15 Mayıs 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

15 Mayıs 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

15 Mayis Ne zaman sokakta bir karame- ici görem, yahud, «karamelâr di Ye bağıran bir ses kulağıma gelse, im diken diken olur, gözleri Mün önünde hüzünlü bir sahnenin Perdeleri açılır. Derhal, halk sahne Sivi 55 yıllık emektarı, zavallı Asım Babayı | batirlarım. «Asm Baba» ile «karamelâs arasında ne Bibi bir münesebet olduğu şüphesiz, kuyucularımdan pek o çoklarının #hnine takılacaktır. Bunun için za. zaman gözlerimin önünde can İnan bu acı sahnenin perdesini Sizlerin önünde de açmak icab edi- Yor. Bir yaz güniydi, trene yetişmek Üzere, Yenikapı istasyonuna koşu. Yordum. Bostanların a Man tozlu yoldan, ih Me duydum. — Karamelâ, sütlü, şekerli, Diye bağırıyordu. Bu sea bana yabancı deği Ben bu tatli, ahnektar sesi çok iyi ordum. Fakat ber zaman rast. aşina bir satıcı sesi olarak de bi, Gayri ihtiyari durduğumu hatir- yorum, Biraz sonra, tozlu yolla pe arasina bir mânin koyan ın duvan arkasından bir ihti. çıktı, Koluna iki tarafi came İl bir kutu geçirmiş, bastonuna anarak, iki büklüm o yürümeğe mn bembeyaz sakallı, nnrani Yüzlü. bir ihtiyar. o Dehşetle ürper. : Karamelâcı ihüyar, halk tyat sunun en güzide ve en kidemli Sn'arkâr Asım Baba idi O gün İasanlık ve san'at haysiyeti namma İilaklarımı tıkayarak oradan kaç imi söylemeliyim. Fakat nereye m, nereye baksam, ihtiyar Asım irşımda, «Karamelâls diye bağı. Yan sesi kuluklarımda idi. Zavallı Asım Baba Hazin tecelli. 55 yıl san'ata hiz Metten sonra karamelâ satmak bed Kabılığına uğramak... #efalet çekti. Bükük belini sürüklü Yerek gene oynamağa, sırf torunla- Tina çikolata götürebilmek için ça. ğu uğraştı. Ondan her bahse. en uZavallı Asım Babal» diyor- du, Ona bir san'at asaleti unvanı Bibi verilen «Baba» liğin başına ir de iztirabın unvanını takroşlar 8: Zavallı Asım Baba. Hayatımın *on senelerini, hattâ belki de son Günlerini yaşayan Asım Babayı, Son deminde güldürmek için bayır- İ bir teşebbüse geçildiğini memnuni Yetle haber verebilirim. 18 Mayıs azar günü akşamı Şehir Tiyatrosu wmedi kısmında, hakikaten zengin ir programla ona bir jübile yapılı Yor. İnşaallah bu jübilenin neticesin “e, Asim Baba camlı karamelâ ku. koluna geçirmiyecek, torun- ina çikolâta götürebilmek için. dermansız bacaklarım kaldırımlar ie sürümiyecek. Son günlerde rahatsızlığı biraz ha artmiş olmasına rağmen, değ. Beğine dayana dayana dün bana a Vücudu bir inan enkazı is olmasına rağmen seksen - İk hafızası hâlâ dinç, hAlA sağlam! arım asır evvele döndüğü zaman. bile, hâtıralarını, daha dün ba. #mdan geçmiş gibi bütün teferrüs- tile hatırlıyor. Asım Baba hayalını anlatıyor Sözü ona birakiyorum: «— 1307 de, liman dairesi mu. İasebe kaleminde kütibdim. Henüz 100 kuruş maaşa geçmiştim, 22 ya- nda, ateşli, cevval, tığ gibi bir de İikanlıydım. Babam, zamanın tanın Müş hattatlarından Rüstem Efendi. © vakitki bütün insanlar gibi meta asıb bir zat.. Karagözle tutuşan, Bittikçe beni sarmağa başlayan bir #ahne aşkı içindeyim. Tiyatroların, Orta oyunlarının birini kaçırmıyor, sahneye çıkmak için can atıyordum. 'akat © zamanki telâkki malüm. m söyüncun olmama şiddetle Muanz.. Sahneye ilk çıkış Bu siralarda İstanbula Leylo is. minde Giridden bir tyatrocu gel. mişti. Burada bir kumpanya kur - mak üzere harekete geçti, Artik Ateş bacayı sarmıştı, Bu O san'atın asi çinde © buluncyordum. Mürncaat ettim, beni kumpanyaya aldılar, Komikimiz ceki Kâyuklu Asım Baba sahnede yada temsillere başladık. İlk defa bana süflörlük yaptırdılar. o Sonra. ları bazı komedilerde ihtiyar tol- lerine çıkmağa başladım, Halk bizi tutmuştu, ber gittiğimiz verde rağ. bet görüyorduk. Bu suretle tam 7 ğene birçok o mernleketler dolaş - tum. Yeni olmama rağmen, ayda payıma 100 alün düştüğü oluyor- du. 1315 de İstanbula geldim. O si. rada Sarıyerdeki Findiksuyu mesi. resinde Kanbur Mehmed Efendi # minde bir komik icrayı lubiyat edi- yordu. Onun yanında ilk defa ola. rak İstanbulda sahneye çıktım ve gene ihtiyar rolint ifa ettim, Komi. kimiz, beni çok beyenmişti. Uzun müddet beraber çalıştık. Komik Hasan ve Hamdi ile beraber Bir müddet sonra zamanın en şöhretli komiği K. Hasan Efendinin kumpanyasına — çağırıldım. Beş on sene sonra meşhur Kavuklu Hamdi beni karşısına pişekür olarak istedi. Onunla da beş sene çalıştık. Gerek Hasan Efendi gerek Hamdi bu san'atin en kudretli şahsiyetlerin - den oldukları için yanlarında adam akıllı pişiyor ve kendilerinden çok istifade ediyordum, Abdürrezzak (o Efendi,” bilâhare beni yanına aldı. O zaman Abdür. rezzuk Efendiyi saraya çağirmış - lardı. İlk defa beraber, Abdülha- midin huzurunda «Ağalık isminde ki oyunu oynadık, Hattâ o akşam sarayda Hidivin validesi de, Hün. kârin misafiri olarak bulunuyordu. Abdürrezzak Efendi o akşam fev. kalâde bir muvaffakiyet (gösterdi. Bunun üzerine kendisini saraya da- imi komik olarak aldılar, Asım Babaya burada bir sordum: En kuvvetli komik kim? — Siz bütün meşhur komiklet. sual Agüh Efendi idi. 20 kişilik bir kum|le oynadınız. Bunlar içinde en kuv. banya halinde Giride gittik. Han. vetlisi hangisi?.. SON POSTA Sahnede 55 sene Tulüat sahnesinin emekdar siması Asım Baha hatıralarını anlatıyor Asım Baba için Pazar günü akşamı jübile yapılacak Hiç düşünmeden cevab verdi: — K.Hasan Efendi cidden san'at kârdı. Abdürrezzak, bedeni teşek- külü ve evza etvarile komikti. Ha. san nökte bakımından hepsine fa. ik. Hamdi Efendi de çehre itiba - rile komik bir adamdı. Lâkin Naşid hepsinden üstün Hepsini geç bir önkelâb apınişlır. z 553 yıllık san'atkâra başından geç miş vak'alardan bir ikisini anlatma sini Tica ettim, Anlatt, Enteresan bulduğum iki tanesini maklediyo . Temi Unutulmıyan hatıralar Hasan Efendi ile birlikte, Sar- yerde Pozarbaşında gece temsilleri veriyoruz. Şimdiki gibi vesait bol olmadığı. cihetle, geceleri dönemi. yor, mecburen orada kalıyoruz. O. tel olmadığı, bize de kimse soyun cw> diye ev kiralamadığından do- layı geceleri, tiyatronun sahnesine bir kilim seriyor, bütün kumpanya efradı burada yatıyoruz. Gene böyle bir gece.. Hepimiz sahnede kilime uzanmış yatıyor. duk. Nedense uykum kaçtı, uyuya. anadır. Mütemadiyen sağdan sola, soldan sağa dönerken üzerimde bir şeylerin dolaştığını hissettim. Baş- ucumda duran kibriti oçakınca bir ne göreyim? Belki yüze yakın fare hepimizin üzerinde cirid oynuyor. 4— Kaşt, kişte diye, yerimden fırlayarak, pis hayvanları kovala . mağa çalışırken, arkadaşlar uyan. dılar, K. Hasan Efendi de uyanmıştı, sorduz — Ne oluyorsun Asim! Lâmba yakıldı, benim &farelerle al tekke ver külâh didiştiğimi gö- rüncer — Ne telâş ediyorsun, 'Asıml de di.. Bunlar san'atkâr fareler; bu sah nede yalnız biz oynayacak değiliz yal, Onların da hakkı var. Ürküt. me zavallılar, onlar da Biraz icrayı löbiyat etsinler. p Bir muzibliğin hikâyesi Size komik bir vak'a daha anla- ayım: Arkadaşlar arasında ekseriya bir birimizle şakalasır, bu arada bir hayli de muziblikler yapariz. Bir gece, Kadıköyündeki tem - silden son vapura yetişeceğiz, Va. pürun kalkmasına on © dakika var. Sahneden çıkan giyinme odâsına koşuyor, soyunan vapura gidiyor. Ben de işim bitince odaya geldim, bir elimde ceket, diğer elimde pan- talon giyinmeğe çalışşyorum. Fakat imkânı mi var; pantalonumu ba. caklarıma © geçiremiyorum, çünkü paçalari sıkı sıkı dikilmiş OCekete baş vuruyorum. Onun da kolları ve cepleri ayni vaziyette. oSökmeğe uğraşaam vapuru kaçiracağım. Başka çare yok, ceketi pantalo- nu koltuğumun altına sikiştirdim. Don gömlekle caddelerden geçerek #skeleye oradan da vapura kendimi dar attim. Yolda bu kıyafetle görenler, beni uköşklün bağıriyorlardı; — Uğurlar olsun, yangın nere. de? Bu vaziyette vapura girdiğimi gören arkadaşlar kahkahadan kırı. lıyorlardı. Bana bu azizliği yapan Arab Ahmed isminde bir arkadaş. miş. İşin garib tarafı, Arab Ahmedin yaptığı bu muzibliğin cezasin: gene kendi elle tayin etmiş olmasıdır. Bakiniz, nasıl: Biz oyuna başlamadan evvel, hanlat arkadaşlara taksim edilmiş. ti. Arab Ahmedin hissesi de kendi. sine verilmek üzere bana teslim e- dilmiş, ben de bu parayı ceketimin cebine koymuştur. İşin farkında olmiyan Arab Ah. med, benim elbiselerimi odikerken kendisine aid parayı da cebime dik miş bulunuyordu. Muzibliğini itiraf eden Arab Ah medi, bir hayli yalvarttıktan sonra paralari verdim. Bir daha da mu ziblik yapmıyacağına söz verdi. * Asim Baba değneğine dayana dayana gidiyordu. 80 yaşindaki 55 sene sahneye emek vermiş bu ihti- yar san'atkârın arkasından hüzün. le baktım. Temenni ediyorum ki, Pazar akşamı yapılacak olan jübil, onun İsminin başındaki sifatını kaldırsın! Nusret Safa Coşkun koştuğumu zannedip SPO Fener ve 6. Sara takımları Ankaraya)*” gidiyorlar Milli küme deplasman maçı oy- hamak üzere Fenerbahçe takımı bu| 211 #ahdud bir taarruz hareketi sabah, Galatasaray da yarın sabah | €Slâsında orta büyüklükte iki AL Ankaraya hareket edeceklerdir. Fe nerbahçe takımı kaptanı Fikret sa. kat olduğu için bu seyahate iştirak elmiyecektir. Beden terbiyesi umumi müdür- lüğü tarafından 9 ay ceza almiş olan Melihin cezası bitmek üzere olduğundan Ankaradaki o maçlara iştirak etmesi kuvvetle muhtemel - dir. Cumartesi günü 19 Mayıs sta - dında Galatasaray Demi la, Fenerbahçe de Gençlerbirliğile ilk maçları yapacaklardır. Diğer taraftan İzmirin Altay ve Altimerdu takımları da Cuma günü şehrimize geleceklerdir. Cumürtesi günü Şeref sahasında İstanbulspor Altinordu ile, Beşiktaş da Altayla karşılaşacaklardır. Ge- rek şehrimizde, gerekse Ankarada yapılacak milli küme maçları fiks. türün cazib oyunlarıdır. Diğer taraftar 19 Mayis Genç: lik ve Spor bayramı dolayısile An- karada enteresan bir futbol maçı tertib edilmiştir. Galatasaray, Fenerbahçe muh - teliti Ankara mühteliöle O hususi bir maç yapacaktır. 19 —— Istanbulda yapılacak maçlar 19 Mayıs Gençlik ve Spor bay- ramı münasebetile dört klüb ara - sında Şeref sahasında hususi bir turnuva tertib edilmiştir, İstanbulspor Beyoğlu Gençlik ta. smile, Beşiktaş da Vefa takimile maç yapacaklardır. Eskrim ere klübü Dağcılık k İstanbul Eskfim ve Tininseti Yürdu U. Kâtbliğinden! Sayın a zamazın 24.594) Cumartesi gü sant 17 de Taksimde Tenis . Dağ. cıkk klübünde fevkalâde toplantı - ya, teşrifleri rica olunur. Ruzname: eme Dağcilik*klübile birleş “Son Posta,, nın lisan dersleri (Baştarafı 5 inci sayfada) 6: The boy is the son of the man ând the woman, and brother of| the girl — Çocuk babanin ve ana- tin oğlu ve kazın biraderidir. 7. Tbe girl is the daughter of the man. and the woman, and the sinter of the boy — Kiz adamin ve Klee kızı ve: çocuğun hemşire - sidir. B. A very young boy or girl is a boby — Çok genç bir çocuk ve- ya kız bir bebektir. İharebeler olmuştur. 9. The baby in a boy. Heis in tbe arma of his mother, She is still young. — Bebek bir çocuktur. O ânnesinin kolları arasındadır. O (annesi) hâlâ gençtir: 10. Â smile is on the face of the baby. He is happy. — Bebeğin yü.! zönde bir tebessüm var, O mes'ud- ur, 11. This baby is not hapyy. He will give a ery — Bu bebek men'ud! değildir. O bağıracak “(ağlayacak).| 12. Food will make the baby! happy and he will give a smile. Gi! da çocuğu mes'ud edecek ve o gü“! lecek. Exercise: Önlerindeki cümleleri okuduk » tan sonra boşlukları o doldurunuz! 1. A boy and a girl are in the family, The boy is the — of the girl, and the girl is the — of the bey. girl is ina — übü ile birleşiyor! İ Alman kolu İngilizierin #leri mü - n Sollumda harekât (Baştarafı 1 inci sayfada) bu garbisindeki ilk mevzilerine çe- kilmiştir. İngiliz zırhlı devriye kıtaları düşmanı bu mevzilerde de mütemadiyen hırpalamakta - 0 Tobruk'ta Kahire d& (A.A.) — Ortaşark e umumi karargühinin teb - iğ Libyada Tobruktaki kıt'alarımı- man tankı tahrib edilmiş ve düş- mana birçok zayiat verdirilmiştir. Habeşistanda yolların #tıkanmış olmasına ve diğer tabii manialara Tajmen Amba-Alagi üzerine iki kolumuz tarafından yapılan mü- temerkiz ileri hareketi memnu - niyet verici bir şekilde devam etmektedir. Esirler ve toplar Adisababanın cenubundaki g&öl- ler mıni a kuvvetle mü - dafas edilen bir düşman mevzii - nin zaptı suretile diğer bir mu- vaffakiyet elde edilmiştir, 500 esir alınmış, iki batarya topla beş ha- fif tank ve bir tank dafi topu iğtinam edilmiştir. Bundan başka krt'alarımız Yavello'nun şimalin - de mühim bir mevki olan Alagiyi zaptetmişlerdir. Negelli-Dalle yo- Tunda düşmanm iakibine devam edilmektedir. 12 Mayısta vukubulan bir düm dar hareketi esnasında düşman a- dır zayiata uğratılarık tardedil - dikten donra kıt'atarımız 100 den fazla esir almışlardır. Irakta vaziyet sak Akmanlar müşkül içinde Kahire 14 (A.A.) — Askeri söz- cü, dünkü tebliğ hakkında demiş- tir ki: Düşmamn beşdişlibir çatal halinde sabahın ilk saatlerinde yaplığı taarruz hareketi, bunaltıcı bir sıcakta ve kum fırtınaları al - tında icra edilmiştir. Bu hareket garibdir. Hususile ki tamamile müzaheretsiz olarak O yapılmıştır. Düşman kolları mukavemet gö - rünce Sollum civarındaki hsreket mevzilerine çekilmişlerdir. | o Askeri sözcü, Mısırda ileri yü - Tüyüşünü mevzuubahs ederek Al- manların bilhassa su, yiyecek ve cephane tedarikinde mutlak bir müşkülâta uğradıklarını söyle - Sayin 7 Kadınlarımız arasında anket (Baştarafı 1 inci sayfada) dı. Türk kadınları bu asil gayetin peşinde seferber oldular. İstiklâl Savaşında erkeğinin oyanıbaşında çahşan, ona sırtında cepane taş)» Türk kadını kalbinde gene ay- ni asil heyecan ve kafasında ayni asil mefköre ile Bayan İnönünün rehberliğinde ker şeyden mukaddes tuttuğu vatanı için, vazifesine ko » şuyor. Kadınlarımızın bu müşterek ve coşkun heyecanına tercüman anketimize devam ediyoruz! © Cümhuriyet Halk Partisi Kız Talebe Yurdu müdiresi Servet Özdinçer: «— Biz öğretmenler her zamar olduğu gibi, bu defa da vatan va. zifesi için ön safta yer alacağız ve bu uğurda hiçbir fedakârlıktan çe- kinmiyeceğiz. Talebelerimize, kız - larımıza da ayni öğütleri veriyoruz senelerdenberi onları bu ateşle ye tştirmeğe çalıştık. Bugün mes'u - duz, çünkü onlar daha büyük bi: aşkin dohı olarak vazifeye koşu - yorlar. Bize rehberlik eden sayin Bayanı İnönüne minnet ve şükran - la bağlıyız. İcab ederse tehlikelere göğüs gererek, vazifemizi seve sevr yapacağız.» © İstanbal telgrafhanesin- de telgraf memuru Merzuke Kula: «— Biz telgrafçılar senelerden - beri zaten memleket hizmetinde se- ferberiz. Sabuhlara kadar çalışiyo - ruz, çaşmaktan çekinmiyoruz. Çün kü kalbimizde yurd ve millet aşk' var. Ordu hizmetinde de her türlü fedakârlığa katlanmak için, hazır ve ayaktayız.» © Fen Fakültesi kimya ens- titüsü o talebesinden o Sedide Başak: — Sualinize her Tüfk kızının tereddüd etmeden, bir kelime ile ve receği cevab şu olacaktır: «Hazi - rzle. Sayın Bayan İnönünün be mukaddes vazifede baştmıza geç. mesi ve bizi ordu hizmetine davet heyecanımızı, çalişmak © aşkımız” ve enerjimizi bir kat daha artir - dı. Ben kimya şubesine mensubum kendi suhumda da o memleketime faydalı olacağıma kaniim.» miştir. Londra 14 (A.A. )— Rovter a - jansının garb çölünde harekâtta bulunan müteharrik bir İngiliz devriye müfrezesi nezdindeki hu- susi muhabiri bildiriyor: Pazartesi günkü ileri hareketi- ni yapmak için düşmanın, iaşe yol larından mahrum ve müstakil bir Taba kullanıldığı &sanılmaktadır. İleri Hareketleri iaşe yollarının | tesisini icab ettirdiği takdirde, Al manların bu iaşe hatlarını tesiş et- İmek niyetnide oldukları şüphesiz- dir. Şafakla beraber taarruza geçen düşman Mısır istikametine obeş koldan hareket etmiştir. Bu kol — ların hepsine hücum edilmiş ve sahilde Sollum ile Budbuz arasın- da ve çöle doğru 80 kilometre de. rinliğinde bir sahada şiddetli mu- Sidi-Barraniye giden sahil yolu boyunca ilerlemekte olan birinci dafan mevzilerile karşılaşmıştır. Sırtlardan inen diğer bir kol ce- nuba doğru daire çizerek sahilde- ki düzlüğe müvazi bir istikametie ilerlemeğe çalışmıştır. Tepelerden ileriiyen iki kol da Soltum garbinde Mısır hududunu geçmişlerdir. Beşinci kol ise ce - nubda İngiliz kıtalarını çevirecek tarzda bir harekete tevessül et - miştir, Çöl ovalarının dalgalı ara- zisinde muhtelif kollar o biribirini görmeden kilometreler katedebil- diğinden tepede cereyan eden mü- harebe çok hararetli olmuştur. Ric'at... Bir gece evvel, muharebenin cereyan ettiği tepeden dönmüş - tüm. “Çok müteharrik bir İngiliz devriye müfrezesile birlikte idim. The boy is in — and the| Bu müfreze seri bir bareket csni- smda ve birkaç gün içinde Sollu- 2 — The man is ibe father oflmun garb ve cenubundaki bütün the girl, and the woman is the mot-| Alman kıt'alarını Misir hudud - her of the girl. The girl is the — of the man|duduna gelince vazifesi bit and the — of the woman. 3. The boys in the family have sisters. The girls in the family ha. ve — and sisters 4. My mother and my father are. 5 — My brother and my father are, 6 — Every boy and every man of a man. — The baby is a boy. — smile will mak. -— Mother Will take her baby in — arms, ları dışına tardetmiş ve Libya hu- iğin der geri çekilmişti. Bu harekât e$- nasında İngiliz müfrezesi Alman tanklarından mürekkeb bir kolu ve 600 kamyonluk bir nakliye ko- Yunu kaçırtmış ve düşmana ağır zayiat verdirmiştir. Alman tebliği Berlin 14 (A.A.) — Resmi teb. tiğ: / Bu gece tayyareler Sunderlan-| dın şarkında cem'an 14.000 ton! happh. —| hacminde üç ticaret vapuru ba - tırmış ve cenubi ve merkezi İn - 8. The baby is a girl — is on) gilterede mühim limanları bom - the knee of — father. — will get| bardıman etmişlerdir. aZavallıı | off — knes ; Simal Afrikasnda bir İtalyan 9. A baby is o very — girl or) kıt'asının bulunduğu bölgeye İn- gölizler tarafından tankların a — boy. da iş kolteşkil eden 200 kadar zırhlı a-| *“İ © Dişçi mektebinden Şefi- ka Arıklı: w— Türk kadınların milli mü- dafaaya davet eden Bavan İnönü - nün beyannamesini takdir ve şük. ranla karşıladım. Bu, Türk kadınına, memlekete, vatana hizmet gibi şerefli bir iş bah iyor. Ben cephede de geride de ça- aşırım, vatanıma İs bana ih. Üyaç bâsl olursa çalışır, o tarafa giderim.» © Fen Fakültesi kimya enstitüsünden Meliha Var - türk: Her sahada oldüğu gibi, or. du hizmetinde de erkeklerle bera. beriz. Eğer bir harb vukubulursa, bize verilecek her işi yapacağız ve hiç bir yardımdan kaçmiyacağız. Vazifelerimiz daha (ziyade cephe gerisinde. Fakat, icab ederse cep - beye de giderir. Biz Türk kizıyız, korkmayız. Ben şahsan biraz silâh kullanırım, Talim ettirseler iyi bir ssker de olabilirim.» © İktısad Fakültesi talebe- sinden Fahriye Tolan: «— Bayan İnönünün beyanna. mesi kadinlik âleminde en ileri bir hareket olarak görülüyor ve onun gösterdi yolda ölürciye kadar yörümeği bir şeref ve namus borcu biliyorum. Cephe gerisinde vatanıma daha müfid olacağımı zannediyorum, ba- na verilecek herhangi bir vazifeyi canla başla başarırım.» o. —— — — tirakile yapılan taarruz bu İlalyan mukavemeti karşısında kırılmış - tır. Altı düşman tankı tahrib edil- miştir. Diğer muharebeler de cereyan etmiş ve Alman - İtalyan kıt'aları mevzii muvaffakiyetler kazanmış- lardır. Alman muharsbe tayvarelerin- den mürekkeb gruplar gerek gündüz, gerek gece Malta ada - sındaki Luca hava meydanına hü- cum ederek iyi netice almışlardır. Kiralık Hane Şişlide Bomonü tramvay is tasyonhu yalinındz Dere soka. ğında 29 numaralı 6 odalı ve banyo, terkos suyu, elektrik, ba- vazazni havi içi ve dışı yağlı boyalı manzaralı etrafı açık bir hane müsali şeraitle kiralıktır, görmek için karşısındaki Zafer 4) kapıcısına, pazarlık için (Tel, 43016) numaraya mi l | ! rah İla A unal

Bu sayıdan diğer sayfalar: