18 Haziran 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

18 Haziran 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Mısır ve Türkiye Yazan: Muhittin Birgen sır Hariciye Nazırı Abdültet- tah Yahya Paşa, dündenberi Türkiyenin misafiri bulunuyor. İki mem. İekot arasındaki dostluk münasebetlerini yeniden kuvvetlendirmek ve Mısırın ha. Fici siyaseti ile Türkiye siyasli arasında âhenktar bir tesanüd tesis etmek maksa. dile yapılan bu ziyaretin Türkuyede lâ. yık olduğu ehemmiyetle karşılanacağını söylemeğe lüzum bile yokiyir, "Türkiye ile Mısır arasındaki tarihi mĞ. nasebetlerin derinliği üzerinde de aynca durmaya ihtiyaç olduğunu — zannetmiyo. Fuz. Osmanlı imparatorluğunun karnım. 'dan çıkmış birer kardeş olan bu iki mem. leket, ayni tarih devrinin müşterek kül türünden süt emdikten sonra, biri bir ta- rafta kendi rüşdünün teşekkül safhala. eçmiş, diğeri de öte tarafta ist evir devir inkişaf edin mücade. İeleri arasında, Türk milletine yeni bir tarih yaratmaya muvaffak olmuştur. Ka. hirenin henüz yaşamakta olan birçok an'a peleri İstanbul hayatının ne dünü, ne de bugünü için'meçhul olan şeyler değildir. Bunun için, Misir ile Türkiye arasında, Mmanasile iki kardeş alâkasıdır. Zin mutlaka kanla teesüs etmesi lâzım gelmez; bunda terihin rolü daha büyük olduğuna göre, Mosırla Türkiye kadar birbirjerine yakın bir kardeşlik alâkası taşıyan memleketlerin &Z bulunduğu mu. hakkaktar. İle, < Aralarındaki tarihi münasebetler bu kadar kuvvetli ve derin olan bu iki mem. inünasebetleri bakımından da veziyetleri birbirine çok yakın âmillerin tesiri altın. dadır. ! Türkiye ve Masır, kendi hududlerı için. de inkişaf halinde bulunan iki milletin vatanlarıdır, Bu milletlerin.normal bir İnkişaf seyri takib ederek ; yükselmeleri ve diğer medeni milletlerin seviyelerine warmaları için muhtaç oldukları en mü. bim şey, sulhtür. Her iki milletin sulhü de bir Akdeniz sulhü olduğunu söyleme. her iki memleket te Akdenizde sulbün| bifküm sürmesini ve bu deniz üzerindeki | ticaret yollarının bütün dünya milletle. rihe daima açık durmasını isterler. Mare #Nosirum siyaseti, her iki memleketin de| hayati menfaatlerinin aleyhinde bulunan | gayeler takib ettiğine göre, gerek Mısır, | gerek "Türkiye bu siyseetin tehlikeli inki. K saflar takib eden seyri karşısında, kolla. Tini bağlayıp lâkayed bir seyirci vaziye. inde kalamazlar, Bunun için, dünyanın bugünkü vaziyetinde Kahire fe Ankara. nın karşı karşıya geçip konuşmaları ve iki devlet siyasetini #henktar ve mütest. | nid bir hareket içinde, Akdeniz sulhü ga-| Yesine göre ayar etmeleri gayet tabil bir © hâdise olarak telâkki edilmek lâzım gelir, Bundan evvelki Hariciye o Vekilimizin Kahireye yaptığı seyahat bu gayeyi takib etmiş olduğu gibi bu defa Mısır İlariciye Wezirinin Ankarayı ziyareti de #yni he. defe doğru atılmış yeni bir adımdır. * Mısırla Türkiye arasında vd olan bu çok esaslı menfaat alâkasının yanı ba. şında bu iki memleketi birbirine bağlıyan bir de geniş bir ittisal sahası vardır ki o da bütün Arablık âlemidir. Bazı müfrit Arab nasyonelistlerinin Türkiye hakkın. 'dâ fena zanlar ve fikirler beslemekte ol. malarına rağmen, Arablık âleminin ileri gelenleri ve bu arada bilhassa münev. werleri çok iyi bilirler ki Türkiyenin A. rablara karşı taşıdığı duygular, yalnız dostluk ve kardeşlik duygulardır. Mısı. rın Arahblığa karşı günden güne artmakta olan alâkalarının kuvveti izaha muhtaç olmadığına göre bu iki memleketin siya. setleri her tarafta tam bir ahenk ve intı. bak içinde bulunmaktadır. Harici siya. seilerinde bilhassa Akdeniz sulhü ile bir. Birlerine bağlı bulunan ve milli siyasetle. rinde de hiçbir ihlâf noktası mevcud ol. yan Mısır ve Tükiye, tam kardesçesi. ne elele vermeğe namzed memleketler. dir. Bu, şimdiye kadar böyle oldu. Tler ne zaman Türkiyenin bir derdi olduysa Mı. sırın kalbi bunun için sızlar; ne zaman Mera ıztırab veren bir vazivet gördüyse İP Türkiye ayni ıztırabı kendi kalbinde duy. ! ! | İeketin bugünkü dünya içindeki günlük) Resimli Makale: f Herkesi metetmek, herkes hakkında küçük ve fena bir politikadır. Anlıyan kümden . birini verir: Müradir, “| der. yahud Herkesi beğenen adam.. 8s Her insanın ka! terazi vanhır. her gösterdiği rakamı fakat dili mecburi sitayişte bulunmak hakkınızda iki bü. anlı zdır, fasmda muhetsbinm kıymetini ölçen bir zaman hareket halindedir, fakat terazinin söyliyecek olan dildir, teraziyi işletmek, iyet olmadıkça sıkı tutmak lâzımdır, İngiliz Kral ve ruh bakımından mevcud olan alâka, em! Kraliçesi maden Amelesi kıyafetinde ge hacet var mı? Her iki memleketin de| Amerikada bulundukları sırada, Onta. hayatları Akdenizin hayatına bağlıdır; rioda Sudburyda bir nfkei madenini ge. | zen İngiliz kralı ve raliçesi resimde gör. düğünüz muşambaları giyinmişler, basla. rına da çelik kask geçirmişlerdir. Burada, kraliçenin, kedanlığı hâs bir zarafetle bu kaskı bile kendisine ne güzel yakıştırdı. ğını görüyorsunuz, Her yıl denize düşen 4 yaşında bir çocuk Londrada Somersette 4 yaşlarında bir İngiliz çocuğu doğduğundanberi, her se. neğe bir değa olmak üzere dört kere de. nize düşmüştür. Her seferinde de ağa - beyleri tarafından kurtarılmıştır. du; bilmukabele, birinin, de daima ötekini memnun etti. Birbirlerine bu ka. dar derin duygularla bağlı olan iki mem. leketin: bugünkü dünya vaziyeti karşı. sında ayni menfastlerden mülhem bir ai. yesetle elele vermeleri kadur tebil bir si. yaset olamazdı. Bügün bü siyasetin üze. rindeyiz. Ümlâ ederiz ki Misir Hariciye Nazırı Türkiyeye yaptığı bu ziyaret esnasında şa Üzerinde bir nebre durduğumuz haki. 'katleri deha etrafile görecek ve Mira döndüğü zaman kardeş bir milletin Mısır. Tilsra karşı duyduğu duygulari tercü. manlık edecektir, Muhittin Birgen İSTER nın fıkrasından çıkardık: Dört sene evvel, bir mecmua idaresi, bir gü gönderdiği makbuza. bir iki kuruş farkla yanlış bir pul ya. pıştınır. (Not: Dört sene evvel). Pul müfettişleri gelirler, tetkik ederler, bu yanlıstığı gö. rürler ve mecmua sahibine yirmi beş kuruş ceza keserler, (Not: Yirmi beş kuruş ceza). Fakat bu ceza tahsil edilinciye kadar mecmna kap sahibi o günden bugüne kadar devletin bütün vas aranır. (Not: O günden bugüne kadar.) Mecmuâ sahibi, o günden bügüne kadar İstinbuldan, hat- İNAN, İSTER İNAN, Aşağıda göreceğiniz sâtırları arkadaşımız «Peyami Safas. gn Hergün bir fıkra Kık dokuzluktan İçki içmeyi seven anlatıyordu: — Dün birdenbire nezi& olmaştum, akşam eve giderken bir şişe kırk do. kuzluk aldim. Evde açtım, “İki saat sonra hiçbir eser kalmamıştı. Bir başka mezleli merakla sordu; — Nezleden mi? — Hayır, kırk dokuzluktan! NN. Boynuna kürk diye Köpeğini asan kadın > Bu Nevyorklu madamın boynuna dola. dağı bua, sandığınız gbi sun'i değildir. Canlı bir köpektir. Hanımın boynuna kemali istirahatle yerleşir ve keyfinden kuyruğunu nazlı nazlı sallar. General Pershing Fransada Umumi Harbâe Fransadaki Amerikan orduları başkumandanı General Pershing Parise gelmiştir. General doktorlarının tavsiyesile otelden dışarıya çıkmamıştır. 79 yaşında bulunan general, Fransadaki Amerikalilerm harb mezarlığını ziyaret maksadile Parise gelmiş bulunuyordu. İSTER ve ker nden bu k gazeteye Koskoca bir dasya a İngiltere at Yarışlarında Yeni şapkalar EE Londrada yapılan 1939 yılı Askot yarı. Şi, en son moda tuvaletlerin teşhirine ve. sile olmuş, ve sosyeteye. mensub İngiliz leydileri birişirinden güzel şapkalar ve tuvaletler giyerek, yarış yerini bir gülis. tana çevirmiştir. Resmimiz, yatışta bulu. şpan İngiliz bayanlarından birini göste. İli Delilerle akıllılar arasında yapılan maç delilerin galibiyeti ile bitti! İspanyanm Bilbao şehrinde delilerin. akıllılar arasında bir futbol maçı yapıl - muş ve deliler takımı dörde karşı 2 sayı ile akıllılar takımını yenmiştir. İngilterenin en güzel kadınlarından biri yatalak İngiliz kadınlarının en güzellerinden olan Babe Biythe geçen sene dans e - derken, yere düşmüş, sırtını incitmiş - ti. Gün geçtikçe ağrıların şiddetlendi - ğini gören artist hastaneye yatmış, ve hastalığı birdenbire seyrini değiştire - yek, amudu fıkarisinde iltihab husule | getirmişti. 8 aydanberi yatalak bir hal- de bulunan artist iyileşmeğe yüz tut - muştur. Gelecek < 'Teşrinlerde ayağa i kalkacağı umulmaktadır. Genç ve şi - İrin kadın: «— Ah bir gezebilsem, başka bir şey istemem» demektedir. İNANMA! dü Ankara caddesinden ayrılmamaştır. Nasılsa bulunamaz yirmi beş kuruşun tahsili için koskoca bir dosya teşekkül eder, tabil birçok memur da çalışır. (Not- ve birçok memir). Nihayet gene mecmua sahibini bulamazlar, nerede ça - beş kuruş vererek lıştığını bir örkedaşma sorarlar, o da adres yerine yirmi hem arkadaşını takibden, hem de dev. leti virmi beş kuruş için, dört sene, belki yirmi beş misli israfa devamdan kı Bu vak'a yüzde veren benim ve va S5-'TER urtarır, (Not: Belki yirmi beş misli israf) yüz doğrudur, çünkü yirmi beş kuruşu kbuz yazı masamın gözünderir. (Not: Bu vak'a yüzde yüz doğrudur.) İNANMA! Sözün kısasi Gardenbar yıkılıyot E. Talu Gardenbar yıkılıyor... Akşamları, yorgun anğıa şaraba çıkıp”ta, temiz havayı terciti ee daima sahanlığında durduğum şe” İla semte doğru giderken, nazarla an seferinde biraz daha küçülen o ka cüssesine bir nevi merhametle Bu Tepsbaşı civarı gençliğimizin heyecanlarını karşılıyan bir yerdi. rajimet eylesin, kayınbaban Ba ed anım hitmetile, ilk tiyatro VE va binası orada kurulmuş, Beyoğlu Ve al bir kısh İstanbul halkımın meleği da sına mahsus ilk Belediye bahçesi vücud bulmuştu. Biz burada, garb tiyatro san'si yüksek, en kıymetli mümesgillerin i dik. Sara Bernar'ı, Koklen kard? Margent Marenoyu, Silveni, Rejsii o ahşap tiyatronun daracık görüp tanıdık, Bahçedeki mızıka köşkünde, lr i vapuru hümayununun orkesirâ gep man Lange beyin, san'at aşkile yi kolları, sağa sola sert hamlelerle ini si dönen sempatik başı hâlâ gör ağ önündedir. Müzisyenleri de, şefi “yi mükemmel olan bu orkestra bizim gö. gerb müziğinin zevkini aşılamak DÜ sunda ne kadar hizmet etmişti! O dediğim tarihlerde Gardenbefr nin o köşesine henüz 0 Dd müriii o tp dinle İçe kotdurmatıştı. Orası etrafı açi üstü kapalı bir gazine âdi. Şehrin MÜ yi İ simaları, yaz akşamları oraya gelir. sadi ce karşı, hasır koltuklar üzerinde otv bir yandan piyasa eden halkı temaşi d bir yandan da orkestrayı dinlerdi. al Gurdenbar buracığa, Harbi Um N bütün diğer bid'etlerile beraber s0! Ve onun sökülmasile, TepebaşındsM kibarlığı, nezaheti kaçırd. Ve PÜ muhterem şeyin yerine artık sefal€'» mil manâ ve şümulile kaim oldu, «Harberlesi zevki» babalarımızil. ye beylerimizin bu nam alında Yargi rından bambaşka bir şeydi. Onlar Pa” Komedi Fransezinden hoşlanıyor» xA rağbet ediyorlardı. Sonrakiler, en âdi di feşantanların repertuvarma teni , tiler, Ve Gârdenbar, bunların nabli göre şenbet vermeğe başladı. Bu $€© içerisine daima alkol ve bazan da katılıyordu, Bu zehirin tektük han lar bile söndürecek kadar kuvvetli 9 ğu zamanlar oldu. Şimdi yıkılıyor. 1 Onun kiremidleri anmış çatısıni: Sa leti kalmış cidarlarma, yere yasl8! kapılarına baktıkça, hem bir yanda” #kibetine acıyor, hem de kendi ke gâirin mtsramı tekrar ediyorum: Elbette olur ev yıkerın hanesi vir Mi sanalin Ölrem Gal, Mısır Veliahdine nişan Paris 17 (A.A.) — Lebrun, Veliabâi Prens Memed Aliyi kabul derek kendisine Lejyon dö Nör i nının büyük haç rütbesini verniği # ! ji . ——.mn0asnsmsasana0a sanem laranasamasasaammasess0 TAKVIM Bi SonPostanin TARİH MÜSABAKASI, we KUPON

Bu sayıdan diğer sayfalar: