22 Temmuz 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

22 Temmuz 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DA N) Bigada Edremid cezaevinden kaçan azılı bir şerir yakalandı Biza -(Hususi) — Bayramicin Zer dalili köyünden olup birkaç ay önce İmahkümen yatmakta olduğu Edre . mid Cezaevinden kaçarak firar ha - İtinde kırlarda dolaşan ve gezdiği yer İerde sirkat ve ırza tasallut gibi ci- nayetler işliyen ve aylardanberi ta. kib edildiği halde bir türlü ele geçi. rilemiyen meşhur Yılık Osman ge . çen hafta Biga Çanpazarköyü za . bası tarafından yakalanmış ve kaçtığı Cezaevinin mensub olduğu Cümhuriyet müddelumümiliğine tes. rda kaçakçılığını sü . vari olarak yapabilmek için Biga ci. varındaki Ali Beyin değirmeni mer - asından çaldığı bir kurağı . artık ı düşüp kendisini taşıyamı. yacak bir hale geldiğini görünce-bo. gazlıyarak öldürdükten sonru yaya Olarak gezmeğe başlıyan bu azı şe. rir. müteaddid defalar muhtelif ce , Zaevlerinden kaçmış ve zabıtayı hay. Mi işgal etmiş zorbalardan biri idi Yakalanması bütün balkta memnu - miyet uyandırmıştır. Kayseri bez fabrikası müdürlüğü İ Kayseri (Hususi) — Kayseri baz fab rikası müdüriyetini dört senedenberi Idare eden Sadık Biğed Sümer Bank teknik müfettişliğine tayin edilmiş We dün fabrikanın bütün memur ve ustaları tarafından hararetle uğur. Manmış ve yerine tayin edilen Bursa 0 Tabrikası müdürü Nihad Kayseriye gelerek yeni vazife. gine başlamıştır. ( Küçük haberler N Çukurova köy eğitmen okulları — Önümüzdeki ders yılında Çukurova - nın daha $6 köyünde eğitmen okulu Açılmış olacaktır. Bu iş için maarif müdürlüğü, bütün bazırlıkları yap mıştır. Adana öğretmenlerinin mesken be. Adana öğretmenlerinin mes. dellerinin verilmesine başlan Adana Karataş plâjı — Adananın Karataş plâjının tasarruf hakkından #imdiye kadar maliye istifade ediyor. du. Yapılan tetkikat o metcesinde bu plâjın Karataş nahiyesine ald oldu - Bu anlaşılmıştır. Plâjn kirasından bundan böyle nahiye, orta malı ola. rak istifade edecektir. Balıkesir Ha'kevi temsilleri — Ha). kevi gençleri geçen Pazar gecesi Hal- kevi salonunda çok güzel bir müs . mere vermiş, Yaşıyan Ölü piyesi tem 8/1 willmiştir. Ayrıca bir perdelik «Ya, hudinin rüyası komedisi de temsil edümiştir i Bozcaada Kaymakamlığı — İxi ay mezun bulunan Bozcaada Kaymaka, mi Salâhattinin yerine değerli matyet memurlarından Nezih Tümay vekâ , leten Bozcaada kaymakamlığına git. miştir. Adana Kız lisesi — Bu yıl 74 kızı. mix mezun olmuştur. Cinayetlerini yüzü, vurdum. kendi adımı - söyledim. sonra... Vurdum... — Onu vurmak hançerle, değil mi? Evet... Bütün kuvvetimle vur- dum... O düştü, ben de kaçtım.. bo- yun atkımı ve ağızlı düşürmüş olacağım... — Saat kaç idi — Bilmiyorum. — Sonra ne yaptın?. — Ormanda bir müddet başıboş dolaştım. sonra gara gittim. — Yalnız mı idin? — Tamamen... — Kimsöye rastlamadın mı? — Hayır. ; O— İki jandarma, yoldan geçer - erken sant dokuz buçuk ile or ara“ sında bu orman yolunun başlangı çında bir otomobilin durduğunu gör müşler... Sen de gördün mü? Serj, çok carılı bir inkâr ile: — Hayır hayır. otomobil görmedim! Dedi. Güzel, şimdi Luska için getirdiğin falan Ağızlığım, güvercinlik ha * Marukini de ora- da vurmuştun değil mi? — Zannederim! — Bıçağı ne yaptin?., — Trenin penceresinden attım! —Bıçağı baml © terlarik etmiş. tin? — Satın almıştım. — Hangi, zadan? bir şey| Mademki katil Aksarayda sıtma mücadelesi Evvelce yüzde 80 sıtmalı mevcudken hu rakam Aksaray o (Hususi) — Aksaray Sıtma Mücadele — teşkilâti maksada uygun şekilde çalışmakta ve mu- hitte sıtmayı tevlid eden bataklık - bir düşmanı gibi son i ilerletmektedir. Evvelce açılan 8000 metre uzun- luğundaki ve Aksaray şösesi kena - nındaki kanallar bu sene temizlenip islâh edilmiş, geçen sene 15 kile - metresi ikmal dilen Amarst kana Inin mütebaki kısmının da büyük bir faaliyetle ikmaline (çalışılmakta bulunmuştur. 938 yılında açılan 9600 metre uzunluğundaki Ulukışla » Kırkıl ka- nalının bu köylerin sağlıkları üze - rinde yaptığı büyük tesiri nazara a- lan köylülerimiz sıtma mücadele teş kilâtına müracaat ederek bu kanalın 7000 M. temdidile Yeşilova köyü: raptedilmesini istemişlerdir. Bu ka nal Yeşilova köyüne raptedildiği takdirde 3500 nüfuslu olan bu kö - yün sıhhi durumu üzerinde büyük bir tesir yapacağı şüphesiz bulun - maktadır, Mücadelenin #khi muntazam bir şekilde vazifesini ifa etmekte, sıhhat memurları vazife - lerini başarmakta, Sıtma Mücadele Reisi Doktor Rıdvan Önol da Ak - İ saraya gelerek teşkilâ sıkı bir mü- rakabeye tâbi tutarak her kolun tam randımağla çalışmasını otemin et - mektedir. Yıllardanberi Aksarayda yette olan Sıtma Mü “Samsunda plâj işi hallolundu Samsun (Hususi) — Samsunun eni büyük bir noksanını teşkil eden plâ; meselesi bu sene hallolunmuş ve şeh. rin kıyısında stadyomun yanındaki Fener mevkiinde güzel bir plâj tesis olunmuştar. PlAj büyük rağbet görmekte ve hal. hakiki ihtiyacını karşılamakta fnali - teşki adele dır. Yalnız, şimdllik plâj için bir abone usulü ihdas edildiği için bunu verr miyecek mevkide bulunan plâjdan lâyıkile istifade edememek, şünülmektedir. teşkilâtı da) Sıtma mücadelesi faaliyetinden bir görünüş tabaka, bugün yüzde sekize düşmüş bulk. tuyor ile Dr. Rıdvan OOnol vukuflu mesaisile bir sıtma inembar | olarak tanınan güzel Aksarayımızın bu fena vasfının silinmesini temin etmiş ve sitmi hemen hemen mu- hitten silmeğe muvaffak o olmuştur. İlk yıllarda 9 30 sıtmalı mevcudken bu rakam son günlerde (5 8 e düş müştür. Aksaray hastanesi ooperati Bir yıldanberi münhal bulunan Aksaray hastanesi o operatörlüğüne Doktor Operatör Ziya tayin edile - rek gelip vazifesine başlamıştır. Bir yıldır operatörden mahrum bulunan hastanemiz matlub gayeyi temin e - dememekte ve bir çok hastalar Kon ya ve Niğde yollarında sefil ve pe- rişan kalmakta idiler. Aksaraya o - tör tayininden dolayı Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletine teşek- kürü bir borç biliriz. Trabaon (Hususi) — Trabzon Halk Çerkeşte 3 kilometrelik bir arazi üzerinde heyelân vukua geldi kırı (Hususi) — Çerkeş kaza- nahiyesine bağlı « küzveren. köyü hududu dahilinde 3 kilometre uzunluk ve 300 metre ge nişlikte olan bir arazi parçasında bir heyelân vukua gelmiştir. İ Heyelin; 25 metre derinlikte çat- İatlıklarla başlamış ve batıdan do.) Buya doğru kaymış ve altında bulu- nan mahsolât tamamen harab oldu. ğu gibi üç samanlık da yıkılmıştı Köye 15 metre yaklaşan bu he: kayalıklara tesadüf otmesile tevak - kuf etmiştir. Yalnız köyün yolları ve 3u yollar: bu arazi üzerinde idi Vilâyet derhal ienb eden tedbirle rin alınması hususunda lâzim gelen. İlere emirler vermiştir. Bigada çam tırtıllarile mücadele Biga (Hususli — Kazanın Çanpa- zarköy ve Akkayrak çam ormanları. na ârız olan ve tedricen ağaçları ke. mitip kurutan çam kese böceği is. mindeki haşerö ile yapılan mücade, ie'sona ermiştir 1430 hektarlık örman (sahasında İlam 81,004 kese böceki toplattırılmış ve bunlar yer yer yakılmak suretile #nha edilmiştir. Hâşeratın çam dallarından toplattı tilması için 451 mükellef ve paralı amele istihdam edilmiş, bu hususla orman mühendisi Fahri Mancarcının İbüyük gayreti görülmüştür. da ayrıca köylül dernek için w «Son Postam nm tarihi tefrikası: 9: Yazan: Hasan Adnan Gız Boğaz hoğaza bir dövüşme Necmettin mırıldandı: — Casus ya buradan kaçtı, kendini küleden atti, Zeyneh hiddetle cevab verdi: — Buradan kimse geçmedi. Ben uyumuyordum. — Olabilir, benim aklıma bi: ir geliyor sultanım. — Nasıl bir fikir? — Vakit kaybetmeden Nayma- in odasını ziyaret edelim. Genç kız: — Lüzumsuz bir fikir » diye atıl- 1 - Naymandan şüphe (edilmesini gülünç buluyorum. Babası böyle düşünmüyordu: — Hele bir gidelim - dedi - ba- kalım Necmettinin dedikleri di mu? Naymanın odasına ler. Genç kız, sevgili- sini ne büyük bir tehlikeden kurtar- mış olduğunu düşünerek müsterih gidiyordu. Odanın önüne (gelince Fatihüttin biraz o geride durarak. Necmettin kapıyı tıkırdattı. Birkaç saniye beklediler. İçerden hiçbir ses çıkmamıştı. Soluk yüzlü genç mu- zaffer bir gülüşle amcasına döndü. Genç kız sıkıntıdan güçlükle nefes alıyordu. İçine ani ve boğucu bir ü-| züntü çökmüştü Ac Nayman © dasına dönmemiş mi idi? Fatihüttin, yeğenine — Bir daha vur dedi- belki de - rin bir uykunya daldı. Delikanlı, istemiye istemiye ka - pıya iki fiske daha kondurdu. Gene hiç bir cevab o çıkmadı. O zaman genç kız kendini tutam k kapıya yumruklamıya başladı. Nihayet i - çerden homurtulu bir ses yükseldi. — Kim var orada? “atihüttin sevincmi o belli eden bir sesle cevab verdi — Yabancı değilim, benii Nay- mani Kapı açılarak gecelik kıy, Nayman gözüktü: — Affedersınız sultanım. Karşı - nıza çıkacak vaziyette değilim, Bir emriniz mi var? — Hayır Nayman! Kalede bir gezintiye çıkmıştım. Sizi çiğneme - den geçemedim. — Teşekkür ederim Sultanım. — Haydi şimdi rahat rahat uyu. Yarın düşmana karşı imüzü eti ile evi her sene olduğu gibi bu yıl da yaz;rettiği gaseteleri, çocuk ishali, tarla ağartacaksın. mevsimi programını geniş bir saha üzerinde tatbik etmektedir. Bu saha- da faaliyete geçen Halkevinin tertib zirnati, fındık ziraati ve dalak has. talıkları adi: kitab ve broşürleri pa - ras olarak dağıtmıştır. Bundan İnşallah Sultanım. Fat Naymaı üüttin sık adımlarla yürüdü. odasında — olmasına çok ektiği köy dernekleri ehemmiyetli bir.maada mili siyazetimiz hakkında ve| sevinmisti. Yeğenine: şekilde halk üzerinde faydalı tesirler İyapmaktadır. Çünkü bu köy dernek, lerinde Halkevi köylü üzerinde tek bir cepheden değil, bütün cephelerden dokuz kolu ile birlikte işleyip faali . yetini devam ettirmekledir, Nitekim Temmuzun İlk haftasında Zalanoz köyünde tertib edilen dernek buna güzel bir örnek teşkil etmektedir. O gün Halkevinin bütün şubelerile işti, rik ettiği bu dernekte yüzlerde hasta tedir. Bunun için de ayri bir çare sa.) ünüya kendi doktorlarına muayene ettirip parasız ilâç tevzi ettikten maa. paraşlı; tehlikesine karşı korunma tedbirlerine ald konferanslar veril - miş ve köylü kadınların sırtında yük taşımalarının zarar ve o fenal tılmaştır. Derneğe divar köyler. den davul, zurna ve kemençe gibi galgılarile iştirik eden köy delikan, hları ve spor klüpleri o tarafından muhtelif spor müsabakaları yapıl - miş ve milli havalar çalınıp raks ve Karadeniz boronu yapilmiş neş'e içinde tatlı bir gün geçirilmiştir. | Resim bu köy eğlencelerinden biri.) ni gösteriyor. i — Gördün mü? -dedi- İnsan a- cele hüküm vermemeli, Az daha ço- cuğun günahına giriyorduk. Necmşttin, bozgun cevab verdi — Bir tuzağa düştük (o Saltanım, Bu işde bir hile var. Nayman imkâ- ada yatağında ola - — Niçin Necmettin? — Çünkü daha beş dakika evvel bürede bulunuyordu. Gözlerinile gör düm. — Aldanıyorsun Necmettin, ge - he aldanıyorsan. San Doslamn Zalla Romanı. rl — Hatırlıyamam.. Opera civa - rında. — Suç ortakların: varımı Bora - nof).. Oh... Hayır... Hayır... Cümhuriyet Emniyet Direktörü - nün desi birdenbire değişti ve par - ladı, bağırdı — Serj Boranof niçin yalan sö; lüyorsun!, Söylediklerinin — içinde doğru olarak bir tek şey'yok:.. Mi rukin, senin tarif ettiğin yerden üç yüz metre ötede, sast 11,5 ile 12,5 arasında bir bıçak darberile öldü rülmüştür. Cinayeti itiraf © ettij adliyeyi oyaladığına hüküm vere - mem.. © halde,. katil sen değilsin!, sen değilsin.. bu a - sıfatı gir, bu korkunç, bu meş'um ine konmuş eskiip povyonun 5 -| üzerine ne gibi müthiş bir tazyik ile © nünde bulmusla; alıyorsun! Delikanlı tas gibi duruyordu. Hersar da: — Ser; ptığın tam bir cinnet- tir! Deli misin yoksa? Diye bağırdı. Bedbaht cocuk boğuluyormus gi- bi inledi: —Ben.. Marrkini - ben öldür - düm.. yalnız başıma. ben öldür - düm... Brusso omuzların — silkti Çavuş Lünoya Serji biraz ileri götürmesini emretti. Sorgu hökimine: — Arzusunu rağmen onu kurta racağız, dedi. Gün gibi aydın ki, bu çocuk Marukinın katili değildir. Bu- Bunla berabet Marukin hakkında bir geyler bildiği mubakkak,-hattâ, ö - nu öldürmek niyetini beslemiş ol - ması da mühtemeldir. Bizim çöze - 'ceğimiz düğüm, Serjin bü cinayeti hangi maksadlarla üzerine almış ol - masıdır! Şimdi, biraz da, ihtiyar aş- cı kadını sorguya çekmek isterim! m de öyle zannediyorum ki bu kadın çok şeyler biliyor, fa- kat söylemek istemiyor. Susmasinın sebebi de, Marukinin kızına karşı olan sevgisidir sanırım... — Bu kız hakkındaki düşünceniz nedir Herşar? — İlk hükmüm menfi oldu. So- ğuk ve oldukça menfaatperest.. fa- kat sonra fikrim değişti. — Siz de bilirsiniz ki Forten, bi- dayette onu Boranolun suç ortağı o- larak tevkif etmek istiyordu. Mira- — ho.22 — öldürt- sına konmak için babasını mekle suçluyordu. — Saçma! Zira, Marukinin he- İmen bütün serveti, İsveç bankala- rında olan karısının parasıdır ki, kız rüşd çağına gelince bunun zaten İmeşru sahibi olacaktır. Bunun için de ancak birkaç hafta bir zaman kalmıştır. Sonra, Serj ile karşılaştı- rılınca, pek samimi olarak, delikan- lıyı ömründe görmemiş olduğunu — İhtiyar Sofya? — Serji tanımadığını söyledi. Mesele Boranofun vasiyetname mek tubunu ele geçirmekte... Serjin Her- şel sokağındaki odasında bir şey bulunamadı. Benim kafam, işleme- diği bir cinayeti bu çocuğun kendi İüzerine alışındaki sebebi bulamıyor! — Muhakkak ki, hayatını borçlu olduğu Andriyölere karşı beslediği sevgi ve bağlılıktan üstün bir başka sevgi ve bağlılık bu çocuğun haya- tında bu korkunç sahneyi devam et- tiriyor. — Aşk diyebilir miyiz? Matma- zel Marukinin suç iştirakini o kabul etmeziek bu cinayette, çocuğun ka- til sıfatını üzerine alması için yapa- cağı Fedakürlik ta mevzuubahs ola- maz. — Ben böyle düşünmüyorum... Daha doğrusu, şimdi ileriye #ürece- gim fikir karımın mütaleasıdır. An- cak, ihtiyar Rus ile konuştuktan son- ra kat'i kanaatimi söyliyebilirini. ,« Ben de muvaffakiyetler | te- menni ederim. Şimdi, sizin sayeniz- de, evvelâ Serjin katil olmadığını öğrenmiş bulapuyoruz. Zavallı An- driyöler için ne büyük teselli!.. ileri gitmiyelim!, dostlarınıza bir Hem daha şimdi a > Iı | betçil “İedeceğim. — Olabilir Sultanım. Fakat işa * reti verdi? Gerek hâkii yeni baştan endiş& İ lendiz | — Evet bu çok mühim. Koş aöl i kaldır. Bütün kaleyi teftiğ Genç kız düşünce içinde onlar * dan ayrıldı. İztitabı derindi. Nay * manın oynadığı rol şüphelerini kuv” vetlendirmişti. Odasına gireli beş d& kika geçmediği halde delikanlı ken disini uykudan yeni kalkmış gibi göf termişti, Pekâlâ yalan © söylemesini biliyordu. Sahiden kaledeki casus Nayman | vu | mydı yoksa? e GFCE BASKINI Kölemen ordusu, ertesi sabah s8” herle beraber sağ cenahtan hücum İİ geçince Fatihüttin Naymanın söy - İ ediğ ğ sözlerin doğruluğuna kansaf getirmişti. Baybarsm az bir kuvvet birakarak asıl kuvv Kanlıkuleye ropladı. Nitekim.öğleye doğru sağ cenahtaki tazyik diği, düşmama geniş bir res“ mederek Kankkuleye saldırdığı yö” rüldü. Gerek hâkimi Naymanın «ö: olmakla ne kadar doğru ini şimdi anlamıştı, Kar hareket etti lenin bütün kuvvetini oraya çeke * rek kumandayı da Naymana ver Delikanlı simsek gibi bir noktadan bir noktaya koşuyor, müdafanyt g yet mahirane bir şekilde idare e yordu. Başlarında Baybarun bulun” mâsına rağmen Kölemenlerin hücü” mu zayıf ve gevşekti, Baybasın 9” dusunda herhalde fevkalâde bir şey. vardı bugün. Öyle bir an oldu ki höz cum büsbütün zayıfladı. Bu-tehlikeli * günü atlattıklarından dolayı fevka < lâde sevinen Fatiküttin, hararetle Nayman ve arkadaşlarım *abrik e * derken bir asker dehşet içinde kar <8 yılarına çıktı: i İ — Kale düşüyor Melik hazretleri Düşman sağ cenahtan hücuma geç * ti. — Sağ cenahtan mı? — Evet bütün kuvvetile © tan yükleniyor. Karşı koyacak kim se yok. Bir kısım Kölemenler surlarâ bile çıktılar. Fatihüttin gözleri nyarak haykırdı: — Kahbece aldatıldık. Yaptığın beğendin mi Nayman? Delikanlı bembeyaz olmuştu: — Simdi tekdir ve münal | sırası değil Mak © hazretleri -dedi ” Olan oldu bir kere, Şimdı kanımızı son damlasına kadar dövüşüp kale yi kurtarmak lâzm. Ve hiddetinden cevab verrmiy&#* cek bir hale gelen hükümrları bekle meden askerlere döndü: j — Haydi arkadaşlar! © Kahbec8 bir oyuna maruz: kaldık. (Arkası var) || Herşar durdu ve Brumoyu teper den tırnağa süzerek: j — Biliyor musunuz ki siz çok” kuvvekti bir polissiniz mösyöl dedi” Çok kuvvetli bir polissiniz! : — Bu sözleri sizin zarafetinizif delili olarak kabul edeceğim. İşt bunun içindir ki, belki de sönmeğti mahkâm bir ömüdün * Amdriyolariiii evinden uğ * belirmesini istemiyorum, .. — Hakkınız var, bir ümidin ki rılışı yeni bir ıztırabın — başlarım. olur. © i Konuğarak, Marukinin köşkü #7” süne gelmişlerdi. Önler daha mi divenleri çıkarken ihtiyar Sofya, k3* pıyı açtı, Fransuvaz. ale katta bifX koltuğa" yaslandı. İçeri girer girme © kocasile göz göze geldiler. Bakışl#” rından, kansının ne söylemek mi diği anlamiştız — Matmazel Marukini balast dı mı? ğ — Haynı tninesi ile konu tum, Konuştukça çok sevimli oldi” şey söylemeyiniz! Cinayet © mesele-| ğunu öğrendiğim matmazel Sand? lerinde her şey mümkündür. bence de Boranof katil değil olmazsa, anlattığı gil & kat şu ihtimal de uzak değildir: Bir heyecan anında cinayetini itiraf et- miştir. Çok zeki bir çocuktur. İlk iti- rafının kıymetini düşürmek için iti- rafında israr etmektedir, fakat vak'a yı yanlış anlatmaktadır. Bu suretle, adli tahkikatı şaşırtarak, okendisini herhangi bir maksadla katli üzeri almış bir masum yapacağını etmiştir... ... » hiç Fa-İ ve: Vakıâ İyi tanımak iştiyakım arttı. İhtiyar Sofya sevincinden kızar | — A. evet. sevimlidir kızımız. madam da çok sevimli.. Sandra kolayeviç sizi görünce pek seyin cektir... Kızcağız o kadar yalaız Kİİ Bruso yavaştan, Sofyayı sor ya çekmeğe haşladı: — Küçük hanımınızın hiç kir i yokmu? is een (Arkas var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: