30 Nisan 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

30 Nisan 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Roosevelt - Hitler Polemiki Yazan: Muhittin Birgen adyosunun yüksek ve kuvvetli | müdahalesile, Hitler söylerken bütün esir (daha doğrusu ethir yazmak, tar) âlemini elektrik kavılcımlarına garka çalışan bir ele rağmen, Pührerin mutku-| nu dünya büyük bir alâka ile dinledi.| Derhal söyliyelim n günlerin meş- riyat gürültüsünden sonra, Hi ile bizi bir sü karşısında | Rooseveltin Hitlere ve Mussoliniye gön- derdiği mektubdlan bahsederken, bunun da ka bir propagi inaktan başka bir netice mekiyeceğii söylemiştik; Führerin cevabı, ba husus- ığunu isbat verilen cevab bir «polemik»- ir, Amerika Cüm- viz ve ten başka bir şey de hurreisi Alman F e mütear flarile dünya karşısında| bir m: ıctmak iste-| mişti #mdisini gene dünya karşısı a etmiş ve emütearrıs ve mütecaviz» olmadığını isbat için ken- di radı mümkün olan bütün delik caat etmiştir Bizim gibi, bu işlere sakin bir mantıkla bakanlar, müslümüni da, hıristiyanı da eyni derecede haklı gören Yahudi gibi, her iki tarafa da bak vermekten başka bir şey yapmazlar. Amerika Cümburreisi | haklı mıdır? Evet, baklı. Hitlerin de hak- kı var mıdır? Evet, vardır. Fakat, mese- lenin esası demokrasi devletleri mi mü- tearrız ve mütecavizdirler, yoksa bu va-| sıf totaliterlere mi daha yakışır? Davası- nın halli değildir. Şu dünyanın bugünkü | derdine çare bulmak, harb denilen belâ! ile milletleri ateşe atmamaktır. Bu ba- kumdan bu mütalea da edildiği zamanda! her iki taraf ta haksızdır: Çünkü kabil, olduğu kadar devamlı bir sulh esas ola- rak, ne bir taraf, ne diğeri müsbet olarık hiçbir şey göstermemişlerdir. * Polemik bahsinde Pührer de k olduğun un d 1 sözleri dar mahkemesi huzuruna dö kârı, belki de bizim gibi, hi da haklı ve haksız olduğunu gö: kat, dünyanın derdine deva bulmak ba- kımından her iki tarsfın da hiçbir müs- bet teklif yapmadığını düşünerek derdii kalacaktir. | Eğer her iki tarafta da zorla müsbet noktalar aramak, bulmak istersek şunla- ra dikkat edebiliriz: 1 — Roosevelt sulh için bir üktini teklif ediyor. | 3 — Hitler ise bu konferanslardan bir) Bey çıkacağına inanmadığını slâkadarlarım karşılıkh konuşma Rin hem kâfi, hem de daha pratik ve hayırlı olacağı fikrindedir. Bizlere gelince, 6 fikirdeyiz ki konfe. ranslardan bir şey çıkacağına inanmak safdillik, karşılıklı konuşmaların enter. nasyonal hak ve adalet bakımından fe- yizli neticeler vereceği ümidine düşnek te gafilliktir. Şu halde, varacığımız netice de şu İur: Amerika ve onun arkasında saklanan demokrasi #lemi, Hitlere karşı bir pro. paganda hücumu yaptı; Hitler de mmika- bil propaganda ile mukabele etti. Elbette müsbet teklifler almadıkça, hiçbir kon. ferans masasına oturmaya razı olmıya- cağımı anlattıktan sonra müsbet teklif e. sas olmak üzere şu iki nokta üzerinde ısrar etti: — Dançig. — Müstemlekeler. Eğer bu ik! nokta üzerinde müsbet bir teklif yapılırsa Almanvs belki bir kon- Yerans masâsıma oturmayı kabul ede. cektir. ân Fübrerini emüti asına ot ince etli l olduğu kas nın yüksek) könferans si 0- * Gelelim, bu işler karsısında bizlere... Birim fikrimize gire bütün tm oi «hayat mücadelesi, denilen ezeli hâdise. nin tezshürlerinden baska bir sev değil. dir. Her iki taraf ta birbirlerine karşı hü. cum etmekte ve her iki taraf ta br siyasi ve manevi hücumlar neticesinde, maddi veya manevi sahalarda yer kazanmaya çalışmaktadırlar. İnsaf denilen şey, her İki tarafta da ya hiç yoktur, yahud da en- ternasyonal nezaket icabafının zaruret- leri hududunu geçmiyen bir doz içinde. dir. Hitlerin nntlu na harb ihtimallerini İfakat koyu kırması renkten maadasım | bir şeekilde taramaları icab estiğini bil - Resimi! Makale: Bir adam evine giderken merdiven gördü, hırsız olduğuna, kendisine hücum edeceğine hük metti, cebinde silâhı vardı. tetiği çekti adam masumdu, üstelik kendi Havayollarında Kadın memurların Makyajı Holanda havayolları şirketi serviste | çalıştırdığı kadın memurlarına gönderdi. İği bir bamimde, sefer esasında, kadın memurların aşırı derecede olmamak üze- re yüalerine makyaj yapabileceklerini, yani mutedil bir şekilde pudra, ruj süre- ceklerini, tıraklarını boyıyacaklarını, kullanamıyacaklarım, saçlarını da düz dirn Resmimiz tayyarede çalışan kızlardan birini gösteriyor. ex ——— artırmış, ne de sulh ihtimallerini fazla kuvvetlendirmiştir. Bu nutku, sulh kapı | i i | ; larını açik tulmaya çalışan bir ruha sahib olarak telâkki edebiliriz. Fakat, lüzu- mundan fazla fimide düşmek hatalıdır. Şu halde, bizim gibi, bu işlerde bitaraf olanlar işin yapılacak şey şudur: Günü geldiği zaman kendi varlığımızı müdafan etmek için dakika kaçırmıyârak kuvvet. | lenmek ve hâdiselerin inkişafına bu kuv- vetin verdiği sükün içinde bakmakta de- vam eylemektir. Çünkü, her iki tarafın! iylediği güzel sözlere rağmen, bu| kuvvetli polemik edebiyatı bize şu haki. kati bir kere daha isbat etmiştir ki dünya mücadele dünyası olmakta berdevamdın Ben şahsan, önümüzde hemen patlıya- cak bir harbe inanmıyorum. Fakat, böyle bir harb günün birinde mutlaka patlıya.| caksa, o devri mümkün olan en yüksek kuvvet dertcesile karşılamamız zarurk| dir. Takib edeceğimiz düsturu dalma tek-| rar edelim: Sükün ve itimad içinde mü- temadiyen kuvvetlenmek. İSTER söylediği nutuktan bahsederken: — İki gazete bu mutku, ikinci tabi yaparık dün neşret- tler, fakat biz fevkalâde ahval olmadıkça ikinci tabı yap - nutku yazmayı bu- ünasebetle yaptığı man İNAN, mamayı şiar edinmiş olduğumuz güne bıraktık, diyordu. Fakat bu İSTER İNAN, Bir meslekdaş dünkü nüshasında Alman devlet reisinin SON POSTA m Doğru karar, sağlam kafadan'çıkar başında bir gölge Halbuki yaraladığı tanıdıklarından biri, Mah - kemede cürmün saiki araştırılırken, suçlunun zayıf, kor- kak, biçare bir adama olduğu noktasında korkaklık suikasile yaptığına hükmedildi duruldu, suçu yola sevkeden esaslı Amillerin başında gelir. Korkak zayıl her zaman için vehham ve müvesvistir, daima fenâ- cağını düşünür, hep bu düşünceye göre neli bir adam olabilmek için hem ruhan, hem de vücuden | kuvvetli olma'ı doğru bir kararın ancak sağlam bir kafa- dan çıkacağını bilmeliyiz gam mam Hergün bir fıkra tistlerden birinden bahsediyorları lacağı muhakkak! — Hazımın piyango gişesini ömdan o ma devir alacak? EZ Yetişirse ne e olacak? j Şehir tiyatrosunda çalışan genç ar dı — Çok istidadı, dediler, ilerde Tür. kiyenin en kuvvetli komedi arfisti o- İ Mecliste bulunanlardan bir; sordu: Ha Yeniden güzellik Kraliçesi olan kız İSTER aksi, fena bir neticeye varır. Müvaze - | Bir kadın h Tayyarecinin Büyük teşebbüsü Amerikalı kadın tayyarecilerinden La- | ura İngalis on bin kilometre inkitasız u- çüş rekurunu kırmağa harırlanmaktadır. Berlin radyosunun İngilizleri kızdıran bir eğlencesi Berlin radyo idaresi müşterileri için bir eğlenceli İngilizce tabirler lügatı hazır - Jamıştır. Bu lügat, Almanların resmi rad- yo mecmuasında neşredilmiştir. Bu tabirlerden bazılarını yazıyoruz: Downing Street: (Başvekilet binası - nm bulunduğu sokak Londranın en meş- hur sokaklarından biridir. Pek az tanılan fakat müthiş surette tüccar zihniyetli 0- lan bir adamın İsmine izafeten bu sokağa Downing Street denilmiştir.) İ Avrupa kuvvetler müvazenasi: (İngili kudretine karşı müvazene temin edebile- cek şekilde hiç bir devletin yekdiğerile| | tir. bağdaşmaması demektir.) Serbesti: Başka ve hoşa gitmeyen fikir- leri perdelemeği anlatan (bir kelimedir. İngiltere «denizlerin serbestisi ni keş - feden memilekettir. Ve bu serbestinin; kendi kendisini tayin ettiği hamisidir) | pi A zalik kraliçeliğine seçilmiş olan İrmgard! Dietel 1939 yılının da kraliçesi olmu Mis Dietel sporcu bir genç kızdır. Atle. tinm kMibünün en ileri gelen koşucula - -İrindandır. İNANMA! şete kocaman harflerle: - Hitlerin nutku harb havasını yarattı, cümlesini yaz. muşta... E İSTER Her Hi dığı gibi harb fevkalâde öhvalden sayılmıyacağına: tlerin nutku hakikaten “arkadaşımızın san - vası yaratmış ise, harb havası yaratmanın INANMA! Nisan 30 — Sözün kısası On tane kuyruklu Yıldız geliyormuş / E Talu u yıl kuyrukluyıldızların yılı b miş diye bir rivayet var. Bu salkım saçaklı seyyarelerden tam on ta- nesi birden, 1939 yazında, göyüzünde bis ribirlerine randevu vermişler, Eskiden böyle bir dis biz turdu. Değil böyleon tanesi, bir tanesi nin teşrifini haber alsak, haftalarca çene. lermizi bıçak açmazdı. Kuyrukluyıldız deccal gibi bir şey bellemiştik; zuhurunu kıyamet alâmeti sayardık. Zühir o zaman hayatın tadı vardı; dün- yaya, tabiat nizamının devammna kıymet ge hav korku verirdik. Ve telâşmız bundan İleri lirdi, Şimd azından bir dıza at bu netame bize vz 1918 e kadar «kıy; çeyrek a ilen bü geliyor. Fakat bu «pek şerden daha munsıf tirdiğimiz tabis dan deği uğuna kanaat ge te karşıdır. Tehdd ors ne kendi içimizden gelse bu babayiğitliği gösteremeyiz; derhal ta bansızlaşırız. Çünkü zulümde insarlardas üstün hiçbir şey olamıyacağını öğrendik biliyoruz. I de Meselâ, önümüzdeki haftalar içinde on tane kuyrukluyıldızın birden gökyüzüm de toplanacağım ben i burada kanblıkla yazıp pervasızca, fütursuz. Jay ediyorum. Bunu, sizler de ayni pen vasızlık ve fütursuzlukla okuyacaksın Lâkin acaba, sayısını mühafaza edip d& de iki isim değiştirer. «Önümüzdeki baftalar on tane İzlanda dridnotunu! rabul Ilmanma geleceğini; haber dim ne olurdunuz? Ve bir kere, Tseye vu yün m tufar par m evlâdları, dün , dünyayı mah ei ın ve semavatın âtetlerine taş çıkartıyoruz. Kim bilir, belki hu kabiliyetimizi biz- zat 6 Âfetler dahi müdriktir ve bizden otu tadır, Bu sefer geleceği haber verilen kuyrukluyıldızların arsa malarına sebeb de belki budur. bildiğim, tanıdığım nev$ eflâke ulaşan tayyarelerile bilmem kaç kilometreye mermi yağrlıran topla» rile, ve hele boğucu gazlerile bir hücuma geçmeyi görsün. Alimallah, on yıldızın rden kuyruklarını güsgüdük r daha bu semalere u birden tövbe ettirir. minci asrı medeniyette insanın kor. kusu ancak insandandır. Üst tarafı hen kese vız geliyor! eder de MaMAYA topu» Alınacak otobüslerin şartnz mesi hazırlandı Belediyenin işleteceği otobüslerin sa tınalma şartnamesi hazırlanmıştır. Ya kında şartname Vali ve Belediye Retsi Lütfi Kırdarm telkilkine #rzedilecek « Belediyeler Bankasından alına - cak beş milyon liranın | milyonu Av « rupadan satın alınacak otobüslere taji- sis edilecekti. Tramvay İşletmesi bele- diyeye devredileceğinden otobüsler da bu işletme tarafından mubayaa oluna- caktır. Bu işe tahsisi kararlaşan 1 mil. yon lira başka tarafa harcanacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: