27 Haziran 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

27 Haziran 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Arkadaşın otomobili Yazan: M. Zoşçenko Çeviren: İbrahim Hoyi Mam kaş lerde bir mühendis ark: ia el m olandan, Bizim mühendis arkadaş diğer yoldaşlara benzemez. e — söyliyeyim. Fim ek mabili vardır. İnsanın hususi ör ne gibi bir tesir basi olur edama Pe BÜ da gön ma, bizim ie yeme li çıkmadı. v Kendisine araba verilmeder De vel, çok hoş sohbet ve sevim eti Herkes onu evine çağırmıya ve atardı. Fokat araba meydana gil çıkmaz eski muhendis rinde koydunsa bul. otomobil sanayi uyadaki araba. metörlerini | tesbih İşte mahud davet akşamı. SSY“İ taksiye binmesini batırlatmadın. Ol j otomo-, lerimi alanımiz! içip, otom Yaaa yokk it gebelerin dair tam üç saat gönle diri N ini in ikten sonra, İ Di "diyerek ötberile-| rimizi toplayıp evlerimize yollan- mak üzere doğrulduk. Eve sahibimiz, yüzü dıyarak: € — Yoldaşlar, dedi. Meselâ bu akşam başka bir yerde bulunmuz oleaydiniz, şimdi evlerinize kös kös ve tabanvay ile dönecektiniz. Fa- kaş bizden hiç böyle bir külfete lü- zum yek, Sizleri otomobilimle ev- lerinize götüreceğim. Buna ne bu. yurulur?.. | Bütün misafirler sevindiler. Davet sahibi mühendis arkadaş devam ettir Şimdi! şoföre telefon edip, oto- mobili getirmesini söyliyeceğim, Ve telefona giderek işidiri eline aldı ve telefon etmeğe başladı. Sun. xa bize dönerek bir iç çekişi ile ko. nuştu: — Bir dakikaya kadar otomabil burada olacak az buçuk bekliyece- ğiz. Çok değil amma!.. Buna sebeb de: Garajimizin bir mımtakada ok masl, bizim de başka bir yerde, $9- förün de şehrin dışında oturması- dır. Fakat ben, şoföre acele etme- sini ve derhal garaja gitmesini söy- ledim, Vallahi çok uzekta oturmu- | neş'eden Işıl i yor. Eğer hizli yürünürse yarım s8- e atlik bir yol. Mühendis yoldaşın — karisi söze k z Ah Nikki seföre neden bir zaman gerain çarçabuk varabilirdi. Dostum cevab verdi: — Çok doğru karıcığım.. Tuh!.. İşin kolayını ir türlü akıl edemez. bep unuturum. Femen şoföre tele. fon edeyim. İnşallah daha evden çik mamilştir. Taliimiz vatmiş, Şoförü bulduk. Davet sahibi, ona bir taksiye binip elinden geldiği kadar süretle gara- ja gitmesini bildirdi. Misafirlerden biri akı) etti: — Yahu baksaniza.. Şoförünüzün getireceği taksi ile evlerimize döne- mez miyiz?. Bu fikir dostumuzu biraz şaşirt- tı, hattâ ürküttü gibi. — Boş lâf!,. İnsanın hususi oto- mobili olsun da taksi ile gitsin. Am- ma da ömür fikir. Yool.. Buna ta. hamrnül edemem.. Ve beklemeğe başladık. Yirmi dakika geçti “ve çaldı. Şefördü. Neler söyledi anlamadim. Fakat mühendis dostum bize dönerek bir parça şaşkın bir tavirlas — Şoförüm... Taksi bulamadı- ğini söylüyor. İstasyona kadar yü- rümüş, orada bir taksiye rastlamış ise de, şoför benim mıntakam değil. dir, diye gitmek istememiş. Ben de bunun üzerine ona şehre kadar yü- rüyüp merkezden bir otomobil falan amasini bildirdim. Gene misafirlerden biri teklif et- * -Şoförünüzün şehirden getire- ceği otomobile biz binek nasil o.|lifi lur?. telefon | nünüz. Çok fena olacak. Somra ş8- bil getirmemesi pek fena. Doj o CSON POSTA Okuyucularıma cevablarım «Safranbolu: 'dan imzasız mek. tub yolluyan erkek okuyucuma; — Her erkek her genç Kızda ta- bil bir merak, bir tecessüs hlesi uyandırır, onu öğrenmek, tanımak ister, fakat bu arzunun tafbik mevkiine konması kendisi için bir tehlikeyi davet edecek ise ondan çekinir. Tanışmsnın tehlike ve le. ke teşkil etmeden vukuu mümkün olduğu takdirde ise normal şartlar dahilinde olmasını ister, Normal şart bir aile muhitinde, umumi kaidelere muvafık şekilde yapı - lan bir takim resmidir. Mektubunuza bu şekilde cevab vermiş oluyorum, #ânırım, * i «Erzincan» da Bâyan «L. Ms e: Hususi bir vaziyette bulundu - unuz belli. Adres göndermemek- teki mazerelinizi de takdir ede . rim; fakat gazete sütununda yeşre- dilemiyecek olan bir cevabi ben size, nasıl isal edebilirim? Mu ammâey: halledemediğimi itiraf et. mek zaruretindeyim, * Bay «C, Ca yet — «Ben hayata yeni Dostum başini salladi: — Fena fikir değil, şoföre. ote- mobil ile buraya gelmesini * ve siz. leri almasını söyliyeceğim. Buradan i bizim garaja kadar bir dakika sürer gencim. İstikbalden büyük ümid - sürmez, Ve bir kere de oraya var-JJer “besliyebileceğimi O gösteren dik mı ötesini düşünmeyin, Herşey | maddi deliller: malikim, Fakât ne yoluna girer. Asil mesele garaja w-!de olsa bu dakikyda orta sayılacak İaşmaktı. bir durumda sayılırım. Buna mu - Yirmi dakika sonra şoförün &€-|kabil kızın ailesi zengin, tab ol. tirdiği taksi kapıda idi. Hepimiz s0-| zaman gülmiyecekler mi?» kağa çıktık. Misafirlerden biri İçİNİ| diyorsunuz. tus aş . v şekere nm Hedi. Hazir taksi bek) Hislerinizin inceliğni tekdir e- muş iken, başka taraflara gitmeğe| derim: Taraflar arasında denklik e hacet! Binip evlerimize | gitşek/ aramak eski Türk âdetlerinin ba. daha iyi olmaz mı?. İlkönce gara-| şında gelir. Yalnız «kıymet; ölçü ja gitmenin ne manasi var, anlaya-İsünün sadece paradan ibaret ol - miyorum. İmadığını unutmamak (o lâzundır. Mühendis gayet mülüyim bir ses|Tahsiliniz, bugün işgel (ettiğiniz 3 Yen Vallahi olmaz: | mevki, yarın kazanacağınız istik - Darılirım. Benim. vaziyetimi düşün) We “ax ler besi ervel, elmalar b förü uykusundan uyandırdım. Za-| güre de cessret hamleleri yapmak vallı bir saattenberidir, sokaklarda, | hakkını verir. Ri sitmeli-| . Bahsettiğiniz ailenin tek kazı > ri Miafler birer birer otomabile vardar metali aa en Kya yerleşmeğe başladılar. Fakat oto.| istikbalde sileyi iyi idare edecek mobilde üç kişilik yer vardı. Şofö-|bir genç aramalarına ihtimal ve - rün yanında bizim mühendisin şofö-İririm. Ailenin reisini şahsan gö - rü oturmuştu. Halbuki bizler beş kişi| rünüz. i vaz Bay B.D. a: idi — İyi dikkat etmişsiniz. Çalışan tlmış bir “Mühendis arkadaği izi birer bi ter saydıktan sonra: 2 Soförün akıl edi iki omer m. Şimdi şöyle bir tek Misafirlerden üçü taksi (Arkası sayfa 7 siltem 6 da) meziyet sayarım, ye KR aaa Siz de bir mektubla Sayfa & ni? fikrinizi söyleyiniz! İp i MZ EZ “ Yirmi senedir içi- yorum, zarar değil, bilâkis fayda gördüm,, © Ankarada Kızılay karşı sında 8 numaralı apartıman - da Ahmed Gezgin: «— Makul bir tarzda içildiği tak dirde bence içki insan için bir ıh. tiyaçtır. Sicak yaz günlerinde üğle ve akşam yemeklerinde birkaç şişe buzlu bıra almak, kış mevsimin - de de gene yemek serasında bir bardak şarab yuvarlamak vücüd için.ne kadar faydalıdır. Diğer taraftan, içki, devlet ha. zinesi için oldukça mühim bir ge- lirdir. o Bir* yasakla . meneğildiği takdirde bu defa kaçıkçılık mey. dana çıkacak, matlub gayeye va - Tüamıyacaktır. Bu işi oluruna bırakmak çok daha muvafız olur kanaatinde . yim. © Diyarbakır, Çermik nahi- yesinde Abdülhadi Topla: 4 İçkinin leh ve aleyhinde ü aktansa şu mü. ığı daha münasib Geçenlerde bir köylü ile konu. şuyorduk. Mevzu içkinin iyiliğine ve fenalığına intikal etti, Bana söylediklerini teşbit ediyorum; «— 40 yaşına bastım. 18 yaşın- dan itibaren devamlı bir halde si. zin zıkkım dediğiniz, zem - Zem suyunu İçerim. Önceleri vücu. dum fevkalâde zayıftı. Fakat içtik çe irileştim, sıhhatim iyileşti. Sabahtan akşama kadar kızgın güneşin altında şu tarlada İşte gördüğünüz tarzda durmadan ça. Jışırım. O kadar yorulur, o derece bitab düşerim ki tasavvur edemez siniz... Fakat akşam köye evime döndüğüm zaman içki soframn başına geçtiğim vakit bütün bu yorgunlukları bir anda atar, keyif ve neşeyle kucaklaşırım.» © Bursa Ahmedpaşa ma - hellesinde $. Ç.: «— Kim ne derse desin.içki or- tadan kaldırılamaz. Her türlü al. İçkiyi vukuat çıkarmak, teza- İğ ize Kediye peynir tulumu emanet olunur mu?... Sultan Hamid ha - pishaneden çıkan meddah Kâzmi iradeli seniye ile komiser yapmış» til... Kâzım rahat durmadı. Ta - tudıği hırsızlardan bir kumpanya teşkil edip evleri soydurmağa başladı, Ve neticede bittabi tarde, dildi.. Bir gün Sirkecide (Manastır) kirasthanesinde O oturuyordum... Yanımdaki masağa - kenâilerile biraz tanıştığım - (Ramazan) N Olasan) namında iki Arnavu koyun töccarı oturuyordu. Med - dah Kâzm; bunların yânına te - Tâşlı telâşlı gelerek: a Oldu.” Müjde... Bu akşam bekliyorlar, Dedi, Arnavudların memnuni - Yetten ağızları kulaklarına varı - Yordu: : — Olur be Künm Bey!... İç bir Nargile bre,.. Sen yaman şdam - Muşsen yahu, , Yaşa pe Kizm Bey... Yaşa be Kâzım Bey. Arnavudlsr Kâzıma nesil ik - ram “edeceklerini bilemiyorlardı. Acaba Kânm koyun tüccailığı- Ba m: başlamıştı?. Yöksa Aravudları (altın kafe. Se) mi koyuyordu? ğ Kâz.m onlarin masasından kalk | İ — Yeni işe başladım... Hetygece: parayı iesteyle aliy — Muhakkak gene kom'se, dun. dedim. z — Hayır, 5... Aksaraydaf reji soka, tenha bir yer- de; küçük bir ev kiralağık. Üç t8- Me de hasna müstesna kız bulduk. n-gülmeğe büşladım; > Anladım... dedim... Bu ti - Saret iyi... Galiba sen de hasılat OUZ, r o) ! di Hanımlar bizi bekliyorlarmış.Jnildi,., Kafalar tütsülen. komşuna mışız... Herifin biri biraz yumu. | niz kalbimi yakan bir şey ver, şaktı, Kenara çektim. İalkolü ağız tadile içenleri ir ya. “İçkinin menedildiği gün milli bir bayram günü olacaktır, © Alaşehir malmüdürü kızı Lütfiye Terim: i - İnsanlık tarihini tetkik et. tiğimiz zaman esefle görürüz ki; bazı kimseler kederlerini unut - mak we güya neş'eye kavuşmak için alkolü seçmişlerdir. Uyuşturucu zehirlerden, keyif © ve neşe tevehhüm eden biçare « lerin düştükleri elim akiböt, bö - şeriyet tarihinin yüz karasıdır. Çok yanlış bir telâkki ile, bir. kisim edip ve muharrirlerimiz, iç. a kiyi bir ilbam vasıtası olârak tas- vir ve tavsif etmişlerdir. Bu te - lâkki fantezi bir fikir olmakla be. raber, cemiyet için tehlikeli ve sa. kat bir düşüncedir de... Müsbet ilimiş uğraşan münev - verler, çok şükür k! ayni kanaatte değillerdir. Birçok Jâborüluar tec. rübelerinde, içkinin insan üzerin - deki sıhhi ve fikri tahribatını bize onlar, kaf'i delillerle isbat edi yorlar. ğ Uzviyet üzerindeki menfi tesir. lerfle,.bir zehirden başka bir şey olmıyan içkiyi menetmemiz çok yerinde bir karar olacaktır» © İstanbul Harbiye Altın - bakkal 64 numarada Süley - man Nazmi: «— Mühterem meb'usumuz Ba, yan Türkân çok isabetli düşünmüş tür. Bu yasak tatbik edildiği gün, milli bir bayram olacaktır. İçki - nin zaranı bilhassa genç'iğe do - kunmaktadır.. Nüfus siyasetimizin - belli başlı tumdelerinden biri de bu âfetle mücadele etmek olmalı- dir. N Birçok cinayetlerle vesaiti nak. Yiye kazaları hep sarhoşluk yü . zünden vukua gelmektedir. Nişan ve düğün törenlerinde içki âdetini kaldırmalıyız. Bu işde önayak o. lan gazetenizin içki aleyhinde neğ. riyat yapmasını bilhassa faydalı bulanlardanımı» e ——— m nun ve nizamın karşısında hesab el dalma uzaktan bellidir. Fakat| kol tiryakileri için bir zevk ve vermeğe mecbur olduklarından, ne çikar? Ben bunu leke değil/İ neş'e vasıtası olarak alınır. sakla mağdur etmeğe sebeb yok- TEYZE İlet yapmak maksadile içenler ka.İtur. şürüyorlar. Tam rakı içildi; kafa- lar tütsülendi mi.. Çat. çat kapı... (Aman kocam geldi, eyvah basil. dık). Bir de polis elbisesi uydur - muşlar... Belki içerdekiler silâha sarılır da vak'a çikar diye sahte polisi de öne sürüyorlar, Biçare tüccar gazetelere Tesmi basılacak; senelerce bapis yatacak korkusile açıyar kesenin ağzını, kurtarıyor canını. Benim gülmekliğime o Arnayud hayli içerledi: — Gülme be. dedi... Gülme gelir başıma derler... Yal — Karagöz kuzularının çil Hira. swfiyeden yüzde bir şey alıyorsun Kâzım, di Aman efendim aman... O gün de — Sen her şeyi böyle tersinden|tam koyun satışı günüydü. Ko - düşünürsün İşte, dedi. Bizim hası -İyunleri sattık. Paraları cebimize latrmız daha başka, Bu akşam da koyduk. Bizim katakofti tabanca . bu Arnavudlar gelecekler... Bizlları da bellerimize taktık. Otuzar malımızı mülkümüzü yalnız uzak.|da fişek aldık... Birer de kams... tan gösteririz... O kadar. (Ne si | — Harbe mi gidiyorsunuz? zi hirdir ne keramet; el çabukluğu| — Hayır mori sevda yapmağa! marifet) hocam?... Anladın mı”, Ey... * epi Kir mori ri ei ört gün sonra; gene aynij vas&ın asanındır der er, elo vi el ağn şüçcarı Rama, adama tabanca bıçak çektirmiyor. we Hasım Beylere tesadüf et- Yanımda silâh olduğunu otele gel- in. Beni görünce: dikten sonra hatırladım. a O Kâzxm... Çok yaman a - Arnavudların güzel bir kafese 'dammiş,.. Fakst az daha bizi ra Meger m . iye anlatınağa başl mek için dudaklarımı sıkıyordum. ml e BAİİİ” ort Mabmnd Bey. dedi... ağ Sayt! şaha «| O akşam gelin gibi hazırlandık, de koy” ğı Panıyoruz...| Vallahi tam yirmi beş kuruş ver-| Söyle İstanbulda bır gece zanpa -|dim, Hacıyağı süründüm Bir| yi yapalım ( ... Kâzm; ta. arabaya atladık... Uz| hıdığı bir ev olduğunu; burada bir) gittik düz gittik...) saraylı oturduğun! ozların ga -|derler a... Nereye gittik bilmem. a müstema şeyler ol -İBir eve geldik... Üçime güzel; mr ÜNEL, Methetti de et-!piliç gibi kız bizi karşıladılar. Mo. Xi, Aklımızı başımızdan aldı. Binİri vallahi bizim Kosvada, Priştine. naz ve niyazla nihâyet evvelki ge.|de böyle kızlar yok. Masalar ku. ce gimeie korax verildi. ruldu,.. Bakılar içildi. Mezeler ye- )/Bizi dolabdan ken efendim... Çet... ça :— Aman bu ne Ramazan — Mori vallahi Mahmud Bey kapı çalındı. Kızlar şaşırdılar... Kâzım Bey korkudan titremeğe başladı. Kızın biri pencereden baktı, Aman kocalarımız geldi.» demez mi... «Yanlarına polis te al. mışları. Kâzım: «Eyvah. dedi... Ramazan ağa Basıldık, Hem yarın sabah gazetelere resmimizi ko - yarlar. Hem de en nz üç sene ha. pis yatarı7>... Ben bittim, bizim Hasan büsbütün bitti, — Ulan çabuk kapıyı açın... Yoksa imamı muhtarı da getirip - Çat, çat, çat... — Mori vallahı.. dedim... Birlları mı? kazadır oldu. Bize kıymayın, biz| .. Yok meri vallahi... Beş da - tüccarız. Memlekette de evliYizİkika şu kızlarla başbaşa kalama . emdi re emire dik, İşte yüreğim buna yanıyor. 0, Ya siz eiâlemin evini barkını | yraamafih: Ben de onları güzel al. böyle yıkmak istiyorsunuz ya, dağilim: Eğ e Hariri Bims — Amân ne yaptın bakalım? — Kaç lira, sizm namüsumuz?) ,— Verdiğim ulu yüz liranın iki s yüz lirası frenk altım di. Malüm — Bin lira... dedi. © (ya... Bizim tira 108 kuruş Fransız Al aşağı ver yukarı altı yüz Hi. alim 96 kuruş. Arada on üç kuruş raya uyuştuk, Ah: bre müd |lark var. Herifler altınları sayar. Bey... O karagöz kuzularının çil) ken iki yüzünün Fransız altını ol- çil paralarını çıkardık, bu belâlılduğunu hiç çakmadılar. Bir de Li kocaların ellerine soydık, Yolvar-|derler ki: İstanbulda enayi yok. N İstanbullu vallahi..|dık... Yakardık, ağladık, sızladık.| İşte be morj berifler enayi, . Oş i kurnaz. Bizi dolaba| yakamızı der kurtardık... Gül“-İmanlı altını yerine Fransız oltun koydular. OSözde (sakladılar...İme; Mahmud Bey. eh dünyadır.| sayıyorum da çakmadılar enaği Kapıyı açtılar. Heriflez geldi: Gençlik var... İnsanın başına herller ,.. dınlara tekme. tokat, Aradı .İşey gelir... Kızlar da çok mahcub| ik öy çıkardılar, Pol oldular. Kocalarının böyle gece ya... EY Ramatın a Buyurun karakola, dedi. Aman.| yarısı birdenbire geleceğini on -| ““,.., mesir di iiii dedik olmadı. zaman dedik olma-İlar da bilmiyorlardı. lll Cab ei Fran di. Hem ertesi sabah resimlerimi.İ Ben gülüyordum. Vak'a gözü. ai in ie GE e say « zi gazetelere o basacaklarmış...İmün önüne geliyordu: Kâzımla üç — Yy yuttular, Hem de nikâhlı karılarla basıldı -|arkadaşı üç güzel kız elde etmiş Mahmud Saim Altındağ ğımız için üç sene hapis yatacak.İler, böyle para: köylüleri eve dü. CArkası vaz) il 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: