26 Şubat 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

26 Şubat 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

8 Sayfa Bursada Büyük bir toplantı yapılarak zirai vaziyet görüşüldü Bursa meme iyiz. Evvelki gin Ziraat Mektebinde Bursa Vnliis Re. fik Kuraltanm riyaseti altında vlâ. bir toplantı yaptımıştır. Bu toplantı. da vilâyetin zirai durumu umumiyet itibarele gözden geçirilmiş o bühasen geçen Ağumos ayı zarfında şehrimi. 5 siyaret etmiş olan Zirmat Muhle Erkmeoin i rol oyniyacak olan fidancılık ve bay yancılığın daha ileri bir inkişaf se- viyesne yükseMilmesi için Düzenin olan konuşmalar yapılmıstır. Bu kdnuşmalar strasında, Mektebi Müdürü Ziraat Gid mevond arasinin kifâyelsiriğmi Ye mektebdeki hayvancılık şübesinm bugünkü iht'yaca kâfi gelmiyeceği ni ileri sürmüş ve Du mfnasebetle civardaki Osrasden bir Okismının Ziraat ietimlâkle mektebe ilhakı, hayran! chia afd tesisatın da genişletilmesi $alâbinde bulunmuştur. Mekteb Mü, dürünün bu hakfı talebini gözünün. de tutan heyet, Karacabey barasın. da ve Ziraat Mektebinde halk için bir mekteb mahiyetini alması, köylü. nün bu nevi kârlı ve istifndeli yetiş iriciltiki benimsemesi gin her tedbire büş yurulmasımı kararlaştırmıştır. Hususi Muhasebe ve Ziraat Mektebi fdanlıklarında & yetiştirilen (o fdanin. rım mlahı gayesi de ilk plâna alın. mıştır. Bu toplamada ayn: zamanda arman işlerde vilâyelimisin diğer iş. Yeri üzerinde çok faydalı görüşmeler olmuştur. Bursada Hr'kev'erinin yıldönümü bayramı Buran (Hususi) — Halkevlerinin dokuzuncu dönüm yılı sehrimiz Hal kevi tarafından fevkalâde merasimle! kutlulanmıştır. Bu mmünmesbetie be. lediye salonunda Vak Parti erkân, Ev ir! balk kölesi hazır bulunuyordu. TO, rene başlanmadan evvel oHalkevi Reisi Ahmed Tevfik Aycan toplantı. yi açmış, dunu muhteif hatblerin mevzuu slâkalayan söylevleri, fıkra Mar, halk şarkıları, mili oyunlar ta. kib etmiştir. Bu arada Halkevi orkeş- trasının çaldığı' güzel parçalar din. lenilmiştir, Ertesi gün de Cümhuri| yet Alanında toplanan binlere va. tandaş hep bir ağızdan İstiklâl Mar.| yını söylyerek Atatürk Arıtını çe. Jenklemişlerdir. Gazi Enstitüsü talebeleri Adanada Adana (Hususi) — Anka Casi Eesitüsü talebelerinden bir grup A, Banaya gelmişlerdir. Tulebeler bura dan Hataya geçeceklerdir. Gümümüşhacıkiyünda kendir fiatları düşüyor Gümüşhacıköy (Hususi) — Yazdı. gımız gibi kendirlerin pazara hileli ve yaş getirmesinin önüne geçilsme. mesi yüzünden bu hafta fat çok düşmüştür. Muvakkat bir kâr his Ye buna amil olan büşisidliğin başı, boş al oynatma: nihayet kaza ken. dir Hatlarının köoda 20 - 9 kuruş gibi mühim bir kıymet düşüklüğüne Mettebine | .SON POSTA Memleket Elfaberleri I Karacabey ve Kemal Paşada sıtma vaziyeti Son seylâblar ve çeltikçilik . yüzünden Bursa (Hususi) — Bursa gazeteleri Karacabey ve M. Kemaipaşsda bira, fet halini alan sıtmanın fecaatinden İbahiste neşriyat yapmakta, hükü'ne, tin bu Bususta acil tedbirler almasi ni temenni etmektedirler. Gündelik Bursa gazetesi, Karaca- bey harasmda müdüründen itibaren bütün memur ve müstahdemlerin sit mali olduğunu, 800 kişi olan hara kadrosunda sıtmaya o yakalanmamış künet kalmadığını tebarüz ettirmek. Gir. Ayni mevzua temas eden «Açıksöz. gazetesi de vdâyetin halihamır sıtma teşkilâtı kadrosunun darlığını (eri sürmekte, civar vilâyetler kadroları, nm da bu işe iştiraklerinin teminini allkadar vekâletlerden isbemektedir Onzelere göre, bu havalide srtmayi tevld eden iki ümü yardır. Biri tey. lâbın husule getirdiği bataklıklar, di- Beri de çeltikçiliktir. Nitekim, niâka. dar mütahassislar da bilbassa bu Ki şeyin Üzerinde israri. durmakta ve menediei tedbirler almıya çalışmak. tadırlar, Karacabey ve M. Kemalpaşada iki yıldanberi hüküm süren sıtma cins tropıkadır. Bütün vüâyette 200 den fazla köy mücadele altına alınmış, 241.509 nüfus da mücadeleye tâbi bu. İtulmustur. Bu rakımlara İstanbulun Yalova kasası d4 dahildir. Bu sıtmaldara mücadele teşkilâtı. mız tarafından bir senede 409 kilo kinini tevzi edilmiştir. Yalnız M. Ke. malpaşada 12423 sıtmalı tedavi alta. ne. alınmıştır. Bu rakamlara göre 36 bin nüfuslu M. Kemalpaşa halkının hemen yüzde elli sıtmaya tutul. muş demektir. Karacabeyin ise yal miz, köylerinde 17478 kişi tedavi ak tındadır. Karacabey kasabasının mer kezinde de 8489 kişi tedavi altına &- | kınımıştır. M. Kemalpaşada wmumi 0. larak doğum miktarı 304 ölüm mik. tarı ise 556 dır. Karacabeyde doğum 418 ölüm ie 689 dur. Bülün bu melümati resmi tat. tiklere dayanarak vermekte olan Bur si ganeleleri, seylibin meydana ge. tirdiği tahribattan uzun uzadıya bah setmekte ve neltede sıtma mücade, Jesli su işleri sebeb olmuştur. Alâkadar makam. daki kanalları ve bendleri Bursa 0- Acil tedbirlere ihtiyac var leri arasında en ziyade göze çarpanı) sıtma arttı Kamenbevde todari edilen salmalı köylülerden bir grup Karacabey havalisinde sıtmayı tevlid eden hastalıklardan biri mevzuu olmıyacağını, hükümetin bu İş üzerinde durduğu mütaleasnı yü. rütmektedirler, i | gösterit Okolu bayramı bet kazanmıştır. İ gıtmıştır. Hacıköyde Bir kabadayılıkla atılan kurşunlar bir delikanlının ölümüne sebeb oldu Gümüşhacıkiy (Hususi) — Kazs- mumun Halâs köyünde bir delikanlının feci ölürÜüile neteelenen bir hâdi. se olmuştur! Köy delikanlılarınm eğlenmekle oldukları bir odaya sarbaş olarak havaya tabanca sika sika giren ayni köyden biri odanın içinde de dört el slâh etmıştır. Boş ve manazız bir ka badayılık saikasüde savurulaır bu kur şunlardan biri oradaki oluranlardar| bir genei çok ağır surette yarala. mıştır. Yarah Çoruma sevkedilmiş. s6 de yolda ölmüştür. Biri ölen, di geri hapishanede ömrünün cn süzel uzun yıllarını öklürecek olan ve ni. hayot arkada yetim ve muztarib ka, anlar kötü bir göreneğin kurbanı olmuşlardır. Ölen delikanlının genç karsı ve köyün en güzel gelini gün- lerdenber; saçlarını yölmakta ve €. İvine girememektedir. i Konyalı üniversitelilerin | top antıları İ Konya (Hususi) — Konyalı ünver, sitelilerden 70 kişilik bir kafile sömes. ter tatilinden istfnde ederek buraya gelmiş, Halkevinde bir toplantı yap-| mişlardır. Ev gençlerimize bir çay xi. yateti vermiş, hasbihmiler yapılmış, İstanbul ve Konyada birer (Kanya talebe yurdu) #çılması üzerinde du- rularak İstanbuldaki yurdun derhal açılması kararlaştırılmıştır. Muhlis E'enin Çukurovadaki tetk'kleri Adana Hususi) — Yüksek Müraka- İbe Komleyonu azasından Profesör İMuhlis Be cenubi Aradoludaki tet- Ükiklerini bitirerek Ankaraya evdet ot! miştir. Profesör, Adana ve Hataydan son- ra Mersinde temaslarda bulunmuş ve| burada bir konferans vermiştir. dağıtılan fidanlar Adana (Hususi) — Adana Zirsat Müdürlüğü bahçe sahiblerine muhte. Li sins 15.000 kadar meyva (danı da Adanada bahçe sahiblerine| — “ Mirim Hayvanlar âleminde Şubat 26 Edebiyat'Yeni eserler (Baştarafı 2 nel sayfada) cildinin Antoloji olarak hazırlan « ması da, 540 sayfalık muazzam bir cild daha vücüda getirmekteki arzu ve israr yüzünden gişirildikçe şişiril. İmiş ve çok güzel parçaların yanin- da bir haylice İizumsuz ve uzun par çalar da formalar doldurmuştur. Neticede iki cildin 309 kuruşa varan fint da her lise talebesinin bütçe - «ine uygun dlişemiyor ki bunu da evvelden düşünmek lâzun gelirdi sanırım. Bu yıl Maarif Vekâleti tarafmdan neşredilen bir edebiyat antolojisi de, | Necmettin Halilin «Divan şairleri antolojisi» dir. Devir devir muhtelif divan şairlerinin seçme © parçaları karşına açık türkerye | terciimesi, bizde, esaslı bir cild halinde ilk ya- pılan bir teşebbüs olduğunu itiraf *meliyiz. Ayrca her sairin-parça - lari arkasında ilâve edilen izahlı Tü- gâtçeler de Hselerin ikinci sınıf ta- lebelerine çök fayd rolü oynamaktadır. harririni tebrik eder ve divan şnir - leri için hazırlıyacağı diğer bir cil din de ayni bosluğu dolduracağın burada işaret ederim. bir yardımcı Bilhassa mu - Bu ay, tenkid nev'inde intişar & den kıymetli hir kitab, Agâh Sirt Levend'in «Eserler ve Sühsiyet - ler» idir, Evvelce mecmunlarda ma- kale olarak intisar eden kitnb ten - kidleri basta geliyor. Bu tahhil ve tenkid edilen eserler arasında Ha - bd Ziya Uşaklıri'in «Onu bekler - kene i, Sadri Ertem'in «Bay vir - güls ü Necib Fazıl O Kimaküreğin «Tohumu w, Reşad Nuri Günte - kin'in «Gökvüzün ve Süküfe Nil li, Refik Ahmedin, H ği eserleri var. Bunlard. 0 nekkid, ölen #airler ve muharrirler! hakkında yazmış olduğu yazıları toplamış: Bu suretle, kitabin yap - raklarını çevirirken, Celâl Sahiri, Necib Asımı, Abdülhak Hâmidi, Mehmed Akifi bize de teessürle yâd ettiriyor, Maamafih Agâh Sern L vend, yalnız ölüler için değil, diriler iin de çok hisli bir dosttur. Şehir Tiyatrosu artistlerinden Galib Ar - can'in birkaç yil evvel yapılan ji bileni münasebetile yazdığı maka - leyi de bu cildin içine sikıştırmakta |bazı tenkidlere cevablarıdır. Bu e vablar içinde pek keskin satırlar d var. Bilhasan, kendisinin biselerde & kunan divan edebiyatı tarihi hak kında bir rapor yazmış olan diğe biz edebiyat rhuallimine karşı vef diği rapor cevabı sayfalarca sürel zehirli bir kalem darbesidir. Anla. sılan, edebiyat okutanların birbirlerini yere vurmaları geçen »8 nedenberi moda oldu. Yanlış kital meselesinin dehn ns karlar dallanıf udaklanacağı belli değil Bakalım önümüzdeki ayları bekbyelim. Het kes herkesin kitabını bir sapo berbad ediyor ve işte simdi de rat por cevabları tabolunuyor. Fena de Fil, yeni bir edebi nevi peyda olu yor demek! Rapor edehiyan! Rar por edebiyatı cevabı! Her halde bi gidişle on, on beş yıl sonra da re yor edebiyatı ve cevabları tetkik * İeri! Evet, yeni bir edebi nevil Fas kat ayni zamanda çok acı! Yeni bir eser daha, Fakat bu yas zı değil, çizgi... «Son o Posta» okuyucularını hergün inca nüktelerini ve zarif kar rikatürlerini o severek © seyrettikleri Orhan Ural'ın nesrettiği karikat albümünden bahsetmek istiyorum. < ve siyah hatları az yıl içinde bir üstad elile mezeeden Orhan U 3 ral, bi vaptığı resimlerinde güz zel ve doğru resim mefhumunu k; rkatürün icab ettirdiği ince zekâ £ dan ayırmıyor. Tipler en canlı nok“ tasından yakalanmış. hâdiseler en karakteristik csphesinden görülmüş” tür. Bir cebe girmiş zayıf, yahud a * dali bir kol bile bu resimlerde göz. dudak veya çene çizgileri kadar gür lönç bir belâzatle konuşuyor. Son- ra teradların ifadesi de, hayat ko medisinin bir safhası olar rikatürlerde çok kuvvetlidir. Mes !â bobstiller karikatürü; seayib ki lıklı iki dev cüsseli genç ve bunları ayakkabılarını boyıyan cüce bir bor yacı! Gencler konuruyorlar: Su oLamartin» de kim acaba? — Kim olacak, martini icad e * den adam! Bazan böyle bir espiri, sayfalarca tehzil veyn bicviyeden daha canlı < dır. Hele bu kodar güzel bir karike türün altında... Karikatürteti tebvik oetmeği bit dostluk kadar bir san'at borcu biliz ihmal etmemistir. Kitabın son kısmı, o muharririn (Baştarafı 2 nci sayfada) mumi bir kaide şeklinde tecelli & - memekle beraber, ekserisinin kuy- rukları el gibi işlerine yarar, Birinci gmptan o sayabileceğim maymun ailesi umumiyetle iridir. Kuyrukları kısa, ön ve arka ayakları da ayni büyüklüktedir. Türlü türlü! nevileri vardır. Yerde köpek gibi koşabilirler, Ağacı trmanabilirlerse de daha ziyade karada ve bilhasss kayalık arazide rahat ederler. Taş - ları altüst etmek, yiyeceklerini top- lamak hususunda ziyadesile işlerine yarıyan elleri, ayni zamanda ön a- yak vazifesini de görürler. İnsa benziyen şebekler gibi parmak sallanma abanarak değil de, elleri - (usus) — Halkevi | faydalanmıştır. eri mk ei Evimizin gösterit kolunu teşk 6.| de yolculara hücum ederler. münasebelde © hazırlanan den öğretmenlerimiz bu piyesi mükem teşk lâtının bu iki ova, |(Mete) piyesi muhitte büyük bir rağ.imel bir dekor içinde ve büyük bir) yan olanı, garb oAfrikasının dağlık! muyaffakiyetle temsü etmişlerdir. bin ayaları ve tabanlarını dümdüz yere basarak yürür ve koşarlar. Bu cine maymunlar topluca bir arada bulundukları zaman, hemcinslerinin en tehlikeli ve rmüzırdırlar. Her. hangi bir yoleunun silâkk ölap ol - madığı sezecek kadar peki bulun- malarına rağmen, bazan grup halin- Bu maymunların en dikkate şa- ve kayalık arazisinde yaşıyan Man- ların tekrar nazari dikkatlerini çe.| vasındâki olduğu gibi bitirdikten son! Bu yüzden öç defa temsili edilen! Resim (Mete) yi bemsi edenleri bir) drili'lerdir. Renkleri pini pınldır. ri be stma ne de seylâbin bahis bu piya binlerce yurddaş görmüş ve arada göstermektedir. Diğer taraftan, bazı maznunlar| bir hareket yaptı. Mrs Dean tekrar) (Mrs Dean, onun kolunu tutarak keriz. ia Çiğ i a aa Bu anda Garrison ona seslendi, fakat Vörity kendisine doğru dön - düğü zaman elektrik ışığı altında gözleri ihtiyar Duncan'in iti ayak- larına rastladı, iri siyah kumduralari da tabil pantalonunun paçaları gibi, kumla dolu idi, Philippe elektriğini söndürdü ve divan çıkan Stephen'in peşinden “in yürüdü; dostunun arkamndan mer - dvenleri tırmanırken lâmbasnı ge ne yaktı ve Garrisonun iskarpinleri- | & sin de kumla kirlenmiş olduğunu gördü. XV Mis, Dean bir defa daha bir sür prizle Gar siaonun, gelip kapını vurması Üze- sine, cevab : Yazan: Volentin Williams Kadının sesi ona biraz muztarib İi, Siaphen sinirli senirli kordarda dolaşırken Vörity de bir mum bul mak için uzaklaştı, Her iki dost da mazgallı oday: terkettikleri zaman) böyle bir tek cümle söylemişti: Vak'a Torray için tehlikeli bir dahi dı: Berg, dostla köy-|söze başladı: m vardı e, n ve de yerleştirdikleri haydudlar. Bun- lardan başka Flora ve ihtiyar Dun- can da, Torray'a sadık kimselerdi. Fakat ayni zamanda, upkı ihti - rity aklına böyle dü incel getir - diği için kendi kendini azarladı; bü- tün bunların hepsi oldukça (garib şeylerdi. Garrison ve ihtiyar Dun - can, her ikisi de dışarı çıkmışlardı; bir zamanda gittikleri yerd. ne yapmışlardı? Her balde, sah inmişlerdi. Açılan bir kapının sürgü gürül - tüsü onu dalosş olduğu düşünce - lerden ayırdı. Mrs, Dean, sırtına kenarları ipek U güzel bir kimono giymiş olarek o- tı ve arkasından da kapıyı — , Phyllis rüya görme - miş? Demek o bir hançerle öldü - işereti yaptı: — Zannederim, öyle, dedi. — İnanıknaz şey. Onu kim öl - dürmüş? Her halde bu bedbaht ço- cuğu relekut eden o mioş'um herif- lerden (o biridir. Benim O zavallı Phyilis'imin ne müthiş bir darbe ye- diğini siz tasavvur edebilirsiniz. Loş bir köşdeen birdenbire çıkı- veren Stephen sordu: — O nasıl öldü? Mrs, Dean yerinden sıçradı: — Ohl Zavallı bedbaht yavru- cuğum şimdi biraz sakin. Siz demek onu deminden gördünüz. Garrison kapıya doğru yürüdü- ğü zaman kadın ilâve etti: — Bu anda onunla konuşmak lâ- am geldiğini sanmıyorum. Gürrison Amirane bir sesle cevab vetdii aş fakat aça gittikçe prn derecede bir ehem » Kandisine sormas| bu karşısında rsızlanıyor- | miyet alır. ne ee eli ii Bi baha Sakral Aneceğim; edi. düzkası var) Nakleden: İbrahim Hoyi Açık mavi ve kırmız renklerle be - yalvardı: — Biraz bekleyiniz, Steve, dedi Ona ancak çocukça hareketler te - sir edebileceğini anlamanızı istiyo - Tum, Çok sinirli olduğu açıkça bili olu yordu ve süratle sözlerine devam eti: — Vikont ona meydan okumuş- tu. Şüphesiz bu hareket çılgıncasına bir şey idi, fakat kızcağızın nasıl gönüllü olduğunu ve gözünü bu “| gi daktan sakınmadığını pek iyi bilir - siniz; bunda hayret edilecek bir şey yoktu ve kendisine, yarında bulu - nan erkek hakkında bütün düşün - düklerimi söylemiştim, Yalnız, size yalvarırım ki, kızımın genç ve ha - yat ateşile dolu olduğunu hatırdan çıkarmayınız, daha sonra pişman o- Jacağnız şeyleri ona söylemeyiniz. Mükedder bir bakişla snilyonere Halit Fahri Ozansoy zeli uzun bir yüzü vardır. Arkam da ayni renkte, postu ise sarıya çalan bir yesilliktedir. Ağzını açınca, eti yiyen hayvanlarınkini andıran azı dizleri vardır. Bana soramanız bul cins maymunlar, o kadar keskin pen çeleri olmamakla beraber, herhangi! bir aslan kadar tehlikelidir. Bunları! kurt, böcek ile küçük hayvanları da yemekle beraber asil meyva, nebati kökleri ve yapraklarla geçinirler, Ol müthiş dişlerle de, kendilerine mu < sallat olan aslan ve kaplan gibi vah şi hayvanlara karşı kendilerini ko * rurlar, i Afrikanın ekser yerinde bulunan! bu maymunlar pek kurnaz ve zekil oluyorlar. Umumiyetle | sabahlari! ortalık aydınlanır aydınlanmaz, € * kili yerlere hücum edip üşüşerek el- lerine geçirdikleri her türlü hububat nı çalan, çiftçilere daha zararlar veren bu may bücumlarda gayet wi munlar bu talıklı bir tâbiye kullanıyorlar; On- lara asri tâbiye üstadı desek yeri * dir, hanif: Ne mi yapıyorlar? Kı » saca anlatayım? Maymunlar evvelâ hücum ede - İcekleri yeri teyin, ederler. Arkasın. İ dan, hücum muntakasına, vazifesi, herhangi bir tehlike isaretini ver - mek, yani bir insan oğlu olduğunu bildirmek olan bir gözcü diketler. Gözcü asayişin yerinde - olduğun bildirince, tayin edilen istilâ mın takasının en özlü. en verimli maymunlar, tıpkı at süren cokeylef nalarının sırtlarında giderek. İistilâ mıntakasına yayılarak taarruza geçerler, maz, hoş şeylerdir. Türlü mimiklerle inen gülmekten kir geçirirler. Fhlilestirilebildikleri hal de, büyüdükleri zaman pek de öyle bos bulunup itimad etmeğe gelmek Zira cinseleri gelistikçe kurvvetleri arttığı gibi, dişleri de etrafınd

Bu sayıdan diğer sayfalar: