23 Şubat 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

23 Şubat 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Subat Bir Alman Profesör: “Her sene » gelir, Uludağda bir ay kalırım. Burası Fransa ve İsviçredeki ka- yak sporu yapılan bütün dağlardan daha güzel, daha müsaiddir,, diyor ANLATAN: NUSRET SAFA COŞKUN Sayfa SON POSTA ” 23 m — | Birgü in içinde yalnız 70 dakika amma izin verilen hapishane Dünya cehennemi Alcatrazda 50 ay yatan bir mahkümun Amerikada heyecan uyandıran yazısı i i N e Lİ e önline 9; Alcatraz da avlu «Bazı Amerikan hapishanelerinin f9-| düşü toğraflarını seyreder ve bu hapisha - b neleri lüks otellerden farksız sanırız, | Amerikada bir de Aloctvaz hapisha bie ei nesi vardır, San Fransiskonun güzel| İK ba hareke - koyunda muazzam bir kayanın üze -| * eçeğini pek iyi bilir... Fa İkat günün birinde arkadaşlarından biri « rinde inşa edilmiştir. Bu hapishaneyi | : z i nin çıldırıp ta buna sebebiyet vermi ÖTM © ey fikrimiz süratle değistirmeöi Gi A alli ği Ee kâj - kâbus dedir. Bu yazı hayal mahsuldi değildir. Ya- zan bu hapishanede elli aydan fazla',, yatmış olan P, F, Reed adında bir « - damdı atı Amerikada pek büyük bir heyecan uyandırmıştır.» ğe kâfi gelmektedir. larıdır, göz yaş Damokles'in kılıcı. . küm, Bunlar gaz ar. bom ATIĞIK, Ma id 7100 metre yiksek'ikte kar. gençlik, mü zik e Mhayet bacağımı bir alacaklı inadile bir türlü bırakmıyan kayışı koparıp, kurd | kmişim k bir şey arzede Amerikanın bu tu. Koşarak kaçmağı im- bir torpido süratile kars| *kerken ben yerimde 5 | els diye uğrıyı yok... . «Kurd g ip, paniğe eydanda acaba feryadü figan edi iâkin hâlâ kurd süratsiz kurdmuş böyle. Ne bank ma sipa Rehberimiz mamızı söylü siteli delik foto Ci hından 'ben, tanda topl ze de görünce ihtimal, kork mea otel ve müttefikan kurd o - Deniz. -| Biyer. j Kayakevinin önün zel wirkçe konuşan Alman profesör bi dağı methediyordu kalırım Burası İsv: yak sporu güzel ve daha m ette bu spor me ler nün debilir yah celbe en bakıyorum, Kayakemmnin yokuşundan süratle inen üç ka görüyorum. Onları pencereden görmemle, otelin büyük salonunda karşımda bulmam ara- sında iki dakika geçmiyor. İlyas Smal, ik kadaşile bizi almağa gelmiş. Tak - dim ediyor: — Meteoroloji | Kara istas ve Gazi Terbi w şefi ini | delikanlı vapur bacası irili n yanında dizsli koltuklara b kuvvetli bii aşımızı getirdi. B' var pünç, ii Ankara Ziraa erinlden Ridel ve refi - ıyakevinde kalıy sonra sobanm yanmd. il diz “Tür! eda doğma, bö. İni Yahudi silindiği ardan daha gü Onlar yorgun m ina kadar ö de o - rmi dön şii $ adidedileeek m r otei.. odalarda ikişer bir komodin ve birer bo var. bittabi soba eksik değil. İyi ih, Avrupa dağ otelleri biçi- amda Ulu - , Kirazhy ryola rağbet olmuş k kayakevi ve bu otel dolmuş geler rde, s elerde, hattâ tışlar... bu umuimıyan Kalabalık bir et İve ekmek buhranı tevlt4 etmiş İyi ki bayramda gelmemişiz, İstanbul- dan geldiğimiz cihetle et bubranının © - hemmiyeti yok.. fakat ekmek işi mühim. — Ben her sene gelir, bu otelde bir ay? edinde 483 mahküm Sarlız Ben iddia ve isbat ederim k' bu mahkümların yüzde onundan fazlası delidirler, Bunlar bu hapishanede sürülen hayat neticesin- de deli uşlardır. İnsanı deli etmek için günlük hayat kâfidir. Bu hayat bir kâbus Şesidi yapmaktadır. Bunu tertih ı mahkümların sinirlerini &ylemek gayesini gütlüyse bunda mu - pe olduğumu itiraf ederim, demir levhadan fbarettir! çan sesleri içinde geçer. Bu rağmen mahküm uyumağa a her saa: başında yüzüne çok kuvvetli bir projekti a İle uy ne Teğmen midenin için. , hepsin: silindir g'bi e- a kâf gelir. Ye Ikmak, hep keskin İ sesi halde onunnn se- cak bir bir da kabil de bir tarafa r Mahkümların başları üzerinde bulunan şeyler bu: kabiliyetlerini yok eder. Yemekhanenin yüksek ta ruxia bombalar asılı bu hunmaktadır. Gardiyanın birinin bir düğ. n gençler bizi samimi bir şekilde karşıladılar. Dağbaşına yeni bir İnsan gelmesi oniar için bir fevkalâdelik teşkil ediyor. bele bu insanlar bizim gi- İbi buraya dokuz buçuk seste gelmiş, fevkalâde kimseler «!» olursa. Dışarıda hava pek berbad olduğundan gençli lerin hepsi kayskevinin büyük salo- mışlardı. Biz de aralara) . nunda toplan, karıştık. Etrafımızda çevrelenen bu genç ve "eki grupla, geçirdiğim bir kaç saati cağım, Sazları, sözleri jestle le gösterdikleri yakın alâka ve leri bizi onlara © derece bağladı şamleyin otele dönmekten vazve - çerek geceyi de onların arasında ge ineğe, kayakevinde kalmağa karar vw dik. Kayakevi biraz iptidaf olmakla beraber, sevimli bir otel.. servisi orta, rtadan biraz aşağı. fakat Bursadan hazırlıkh gelmişler, hepsinin kutu kutu yağları, kavanoz, kavanoz re. | gelleri var, Yanımızda direktörü görür) görmez yemeklerin biraz ıslah edilmesini ve er « yemekler delikanhlar istediler. bayan direktör, artık dağda ka. (Devamı 10 uncu savfada) ir yok rn yemek yemek h meye basması bu bombalardan hepsini | i, ne de numarasın yorum, Fena bir agam değild kendisinde yen! bir h afınızda bu | kati kalır mu hiç?.. Esasen mâhkümlara onuşmayı Yalnız İ denir id A sın açınız. Orada Hanishanede ve konuşmak y İS vp»i asak. icresinde k İş başında ancak âm »da mükâleme edebilir de on dakika G şma müsaadesi öyle tanzim edilmiştir ki elddi bir şey gö- rüşmeğe imkân yoktur. (Devanm 15 inci sayfada) Aicatraz da atelye

Bu sayıdan diğer sayfalar: