15 Haziran 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

15 Haziran 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AREM B ir gazete aldım. En başa koydu.| — Biz bir bar kızından bahsederken, ğu havadise baktım. Baremden bahisti, Başmakaleyi okuyacaktım, Oda bârem., fıkra muharrirlerinin fıkralarına geçtim., onlar da barem, Gazeteyi bıraktım. Bir başkasını aldım. O'da ayni. Arkadaşlara döndüm: — Ne var, ne yok? — Ne olacak barem var. Sokağa çıktım. Bir bakkalın önünden geçiyordum. Ayni bakkaldan on beş gün evvel kilosu altmış kuruştan taze kaşar peyniri almıştım. Gene alacaktım: — Şu altmış kuruşa verdiğin taze ka.| simdi de beremden mutazarrır olanlar şardan bir kilo daha ver! — Kilosunu seksene veriyoruz. gulüz, demek size yaraşır mı? dan ayrıldım. düm: «Barem ezmesi» , faaller vardı. Onlar dükkânlar açmışlar. Dükkânlarının üzerlerine: «Medburi mezun Alis «Gayri İsal Nuri «Barem ezmesi — On beş gün evvel altmışa almiştam. | yeyhalar koyuyorlardı. Yakına li) — On beş gün evvel öyle idi. Fakat emdi eskidi. Malüm ya, baremde bile es. kiyene zam yapılır. Peynir almaktan vazgeçtim. Bakkaldan yikarken kulağıma bir ses geldi: — Körpe barem., Bü da ne demekti. gerçi barem körpe İdi amma, körpe barem diye nara atma. am manası yoktu. Sesin geldiği tarafa baktım, Bir salatalıkçı: — Körpe badem! Diye bağırıyormuş. İki delikanlı yaya kaldırımında durmuşlar, “hararetli hara. | Acaba gene mi pot kırmıştım. retli konuşuyorlardı. Muhakkak barem.| — Benim haremimden size ne. hakkın. den bahsediyorlar, diye düşündüm. Yan. |da kim ne söylüyormuş! lamttidan geçerken birkaç kelime kulağı.| Yakalandığım takdirde ceza vermeyi sma çalındı: de göze alarak tramvaydan atlamayı, kır. — Barem, dığım potu düzeltmeye tercih ettim ve —. Kız. M hemen atladım, » Yazık, Aklımda baremden başka bir şey yok. Yanılmamıştım. Tahmin ettiğim gibi'tu, Fakat pot kırmamak için de bu hu. baremden bahsediyorlardı. İ susta hiçbir şey söylemiyecektim. Bir baş. — Affedersiniz, dedim, hep onunla ka tramvaya bindim. Kondoktör geldi: meşgulüz. — Bilet! Yüzüme aksi aksi baktılar: — Şişliye bir barem! — Siz de ha! Dedim ve bir lira uzattım. Biri, beni tepeden tırnağa kadar süzdü:| — Şu baremin de üstünü ver! — Yaşından utan be adam. 9 e İulitsi — Efendim, anlamadım. İNİ L Bunları biliyor mu idiniz? | ' Armud tansiyonun birinci ilâcı imiş! Nihayet armud da kıymetli nesne. er arasına girdi. Albert von Ha. ; Jasz adında bir dok tor gerek yaşları - nın ileri oluşun - dan dolayı, gerek her hangi bir se - " 'bebden dolayı yük sek tansiyonlu hastalarını armud ile te. daviye başlamıştır. Armud on gün müd. İsem. Bir dahâ okudum. Meğer ilkinde yanlış okumuşum. Tevhadaki yazı «Ba. rem ezmesi, değil, «Badem ezmesi imiş. Tramvaya bindim. Sahanlıktı ayakta durdum. Yanımdakiler konuşuyorlardı: — Bareminiz nasıl? Lâflarına karıştım: — Hakkında herkes bir şey söylüyor. Bana döndüler; — Siz kimsiniz, size ne oluyor. — Ben mi, hiç. şey. Musiki notaları nerade icad edildi? nın icadında her | memleket kendi . | ne hisse çıkarmak. tadır, Yapılan tet. kiklere göre mu - siki notalarının en evvel Hindistanda icad edildiği anlaşıt - mıştır, Nota, Yunanlılar ve Mısırlılar sa. yesinde Avrupaya yayılmıştır. ———— yor ve birçok faydalar temin ediliyor - bizi dinlemek ve sonra, hep onunla meş. Verecek cevab bülamadım. Yanların. Bir dükkânın üzerinde bir levha gör. Bir zamanlar mecburi mezunlar, gayri Tarzında levhalar asmışlardı. Demek, işten çıkıp dükkân açıyor, üzerlerine de: Musiki notaları. | Ârtle yedirilmektedir. Günde bir buçuk kilo ile iki kilo arasında yemeğe müsaa - de vardır. Bu armudlar sayesinde tansiyon he - müş... Kırkını geçmiş olan adamların her ay olmadığı takdirde. her iki, yahud üç ay- da bir muhakkak armud kürü yapma - Pe ye si Tao Tiç) | Şık bir eşarp aa iyi ! : 2 Bu eşarpı örmek için kıvırcık bir yün kullanılmıştır. Belki buklet te iyi olur. Tecrübe etmeli, “Değişik bir şey olduğu için hoşunuza gidecektir. Hiç sıkılmadan pirkaç saatte bitirebilirsiniz. Şekli ve ör- güsü gayet basit: iz ende, 60 santim uzunluğun. 'y örgüsünden bir kravat, uçlari ilerle genişletilmiş. Bu delikler her (türlü ilmikte bir ilmiği bol birakmak su - retile yapılır. Her sıradaki delikler, bir sıradan az daha büyüktür, Delik. tükçe büyüdüğünden en son sıra. dakiler, âdeta birer saçak gibi sarkar. Ve eşarpa yumuşaklık verir. Jarlu kısım; kravat gibi düz örgü de. Bildir. Texs - yüz örülmüştür. Evds yapılacak tuvalet malzemesi Terkibiin ne olduğunu bildiğiniz içim, denenmemiş hazırlarından oçok daha kırymetlidi-. Fazla olarak sizi birçok mas. raftan ds kurtarır. Daha emniyetle kul. Tanbileceğiniz bir vasıtayı daha ucuza malolduğu halde neden benimsememeli? İhtimal! aklınıza şu mahzur geliyor: «Kim bilir, yapması ne zahmetlidir!» Hiç değil... Lâzım olanları eczaneden alacaksımız, tariflerine göre ya sadece| birbirlerine Karışıracak, ya biraz kay - k, yahud karıştınp süreceksiniz. bunlar zor sayılabilir mi? Âdeta| Bi eğlence... Şiridilik bir «temizleyici bir.de «pud. Genç bir kadın adliye methalinde bir kadınlâ bir erkeği bıçakladı Kadına bıçağı veren beraber yaşadığı adam kaşlı suçlu kadın tevkif edildi Dün saat 12,40 da İstanbul Adliye dairesinde bir hâdise olmuş, Ayşe is - minde 18 yaşında kıpti bir kız, bir ka - rı kocayı ağır surette bıçakla yarala - mıştır. Yaptığımız talikikat# nazaran hâdise şöyle cereyan etmiştir; Fatihte Çinilihamamda oturan ve A- Ji isminde kendi cinsinden bir erkek - Je yaşamakta olan Ayşe ile hâdisede ya ralanan diğer Ali rasında (husumet vardır. Bu iğbirara sebeb, diğer Alinin Ayşeye karşı olan zâfı ve alâkası, genç kadının İse ona yüz vermemesidir. Bu yüzden iki Alilerin de araları a - çıkmıştır. Diğer Ali iddiaya göre, evvel- ki dkşam sevgilisi Ayşenin kapısına ge- lerek bıçak ve tabanca ile kadının ni - kâhsiz kocasını tehdid etmiş, ohâdise karakola intikal etmiştir. Dün de dava- cı ve suçlu bulunan kıptiler hep birlik- te Adliyeye sevkedilerek, Sultanah - med 3 üncü sulh ceza omahkemesinde tehdid vak'asının duruşması yapılmış - tır. Nuruşma sonunda, sabıka kayıdla- rınm sorulmasına karar veren mahke- me, davayı talik etmiştir. Fakat, mahkeme (salonundan çikar çıkmaz her iki taraf arasında bir mü - nazan başgöstermiş, bu kavga esnasın- da Ali Ayşeyi bazı ndmusa dokunur sözlerle tahkir etmiştir. İddia edildiği- ne göre, bu sırada Ayşenin nikâhsız ko- cası bıçağını genç kadına vererek, onu bu suçu işlemeğe teşvik etmiştir. Kıptiler, kalabalık halinde merdi - venlerden aşağı doğru inerlerken, Ay - şe elinde beyaz saplı bir bıçak olduğu halde birdenbire ileri atılmıştır. Genç kadın etraftan bir müdahaleye meydan bırakmadan Aliye hücum le, bıçağı boynuna saplemış ve Alinin boy nundan çıkardığı bıçağı müteakiben ko casını kurtarmağa koşan Alinin karı - sı Ümmügül, namı diğer Gülliye dal dırmıştır. Bütün bu vak'a adliyenin methal kıs beraber bundan 15 gün evvel ei la gelerek, yatalanan Ali ve > lünün Tahtakaledeki evlerin olduk. Fakat, bu Ali daha o ii bana göz koydu. Evin içerinde da burada önüme çıkarak: ya «— Ben vâktile Muharrem 3 birini öldürdüm de, karısın! ki dım. Sana da ne bahasınıf Or. , sahib olacağım. Kocan bana Bu uğurda 15 sene hapsi zaten # dım.» Diyordu. Nihayet, biz mecbur kalari& eğ yere taşındık. Fakat, o tehdit devam etti. Dün akşam da bizi önündeki meydana gelip rakı nd başladı. Sonra da, sat 8 sular" p linde bıçak ve tabanca ile kapi Di İdi. Başladı tehdide. Biz kari p İvurduk. Bu işin bugün o mW? yapılmıştı. Ali, mahkemedeh üs serbest çıkınca, gene bana tec” gag cek diyz kendimi muhafaza içim yil namadım, onu vurdum: si ; elimi tutmak istemişti, ona il sap taralı ile vurmak edi Ağ kazaen keskin tarafı isabet ii Gülü de yaralandı. Bıçak KOÜ ey amıma, bana o vermedi. Haberi ” yy evde ben cebinden almıştım» a muhafaza için. * # Hâkim, suçlu Ayşenin heva rar vermiştir. Firari Ali “ 5 15 e yakın üfürükçülük büyücülük suçlusu KO & Bürsâ (Hususi) — On be fürükçülük ve büyücülük ; mazmun olarak tevkif ve muh gi dilmekte olan, «Asri hoca» de Hilminin dün sulh cezada du! 4 na devam edilmiştir. Kaybola” pe! lik kudretinin iadesi için Asri di Hile! 1 İbüyü yaptıran Mudanya köY/. ye “İMehmed şahid olarak dinlenilisi g4. ğini, caya ne suretle müracaat ettiği” e * l » iki krem reçetesi verelim, 1. Vaseline blance Cire 20 gr. 1 gr. 2. Boörate de soude O gr. Eau de rose B gr. Her iki mahldlü birbirine o katarsınız. İçine 10 damla ıtır esansı, 10 damla da acı badem esansı ilâve edersiniz. Mükem, mel bir kreminiz olur. * canın üfürüp, büyüledikten 5001” 4 mında birkaç saniye içrisinde cereyan | disinde bir salâh eseri ( göre! » etmiştir. isfsilen anlatan Mehmedin söz“ Hâdise mahalline derhal adliye jan- | miin salonunu dolduran halk ni darma karakol kumandanı Kamber on-|tarafından gülüşmelerle karşıl! başı ile polis memuru Necati yetişerek | tır. suçu kadını elindeki bıçakla birlikte yakalamışlardır. Fakat, daha evvel fi- rar eden Ayşenin dostu Ali ele geçiri - lememiştir. Tahkikata müddelumumi O muavini Takas suüistmali da neticelendi - 4 3 : Uzun müddettenberi Asliye ceza mahkemesinde rüyet edilme 9 men düşüyor, böbrekler faaliyete geçi £ski bir mesele.. y Bu sütunlarda 44 yaşına kadar be © 5 kür kalmış bir genç kızın yazısı çıkı. yor, bir erkek okuyucumun gözüne” çarpıyor ve hemen benden soruyor: — «Bu #4 yaşına kadar evde kalan genç kiza şu şartlarla ben talibim» di. yor. Okuyucumun mektubunu gazeteye geçiriyorum, altına da: — Ne çare ki ikisini baş göz ederek hâyır dualarını alamıyacağım, çünkü genç kız hakkında malümat sahibi de - Bilim, diyorum. Bugün açtığım mektublardan birin. cisi bu bahisle alâkadardır: * — İmza olarak M. A, harflerini kul. Iaran bir genç kız: «Size şu #âlük genç kız müna.. -İları icab edermiş... sebetile mektub yazmış olan erkeğe ben talibim» diyor, İddiayı garib görmeyiniz, bu sütun. larda ayni çeşidden başkaları da çık - miştır, Fakat Bayan M, A. da hayal #ukutuna uğrıyacak, çünkü tıpkı ken. disi gibi o erkek okuyucu da bana ad. resini vermemiştir. * Böyan Ayçeye: — Ben şahsan maskeyi sevmem. ka. dının mecburiyet halinde hafif retuş ile olduğu gibi görünmesine taraftarım. Fakat mademki istiyorsunuz, gülünç olmamak şarlile yapabilirsiniz, yalnız Şurasına dikkat ediniz: Boyama sarı saç ancak açık eli gözlülerde. gidebilir. kirpikleri de hiç değilse açık kumral olmak şartile, TEYZE Pudrayı tutmak için gündüz kremi: Stöarine 5 gr. Eau d'hamamâliş 5 gr. Giycerine Ser. Hepsini ben maride, yani kaynar suya batırılmış bir kab içinde ııtırsınız. İyice Reşad Saka vaz'ıyed etmiş, iki ağır ya- İlan takas sulistimali (o davasi) 2 ralı da cankurtaranla Cerrahpaşa has- |dün neticeye varmıştır. pe tanesine nakledilmişlerdir. Dün, öğleden sonra Sultanahmed | kında da beraet kararı I inci sulh ceza hâkimi Reşidin huzu - Bunlardan gümrük ve : mez runa çıkarılan Ayşe, yapılan sorgusu|faza memurları vazifelerini a eridikten sonra 10 damla amoniak katar, |sırasında vak'ayı şöyle anlatmıştır: memlekete kontenjan harici mal karıştırırsınız, Sonra on ki damla kadar ya mine çiçeği esansı, yahud hoşunuza giden bir başka esanstan ilâve edersiniz. |bekleyip pudralanırsanız dahs iyi olur.İlen tüccarlar da, muamelelerind Sg Bu krem pudrayı mükemmel tutar, Ta. | Cüd, kremi içmiye vakit bulur. Görüyör-|lete z4rar verecek bir cihet bil ondan evvel süreceksiniz. Hattâ biraz su li — Ben birlikte yaşadığım (âdamla|ederek,“Türk parasını koruma na muhalif hareket ettikleri id8” p. il il Mahkeme, hâdisenin 49 suçlufU” Skye skibrepryer remaszamz eo SEEEĞİİTELİL TİLLO KK

Bu sayıdan diğer sayfalar: