February 23, 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

February 23, 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ki gn Sultanahmedde Adliye Sarayı istemiyenler: “Sebeb yok, sadece İstemiyoruz , demelidirler Ekrem Uşaklığil akit başmuharriri Asım Us müs- takbel adliye sarayınm Sultan- ehmedde yapılmamasını istiyen gazete - cilerin daima ön safında bulundu. Düşüncesinin doğruluğunu isbat etmek için de, adliye binasına tahsis edilen eski hapishane binasının altında tarih! İbra - bim Paşa sarayının enkazı bulunduğu iddiasına istinad etti. Fakat Yapılan araştırına ve inceleme iddiayı teyid etmekten uzak kalıyordu, muhte - rem doştum bir başka silâha baş vurdu, şimdi bu bahis üzerinde bir yıl evvel yaz- mış olduğu bir makaleyi hatırlıyorum, iye sarayının ve hü- kümet mahallesinin Sultanahmed mey - danında tesisini derpış etmiş olabilir, Fa- kat unutmayalım ki, şehir plânı henüz tasdik edilmiş değildir. Adliya sarayını Sultanahmedde yapınak için müstakbel gehir plânının projesine İstinad ederek şimdiden faaliyete geçenler hükümetçe battâ görülmemiş olan bir plânın zım - nen tasdiki manasına gelebilecek olan bir harekette bulunmuş oluyorlar ki, doğru değildir.» Aradan zaman geçti. Bu zaman zar - tında da eski hapishane binasi yık'ldı, enkazı temizlendi, sıra yeni sdliye sara - yının yapılmasına geldi, o dakikada da orta yere yeni bir mesele çıktı: Şehir mütehassisı Prost sahayı gez - müş, ölçüp biçmiş, meydanın zarafet ve haşmetini temin bakım adliye si rayının 10 metre daha geri sına | Küzum görmüştü, bu lüzuma hükümet de| iştirak ettiği taktirde sahanın arka tara- fında biraz istimlâ apılması icab ede- cekti. Halbuki Vekâlet istimlâk içm ayrı bir para sarfına taraftar değildi, Prost- tan fikrinde ısrar edip etmediği soruldu. Prost da cevab vermek iiçin 10 günlük i istedi, Bu müddet henüz bitmedi. ii vabı da heniz hükümete verilmedi. Fa-| kat, | Muhterem Asım Usun senelerdenberi üzerinde wrar ve ateşle durduğu fikri bir defa daha müdafaa edebilmesi için yeni| bir fırsat çıkmıştır. Birkaç gün evvel mesele üzerinde ye- ni bir makalesi intişar etti. Aynen diyor ki; «— Hapishane ortadan kalkıp da sra yeni binanın temelini atmıya gelince kümetçe tasdik edilmiş olan bir şehir plâ- ni ortaya çıkıyor. Hayır; diyor; burada adliye sarayı ya- pılamaz! Demek ki bugün hapishane işindeki| mesuliyet tarihi kıymeti haiz bir bınayı yerine adliye sarayı yapma için yıkmak değil, yerine adliye sarayı yapılamıya - cağı şehir plânı mucibinca ma'üm olan bir umumi binayı, ortada yeni binanın inşası için hiç bir lüzum yokken böyle bir zamanda üstelik hazineden binlerce lira sarfederek kaldırmaktır. Yeni adliye saraymın yeni şehir plâ- ına göre nerede yapılacağı ne bina erni- ni sayılacak makam mümessili sorup öğ- reniyor, ne de ona sizin yeriniz şurasıdır, diye yer gösteren bulunuyor.» * Muhterem Asım Usu üzüntüden kur- tarayım: Benim bildiğime göre hükümet- çe tasdik edilen şehir plânı değil. şehir plârının İleri projesidir. İleri projede tesbit edilen şey ise plânın ana hatlarıdır, | ana hatlarda da hükümet mahallesinin Sultanahmed meydanında yapılacağı tas- rih edilmiştir. Tatbikat plânı ana proje- min tesdikinden sonra yapılır. Filân bi manın ve meydanın hakikatte ne kadar sahaya #htiyaç göstereceği mutlak katl. yetle ancak e zaman anlaşılır. Vaziyet gimdi işte bu noktadadır ve görülüyor ki, ortada yapılmış bir hata yoktur. Fakat muhterem Asım Usun yazısında SON POSTA Resimli Makale : Bir ordu kumandanı erkâniharbiye yordu: sordu. Şu cevaba aldı; lenecek, delmiye çalışacaktır. Kumandan haritaya baktı: Iransada duvarlara Yapıştırılan afişler Fransada hükümet halkı tenvir etmek için duvarlara afişler astırmıştır. Bu &- fişlerden bir tanestni yukarıda görüyor- sunuz. Afişin mündericatı şudur: «Sinir harbini kazanalım! ve 25 sene evvelki gibi susalim... Sakınalım... Düş man kulakları bizi dinliyorlar» LEŞ eğ Amerikada en iyi giyenler Nevyarkda moda akademisi Ame - tikada muhtelif teşekküller mensub - yasında en iyi giyinenleri tesbit ve İlin eylemiştir. Moda ükademisinin vardığı neticeyi aşağıya yazıyoruz. 1 — Tiyatro ve sinema Adolphe Menjou. 7 — Resmi memuriyetlerde: Ayan. dan Cordell Hull 3 — Radvoda: Ted Collin. 4 — Snorda: Dan Toppink. 5 — Maarifte: Maury Paul 6 — İrad sahiblerinden: Toni Wil - Talns. 7 — Operada M, Tibett. Bunların hepsine birer kupa veril - miştir, Moda akademisi reisi madam Eloin Hartman'a göre şık bir adamm muhakkak yedi kat elbisesi mevcud olmalıdır: Üçü işine devam eylemek için, bi - ri spor için, ikisi yazlık, biri de gün - düzler! gezmek için! âleminde: ISTER Bir gazetede şöyle bir fikra okuduk: «Ölüm balinde bir hasta İstanbulda durulacak nokta yalnız bundan ibaret değildir. Filhakika tarihi incelemelerin müsbet bir netice vermemiş olmasına Asım Usun böyük kıymeti haiz tarihi bir eserin hedredilmiş olduğu dü- güncesinden elân vazgeçmemiş olduğu da gene bu satırlardan anlaşılmaktadır. Yalnız tahmin ediyorum ki, Asım Usun öç gön evveline gelinciy? kadar mevcud (Devamı 8 inci sayfada) rasında #lüyor. Fikrimizce, şimdi mahkemede olan bu davada bilhassa tetkike değer iki pokta ver: 1 — Ölüme sebeb ne olursa olsun, bir yerde hastalık asa- bi denildiği halde öbür yerde sarılık diye başk: bir yere gönderilmiş. Teşhleteki hata hâdise ile İSTER — Düşmanın tasavvurunu tahmin edebilir misiniz? diye — Tahkimatı henüz bitmiyen noktadan cephemize yük- — Fakat bu, bizim için en fena ihtimaldir, dedi. INAN, gidiyor, burada hastalığı asabidir diye Bakırköyüne gönde- riliyor, orada «hayır, hastalık asabi değildir, sarılıktır» de- niliyor, Cerrahpaşi hastanesi sağlık veriliyor. Cerrahpaşa hastanesinde ise yatak bulunmuyor; bir futbot topu gibi bir bastaneden öbür hastaneye atılan hasta, bu müracaatlar a- INAN, reisi ile konuşu - Bir insan hayatının dönüm noktasında, ne gibi ihtimal - lerle İrarşılaşacağını düşünmek mecburiyetinde kalacak 9- lursa kendisi için en fena, en tehlikeli olan ihtimalin ta - hakkuk edebileceğini düşünmeli ve bütün tedbirlerini böyle bir ihtimsli kenşılamak için almalıdır. İnsanın mühim da- «ikalarda şoşırmaması, gafil avlanmaması için bu lâzımdır. rresasananaamanaa gem Hergün bir fıkra Kısa masal İkide bir başı «ğrıyan bir adam, doktora gitmiş, doktor, adamın kafa tasını açmış, beymin2 bakmış: — Bozulmuş, demiş, yapılması lâ- zım. Birkaç gün bende kalsın. Adam beynini doktorda bırakıp çıkmış, günler geçmiş, ay geçmiş, G- döm beynini almaya gelmemiş, bir gün doktor yolda, adama raslamış: — Yaku, demiş, cylardır beynin benim muayenehanemde duruyor, ye- $ ip almadın. Adam cevab vermiş; — Hatırladım, demiş, amma lüzum kalmadı. İnsan böyle daha rahat ya- giyormuş. N Bir bilârdo Merallısının Bulcuğu çare ti gösteren bir sa at değildir. Bu, bilârdo merâklı - ga - yet kiymetliis. taka saklamak için bul duğu bir dir. Hoş değil mi? si bir zatın tebeşirini çare - En uzun Amerikalı Amerikad Dâhota askerlik şubesi - ne geçenlerde bir delikanlı muayene- sinin icrası için müracaat eylemiştir. İsmi Robert Waldow olan bu deli -| kanlının boyu tç metre. sikleti ise 145' İSTER Gureba hastanesine hastalardan birini İhtimal tahakkuk etmezse gene kendisi kârlıdır. En güzel Bakışlı ana Amerikada yapılan bir müsabakada, madam Harris «en güzel bakışlı ana ünvanını kazanmıştır. Filhakika madam Harrisin yüzündeki ana olmanın verdi! ği güzelliği, cana yakınlığı pek bariz bir suretle görüyoruz ve okuyoruz. Bir kataloğa 6.000 ton kâğıd Tundra posta ve telefon idaresi ta - rafından tertib edilen katalog ( geçen hafta piyasaya çikarılmıştır. Bu katalog için tam 6.000 #on kâğd istimal edilmiştir. Kataloğun #ikleti $ kilodur. İçinde tam 20 milyon tele - fon abonesinin ismi vardır. Bu katalog posta idaresinin o malik olduğu on bir matbaada birden basıl - mıştır Bunun için 30 Itnotip çalı - mek çin p çalıştırıl — —— a ar kilodur. Bundan dolayı askere elveriş. li aâdedilmemiştir. Muhakkak surette #kere yazılmak arzusunda (bulunan Robert harbiye nezaret'ne müracaatta bulunmuştur. İNANMA! hastalığı teşhiste bir doktoru mes'uliyeti mucib bir #iç e ii iie sinin dışarıya çıkarılmadan ya; teşhis ed'lir mi? Bu tarzda doktor üzerine düşen vazife olamaz. Fakat otomobil içinden pılmış bir muayene ile bir hastalık yapılmış bir müâyene ile bir Yi yapmış sayılabilir mi? ? — Hastanede bir tek yatak olmadığı takdirde mevcud yataktan kuldırıp diğer bir hasta; yı yatır- mak hakk: nöbetçi doktorlarına verilmerriş ğe an bu noktadan bir doktoru mes'ul tutmak doğru olur mu? sabittir, Vakıâ bir | yoracaklardır. ISTER Bu suallere doğru bir cevab bulmak için hildisenin muh kemesi fle allkadar > ğ adiiyeciler ile fen adamları hayli kafa NANMA! Subat “23 Fırtınanın lütfü: : Boğazda talık akını (Baştarafı 1 inci sayfada) Dün tekrar şiddet i sularını altüst e y & birbirine karıştırmış ve sıcak kânâlda kışlamak ti- »rik sürülerini suyun üstün suyun sathındaki 'balıkları rsemletmiş ve binnetice on binlerce balık sahillere vurmuştür. Bu vâziyet karşısında Boğazm her ik, yaka- İsında bulunan halk derhal faaliyete miş, ellerile, kova, z vasıtalarla bir hayli balık toplamı dır, Halkı takiben balıkçılar da harekete | gelmişler, ağlarla suyun $ lıkları çevirerek az bir emekic kayıkl “leri ve alamanaları doldur- Dün bu şekilde tutulup yalnız haneye getirilerek resmi mezad netites sinde satılan ve beheri 6-10 kilo arasm- da tehalüf eden toriklerin miktarı 17 bin çifti bulmuşt 120 bin kilo tahmin edi- len bu balıkların çifli 55-57 kuruştan der- ha! İtalyanlar hesabına ihracatçılar ta- rafından satın alınmıştır. Halk tarafından tutulup evlerine gö türülen balıkların da mühim bir yeküna baliğ olduğu söylenmektedir. Bu sebeble dün şehrin birçok noktaia- rında büyük balık alışverişleri olmuş, birçok kimseler kolayca yakaladıkları al- tı, yedi kiloluk balıkları 10-15 kuruş gibi İçok ucuz bir fiatla satmışlardır. Fırtınanın tevlid ettiği bu balık kırgı- nından Boğazın derinliklerinde kışlamak Üzere yatan karagöz, barbunya ve istav- rit sürüleri de müteessir ölmüşler ve bunlar da sahillere düşmüşlerdir. İlk to- rik bolluğuna yetişemiyen halk geç vak- te kadar bunları toplamıştır. Dün fiatlar çok ucuz olmuş, balıkha- nede fiatlar 15-20 kuruş olduğu halde birçok yerlerde en nefis balıkların kilo- su 5 kuruşa satılmıştır. Dün bu mevzu etrafında görüştüğü- müz bir balık ihracatçısı bize şu izahatı vermiştir: «— Bir hafta devam eden son fırtına lar dolayısile balıkçılık durmuş ve balık Mhracatı ehemmiyetini kaybetmişti. Ayni sebebden az tutulan toriklerin çifti 40 kuruştan 86 kuruşa fırlamıştı. Halbuki bugünkü fırtına balıkçılıkta arasıra görülen bir sürpriz tevlid etmiş- tir. Bu sene torikler kışlamek üzere İz- mit körfezini intihab etmişler ve körfe- zin 60-70 kulaç derinliklerinde yatmış- lardır. Küçük bir sürü de Boğaziçinde kışlamıştı. İşte son iki şiddelti poyraz fırtmasının tesir ettiği balıklar bunlar- dır. Fırtına Boğazdaki sıcak ve soğuk kanalları birbirine karıştırmış, sıcak ka İnalda yatmakta olan terikler soğuk ka- naldan gelen sularla ölmüşler ve karaya düşmüşlerdir. Geçen sene bu mevsimde torik fiatla- rı 20 kuruştu, fakat harb dolayısile et istihlâkinin tahdidi erilerimiz olan İtalyan ve Yunanlıları üç misli flatla batık almağa sevketmektedir» Bu'gsristan Hariciye Nezareti Genel Sekreterliği Sofya, 22 (A.A) — Atina büyük ek çisi Dimitar Sişmanof, hariciye nezareti genel sekreterliğine tayin edilmişte. Vilâyet dahilinde bazı şoseler yeniden yapılacak Edirnekapdan itibaren Saray ka - zasına kadar imtidad eden şose yeni - den yapılacaktır. Nafıa Vekâleti yolun inşası için | buçuk milyon lira tahsis etmiştir. Bu arada Hadımköy. Çatalca. Çer - kesköy şosesi de 400 bin lira sarfı ile caktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: