şiddetle baş - hyan fırtınayı müteakıb gece kar yağ- mağa başlamış, sabaha kadar karın ke- safeti 25 santim yüksekliğini bulmuş - tur. Kar devam etmektedir. Hararet sıfırın altında beştir. Her tarafta kar Ankara 3 (Hususi) — Memleketin mühtelif mıntakalarında kar yağmak- tadır. Boluda karın irtifar 35, Bilecik. te 15, Geyvede 7, Eskişehirde 6 san - « Hava, yurdun Akdeniz kıyıları ile | timetreyi bulmuştur. Millet vapuru Son fırtnanım hafızalarda bira- kacağı acı hetıra bir tane değildir. Bunları Ereğlide betan ve karaya oturan gemilerimiz, ölen vatandaş- larımız ve bir taraftan inkişafına uğraşılırken diğer taraftan danbe yiyen ticaret fikimuz olarak sıra- hıyabiliriz. Bu bir facia, feci bir kazadır. Fa- kat biz bu vak'alardan mem- leket hesabına ders çıkarmazsak, çıkarmazsak metice katmerli olur. Felâketler birbirini tak!b eder, bü- yür ve bizleri tarih müvacehesin- de kabahatli mevkie sokar. Biz bu husustaki fikirlerimizi söylemekle iktifa ediyoruz. Bizim vazifemiz bu kadardır. Bir de bu gibi faciala- rın tekerrürüne mâni olacak ted- birler, bu tedbirleri alacaklar var. dır. Öyle zannediyoruz ki onlar da bizim gibi harcket ederlerse, « ki bundan şüphe etmiye — kimsenin hakkı yoktur « müşterek acıların önüne geçilmiş olur. * i cephesi vardır: Bunlardan birincisi denizcileri alâkadar eder. Meseleyi bu cephe- den mütalea ederken kazaya uğrı- yan gemilerin hepsinin de kömür nöbeti beklemekte oldukları naza- Ti dikkati celbetmektedir. Gemile- rin hepsi de rüzgârın sürprizi ile mi karşılaştı? Hayır... Karadenize bu aylarda çıkan gemilerin her an harekete hazır olarak deımrlı yatmala tenkide mi :aıd değildir. Bu- adan, Ereğlideki deniz faciası İ- çin bir şey söylenemez. Bununla beraber bütün gemilerin sürprizle karşılaşması insana tuhaf gelmek- tedir, Eğer Ereğlide vaziyeti idrak e- debilen bir baş olup ta bu gemile- ri brtınayı denizde geçirmeğe ve l Son vaziyet : | 18 kişi boğuldu Dün, geç vakit Ereğliden telsizle ge |len malümata göre, Millet vapuru müs |rettebatından ancak iki kişi kurtula « bilmiş, 18 kişi boğulmuştur. Kurtu » lanların kimler olduğu henüz belli değildir. | Gemi Kurtarma Şirketinin Hora talik lisiye gemisi kaza yerine hareket et « |miştir. Ayrıca tahlisiye enspektörleri Dün .gece de geç vakte kadar Ereğli ile telefon ve iv_lgrıl muhaberesi yıpıq mak mümkün olamamıştır. Kaza et « rafında bugün Mmütemmim m]ümı’ beklenmektedir. Egedeki zelzelenin tahribatı (Baştarafı 1 inci sayfada) 35 aile açıkta kaldı Ankara 3 (Hususi) — Bugün Dalilk ye Vekâletine gelen malümata göne İzmirdeki zelzeleden Dikilinin Candam — h nahiyesinde hükümet binasının du « | maş, okulun bacası devrilmlş, — çatlamış, halka aid | 34 ev oturulmaz hale gelmiş, ayrıca 52 ev ehemmiyetli husara uğrramıştır. Das ha bir çok evler de sarsıntıdan müte « essir olmuş, 33 aile açıkta kalmışsa da- ftcab oden tedbirler alinmaştar. Zarati 19 bin lira tahm!n edilmektedir. Bayındır ve Foçada ehemmiyetsiş hasarlar vardır. neden battı ? radeniz gibi ekseriyetle Türk ge- milerinin dolaştığı bir denizde, bu denizdeki sahillerimizde — birgok meteoroloji istasyonları kurulma za manı artık gelmiştir. Bu suretle inkişaf halinde bulunan deniz tica- retimizin seyrüsefer emniyeti Ha-» san Babanın tecrübesine değil, fen ve ilme istinad ettirilmelidir. İdari cihete — gelirsek mevzu biraz daha genişler, Deniz ve de niz işlerinin idaresi çok müşkül- dür. Hariçten bakan gözler denizi, ğ — Marmara hevuzu gibi . Onutı külfetini, çıka- rabileceği müşkülâtı takdir etmek, © engin sularda senelerce gezmek- le ancak mümkündür, Bu müşkü- 1âtı görmeden denizleri ve deniz vasıtalarını kullanmak — istiyenler bu gibi facialarla karşılaşmaya müstahak olurlar. Buna mâni olmak için ne yapma. h? Bu susalin cevabı basit olmakla beraber, her nedense, tezlim edile- mez. Arzularımız şudur: 1 — Deniz vasıtalarını kullanan- lar denizci olmalı. 2 — Sivil kumpanyaların gemi- leri ve deniz fasliyetleri denizel ve emekli deniz söbayları tarafın- dan kontrol edilmeli. 3 — Liman reisleri emekli deniz sübaylarından olmalı ve bunlara sık sık hava vaziyeti bildirilen broşürler göndermel! 4 — Liman reislerinin bağlı bu- lunduğu makam başında en kıye metli ve emekli bir den'z sübayı bulunmalı. Ancak bu makam bir donanma komutanı gibi denizde bulunan tekmil ticaret gemileri nin selâmetinden mes'ul — olmalı, onlara, zaman zaman, hava vaziye- tin! ve Jcab eden emirleri vermeli, 5 — Nihayet Ereğli ve Sinob li- manlarına mendirek yaptırılması hususunda artık gecikmemeli! * hattâ Sinoba kaçmağa icbar etsey- di berhalde tehlikenin ve felâketin derecesi az olurdu. Madem ki fır. tına limanın içine kadar giriyor, artık orayı llman addetmek doğru değildir. Hususile Büyük Harbden- beri batan gemilerin leşlerini sine- sinde muhafaza eden Ereğlide... Bundan başka zannederim ki Ka- Böylece arrzularımızı — sıraladık- tan sonra tekrar faciaya avde! v. dersek kendi kendimize sorabili- riz: — Acaba bizde böyle bir teşkilât olsaydı, bu derecede feci bir kaza meydana gelir mi |di? Bunun cevabını okuyuculara bi- rakıyorum. A £

Bu sayıdan diğer sayfalar: