4 Haziran 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4

4 Haziran 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İki Hafta evvel vaşlıyan ziyafet Halâ bitmedi . Peşteden bildiriliyor: Uzun müddet devam eden zi - yafetler listesinin başına hiç şüp. hesiz Dopronkoevesd'deki düğün ziyafeti geçirmek lâzımdır. Geçen mayıs ayının 15 inci gü i Balog adlı zengin bir karı ve koca izdivaçlarının ellimci, çocuk. ları da yirmi beşinci torunları da yıldönümünü kutluluyorlar, to - rTunlardan dördünün de düğün merasimi yapıliyordu. Düğün ziyafeti, 15 mayısla sa. at * te başladı ve hâlâ — nihayet bulmadı. Bu müddet zarfında davetliler, Üç öküz, altı — dana, beş domuz, kırk kaz, yüz altmış — güvercin, Lüç yüz klio balık — binlerce kilo sebze yemişler ve 4.000 litre şa. rab içmişlerdir. Kd EVLENİNİZ YOKSA İŞİNİZDEN OLURSUNUZ!.. Romadan - bildirildiğine göre İtalya hükümeti, iki ay zarfında evlenmiyen — belediye reislerini, muavinlerini, encümen azalarını, lise müdürlerini, üniversite rek. törlerini işten çıkarmıya karar vermiştir. Karıları vefat eden ve. ya karılarından ayrılan ve ço - cukları olmıyanlar da tekrar ev. lenmek mecburiyetindedir. - Alkaba gnl.unün 'Dibinde Ezlon - Gıbor'dı ta- mamile kumlarla ör- tülü 45 imalâthane| meydana çıkarıldı. Kahire muhabirimizden: «Fransız, İngiliz ve Amerikan es. ki eserler mütehassıslarının Şarkta, yakın Şarkta yaptıkları araştırma. larda eski medeniyet tarihini ay - dınlatacak birçak kıymetli eserler meydana çıkarılmaktadır. «Yâle Üniversitesi eski eserler mütehassısları, Dinü yarı adası kı. yılarında, Akaba körfezi nihayetin. de Ezion - Gaber Ilmanını bulmuş. lardır. Bu liman, (Süleyman pey - gamber) in hükümdarlığı devirle - Altında Bulunan Mamut (Nevyork Herald) gazetesi mu. habiri, hükümet taarfından ha . zırlanan bir sefer heyeti azala - rile görüşmiye muvaffak olmuş. Bu sefer heyetinin vazifesi, a. hiren Vrangel adasında meyda - na çıkarılan bir Mamuti Mosko - vaya getirmekten ibarettir. Mevzuu bahs Mamut sağlam - dır, hiçbir yeri - bozulmamıştır. Bulunduğu yerde tedkikine 'm . kân yoktur. Moskovaya nakli için Sovyet < ler, beş tonluk bir yük istiab e debilecek büyük bir sandık yap- tırmışlardır. Mamut, — üzerindeki donmuş topraklarla beraber bu sandığı konulacaktır. Sandığın içerisin < de sıfırdan aşağı beş derece so - ğukluük bulunduçmak için terti . bat alınmıştır, Şimdiki halde, bu tarihden ev. velki devirlere ald dev cüsse hay- yanın yalnız başı kafa tasmıp ü. zerindeki etlerin bazı parçala. Kutub buzları altında bulunan bir Mamut ? nün diğer kısımları ve İki kurtlar yemişlerdir. Fakat vücu . dunun diğer kısımları ve iki bu. çuk metro uzunluğunda tahmin olunan dişlerinin - sağlam olması geektir. Sefer heyeti, Sovyet fen aka - demisi Baleotwnlojik — enstitüsü müdürü doktor Hekker'in riyase. tinde bulunacaktır. Heyet, Moskovadan hareket et. miştir. Vladivestokdan hususi bir rinde Şarkın en mühim limanların. | dan biri idi- | SAHİLDEN BİR KİLOMETRE UAKTA BİR LİMAN «Bu liman, sahile bir kilometre uzakta bulunmaktadır. Zira, çölün kumları, llmanı doldurmuştur. Vak | "tile altın, bakır, kükürt ve ıânyııı ticareti yapılırdı. «Fakat, baki kalan âsâra bakılır..| sa Ezion - Gaber'in, ( s...q,m guna hükmedilmek lâzimgeli: <Amerikalı esk: eserler mü! , zarif burnu, İnce ve kadar da yüzüne yakışıyor? çok harpalâmiş, çok — sü '©d da başka! Müthiş karın Göğsü ağırlaştıran, nefesi ren bir sıkıntı da boğaz: Hele yüzünde hiç renk kalmmadı sarılık. gözkapakları Yaşasa bari deniz tentiri ranıyar Bgüçli Morartılar!. Ne olüyor, ölü ğır ağır açılıp kapanı T üğrenememişler. ! Fakat, gazetecin mâni va sm, mutlaka bilmek, mak, gazeteye haberi fam vermek eksiği beğenmez, Her şeyi mükemi dinlemez. — Öğreneydin... r. Eğer, öğe Yeter ki yaşaı: Onun için de çok koş! Hele, merkezde de zete muhar acaklar! Genc kadın öğrendi mi zevkine , atlatmak buil.. etici'Tarafı,, n sıkıyor Ölürse yazık! Pek taze... Olabilir. öbür gün de, daha bir gün sanra da öğrenebilirler. jemiyorsan öğreten gazeteyi 0. M ona verir, Bunlar, mesleğin sırlarıdır. vapurla Brangel adasına gidecok. tir, ——— sısları, ustalıkla yapılmış birçok fı. rınlar bulmuşlardır. Bakır ve şaire- yi eritmeğe mahsus olan bu fırınla. |rın sayısı 45 den fazladır. «Kumlar altından birçok ta tera. kota çanak ve çömlek, billür, akik çıkarılmıştır. — Bunlar meyanında| bulunan kalın fplerin, Süleymanın kullanıldığı gemilerinde anlaşı! mıaştır.> renkli Sadece, yutmuş, — içliği ağrılarile kıv - yaşamayı Sıkıyor! Koyulaşan bir üyor mu?. Niçin . Ne var?. kızılcık boğa yor?. Yarın da, n öğrenmesine anlamak, sor - lâzım. Okuyucu ister, Özür Bordu: mel Fransız donanmasının ea Türlü türlü ihtimaller, faraziye- ler yürütülüyor. Orta Avrupa iş- “fiçi: çi: | lesi birçok endişelere -meydan vermekte devam ediyor. Akdeni- zin o taraflarında olup biten vu- kuat, İspanya dahili harbinin a. lacağı netice İngiltereyi son de - rece alâkadar etmektedir. İngiliz- İtalyan anlaşmasının tatbisi de İspanyadaki İtalyan gönüllüleri. nin geri çekilmesine bağlıdır. Bundan başka Fransa ile İtalya arasında yarıda kalan ve tekrarı ne vakit başlıyacağı kestirilemi yen müzakerelerde de Akdeniz mevzuu bahsolacaktır. Akdeniz, İngi laşması, İspa: italyan an - nn hatırlanmaması muyor. Habeşistan meselesi çıktı çıkalı İngiliz - İtalyan münaseba- tındaki gerginlik hasel bngiliz donanması Akdenize toplar zaman Cebolüttarıktan çok bah . sedilmişti. Fakat bugün artık o eski gerginlik kalmamıştır. An - cak Akdenizin ve Cebelüttarıkın devletler arasında ne kadar ehem- leri yatıştı. Fakat İspanya mese. | »rek olarak miyeti olduğunu tekcara hacet ol. masa gerektir. va kuvvetlerini arttırmâk için ne masrafı, ne de gayreti esirgiyor - lar, En kuvvetli bir hava donanma- sına malik olmak için İngiltere - nin gösterdiği gayret ve faaliyet her vesile bahsedilen bir keyfiyet oldu. Bilhassa İngittere ile Fransa arasında müşterek müdafaa ter - tibatı alındığı, artık iki taraf ara- sında birbirlerini müdafes için bir sittifak» vücude geldiği de ma - lümdür. Bu ittifakın tatbikatı neticesi . dir ki iki tarafın erkânıharbiyesi birbirlerile temas ederek plânla- rını gözden geçiriyor! Sual cevabsız kaldı. A: nun neticesidir hava kuvvetleri Edesi Roman No.4 Genc kadının yanına biraz daha sokuldu ve intihar ettiniz? ma, ne zararı var? Ga- zetecinin vazifesi sormak, mi koğuluncıya kadar sormak; £ lüyü bile diriltmiye çalışmak ve ö muhakkak Tözımdır. Başka t: nmek için ö. enmektir. Bu dü mubhirlik olmaz, Sesinin bütün hızile bir defa daha sordu. rulür ve kondinden baş- frenmek Tiri yok. Yarın hepsi, bütün ı b hud Mesleğin en he- Küçük hanım, ok. Sadece devam'ı intil istiyorum?. bir inilti. Göz açılıp kapanışı, karın ağrı. letmenin İngilizlerin son zamanlarda ha- | r. Yine bu- Harbe hazırlık ! ingiltere - Fransa kuvvetleri ara- sında daimi surette teşriki mesaf esasları İngilterenin bonbardıman tay- yareleri Fransaya gönderiliyor. Fransa ordusu Kara-Deniz ve hava kumandanları İngiltere ordusunun loçhlııtilo bir müddet çı ışacaklar kuvvetli gemisi Dunkerçue General Vilmer tmaiyetindeki ha. va subaylarile beraber Paristen Londraya gelmiş bulunuyor. Bu ziyaret İngiliz ve Fransız hava kuvvetleri arasında karar - laştırılan teşriki mesai içindir. Av- rupada bir harb olursa İngiliz ve Fransız hava kuvvetleri müşte - alıştırılacak, bunların kumandası bir elde olacaktır. İn- gilterenin yaptırdığı' ve daha da yaptıracağı bitçok bombardı . Man tayyareleri Fransadaki tay- yare karargâhlarına gönderilecek- ler ve Fransızların emri altına ve. ektir. z hava erkâmharbiye re- inden son- biyesi de İngiliz iyatından isinin Londreyi ziyar liz hava erkânık: gazeteleri laşılan budür. İngilterede yapılmakta tayyarelerin geç kaldığından ba- hisle geçenlerde parlâmentoda mü nakaşalar olmuştu. Hattâ Hava Nazırı çekilmiş, Başvekil de tay- yare inşaatının durmadan ilerle - | göze çarpan bir hassasiyet diğini temin etmişti. Fakat İngil- Etem İzzet BENİCE laz çoğalıyor, hastalığın şiddeti artıyor. Bu kadar su, koca bir şişe tentürdiyod, denizin hırpalayışı in. sanı ne yaprnaz?. Beri tarafta da bir âlem. Komiser bağırıyor: — Yahu nerede kaldı bu sedye? Bir memur mırıldanıyor: — Bari ölüp te burada başımıza betii olmasa.... Refik daha ümidini kesınedi: — Belki, söyletebilirim. Söyletmek için düşünüyor: har eder? Ya aşk, ya hastâlık, bunlardan bangisi?. Bir muhbirin bütün hünerini tam zamanı. Herşeyi öğrenebilirse polisler de mem. nun olacaklar. Onlar da kadının ağzına bakıyorlar., Fakat, ne tuhaf! Can çekişen bir insan karşısında Biz kız niçin inti- hazırlandı. terede bir taraftan bu inşaata de- vam edilirken diğer taraftan da Amerikaya — siparişler — verilerek tayyare yaptırılması düşünülmüş ve bunun için Amerikaya bir he. yet gönderilmiğtir. Bunlar yazılmıştı. Amerikalıla- rın verecekleri tayyareleri yetiş - tirmek için müşkülât çekmiyecek. leri anlaşılmıştır. Fabrikaları ye- niden büyük tesisata lüzum kal - madan işçi mikdarını arttırarak İngilizler için tayyare yapmanın kolay olacağını Amerikalı fabri . katörler söylüyorlardı. İngiliz — gazetelerinin — verdiği malümala göre Amerikaya gitmiş olan İngiliz heyeti oradaki tedki- katını bitirerek dönüp gelmiştir. Heyetin vereceği rapor İngiltere için Amerikadan tayyare husu - sunda istifade ne kadar kabil olup olmıyacağını gösterecektir. Fa - kat bü tayyare inşaatı meselesin- de İngilizler arasında her vakit var, Parlâmentoda geçen münakaşa - lar, matbuattaki neşriyat bunu gösteriyordu. Şimdi heyetin av. deti münasebetile İngiliz gazete- lerinde malümat verilirken de şu | noktayı hatırlatmadan olamıyor - lar: İngiltere tayyare yapmakta geç kalmıştır. Bir harb halinde Ame- İngiltereye tayyare yetiş- derhal kabil olacak gibi görünmüyor, diyorlar. Bu mesele etrafında daha pek çok münakaşa- lar olacağına şüphe edilmiyebilir. Fakat diğer taraftan myihakkak olan cihet şudur ki İngilteredeki İnşaat durmuyor; gisli tutlulmak. la beraber yeni tayyarelerin mik- tarı arttığını emeğe Tüzum yoktur. Amerikaya giden heyet nisan ortasında hareket etmişti. Bir bu- olan | çuk aylık bir seyahat esnasında Amerikanın en mühim tayyare fabrikaları tedkcik edilmiştir. Bom. bardıman tayyareleri, harb lay yareleri ile cesim hava gemileri yapan fabrikalar görülmüştür. Bu fabrikaların sahiblerile edilen mü Ha zilesini düşünüyor değil mi?, «İnanır mısınız? Sarışınlardan hiç hoşlanmam. Ne bileyim, Gü - neşte fazlaca kalmış bir mısır püs. külü hissinı veren saçlarile, soluk renkli mavi gözlerile bir sarışın | kadın, müzelik luğunu veren bir nesne gibi gelir buna, Sarışın kadınlara belki de bu- nun için evefasız» damgasdını ya- de cıvıltili manaların deripleştiği yeşil, şair istediği kadar gökler - den, denizlerden kafiyeler bul - sun, ressam dilediği kadar ona paletinin bütün — maddiliklerini döksün yine onlar, acayib mahlü- deniz dibini andırmaktan kurtu - lamazlar. Kimbilir? Satırlarımın üstünde kaç yeşli, kaç'mavi göz bana” şu Nesrin ikerelerde şuna varıldığını Lond ra gazeteleri yazıyor: Amerikalılar tayyare — yaparak İngiltereye satmak, İngilterenin siparişlerini yerine getirmek isti - yorlar. Fakat bunları hemen yı parak söylemişlerdir. Mesele beş an tay- yareden ibaret değildir. Verilecek siparişler yüzlerce olacaktır. Yüz. lerce taygareyi yepyeni sistem ma kinelerle hemen yaparak vermek müşkül olacağını söylemişlerdir. Fakat öyle görünüyor ki İngi- lizler Amerikadan alabilecekleri kadar tayyare alacaklarsa da bü- tün ehemmiyet vereçekleri be - def Kanadadır. Cesim tayyare fab- rikaları vücude getirerek orada is- tedikleri gibi ve istedikleri kadar tayyare yaptırmaktır. Bu tasav. wurlar İngiliz imparatorluğu da- hilinde büyük bir hareket uyan - dırmaktadır. Çönkü bu suretle birçok iş açılmış olacaktır. Mese. 1â İngilterenin bugünkü ileri ge- len — müyönerlerinden — Nufilâ | 3,000,000 İngiliz liralık bir tayyare fabrikası tesis edeceğini söylü - yor. Bu fabrikada tam 20,000 işsiz | ameleye iş temin edilecektir, Hu. lâsa İngilterenin alabildiğine si lâhlanması işinin muhtelif cep - heleri olduğu gibi bir de işsizler meselesi noktasından chemmiyet. L görülmektedir. İhtimal hâdiseleri kanıksıyorlar da ondan!. Hanım mek istiyor!, Hanım... Âşıkınız geldi, sizi gör - Bu sual Refikin. Bir tuzak, Genc kızı, ken. disine sâkim adığı bu buhranlı anında, belki, cu hazsas tarafından vurmak, kımıldatmak, hare . kete getirmek istiyor. Eğer, aşk bu kıza da hâkimse ve bunun için ölümü aradıysa mutlaka âşığını bir halde?... kaldıralım?. defa daha görmek ( açacak, odanın içini arıyacak!. Fakat, ne gezer... Bir desise daha. Memura söyletti: — Küçük hanım, hastalığınız , sarsıntısı değilse sizi hekimleri in başını kaldıracak, gözlerini Tınmadı bile. O halde... O lniz denizin iyi bir hastaneye Bakm xağdın sola kımıldanışından, gözlerin büz- bütün yumuluşundan başka bu suale de cevab çık. madı! ve.. Refikde ümidsizlik başladı. kluk!, Acaba, — Çok hasta. Birşey söyliyecek halde değil... Polis de güldü: — Ya, gazeteci bey, söyliyebilecek gibi — ol- göstermesinin — Siz — Evet!, yalnız kendi muvaffakiyetini, istihbar va- #aydı biz de söyletmesi Hetmeliydiniz. iye söyletemediniz?. (Devamı var) heykel soğuk- | bir mana vardı. İlk pıştırmışlar. Onlarda ben hiç için. | öyle. taşkın, öyle | | HİKÂ Bir hikâye ve İki hikâ Yazan: FİLE dakikada beddun cim Ne çıkar? Gönül bör önlüm böyle söylüyür gözlerinde de ıı.m gibi yılan ve kedî w' andan nefret ettim.* Ş Gene hikâyoci, w"j sanın üzerine bi raz gezindi. Y ü ğjw If vardı ki bu, kinden koyu bir renk görmedim. Mavi ve | habbete, muhabbettef #9 rete, nefretten ziyadt benzer, karmakarışıkı edlemiyecek kadar bi ve zıd manaların kö' Nesrini ona ma! vi kata mesken olmuş yosunlu 'bir | gul olduğu bir saatte ” di, Onu çok beğenen bİF — Nasıl? dedi. Esâi Tük değil mi? — Evet! Meedüz Hep birden zavlm"' toplandılar. — Haltetmişsin! N: ya. Senin u.ımııııy'“' de onun için galiba- O sadece sulM O kadar. Sonra matbaaya her geli: igneli konuşmanın içinde rle birbirlerini yari Hikâyeci tekrar mattö” W .Ve ben bu sart [ ü kızı. Hiç sevmedir | teslim edemiyeceklerini | haber vereyim ki Sabahtanberi müreti P yat, hikâyesini bekliyorl! tında daha bu kadar idrak etmiş değildi. Hissi kablelvukua İ ra, telepatiye —dur kalemini hokkaya bat rada Nesrin kapıdan ati ı;—;::f Hikâyectatn kaşları # her zaman takılmal Nesrin: — Ne o? dedi. Buğü? ’d murtkanlığızr üstünde Hikâyeci: Ş — Tamam ded!. MÜV / ye söyleyin bugün disinden hiç umulmuy” fetle Nesrinin elleri ladı. — Yalvarırım sanâ * sen yaz! y.ı'ı Nesrin hikâyenin adiı b Oğ e kısmını eline aldı. larında herzama! — Yerini bana bırak ” Buradan aşağısını N” yor: «Ve ben bu sarı saçl, ü kızı hiç sevmediti: bilirdim ki onun gö yılana benzettiğim $? karşı Baktıkça ıuhş““” na vardı. Kadın g0f tinden evvel ifadesini zülu manalar kadar yoktur. Bu çirkinliğit duğu bu küçücük yuvül minnacık bic şetkat bi? Fakat günler, belki fi cek. Bir gün bu den hayatın içinde giştirecek ve düni dının gözlerine $i sib olmamış bir mant birdenbire başkaleşi' nadlarının altında husta asılacaklır.» Hikâyeci dalgıti, 5* ve: z — Küfit dedi. "”'"'”, rafını karilere bi Zili çaldı. HikâyE? haneye yolladılar: Hikâye bu kadarle Hayır. Nesrin ile $" bir ay sonra evle9 mıyan kalmadı. FAKİ rarsanız bunda Zira nefret ile 5Ktf | dece bir tredüviy0”

Bu sayıdan diğer sayfalar: