July 2, 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 6

— Çürüksulu — mışlar, aç ve muhtaç sürünmüşler. —SONTELGRAF Tefrika No : 2 Fedakâranı Millet cemiyetinin baskını Bu cemiyet âzaları arasında okumak yazmak bilmeyenler çoktu. Fakat, bunların hepsine hizmeti vataniye tertibinden maaşlar bağlandı dairesinde telâfi etmek ve mille » teali ve terakkisi esbabını istikmal. de sarfeylemek maksadile ve (Fe- dakâranı Milletj) namile siyasi bir temiyet teşekkül etmiştir.> Cemiyetin müessisleri Süleyman Şefik (Paşa) (Şimdi yüz ellilikler- den, mahut Kuvvayi İnzibatiye Ku- mandanı) İsmail Hakkı Bey (A- masya meb'usu, Mutedil Hürriyet- perveran Fırkası Reisi İsmail Hak- kı Paşa Merbum), Necip Nadir ÇEL- yevm İstanbulda avukat) ve Müşir Fuat Paşanın hususi kâtibi Avnül- lahıikâzımi Beyler... Avnullahikâzımi — rübatmeşreb bir adamdı. Koyu bir dinci idi, Fa- kat sahte ve sohta sofulardan, kızıl Yyobazlardan değildi. Hürriyetper - ver, serbesti farafatrı bir Insandı. Cesurdu, metin ahlâklhı idi. Lisanı cerbezeye malik bir şeriatçıydı. Mü- $ir Fuat Paşanin kâtipliğinde bu - lunduğu sırada bi rçok vekayie ka- tışmış, hafiyelerin ve sarayın taz- yik ve takibatına uğramıştı. Yıllar- ta Sinop kalesinde zincirbend bir | halde mahbus kaldı. İstanbul Cina- yet mahkemesinde yaptığı müda - faaname çok meşhurdur. Bu müda- fanda, saraya, istibdada alenen hü- cum etmiştir. (Fedakâranı Millet) Cemiyetinin kapatılmasından son- ra Divaniye mutasarrıflığına tayin olunmuş, bilâhare İstanbula döne- nerek Erenköyünde dostlarından birinin evinde vefat etmiştir. Av - nullahıkâzım!, Sivasta menfi ve mahpus iken, vali Reşit Akif Paşa zincirlerini çıkarmak istemişti. O, buna muvafakat etmemiş; şu sözle yedldetmiştir: — — Bunu padişah taktırdı, bu an? €ak onun ölümile çıkar! Şeyhulmuharririn Süleyman Tev- fiğin kardeşi ve kıymetli şair Ha- lide Nusretin babasıdır. Cemiyetin umumi merkezi, Sü- Jeymaniyede (Matbaai Askeriye) yanındaki «Dairei mahsusa» da idi. İlk içtimalar burada yapilmış, Avnullahikâzımt — reis seçilmişti. Fırkanın umumi kâtipliğini Esad Bey yapıyordu. İdare heyetinde müessislerden başka Kürt Ahmet Hamdi, Kâzım, Binbaşı Tosun Bey- ler gibi istibdadın kahrına uğramış kimseler, kıymetli ve münevver si- malar vardı. Mevlânzade Rifat da | idare heyetindeydi. (Yüz ellilik - | lerden olan Mevlânzade Rifat bir | kaç yıl evvel Halepte öldü.) (Fedakâranı Miltet) cemiyetinin içtimaları pek hararetli oluyordu. Fırka mensuplarının iktidar ve to- Teffüleri için bir çok teşebbüslere baş vuruyorlar, menfilerin tercihan memuriyetlere nasbını, memurluk yapacak kadar iktidarları olmıvanla Ta münasip birer maaş tahsisi gibi meseleler etrafında — müzakeorler, Mmünakaşalar oluyordu. Verilen ka- | Tarları terviç ve kabul ettirmek i- çin murahhaslar seçiliyor, Sadra - zama, Dahiliye nazırına gönderili. yordu. (Fedakâramı Millet) mensupları arasında okumak, yazmak bilmi- yen bir çok kimseler vardı. Meselâ, doksan üç harbi kahramanlarından Ali paşanın — kühyası Mehmet Ali ağa okumak yazmak m bir adamdı. Bundan baş: ka Tophane ustabaşılarından İzzet ağa, borber Osman, Kasımpaşalı sandalcı Hurşit, zaptiye Mehmet ve daha bu kahilden yüzlerce adam- lar da vardı. Bir haliyenin jurnalı ile Fizanlara, Trabluslara sürül « müşler, yıllarca biçare, yoksul kal- Bunlar mı memuciyete tayin e- | dilmeliydi?. Bu adamlar mı bir va- zifeye kayırılmalıydı?.. Ve daha başkaca hamal, gar - son, kundura boyacısı, paşa ağaları Bibi menfiler de vardı. Bunlara da Mi Maaş bağlanmalıydı?, (Fedakârı Müllet) çilerin hükü- | tin asıl gayeleri vatan ve milletin hepsi birer memuriyete kayrıldı. | Diğer bir kısım da, bol bol maaşla- ı ra nail oldular, oturdukları yerde «hizmeti — vataniye» — tertibinden | aylık aldılar. Ve bu suretle hazine , Bene bir çekirge hücumuna uğradı. (Fedakâranı Millet) cemiyetinin istediğini yaptırması, metsuplarını memuriyetlere tayin ettirip bir kıs- mına da maaş bağlatması bir hay- li dedikoduyu mucip oldu. Ve bu hallerden en ziyade kuşkulanan (İttihat ve Terakki) erkânı oldu. | İttihat ve Terakkiciler, (Fedakâ - | ranı Millet) cilerin bu taleblerine itiraz ediyor, sesini susturmak, ta- | lep ettikleri şeylerin önüne — geç- mek için bir çok şekillere müraca- at ettiği halde, bir türlü mani ola- miyordu. (İttihat ve Terakki) erkânı, ni- hayet (Fedakâranı Millet) cemiye- | tinin hükümet nezdindeki kuvvet ve nüfuzu karşısında, kendilerinin pek sönük bir vaziyette kaldıkları- ni anlamışlardı. Hürriyetin ilân ve istihsalinde en büyük rolü oynadıkları halde sonradan teessüs etmiş bir fırka- nın, kendilerini gölgede bırakma- sı, erkân ve yâranı fevkalâde sinir- lendirmiştir. Bunun için istikbalde tehlikeli bir rakip olması katiyen melhuz olan bir partinin başını ez- mek, koparmak lâzımdı. Fakat, öy- le birdenbire, cezri bir şekilde de- Bil, yavaş yavaş yapmak şartile.. Bu fikri doktor Nazım ortaya at- mıştı. Ve kendisine bir çok taraf- tar da bulmuştu. Nazım ve arkadaş- darı kendi varlıklarının korkunç hiyetlerini göstermek ve ilk tehdit olmak üzere (Fedakâranı Millet) cemiyeti binasına bir gece baskını tertip ettiler. Baskını idare etmek için bir kaç adam seçmişler- di: Rum kabadayılarından Kefalo, Süleymaniyeli kürt Memo, kürt Hüseyin... (Devamı var) Kadının kıskanç; lığı korkunç Bir şeydir (5 inci sayfadan devam) evinin yakınında muazzam bir a- | partmanda ikamete başlamıştı. Günler geçtikçe Matmazel Leni | o kadar büyük şöhret toplamıştı ki.. Onun Berlinde devam ettiği Caf& Relmann yeni neslin şairlerini, san'- atkârlarını, mimarlarım, film ve ti- yatro artistlerini topluyan bir yuva olmuştur, Fakat. hiç ümit edilmiyen bir günde Dr. Göbels'in, Matmazel Le- ni'nin bir Yahudi kanından geldi - ğini iddla-etmesi, kızın bütün iİstik- | balini bir anda mahvetmiştir. Bu münasebetle bir İsviçre gaze- tesi yazdığı yazıda diyor ki: «— Matmazel Leni, hayatın en yüksek noktasını gördü, Öyle bir şöhret ki.. Yalnız Almanyada de- Bil, bütün cihanda yer etmiştir. Maamafih bunun sebebi Leniyi gçekemiyen Berlinli kadınlardır. İyi bir araştırma ile Leni'nin dördüncü derecedeki kaninda bir yahudi ol- duğunu tesbit etmişler ve bunu da De. Göbels'e haber - vermişlerdir. Bu kadar şöhretli kadın bugün en aşağı bir yeer düşmüştür. Amma.. bu kadar şöhretten son- ra onun için düşmek imkânı yok - tur. Her halde Amerikalı sinema | yıldızları arasında bir mevki sahi- bi olacaktır.> San gelen Amerikan film gazete. leri de, film kumpanyalarının Mat- mazel Leni'ye müracaat ederek A- merikada film çevirmek isteyip is- temediğini sormuşlardır. Çok sadık ve samimi bir nasyo- nal sosyalist olan Matmazel Leni'nin bu mürıcınılın_ne cevap yerdiği Taerakla bekleniyormuş. Eğer şu sıcaklar- dan korunmak . sterseniz... (5 inel sayfadan devem) eeklerinden biridir. Soğuk zeytin yağlı sebzeleri tercih ediniz. On - dan sonca da meyva! karpuz, şef - tali gibi! Yalnız iyi yıkamak ve'ka- buklarını soymak şartile! Akşamları soğuk su banyosu iyi değildir. Duş yapmak daha iyidir. vinizde düş yoksa, büyük bir süngerle vücudünüzü ovunuz. O zaman sıcaklardan pek o kadar şi- kâyet etmezsiniz. aRELDNK LN DAŞ AUASA SADA LNF senttUİAA ae buzımamı. RADYO BU AKŞAMKİ PROGRAM Saat 1830 Konferans; Türkiye | Kızılay Cemiyeti namına: Doktor Süreyya Kadri tarafından, 19 rad- ya fonik komedi (Mürai), 20 Fasıl saz heyeti, 20.30 Ömer Rıza tara - findan arapça söylev, 2045 (asıl saz heyeti (saat ayarı), 21.15 arkes- PARRESİ Uyku Kadından Zevklidir! (4 üncü sayfadan devam) Ben paketi çıkardım, kızlara bi - rer sigara verdim; — Türk sigarası.. deyince, yaptı- ğim gafı hatırladım. Derhâl tamir | ettim: — Türkiyeye gitmiştik de. 'Türk sözü kızları alâkadar etli. — Siz Türkiyeye gittiniz ha. — Evet.. ı Dedim. Sonra kızlara İstanbul - dan, Türk kadınlarından, minare - lerde okunan ezanlardan bahset - tim. Kızlar âdeta gaşyoldu. Birer | sigara.. birer sigara daha.. ceketim- | de biraz çikolata vardı. Kızlara o- nu ikram ettim. Ha gayret.. der - ken.. bir saat daha geçmişti amma.. biz de kızlarla tam ahbap olmuş- tuk. Ben: — Affedersiniz.. dedim. Biz ne memuruz.. ne de biletçi,, sizin gibi yolcuyuz.. Siz kompartmanı işgal ettiniz. Başka da yer yok. Sizinle tanışmıya ve birer yer Tica etmiye karar verdik. Eğer oturtursanız ne alâ.. yoksa gideriz. ... Şimdi 6 kişi olmuştuk. & kişi için yatacak yer iki koltuk ile koltuk - lar arasındaki boşluğa koyduğu - - muz bavulların üstü vardı. Kimse bavulların üstünde yatmak İste - | tra, 2215 ajans ve borsa haberleri | ve ertesi günün prögramı, 22.30 plâkla sololar, opera ve operet par- çaları, 23 son. YARINKİ PROGRAM 12.30 Plâkla Türk musikisi. 12,50 Havadis, 1305 Muhtelif plâk neş- riyatı. 14 Son. ) -eee — — — — — HALK — ÖPERETİ. Yoz Temsilleri P- 0orbeyi İskele T'“atrosunda SALI günü akşamı “MAN ESKİ TAS or . 'a Orkestra - y 8-7.37 Perşembe -. e| Beşiktaş aile parkında | J mur. (8725). miyordu. Kur'a çekmiye karar verdik. Her- kes nümara ile yatacaktı. | 2, 34, 5-6... | Yani söylemiye lüzum yok.. İş | karışıyordu. Kur'ayı çektik. İki kı- zın ortasına ben; diğer arkadaş da 4 y | Öyle dalmışım ki, yüzüme batan | dikenler ve gürültülerle gözümü a- çınca ne göreyim.. Ben Macar de- Tikanlısını sımsıkı — kucaklamışım. | ©O da beni., Kızların dördü de kom- partmandan çıkmışlar, kahkahayı | basıyorlardı. Bu gürültüden uya - nan“diğer kompartmanlardan ko - şup gelenler de bizim bu ahmaklı- ğımıza bakıyorlardı. Fakat biz ikimiz memnunduk.. Çünkü öeliksiz tam 5 saât uyku u- yümuştı Arkadaşım bu manzarsyı görün- ce dayanamadı: — Ne yapalım. Bazan uyku, ka- dından zevklidi NÖBETÇİ ECZANELER İstanbul cihetindekiler: Eminönünde (Bensason), Beya- zıdda (Asador), Küçükpazarda (Ne-| çati Ahmet), Eyübsultanda (Mus - tafa Arif), Şehremininde (Hamdi), Karagümrükte (Arif), Samatyada (Teofilas), Şehzadebaşında (Ham- di), Aksarayda (Şerel), Fenerde (Emilyadi), —Alemdarda — (Eşref Neş'et), Bakırköyde (Merkez). Beyoğlu cihetindekiler: Galatasarayda (Matkoviç), Gala- | tada Okçularda (Mustafa Nall), | Taksimde Cumhuriyet catdesinde (Kürkçiyan), Kalyoncukulluğunda (Zafiropulos), Firuzağada (Ertuğ- rul), Şişlide (Nargileciyan), Ka sımpaşada (Müeyyed), Hasköyde (Nesim Aseo), Boşiktaşta (Ali Rı- za), Sarıyerde (Osman). Üsküdarda İskelede (Merkez), Kadıköyünde Modada (Sıhhat), Bü- yükadada (Şinasi Rıza), Heybeli - de (Halk). Adalar Sulh Mahkemesinden: Büyükadada Karanfil mahalle - sinde eski Hekim yani Sakarya so- kağında 8 No, lu evde sükin iken elyevm ikametgâhı meçhul Kos - tantin kızı Katinaya: Şahap ve Abdülvehâp ile şayian ve müştereken mutasarrıf olduğu - nuz Büyükadada Karanfil mahal - lesinde eski Hekim, yeni Sakarya sokağında 8 numaralı evin gayrika- bili taksim olduğundan açık arttır- ma ile satılarak şuyuun izalesi hak- kında sözü geçen Şahap ve Abdül. vehabın aleyhinize açlığı dava ü- zerine ikametgâhınızın meçbul bu- Tunduğu davetiye arkasına müba- şir tarafından verilen şerhten an- laşılmış olmakla ilânen tebligat ic- | rasına karar verilmiştir. Duruşma günü olan 13-7.937 tarihine müsa - dif salı saat 14 te bizzat gel- mediğiniz veya bir vekil gönder - hakemeye bakılacağı tebliğ maka - mına kaim olmak üzere ilân plu - SiL SELAĞKLI Dd No. 62 ş İ A glama evlâdım; sende bu kada tan sonra m sevindirilir değil mi? Bahadır Sa- | hip o müjdecileri de sevindirir. Kim ; ümit kesilmez, mler yaptı dersiniz? Yakup kendine hâkim olmuya ça- lışarak: — Kızın denizde boğulduğuna bir çok oldu. Fakat boğulmadığı, kaçırıldığı akla daha | zaman inanaslar yakınde, Bahadır manları, Hindistandan gelerek ona | bu fenalğı yapmışlar.. Peki... Kızdan ne istiyorlar? — Onların bâtıl bu-kız, taptıkları puta adak adan- | mış. Eğer kocaya giderse öldüre - cekler, Hem onu, hem onu alacak | adamı... Eğer varmazsa bu k: Jar pek hürmet ederlermiş.. Ali Şavkat işittiği şeylere hay- Tet gösterdikten sonra böyle bâtıl i olanları silke - | kasını tuttu, silkti | bir dini ve ona * vtek atar gibi y ve sonra: — Tuh, tuh, dedi #ikirleri... Fakat kızı kurtarmak için ne yapıldı? Yakup o zaman ve araştırmaların ğanı söyledi. Ali Şavkat, birdenbire aklına gelmiş gibi: — Ne olür, dedi, ya varmasın. Yoksa babâası mutl; ka buradaki vezir vüzeranın oğu larından birine mi Yakup yutkundu. Boğazına bir düğüm takılmış gibi, bir şey Hiyemedi. Ali Şavkat onun en has- sas damarına dokunduğunu anla - dı: benim kısa aklım.. bendon daha iyi düşünürler. ise.. beni mahzun © eşyayı size yarın öbür gün geti | ririm. — Evet. şahitler de getirin; Onların yanında yazdırır, mühür- leriz., — Ona lüzum yok.. Bunu kabul etmem. Fakat Yakup bu şartta şiddetle ısrar edince Hintl! boynunu eğe - | vek ; — ÜÖyle olsun, dedi, sizin gibi e- min adam görmedim öyle olsun... Tam ayrılacağı sırada birdenbi- re Ali Şavkat, Yakuba: sordu, siz bu işle | Bahadır kızını bulabilseydiniz, çok büyük bir hizmet etmiş olacaktınız. Yakubun — gözleri — Niçin, di uğraşmadınız?.. hâlde: — Evet, dedi, a benim hayatımı kurtardı, bana iyilik etti. Ben ona | bir hizmet edemedim. Çok düşün- | düm, çok... Ona hizmet için ölüme vazıyım, Lâkin cesaret yetlişmiyor. İnsan oğlu biraz ds akıllı olmali imiş. Bir çare bulamadım. — Ağlama evlâdım, kardeşim.. Sende bu kadar sadakat olduktan sonra elbette mükâfatını görürsün. Fakat bana söyle.. Bahadır Sahibin kızını bulmak için sun ?.. — Onu bulup babasına teslim e- mediğiniz takdirde gıyabınızda mus | deyim bir kere... Ondan sonra beri Derimi — yüzsünler, öldürsünler.. Kanımı içsinler.. — Sat çöcuk. Sen her şeyi hep , kâfirlerin bâtıl ()Ş).e ya, dedi,Bahadır Sahip bazretlefi gibi Hindi dan zengin, kuvvetli bir adama damat olacak kimse de; ancak zengin, kuvvetli bir adamın oğlu olur değil mi? Yakup meyusane tasdik etti: — Evet, ona ne şüphe? — Lâkin bu kâfirler, demek, hem gelini, hem damadı öldürüyorlar - mış! Ne tuhaf şey.. mel'un şey... Acaba Bahadır Sahip kızini kime vormek istiyordu? — Hiç bilmiyorum, Böyle bir söz işitmedim. Zaten buna meydan | kaldı mı? Kız kayboldu. — Vah, vah... Lükin ben Bahadır Sahibin yerinde olsam, kızımı kur- tarmak için her şeye razı olurum. Bana zengin vezir vüzera oğulla- rından damat lâzım değil, lâzım, diye düşünürüm. Fakat bu « O gibi zatler, KANUNİ SÜLEYMAN Yazan : Nedim sadakat olduk- İÇünkü sevgilim yok, diyorsun değil m:, Zavallı çocuk..sen Bahadır Sahibin H gibi sevgiliyi nereden bulursun ? ölümle ölçi ölmek için mi dür Fakat bunu | de yaşamak vardir. — Peki, öyle ols şerefimle, namusul terim değil mi? Zavallı hadır. Sahibin kızı nerede bulabilirsi: Yakup, büti Sahibin düş - dinlerine göre yerinden fırladı: — ©, dedi, bana m- | Tede, o nerede?.. zerek : bir delikanlıya va cağızı kurtarmak kadar bu — Kızcağını her şeyi anlattı | peticesiz kaldı- | dedir!.. olamıyarak: bu kız da koci İstanbul İkinci ğundan: ek istedi? & sER Hamit İslâm ta: edilen Beyoğlunda rinei kısım — mahal sokağında eski 18, maralı bahçeli bir ğa çıkarılmıştır. listan ümerasın- ve Teşhur | L A likte bir kı şında asma kat me! Tuhaf değil, ne | Cikür İşbu gayri meni erbabi vukuflar ta: mi sekiz lira kıy dif salı günü saat şini bulmadığı ta en son artlıranın < kalmâak şartile on kızım Ne | Sadif çarşamba gü etmediniz, Ben vam olunarak en a Arttırma peşin zayedeye iştirak metin yüzde yedi de poy akçası vey: rneci vesselâm, kıf taviz bedelile Sahibe, | müşteriye aittir. dolu olduğu racaatle bildirmel Aksi takdirde h: neye razı ölür- pumaralı dosyası: " ükâfatını görürsü insanı mes'ut öden ne vare sırrın meydana çıktığını göreti adamın gayri ihtiyari hareke' Ali Şavkat, dikkatle Yakubu # — Senin gibi cesur, sadık; Fakat bunları bırak.. evveli © Ali Şavkat, bunu söylerken ŞiT anlatmak İstemişti : kurtarmak TâZIfl Bu da uzakta değil, benim eli Fakat Yakup, heyecanına hâkİ'| oğlu Bayan Çerkiz Zehraya ipoti | — İşbu gayrimenkulün kapıdan İS! bodrüm ve karşılıklı iki oda ve Tt fak ve bahçede bir kuyu ve bir İf cir ağacı ve asması vardır. Birifi | kat: Bu kata çıkarken merdiven birinci katda bir merdiven başı İ zerinde iki oda vardır, elektrik M? tir. Arttırma 3/8/937 tarihine mü$) dar dairede yapılacak ve veril bedel işbu gayrimenkule takdir * Tunan kıymetin yüzde yetmiş bt dit olunarak 18/8/937 tarihine M ya kadar temdiden müzayedey? zerinde bırakılacaktır. gayri menkule takdir olunan kIY kanın teminat mektubunu vermi) urdurlar. İşbu gayri menk! edecek vergi ve rüsumu beledi tanzifat Ve tenviriye ve çöp ve rüsumu dellâliye' borçluya # olup bedeli müzayededen tefrik dilecektir, Yalruz yirmi senelik VF cillerile sabit olmuyan ipotekli #” caklılarla diğer alâkadarların V€ tifak hakkı sahiplerinin bu haklâ ” rını ve hususile faiz ve masrafa d ir olan iddialarını ilân tarihindefi itibaren yirmi gün içinde dairett! ze 936/2431 numaralı dosyasına İân ilân ©. Refik $ İnsan )"': ya gelile nal . Şeretile; d? san... Ben yülü mla yaşamaık ? Boi sw_; 1 gibi sevsit izledi Te içinde varmaz.. BenP mel ramaz, öyle Hİ lâzım!.. Damı vE') (Duam_ B İcra Memurli rafından — Hai Feriköyünde P llesinde Ort: yeni 24 kapı A bap hane 9"'! oridor Üzerini veut olup bi kulün tamamif rafından bin et takdir edil 4 ten 16 ya kâ akdirde arttırtii taahhüdü beş gün daha tf nü saat 14 teii çök arttıranın para iledir. edecekler - İ buçuğu nisbetiif a ulusal bir bil tapu: Harçlaft Hakları tapl leri lâzımdır. v akları tapı SiCİ kerile aabit olrmyanlar satış < nin paylaşmasından hariç kabıri8” Arttırma şartnamesi herkes tafâ fından görülebilmek üzere 14/7/9*7 tarihine müsadif çarşamba günü irede asılı bulunacaktır. 3 Daha fazla malümat almak ister yenlerin şartnamesine ve ”E/’d* da na müracaat#” | Tâzımdır. Müzayedeye iştirak e cek müşterilerin işbu gayzi müfl, | kule ait bütün malümatı öğ