27 Haziran 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

27 Haziran 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i Hergün İngiltere, Almanya Ve Sovyet Rusya Ekrem met kendisile birlikte mezara anlaşması İetini vâkıâ sarımıştır. Fakat Ak man milleti emze itaat etmeyi bild" Bununla beraber onda bu anlaşmız- ya karşı hiçbir zaman kalbden gelen yeni- Çocuğa temiz bükmek, onu te . daima mizliğe alıştırmak en başta gelen bir bıfzıssihhat kaidesidir; bunun kanalda teessüs| âksin€ hareket vahim (neticeler işti, i kanal da bozuldu, £ (verebilir; bunun için yavıyları ie. Denilebilir ki Alman milleti ara. |73İZ tutmak birinci şarttır. #inda Sovyetlere karşı yapılan harb! OÇocuğu temiz tutmak onun kir. Leklilere karşı yapılandan sonra|lenen yerlerini temizlemek ile 0- en popüler harb olacaktır. lr; bu kirlenme zamanında (tenasül sü? çocukluğu a olur; bundan başka deriyi kirletir; yerine ve pislenme derötesine e orayı va günde birçok veya birkaç defa veya bir defa yıkamakla o kirler giderilir ve vücudun temizliği tekrar yeri. ne getirilir. Temizleme ya sade su ila veya , İngiliz milleti nasyonal - sosya -| s:cak. su ile veya sabunlu su ile İsmi ne kadar sevmezse komüniz-| olur; bazan bir bez veya bir sür- rai de o ee sevmez, bari emi fırça gibi şeylerle de kalmış, > kadai irı8| yapışmış kirin. çıkardmüsna yar- komünüzden de © kadar çekiir| dın edilmesi ce varittir. b Saymeie ekici) Görünmiyen pisliklerden koruma Bu normal temizleme ve temiz. lik yanında bir de oldukça gayri tabi sayılan bir iemiz tutma me. rakı vardır. Bu, çocuğu görünen kirden değil, görünmiyen pislik - ten korumaktır. Bu hal oyun ça. ğında bulunan çocukların mikrob- lanmamasına savaşılmasıdır; bu korkuda olan ana ve babalar ya evvelce bir evlâd kaybetmiş ve - yahud yalnız biricik evlâd sâhibi, veyahud da yaşını başını aldıktan sonta ve pek geç olarak bir evlâdı olmuş bulunanları bu gibiler çocuklarının üzcrir trerler ve onun hiç hastalanmaması için ne lâzım ise yaptıklarını sanırlar ve işte bu cümleden olarak bir mik - rob korkusuna yakalanırlar; bu mikrdb korkusu «her yerde mik- rob var» sanarak çocuğun o mik . robları ellerile, parmaklarile &i - maması ve buwsuretle herhangi bir MİRİ hastalığa yakalanmamasını. temin içindir; bu korkuya tutulmuş olar ahaları, babaları hepimiz tanırız: Bimeği -alazladıktan sonra - ve kabuğunu değil, ancak içini . Yi- yen İer - çatal, biçak, kaşık gibi yleri âlevden geçirmeden kul . lanmyanlar veyahud bildikleri bir eve davet edilmiş oldükları halde herhangi bir lokunteda yemek ye eğe gelmişler gibi çatalın: ye - havlusuna silerek ey sahibin ül bir vaziyete düyürmek fe. 1 itiyad edinmiş olanlar, yabancı bir bardaktan içmek arec. rivayetleri buriyetinde kalinca ya ölt duda - lemek makıadile muharebeye > ğın ağız içine sokarak bardağı du. na kadar devam edeceğini — hiçbir| dök altındaki öy. şöpheye mahal vermiyen kat'i birjle içenler, vey (Devamı 4 üncü sayfada) İtemas eden yerir v tıpkı mmnbiyetie v kalacağını tahmin etmek hata olmaz. «Kavgam» adını taşıyan kitabında İngiltere takdirle anilir, ve in mölleti Alman milleti için en müttefik olarak görülür. İki tarafin hissi kendilerini anlaş- iyaset ülk merahlede mümkün olmadi, Rus yanın İngiltere ile değil bilâkis Al manya ile uyuştuğunu Şimdi İngilterenin düşünmüş olduğu bu Rus dostluğu siyasi hödiselerin cebri altinda bir emrivakidir. Şu farkla ki, Alman- yayı mi girişmekten alı. koymak için onu bir çember altıma almak gavesile takib edilmiş olan bu dostlik siyaseti Almanyanın Rusya ile harb halinde bulunduğu bir zamanda tahakkuk etmiştir. muhtelif ri İngiliz tarihinin tek diktatörü Cromveli herşe; evvel > Prem bre iklim cla aykiri #YAİ kaka İle İdrar ile bulsşmasından,Jelile VE ' A Her devleti başlangiçta kılıç kurmuş, fakat sonra zekâ, bilgi, idare AE ZAİN pi 77 4 2777770 “ Evvelâ kılıç, sonra zekâ s Askeri i Yi di, ve adalet yükseltmiştir. Kuvvetin tesiri çabuk geçer. Kala ve ilim kuvvetinin tesiri se asırlarca sürer, adeta ebedidir. eman me anama amam msassne mina aninannuananame yanmmksa manas sii sENauamEUNaa vee ada YAZAN Profesör Doktor İhsan Hilmi Alantar nahiyöşininlile silenler, fincanın kulpunu &vl *ularak o herkesin içtiğinin karşısındaki tarafı ile kahvesini içenler, kâpılari - tokmağı par - maklarile tutarak değil de - elle- »İrinin tersini silrerek veya dirsekle. rile iterek açmağa uğraşanlar, he- men daima eldiven ile gezenler, karşılaştığınız « elinizi vermek iste diğiniz zaman ellerini vermekte tereddüğ edenler ve karşısındaki. nin kolunun uzanmış bir vaziyelle kalmasına sebeb oulp onu mahcu- biyete sokanlar bu ocömledendir, Vâlnâ (bunların bazısını biz de yapmaktayızdır;. göz göre göre bisliğe kendimizi peşkeş çekmek istetneyiz; fakat bu babda müba - tâğaya sapanlar da çoklur. İşte bu gibi sinirli ve mikröb - dan korkan ana ve bab çocuğunu da mikrobdan korumak için onu yere oturtmaz; onun yerde halı üs. tünde sürünmesini istemez; hele bahçede kumlarla oynamasına en- gel olur. Böylece temiz tutuyor diye onun hürriyetine, serbestliği. ne sed çeker. Fiç şüphesiz birçok hastalıklar bedenimize * hakikaten derideki herhangi bir sıyrıktan girer ve o- radan kan yolile ulu her ta- rafına yayılabilir; meselâ bir rıktan apse yapan mikroblar bildiği gibi yılancık veya tetanoz mikrobu da girebi ğun nerede oynıyacağı, nıyacağı, ne gidi şeylerle oymıya- cağını köhtrol etmek de ana ve babanın hakkıdır; fakat onun te. İSTER İNAN, Çocukları mikroblardan mı, yoksa hastalıklardan mı korumamız lâzımdır? miz bir yerde oynamasını temin et- mek de herkesin vazifesidir; çocuk oyun ister, arkadaş ister... Onu ne oyun, ne de arkadaş zevkinden mahrum etmelidir; çocuk anasını, babasıns eğlediren bir oyuncak değil” oyürisaklârla, oyun öletlerile arkadaşlarile oyhümusı hakkı olan bir insan yavrusudur, ” Deri ve nefes yollarile alınan hastalıklar Bu körkutün aksi olarak böyle sinirli ana baba çocuğu hastalık » lara karşı korunmusını ya hiç bil. mezler, veyahud da bunu ihmmel e. derler, meselâ hu mikrob korku- suna mukabil çocuklarını öksü - rüklü, nezleli, ateşli çoguklardan sakınanlar pek âzı Şunu bilinelidir ki birçok has - talıkları deri vasılanile sinmasına nakebil birçokları da karşısında. ki ile konuşurken obun öksürüğü ile, onun ağzından çıkanlarla sl: - nır; bu hususu unutmak büyük bir gaflettir; mübareze göze gü - rünmiyen Oo mikroblardır; fakat bunlari göze görünmiyen yerlerde aramaktan ziyade, hasta insanlar- de tecessüm etmiş olarak bulmak ve çocuklarımızı bu suretle has talardan korumak daha münasib olur. Çocuğu hele veremlilerden u - ait tutmak bizim aile sistemimiz. de heren de hiç ılmıyor gibi. dir; bizim ân'ane silenin bir. çok ferdleri r evde oturması suretindeğir; burada muhabbet - len, alâkadan başka iktsadın da yolü vardır. İşte birçak ilg ferdi. nin bir evde oturması neticesi ço- cukları ev içinde bir aile ferdinin yakalandığı bulaşıcı bir Hastalik. tan korumak oldukça güç ölür; nezle bile böylece evvelâ teyzede (Devamı A üncü sayfada) İSTER iNANMA ! da bir zat dün bir istida ile müd- 'detumumiliğe müracaat etmiştir. Bu zatın iddia ve ifadesine göre; Son günlerde nisaiye hastalıkları üzerinde müessir, mühim bir se. rom keşfetmiştir. Fakat i disina göre bu serom İstanbul- ü doktorları memnun etme. kıtaları müzldei di. e verdiği istilada bertafsil izah tarilmlasıni dmüddelumumilikten istiyen doktorun istidası Adli Tıb İ işleri Müdürlüğüne havale olun- muştur, İSTER iNAN, iSTER-INANMA! | Meraklı | şeyler | Çikolatanın dört asırlık tarihi Birçok itiyadlar vardir ki bunla- rı biz, ya bir bid'ste veya bir tesa düle borçluyuzdur. Sigara ve kahve içmek, nargile kullanmak, içki ve saire bu cümledendir. Netekim in- İsanların bugün birçok yerlerde mah rümiyetini çektikleri çikolatanin kuk- lanılmya başlaması * da, gene bir tesadüf esezi olmuştur. Hâdise, dün İyanın büyük keşiflere ve geniş müs temlekâ hareketlerinin inkışafa baz- Jaclığı “devirlere kadar dayamır. Altın madenlerini ve zabit toprakları ihtiva eden memleketler ele geçirmek maksadile taraf taraf denizlere açılan İspanyollar, on al- tinci asırda Meksika topraklarına ayak basmışlardı. Meksikaya çı kanlar bir ordu teşkil edecek ka kalabalıktı. Bunlara meşhur Fernan Kortez kumanda ediyordu. Müstev- Blerin yiyecek ve içecekleri tüken- mist, Bunlari mahaller tedarik çi- mek İâzim geliyordu, Bu stada İs panyol askerleri, yerli halkin siyah ve koyu bir wcak mayi kle gördüler. Bunun me olabileceği anlamak için onlar da içmiye te - İşebün eşiler. Fakat | içemediler, itadı o kadar fena ıdi. Merak saika- sile bu (o mesnenin ne olsbileceğini öğrenmek 3stediler. Yerliler onlara; bu mayii yapmakta (kullandıkları muhtelif maddeleri O gösterdiler. nlardan bir tanesi, bakla büyük- iğünde boz Tenkli bir kuru nebat idi. Şeklen de baklayı andiriyordu. Halk, bü baklaları, aralarında, para gibi bir mübadele vasitasi olarak du kullaniyordu. Bu bakla, kakao diye tanıdığımız nebatin bademi idi ve halk, mahalli hükümdara ver gi vecibelerini gene bunlarIa öde « yordu. İgtikleri siyah renkli mayie ge lince; yerli halk bu bademleri fırın- da kavurduktan sonra dövüyor, içine misir unu ve kırmızı biber ka- riştiriyor; sonra pişirip sicak meak içiyordu. Bu, yerli halkın milli bir gidasi idi. Adina da, tpki bugün söylendiği gibi çokelalt diyorlardı. İspanyol askerleri, bu garib ma- Yiln xmsir unule biberden müteşek- kil kısımlarını bir tarafa birektılar. Yalniz kaknoyu pişirdiler, içine şe- ker koydular. Böylece çikolata de- nilen nesne meydana gelmiş oldu. Bu yeni meştub az zamanda o kudâr büyük bir rağbet kazandi ki Meksikada taraf taraf kahve yerine şikolatacı dükkânları açıldı, Kakao bu suretle Meksikadan İspanyays, oradan, © zamanlar bir (İspanyo! eyaleti olun Flandre, daha sonra « lari da Fransaya geçti ve taammüm etti, Bütün Avrupaya yayılması on yedinci asra tesadüf eder, Yani keş fi ile Avrupada taammüm atasında bir asir geçmiştir. etmesi Haziran 27 vaziyet (Baştarafı 1 inci sayfâda) 1 — Almanlar, henüz büyük stratejik neticeler alriış değildir. ler; yahud da, aldıkları veya al mak € budundukları neticele, ri henüz söylemiyorlar. Bununla beraber .taktik bakımından, yani; basma, kendi islediği o şartlarda, yer yer kat'i muharobeler kabul etlirmek cihetinden, bir takım mühim muvaffakiyetler elde et. miş oldukları görülüyor. 2 — Bizim, bu sütunlarda üç gün evvel yapmış olduğumuz tah. mini teyid eden haberler geliyor. Resmi olmâ'nakla berâber inanil, maya lâyık görünen bu haberlere bakılırsa, Kızilordu Livatnyayı tamamen ve Letonyayvı da kısmen tahliye ederek Duna nehrinin sağ taralına çekilmişlerdir. 3 dirde Riga Hmamnıa Alma ellerine ya düşmüş veyshud düş- mek üzere buh ğu anlaşır. Almanlır, en kolay ilerliye- bilecekleri bir saha olan Baltik memleketerini işgale ve bu suretle Baltık denizi sahillerini tutmaya ehemmiyet veriyorlar. 3 — Cephenin şimal kısmında biraz daha ceruba inince, bu sa. hada Vilna, Grodno hattnr AL manlar hayli ileri sürmüş görünü. yorlar. Witebak ve Minskin işgal &lildiklerini teyil edecek ha. berler gelmemiştir. Fakar, Rus tebliğlerindeki oifade (o tarzma bakılırsa (Obu iki müm noktaya Almanların . girmiş de. dillerse bile - pek yaklaşmış ol. duklam tahmin edilebilir. 4 — Şimal kısmında taarruz cephesi hayli ilerlemiştir, Bu, Rus. larm ilk müdafaa hatların tuta. madıklarını göstenr. Hattâ, bizzat Kızılordu tebliği bir ordu cephe. sinin yarıldığını söylüyor. Bunun. la beraber yarığın yamanması mümkündür. Henüz, bu suhalardâ kat'i muharebeler verilmiş değildir 5 — Cephenin merkezinde ne. Jer cerbyan eiliğini pek iyi anlıya. muyoruz. Ancak, bu sahada da Al- manların, ilk müdafaa hatların çiğnemeğe muvaffak (oldukları muhakkaktır. 6 — Kızılordu. .harb, Taporu Przemyşelin işlizdedim haber ve. yor. Bu, Cihan Harbinde Ruslar. la Avusturyalılar arasında birkaç defa sahib değiştirmiş olan bir noktadır ve Lwow (almanca Lem. İberg) in seksen kilometre şarkin- dadır. Eğer bu haber doğru İse, Kızlordunun bütün gayretini oL Karpatlar üzerine vermekte ması lâzım gelir. Bu, cüretkârane olduğu kadar çok tehlikeli bir ma. 'nevradır; eğer, merkezin şimdi c8. nahımı tazyik etmekte olduğu an- laşılan Alman yükünü Kızılordu icab eden salâbetle tutmaya mu- vaffak olamazsa, merkezin cenub cenaheyiski kuvvetlerin vaziyet. leri birdenbire ço vabilir. Buna mukabil, eğer Kı. ilordu bu sahadaki tazyikini â “ıp Karpatlar üzerinden bir yar- ma yapabılrse, Tunu havzas nda. ki vuziyete çok Zarar — Ve bilir. 9 — Bugünkü vaziyete göre, AL muanlar daha ziya üyük strate. ji manevrasını sol cenablsrile ya- pyorlar ve cepheyi Şi Ji garbi- den şurkı cenubiye doğru hareket ettirmeğe çalışıyorlar Hedefleri, bir taraftan Leningrad ile Mosko. vanın arasına ve diğer taraftan da Minsk ve Sriolenxe sokulmak. tır. Bu manevrayı tamamlamak ve Rus müdafuusını büsbütün güşleş- tirimek için, Almanların bugünler- de Finlandiyanın şark ohududla. rından daha münim bir harekete i geçmeleri de çok muhtemeldir. 9 — Prut ile Dinyester arasın. daki sahada vaziyet vazıh değil- dir. Bununla beraber, bu sehada Alman ordusunun dsha ez faal ol- duğunu görüyoruz. Belki de bu ta sazamamnasa | safa aid gayretini birkaç gün son. raya bırakmayı, Rus ordularını Şi malden cenuba doğru sürmek bü kımından daha faydalı görüyür. Esasen, Ruslar için de eo mühim mukabil taarruz sahası cenubdur: Romanya ve Macaristan. 10 — Anlaşılıyor ki, şimaiden ccnuba doğru in eden bu iht, ta gayretini kuvvetlendirmek için Finlandiya harbe başlıyacak . ve İ İsveçin muvafakatı. ile nakledile. İcek olan Alain kuvvetleri bu he- veketi canlandıracaktır. Bu tak- dirde, cenub vaziyetin kuvvetten. dirmek için Slovükyadan osonre Macaristan da, harbe iştirak Gi. mesi mümkündür.

Bu sayıdan diğer sayfalar: