24 Ocak 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

24 Ocak 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

pin alıp gelmişim. —- Senin dalgınlığın bana da sirayet etti. Sana çorap al- mak için sokağa çıkmıştım. Dalgınlıkla kendime iskar- bırakabilirim? SON POSTA — Köpeği hizmetçiniz taramaz mı? — Hizmetçi çocuklarla meşgul, hem bunu onun eline nasıl — Sizi bu uykusuzluktan kurtaraca - gım. — Borçlarımı ödemiye karar verdiniz. Öyle mi dokter?.. — Bu ay gene fazla havagazı sarJedil. miş. Sız muhakkak bir kaç ker» zehirli gaz oyunu oynamısısızdır. <İ — Bay öğretmen, bu bayan da benim gibi yaramazlık ina yapmış? — Bu çocuk ailemizin şerefine nakise ! Başkası için! İhtiyar doktor, genç hastasının kalbini dinledikten sonra: Ka'binizde bir çarpıntı var bayan... Üzerinize alınmayın doktor, başkası için! * İftira — Karımın Ali ile kur yapıp beni al. dattığını söylemişlerdi. Meğer bu bir if- tirs imiş. — Kur yapmıyor muymuş? — Yapıyormuş amma, Ali ile değil, Ve- li ile! * Teessür Tüccarın kâtibi işten çekilmişti. Tüc car müteessirdi, — re müteessirsin, dediler, bir ki bulursun, — Eskisi gibi olamaz, o bana geçen se- ne tam on bin lira kazandırmıştı. — İşe aklı erer miydi? İ — Onu bilmem, fakat alacak defte - rinde on bin liralık bir fazlalık göster - miş ve bu parayı tahsil etmişti. * Niyetli Palto satıyordu: — Bu paltoyu, dedi, ömrünüz oldukça giyersiniz.. Müşteri paltoya baktı: — Ben, dedi. pek yakında ölmiye ni » yetli değilim! başka * Bekliyorum Uşak kapıyı vurdu, bay darıldı. -- Hani beni saat yedide uyandıracak * ton; elimde saat tam kırk dakikadır gelip beni uyandıracaksın diye bekliyorum. * Affedersiniz Traş olan, berberin ellerini gördü: — Bu ne kirli el. — Affedersiniz, dedi, bu sabahtanbe- ri daha kimsenin başmı yıkamadım! * Marka Meraklı müşteri bir mendil almak için bir dükkâna girdi. Tezgâhtar sor- du: — Markalı mendil ister misiniz? — İsterim., Ve marka olsun! —A.D.F.B.M.C.M. — Efendim?. — Yeni Ahmed Damer, Fenerler bekçiliğinden mütekaid, Cibalide mu - kim? * Dökülürse Erkek, kadına kur yapıyordu: — İnci gibi dişleriniz var? Dedi, Kadın düşündü: — Ya dökülürse? — Ne çıkar, dökülenleri toplar, boy» nunuzâ takarsınız. * Dehil Çocuk, reçel kavanozunu odanın or- tasına koymuş, kaşık kaşık yiyordu. Misafir geldi: — Annem yok bayan! iz. Dedi. Misafir şüphelenmişti, Sr — Doğru mu söylüyorsun? -- Doğru mu diye sormanız (tuhaf, — Kocama, eğer barda şarkı söyleme- me vaz, olmazsan evde söylerim, de - | dim, — Kocan ne yaptı? — Barda şarkı söylememe razı oldu. — Töyyereden atlarken ben bir şey unuttum! Şişman kadın — İliklerime kader w- lanmıştım, getirecek, Dört yaşını bitirdi. Hâld vü- | Baksanıza kavanozdek! reçeli bitiriyo-| Zayaf erkek — Demek görülmemiş bir rümesni öğrenemedi. Tum, sağnaktı!.., Kanını satarak geçinen adam Cerrahpaşa hastanesinin (Canlı kan deposü) hayatını hatıralarını anlatıyor İkineikânun 20 — İnsanlar kanlarını yalnız ideolöjiler, harbler uğruna, yahud ihtiraslı diplo - matlarm mevkilerini ve şöhretlerini renklendirmek için vermezler yal. Şu harbli, darblı, fakat sulh içinde yaşadı. ğı sanılan dünyada kanını başkasının kanına insaniyet için karıştıranlar da bulunuyor. Bana dün bir delikanlı tanıttılar. He. nüz 25 yaşında. Ona hem kan tücca - rı, hem de feragatkâr bir insan diyebi- liriz. İşi şut Kanını satıyor.. Hem ailesi. ni, hem de kanını verdiği adamları ya- şatmak için.. Çanakkaleli İbrahim Işık namile ma- rut olan bu yanaklarından kan damlı- yan irikıyım delikanlı # senedenberi Cerrahpaşa hastanesinde kan vermek- tedir. Şimdi kendi ifadesine bakılırsa serbest çalışacuk.. İnsanın elinde sahat gihi bir altın bilezik olursa aç kalmaz derler... Vücudünde doktorların hali - süddem buldukları kırmızı mayii ta « şıyan bu genç adam da herhalde taş-| tan değil amma, kandan ekmeğini çı- karıyor.. Bu kan müstahsilin! dinlemek ister misiniz? — Ortamekteb mezunuyum. Cerrah. paşa hastanesinde profesör Nissen ve doçent Hazımın yanında tam 47 defa kan verdim. Meemuu yekün 18 kilo 46 gram. Yalnız bu hastanede sanma - yın sakın. Kanımı muhtelif hastane - lerde akıttım. İbrahim Işık bunları söylerken göz- leri sanki kanımı #ilân cephede akıt - tırh, der gibi gurur taşıyordu. Sanmayın ki her zaman kanımı para kazanmak için veririm; hayır. Çok defa havatları kan kaybetmek yü- zünden kaybolmak tehlikesi geçiren » lere bedava kanımı verdim ben.. Gene verdiğim gramlarca kana mukabil ba- pa bir tütün parası verenler de olmuş- tur. Yani sizin anlıyacağınız bir Kitre kan bazan bır bardak su fiatma gitmiş. İTİZAR —— Arkadaşımız Ercümend Ekrem Ta- lu birkaç gündenberi soğuk algınlı- Zindan muztarib bulunduğu için ya- ği pe Ibrahim İşık İspanyaya nazaran gene bir baysli İt sayılır; Buna mukabil İbrahim çok da para kazanmış. Bakınız © kendisi de söylüyor: — Bedava, bedava fiatına çok yari mı verdiğim oldu. Fakat yüklüce aldığım da çok defa vakidir. 1000 liraya yakın para kazandığı” anmıştım doğrusu: — Verdiğin kanı ne ile teli sun?.. # — Bol bol şarab içerek, yanı s9 zola yiyerek.. Ben hastanede çok lüzumlu bif gibi dalma el altında dururum. za oldu da, bir vatandaş çok mü zayi etti, bir ameliyat yapıldı da yaşıyamıyacak kadar kansız mi elsin İbrahim Tşik..... € Bazan çok fazla, bir günde pisi n verdiğim olur, şey hissetmez misin? İş i — BE i jiletle elimi yes şim de bir damla kan akmış gibi : ari ediy” Size şayan: hayret bir şey söyÜY' mi?. a — Zaten söylediklerinde hayr€ dilmiyecek taraf yok.. Onu da söy zı yazamamaktadır. Bu yüzden bu- gün romanını koyamıyoruz. Okuyu- cularımızdan özür dileriz, > İngiltere nasıl — Kan verdiğim adamların “ef kurtulmustur. Hiçbiri ölmemiştir” çe lar içinde saylavlar, müfettişler, T. (Devamı 10 uncu sayfadf) silâhlanıyor ? İngilterenin bütün bızile stlâhlandığı malümdür. Bu çalışı kadar müdafaa silâhları yapmayı da istihdaf etmektedir. Re: da henüz tamamlanmış olan tayyare dafi toplarını gösteriyor.

Bu sayıdan diğer sayfalar: