17 Haziran 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

17 Haziran 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

17 H an Fransa muharebelerine SON POSTA aid suallere cevablar I— Fransa mağlâb oldu mu? — Mağlüb olan şimdilik yalnız Fransız ordusudur. Bu ordunun Belçikaya yardıma iden ehemmiyetli bir kısmı, (Belçika ve İrziliz seferi ordularile birlikte 10 Mayı tan 4 Hazirana kadar süren Belçika, Ar - den, Artuva ve nihayet Dunkerk muhar belerinde bozulup imha edilmişü. > de Fransız ordusunun asıl büyük ki Şimali Fransa meydan o muharebesind b edilmiş bulunuyor. Fransa bundan sonra ıda ne yapabilir? Fi yapabil şeyler vardır. Fakat ilk alacağı bir aşağı Sen nehri lerine karşı, sol cenahta daima rtebe fazla kuvvetli bulunarak bur göstermektir. larin Loren di kerlik a daha epey ı askeri ted rvvet- kün ada üs ği Mar ve bilhassa Ars k, kısmen v« sol cenah ordu! yarda Orlenr - tına doğr: ları, cenub ba mumüi ha şiddetine alığı ne yapıp — YAPIP atında p Argon, Loren İeri mukav F sol cenahını vetli bulund ve Alsas ordula z vallon - Dijon - İsviçre hududu N hattma ve daha sonra da Luvar nehri £ vine çekmeğe ve buralui lidir. Bu çekişler es umur da toplama ret etm ve demiryollar tam dır. i e > 3 — Fransız orduları tehlikede mic — Paris ve Marn Fransız ordular yu. andâki hal ve veziyeileri taramile mi İâmumuz değilse de, Almanlar, o motörlü ve metörsüz tümenlerinin cenub istikame şinde aleddevam iler meleri sebebile rie Üeden Fransız kollarından daba ileri ge gerek bunları önlediklerini söylüyorlar. E ğer bu haber doğru ise o halde Paris ve Mam Fransız ordulazı Ken - Orlean - Luvar k ve p bulunuyorlar de - Argon ve Loren hattına varmadan bozulm mak tehlikesine maruz mektir. Daha şarktaki Fransız ordularının cenub bi #indeki tabii ric'at hatlarmın kesil ten meydandadır; “çünkü Tiyerri Üzerinden cenuba ilerleyen o Alman n ve motörlü kolları St. Dizler ve Tro- es mevkilerini cenab doğu (o istiknmetle - Şalon Tinde geçmiş bulunuyorlar. Bu / vaziyette | on ve Lo ren'dek! Fransız orduları beye ve Lara Pi, en 2 doğru geçmeleri fevkalâde güçl Y Bünlarm dosdoğru cenuba yi apka garnitürlerinin zenginliği elinoe şapka garnitürlerin- Bahar ve YAZ Phir neş'e başlar. Çicek, > e xenk süz başları süsler. , MEYVA yel bir bahar ve yaz gap - bu tw ii tülü sarı. sağ yarımı süs, Rengi sar cinler Mez. Tıpkı çay gız bir da süre sü em yağı 24 de benjoin 8 g «İbebleri F nmile tahrib olunmalı -|“ .İmalarma b. çakan -İ” Şato -| YAZAN Emekli general H. Emir Erkilet Son Poslâs gin askeri ld ın cenub doğusunda Ren neh İrini geçen ve Belfor üzerine yürüyen Al man kuvvetleri tarafından önlenebilecek - İir. Bu sebeblerle bu orduların, Almanlar rafından tamamile sarılarak esir olmaları eğer mukadder değilse, ancak bir çok top, araba, ve ağır malzeme bıraktıktan sonra, İbir kısım insanları bir kısım hafif silâh, at İve seri vasıtalarla kurtulabilecektir. 4 | — Müttefiklerin, Polonyadan İda Şimali Fransa meydan , simdiye - Bunun sebebi nedir?,, tatunuz muharebesine kadar bütün harblerde ve uğradıkları bü aş sebe Biri hasmı ymak ve onun yalnız eksiklerini gö rmek, di, de harbe lâ; & meydan muhareb yetlerin mütt, lere ve bil - nsaya pek ağır olmalarınm se - muharebeleri si zaruret yok- İken, bi'hasın Valansiyen torbası içinde ve da Azgonlarla Lorende, dan fazla musirrane bir lüzumun kım tabiye < i - ında kalan fakat bu ric- ati vekit ve zamanile yapamıyan kavemetleri göstermek olmuştur ceyşce Yic'at ıztar ordular ekseriyetle ric'nt hatları kesilmek tehlike - » bu da onların bozulup dağılr >ebiyet Verir, İ Fran İkiyet ümidi kalır — Bu ümid Fransız ordularının şu an - İda içinde bulundukları müthiş cehennem - en mümkün mertebe selâmetle kurtulup Luvar nehri hattına az çok iyi bir halde var- dır. Çünkü Fransanın m takbel askeri mukavemet bu ordu ve İngiltere için muvaffa adı mi? Kö hep 1 teşkil edecektir. Eğer Fran , Almanların motörlü ve me mesaisine İsiz ordula' ve uçak filolarının öldü - erinder kendil abilir ver törsüz kolları si mümkün mert I e edebilecek- iryol köp- su deposu, makas, veya imlâ, bırakmazlarsa we bi | fabrikaları, imalâthane ve atölyeleri esaslı İbir surette tahrib edebilirlerse, o zaman ge- rilerde meselâ umumi Luvar haltında yeni bir mukavemet sistemi kurmak kabil olur, ü bu tahribler sayesinde Almanların bütün ordularile takibde bulun: rna mâni olurlar ve bu suretle, İngilterenin mal zemece ve askerce ve Amerikanın da mal- zemece vukubulacak olan yardımlarile ye- esnasında Alr â tek bir yol veya de istasyo “askeri kh y ni bir ordu kurup hazırlamak için lüzumu kadar bir zaman kazanabilirler. 6 — Aksi takdirde? — Aksi takdirde Almanlar Fransiz or - dusunu sonuna kadar takib edip tamamile dağıtabilirler. 7 w— Ondan sonra? — Ondan sonra Almanların İtalyan ha. va ve deniz kuvvetlerinin yardımile İngi - İlizlerle esaslı surette uğraşmaları işi gelir ki bunun şekil ve neticelerini şimdiden tes- mek güçtür. 8 — Almanlar ), İngiltere adasına büyük kuvvetler çıkarabilir mi? mesele Fransız ordusunun kalk - masına tâbidir. Luvarda kuvvetli ve daima enmekte olan bir müttefikler ordu. d bulundukça, Almanların İ tereye büyük kara kuvvetleri İmeleri bahi su mev va Alman , Fransa is mevzuu olmaz. kuvvetlerinin büyük da, pek yakında serbest da olursa Umanlı gi leri müm in kara kuvvetler hücum etmeyi d iz dir. üşünm Lehistan, Danimarka, Norveç, Ho- landa, Belçika ve şimdi de F rebe ve hareketleri ları hiç yorulmazlar & rin mese ansa muha « ya s1 Alman ordu- > Ve sonra bunla - 40 kadar nan kuvvetleri eksilmez mi? — Muzaffer ordular yorulmazlar. Zafer ve galibiyet bilâkis askerin ve k ların şevk ve hevesini v kuvvetlerini arttırır. Bil lübiyetler ve ric'atler © ve hem de maddi ve der, Mağlüb orduların insanca ve hele silâh ve malzemece zayiatı galib ordulara naza - ran daima çok daha fazladır. Unutmama - lı ki mağlâb ordunun kaybettiği silâhlar, malzeme ve mühimmat hep galibin eline geçer Ondan sonra galibin, tümen gibi büyük birlikleri zayist sebebile eksilmezler ların kaybedecekleri er ve sü - ideki depolardan o muntazaman ikmal olunur. Keza silâh, mühimmat ve se eksikleri de gerideki anbarlardan ansada tömen tahınin dolayısile is devamlı mağ - lan hem yorar nevi zâfa duçar e- ve yeni fabrika istihsellerinden tamamla - k mik yaralı ve bilh vermesi İve bundan buşka büyük sayılarda top. İher türlü muharebe vasıta ve alâtı kaybet- ve yüzünden onun eri birlikleri inh eder. Ve sonra bunların bir kaçının ba- kiyelerinden yeni müretteb birlikler yapı - hır. Bu suretle mağlübim tümenleri azalır fakat galibin noksanlaşmaz. l — Fransa münferid sulh yapar mı? — Onu yu anda kestirmek pek güçtür. Çünkü Almanların Fransız ordularını ta - kib neticesi henüz belli olmamıştır. (Devamı 7 nel sayfada) r gazetede okudum: Ş ayriyenin 72 aralı vapuru avudköyünde bir apartımana bindirdi. » — Acaba neden? Ar Düşündükçe aklı geldi; Şirketin 72 numaralı vapuru hör züma: İki gibi istiab haddinden ağını yolcu al Vapur apartımanın önüne geldiği zaman kaptan, apartımanın içini görmüştü. Vapu- run yan yolcusunu alacak kadar büyük o- dalar, bütün bu odalardan ancak bir tane- İsinde bir tek insan var. Kaptan kızmıştı: | Bu ne adaletsizlik. Kaptanı olduğum İvapur kadar büyük olsun da içinde bir tek insan bulunsun. Bu meseleyi halletmek icab eder. ma birşok aktar- irdi. İ Dedi ve vapımın yarı yolcusunu ma etmek arzusile apartımana bi Bir başka ihtimal de şu: Hıncahınç dolu vapurda apdrizmas a8- bibi olan ancak iki üç kişi vardı. Diğerleri bir apartımana sahib olmak için, için için yanan insanlardı. Vapur apartımana yak- İaşırken, içlerini çekmişler | — Ah biz de böyle bir apartmana ka- vuşsak. Demişlerdi. Binden fazla insanın gönül İarzusu gayri mer'i bir kuvvet muhassılası halinde kaptanın bütün benliğinde tes vapuru müşterek (gayeye yani göstermiş, GONÜLİŞLER Sevgi ile servet arasında ün bile zikredihne- Oturduğu şehir ismi sini ehemmiyetle ta İokuyucum müşkül bir vaziyet kalmış. Evlenecektir, karşısında iki muhtemel &ş ver, birincisini seviyor, bu fakir değilse de zengin hiç sayılmaz, ikincisi ise çok zengindir, fakat soğuk mu, soğuk, Allahım, İbari günün birinde sevilebilmesi ihtimali ol- Jsa, ne iyi, fakat o da yok. Ne yapmalı? encin sualini de, düşüncesini de, en- Buldum. Zira söylediği inandığı kadar istemedi- İği muhakkaktır, gözü zengindedir. Aksi takdirde hiç düşünmiyecekti, hele bana hiç yazmayacaktı. kararın verecekti, ne olur- sa olsun onunla evlenecekti, Fakat düşün- İmeye, sormaya lüzum görmüş, mese İekin © üzerinde £ durmuştur, | binaen - aleyh © menfaati O zenginle (o evlenmek- tedir, müreffeh bir hayat yaşamak - tadır, eğlence sevmektedir. Hareketi doğru mudur, değil mi? Tet- Böyle iken kalbine büyük bir cebre - derek sükünetini muhafaza etmeğe mu- vallak oldu. Sizinle her zaman için dost kala - cağım Handan. Genç kadın hafifçe bağını kaldırdı, dudakları az bir mesafede karşılaştı, â- detn nefesleri birbirine o değecekti Tam © sırada tekrar başını yana çevirdi ve meyus bir tavırk — Unutmuştam manda sanıyordum... Halük? — Evet Handan, unutmadım. Handan derin bir ah çekti — Fakat şimdi karın var, onu düşün- mek lâzm... Afedersin, Allaha ismar - ladık Halük. Kapı kapandıktan sonra genç adam bir iki saniye ayni yerde hareketsiz kaldı. Yüzü sapsarı olmuştu. Elleri titriyor, bü- tün damarları bir nabız gibi şiddetle a - tıyordu. Bu heyecanlı halinde, Handa - min sözlerine İnanıyor, onun hakkında fena fikirler yürüttüğüne, onu anlıvama- dığına, ona İâyık olduğu hayatı hazırlıya- Hatırlıyor musun O, kendi kendine böyle feci bir mü- endele ederken Zeyneb odasına gitmek için yavaşça kapıyı açtı ve ona takılan gözleri müthiş hakikati gördü, Zavallı adam, bu fettan kadının elinde gene bir olmuştu! Keşki biraz evvel bir hisle hareket ederek sade ti nefsini düşünecek yerde Ha- yardımı için onu © yı - lan kadınla yalı akmasaydı! Fakat Handanın hücumları © kadar alçokça ol iz Zeyneb ikrahla tit - ği samimiyet komedisi. ADMIRE İK kalbi kocasına le çarpıyordu. rahat bırak - ne devami Odasına ge Nakleden: Muazzez Tahsin Berkand anın kabuk bağlamasına razı olmuyordu? Ah, Halük bir defa olsun, kendisini hakiki bir dost gibi düşünen karısını din- lesel Bir müddet için o müstekreh çifti görmeseler, ikisi için de ne iyi olurdu? ble Halök böyle ıztırablar için- mırlarken zalım Handan, otome- bilinin yastıklarına gömülmüş, gülümsü- yordu. «Erkeğimi elimden alanin erke lirimiu bu iş pek güç olmıyacak... O, zavallı ve iradesiz bir adam! Hâlâ beni eskisi gibi çılgınca seviyor... Arasını 80- Zutmadan harekete geçmel Bu kararını hemen tatbik etmek mak- sadile de, amcasının oğlunun evine tek- Tar yapacağı ziyaret için Zeynebin evde olmadığını bildiği bir günü intihab etti ve giyinmesine İevkalâde itina etti. — Sizin bana indei ziyaretinizi bekle- meden tekrar gelişime kızmıyorsun yal Zeyneb nerede? A.. evde yok mu? Ne yazık? Hiç beklemediği bir zamunda Han - danın gelişi genç adamı her şeye vağ - men memnun etmişti. Onu gülümsiyerek karşıladı. — Kızmak mı? Bilâkis pek memnun oldum. Zeyneb ançlarını yaptırmak için berbere gitti Handan sevinci ve gözlerine büyüley kanapeye yaslandı. - Geçen gün ağzımdan kaçırdığım itiraflarda dolayı bana darıldığını zan - nettiğimden bir türlü rahat edemedim, gene geldim. — Beni darıltacak bir şey mi #öyle - emeğe çalışarak ici bir mana vererek kedin şikâyetli nazarlarını ona dan bahsetmiştim. — Bu sözlerin beni müteessir etmiş, — Hakikaten müteessir oldun mu Halük? Bu suali sorarken şimatik bir çocuk tavrı takınmaştı, Tabit,.. sanımıştın? — Sen çok yüksek ruhlu ve âlicenab bir adamsın Halük! Senin maruz kaldı « ğin muameleye başkası düçar olsaydı kalbinde kim bilir we büyük bir kin ve intikam arzusu yaşatır ve benim ıztıra - bımla'sevinirdi. Memnun olacağımı mi — Senin aleyhine kullanmak için eli- me silâhımı veriyorsun Handan? — Hayır; fakat sen senelerce Beni sevmiş ve benimle evlenmek istememiş miydin? Halâkun lâkayd denecek bir tavırla: — Evet, vaktile böyle bir srzu duy- muştum.. Demesi Handanı birdenbire şaşırttı ve kendisine olan itimadını hafifçe sarstı, — Senin samimi ve derin duygula - rınla alay ettiğime hükmettin, seni e - İlimde bir oyun vasıtası gibi kullandığımı zannettin. Bütün bu düşüncelerini ank- yorum, Rolünü değiştirmiz. şimdi de iftiraya uğramış masum bir kadın halini almıştı Asabiyetle yerinden kalkarak odada do- laşmağa başladı — Neler di üğümü pek güç bir şey olmasa gereki öyle dolanp durma Handan, masa? keşfetmek Fakat oturmaz Genç kadın, sinema artistlerine lâyık bir maharetle divan üzerine « ömrünün en muvaffakiyetli ağa başladı, Kes kendisini istiy ve rdu lünü ve ömlelerle k aldatmadığ sebebler nal ateşli ona bazı mübu hahreket ettiği nla kendi arzu- sile evlenmediğini uzun uzun anlatı ve kendisine hayatın gadına uğramış za vall: bir kadın süsü verdi, (Arkası var) ihtimaller | , Apartımana b indiren vapur apartımana doğru çevirtmişti ve bu yüz- den vapuru apartımana bindirdi. Bir başka ihtimal de şu: Hava, bahar havası, Böyle zamanlarda apartrmanlı bilhassa deniz kenarındaki apartımanlarin balkonlarına genç kızlar karlar. Vapurla geçenlerin gözleri takılır bir daha kolay kolay ayrılamaz. Belki 6 apartmanın balkonunda da bir genç kız vardı. Güzel miydi; orasını bilemem. Fa- kat çirkin de olsa uzaktan güzel görünür ya... Vapurdaki erkekler © tarafa bakıyof- lar ve gözlerini ayıramıyorlardı. — Biraz daha yaklaşsak. . Biraz daha yakından görsek Diyorlardı. Vapur da yaklaşıyordu. On İar: — Biraz daha, biraz daha! Derken vapur o kadar yaklaşmıştı ki, artık geri dönmek manevra yapmak imkânı kalmamıştı ve apartımana bindirdi. Fakat bütün bunlardan daha akla yakın ihtimal şu olabi Şahikda yapıdan Biri ötekinden biçi sahili boy nanlar İNihayet ke İlardan bir tane ımanlar o malüm, numara Boğ pa ermişti, apartıman- iköy iskele- tutamadı, olan Arnav İsine yakın apartımana bindirdi. glulüsi lamel SEAN <A , kike değmez. Çünkü bu her şeyden evvel bir karakter meselesidir. İnsan hayata bir defa gelir, bir defa sever, ve bütün öm- İründe saklıyacağı en tatlı hatıra bu sevgi- nin hatırasıdır. O, para ile satın alınmaz, aranmakla bulunmaz, herhangi bir kıymet ölçüsü ile ölçülmez. Fakat bunu anlamak için, hayır takdir etmek için ya çok sev- meli, yahud da sevmek ve sevilmek yaşını atlatarak ihtiyarlığa yaklaşmış bulunmalı, Genç okuyucuma uzun uzadıya portresi- ni çizdiği zengin ile mes'ud bir hayat te- İmenni ederim. * Üsküda:da Bayan «M. Min e: — Çocuk küçüktür, size hakiki bir an» ne nazarile bakmıya elışabilir, siz de ona karşı ayni hisle mütçhassis olabilirsiniz. Ben bu izdivaçta bir mahzur görmüyorum, hat- tâ sizin hesabınıza fayda buluyorum. Yal. nız bir şartla: Çocuğa karşı hakiki bir an- ne hissi ile miltehassis olacaksınız. Bunu yapabilecekseniz terçddüd çimeyiniz. TEYZE “ Bunları - biliyor mu idiniz Pp Dört boynuzlu keçi Panamada Sambiosda bir köy lünün dört boy. muzlu bir keçisi vardır. Keçi henüz , yavru yap - tığı zaman yavru « ların da dört boynuzlu clup ci, ları meşküktür. * 27 defa nakav Boksör Tomi Melson, 10 rTavund luk bir boks ma- çında 27 defa nak- avi olmak sure- tile maçı kaybet - miştir, Her boksör nakavt etmek şampiyonu olmaz Va, bu da nakavut ıkta yonmuş, olr şampi « * 58 numara ayak Belakobada, bir dilmiştir, 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: